13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ [email protected] TASARIM: İLKNUR FİLİZ 113 OCAK 2020 CUMA Yüzde 20 zam yoldaMaya 35 TL’den 60 TL’ye çıktı, İstanbul’da 100 fırın kapanırken, ekmeğe zam baskısı arttı Türkiye Fırıncılar Federasyonu Başkanı Halil İbrahim Balcı, ekmeğe bu ay ülke genelinde yüzde 1220 arasında zam yapılacağını söyledi. Yeni yıla zamlarla giren yurttaş, fırıncının artan mali İstanbul Fırıncılar Odası Başkanı Erdoğan Çetin ise “Elekt yetlerinden dolayı ekme rik, doğalgaz, un ve ma ği de zamlı almak zorunda kalacak. GAMZE BAL ya fiyatlarında bitmeyen bir zam var. Mali Türkiye Fırıncılar Fe yetler 2019 MayısAra derasyonu Başkanı Halil İb lık döneminde yüzde 30 arttı. rahim Balcı, “Ekmeğe azami Yalnızca son 1 ayda un yüz yüzde 20 zam söz konusu. Bu de 15 zamlandı. Maya 35 lira ay, maliyet değişikliğine göre dan 60 liraya yükseldi, şubat bazı illerde yüzde 12, bazıla ta da 90 lira olacağı bildiril rında yüzde 1520 zam yapıla di. Zam yapmak istemiyoruz cak. Şubat ayına sarkması es ancak esnafız, üretemez hale nafı mağdur eder” dedi. geldik” dedi. İstanbul’da son bir yılda maliyetlerini karşıla GÜRCISTAN’DAN ITHAL HAMSI GELDI yamadığı için yaklaşık 100 fırının iflas ettiğini aktaran Çetin, “Maliyetler bu hızla art Karadeniz’de av sezonu devam ederken, son bir haftadır avlanan balık miktarındaki azalma, fi maya devam ederse 2020’nin ilk 6 ayı sonunda 200 gram ekmeğin 1.75 TL olmasını talep ederiz” diye konuştu. yatları artırdı. Türk karasularını terk eden hamsiler, Gürcistan’dan ithal edildi. Talep yetersizliğinden dolayı buzhane balığı ya da ithal balık sattıklarını belirten 35 yıllık bir balıkçı esnafı, “De Yine ithalat İstanbul Ticaret Odası (İTO) 12 No’lu Ekmek Un ve Unlu Mamuller Meslek Komitesi Başkanı Hasan Demir, “250 gram ekmeğin 1.75 TL olması nizden balık çıkmıyor. Mez nı 2019 Ekim’de talep etmiş gidin kilosu 40, barbunun ki tik. 2 Aralık 2019’daki son ta losu 50 TL, buzhane hamsi lebimizi 1.85 TL’ye çıkardık, sinin kilosu 15 TL, istavrit ve tirsinin kilosu 20 TL. Belirli bir kesime hitap ediyoruz, garibanın balık yeme şansı yok. Fiyatlar bundan sonra düşmez” dedi. l İHA bekliyoruz” dedi. Öte yandan, Toprak Mahsul leri Ofisi (TMO), 550 bin ton buğday ve 100 bin ton durum buğdayı alımı için uluslararası ihaleler açtı. VERGILERDE BÜYÜK ARTIŞ Türkiye’de 2020 yılı için öngörülen vergi zamlarının bazıları 1 Ocak itibarıyla devreye girdi. Kimi vergi artışları ise gelecek aylarda uygulanmaya başlayacak. 2019 başında yürürlüğe giren ücretli poşet uygulamasıyla birlikte plastik alışveriş poşetleri 25 kuruştan satılmaya başlanmıştı. Kanunda, “Her yıl plastik poşet fiyatlarının ücret tabanı 25 kuruştan az olmamak şartıyla güncellenecektir” ibaresi de bulunuyor. Plastik sektörüyle yapılan toplantıda marketlerin aldığı pay 10 kuruştan 7 kuruşa indirilirken geri dönüşüm katkı payı kesintisi 18 kuruşa yükseltildi, böylece tüke ticinin ödeyeceği ücret zamlanmayarak 25 kuruş olarak kaldı. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun tebliğine göre, elektrik, petrol, LPG ve doğalgaz piyasalarında para cezaları, 2019 yılı için yeniden değerleme oranı olarak tespit edilen yüzde 22.58 oranında artırıldı. Aralık ayında Resmi Gazete’de yayımlanan Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın Gelir İdaresi Başkanlığı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nde uygulanacak bazı zam oranları açıklanmıştı. Buna göre pasaport, ehliyet harcı, trafik cezaları yüzde 22.58 oranında artıyor. Yurtdı şından getirilen cep telefonları için ödenen ücret yüzde 22.58 yükseliyor. 2020 Motorlu Taşıtlar Vergisi artış oranı ise yüzde 12 olarak açıklandı. 2020’ye ait emlak vergi değerleri, 2019 vergi değerlerinin, bu yıla ait yeniden değerleme oranının yarısı (yüzde 11.29) kadar artırılarak hesaplanacak. Nisan ayı itibarıyla otel, misafirhane, pansiyon, tatil köyleri, kamping alanları konaklama vergisine tabi olacak. Resmi Gazete’de yayımlanan yeni gelir vergisi dilimlerine göre yüzde 15 gelir vergisine tabi ilk vergi dilimi için gelir 18 bin TL’den 22 bin TL’ye çıkarıldı. l Ekonomi Servisi Mobilyada KDV yüzde 8’e düşürüldü Cumhurbaşkanı kararıyla mobilya ile yumurta ve balıkların toptan satışına ilişkin katma değer vergisi (KDV) oranları yeniden belirlendi. Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranlarının Tespitine İlişkin Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Cumhurbaşkanı Kararı, Resmi Gazete’nin mükerrer sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi. Buna göre, tavuk yumurtasının toptan tesliminde yüzde 8 olarak uygula nan KDV oranı yüzde 1’e indiril di. Toptancı halleri ve su ürünle rinin toptan satış yerlerinde faa liyette bulunanlara yapılan balık teslimleri ile bu malların ger çek usule tabi KDV mü kelleflerine tesliminde uygulanan KDV oranı da yüzde 8’den yüzde 1’e düşürüldü. Öte yandan Hazi ne ve Maliye Ba kanı Berat Albayrak, “Mobilya Berat Albayrak cılık sektörü için gü zel bir haber olan mobilyadaki KDV’yi yüzden 18’den yüzde 8’e düşürdüğümüzün haberini paylaşmak istiyorum” dedi. Hükümet, 2018 Kasım ayında yaptığı KDV indirim kampanyasında da mobilyada KDV’yi 2019 Haziran sonuna kadar yüzde 18’den 8’e düşürmüştü. Albayrak, Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası’nda iş dünyasıyla bir araya geldi. Albayrak, “Kamu bankalarımız, esnaf kredileriyle tarımsal kredi faizlerini artık yeni yıl itibarıyla yıllık yüzde 12’den yüzde 9’a düşürdü” dedi. l Ekonomi Servisi Libya’da 4 milyarlık kayıp Öğrenciye yemek, çalışana iş yok İstanbul Üniversitesi (İÜ) yemekhanesinde öğrencilerin üç öğün yemek hakkının bir öğüne düşürülmesinin ardından şimdi de üniversitenin kadrolu 46 çalışanı işten çıkarıldı. Kovulan işçilerden biri, “İşten çıkarılanların bir bölümü kadrolu 1520 yıllık çalışan. İşçiler İÜ’den İÜ Cerrahpaşa’ya yönlendiriliyor. Cerrahpaşa da kantini, otoparkı özelleştirmek istiyor. İşçiler de bu gerekçeyle işten atılıyor” dedi. Başka bir işçi Mustafa Üngü ise, “31 Aralık’ta işten çıkarıldık. İşten çıkarılanlar tek tek seçildi. Yani hiçbir gerekçe yok. Dürüst çalışan istemiyorlar. Çocukları her gün hastanede olan işçiler işten çıkarıldı. Daha birçok işçi çıkarılacağını öğrendik. Şirketin çalışanları tarafından, ‘seni işten çıkarırım’ tehdidi de yapıyor” diye konuştu. l İSTANBUL/ Cumhuriyet Yurtdışı müteahhitlikte üçüncü sıradaydı TMB verilerine göre, 19722018 dönemini kapsayan 46 yılda Türk müteahhitler Libya’dan toplamda 28.8 milyar dolarlık 602 ihale aldı. Yurtdışındaki Türk müteahhitlik hizmetlerinde Libya, yüzde 7.6’lık payla, yüzde 19.3’lük paya sahip Rusya ve yüzde 12.6’lık paya sahip Türkmenistan’ın ardından üçüncü sırada yer alıyor. Libya, aynı zamanda 1972 yılında Türk müte ahhitlerinin hizmetlerini ihraç ettikleri ilk ülke konumunda. Ancak “Arap Baharı” ve sonrasında gelişen iç savaşla birlikte Libya’da işler durdu. Mevcut sorunların çözümü için Libya ve Türk makamlarının görüşmeler yaptıklarını ancak iç savaşın şiddetlenmesiyle görüşmelerin sekteye uğradığını belirten TMB Genel Sekreteri Hasan Yalçın, bu konuda çalışmaların sürdürülmekte oldu ğunu belirtti. Öte yandan, Libya’da iç savaş sürerken Türkiye ile Libya arasındaki ticaret devam ediyor. 2019’un ocakkasım döneminde Türkiye, Libya’dan 421 milyon dolarlık ithalat yaparken, rakam geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 22.7 arttı. Bu dönemde Türkiye’nin Libya’ya ihracatı da yüzde 37.2 artışla 1 milyar 761 milyon dolara yükseldi. Kaddafi sonrasında Türk müteahhitler, Libya’daki alacaklarını tahsil edemedi. Zarar büyük. EMRE DEVECI Ankara’nın da destek verdiği NATO operasyonuyla Muammer Kaddafi’nin devrilmesi sonrasında Libya iç savaşa sürüklenirken, Türk müteahhitlerin bu ülkedeki sorunları uzun süredir devam ediyor. Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) verilerine göre, Türk müteahhitlerin Libya’da yaptıkları işlerden 1 milyar dolarlık hak ediş alacağı var. Hak ediş alacakları dışında, 1.3 milyar dolarlık makine ve teçhizat ülkedeki savaş sırasında yok oldu ve bu zararın telafisi sorunu halen çözüm bekliyor. Bunlara ek olarak, müteahhitlerin Libya’da kazandıkları ihaleler için Türk bankalarından aldıkları 1.7 milyar dolarlık teminatlar da duruyor ve bankalara yıllık 50 milyon dolarlık komisyon ödeniyor. 2011’den bu yana bu teminat mektupları sorunu çözüme kavuşmadığı için de bankalara ödenen komisyonlar 500 milyon dolara yaklaştı. DUYURU ÇED Sürecine Halkın Katılımı Toplantısı CEVGER Ortak Girişim Üretim A.Ş. tarafından Adana İli, Ceyhan İlçesi, Gündoğan Mahallesi, 138 nolu parselde “Etlik Piliç Yetiştiriciliği Kapasite Artışı” faaliyeti planlanmaktadır. Söz konusu proje için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Yönetmeliğinin 9. Maddesi gereğince aşağıda belirtilen tarih ve saatte faaliyetle ilgili halkı bilgilendirmek, görüş ve önerilerini almak için “Halkın Katılımı Toplantısı” yapılacaktır. Halkımıza saygı ile duyurulur. Toplantı Yeri : Gündoğan Mahallesi Köy Konağı Toplantı Yerinin Adresi : Gündoğan Mahallesi Ceyhan/ADANA Toplantı Tarihi : 14/01/2020 Toplantı Saati : 11.00 Proje Sahibi Tel Faks : CEVGER Ortak Girişim Üretim A.Ş. : 0505 855 17 32 : ÇED Raporunu Hazırlayan Kuruluş : M.O.S.K. Çevre Ar. Sis. Ürt. İnş. Madencilik İş Sağlığı ve Güvenliği Müh. Müş. Tic. ve San. Ltd. Şti. Tel Faks : (0322) 458 39 33 : (0333) 458 39 03 İhracat bedeli TL’ye çevrilmeyecek Mayıs 2018’de getirilen “ihracat bedellerinin TL’ye çevrilme zorunluluğu”, kaldırıldı. Bu bedeller, farklı döviz cinsi ve TL olarak ülkeye getirilebilecek. Resmi Gazete’de yayımlanan tebliğle ayrıca, ihracat bedellerinin yurda getirilmesi için öngörülen 180 gün sınırı genişletildi. Buna göre, ihracat işlemlerine ait sözleşmelerde bedellerin tahsili için fiili ihraç tarihinden itibaren 180 günden fazla vade öngörülmesi durumunda, bedellerin ülkeye getirilmesinde 90 gün daha ek süre kullanılabilecek. Türkiye’de 2019’da 38 ton altın üretildi Türkiye’de 2018’de 27.1 ton olan altın üretimi 2019’da yaklaşık yüzde 40 artışla 38 tona yükseldi. Altın Madencileri Derneği Başkanı Hasan Yücel, altın sektörünün 20012019 yıllarında toplam 338 ton altın üretimi gerçekleştirdiğini, ülkenin altın potansiyelinin yaklaşık 6 bin 500 ton olduğunun tespit edildiğini dile getirdi. l Ekonomi Servisi Kapatılan santralın zararını devlet mi karşılayacak? 1Ocak itibarıyla baca filtresi takmayan termik santrallar mühürlenirken CHP Parti Meclisi (PM) üyesi İlhan Cihaner tartışma yaratacak bir iddiayı gündeme getirdi. Cihaner, mühürlenen “AfşinElbistan” santralının sözleşme gereği “kapasite bedeli” üzerinden üretim yapmadan devletten ödeme almaya devam edeceğini ileri sürdü. Cihaner, çevre yatırımlarını tamamlamayan santrallardan 5’inin tamamen, birinin kısmen kapatıldığını; 4 santralın geçici izin belgesi aldığını açıklayan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a sosyal medya dan sorular yöneltti. 6 aylığına geçici faaliyet belgesi verilen Ankara Çayırhan santralının işletme devir süresinin de zaten 6 ay sonra dolacağına işaret eden Cihaner “Hangi gerekçeyle geçici belge verildi. Bu açık kayırma değil mi” diye sordu. Cihaner; ayrıca “Filtresiz çalıştığı için kapatılan AfşinElbistan santralının işletme hakkı devir sözleşmesi gereği, santral kamu tarafından kapatılırsa ‘kapasite bedeli’ (KW saati 16 cent) üzerinden, üretim yapmadan devletten ödeme almaya devam edeceği doğru mudur” sorusunu yöneltti. l ANKARA/Cumhuriyet Arafta insan… Belirsizlikte yaşam... Libya’ya asker gönderme girişimleri bizi bölgede bir savaşın içine doğru sürükleyecek mi? Paramız sürekli değer kaybediyor; yoksullaşıyoruz, öte yandan gıdaya, giyime, ekmeğe, ulaşıma, suya, elektriğe ödediğimiz bedel sürekli artıyor? Peki, nereye kadar? Eğitim bir bilinmeze doğru sürükleniyor. Özel okullar, özel üniversiteler ya kapanıyor ya el değiştiriyor. Belli ki yolunda gitmeyen temel şeyler var. Eğitimin kalitesini artırmak için bugüne kadar gözle görülür bir şey yapılmadı. Ya bundan sonra? Şimdilik bir işim var? Ama nereye kadar? Her an kapının önüne konulabilirim ya da işyerim kapanabilir? O zaman ne yapacağım? Gencim ve işsizim, hem de çok uzun bir süredir... Ne yapacağımı bilemiyorum, geleceğe ilişkin umutlarım giderek azalıyor... 2020’nin ilk günleri... Bunlara kişisel ve toplumsal onlarca soru daha ekleyebiliriz? Hatta bölgesel ve küresel olarak da genişletebiliriz... İklim değişikliğinin, çevresel tahribatın henüz tam olarak öngöremediğimiz etkilerini de ekleyebiliriz... Ortak noktaları ise belirsizlik. Hiçbir şeyin kesin olmadığı bir çağda yaşıyoruz. Aslında zamanımızdan 2000 yıl önce yaşamış olan doğa bilgini Büyük Plinius’un dediği gibi “Zamanımızda kesin olan tek şey, hiçbir şeyin kesin olmaması”. Plinius, ilk ansiklopedi olarak kabul edilen Historia Naturalis adlı yapıtının önsözünde yarınından emin olmadan yaşamanın yarattığı korku ve kaygıyı böyle diye getiriyordu. MS 1. yüzyılda Roma iç çatışmalar, iktidar kavgaları, güç mücadeleleri ile çalkalanıyor, insanlar güvenecekleri bir dal bulamamanın sıkıntısını yaşıyorlardı. Demek ki 2000 yıldır dünyada pek de bir şey değişmemiş. Ve belli ki belirsizlik bitmeyecek. Üstelik kötü haber: Son 20 yıldır belirsizliğe olan tahammülsüzlüğümüz giderek artıyor. Bu konuda Kanada’da Regina Üniversitesi’nde yapılan araştırmanın sonuçları geliyor, şu elimizden eksik etmediğimiz akıllı telefonlara kadar dayanıyor. Cep telefonlarının ortaya çıkışı ile belirsizliğe tahammül sınırımız da azalmaya başlamış. Soru işareti taşıyan her konuda telefona sarılmak ya da internete başvurmak çoğu zaman sorunu çözmediği gibi tahammülsüzlüğü de artırıyor. Örneğin eş ya da sevgililerini sürekli olarak telefonla arayarak kontrol etmek ya da çiftlerin karşılaştıkları ilk anlaşmazlıkta beklemek yerine boşanmayı tercih etmeleri... Toplumsal hoşgörüyü, farklılıklara saygıyı da azaltan bir unsur bu durum. Tüm bunlar ne anlama geliyor? Yaşamsal önem taşıyan kararlarımızda belirleyici oluyor. Örneğin tıbbi tavsiyelere kulak tıkama, kişisel sorunlarla mücadelede kolaya kaçma, siyasi iktidarın aldığı kararlara tepkisiz kalma, iklim değişikliği ile mücadelede bireyin rolünü küçümseme gibi son derece önemli sonuçları var. Aslında bu konuya Herkese Bilim Teknoloji dergisinin 20 Aralık sayısında geniş yer ayırmıştık. Yeni yılın ilk günlerinde bu köşeye taşımak istedim. Öyleyse ne yapacağız? Belki öncelikli konu bu durumun farkında olmak. Kendimizi kaygı seline kaptırmak yerine, belirsizlikle baş edebilme becerisini geliştirmeye çalışmak... Kişi olarak yapabileceğimizin en iyisini yapmaya odaklanmak... Örgütlü gücün önemine inanmak ve bunun bir parçası olmak. Örneğin Kanal İstanbul’a itiraz dilekçesi verebilmek için saatlerce soğukta yağmurda beklemek; asker gönderme tezkeresini durdurabilmek, ÇED raporuna aykırı şekilde inşa edilmeye çalışılan enerji santrallarına karşı eylemler... Hepsi de önemli çıkış noktaları... En azından “elimizden geleni yaptık” diyebilmek için... Hazine’ye yeni kaynak Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) döviz cinsinden zorunlu karşılıklara komisyon uygulamaya başlıyor. Bloomberg HT’nin haberine göre dolar olarak tutulan döviz tutarlarının dolar cinsinden mevduat/katılım fonu (yurtdışı bankalar mevduatı/katılım fonu hariç) yükümlülükleri için tutulması gereken tutara kadar olan kısmı üzerinden yıllık yüzde 0.025 (binde 25) oranında komisyon alınması, Avro ve dolar olarak tutulan döviz tutarlarının dolar dışındaki dövizler cinsinden mevduat/katılım fonu (yurtdışı bankalar mevduatı/ katılım fonu hariç) yükümlülükleri için tutulması gereken tutara kadar olan kısmı üzerinden yıllık yüzde 0.0025 (on binde 25) komisyon alınması kararlaştırıldı. Söz konusu uygulama, tesisi 10/01/2020 tarihinde başlayacak olan 27/12/2019 tarihli yükümlülük döneminden itibaren geçerli olacak. Düzenleme kapsamında yurtiçindeki mevduat/katılım fonları tutarları üzerine komisyon uygulanıyor. Altın hesapları düzenleme kapsamında hariç tutuluyor. Bu kapsamda düzenleme ters dolarizasyon süreci destekleyici bir nitelikte.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle