Katalog

HABER EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: ECE KURTULUŞ 313 EYLÜL 2019 CUMA 280/1 7 0 340/2 1 0 250/1 4 0 300/2 1 0 270/1 8 0 260/9 0 220/8 0 260/1 4 0 330/2 1 0 330/2 1 0 270/1 6 0 300/2 2 0 220/1 5 0 340/2 5 0 210/1 6 0 230/1 4 0 250/1 5 0 250/1 6 0 200/1 5 0 280/1 7 0 280/1 7 0 270/2 0 0 TARİHTE BUGÜN 1921: Sakarya Meydan Savaşı kazanıldı. 1965: Beatles “Yesterday”i çıkardı. 1991: Futbolun “Taçsız Kralı” Metin Oktay (55), trafik kazasında yaşamını yitirdi. 2008: Ünlü piyanist Fazıl Say, Almanya’da Bremen Müzik Festivali’nin ödülüne değer görüldü. Cizre’de özel hastanenin hekim kadrosu da satışa çıkarıldı İcradan ‘satılık Dr’ İKİZLER SINIFI Balıkesir Altıeylül’de Kuvayi Milliye Ortaokulu’nda eğitim gören 5 tek yumurta ikizi, öğretmen ve arkadaşlarının ilgi odağı oldu. Damla Yağmur Üstünel, Kemal Tezcan Ahmet Hasan Yılmazer, Efe Ege Sağlık, Hüseyin Yusuf Kılıçarslan, Selim Salih İbiş, üstelik aynı sınıfta okuyorlar. Ayırt etmek ise çok zor. l İHA EĞİTİMCİLER TEPKİLİ STK’ler okula, ‘eşitlik’ dışarı Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği’nde yapılan değişiklik ile farkındalık oluşturmak amacıyla yapılan sosyal etkinlikler kapsamından “toplumsal cinsiyet eşitliği” çıkarıldı. Değişiklik ile okullarda sivil toplum kuruluşlarının etkinlik yapabilmesinin de önü açıldı. Değişiklikle okullarda uygulanan “Belirli Gün ve Haftalar” çizelgesine 13 Ekim için “Dünya Afet Azaltma Günü, 29 Aralık için “Mevlana Haftası”, 4 Aralık için “Dünya Madenciler Günü” ve 2027 Aralık için “Mehmet Akif Ersoy’u Anma Haftası” eklendi. Okullardaki kulüpler arasından “Sivil Savunma Kulübü” çıkarılırken “Afete Hazırlık Kulübü” eklendi. l ANKARA / Cumhuriyet EğitimSen: ‘Yaşamak istiyoruz’ haykırışıdır EğitimSen, “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” etkinliğinin kaldırılmasına tepki göstererek “Toplumsal cinsiyet eşitliği ‘Yaşamak istiyoruz’ sesinin haykırışıdır. Bilimsel eğitimin olmazsa olmazıdır. Toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz” denildi. EğitimSen Merkez Kadın Sekreteri Derya Yulcu, “Toplumsal cinsiyet eşitliğini yok sayanlar, vakıf, dernek vb. isimlerle protokol imzalayanlar, sosyal etkinlik yapılmasının önünü açanlar; kadın cinayetlerinden, çocuk istismarı vakalarından birinci dereceden sorumludur. Yönetmeliğe karşı da hukuki mücadelemizi sürdürecek ve dava açacağız” dedi. l Haber Merkezi SİBEL BAHÇETEPE Cizre İcra Dairesi Müdürlüğü’nün “Tıbbi cihaz ve medikal ürünler icradan satılıktır (toplu satış)” başlığıyla yayımladığı ilanda bir özel hastanenin hekim kadrosu icradan satışa çıkarıldı. Söz konusu durum hekimler arasında tepkilere neden oldu. İlanı “utanç verici” olarak değerlendiren İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip, “İlanda satışa çıkarılan hekimlik kadroları. Bu sağlığın metalaştığının bir göstergesi” derken genel sekreter Dr. Osman Öztürk de “Hekimliğe yüzde 18 KDV ile açık artırmayla satılığa çıkarmak, sağlık reformunun geldiği noktayı gösteriyor. Hekim kadrosunun satışı nedir, neden yapılır bu çok ayıp ve hekimlik açısından aşağılıyıcı bir muamele. İlanın tamamında hekimler ‘mal’ olarak değerlendiriliyor. Bunun sorumlusu 17 yıldır bu ülkede sağlığı bu hale getirenler” diye konuştu. ‘Değer biçilemez’ Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Genel Başkanı Gönül Erden ise şunları söyledi: İŞTE O İLAN Şırnak Cizre’de 968 bin 310 TL değerindeki Özel Botan Sağlık Hizmetleri Bas. Yay. Gıd. İnş. Pet. San. Ve Tic. Ltd. Şti. bünyesinde bulunan ve iflas eden Özel Botan Hospital Hastanesi, 22 uzman hekim kadrosu ile yarı fiyatından icradan satışa çıkarıldı. İlanda “Aşağıda cins, miktar ve değerleri yazılı mallar satışa çıkarılmış olup” ifadesine yer verildi! “Hem sağlığın, hem de sağlık emekçisinin metalaştırıldığının bir göstergesidir. İlana çıkarılan hastanedeki kadro satışı aslında direkt kişiler değil kadronun satılığa çıkarılması. Örneğin 4 çocuk uzmanı kadrosu varsa, satış yapılırken o kadronun da başka hastaneye satılması demek. Ama bu yapılanın doğru olduğu anlamına gelmez. İşlem kadro satışı da olsa sağlık alanına ciddi bir müdahaledir. Tıbbi cihaz, medikal gibi taşınırlılığı olan malzemeleri elbette ki satışa çıkarabilirsin ancak hekimlik kadrosu bir mal değil, hekimliğe değer biçilemez.” l İSTANBUL 3 cihaz aylardır arızalı İBRAHİM TIĞ Zonguldak Devrek Devlet Hastanesi’nde 3 cihazın arızalı olduğu ortaya çıktı. Hastanenin normal röntgen cihazının 2, dış röntgen cihazının da 6 aydır ve tomografi cihazının da 1.5 yıldır arızalı olması nedeniyle hastalar başka hastanelere sevk ediliyor. Sağlam tek röntgen cihazı ise yeterli gelmeyip servislerde yoğunluk oluşturuyor. Yaşanan yoğunluğa tepki gösteren yurttaşlar “Aylardır hastanemizin cihazları arızalı. Geldiğimizde saatlerce burada bekliyoruz. Hastane yaptılar, cihazları arızalı, olacak şey değil” diyorlar. l ZONGULDAK ‘Kürtaj listesi’ talebinde geri adım İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’nün 1 Ocak 2017 ile 31 Mayıs 2019 tarihleri arasında kentteki tüm kamu ve özel hastanelerde 30 40 yaş aralığında “polikistik over sendromu” olup kürtaj yaptıran kadınların listesini istemesine gelen tepkiler sonuç verdi. İstanbul Tabip Odası, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nün geri adım attığını duyurdu. Twitter’dan yapılan açıklamada, “İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü polikistik over Sendromu olup kürtaj yaptıran 3040 yaş arası kadınları ‘fişlemekten’ geri adım attı” denildi. l Haber Merkezi Müslümanlar dinin beş koşulunu yerine getirecek, ramazan ve kurban bayramla rı, kandiller olacak... Buna şimdi ve gele cekte hiçbir rejim ve iktidar engel olamaz. Ama sonuç ola Bu Müslümanlar rak İslam kamusal alandan ve siyaset çağdaşlaşamaz ten çekilmek zorun “AKP Çorum Belediye Meclisi üyesi Reşit Keleş Facebook hesabından M.K. Atatürk ve sevenlerine kin kusmuş. Hutbede Atatürk adını anmayan Diyanet İşleri Başkanlığı’nı eleştirenlere basmış küfrü...” Ne demiş ? “Diyanet Kemalistlere göre hutbe yapacak; / Diyanet Kemalistlere göre fetva verecek; / Müslüman Kemalistlere göre inanacak: / Müslümanların helalini haramını Kemalistler belirleyecek: / Buna laiklik diyeceğiz; Siz kimsiniz o... ç...” demiş. da: Çünkü bu yüzyılda inanç kamusal değil bireyseldir. Bunu kabul etmeyenler gelecekte varlıklarını sürdüremeyecek ve mağaralara çekilmek zorunda kalacaklar. Türkiye Cumhuriyeti’nin laik düzeni ayakta kaldıkça Türkiye Müslümanları için böyle bir tehlike yok. AKP’lilerin de İslamcıların da böyle bir şansı heba etmek isteyeceklerini sanmıyorum. HHH Arap yarımadası kökenli olmayan Müslümanların da çağın çağdaşı olmaları mümkün! Acıyan yarımada (Suudi Arabistan HHH Benim çocukluğumda böyle konuşanların ağzına kırmızıbiber sürerlerdi; şimdi belediye meclis üyesi, milletvekili falan yapıyorlar. Adamın söylediklerinin tamamı mugalata ve yalan. “Kemalist” dediği insanların tamamı Cumhuriyeti savunan vatandaşlar. Diyanet İşleri Başkanlığı’nı ne yazık ki bu Cumhuriyet kurdu. Bu durumda anayasamızın Diyanet İşleri ile ilgili maddesine (M.136) bakmak zorundayız: “Genel idare içinde yer alan Diyanet İşleri Başkanlığı, laiklik ilkesi doğrultusunda, bütün siyasi görüş ve düşünüşlerin dışında kalarak ve milletçe dayanışma ve bütünleşmeyi amaç edinerek, özel kanununda gösterilen görevleri yerine getirir.” Şu anda ve çoook uzun süredir Diyanet İşleri Başkanlığı, anayasanın 136. maddesini ayağının altına almış paspas gibi çiğnemekte. Anayasaya aykırı davranan bütün Diyanet İşleri başkanları Başyücelik rejimi yıkılır yıkılmaz yargı organlarına hesap verecektir. O zaman geldiğinde Reşit Keleş gibi yaratıkların ağzına kırmızıbiber sürülecek. Böyle biline! ve Arap Emirlikleri) acısın! Petrol ya tükenecek ya da yerine başka bir şey bulunacak; petrol şenliği sonsuza kadar devam etmeyecek. Bunu bilen krallar ve şeyhler paralarının Hıristiyan memleketlerinde menkul ve gayrimenkul değerlere yatırıyor, resim koleksiyonu yapıyor, futbol takımları satın alıyor. Kendi sınırları dışında kadını erkeği Hıristiyanlar gibi giyiniyor, lıkır lıkır içki içip fuhuş yapıyor ama akıl, mantık ve bilimsel bilgiyi içeri sokmuyor. HHH Ben söylersem benim gibi “Marksist, Leninist ve dahi jakoben” bir kâfire (!) inanmazlar. Bu nedenle sözü imam hatip ve ilahiyat kökenli bir bilgine, bir Kuranıkerim mütercimine (Prof.Dr. Niyazi Kahveci) bırakacağım: “Batılılar düşünürken Müslümanlar düşünmemektedir. (...) Batılılar, akıllarına ve düşünlerine hitap edilebilir vasıfta iken Müslümanlar, ancak duygularına hitap edilebilirlerdir. Bu nedenle masal, hikâye ve efsane anlatımlarına çok itibar etmektedirler. Kuran’ın bile duygulara hitap eden efsanelerini sevmekte, düşünlerine hitap eden ayetlerine itibar etmemektedirler. Bu niteliğinin somut sonu HHH Türkiye’nin ve dünyanın İslam diniyle bir sorunu (islamofobi) yok; sorun bazı Müslümanların İslamomanyaklığıyla. Bunu “müslümanofobi” olarak tanımlamak mümkün. Gelecekte var olmak istiyorlarsa, Müslümanlar da tıpkı Hı cu olarak Batılılar kendi düşün ürünleri ile ortaya çıkmakta, Müslümanlar ise onların karşısına kendi ürünleri ile değil, Allah’la, onun ürün ve eserleri ile çıkmaktadırlar. Sonuç elbette Müslümanların mağlubiyeti olmakladır.” (1) ristiyanlar gibi çağının çağdaşı (1) Prof. Dr. Niyazi Kahveci, Çağı olmak zorunda. Gelecekte, ca mız ve Türkiye, Sinemis Yayıne mi ve ezan varlığını sürdürecek, vi. S.15 5 yılda 1.5 milyon konut dönüşecek “Kentsel Dönüşüm Eylem Planı”na ilişkin konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, 65 bin konutluk kentsel dönüşüm projesinin başlandığını, 6.7 milyon konuttan acil ve öncelikli denilen 1.5 milyon konutun dönüşümünün 5 yıl içerisinde sağlanacağını söyledi. Kurum, 5 yıllık eylem planlarını hazırladıklarını belirterek “Tek taraflı fesih hakkından müteahhitlik sektörünün disipline edilmesine, yarım kalan inşaatların tamamlanmasına dönük düzenlemelerden maketten satış konusunda yapıla cak yeni düzenlemelere ve belediyelere getireceğimiz ilerleme raporu hazırlama zorunluluğuna kadar çok kapsamlı değişiklikleri hayata geçirdik” dedi. Bu zamana kadar 11 milyar liralık kaynak kullanıldığını anlatan Kurum, “53 ilde ilan ettiğimiz 281 alanda çalışmaya başladık. Riskli alanlarda toplamda 1 milyon 166 bin bağımsız birimi dönüşüm kapsamına aldık. 25 bini İstanbul’da olmak üzere tüm Türkiye’de 65 bin konutluk kentsel dönüşüm sürecini başlatmış bulunuyoruz” diye konuştu. l İç Politika