Katalog

Hamile anne ve 5 çocuğu öldürüldü Panama’nın kuzeydoğusunda yerlile ki komşularının, şeytan çıkarma ayini sırasında işkenceyle öldürüldüğü belirtirin yaşadığı, “Tanrı’nın Yeni Işığı” adlı tarikatın kontrolündeki bölgede bir toplu liyor. Polis, şeytan çıkarma ayinlerinden kaçan üç köylünün ihbarıyla haberdar mezarda 7 kişinin cesedi bulundu. Hamile bir kadınla 5 çocuğu ve 17 yaşında oldu. Öldürülen çocuklardan biri henüz 1 yaşında. l BBC Türkçe 18 OCAK 2020 CUMARTESİ Türk bilim insanı NASA ekibinde Herkese Bilim Teknoloji Dergisi’nin katkılarıyla hazırlanmıştır. Dijital EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN şöhretBetülKaçar aYraaşşatmıraıncaikzlianri Astrobiyoloji, moleküler biyoloji ve evrim alanlarında çalışmalarını sürdüren Türk bilim insanı Betül Kaçar, NASA’nın evrendeki yaşam izlerini araştırmak için kurduğu ekibe seçildi. Sputnik News’teki habere göre, astrobiyoloji alanında öğretim üyesi olan Kaçar, Twitter hesabından yaptığı açıklamada NASA’nın yeni kurulan evrende yaşam izlerini arayacak olan ekibe kabul edildiğini duyurdu. Kaçar, yaşadığı sevinci takipçileriyle paylaştı: “Güzel bir haber. Kelimelere dökmekte zorlanıyorum, ama şöyle: Evrende yaşamın izlerini araştırmak için oluşturulan yeni bir NASA ekibine kabul edilmişim. Bu seneye ufak bir sağlık sorunuyla başladım, ilaç gibi geldi bu haber sabah sabah. Her şeyin başı sağlık diyerek bitireyim.” l Cumhuriyet Betül Kaçar kimdir? Marmara Üniversitesi’nde kimya bölümünden okudu. Ardından Howard Hughes Medical Institute’a başvurdu. Burada biyomoleküler kimya doktorasını tamamladı. 2012’de Harvard Üniversitesi’ne katılan araştırmacı, burada organizma ve evrimsel biyoloji bölümünde görev aldı. 2017’e Arizona Üniversitesi’ne geçti. Moleküler ve hücre biyolojisi ve astronomi alanında doçentlik yaptı. Araştırmacının, ayrıca Tokyo Teknoloji Enstitüsü Earth Life Science Institute’ta doçent unvanı bulunuyor. Çevre aktivistleri seslendi: Bu kriz hepimizin Milyonlarca balık öldü Uzun süredir orman yangınlarının oluşturduğu felaketle savaşan Avustralya’ya bu kez de yağmurlar felaket getirdi. Şiddetli yağmurların, yangınların küllerini nehirlere sürüklediği ve milyonlarca balığın öldüğü açıklandı. l İHA Avustralya’da aylardır söndürülemeyen yangınlara tepkilerini göstermek isteyen ve hükümetleri iklim krizine karşı harekete çağırmak isteyen genç iklim aktivistleri dün Beşiktaş’taki Avustralya Konsolosluğu önünde buluştu. İklim için okul grevine çıkan Fridays for Future (Gelecek için Cumalar) hareketinin çağrısıyla yapılan eyleme Yokoluş İsyanı, 350 Türkiye, Parents for Future (Gelecek için Aileler), Eko Öğrenci, İstanbul Vegan İnisiyatifi ve HAYDİ destek verdi. Grup adına konuşan Melisa Akkuş, “Bu katliamın sorumluları bir koalanın can çekişerek yandığını, hayvanların çığlıklarını duymadılar. Bu felaket sadece bir kıtanın sorunu değil dünyanın sorunu haline geldi. Bu hepimizin krizi ve hepimizi boğuyor” dedi. l İSTANBUL / Cumhuriyet Muhabbet epey koyu! Avustralyalı bilim insanları tarafından yapılan araştırmaya göre inekler yemek ve hava gibi konulardan konuşmak, hissettiklerini anlatmak için kendi aralarında dil geliştiriyor. İneklerin sürüyle bağlantı kurmak ya da heyecanlarını, streslerini yansıtmak için farklı ton kullandığını ortaya koyan araştırmaya göre inekler, gruptan ayrıldıklarında hatta çiftleşirken kendi aralarında konuşuyor. l Sputnik News Dalıcı Martı Ölüm nedeni belli oldu ABD’de Washington Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma, 2015 yazında Kuzey Pasifik’te okyanusta oluşan dev sıcak su kütlesinin, bir milyon kadar deniz kuşunun açlıktan ölmesine neden olduğuna işaret etti. BBC Türkçe’ye göre araştırma, 2015 yazından ertesi yılın ilkbaharına kadar görülen kuş ölümlerini kapsıyor. Ölen kuşların çoğunu Kuzey Amerika’ya özgü dalıcı martılar oluşturuyor. l Haber Merkezi Hayatını kaybeden ünlü oyuncular yeniden beyazperdeye dönüyor James Dean Gelişen teknoloji, birçok sanat dalında olduğu gibi sinemayı da doğrudan etkiliyor. Sözgelimi, Bilgisayarla Yaratılmış Görüntü (CGI) teknolojisi, sinemada çok büyük bir paradigma değişimine işaret ediyor. Artık aramızda olmayan birçok ünlü oyuncu, beyazperdede yeniden boy göstermeye başladı bile. 1955’te hayatını kaybeden yakışıklı aktör James Dean de bunlardan biri. Hatta ölümünden çok sonra “yeni” bir filmde rol almaya hazırlanıyor. 2019’un sonlarında, Dean’in bu yıl piyasaya sürülmesi planlanan bir Vietnam savaş filminde rol alacağının duyurulması, sinemaseverleri şaşkınlığa uğratmıştı. Dean, eski görüntüleri ve fotoğrafları temel alan CGI teknolojisi ile ekranda yeniden yaratılacak ve başka bir oyuncu ise onu seslendirecekti. Haberlerin duyurulmasının ardından büyük eleştiriler geldi. ABD’li tiyatro ve sinema oyuncusu Zelda Williams da buna karşı çıkanlardan biriydi. Twitter’da bu durumun, sadece “şöhretleri” yüzünden ölülerin “kukla” haline getirildiği eleştirisinde bulundu. Zelda’nın 2014’te ölen babası Robin Williams, James Dean ile aynı kaderi paylaşmak istemediğinden olacak, ölümünden önce, CGI kullanılarak bir film, TV şovu veya bir hologram olarak gösterilmesini 2039 yılına kadar yasaklayan bir sigorta yaptırmıştı. Hepburn ve Lee de yaratılmıştı Dean’in telif ve imaj haklarını elinde bulunduran CMG Worldwide’dan Mark Roesler ise “yeni” James Dean filmi için “aktörün imajını genç nesillerle buluşturmanın bir yolu” savunmasında bulundu. Dijital Dean’in arkasındaki şirketlerden biri olan Worldwide XR’nin CEO’su Travis Cloyd “Geleceğe doğru yol alırken James Dean’in çeşitli oyun ile sanal veya artırılmış gerçeklik ortamlarına getirilmesini istiyoruz. Artık birçok oyuncu buna sıcak bakıyor, bu sayede, mirasçılarına önemli bir fırsat sağlayabileceklerini öngörüyorlar.” Bilgisayarla Yaratılmış Görüntü teknolojisi yıldan yıla daha ucuz ve daha sofistike oldu. Ancak, gerçek anlamda “Hollywood ölümsüzlüğü”nün yükselişi, büyük etik soruları da gündeme getiriyor. Teknolojinin, ünlüleri “canlı tutma” yetisi, kamu mirası ve imaj hakları sorunsalına neden oluyor. Robin Williams Audrey Hepburn Audrey Hepburn, 2013 yılında bir çikolata reklamı için dijital olarak yeniden yaratıldı. Aynı yıl, Bruce Lee, bir viski markası için Çince bir reklamda yer aldı. Hayranları büyük tepki gösterdi. Hayatını kaybeden bir ünlüyü dijital olarak yeniden yaratma, miraslarına zarar verme riskini de beraberinde getiriyor. Yasal olarak, bir kişinin adının ve imajının, ölümünün ardından ticari kullanımını kontrol etme hakları, ülkeler ve hatta ülke içinde eyaletler arasında bile farklılık gösteriyor. Hakları 70 yıl sürüyor Örneğin, bazı ABD eyaletlerinde bu haklar mülkiyet haklarına benzer şekilde ele alınıyor ve bir kişinin mirasçılarına devredilebiliyor. Kaliforniya’da, “Ünlü Hakları Yasası” uyarınca, bir ünlünün kişilik hakları ölümünden sonra 70 yıl sürüyor. Newcastle Üniversitesi’nden Lilian Edwards, ölen bir kişinin mirasından yararlanmanın ailesinin veya halkın arzularıyla çelişebileceğini söylüyor. Bununla birlikte bir soru daha var: Ünlülerin dijital olarak yeniden yaratılması kolaylaştıkça bu tür bir teknoloji, oyuncuları işsiz bırakabilir mi? Aktörlerin bu konuda endişeli olduğunu ifade eden Edwards, bunun çok uzun bir zaman alacağını öngörüyor. Bunun nedeni, izleyicilerin sanal insanları ürkütücü bulması riski. Buna örnek olarak Edwards, 2016’da Carrie Fisher’ın ölümünden sonra çekilen Star Wars filminde Fisher’ın “genç Prenses Leia” olarak dijital rekreasyonuna yaygın bir tepki gösterilmesini veriyor. Çünkü beynimiz, ortada bir yanılgı olduğunu biliyor. https://www.newscientist.com Denizpapağanı da alet kullanabiliyor Bulduğu çırpıyı kendini kaşımak için kullanan deniz papağanını görüntüleyen araştırmacılar, deniz kuşlarının da alet kullanma becerisine sahip olduğunu ortaya koydu. Kargalar ve papağanların çırpı ve taşları alet olarak kullanabildiklerini biliyoruz. Bu alanda çalışan araştırmacıların birçoğu, deniz kuşlarının nispeten küçük bir beyinleri olması nedeniyle alet kullanma kapasitesine sahip olmadıklarını düşünüyordu. Proceedings of the National Academy of Sciences’ta yayınlanan çalışma, bu varsayımın doğru olmadığını gösterdi. Araştırmayı yürüten ekibin bir üyesi, dört yıl önce de bir denizpapağanının sırtını kaşımak için bir çırpı kullandığına şahit olmuş ancak kamerası olmadığı için eylemi kayıt altına alamamıştı. Yıllar sonra elde edilen kayıt, bir deniz kuşunun alet kullanabildiğinin ilk kanıtı olmasının yanı sıra, bir ku şun kendini kaşımak için bir araç kullanabildiği gösteren ilk bulgu oldu. İki ayrı bölgede de aynı Araştırmacılar, önceki yıl kene istilası açısından kötü bir sene geçiren İzlanda’da kaydedilen görüntüdeki deniz papağanının, tüylerindeki parazitlerden mustarip olduğunu belirtiyor. Sivri uçlu bir çırpının parazitleri ayıklamada gagadan daha etkili olabileceğini ifade eden uzmanlar, birbirinden uzak iki bölgede şahit olunduğundan, denizpapağanlarında alet kullanma becerisinin genel bir özellik olduğunu düşünüyor. https://phys.org/news EN POPÜLER 10 İNGİLİZCE WIKIPEDIA SAYFASI (2019) n U.S. (“ABD”) n Michael Jackson n Donald Trump n UK (“İngiltere”) n Barack Obama n Lady Gaga n India (“Hindistan”) n Eminem n World War II (“2. Dünya Savaşı”) n Game of Thrones (Dizi) Kaynak: VisualCapitalist.com Üçboyutlu yazıcıda 1 mm’lik Davut heykeli Michelangelo’nun Davut heykeli tüm dünyada bilinir. 5 metrenin üzerindedir ve mermerden yontulmuştur. İsviçre Federal Teknoloj Enstitüsü’nden Tomaso Zambelli ve Exaddon firması araştırmacılarından Giorgio Ercolano’nun kopya Davut heykeli ise kaidesiyle birlikte sadece 1 milimetre büyüklüğünde ve saf bakırdan üretildi. Bu minik kopya özel bir 3D baskı teknolojisiyle elde edildi. Bu teknolojinin potansiyelini göstermek isteyen Ercolano ve ekibi mikro Davut heykelini bastılar. Daha önceleri hep minik sütunlar veya spiraller basmışlardı. Bu yöntem çeşitli karmaşık yapıları ve geometrik biçimleri de basmaya izin veriyor. Üstelik heykel tek seferde basıldı. Davut heykeli için yazıcıyı çalıştıran veriler İnternette ücretsiz olarak erişimde. Araştırmacılar bir milimetrelik Davut dışında on misli daha küçük olan diğer bir heykel daha bastılar. Yeni yöntem aslında elektronik endüstrisinin de ilgisini çekebilir. Nitekim bu baskı yöntemiyle örneğin bilgisayar çipleri birbirine bağlanabilir ya da mikro elektronik en ince ayrıntısına kadar onarılabilir. Bakır dışında platin, altın, nikel veya gümüş gibi metaller de basılıyor. Additive Manufacturing of Submicron to Submm Metal Structures with Hollow AFM Cantilevers, Michromachines