19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Haber EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: SERPİL ÜNAY 925 EYLÜL 2019 ÇARŞAMBA MEB yine geç kaldıBakanlık, velilere ekonomik yük olacak uygulamalardan kaçınılmasını istedi Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), 20192020 eğitim öğretim yılı başlangıcında yeni talimat ları bütün il ve ilçe milli eğitim mü dürlüklerine iletti. Bakanlık, okul yönetimlerini kayıt döneminde bağış adı altında zorunlu ücretlerin alınması uyarısının ardın dan diğer uygulamalar için uyardı. Öğ rencilerin eğitim erişimlerini engelle yecek her türlü işlemden uzak durulması talep edil di. Bu işlemler ise velile re maddi zorluk yaratabi lecek kaynak kitap alımı, OZAN ÇEPNİ okulların servis anlaşmaları olarak işaret edildi. Kı yafet alımında velilerin se çili bir mağazaya yönlendirilmelerine karşı çıkan bakanlık, “Velilere maddi manevi külfet getirecek her türlü uygu lamadan kaçınılması, okulaile birliği nin kıyafet ile ilgili kararı bulunsa bile ancak kıyafetin rengini belirlemeye yö nelik olabileceği, ayrıca seçilecek kıya fetin her mağazada bulunabilecek tür de olmasına dikkat edilmesi” talimatı okul yönetimlerine iletildi. Aksi takdir de okul idareleri ile ilgili gerekli yasal işlemlerin başlatılacağı da belirtildi. Ek güvenlik önlemleri Bakanlık, öğrencilerin okullardaki güvenliğine ilişkin ek adımlar attı. Bu kapsamda okul yönetimlerine, “ders sa atleri içerisinde öğrencilerin okul dışı na çıkarılmasına izin verilmemesi, dı şarıdan gelen kişilerin kontrol edilme si, veli muvafakatı alınmadan öğle ta tillerinde de okul dışına çıkışlarına izin verilmemesi” talimatı verildi. Bakan lık, okul içinde ve çevresinde öğrencile rin güvenliği için gerekli tüm tedbirle rin alınmasını istedi. Öğretmen ve okul idarecilerini her yıl kişisel sosyal med ya kullanımı konusunda uyaran ba kanlık, bu yıl yeni bir uygulamaya ge çiş yapılacağını duyurdu. MEB, okul ların “kendilerini sosyal medyada ifa de etmeleri, başarılarının paylaşılma sı” amacıyla tüm okulların kurumsal Instagram ve Twitter hesabı açması ta limatı verdi. Bu hesaplardan da okulların kayda değer başarılarını paylaşması ve bakanlığa ait “mebailesi2023” Instagram ve “mebailesi2023” Twitter hesaplarının takip edilmesini istedi. Selçuk: Eğitimin MR’ını çektik, sıra çözümde Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, sosyal medya hesabından “Öğrenci Başarı İzleme Araştırması”na ilişkin paylaşımda bulundu. Selçuk, “Doktorumuz teşhis koymadan reçete yazmıyor. Beden ölçülerini, almadan kıyafet, ayakkabı almıyoruz. Çocuklarımızın yaşamına dair her şey bu kadar ölçüm gerektirirken, çocuğun eğitiminde ezbere politikalar geliştiremeyiz” dedi. Selçuk, “Öğrenci Başarı İzleme Araştırması”nın eğitimin MR’ını çekebilmek için yapılan araştırmalardan biri olduğunu belirterek, “‘Hedefi olan çocuklar daha başarılı, ailenin eğitime ilgi gösterme oranı başarıyı olumlu yönde etkiliyor, çocuklarımız okuduğunu anlamakta ve matematikte zorlanabiliyor, öğretmenin ve okul yöneticisinin tecrübesi çocuğun başarısını etkiliyor’ gibi pek çok veriye ulaştık. Bir sonraki aşama buna göre çözümler üretmek” diye konuştu. l ANKARA/Cumhuriyet 80d0önimüİzşzmüamitroüBpnaelyayritaıipkralMız’dEeaBdo’eeknuylovlaellralıindleıınr Bayraklı’da imam hatip isyanı İzmir Bayraklı’da bulunan Milli İrade Ortaokulu’nda imam hatip sınıfları açılmasına isyan eden veliler, mevzuata aykırı olarak farklı iki okul tu¨ru¨nu¨n ac¸ıldığını ve c¸ocuklarının olumsuz etkilendiğini vurgulayarak, yanlıştan dönülmesi için imza kampanyası başlattı. Öğrenci Veli Derneği (VeliDer) öncülüğünde bir araya gelen veliler, “İkili eğitim istemiyoruz” diyerek 800’e yakın imza topladı. İmzaları İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne teslim eden veliler adına açıklama yapan Filiz Güneş, “Geçen egˆitim o¨gˆretim yılında, ihtiyac¸ olmadıgˆı halde, okulu muzun bu¨nyesinde, iki cami hocasının o¨zel c¸abalarıyla, imam hatip ortaokulu ac¸ılmıs¸tır. Ancak talebin c¸ok du¨s¸u¨k olması nedeniyle gec¸en yıl egˆitimöğretime gec¸ilememis¸tir. Geçen egˆitim o¨gˆretim yılında okulumuzda tekli egˆitim yapılırken bile, okulun 1200 olan mevcudunu okulun kapasitesinin kars¸ılayamaması sıkıntılara yol ac¸maktaydı. Bu yıl mevcudu 716 arasında değişen 4 sınıf açıldı. Bu yüzden akademik egˆitim veren ortaokulda ikili egˆitime gec¸ilmis¸, sınıf mevcutları 4045’e c¸ıkmıs¸tır. Çocuklarımız magˆduriyet yas¸amaktadır” dedi. Mağduriyet yaratan uygulamadan vazgeçilmesi gerektiğini kaydeden Güneş, “I·htiyac¸ olmadıgˆı halde aynı okulun bu¨nyesinde, mevzuata aykırı olarak farklı iki okul tu¨ru¨nu¨n ac¸ılmasını ve bunun yarattıgˆı sıkıntılardan kaynaklı olarak c¸ocuklarımızın olumsuz etkilenmesini istemiyoruz. Bu amac¸la, c¸ocuklarımızın menfaatları ic¸in, sesimizi ilgililerin ve yetkililerin duymasını ve bu yanlıs¸tan bir an o¨nce do¨nu¨lmesini istiyoruz” diye konuştu. Öğrenci velilerine İzmir Barosu avukatları da hukuki destek verdi. l İZMİR / Cumhuriyet İl müdürü, Atatürk Yurdu’nun kapatılmasına karşı çıkanlara ‘Gereğini yaparız’ dedi Öğrenciye yurt tehdidi OZAN ÇEPNİ Yüksek Öğrenim Kredi Yurtlar Kurumu (KYK) üniversitelerde derslerin başlamasının ardından iki bine yakın yatak kapasiteli Ankara’nın en büyük kız öğrenci yurtlarından Atatürk Yurdu’nu apar topar kapatma kararı aldı. Bir hafta içinde öğrencilerin yurdu boşaltmasını isteyen KYK yönetimi, daha pahalı ve öğrencilerde güvenlik endişesi yaratan bir yurda taşınacağını açıkladı. Yüzlerce öğrenci karara isyan edince KYK Ankara İl Müdürü Türkoğlu öğrencileri yurttan atmakla tehdit etti. Cumhuriyet’in edindiği bilgiye göre, önceki gün yurda gelen ve öğrencilerle toplantı yapan KYK yöneticileri yurdun depreme dayanıklı olmadığı gerekçesi ile yurdun yıkılacağını açıkladı. 1961’de açılan yurdun ömrünü tamamladığını ve “acil” olarak taşınacağını belirten yöneticiler, öğrencilerin “Biz ne olacağız” sorusu ile karşılaştı. KYK yöneticileri öğrencilerin diğer yurtlara taşındığını ve hafta sonuna kadar yurdun boşaltılması gerektiğini öğrencilere aktardı. Adres olarak gösterilen yurdun daha uzak ve pahalı olduğunu öğrenen öğrenciler ise karara tepki gösterdi. KYK yönetimi ile öğrenciler arasında baş KYK, Ankara’nın en büyük kız öğrenci yurdunu kapatma kararı aldı. Eğitim yılı öncesinde boyası ve tadilatı da yapılan yurdu öğrencilerin bir hafta içinde terk etmesi istendi. Ulaşımı sıkıntılı olan yeni yurt hem daha pahalı hem de güvenlik endişesi yaratıyor. layan tartışmada bir öğrencinin “Çinçin güvenli değil. Ben tecavüze uğramak istemiyorum” tepkisine Türkoğlu’nun “Burası Ankara, Türkiye’nin başkenti, Türkiye’nin en güvenli şehrinde yaşıyorsunuz” yanıtını verdiği öğrenildi. Daha pahalı Öğrenciler ise aylık 200 lira ödedikleri Atatürk Yurdu yerine yeni yurdun aylık 340 lira ücretini öğrenince tepkiler daha da arttı. Öğrencilerin “Bu yıl için 200 lira yurt ücretimiz devam etsin” talebi de KYK yöneticileri tarafından “Öyle bir şey imkânsız, onlar da kendi kiralarını ödüyorlar” diyerek reddedildi. Öğrencilerin mevcut yurtta bir hafta önce tadilat ve boya yapılmasını hatırlatmasına ilişkin tepkilerin ise yanıtsız kaldığı öğrenildi. Tepkilerin yükselmesi üzerine Türkoğlu, “Ben müdürüm kendinize gelin” dese de öğrenciler sakinleşmedi. Bir öğrencinin “Benim ailem 8 kişi, babam işsiz. Nasıl bu parayı ödeyeceğim” isyanına Türkoğlu, “Ben sana yardım ederim” yanıtı verince, yüzlerce öğrenci KYK’nin yardım yapacaksa herkese yapması gerektiğini ve yurt ücretleri ve ulaşım masraflarını karşılayamayacaklarını aktardığı öğrenildi. Bazı öğrencilerin “Biz bu yurttan gitmek istemiyoruz. Protesto ederiz” sözleri ise tehditle karşılandı. Türkoğlu’nun öğrencilere, “Burası devlet yurdu, biz gerekeni yaparız” yanıtı verdiği, öğrencilerin görüşme devam ederken durumu sosyal medyada paylaşması üzerine de “Böyle terbiyersizlerin yurdumuzda barınmasına izin vermeyiz” dediği öğrenildi. Ayrıca öğrencilerin yeni taşınacağı yurdun kapasitesinin düşük olduğu için personelden de kura yolu ile işten çıkarmaların başladığı öğrenildi. Prosedürler zaman aldı Tepkiler üzerine KYK’den yapılan açıklamada yeni yurda taşınma prosedürlerinin zaman alması nedeniyle sürecinin geciktiği belirtilip en yüksek ücretin 340 TL’ye çıktığı da doğrulandı. l ANKARA Komik gerekçeKomisyonmahkemeninkararvermediğidosyayıgerekçegösterdi ZEHRA ÖZDİLEK mamdan yaklaşık iki yıl sonra Kanun hükmünde kararname (KHK) ile 2017’de ihraç açılan bir dava ve dava süreci devam ediyor. Davanın içeriği ise Yüksel Caddesi’nde yapı edilen ve işine geri dönebil lan işimi geri istiyorum eylem mek için yaklaşık 3 yıldır An lerinden ibaret. OHAL Komis kara Yüksel Caddesi’nden “İşi yonu işten atılmamdan iki yıl mizi geri istiyoruz” eylemi ya sonra işimizi geri istiyorum ey pan 14 yıllık öğretmen Meh lemlerine katıldığım için açılan met Dersulu ile ilgili OHAL Komisyonu kararını verdi. Mehmet Dersulu ve hâlâ devam eden bir dosyayı gerekçe göstererek reddet Dersulu’nun işe dönüş talebi miş” ifadelerini kullandı. nin reddedildiği kararda, gerekçe olarak işten atılmasından yaklaşık iki yıl sonra ‘Mızrak çuvala sığmıyor’ açılan bir dava gösterildi. Dersulu şöyle devam etti: “Ülkemiz OHAL Komisyonu kararında, Dersu de her şey talimatlarla yapıldığı için, lu’nun “terör örgütüne üye olma” su OHAL Komisyonu da kendisini mahke çunu işlediği iddiasıyla hakkında dava meden daha üstün görmüş olacak ki açılmış olduğu belirtilerek, “Dava dos devam etmekte olan bir davayı gerek yasında yer alan bilgi, belge ve incele çe gösterebiliyor. İşten atılmamızın asıl me bölümünde belirtilen tespitler söz sebebini söylemeseler de biz nedeni konusu örgütle irtibatını ortaya koy ni iyi biliyoruz. Çalışırken de yaptıkla maktadır” denildi. rı adaletsizliklere sessiz kalmadığımız “Yaptıkları adaletsizlik o kadar büyük için OHAL’i bahane ederek işten atmış ki bu adaletsizliği bir türlü gizleyeme lardı. Bu gerçeği gerekçe olarak göste dikleri için de OHAL Komisyonu kurulup remeyecekleri için de iki yıl sonra açı KHK ile işten atılanlara adres olarak gös lan bir davadan medet umuyorlar ama terildi” diyen Dersulu, “Sizi işten atanlar mızrak çuvala sığmıyor. İşimize dönene ile işe geri dönüp dönmeyeceğinize karar kadar KHK’ler ile OHAL Komisyonu’nun verecek olanlar aynı zihniyetin temsilcile hukuksuzluğunu teşhir etmeye devam ri. Gerekçe gösterdikleri dava işten atıl edeceğiz.” l İSTANBUL Muhabirimiz Hazal Ocak ödülünü aldı İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, 1994 yılında göreve giderken geçirdiği trafik kazası sonucu yaşama veda eden gazeteci Barış Selçuk’un anısını yaşatmak ve genç gazetecileri teşvik etmek amacıyla düzenlediği Barış Selçuk Gazetecilik Ödülleri, Kültürpark’ta sahiplerini buldu. “Ulusal Haber” dalında Hande Mumcu Özendirme Ödülü’ne layık görülen gazetemiz çevre ve kent muhabiri Hazal Ocak, ödülünü İzmir Gazeteciler Cemiyet Başkanı Misket Dikmen’in elinden aldı. “Ulusal Haber” dalı kategorisinde birincilik kazanan Ergin Karataş’a ödülünü Barış Selçuk’un ağabeyi Savaş Selçuk verdi. Törenin açılış konuşmasını yapan Başkan Tunç Soyer, “Ne yazık ki, ifade özgürlüğünün sürekli darbe aldığı ülkemizde gerçekleri yazmak, tabiri caizse ateşten gömleği giymektir. Gazeteciler hakkında açılan davalar, tutuklamalar nede Misket Dikmen Hazal Ocak niyle basın özgürlüğü son yıllarda benzeri görülmemiş bir şekilde tehdit altındadır” dedi. Hazal Ocak ise ödülünü kadın gazeteciler adına aldığını belirterek “Gazetem Cumhuriyet 96 yaşında. Tam 96 yıldır aydınlanma yolunda mücadele ediyor ve bu uğurda bedel ödüyor. Uğur Mumcu’nun dediği gibi her gün bir ekmek, bir Cumhuriyet diyorum” dedi. l İZMİR / Cumhuriyet Akdeniz’de ABD ambargosu! Dört sondaj ve araştırma gemimiz Akdeniz’de çalışmalarını sürdürüp, arada Mersin limanlarında ikmal yapıp bayrağımızı dalgalandırıyor. Adları tarihimizin önemli sayfaları... Fatih, Yavuz, Barbaros Hayrettin Paşa, Oruç Reis...  Denizaltında yapılan araştırmalar hem göze gelmiyor hem çok masraflı. Yabancı bir sondaj gemisinin günlük maliyeti bir milyon dolardan başlıyor. Gemi bizim olursa günlük maliyet 300 bin dolara kadar inebiliyor. Zira sondajın mekanik ve kimyasal malzemeleri çok pahalı. Fiyatın yüksekliğinde bir etken de satıcıların tekel oluşu. Ana merkez ABD. Ona bağlı olarak yürüyen İngiliz ve Fransız firmaları var. Türkiye başlangıçta yabancı gemilerle Akdeniz’de varlığını sürdürdü. Daha sonra Fatih sondaj gemisine sahip olduk. Onu Yavuz izledi. Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) bu gemilerimizle Akdeniz açıklarında çalışmalarını sürdürürken malzeme konusunda sorun yoktu. Kıbrıs açıklarına yaklaşınca durum değişti. HHH Değişen durum çok vahim; ABD, İngiltere ve Fransa Türkiye’ye ambargo uygulamaya başladı. Yaklaşık iki aydan beri sondaj için gerekli olan kimyasallar ve türevleri mühendislik hizmetleri Türkiye’ye verilmiyor. Paramızla alacağız... Yok diyorlar... Oysa bu ürünleri satan ve tekel oluşturan şirketler özel. Ancak ABD yönetiminin kararına uyarak satışı durdurdular. ABD’den gelen karara İngiliz, Fransız ve İtalyan şirketleri de uydu. Karar metni Türk yetkililere de gösterilince Türkiye alternatif aramaya koyuldu. Çin bu ürünlerin benzerlerini üretiyor. Ancak Akdeniz gibi daha hassas çalışılması gereken yerlerde istenen sonuç alınamıyor. Bunun üzerine yeniden ABD, İngiltere kaynaklı ürünlerin sağlanması için harekete geçildi. Uluslararası piyasalardan geçici çözümler bulunmaya çalışılıyor ama bu durum önümüzü görerek çalışma yapılmasını engelliyor. Kıbrıs yakınlarındaki Finike1 ve  Karpaz1 kuyularında servis, ekipman ve kimyasal aldığımız Schlumberger, Baker Hughes, Weatherford (ABD), Geolog (İtalyan) antlaşmaları iptal ederek bu kuyular ve ada civarındaki kuyular için servis, mühendis, ekipman, malzeme sağlamayacaklarını belirtip çekildiler. Oysa aynı firmalar Marmara Denizi çalışmalarına katılıyor. HHH ABD’nin Suriye’deki tutumu ortada; Türkiye’nin ulusal faydalarını gözetmeksizin Washington’da yaptığı planlardan vazgeçmiyor. Suriye’nin kuzeyinde iç savaş sonrası başlayan karanlık süreç devam ediyor. Şanlıurfa merkezli güvenlikli bölge sondaj çalışmaları şüpheli seyrediyor. ABD için çıkarlarını bölgede koruyacak silahlı güç lazım. Ötesi boş. Bölgede İsrail’den başka stratejik ortaklık yaptığı ülke de yok.  Benzer durumun Doğu Akdeniz’de de olduğunu görüyoruz. 1982’de Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi yayımlandı. O tarihten itibaren deniz kıyısı olan ülkeler münhasır ekonomik bölge (MEB) ilan edebilecekti. ABD, çevre denizlerdeki paylaşımı yaptı. Türkiye de Karadeniz’deki bölüşümü sorunsuz yaptı. Akdeniz’de petrol ve doğalgaz kaynakları tartışması 2003’te başladı. ABD, 2010’da Doğu Akdeniz’de 2 milyar varile yakın petrol, 4 trilyon metreküpe yakın doğalgaz rezervi olduğunu resmen açıkladı. O tarihten bu yana Türkiye en hafif anlatımla resmen uyudu. Sondaj gemisini alan, uluslararası konsorsiyumunu kuran, Akdeniz’in dibini geçti.  ABD’nin Exxon, Noble, İngiltere’nin BG, Fransa’nın Total, İtalya’nın Eni, Güney Kore’nin Kogas, İsrail’in Delek Drillinig Group şirketleri Mısır, İsrail, Ürdün, Filistin, Lübnan, Yunanistan ve Güney Kıbrıs’la anlaştı. Hepsi bir oldu, Doğu Akdeniz Gaz Forumu’nu kurdu. Akdeniz’de en uzun sınırı olan Türkiye yok. Bir de Suriye. Rusya, Suriye’nin MEB’inde yakın gelecekte var olacak. Karadan sonra denizde de yalnız olan, çok çok geç kalmış olan Türkiye, tek başına varım demeye çalışıyor. Ona da izin vermek istemiyorlar. Hiç değilse bu aşamadan sonra sağlam bir “mavi vatan” stratejisi çizelim. Rusya’dan Türkiye’ye evize olanağı Rusya’nın Ankara Büyükelçiliği, elektronik vizeyle ilgili bir açıklama yaparak Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin imzasıyla yayımlanan kararname uyarınca Rusya’nın St. Petersburg ve Leningrad Bölgesi’ne 1 Ekim tarihinden itibaren yapılacak seyahatlerde elektronik vize uygulamasının başlayacağını, uygulamaya Türk vatandaşlarının da dahil olduğunu duyurdu. Elektronik vizeye, Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın internet sitesinde doldurulacak başvuru formuna dijital fotoğraf eklenerek başvurulabilecek. Başvuru için başka bir belge gerekmiyor. Başvurunun seyahatten en az 4 gün önce yapılması gerekiyor. Elektronik vize, en fazla 8 gün süreyle St. Petersburg ve Leningrad bölgesinde kalma hakkı verecek. Elektronik vize, demiryolu ile yapılacak seyahatlerde elektronik vizeler geçerli olmayacak. l ANKARA/Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle