19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: CAFER KURT 921 EYLÜL 2019 CUMARTESİ Demirtaş’a tahliye engeliMahkemenin mahsuplaşma kararı verdiği gün, hakkında yeniden tutuklama kararı çıkarıldı SEYHAN AVŞAR Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı HDP’nin önceki Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş için tutukluluk süresini dikkate alarak mahsuplaşma kararı veren İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’yle eşzamanlı olarak tutuklama istemli yeni bir soruşturma başlattı. Demirtaş’ın tahliyesi beklenirken, 67 Ekim olaylarından dolayı yeni bir soruşturma açan başsavcılığın talebi üzerine, Demirtaş ve eski HDP Eş Genel başkanı Figen Yüksekdağ için tutuklama kararı çıktı. Nöbetçi Sulh Ceza Hâkimliği’nde ifade veren Yüksekdağ ve Demirtaş’a 3 avukat sınırlandırılması getirilirken, Demirtaş Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nden, Yüksekdağ da Kandıra Cezaevi’nden SEGBİS ile bağlandı. Demirtaş’ı avukatlar Nuray Özdoğan, Mehmet Emin Aktar ve Levent Kanat savunma yaptı. Demirtaş, “Karar zaten belli, kayıtlara geçsin diye birkaç söz söyleyeceğim sadece” dedi. Demirtaş ifadesinde detaylı ifade vermek için süre talebinde bulundu. Hâkim, Demirtaş ve Yüksekdağ’ın “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak”, “bir suçu gizlemek veya başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak amacıyla öldürmeye azmettirmek”, “öldürmeye teşebbüse azmettirmek”, “yağmaya azmettirmek” ve “kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya azmettirmek” suçlarından tutuklanmalarına karar verdi. Avukat Nuray Özdoğan, şunları söyledi: “Yeni delil falan yok, yeni bir isnat yok. Tek fark, ‘ALIN SİZE REFORM: ADALET YOK, HÂKİM YOK, KANUN YOK’ Tutuklama istemine tepki gösteren Demirtaş sosyal medyada, “Yargıda adalet ve reform mu? Alın size reform: 68 Ekim’den dolayı ben ve Figen (Yüksekdağ) zaten 3 yıldır tutuklu yargılanıyorduk. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, aynı suçlamaya dair, yasaya aykırı olarak ayrı bir soruşturma üzerinden tutuklamaya sevk kararı çıkardı. Yani yargı yok, adalet yok, kanun yok, hâkim yok. Sadece bize değil, hiçbirinize yok” mesajını paylaştı. HDP de tutuklama kararıyla evrensel hukuk ilkelerinin bir kez daha katledildiğini belirterek “Demokratik siyasete yönelik komplolar devam etmekte dir. Düşman hukuku uygulamalarına ve darbecilere asla teslim olmayacağız” açıklamasında bulundu. Demirtaş’ın avukatlarından Mahsuni Karaman’da “AİHM BD kararını etkilemek için Demirtaş’ı kâğıt üstünde tahliye ettiler. BD kararını, muhtemelen “içerden” öğrendiler. Ve şimdi de tekrar tutukladılar. Ortada yeni bir soruşturma falan yok. Oyun açık ve basit: “Hamlemizi Yapar, İşi Bitiririz2” dedi. CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da tutuklama kararına tepki göstererek durumu “zorbalık” olarak niteledi ve Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ü sorumluluğa davet etti. daha önce ‘kin ve tahrikten’ cezalandırılması talep edilmişti. Şu an ‘devletin güvenliğine karşı suçlar’ ve ‘mala zarar verme’ gibi maddelerden ifadeleri alındı. Resmen ‘biz zamanında bu kapsamda ifadelerini almayı unutmuşuz diyorlar’, yaşanan budur.” Özgürlük İçin Hukukçular Derneği Ankara Şubesi, hâkimin avukatların yüzüne okunması gereken kararı okumadan salondan ayrıldığını belirtti. Avukatı Mesut Özer basına yaptığı açıklamada, “Bir suçtan bir kere dava açılabilir. Devlet koyduğu yasalara uymuyor. Ana dosyadan yargılandığı 31’nci fezlekede zaten Kobane olayları kapsamında ifade vermişti. Hukuk katliamı yapılıyor” dedi. İstanbul 26. Ceza Mahkemesi’nin mahsup kararında Demirtaş’ın 4 Kasım 20169 Şubat 2019 tarihleri arasında tutuklu olarak kaldıgˆı belirtildi. Mahkeme, 4 yıl 8 ay hapis cezası verilen Demirtaş’ın mahsuplaşma talebinin Ankara 19. Agˆır Ceza Mahkemesi tarafından I·stanbul Agˆır Ceza Masası’ndan sorulduğunu belirterek gelen yanıt şöyle aktarıldı: “Dosya kapsamı ve gelen yazılara go¨re hu¨ku¨mlu¨ sanık Selahattin Demirtaş’ın tutuklu kaldıgˆı su¨relerin mahsup s¸artlarının olus¸tugˆu dikkate alınarak mahsubuna karar vermek gerekmis¸tir.” Bunun üzerine Demirtaş için tahliye başvurusu yapıldı. Ancak, dünkü tutuklama kararı nedeniyle Demirtaş tahliye olamayacak. l İSTANBUL Ayrıcalığa iptalAYM, ilahiyat öğrencilerinin yararlandığı maddeyi eşitlik ilkesine aykırı buldu Yasanın TBMM’de görüşüldüğü dönemde Balbay: ‘Bağır bağır, Hükümet sağır’ CHP milletvekili olan Mustafa Balbay, “7 bin tarım teknisyeni de aynı durumda, önerge OZAN ÇEPNİ Yasanın görüşüldüğü dönemde CHP İzmir Milletvekili olan Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu üyesi ve gazetemiz yazarı Mustafa Balbay da Meclis Genel Kurul’unda yaptığı konuşmada, şu ifadeleri kullanmıştı: “Bu verildi ama bağır bağır, hükümet sağır, sadece kendi duymak istediğini duyuyor. Burada bu yasanın bütününe baktığınızda, bu bölünen üniversitelerin yanı sıra ilahiyat fakülteleriyle ilgili getirdiğiniz bu ayrıcalık da ne ka verildi ama hükümet sağır” görüşünü dile getirmişti. Anayasa Mahkemesi (AYM), ilahiyat önlisans mezunlarına sınavsız üniversite geçişi sağlayan Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Yasası’ndaki geçici maddeyi iptal etti. Medrese öğrencilerine yasanın içinde bir başka haksızlık, imam hatipler üzerinden yapılan, gerçekten toplum vicdanını kanatan bir başka bir durum. İlahiyat fakültesine gidenler iki yıllık önlisanstan sonra lisansı tamamlayabilecekler. Güzel mi? Güzel. İlahiyata olsun. Peki, tarım teknisyenlerinin suçu ne? 7 bin tarım teknisyeni de aynı durumda, onlar için de bir önerge dar vicdandan uzak, ne kadar halkın gerçeklerinden uzak olduğunuzu gösteriyor çünkü biraz dinleseniz ‘Bu da var’ diyecekler. İçinizden vicdanı olanlar belki çıkacak ‘Ya, bu 7 bin tarım teknisyeni, bunları da katalım bu işin içine’ diyecekler. Ama yok, kendi kafanızda neyi planladıysanız sadece onu yapıyorsunuz sayın milletvekilleri.” diploma vermek yerine “arka kapı” olarak kullanılan değişiklik kapsamında son bir yılda binlerce kişinin ilahiyat fakültelerine geçişi sağlandı. AYM Genel Kurulu, ilahiyat için yapılan özel düzenlemenin “eşitlik ilkesine aykırı” olduğu gerekçesiyle iptal etti. TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu’nda, 2018 Haziran seçimlerine iki ay kala AKP’li milletvekilleri 13 köklü üniversitenin bölünmesine ilişkin yasaya son dakikada ekledikleri madde ile 2 yıllık ilahiyat önlisans programından mezun olanlara 4 yıllık ilahiyat veya eşdeğer alanlarda sınavsız lisans tamamlama eğitimi verilebilmesinin önünü açtı. İlgili düzelmenin iptali için CHP Grup Başkanvekilleri Özgür Özel, Engin Özkoç ve 126 muhalefet milletvekili imzasıyla AYM’ye başvuru yapıldı. AYM Genel Kurulu, sadece ilahiyat önlisans mezunlarına ayrıcalık tanıyan ve YÖK Yasası’na “geçici 77. madde” olarak eknenen düzenlemeyi “eşitliğe aykırı” bularak, iptal etti. Medreseler yararlandı Düzenlemeden en çok üniversitesiz diploma isteyen medrese öğrencilerinin yararlandığı öğrenildi. Yasanın Cumhurbaşkanı onayı ve Resmi Gazete’de yayımlanmasının ardından YÖK konu ile ilgili duyuru yaparak kayıtları almaya başlamıştı. Bu kapsamda yasadışı eğitim veren medreselerde dini eğitim alan mol laların ilahiyat önlisans eğitimi almalarının ardından üniversitelerde “İlahiyat ile İslami İlimler Fakülteleri”ne yerleşmek için başvuruda bulundukları ve yerleştirildikleri öğrenildi. YÖK kaynakları da geçen dönemde yapılan yerleştirmelerin yanı sıra, “Geçici 77. madde” ile 2019 ilahiyat lisans tamamlama kapsamında üniversitelere yerleştirilen ancak kayıt yaptıramayan adaylar için de Yükseköğretim Yürütme Kurulu kararı ile 20 Eylül’e kadar ek süre tanındığını ve yerleştirme işlemlerinin tamamlandığını aktardı. Ancak AYM kararının Resmi Gazete’de yayımlanmasının ardından ilahiyat fakültelerine sınavsız geçiş imkânı ortadan kalkacak. l ANKARA Güzel Ana unutulmadı Kaybedilen yakınlarının akıbetini öğrenmek ve faillerinin adalet önüne çıkarılması için 1995 yılından bu yana her cumartesi oturma eylemi yapan Cumartesi Anneleri’nin eylemi ne katılan insan hakları savunucusu Güzel Şahin ölümünün 2’nci yılında unutulmadı. Şahin, İHD İstanbul Şubesi ve ailesi tarafından Maltepe ilçesi Gülsuyu Mezarlığı’ndaki mezarı başın da anıldı. İHD İstanbul Şubesi’nin yönetiminden Leman Yurtsever, Güzel Ana’nın çocukları için mücadele ederken aslında herkes için alanlarda olduğunu vurguladı. l MEHMET KIZMAZ ‘Ekonomik kriz ve döviz’ haberini yapan ve paylaşanlar yargılanıyor Gazeteciler yine adliyede SEYHAN AVŞAR Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından 10 Ağustos 2018’de, Bloomberg News’de yayımlanan “ekonomik kriz ve döviz” haberini yapan Kerim Karakaya ve Fercan Yankılıç ile sosyal medyada haberi paylaşan ve yorumlayan gazeteciler Merdan Yanardağ ve Sedef Kabaş’ın da aralarında yer aldığı 36 kişi hakkında, “piyasa dolandırıcılığı” suçlamasıyla açılan davanın ilk duruşması dün görüldü. İstanbul 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya yargılanan gazeteciler Merdan Yanardağ, Sedef Kabaş, Mustafa Sönmez ve 16 sanık katıldı. Bloomberg muhabiri Karakaya savunmasında, “Biz ekonomi ve finans haberleri yapıyoruz. Haberimizde BDDK’nin hafta sonu toplantı yapacağını söylemiştik. 10 Ağustos günü ekonomik olarak önemli bir gündü. BDDK, haberimizden rahatsız oldu ve açıklama yaptı. Bunun neden bu kadar tepki çektiğini bir gazeteci olarak anlayamadım. Yaklaşık 15 yıldır bu işi yapıyorum. Birçok kriz haberi yazdım fakat ilk defa hâkim karşısındayım” dedi. Gazeteci Yankılıç ise “Sadece Türkiye hakkında değil, Avrupa piyasaları hakkında da haberler yapıyorum. Biz söz konusu haberi gözlemlerimizle gerçekleştirdik. O gün gittiğimiz banka yetkilileri, döviz veremediklerini, bir sonraki iş gününe müşterilerini çağırdıklarını söylemişlerdi. BDDK, bu hususta yalanlamada bulunmamıştır. Haber çeşitli ajanslarca Türkçeye çevrilmiştir. Bizim bunlarla alakamız yoktur. Haberin orijinalini biz yaptık” diye konuştu. Gazeteci Yanardağ ise, “Ben anayasada düzenlenen ifade özgürlüğü hakkımı kullanarak söz konusu paylaşımda bulundum. Burada asıl yargılanması gereken ülkeyi dışa bağımlı hale getiren SPK, BDDK ve yöneticile rin bu şahıslar hakkında suç duyurusunda bulunması gerekmekteydi” dedi. Gazeteci Sönmez ise sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımları ifade özgürlüğü kapsamında yaptığına dikkat çekerek “Bu dava siyasi bir davadır. Hem ekonomi medyasını, hem de muhalifleri sindirmek için açılmış bir davadır. Bu davada araç olan BDDK ve STK hakkında suç duyurusunda bulunmak istiyorum” dedi. Gerçeğe dayanıyor Savunmasına yazılı sunan gazeteci Kabaş ise “İddianamedeki tweet’ler güncel ve gerçek verilere dayanmaktadır. Piyasayı etkileyecek bir pozisyonum bulunmamaktadır. Güncel konulara ilişkin eleştirilerimi dile getirdim. Eleştirilerim ifade özgürlüğü kapsamındadır. Beraatimi talep ediyorum” dedi. Mahkeme eksik hususların tamamlanması için duruşmayı ocak ayına erteledi. l İSTANBUL CHP’Lİ EREN ERDEM CEZAEVİNDEN SORULARIMIZI YANITLADI CHP’ye kumpas kurulmak istendi Erdem, “Dosyayı açan savcı Fuzuli Aydoğdu, ‘gizli tanığa, Eren’e iftira at’ diyor. Bu tanığın kendi beyanı. Bu savcı HSK’ye terfi ettiriliyor. İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi, 2. celsede ‘oybirliğiyle’ tahliye kararı verirken, 24. Ağır Ceza Mahkemesi, duruşmayı yarıda bırakıp tutukluluk kararı verdi” dedi. Silivri Cezaevi’nde yaklaşık 450 gündür tutuklu bulunan CHP cı yapmasın diye en ağır tecrit ve psikolojik saldırılarla geçen o 8 Parti Meclisi (PM) üyesi ve es ayı hiç konuşmadık! ki İstanbul Milletvekili Eren Er n Cezaevinde bir süre açlık dem, tutuklanması için özel dosya imal edildiğini belirterek asıl hedefin CHP olduğunu ve kum leyla kılıç grevi yaptınız... Açlık grevi kararını partiye sor madan aldım. O açlık grevi, sade pas kurulmak istendiğini açıkla ce tecrit talebi içermiyordu. Ge dı. Eren, “Meselemiz büyük. Biz, adalet rekli yerlere, “gerekirse ölür, ancak da ve hürriyet mücadelesi veriyoruz. Bu vadan dönmeyiz” dedik. Ve tecrit kalk nun için de partim ve ben cezalandırılı tı, milletvekili izinleri gevşedi, yoğun yoruz” dedi. geliş gidişler cezaevindeki durumu ta Erdem, cezaevinden Cumhuriyet’in mamen değiştirdi. Bürokratik oligarşi sorularını yanıtladı: şunu anlamalı, Atatürkçüler, sosyalist n Yaklaşık 450 gündür tutuklu ol ler, sosyal demokratlar, Kürtler ve ilkeli manızı neye bağlıyorsunuz? sağ siyasetçilerden kumpas mezesi ya Kendilerini cellatlarının avuçlarına pamazsınız. teslim etmiş ve 28 Şubat’ta kendileri n Peki partinize bir tepki veya  kır ne zulmedenlerin klonuna dönüşmüş gınlığınız oldu mu? bir siyasi iktidarın emir, talimat ve doğ Partiye kırgın olunmaz. Ben, vekil ya rudan müdahalesi neticesinde tutuk pılmadığı için “sarayda sünnet emare luyum. Ben siyasi mücadeleye sokak leri gördüm” diye açıklamalar yapıp is ta başladım. Kâşanelerde; lobilerin, ce tifa etmiş, şimdilerde Ahmet Davutoğ maat ya da kliklerin parlattığı biri olma lu ile resim çektirenlerden değilim. Ruh dım. Kitaplarım raflarda, sözlerim yü köklerimde bu yok. Bazen duygusallaşı reklerde izler bıraktı. Henüz beyefen rız. Ancak aklıma Sivas Kongresi gelir. dilerin tarikat yamağı olduğu yıllarda Ben, genel başkanı cezaevine girmiş bir (2009 ve sonrası) ben hem FETÖ hem hareketin, kurucu lideri için ölüm fer de benzer niyette olan yapıların aley manları çıkarılmış bir partinin, en üst hinde kitaplar yazdım. Bu nedenle yar karar organında görevliyim. Meselemiz gılandım. Yaşamım boyunca ilkeli yaşa büyük. Biz, adalet ve hürriyet mücade dım. Bugün de en ufak bir tavizim yok lesi veriyoruz. Partinin ilgili organlarıy tur. Ben, başörtüsü yasağına da Kürtçe la ve Sayın Kılıçdaroğlu ile iletişim ha yasağına da, kumpas davalarına da dai lindeyiz. ma karşı olmuş biriyim. Sanırım bu tavrım birilerini rahatsız etti. ‘CHP’ye kumpas’ ‘Önce pelikancılar saldırdı’ n Milletvekili olduğunuz dönem n Tutuklanmanızda siyasi müdahaleden bahsetmiştiniz. Bir talimat de de çok sık suçlandınız? Ne oldu o süreçte? mı var? Eğer bir kişi hakikati söylüyor ve in Ben bir dosya nedeniyle tutuklanma sanlar onu dinliyorsa, cevabı olmayan dım, tutuklanayım diye dosya imal edil lar ona çamur atar. Ben, 7 Haziran 1 di. Bu dosya, dokunulmazlığım kalktı Kasım arasındaki terör saldırılarına da ğında da vardı. İlginç olan, dokunulmaz ir çok açıklama yaptım. Şimdi Davutoğ olmadığım halde yurtdışına çıkış ya lu diyor ki, “o döneme dair konuşurum, sağını “milletvekili listelerinin açıklan rezil olursunuz.” Bakın, şunu netleş dığı saat”, tutuklanma kararını ise 24 tirelim. Önce pelikancılar saldırdı ba Haziran’dan 4 gün sonra aldılar. Dosya na. “Türkiyeİran savaşında İran safın yı açan savcı Fuzuli Aydoğdu, “gizli ta da olurum” şeklindeki sahteliği mah nığa, Eren’e iftira at” diyor. Bu tanığın kemece karara bağlanmış bir iftira at kendi beyanı. Ve bu savcı HSK’ye terfi ettiriliyor. Beni yargılayan İstanbul 23. tılar. Yok Fransız ajanı, Rus ajanı, yok “Türkiye sarin gazı sattı” demişim. Ağır Ceza Mahkemesi, 2. celsede “oy Bunların hiçbirinden yargılanmıyorum. birliğiyle” tahliye kararı verirken, 24. n Cezaevinde nasıl vakit geçiri Ağır Ceza Mahkemesi, duruşmasını ya yorsunuz? rıda bıraktı ve apar topar toplanarak, Tecritte çok bocaladım. İmdadıma 25 dakikada 62 klasörü inceleyip tutuk Tuncay Özkan’ın kitabı yetişti. Cezae luluk kararı verdi. Dosya aynı, karar ni vine dair pratik uygulamalar. Hayatı çin değişir? Soruyorum, bir emir olmadan insan kendini böyle rezil eder mi? mı kurtardı. Kendimi kitaplara, tefekküre ve Canan Karatay hocamın kutlu öğ Dosyada delil olsa anlarım ama hedef retisine adadım. Hayatımdan şeker ve ben değilim. CHP’ye kumpas kurma ekmeği tümüyle çıkardım. Burada en ya çalıştılar. Bunu Enis Berberoğlu’na da denediler, olmadı. Yani mesele Eren müthiş kazancım kendimi masaya yatırmam, kişisel, eksik, hatta zaaf, yanlış Erdem’in şahsı hiç olmadı. ne varsa bunları eski Eren hanesine ya n Partinize ve size ne tür bir kumpas söz konusu? Bu zindanda tutulmamın nedeni zıp defnetmem oldu. İdeolojik, düşünsel, her manada çok ciddi bir iç yokluğu. Bu mealde “İÇ” ve “Adalet Manifes CHP’yi yıpratmak. Ben bunu boşa çıkar tosu” kitaplarını yazdım. Cezaevi, be dım. Ayrıca milletvekili olarak yaptığım deni esir alırken ruhu öz belgeli muhalefetin bedelini ödetmek istediler. CHP ile ilgili amaç ki bu ale gürleştiriyor. Buraya nasıl girerseniz o karak niyet kazanmış vaziyettedir, bir krimi terde çıkarsınız. Ben, nal durum yaratmak, şahsımı cezaevin eğer bir gün çıkar de yoğun bir baskı ve tecrite reva görerek; kendimi kurtarmak niyetiyle on sam; daha önce olduğu gibi hiç kimseyi lara malzeme olabileceğini umacak ka ayırmadan tüm mağ dar gaflette olmalarıyla alakalıydı. Par dur ve mazlumların, tim hakkında konuşmamı istediler. Çok intikam ateşine düşçetin baskılar yaşadım. Tekrar milletve memesi ve adalet için kili listesine girmeyişimden ötürü yalnız çaba sarf etme ve öfkeli olduğumu düşündüler sanırım. sini sağ Biz, bir yoldaşımızın yüreğine korku salmayalım, zalimler bizi propaganda ara layacağım. l İSTANBUL Eren Erdem BtDAaAŞVlLeAADbI iYnaevmaşahiçkinemyaekdaelnamreat Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın, avukatlık yaptığı dönemde sahte imzalı senetle mükerrer tahsilat yaptığı iddiasıyla “görevi kötüye kullanma” ve “kişilerin huzur ve sükununu bozma” suçlarından yargılanmasına başlandı. Yavaş, yurtdışında olduğu gerekçesiyle mazeret dilekçesi göndererek, şikayetçi işadamı Necmettin Kesgin de can güvenliği olmadığı iddiasıyla duruşmaya katılmadı. Ankara 33’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasında, Kesgin’in avukatı Avukat Özgür Ilgaz, “Müvekkilim duruşmaya katılmak için adliyeye geldi. Ancak sözlü tacize uğramış, ‘güvenliğim yok’ diye duruşmaya gelmeyeceğini söyledi. Soruşturmanın genişletilmesi talep ediyoruz. Ayrıca sanığın mazeretinin reddi ile hakkında yakalama kararı çıkarılmasını ve yurtdışına çıkış yasağı konulmasını talep ediyoruz” dedi. Yavaş’ın avukatı Mustafa Ekinci, “Müşteki can güvenliği meselesi varsa bunu ilgili birimlere bildirmesi gerekirdi. Öte yandan ‘kişilerin huzur ve sükununu bozma’ suçunun şikayete bağlı ve 6 aylık süresi vardır. Bu süre geçilmiştir. Bu suçun düşme kararı verilmesi gerekir. ‘Görevi kötüye kullanma’ suçu yönünden de; müvekkilin şahsi alacağı görev suçu olmadığı gibi takip talebinde ‘tahsilde mükerrer olmamak kaydıyla’ diye not düşülmüş. Bunlarda suçlamanın yasal unsurlarının oluşmadığını gösterir. Bizce derhal beraat kararı verilmesi gerekir” diye konuştu. Mahkeme, ara kararında, Yavaş’ın duruşmaya katılmama yönündeki mazeret dilekçesinin kabulüne, Kesgin’in avukatının Yavaş hakkındaki ‘yurtdışına çıkış yasağı’ ve ‘yakala kararı’ yönündeki taleplerinin reddine hükmetti. Yavaş ve Keskin’e bir sonraki duruşmaya katılmaları için çağrı gönderilmesine hükmeden mahkeme, duruşmayı erteledi. l ANKARA/Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle