Katalog

HABER EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ Güvenli bölge pazarlığı sürerken Bakan ABD’yeAkar ve komutanlar sınır hattına giderek sınırda mesaj‘kararlılık’mesajıverdi 917 AĞUSTOS 2019 CUMARTESİ ECONOMIST TÜRKİYE’DEKİ IŞİD TEHLİKESİNE DİKKAT ÇEKTİ Türkiye ile ABD’nin üzerinde uzlaştığı Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge kurulması çalışmaları kapsamında yoğun temas trafiği yaşanırken, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) komuta kademesi, Şanlıurfa’da sınır hattındaki birlikleri ziyaret etti. ABD ile güvenli bölge pazarlıklarının sürdüğü sırada yapılan bu ziyaretle Ankara, Washington’a ‘kararlılık’ mesajı verdi. Suriye’nin kuzeyinde YPG kontrolündeki bölgelerde kurulacak güvenli bölgenin genişliği, derinliği ve diğer unsurları üzerinde Türkiye ve ABD’nin pazarlıklarının sürdüğü esnada Akar ve komuta kademesinin yaptığı bu ziyaret, “Ankara’nın kararlılık mesajı” olarak yorumlandı. Türk ve ABD askeri heyetleri arasında geçen hafta güvenli bölge konusunda mutabakata varılmasından bu yana Ankara’dan “B planımız hazır” mesajları geliyor. Türkiye, bu mesajlarla ABD’ye güvenli bölge konusundaki isteklerini kabul ettirmeye çalışıyor. ABD, daha önce Türkiye’ye 5 ile 15 kilometre derinliğinde bir güvenli bölge önermişti ancak Türkiye en az 30 kilometre derinlikte ısrarı Suriye’nin kuzeyinde oluşturulması için Türkiye ile ABD arasındaki pazarlıkların sürdüğü esnada Bakan Hulusi Akar ve komutanlar Şanlıurfa’daki sınır birliklerini ziyaret etti. ABD heyeti ise Şanlıurfa’dan Ankara’ya döndü. nı sürdürüyor. Güvenli bölgenin ayrıntıları konusunda kamuoyuna henüz bir bilgi verilmedi ancak Milli Savunma Bakanlığı önceki gün basında yer alan haberleri ve haritaları yalanladı. ABD’liler Ankara’da ABD ile Türkiye’nin geçen hafta vardığı mutabakat uyarınca Suriye’de güvenli bölge kurulması için iki ülke arasındaki görüşmeler ve ortak çalışmalar yoğun bir şekilde sürüyor. İlk olarak bu hafta başında altı kişilik ABD’li askeri heyet, Müşterek Harekât Merkezi’nin kurulması çalışmaları kapsamında Şanlıurfa’ya geldi. Ayrıca bölgede Türk insansız hava araçları da denetim uçuşları yapmaya başladı. Daha sonra EUCOM Komutan Yardımcısı Korgeneral Stephen Twitty de Ankara ve Şanlıurfa’yı ziyaret etti. Twitty başkanlığındaki ABD askeri heyeti dün Şanlıurfa’dan yeniden Ankara’ya gelerek Genelkurmay Başkanlığı’nda görüşmeler yaptı. Twitty başkanlığındaki ABD askeri heyeti önceki gün Müşterek Harekât Merkezi kurulması çalışmaları kapsamında Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesini ziyaret etmişti. EUCOM tercihi Bu arada ABD’nin, Türkiye ile güvenli bölge kurulmasının eşgüdümünden Ortadoğu’dan sorumlu olan ve Suriye’de YPG ile birlikte operasyonlar yürüten Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) yerine Avrupa Kuvvetleri Komutanlığı’nı (EUCOM) görevlendirmesi de dikkat çekti. ABD’nin ordu birimleri arasında sorumluluk paylaşımı olarak da görülebilecek bu adımla, Washington yönetiminin sık sık YPG’lilerle birlikte görüntü veren CENTCOM yerine Ankara’nın daha rahat birlikte çalışabileceği EUCOM’u tercih etmiş olabileceği belirtiliyor. l ANKARA / Cumhuriyet Milli Savunma Bakanı Akar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Güler ve kuvvet komutanları Şanlıurfa’yı ziyaret etti. TSK’den PKK ‘Önümüzdeki hafta hedeflerine operasyon çalışmaya başlayacak’ Milli Savunma Bakanlığı’nın (MSB) sosyal medya hesabından yapılan açıklamaya göre, Pençe Harekâtı ile koordineli olarak Irak’ın kuzeyindeki Zap bölgesine, Gara, Kandil ve Asos bölgelerine hava harekâtları düzenlendi. PKK’li teröristlere ait silah mevzii, barınak ve sığınak olarak kullanılan hedeflerin vurulduğu bildirildi. Öte yandan, İçişleri Bakanlığı, Hakkâri’nin Merkez ilçesi Kırıkdağ bölgesinde İl Jandarma Komutanlığı’nca hava destekli düzenlenen operasyonda 2 teröristin silahlarıyla birlikte etkisiz hale getirildiğini açıkladı. Bu arada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’un Sancaktepe ilçesinde görev dönüşü kayganlaşan yolda motosikletiyle geçirdiği trafik kazasının ardından kaldırıldığı hastanede şehit düşen polis memuru Ali Ulaş’ın ailesine başsağlığı telgrafı gönderdi. l ANKARA / Cumhuriyet Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal ile birlikte dün güvenli bölge oluşturulması için ABD ile Müşterek Harekât Merkezi’nin kurulacağı Şanlıurfa’ya sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdi. Akar ve komuta kademesi, bölgedeki birliklerde denetleme yaptı, ayrıca Müşterek Harekât Merkezi ve güvenli bölge hazırlıklarını yerinde inceledi. Daha sonra Kara Kuvvetleri İleri Müşterek Harekât Merkezi’ne geçen Akar, “Birleşik Müşterek Harekât Merkezi tam kapasiteyle önümüzdeki hafta çalışmaya başlayacak” dedi. ABD ile güvenli bölge konusundaki mutabakata ilişkin değerlendirme yapan Akar, “Hava sahasının kontrol ve koordinasyonu ile birçok konuda genel olarak anlaştık. Bu mutabakata bağlı olarak 14 Ağustos’tan itibaren de İHA’larımız böl gede uçmaya başladı. Güvenli bölgedeki faaliyetlerin koordinasyonu ve yönetimi için de Birleşik Müşterek Harekât Merkezi’nin kurulma çalışmaları devam ediyor. Özellikle kritik fonksiyonların tesisi gerçekleşti, diğer konularda da çalışmalar devam etmektedir” dedi YPG tepkisi ABD ile “müttefiklik ruhuna uygun” şekilde çalışmak istediklerini vurgulayan Akar şunları kaydetti: “Müttefiklerimizin teröristlerle, YPG ile işbirliği yapmasının bizim açımızdan hiçbir izahı yoktur. Diğer taraftan da ABD’lilerle bu faaliyetleri sürdürmek istemekle birlikte herhangi bir şekilde burada ilerlemek mümkün olmadığında Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak, TSK olarak B planımız da C planımız da var. Bizim iyi niyetle, müttefiklik, stratejik ortaklık ruhuyla yapmaya çalıştığımız bu faaliyet herhangi bir şekilde akamete uğrarsa kendi başımıza hareket edeceğimizin bilinmesini istiyoruz.” Manisalı: Suriye ile kavga, ABD’ye yaradı Prof. Manisalı, Dibeklihan Kültür ve Sanat Köyü’ndeki konferansta konuştu. Gazetemiz yazarı Prof. Erol Manisalı önceki akşam Bodrum’daki Dibeklihan Kültür ve Sanat Köyü’nde bir konferans verdi. “ABD, Erdoğan ile Esad’ı çatıştırarak bundan büyük yarar sağladı” ifadelerini kullanan Manisalı, “Bu sayede Suriye’nin parçalanmasına yol açarak Kuzeydoğu Suriye’de Kürdistan hedefinin bir ayağını kurdu. PKKYPG bütünleşmesini sağlayarak Kürdistan’ın Kuzey Irak ve Kuzey Suriye’de kendi patronajı altındaki bölümünü oluşturdu. ErdoğanEsad kavgası olmasaydı ABD bunu yapamazdı” dedi. l Haber Merkezi MEZARLIK SALDIRISINA TEPKİ Çetelerin önünü açmaktan vazgeçin Hatay’ın Reyhanlı ilçesi Gültepe Mahallesi’ndeki mezarlıkta önceki gün 100’den fazla mezarın tahrip edilerek üzerlerine terör örgütü IŞİD’e işaret eden “Biz İslam devletiyiz”, “Yakında geleceğiz” şeklinde yazılar yazılmasına Halk Meclisleri tepki gösterdi. Savaşa Karşı Yaşam Hakkı Meclisi Sözcüsü Hasan Özgün tarafından yapılan açıklamada, katliamcı çetelerin önünü açan politikalardan vazgeçilmesi çağrısı yapıldı. Açıklamada, “İdlib ve Suriye genelindeki duruma bağlı olarak, Cihatçı, Vahhabi, Selefi terör örgütleri, Hatay halkları üzerinde tehdit olmaya devam ediyor. İktidar, cihatçı çetelerin varlığını ortadan kaldırmak yerine halen Ortadoğu’daki stratejik/taktiksel hesaplarının bir parçası olarak görmekte. Çeteler artık sınırın bu tarafında halkları tehdit etmektedir. Katliamcı çetelerin önünü açan politikalara derhal son verin” denildi. l Haber Merkezi Geri dönenler ne yapıyor? Economist dergisi bu haftaki sayısında, Türkiye’nin Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) militanları ve ailelerinin ülkeye dönüşleriyle ilgili attığı adımlara dair bir makale yayımladı. Makalede, İstanbul Esenler’de oturan Süheyla ve Lütfü çiftinin (gerçek isimleri değil) 5 çocuğunun 2015 yılında IŞİD’e katılmasının ardından başlarına gelenler anlatıldı. Makalede, ailenin dindar oldukları ancak kendilerini bağnaz olarak tanımlamadıkları belirtildi. Süheyla ve Lütfü çiftinin, çocuklarının nasıl radikalleştiklerini bilmedikleri ancak evden ayrıldıktan sonraki bir ay içerisinde büyük bir değişim geçirdiklerini anlattıkları makalede, kızlarının başörtüsü takmayı bırakıp, kara çarşaf giymeye başladığı, oğullarının ise sakal bıraktığı, Irak ve Suriye’de ilan edilen sözde halifelikten övgüyle bahsettikleri aktarıldı. Makalede, Süheyla ve Lütfü çiftinin 3 kızının iki yıldır Irak’ta hapishanede tutuldukları, 4’üncüsünün ise bir erkek çocuğu doğurduktan iki ay sonra hapishanede öldüğü belirtildi. Erkek kardeşleri Yasin’den ise iki yıldır haber alınamadığının kaydedildiği makalede, bu yaz çiftin Irak’taki torunlarından ikisine kavuştuğu, çocuklardan bir tanesinin 1, diğerinin 2 yaşında olduğu, Türkiye’ye vardıklarında ise hasta oldukları aktarıldı. Makalede, Türkiye’nin IŞİD üyelerinin vatandaşı oldukları ülkede yargılanmaları konusunda ısrarcı olduğu, Süheyla ve Lütfü’nün tam da bunu istedikleri kaydediliyor. 2 bin Türk katıldı Çocuklarının Türkiye’de yargılanmasını isteyen Süheyla, “Siz sınırı açtıktan sonra onlar gittiler” diyor ve ekliyor: “Şimdi onları geri getirin. Onları istiyorsanız ömür boyu hapse ya da idama mahkum edin, ama bunu Türkiye’de yapın.” Makalede, Suriye’deki iç savaşın başından itibaren en az 2 bin Türk’ün IŞİD’e katıldığı belirtildi. Bu kişilerden yüzlercesinin savaşta hayatlarını kaybettiği tahmin ediliyor. Economist’e göre bu kişilerden bazıları ise Türkiye’de intihar saldırıları düzenledi. Makalede, Türkiye’de 20152017 arasında düzenlenen bombalı saldırılarda 300 kişinin hayatını kaybettiği hatırlatılıyor. “Bombalı saldırıları gerçekleştirenlerin çoğu Türk’tü” deniliyor. Ardından şu bilgilere yer verildi: “Yetkililere göre, Türkiye’deki hapishanelerde 700 yabancı IŞİD destekçisi ‘Serbest kalabilirler’ uyarısı Makalede, Türkiye’nin önceden Batılı hükümetleri militanları havaalanlarında durdurmalarını sağlayabilecek istihbarati bilgiyi paylaşmamakla, şimdi ise onları Türkiye’ye atıp bırakmakla suçladığı belirtildi. Yetkililere göre, yabancı savaşçı olduğundan şüphelenilen 775 kişi gözaltı merkezlerinde ülkelerine gönderilmeyi bekliyor. Pek çoğu eski pasaportlarını yok etmiş durumda, konsolosluklar ise yeni seyahat belgeleri çıkarmakta oldukça yavaş. Bu kişilerden 4’ü vatandaşlıktan çıkarıldı, böylece iade edilmeleri imkansız hale geldi. Makalede, kendilerine herhangi bir suç yöneltilmeden sadece 12 ay tutulabilecek olmaları nedeniyle, yakında serbest kalabilecekleri yazıyor. Bir yetkili konuyla ilgili, “Onlara karşı kullanabileceğiniz somut bir kanıt yoksa, onları gözaltında tutamazsınız ya da onlara karşı dava açamazsınız” diyor. ne ek olarak, 500 de yerli IŞİD destekçisi bulunuyor. Örgüte katılan yüzlerce Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı kadın, Süheyla’nın kızları da dahil olmak üzere, Bağdat’ta tutuluyorlar. IŞİD çökmeye başlayınca bazı savaşçılar Türkiye’ye gizlice döndü.” Makalede cezaevi yetkililerinin anlattıklarına dayanılarak, bu tür mahkumların birbirinden uzak tutulmaya çalışıldığı ancak 2016’daki darbe girişiminin ardından cezaevlerinde oluşan yoğunluk nedeniyle bunun her zaman mümkün olmadığı kaydediliyor. Suriye’den dönen bazı kişilerin ise hiç yargılanmadığı belirtildi. 28 saldırı önlendi Polisin 2014 yılından bu yana en az 28 büyük saldırıyı önlediklerini söyledikleri de makalede yer buldu. IŞİD’in Türkiye’deki ağını genişletmeye çalıştığı belirtilen makalede bir terörle mücadele yetkilisinin sözlerine de yer verildi. Yetkili, “3 yıl önce kendilerini patlatmak üzere olan teröristlerin peşindeydik. Şimdi ise tedarik zincirlerini bozmaya ve finansman girişini engellemeye yönelik operasyonlar düzenliyoruz” dedi. l Haber Merkezi