Katalog

DIŞ HABERLER EDİTÖR: BETÜL BERİŞE dishab@cumhuriyet.com.tr 720 AĞUSTOS 2019 SALI TSK konvoyu gözlem noktasına doğru ilerlerken bombardıman düzenlendi İdlib savaş hattı Suriye ordusu, Astana ortakları AnkaraMoskova hattında ilan edilen ateşkes uzlaşısının büyük ölçüde başarısızlığa uğradığı İdlib’i kuşatma operasyonunu yoğunlaştırırken dün Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) bölgedeki ilerleyişi sırasında düzenlenen bombardıman, gerilimi daha da tırmandırdı. TSK’ye ait bir konvoy, Suriye’nin muhaliflerin kontrolündeki vilayeti olan İdlib’de 9 numaralı gözlem noktasının bulunduğu Morik üssüne doğru ilerlediği sırada Suriye ve Rusya uçakları tarafından saldırıya uğradı. Ankara, 3 sivilin ölümüne, 12 sivilin yaralanmasına yol açan saldırıya yönelik kınama açıklamasında, Rusya’ya “Astana’ya uy” çağrısı yaptı. Rusya destekli Suriye ordusunun hava saldırısında üç sivilin yaşamını yitirdiği, 12 kişinin yaralandığı bildirildi. Ankara, Rusya’ya “Astana uzlaşısına uy” çağrısı yaptı. TSK konvoyu ilerlerken sivillerin bölgeden çıkışı da objektiflere yansıdı. DHA’nın haberine göre, Suriye ordusunun operasyonlarını sürdürdüğü vilayette binlerce kişi, önceki gün Türkiye sınırına yakın yerlere göç etmeye başladı. ‘Han Şeyhun alındı’ Suriye ordusu, El Nusra bağlantılı Heyet Tahrir Şam’ın (HTŞ) büyük oranda etkinliğini sürdürdüğü İdlib’in Han Şeyhun bölgesine yönelik son dönemde operasyonlarını artırmış durumdaydı. Dün de Suriye ordusunun İdlib’in stratejik noktadaki Han Şeyhun’un PUTİN: SURİYE ORDUSUNU DESTEKLİYORUZ Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin dün Fransa’ya bir ziyaret gerçekleştirdi. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile bir araya gelen Putin’in gündeminde Suriye’deki gelişmeler de vardı. Basına yaptığı açıklamada Rus li rüşünü dile getirdi. “Bu son derece tehlikeli” diyen Putin, Rus Sputnik’in haberine göre “Suriye ordusunun terör örgütlerinin durdurulması amacıyla operasyon düzenleme çabalarını destekliyoruz” ifa desini kullandı. Macron ise İdlib konusun kontrolünü ele geçirdiği haberleri gündeme yansıdı. İdlib’in güneyindeki ŞamHalep otoyolunun ordunun kontrolüne geçtiği savunuldu. Öncesinde ise Şam yönetiminden Ankara’ya sert suçlamalar yükseldi. Suriye resmi ajansı SANA, “TSK’ye ait mühimmat dolu 28 araçlık bir konvoy Han Şeyhun’da yenilgiye uğratılan El Nusra teröristlerine yardım için dün sabah ülkenin kuzeybatısına girdi” iddiasında bulundu. AFP ajansı ise içerisinde 5 tankın da uğradığı haberi gündeme düştü. Muhaliflere yakın Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, 3 sivilin yaşamını yitirdiği bombardımanın Rusya ve Suriye’ye ait savaş uçaklarınca düzenlendiğini aktardı. ‘Rusya’nın bilgisi vardı’ Milli Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada ise “Mevcut anlaşmalara ve Rusya Federasyonu ile aramızdaki işbirliği der, Suriye’de “güvenli bölgelerden militanların çıkarak saldırılar yaptıkları ve dünyanın farklı bölgelerine aktarıldıkları” gö da sivillerin durumuna ilişkin kaygılı olduklarını belirterek, Soçi mutabakatı çerçevesinde derhal ateşkesin sağlanması çağrısı yaptı. ABD’DEN YPG’YE SEVKIYAT HIZ KESMİYOR ABD’nin Irak’tan Suriye’ye, Ankara’nın terör örgütü gördüğü YPG/PYD kontrolündeki bölgelere yeni bir sevkıyat daha yaptığı belirtildi. Yerel kaynaklara göre 60 civarı TIR’la yakıt tankerleri, iş makineleri, jenera törler ve dört çeker araçlardan oluşan konvoy, önceki akşam IrakSuriye arasındaki Simelka Sınır Kapısı’ndan giriş yaparak Harab Işk’taki ABD üssüne gitti. Kaynaklar, son bir ayda Harab Işk’a 450 civarı TIR’ın girdiğini aktardı. bulunduğu konvoydaki araç sayısını 50 olarak duyurdu. Suriye Dışişleri Bakanlığı “ülke egemenliğinin ihlali” olarak değerlendirdiği bu hamleyi kınarken ardından TSK konvoyunun İdlib’deki 9 numaralı gözlem noktasına doğru ilerlediği sırada saldırıya ve diyaloğa aykırı olan bu saldırıyı şiddetle kınıyor, meşru müdafaa haklarımız saklı kalmak kaydıyla, tekrar etmemesi için gerekli tedbirlerin ivedilikle alınmasını bekliyoruz” denildi. Açıklamada, Rusya’ya hitaben Astana mutabakatı vurgusu yapılma sı da dikkat çekti. TSK konvoyunun, “Suriye’nin mevcut mutabakat ve anlaşmaya aykırı şekilde, sivillerin hayatına zarar veren operasyonlarına, Rusya makamlarına yapılan tüm itirazlara rağmen devam etmesi nedeniyle, Moskova’nın bilgisi dahilinde Astana ortakları RusyaAnkara arasında son gerilim, ABD ve Türkiye arasında Suriye’nin kuzeyinde kurulması planlanan “güvenli bölge”ye ilişkin anlaşmaya varılması üzerine yaşanmıştı. Rusya’nın “Suriye’nin toprak bütünlüğünün ihlali” olarak gördü TÜRKİYE Türkiye’yi olası yeni göç dalgası nedeniyle tehdit eden İdlib bölge bölgeye gittiği” belirtildi. ğü bu hamleye önceki gün İran da tepki göstermişti. sindeki çatışmalar şiddetleniyor. Esad güçlerinin İdlib’e yönelik Rusya ile Türkiye arasındaki As ÇEKİLMEYE saldırıları son dönemde Han Şeyhun bölgesinde yoğunlaşmış durumda. Saldırıların batıdan doğuya yönelik kapama harekâtına dönüşmesi nedeniyle Morik bölgesinde bulunan 9 numaralı gözlem noktasının varlığı riske giriyor. Saldı ZORLANIYOR rıların gözlem noktasının Türkiye ile ikmal yolunu kapaması durumunda olası çatışmadan çekiniliyor. Esad güçlerinin saldırılarla bölgeyi ele geçirmenin yanı sıra Türkiye’nin gözlem noktalarından geri çekilmeye zorlanmasını hedeflediği de değerlendiriliyor. Ancak Türkiye, gözlem noktalarından geri çekilmenin söz konusu olmadığını daha önce açıkladı. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, geri çekilmenin mümkün olma tana mutabakatı çerçevesinde geçen eylül ayında ilan edilen “gerilimi azaltma bölgeleri” uzlaşısı kap samında sayılan İdlib’de ateşkes, büyük ölçüde hayata geçirilemedi. Bölgede TSK’nin 12 göz dığı, Rusya ve Esad güçlerinin mutabakata uymaları uyarısını sürekli yapıyor.l ANKARA / Cumhuriyet lem noktası bulunuyor. Riyad, Beşir’e ‘kasayı açmış’ İran Dışişleri Bakanı Zarif dün Finlandiya’da temaslarda bulundu. Mevkidaşı Haavisto ile bir araya geldi. İran tankeri seyre başladı Cebelitarık açıklarında 4 Temmuz’da İngiltere donanması tarafından alıkonulan İran’a ait petrol tankeri, geçen hafta serbest bırakılmasının ardından dün Yunanistan’a doğru yola çıktı. İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Abbas Musevi, ismi “Adrian Darya 1” olarak değiştirilen tankere yönelik yeni bir el koyma girişiminde bulunulmaması için ABD’yi uyardı. Musevi, “Böyle bir hatanın ağır sonuçlara neden olacağını” belirtmek için başta İsviçre Büyükelçiliği olmak üzere resmi kanallar aracılığıyla Amerikalı yetkililere “gerekli uyarıları” yaptıklarını söyledi. Washington ile Tahran arasında diplomatik ilişki bulunmadığı için ABD’yi İran’da İsviçre temsil ediyor. Berlin çocuklara kapıyı aralıyor Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin Alman vatandaşı IŞİD’li ailelerden dört çocuğu dün Alman yetkililere teslim ettiği bildirildi. Teslim edilen çocukların şimdiye dek Suriye’deki El Hol kampında barınan üç öksüz çocuk ve bir hasta bebek olduğu belirtildi. Berlin’in, Alman vatandaşı IŞİD militanlarının 100’ün üzerinde çocuğunu daha Almanya’ya getirmeyi planladığı da iddialar arasında. Diktatör Ömer el Beşir’in devrilmesinin ardından cunta ile sivil güçler arasında geçiş yönetimi konusunda anlaşmaya varılan Sudan’da ülkeyi üç yıl boyunca yönetecek Egemen Konsey ile ilgili önceki gün yapılması beklenen açıklamanın ertelendiği duyuruldu. Öte yandan El Beşir’in yolsuzluk suçlamaları ile ilgili davası dün başladı. 90 milyon dolar... AFP’nin haberine göre, mahkemede ifade veren bir polis yetkilisi, “El Beşir’in Suudi kraliyet ailesinden 90 milyon dolar nakit para aldığını, son teslimatın Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın temsilcileri tarafından verildiğini” iddia etti. Yetkili, “Beşir’in evinde bulunan paranın Suudi Prensi Selman tarafından kendisine devlet dışı bütçe kapsamında gönderilen 25 milyon doların bir kısmı olduğunu söylediğini” kaydetti. Beşir’in daha önce 2015 yılında ölen Suudi Kralı Abdullah bin Abdülaziz el Suud’dan 30 ve 35 milyon dolarlık iki ödeme aldığını, parayı harcama yetkisinin kendisinde olduğunu dile getirdiği iddiasını da ekledi. Beşir duruşma sırasında bir kafes içerisinde tutuldu. Güvenlik güçleri, 20 Nisan’da Yoğun güvenlik önlemleri altında mahkeme salonuna götürülen El Beşir, burada bir kafes içinde tutuldu. Devlet Başkanlığı Sarayı’nda ve El Beşir’in ailesinin kaldığı evlerde yaptığı aramalar sonucu 5 milyon Sudan poundu, 351 bin dolar ile 6 milyon Avro’dan fazla para bulduklarını açıklamıştı. Öte yandan, Sudan Askeri Geçiş Konseyi, sivil muhalif koalisyon Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri’nin “yeni konsey için belirlediği isimler üzerinde bileşenleriyle uzlaşabilmek için süre istediğini, bu sebeple bağımsız konseyin ilanının 48 saatliğine ertelendiğini” açıkladı. 30 yıllık kanlı El Beşir iktidarının devrildiği nisan ayından bu yana, sivil güçlerle askerler arasındaki iktidar mücadelesinin sürdüğü Sudan’da, geçiş yönetiminin esaslarını belirleyen Anayasal Bildiri, uluslararası temsilcilerin de katıldığı bir törenle geçen cumartesi imzalanmıştı. Çoğunluğu sivillerden oluşan bir geçiş yönetiminin iktidarda olacağı açıklanmıştı. 39 aylık geçiş sürecinin koşullarını belirleyen anlaşmaya göre, Beşir’in devrilmesinin ardından yönetime fiilen el koyan Askeri Geçiş Konseyi yerine 6’sı sivillerden oluşan Egemen Konseyi’nin kurulması, yürütme yetkileri kısıtlı konseye 21 ay askerin, 18 ay bir sivilin başkanlık etmesi, sürenin ardından seçimlere gidilmesi ve yönetimin tamamen sivillere devredilmesi öngörülüyor. Danimarka’dan Trump’a ‘absürd’ çıkışı Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen, önceki gün ABD Başkanı Donald Trump’ın satın almak istediğini açıkladığı Danimarka’ya bağlı özerk bölge Grönland’ı ziyaret etti. Grönland gazetesi Sermitsiaq’a konuşan Frederiksen, Trump’ın teklifini “absürd” olarak nitelendirdi. “Grönland satılık değil dir. Danimarka’nın da değildir. Grönland, Grönland’a aittir.Bunun ciddi bir teklif olmadığını umuyorum” ifadelerini kullandı. Trump ise önceki gün yaptığı açıklamada, “stratejik olarak ilginç böyle bir olasılığın gündeme geldiğini ancak konunun öncelikli olmadığını”söyledi. Wall Street Journal gaze tesi, Trump’ın danışmanlarına ABD’nin Grönland’i alıp alamayacağını sorduğunu, Grönland’ın zengin doğal kaynaklarının ve jeopolitik öneminin bahsi geçtiğinde ilgiyle dinlediğini yazmıştı. Grönland Dışişleri Bakanlığı, “İş yapmaya açığız ancak satılık değiliz” açıklaması yapmıştı. Afganistan’da bombalar susmuyor Şiddet döngüsündeki Afganistan’da terör, bu kez bağımsızlığının 100. yılı kapsamındaki gösterileri hedef aldı. Celalabad’da düzenlenen 10 bombalı saldırıda 20’si çocuk en az 66 kişi yaralandı. Saldırıyla birlikte gözler bölgede etkin olan Taliban ve IŞİD’e çevrildi. Kâbil’de önceki gün bir düğünü hedef alan, en az 63 kişinin ölümüne yol açan intihar saldırısını IŞİD üstlenmişti. Afganistan Devlet Başkanı Eşref Gani, IŞİD’le mücadelenin süreceğini kaydetti. ABD’den yasaklı füze denemesi ABD Savunma Bakanlığı, tesir menzili 500 kilometreyi aşan yeni bir orta ölçekli seyir füzesini denediklerini açıkladı. Pentagon’dan dün yapılan yazılı açıklamada, “Savunma Bakanlığı, konvansiyonel yapılandırılmış karada konuşlu bir seyir füzesini Kaliforniya’nın San Nicolas adasında test etti. Test edilen füze mobil fırlatıcısından çıktı ve 500 kilometreden fazla bir uçuştan sonra isabetli şekilde hedefini vurdu” bilgisi paylaşıldı. Açıklamada, söz konusu denemeyle elde edilen verilerin, orta ölçekli füzelerin geliştirilmesine yardımcı olacağı belirtildi. Denenen seyir füzesinin, ABD’nin Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) ile 8 Aralık 1987’de ile imzaladığı ve yakın zamanda çekildiği Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler (INF) Anlaşması kapsamında yasaklanmıştı. INF Anlaşması, ABD ile Rusya’nın menzili 500 ila 5 bin 500 kilometre arasında olan karada konuşlu nükleer ve konvansiyonel füzeleri geliştirmesini yasaklıyordu. Rusya Dışişleri Bakanlığı, bu ay başında INF Anlaşması’nın resmen sona erdiğini açıklamıştı. l AA Keşmir sınırında ateş sivilleri vurdu Hindistan’ın Cammu Keşmir eyaletinin özel statüsünü kaldırmasıyla Yeni Delhiİslamabad hattında diplomatik ve askeri çatışmaya neden olan Keşmir sorununda gerilim sürüyor. Pakistan Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Pakistan ve Hindistan arasındaki Cammu Keşmir Kontrol Hattı’nda Hint askerlerinin ateş açması sonucu iki sivilin hayatını kaybettiği, bir sivilin yaralandığı duyuruldu. Açıklamada, bakanlığa çağrılan Hint diplomata, “bölgesel barışa teh dit oluşturan ateşkes ihlalleri” nedeniyle protesto notası verildiği belirtildi. Keşmir’deki Kontrol Hattı’nda geçen hafta Hindistan ve Pakistan arasında karşılıklı ateş sonucu 6 Hint ve 4 Pakistan askerinin öldüğü duyurulmuştu. Yeni Delhi hükümetinin bölgeye özel statü tanıyan maddeyi 5 Ağustos’ta iptal etmesinden bu yana Cammu Keşmir’de yoğun güvenlik önlemleri, kısıtlamaların esnetilmesine rağmen devam ediyor. Merkel, AB’nin otoriter yönetim eleştirilerinin merkezindeki Macaristan’ın Başbakanı Orban ile buluştu. Avrupa’da ‘göç’ mesaisi sürüyor Almanya Başbakanı Angela Merkel, Macaristan Başbakanı Victor Orban ile Macaristan’ın Sopron kentinde “Demir Perde”de ilk çatlağın oluşması ile sonuçlanan PanAvrupa Pikniği’nin yıldönümü için bir araya geldi. Merkel, “Orban ile göçmenler konusundaki görüş ayrılıklarının sürdüğünü ancak göç hareketlerinin kaynağına müdahale etmek konusunda fikir birliğine vardıklarını” söyledi. Yeni Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen’in göç sorununa Avrupa’nın ortak yaklaşım bulması konusunda taze bir güç olacağına inandığını da dile getirdi. Merkel ve Orban en son geçen yıl temmuz ayında Berlin’de buluşmuştu. Almanya Başbakanı’ndan göçmen karşıtı politikalarıyla tepki çeken aşırı sağcı Orban’a, “Burada insanların söz konusu olduğunu asla unutmamalı yız. Onlar sığınmak için bize gelen insanlar. Bunun sebebi de Avrupa’nın verdiği temel mesaj: İnsanlık” çıkışı yükselmişti. 3 saat açık kalmıştı 15 bin kişinin katıldığı piknik, dönemin Avrupa Parlamentosu üyesi Otto von Habsburg ve Macaristan’ın eski Devlet Başkanı Imre Poszgay himayesinde yapılmıştı. 19 Ağustos 1989’da iki ülke Avustarya’nın Sankt Margarethen im Burgenland kasabası ile Macaristan’ın Sopron köyü arasındaki sınır kapısının sembolik olarak üç saat boyunca açık kalması konusunda anlaşmaya varmıştı. Tatil için Macaristan’a giden Doğu Alman turistlerden 600’ü “Demir Perde”de açılan sembolik delikten Batı’ya kaçmıştı. Bu “Demir Perde”de ilk çatlağın oluşmasına neden olmuştu. Gemiden atladılar Akdeniz sularından İtalya limanına çıkmalarına günlerdir izin verilmeyen göçmenlerden bazılarının dün yüzerek karaya ulaşmaya çalıştığı bildirildi. İspanyol kurtarma örgütü Open Arms’ın kurucusu Oscar Camps’in paylaştığı görüntüler, turuncu renkte yelekler giymiş 4 göçmenin kurtarma gemisinden denize atladığını ve mürettebatın göçmenleri geri getirmek için peşlerinden gittiğini gösteriyor. Ülkenin aşırı sağcı İçişleri Bakanı Matteo Salvini, Open Arms’ın Lampesuda’ya demir atmasını yasaklamış ve bu durum geminin İtalyan sahillerine yakın bir noktada günlerce engellenmesine yol açmıştı. Libya açıklarında kurtardığı 137 göçmenle birlikte Akdeniz’de haftalarca mahsur kalan gemiye İspanya hükümeti limanlarını açma kararını duyurmuştu. Ancak Open Arms yetkilileri, göçmenlerin İspanya’ya yolculuğu kaldıramayacak durumda olduğunu belirterek İtalya’dan izin beklediklerini söylemişti. Geçen cumartesi gemide bulunan göçmenlerden 18 yaşın altındaki 27 kişinin İtalya’ya girişine izin verilmişti.