Katalog

6 23 ARALIK 2020 ÇARŞAMBA HABER SAYIŞTAY’IN İKİ METROPOL RAPORU: Valilikler de usulsüzlük içinde yüzmüş ZEHRA ÖZDİLEK Sayıştay 2019 Yılı İstanbul ve Ankara Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı’na (YİKOB) ilişkin Denetim Raporları’nda usulsüzlükler dikkat çekti. İstanbul Valiliği’ne ilişkin yayınlanan Sayıştay raporunda, valiliğe bağlı YİKOB’a 39 belediyenin ödemesi gereken kültür katkı payını ödemediği ve bu tutarın geçmiş yıllar dahil olmak üzere toplam 1 milyar 812 milyon 384 bin TL olduğu tespit edildi. Ankara Valiliği’ne ilişkin Sayıştay raporunda ise bazı mal ve hizmet alımı ihalelerinin, gerekçeleri oluşmadığı halde pazarlık yöntemi ile yapıldığı tespit edildi. Sayıştay raporunda, YİKOB’a ilişkin, “Sonuç olarak, bazı belediyelerin kültür varlıkları katkı paylarını ödemediği veya geç ödediği, konunun İller Bankası’na yazılması, böylece ilgili belediyelerin genel bütçe gelirlerinden söz konusu payların kesilerek YİKOB’a gönderilmesinin sağlanması uygun olacaktır. İdare tarafından bulgu kabul edilmiş olup yapılandırılmış alacaklar ve diğer alacakların tahsilatı için gereken iş ve işlemlerin titizlikle yürütüleceği belirtilmiştir. Söz konusu hususun düzeltilip düzeltilmediğine ilişkin değerlendirme sonraki denetimlerde izlenecektir” ifadelerine yer verildi. 12 ihale usülsüz Ankara Valiliği YİKOB’a ilişkin 2019 yılı Sayıştay Raporu’nda ise pazarlık usulü oluşmadan yapılan 12 ihale tespit edildi. Raporda temel usul olmamakla birlikte bir ihale usulü olan pazarlık usulünün uygulanabilmesi için, kanunda belirtilen özel hallerin olması gerektiği belirtilerek, “Başkanlık tarafından, bazı alımların çok öncesinden bilindiği ve kararlaştırıldığı halde ihale çalışmalarının başlatılmayıp ‘Makam Olur’u çerçevesinde ivedi olarak yapılması gerektiği gerekçesiyle pazarlık usulü ile ihaleye çıkılarak konuya ilişkin alım gerçekleştirilmiştir. Kaldı ki personel çalıştırılması işlerinde olduğu gibi net bir şekilde işin yapılması gerektiği yeterli süre öncesinden belli iken, buna ilişkin çalışmaların zamanında yapılmayarak süre kalmadığını ileri sürmenin, söz konusu durumu, idarece öngörülemeyen hal durumuna sokmayacağı değerlendirilmektedir” denildi. Raporda ihalelerde, öncelikle kanunda temel usul olarak belirlenen “açık ihale usulü” ve “belli istekliler arasında” ihale usulünün uygulanması gerektiği belirtildi. 12 ihaleden bazıları şöyle: 6 milyon 830 bin TL değerinde Ankara 112 Acil Çağrı Merkezi Müdürlüğü’nde Görevlendirilmek Üzere Personel Alımı, 4 milyon 880 bin TL değerinde Ankara Valiliği Yeni Hizmet Binası İçin Ses ve Data Kurulumu, 1 milyon 741 bin TL değerinde Ankara Emniyet Müdürlüğü 33 Hizmet Binasına Kamera Sistemi Kurulması işi, 885 bin 600 TL değerinde Sahil Güvenlik Komutanlığı Hizmetlerinde Kullanılmak Üzere 12 Ay Süreli Araç Kiralama Hizmet Alımı. l İSTANBUL Büyük Daire, Demirtaş için ‘derhal serbest bırakılmalı’ kararı verdi AİHM: Tutukluluğu siyasi DEMIRTAŞ: UMUDUNUZU ASLA YITIRMEYIN Kararın açıklanmasının ardından Selahattin Demirtaş’ın resmi sosyal medya hesabından açıklama yapıldı. Demirtaş adına yazılan açıklamada özetle şu ifadeler kullandı: “Bu karar Türkiye’de hukuk ve adalet sisteminin bizzat hükümet eliyle çökertildiğinin tescilidir. Dört yıldır hukuk dışı bir şekilde siyasi bir rehine olarak içeride tutulmama rağmen bu karar beni sevindirmemiş, mutlu etmemiştir. Çünkü ortadan kaldırılan demokrasinin, yok edilen hukukun ve adaletin faturasını sadece ben ödemiyorum. 83 milyon yurttaşımız en ağır şekilde ödüyor. Üzgün olduğum kadar da umutluyum. Çünkü ben halka güveniyorum. Demokrasi için el ele veren ve sayısı her gün katlanan on milyonların gücüne güveniyorum. ‘Madem bu ülke hepimizin, madem bu Cumhuriyet hepimizin, o halde Türk, Kürt demeden Alevi, Sünni demeden el ele bu toprakları cennet yapacağız’ diyenlere inanıyorum. İktidar ve ortaklarının akıl almaz korkunçluktaki nefret dillerine kulaklarını tıkayıp onlara gözlerini kapayıp, barışın, sevginin ve kardeşliğin dilini konuşanların o güzel yüreklerine güveniyorum. Umutluyum. Çünkü ben, halkı aptal yerine koyanlara büyük ders verileceğini, hepsinin tarihin tozlu raflarına kaldırılacağını biliyorum. Umudunuzu asla yitirmeyin, mutlaka kazanacağız.” Piroğlu GÜVEN’İN CEZAEVİNE GÖNDERİLMESİ PROTESTO EDİLDİ HDP’li vekil tekerlekli sandalyesinden düşürüldü “Terör soruşturması” kapsamında yargılandığı davada 22 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan ve hakkında yakalama kararı çıkarılan HDP’li Leyla Güven, önceki gün Diyarbakır’da gözaltına alındı. Geceyi Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü TEM Şube’de geçiren Güven, dün sabah saatlerinde ise adliyeye çıkarıldı. Çok sayıda HDP’li siyasetçi de adliyeye geldi. Güven tutuklama kararının yüzüne okunmasının ardından cezaevine gönderildi. Leyla Güven’in tutuklanması birçok ilde tepki ile karşılandı. Demokratik Bölgeler Partisi İstanbul İl Örgütü, Güven’in tutuklamasını dün Fatih’te bulunan Aksaray Metro Meydanı’nda basın açıklaması ile protesto etmek istedi. Açıklamanın Fatih Kaymakamlığı tarafından yasaklandığını belirten polisin müdahalesi sonucunda, HDP İstanbul İl Eşbaşkanları Elif Bulut ve Erdal Avcı’nın da olduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı. Müdahale sırasında HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu da tekerlekli sandalyeden düşürüldü. Diyarbakır’da HDP İl Örgütü, Koşuyolu Parkı’ndaki İnsan Hakları Anıtı önünde bir basın açıklaması düzenledi. l İç Politika Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Büyük Dairesi, HDP’nin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın tutukluluğuna ilişkin kararını açıkladı. AİHM, Demirtaş’ın tutukluğunun Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin beş maddesini ihlal ettiğine ve Demirtaş’ın derhal serbest bırakılması gerektiğine hükmetti. Kararda Demirtaş’ın tutukluluğunun “siyasi bir amaca hizmet ettiği” ve bu tutukluluk üzerinden Türkiye halkına “yanlış bir mesaj verildiği” ifadeleri yer aldı. Karar 2’ye karşı 15 oyla alındı. Türk yargıç Saadet Yüksel, karara muhalif kalırken, Türkiye, ilk kez AİHM Büyük Daire tarafından, siyasi nedenlerle tutuklama kararı verildiği gerekçesiyle mahkum oldu. Demirtaş’ın avukatları müvekkillerinin tahliye edilmesi için bugün başvuru yapacak. Kararın ardından sosyal medyadan bir açıklama yapan Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman, “AİHM Büyük Dairesi, olması gerektiği gibi, Sayın Demirtaş ile ilgili ağır ve tarihi bir karar ile derhal tahliye kararı vermiştir. Bu kararla, müvekkilimiz hakkındaki tüm suçlamalar boşa çıkmış, müvekkilin 4 yıldır siyasi sebeplere bağlı rehin tutulduğu gerçeği tescil edilmiştir. AİHM Daire kararından sonra ‘karar kesin değil’ bahanesi ortadan kalkmıştır. Bu karar kesin ve emredicidir. Türkiye yargısının, ‘karşı hamle yapar işi bitiririz’ anlayışına prim vermeden Demirtaş’ı derhal serbest bırakması gerekmektedir” ifadelerini kullandı. ‘Manevi işkence’ Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş ise kararı şu sözlerle değerlendirdi: “Selahattin’in suçsuz olduğunu halk biliyordu ve şimdi AİHM Büyük Daire tarafından da kesin olarak tescillendi. Dört yıldır içeride tutulması ağır bir suçtu, şu SÜREÇTE NE OLMUŞTU? AİHM, 20 Kasım 2018’de Demirtaş’ın dosyasına ilişkin verdiği kararda Demirtaş’ın tutuklanmasında hak ihlali tespit etmiş, “Tutuklama sürelerinin makul süreyi aştığı, tutukluluğun siyasi faaliyetleri engellediğinin belirlendiği” ifade edilerek, Demirtaş’ın tutuksuz yargılanmasına karar vermişti. AİHM kararının ardından İstanbul 26’ncı Ağır Ceza Mahkemesi, 4 Aralık 2018 tarihinde, Demirtaş’a “terör örgütü propagandası” yaptığı iddiasıyla verilen hapis cezası onamıştı. Demirtaş’ın avukatları, yattığı sürenin verilen cezaya karşılık geldiğini belirterek müvekkillerinin tahliyesini istemişti. Ancak, bu sefer de Demirtaş hakkında 67 Ekim olayları soruşturması kapsamında tutuklama kararı verilince, Demirtaş’ın tutukluluk hali devam etmişti. Yüksek Mahkeme, 18 Eylül 2019’da Demirtaş’ın serbest bırakılması kararını verdi. Hükümet kararın tümüne, Demirtaş’ın avukatları da “Tutukluluğun makul bir şüpheye dayandığı” ifadesine itiraz ederek, 19 Şubat 2020’de, kararı Büyük Daire’ye taşımıştı. dakikadan itibaren tahliyesinin engellenmesiyle manevi işkence suçu da oluşacaktır.” Konuya ilişkin HDP’den yapılan ilk açıklamada ise “AİHM Büyük Daire, Demirtaş’la ilgili geçen yıl yaptığı duruşmaya yönelik verdiği kararı açıkladı. Bu kararın gereği olarak Demirtaş ve tüm seçilmiş siyasetçiler derhal serbest bırakılmalıdır. Seçilmişleri rehin tutma suçu daha fazla sürdürülemez” denildi. l İSTANBUL/Cumhuriyet Covid19’dan ölen hasta, hastanede milletvekiline mesaj yazmış: 3 saattir kimse gelmedi SEYFETTİN METE Çorum’da Covid19 nedeniyle hayatını kaybeden Muharrem Karaaslan’ın (48) ölmeden önce kimsenin kendileriyle ilgilemediğini savunarak bir milletvekilinden yardım istediği ortaya çıktı. Karaaslan milletvekiline gönderdiği mesajda, “Üç saat oldu vekilim kimse gelmedi. Kar Nilgün Karaaslan eşinin mesajalarını paylaştı. şıda su var, onu içeceğim, yandı içim. Kerbela’ya döndüm” ifadegisizlikle karşı karşılerine yer veriliyor. ya olması son derece Mehmetçik Anadolu Lisesi medüşündürücü” ifademurlarından Karaaslan 16 Aralık lerini kullandı. günü Erol Olçok Eğitim ve AraştırKaraaslan’ın tedama Hastanesi’nde Covid19 hastavisi devam ederken lığından hayatını kaybetti. Yakınbir milletvekiline atlarının ifadesine göre, 5 Aralık’ta tığı mesajda “Selahastaneye giderek durumunun kömünaleyküm vekitü olduğunu ifade eden Karaaslan, lim. Erol Olçok İkinci hastanede yer olmadığı için eve Göğüs Hastanesi’nde gönderildi. 8 Aralık’ta tekrar hastanetedavi görmekteyim. ye giden Karaaslan’a ağrı kesici reçe Sizden istirhamım, burada yatante edilerek eve gönderildi. 12 Aralık’ta lar zor nefes alıyorlar. Hemşireler işinefes darlığı ve şikâyetlerinin yoğun ni görüp kapıyı kapatıyorlar. Bir daha bir şekilde artmasının ardından tek ne zaman gelecekse o zamana kadar rar hastaneye giden Karaaslan’ın yatı uğramıyorlar. Millet odalarda bağışı yapıldı. Yakınlarının iddiasına göre rıp duruyor. Allah rızası için bu koyeterince ilgilenilmemesi sonucu 16 nuya bir el atın” ifadelerini kullanAralık’ta hastanede yaşamını yitirdi. mış. Karaaslan bu mesajdan 2,5 saEşi mesajları paylaştı Karaaslan’ın eşi Nilgün Karaslan, yoğun bakım servisinde hastaların kendi haline bırakıldığını ileri sürerek, sosyal medyada eşinin telefonunda bulduğu mesajları paylaştı. Karaslan, “Eşimin WhatsApp mesajlarında bir bardak suyun dahi kendisine çok görüldüğünü üzülerek öğrendim. Hastalarımızın böylesi bir ilat geçtikten sonra aynı milletvekiline şu mesajı atmış: “Üç saat oldu vekilim kimse gelmedi. Karşıda su var, onu içeceğim, yandı içim. Kerbela’ya döndüm. Bekliyorum benim gibi kaç kişi daha böyledir.” İlk mesajından 2 saat 48 dakika, son mesajından ise 1 saat 22 dakika sonra 22.40’ta milletvekili mesaja cevap vermiş: “Geçmiş olsun ilgileniyorum.” ESKİ BÜYÜKELÇİLİK BASIN MÜŞAVİRİ 100 kilo uyuşturucuyla yakalandı Eski Brüksel Büyükelçiliği Basın Müşaviri Veysel Filiz’in aracında piyasa değeri yaklaşık 5 milyon Avro olan 100 kilo eroin bulundu. Sözcü gazetesi yazarı Saygı Öztürk’ün haberine göre; yapılan ihbar üzerine Sosyal Uyum İçin Avrupalı Müslümanlar Girişimi (EMİSCO) Sözcüsü, Avrupa Yozgatlılar Federasyonu Başkanı, eski Brüksel Büyükelçiliği Basın Müşaviri Filiz, Hamzabeyli Sınır Kapısı’ndan ailesiyle birlikte yurtdışına çıkmak isterken durduruldu. Yapılan aramada aracın gizli bölmesinde piyasa değeri yaklaşık 5 milyon Avro olan 100 kilo eroin ele geçirildi, Filiz tutuklandı.15 Temmuz darbe girişiminden sonra, meslekten ihraç edilen Filiz’in, yakınları, olayın bir komplo olduğunu öne sürdüler. l Haber Merkezi Çalık’ın ‘Paradise Papers’ davasına ret Çalık Grubu sahibi Ahmet Çalık’ın gazetemiz eski İmtiyaz Sahibi Orhan Erinç ve gazeteci Pelin Ünker’e açtığı 10 bin TL’lik tazminat davası reddedildi. Berat Albayrak ile Serhat Albayrak’ın Malta’daki offshore hesaplarına da değinen “Paradise Papers” yazı dizisi hakkında Çalık Holding’in açtığı tazminat davasının görülmesine İstanbul 21. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde devam edildi. Mahkeme, detayları gerekçeli kararda daha sonra açıklanmak üzere davanın reddine karar verdi. l İSTANBUL ‘Çıplak arama’ya değil, paylaşıma soruşturma Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, “çıplak arama” iddiasıyla ilgili paylaşımlara FETÖ soruşturması başlattığını duyurdu. Yapılan açıklamada, “Basın yayın kuruluşlarında ve sosyal medyada polis merkezleri ve cezaevlerinde çıplak olarak arama yapıldığını iddia eden kişilerin, FETÖ silahlı terör örgütünün Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve anayasal düzenine yönelik hedeflerini meşru göstermek ve bu hedef lehine kamuoyu oluşturmak amacıyla kasıtlı olarak paylaşımlarda bulunduğu şüphesini destekleyen emarelerin tespit edilmesi üzerine resen soruşturma başlatılmıştır” denildi. l ANKARA Alaattin Çakıcı: İfademi verdim Organize suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik tehdidi ile ilgili dün savcılığa ifade verdi. Sosyal medyadan açıklama yapan Çakıcı, “Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgili açmış olduğu dosyada ifademi verdim. Artık birileri ne sayın devlet başkanımıza ne de Sayın Bahçeli’ye ‘Alaattin Çakıcı’yı neden koruyorsunuz’ diye, malum kişilerin gereksiz gündem yapmalarına gerek kalmamıştır” dedi. l ANKARA