Katalog

HABER 5 9 EKİM 2020 CUMA Hükümet yasayı arkadan dolanarak Meclis’teki torba öneriye son dakikada ekleme yaptı ‘Borca batma’ yetkisi! MUSTAFA ÇAKIR Yasa ile kendisine verilen borçlanma limitini aşan hükümet, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülen yasa teklifine son dakikada geçici madde ekledi. Borçlanma limiti 300 milyar liranın üzerine çıkarıldı. Önce yasaya aykırı olarak limiti aşan, sonra da arkadan yasa değişikliği ile bunu yasal hale getiren hükümet, 309 milyar lira borçlanma yetkisi alıyor. AKP milletvekillerinin imzasıyla TBMM’ye sunulan Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edildi. Teklife son dakikada AKP milletvekillerinin önergesiyle yeni madde eklendi. Eklenen geçici maddeye göre, net borç kullanımı tutarı 2020 yılı için 1 Ocak 2020 tarihinden geçerli olmak üzere Hazine ve Maliye Bakanı ve Cumhurbaşkanı tarafından artırılan net borç kullanım tutarının iki katı olarak uygulanacak. Bu şu anlama geliyor: Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Yasa’ya göre, genel bütçeli idareler için net borçlanma sınırı 2020 bütçesinde 140.1 milyar lira olarak öngörülmüştü. Bu limit Hazine ve Maliye Bakanı tarafından yüzde 5 ve Cumhurbaşkanı kararı ile de yüzde 5 oranında artırılabiliyor. Buna göre limit ilk yüzde 5 ile 147.1 milyar liraya çıkarıldı. Cumhurbaşkanı kararı ile de bir yüzde 5’lik daha artırım yapılarak 154.5 milyar liraya yükseldi. Ancak hükümet yasa ile konulan bu limiti çoktan aşarak 211.7 milyar lira net borçlanma yaptı. Yasaya aykırı olarak limit 57.2 milyar lira aşıldı. Hükümet borçlanma limitinde yasal sınırlar içinde kalCHP’LI KUŞOĞLU: Ek bütçe yapılmalı Plan ve Bütçe Komisyonu CHP Sözcüsü, CHP Genel Başkan Yardımcısı, Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, bütçede bütün dengelerin değiştiğine işaret ederek “Bu durum ek bütçe yapmayı gerektirir. Eğer demokrasiye, millet iradesine inanıyorsanız ek bütçe yapıp Meclis’e bilgi vermeyi gerektirir. Bunun böyle bir yasa maddesi ile geçiştirilmesi demokrasiye karşı saygısızlıktır” dedi. Kuşoğlu, bu durumun bütçe açığının, borçlanmanın “rekor kırdığı” anlamına geldiğini vurguladı. Bu arada hükümet bu yıl için bütçe açığını 138.9 milyar lira olarak öngörmüş, ancak son açıklanan yeni ekonomi programında (YEP) bunu 239.2 milyar liraya çıkarmıştı. Borçlanma yetkisinin son YEP’teki açık tahminin de üzerine çıkarılması açığın 300 milyarı da geçeceğini gösteriyor. mak ya da ek bütçe yaparak bu limiti artırmak yerine, önce limiti yasaya aykırı olarak aştı, yasa değişikliğini ise sonradan yapıyor. Böylece yasaya aykırı olarak aşılan borçlanma limiti yeniden yasal hale getirilmiş olacak. Komisyonda teklife eklenen madde ile borçlanma limiti yaklaşık 309 milyar liraya çıkarılmış oldu. Tabii bunun yasa haline gelmesi için önce TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilmesi, ardında da Cumhurbaşkanı tarafından onaylanması gerekiyor. Ancak komisyonda teklif AKP milletvekillerinden geldiği için genel kuruldan da aynen geçmesi ve Cumhurbaşkanı tarafından da onaylanması kesin gibi. l ANKARA DAVUTOĞLU’NDAN ERDOĞAN’A ‘MÜMIN’ TEPKISI: Devlet görevleri vaaz yerleri değil Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Müminin görevi varlıkta şımarmamak, yoklukta sabretmektir” sözlerine “Devlet görevleri vaaz yerleri değildir” tepkisini gösterdi. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanan Yeni Ekonomi Programı’nı (YEP) eleştiren Davutoğlu, “Açıklanan YEP hiçbir güven unsuru taşımıyor. Milleti aptal yerine koyuyorlar” dedi. Davutoğlu, parti genel merkezindeki basın toplantısında, Erdoğan’ın sözlerine ilişkin, “Hz. Ömer’in adaleti dedikten sonra en yakınlarını en üst makamlara getirip en yakın şirketleri zengin edip ülkenin fakirleşen kitlelerine dönüp dini istismar ederek bu şekilde tavsiyelerde bulunmak açık bir istismardır” ifadelerini kullandı. Davutoğlu, YEP’e ilişkin ise “Bu YEP’in varsayımları ekonomi bakanından tam bir cehalet örneği. Kişi başına düşen milli gelir itibarıyla 2007’ye dönüşü ifade ediyor bu program. Milleti de aptal yerine koyuyorlar” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet ADALET BAKANI GÜL’DEN AYM AÇIKLAMASI: Her değişiklik yapılabilir Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Anadolu Yayıncılar Derneği’nde gazetecilerle bir araya geldi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin AYM’nin yeniden yapılandırılmasına yönelik açıklamalarına ilişkin konuşan Gül, “AYM de HSK de, yargısal tüm yönetim kademeleri de daha iyiye ulaşmak için, demokrasi ve hukukun üstünlüğüne kavuşmak için ihtiyaç duyulan her türlü değişiklik yapılabilir, her türlü değişiklik mümkündür. Bunu yapacak olan da milletin seçtiği temsilcilerdir, parlamentodur. Parlamento bu anlamda her şeyin üstündedir. Bu konuda anayasa değişikliği gerekiyor, oturup kanunla yapılacak konu değil. Anayasa konusunda mutabakatla olabilir. Burada hukukun üstünlüğü, daha etkin çalışma anlamında nasıl bir yapıya kavuşur bu husus çok önemli” dedi. AİHM’in Ermenistan’ın başvurusu üzerine verdiği karara da değinen Gül, “AİHM’nin kararı siyasi” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet sinde fizik doktorası yapmış der biri; Diğeri, bana temizliğe gelen Türk, aslında oyunculuk okumuş der. Karanlık bir sokakta sevişmek için pazarlık yap‘Sen istiyor duj? tığı kadının Türk olduğunu ve aslında kendi ülkeVerecek 100 dolar!’ sinde bir zamanlar öğretmen olduğunu, üç dil bildiğini fark eden adamla; Dolarla artık hiçbir işimiz yok. Dolarla sadece borcumuz var. Uyuşturucu aldığı torbacının eskiden Türkiye’de bilgisayar mühendisi olduğunu öğreO yüzden biz de artık dolarla işi nen adam birlikte dudak ısırırlar. olan ülkelere gidip ucuz işgücü Ve dolar olarak kazanılan paralar... olarak çalışabiliriz. Türk ekonomisiyle birlikte Türk Diplomamızı, mesleki tecrübe insanının da başka bir kanaldan mizi, kariyerimizi tüm hayalleri dünyaya açılmasını sağlar. mizle birlikte çöpe atabiliriz. Ailemizle vedalaşabiliriz. Başkalarının trajedisi Annemizi, babamızı, eşimizi, çocuklarımızı geride bırakıp uzun süre dönmemek üzere başka bir ülkeye göç edip kaçak işçi olabiliriz. Dolarla işi olan bir ülkede bebek bakabiliriz mesela. Bulaşıkçılık, garsonluk ya da inşaatlarda işçilik yapabiliriz. Evlere temizliğe gidebiliriz. Fuhuş sektöründe çalışabiliriz. Yeraltında kendimize bir yer kapabiliriz. Zamanında uzaktan seyrettiği bir trajediyi hiç sorgulamadan hayatına olağan bir şey gibi dahil ederken hep kazancını hesaplayan insan; Kayıplarını hiç hesaplamaz. Ekonomik çöküşlerin insan hayatında da çöküşlere neden olmasıyla ilgilenmez. Bölünerek yönetilen halkların başına gelenlerden ders almaz. Vahşi kapitalizmin vaatlerine kanmanın başına açabileceği dertleri umursamaz. Kaliteli ve ucuz işçilik Oysa başka ülkelerin “gerçekleri” zannettiğimiz şey aslında biEğer gittiğimiz ülkede kazan zim de gerçeğimizdir. dığımız parayı hiç harcamayacak Ve başka insanların kaderi zanbir düzen kurabilirsek... nettiğimiz şey aslında bizim de İnsan kaçakçılığı yapan dolandı kaderimizdir. rıcılardan paçamızı kurtarabilirsek... Bir zamanlar her şey aslen kötüye Çalıştığımız yerde konaklayıp giderken yine de ekonomiyi ayakta bize verilen yemekle yetinirsek... tutmayı başaran iktidarın bu başaArada memlekete dönüp yakın rısının gerçek bir başarı olup olmalarımızı görmek gibi bir fantezinin dığını sorgulamadığımız... peşine düşmezsek... Ekonominin iyi halde olmasının Tıpkı düne kadar evlerimizşartlarından kuşkulanmadığımız... de, işyerlerimizde üç kuruşa çaÖzelleştirme furyasıyla tüm kaylışan Moldovalı, Rus, Kazak, Fili nakları satıp savılan bir ülkede mipinli vb. insanlar gibi para birikti rasyedi gibi davranan şuursuz irarip Türkiye’de kalan akrabalarımı denin uzun vadede bize neye mal za gönderebiliriz. olabileceğini umursamadığımız için... Çocuklarımızı düzgün okullarda Bugün bu ülkede iktidar düşüyor okutabiliriz. ve biz de onunla birlikte düşüyoruz. Anne babalarımıza ev alabiliriz. Fuhuş yaparak kazandığı paHastalanan olursa onu iyi ko rayı hiç harcamadan biriktirip ülşullarda tedavi ettirebiliriz. kesine gönderen o sarışın, uzun Çok sıkı çalışırsak emekliliğimi boylu, üç dil bilen, iki üniversite zi garantileyebiliriz. bitirmiş genç kadınlara, dolar daBöylece, kaçak olarak gittiği ha 2 lirayken sadece bir saat için niz o yabancı ülkenin halkı da ödenen ve üzerine kalpsiz şakaTürkiye’den çıkıp başka ülkede lar yapılan o para... çalışan eğitimli insanlardan aldık Şu anda bu ülkede asgari ücreları kaliteli ama ucuz hizmete şa tin üçte biri ediyor. şırıp birbirlerine bizi anlatabilirler. Ve her şey artık burada da hızla Bizim çocuğun Türk bakıcısı ülke tepetaklak gidiyor. TÜRKSAT, ALDIĞI İŞİ BAŞKA ŞİRKETLERE VERDİ Sayıştay, usulsüzlüğü SÖZLÜKLE ANLATTI SARP SAĞKAL Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nun (TİTCK), ihalesiz bir şekilde Türksat AŞ’den 3 ayrı hizmet aldığı, Türksat’ın ise bu işleri kendisi yapması gerekirken başka firmalara verdiği ortaya çıktı. Sayıştay denetçilerinin raporunda, kanuna göre Türksat’ın aldığı işleri “doğrudan yapma zorunluluğu” olduğu belirtildi. Sayıştay, Türksat’ın böyle bir zorunluluğu olmadığını savunan TİTCK’ye “Doğrudan” kelimesinin sözlükteki anlamını anımsattı. Sayıştay’ın Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu 2019 yılı denetim raporuna göre, kurum ihalesiz olarak Türksat’tan İletişim Merkezi hizmeti, Bilgi Teknolojileri Danışmanlık ve Destek hizmeti ile Elektronik Süreç Yönetim Sistemi yazılım bakım destek hizmeti aldı. Ancak bu yapılırken, Türksat AŞ’den doğrudan yapılacak hizmet alımlarının Kamu İhale Kanunu’na tabi olmaması dikkate alınmadı. Türksat da işi alt firmalara yaptırmak için 3 farklı firma ile sözleşme imzaladı. Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu ile Türksat A.Ş. arasında yapılan sözleşmede, TİTCK tarafından “destek personeli” unvanında çalıştırılacak personel için 2019 fiyatlarıyla Türksat’a 12 bin 584 TL ödeneceği belirtildi. Türksat ise anlaştığı bir alt firmaya, bu unvandaki personel için 10 bin 731 TL ödeyeceğini belirtti. Alt firma da, söz konusu personele 3 bin 758 TL ile 10 bin 731 TL arasında kendi belirlediği bir tutarı ödeyeceğini söyledi. Sayıştay denetçilerinin uyarısı üzerine TİTCK, alınan hizmetin Türksat tarafından üretilmesi gerektiğine dair bir zorunluluk bulunmadığını savundu. Bunun üzerine Sayıştay denetçileri, “Doğrudan kelimesinin anlamı Türk Dil Kurumu tarafından yayımlanan Türkçe Sözlükte ‘Aracısız olarak, herhangi bir aracı kullanmadan’ olarak tanımlanmıştır. Dolayısıyla Türksat AŞ’den yapılacak alımın herhangi bir aracı kullanmadan yapılması gerektiği anlaşılmalıdır. Kanun koyucunun ‘doğrudan’ kelimesini kanun metnine yazmasının, hizmetin Türksat A.Ş. tarafından üretilmesi anlamını içermekte olduğu açıktır.”