19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 14 TEMMUZ 2019 PAZAR EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: EMİNE BİLGET HABER Çimento dinse, deistler ve ateistler ne oluyor? AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bosna Hersek ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilerle sohbet etmiş.  Ali Babacan’ın istifası ve yeni parti ile ilgili açıklamalar yaparken şöyle demiş: “Ben Ali Bey’in kendisine de söyledim; ‘Yolunuz yolunuzdur eyvallah ama şunu unutmayın ki bu ümmeti parçalamaya hakkınız yok. Siz bunu yapıyorsunuz. Bunun parçalanmasıyla da bir yere gidemeyeceksiniz’ dedim. Şunu da söyledim, ‘Fazla da geç kalmayın’ dedim. Bizim dava arkadaşlığımızda bir şey var. Dava terk edilmez. Burada sonuna kadar hizmet söz konusudur.” Buradan anlıyoruz ki kendisine göre ümmet, sadece AKP’lilerden oluşuyor... İslâm Ansiklopedisi’nde ümmet tanımı şöyle: “Bir peygamberin tebliğ ettiği dine inanan veya o dine muhatap olanların meydana getirdiği topluluk.” Bunu bilen herkesin aklına aynı sorular geldi.  Ümmet AKP’lilerden oluşuyorsa, sadece AKP’liler mi Müslümanlık dinine mensup oluyor? Cumhurbaşkanı Erdoğan ve arkadaşları, yıllar önce Saadet Partisi’nden ayrıldıklarında ümmeti bölmemişler miydi?  Ve tabii en önemli soru: Halkın tümünü temsil etmesi gereken Cumhurbaşkanı’nın, kendi partisine oy verenleri “ümmet” olarak görmesi ne anlama gelir?  Anayasaya göre, farklı din ve etnik kökene sahip olanlar, bu ülkeye yurttaşlık bağı ile bağlıdır. Öyleyse şimdi “ümmet” kavramını gündeme getirmenin amacı nedir? Yurttaşlık kavramına neden karşılar? Erdoğan’ın sözleri epey tepki toplasa da, aslında bilinmeyen bir görüşünü ortaya koymadı. Hatırlar mısınız; 2014’te 5. Din Şurası’nda neler demişti? “Batı’da Hıristiyanlıktan oluşan boşluğa örneğin yurttaşlık dini ikame edilirken Türkiye gibi Müslümanların çoğunlukta olduğu ülkelerde de benzer bazı denemelere girişildi. Bunlar kendi elleriyle yurttaş dini benzeri dinler inşa ederek İslamın karşısına kendi yapay dinlerini koymanın çabası içinde. Din ve devlet işleri ayrı olsun diye kendi yapay dinlerini devlete egemen kılmanın mücadelesini verdiklerinin bilincinde değiller.” Bu sözler gayet net Anayasal bir kavram olan “yurttaşlık” kavramının din ile yer değiştirmek için yaratıldığını söylüyor. Din ve devlet işlerinin ayrılmasını (yani laikliği) hak dininin yerine yapay bir din geçirme çabası olarak tanımlıyor. Bunları hatırlayınca, bugün “ümmet” kavramını tekrar ortaya atması, ne yazık ki beni şaşırtmıyor... 2005’teki bir konuşmasında ise, “Yüzde 99’u Müslüman bir ülkede din bir çimentodur. Şu anda en önemli birleştirici unsurumuzdur. Tarih boyunca bu böyledir” demişti Erdoğan.  Çimento dinse gayrimüslimler, deistler ve ateistler ne oluyor?  Siyasal İslam, Cumhuriyetin antitezidir  Siyasi bir aidiyet biçimi olan yurttaşlık, eşitlik ve özgürlük idealini içerir ve bu çerçevede devlet ile birey arasında hukuki bağı kurar.  AKP kadrolarının 1923’te kurulan Cumhuriyet ile ilgili en temel sorunlarından biri budur.  Şeriatı, padişahlığı ve halifeliği kaldıran, Bu topraklarda yaşayanları kulluktan yurttaşlık statüsüne geçiren,  Egemenliği padişahtan alıp halka veren, Laikliği anayasaya koyan sistemdir Cumhuriyet.  Hoşlarına gitmeyen budur.  Çünkü siyasal İslamın hedeflediği sistemde, yurttaşlık yoktur; birbirine din ile bağlı olanların oluşturduğu ümmet toplumu vardır.  Herkes padişahın kuludur. Egemenliği de ümmet adına padişah kullanır.  Siyasal İslam, Cumhuriyetin antitezidir.  Bedelli askerlik 33 bin 230 lira Milli Savunma Bakanlığı (MSB), bedelli askerlik 2019 yılı bedelinin 33 bin 230 lira ve dövizle askerlik ücretinin de 5 bin 442 Avro olarak belirlendiğini açıkladı. Bedelli askerlik kapsamında, yükümlülerin başvuruları 16 Temmuz 2019’da alınmaya başlanacak. Kura işlemi 2020 Ocak ayında yapılacak ve duyurulacak. Hak sahiplerinin bir aylık temel askerlik eğitimi için sevkleri 2020 Mart ayından itibaren başlayacak. Kanunun yürürlüğe girdiği 26 Haziran 2019’da yoklama kaçağı, bakaya veya saklı durumda olanlar, ödemelerini 1 Kasım 2019’a kadar, diğer hak sahibi yükümlüler ise 31 Aralık 2019’a kadar yapacak. l ANKARA/Cumhuriyet 4. uçak da geldiS400sevkIyatısürerkenBakanAkar,ABDSavunmaBakanıVekiliiletelefondagörüştü Milli Savunma Bakanlığı (MSB), önceki gün başlayan S400 sevkıyatında dördüncü uçağın da Mürted Hava Meydanı’na indiğini açıkladı. Teslimatın başlamasının ardından Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ABD Savunma Bakanı Vekili Mark Esper ile dün günün ilk saatlerinde telefonla görüştü. Görüşmede gelecek hafta bir ABD heyetinin acilen Ankara’ya gönderilmesi konusunda mutabakata varıldı. MSB, S400 Uzun Menzilli Bölgesel Hava ve Füze Savunma Sistemi malzemelerinin sevkıyatının devam ettiği açıkladı. Önceki gün başlayan sevkıyat kapsamında dördüncü uçak da dün sabah saatlerinde Mürted Hava Meydanı’na indi. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar da önceki akşam ABD Savunma Bakanı Vekili Mark Esper ile S400 sevkıyatını görüştü. MSB’den yapılan açıklamada, Akar Rusya’dan Türkiye’ye önceki gün başlayan S400 sevkıyatı dün de devam etti. ABD Savunma Bakanı Vekili Esper ile Bakan Akar. ABD’li bir heyetin acilen Ankara’ya gelmesi konusunda mutabakata vardı. Esper görüşmesinde, Türkiye’nin Uzun Menzilli Bölgesel Hava ve Füze Savunma Sistemi temini ile Suriye’de son dönemde yaşanan güvenlik konularının ele alındığı aktarıldı. ‘Tercih değil zorunluluk’ Akar’ın, ABD’li mevkidaşına “Türkiye’nin ciddi bir hava ve füze tehdidi altında bulunduğu, bu çerçevede S400 savunma sistemi alımının tercih değil bir zorunluluk olduğu, Patriot teklifi konusundaki değerlendirmelerinin de devam ettiği” mesajını ilettiği dile getirildi. Açıklamada, “Akar, F35 savaş uçağı projesinin kendi yolunda ilerlemesi gerektiğini, Türkiye’nin projenin ortağı ol duğunu vurgulayarak, Türkiye’nin, F35 ve S400 sistemlerinin olası etkileşimi konusunda, NATO’nun da dahil olabileceği çalışma grubu önerisinin hâlâ geçerliliğini koruduğunu da aktardı. F35 konusundaki bütün yükümlülüklerin yerine getirildiğini ifade eden Akar, S400 alımı ile stratejik duruşumuzda değişiklik olmadığı, iki ülke arasındaki ilişkilerin zarar görmesinin ne Türkiye’nin ne ABD’nin ne de NATO’nun çıkarlarına hizmet edeceğini vurguladığı” belirtildi. Görüşmede ayrıca Suriye’deki gelişmelerin de ele alındığı vurgulanan açıklamada, “Suriye’nin kuzeyin deki güvenli bölgeyi oluşturacak tek hazır, yetkin ve uygun gücün Türk Silahlı Kuvvetleri olduğunu belirten Akar, Suriye sınırından yapılan yoğun saldırılara karşı Türkiye’nin önlem almak zorunluluğunun bulunduğunu, halkın ve hudutların korunmasının birinci öncelik olduğunu, sınırların hemen ötesinde güvenli barınak arayan terör örgütlerine izin verilmeyeceğini kaydetti” ifadelerine yer verildi. Açıklamada, görüşmede ayrıca iki ülke arasındaki diyaloğun sürdürülmesi ve Suriye’de güvenli bölge oluşturulması konusunda, gelecek hafta bir ABD heyetinin acilen Ankara’ya gönderilmesi konusunda mutabakata varıldığı da bildirildi. l ANKARA/Cumhuriyet ‘TRUMP DEVREDE’ İDDİASI Pentagon toplantıyı erteledi RUS KOMMERSANT: Erdoğan’ın Batı’ya karşı kazandığı zafer Rus Kommersant gazetesinde yer alan bir makalede, Batı’nın baskılarına rağmen S400 füze savunma sistemlerinin sevkıyatının başlaması ile ilgili olarak, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Batı’nın etkisine karşı zafer kazandığı değerlendirmesinde bulunuldu. Kommersant siyaset yorumcusu Dmitriy Drize, “ABD ve bizzat Trump yaptırım tehdidiyle sevkıyatı engellemeye çalıştı, ancak her şeye rağmen sistemler Türkiye topraklarına getirildi” ifadelerini kullandı. “S400, Erdoğan için özellikle de bir siyasi zafer” diyen yazar şöyle devam etti: “Washington sürekli baskı yapıp Suriye’de Kürtleri destekliyor, Ankara’nın 2016’daki darbenin planlayıcısı olarak gördüğü Fethullah Gülen’i vermeyi reddediyor. Avrupa, özellikle Almanya sürekli kendi kurallarını dayatıyor.” Rusya parlamentosunun üst kanadı Federasyon Konseyi’nin Uluslararası Komitesi Başkanı Konstantin Kosaçev de S400 sevkıyatı ile ilgili gelen tepkiler için Rusya ile Türkiye arasında askeri alandaki işbirliğinin kendi kendine yeter durumda olduğunu, ABD’nin de bu gerçekle barışması gerektiğini söyledi. l Haber Merkezi iğneli fırça zafer temoçin ABD Savunma Bakanlığı Pentagon’un, Türkiye’nin Rusya’dan S400 hava savun ma sistemlerini teslim almaya başlaması hakkında düzenleye ceği açıklanan basın toplantısı “bilinmeyen bir tarihe” ertelen di. ABD basınında yer alan ha berlerde Beyaz Saray’ın devre ye girerek toplantıyı engellediği iddia edildi. Pentagon’dan yapılan ilk açıklamada, “basın toplantı sının Türkiye’nin Rus yapımı S400 hava sa vunma sistem lerinin teslima tını kabul etme sine verilecek yanıt hakkında olacağı” belirtil miş ve toplantı nın Türkiye saa ti ile 18.15 civarında başlaya Esper cağı bilgisi veril mişti. Açıklamada ABD Savun ma Bakan Vekili Mark Esper’in Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile görüştüğü de belirtildi. Amerikan basınının kıdem li savunma muhabirlerinden Pa ul Mcleary’nin Breaking Defen se sitesi için kaleme aldığı ha berde ise erteleme konusunda Beyaz Saray’ın devreye girdiği iddia edilirken “Yetkililer, Beyaz Saray’ın devreye girdiğini ve Savunma Bakanlığı’nın bu sa bah yapılacak dikkatle planlan mış brifingini durduğunu söyle di” ifadeleri kullanıldı. ABD BASININDA S400 YORUMLARI Süreç, ABD’nin yaptırımlarını tetikleyebilir Türkiye ile başta ABD olmak üzere NATO ülkeleri arasında kriz yaratan Rus yapımı S400 hava savunma sisteminin sevkıyatının başlaması ABD basınında geniş yer buldu. New York Times gazetesi bunun ABD’nin yaptırımlarını tetikleyebilecek ve Ankara’nın NATO ittifakını sınayacak bir süreç olduğu yorumunu yaptı. S400 teslimatının NATO ittifakına nifak sokmayı başaran Rusya Devlet başkanı Vladimir Putin için de bir başarı olduğu belirtildi. Washington Post’un Josh Rogin imzalı köşe yazısında ise “ Bu konu Trump yönetiminin Rusya savunma sanayisiyle anlaşma yapan ülkelere yaptırım uygulama sözünü de sınıyor. Bu nedenle Trump yönetimi yaptırımlar konusunda taviz vermeyecektir” yorumuna yer verildi. Wall Street Journal ise uzmanların Türkiye’nin 2.5 milyar dolar maliyetli S400 alımını teknik açıdan değerlendirdiği yazısında bu sistemin F35’ler ya da NATO’nun casus uyduları gibi erken teşhis kapasitesine sahip hava araçlarından kritik bilgiler alarak kullanılmadığı sürece fazla etkin olmayacağı yorumunu yaptığını bildirildi. Milli Savunma Bakanlığı, terör hedeflerine yönelik ‘Pençe 2’ operasyonu başlattı Irak’ın kuzeyine yeni operasyon Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Irak’ın kuzeyine yönelik “Pençe 2” operasyonunun başlatıldığını duyurdu. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla Genelkurmay Karargâhı’nda düzenlenen törene katılan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, “27 Mayıs’tan bugüne kadar 61’i Pençe Harekâtı’nda olmak üzere Irak’ın kuzeyinde toplam 143 terörist etkisiz hale getirilmiştir” dedi. MSB, Irak’ın kuzeyinde belirlenen bölgelere yönelik “Pençe2 Operasyon Planı” çerçevesinde yeni bir harekat başlatıldığını açıkladı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, “12 Temmuz akşamı, Kara Kuvvetleri topçu bataryaları ve Hava Kuvvetlerimizin atışlarını müteakip saat 22.00’de Irak kuzeyinde teröristlerin yuvalandığı bölgelere karşı komando tugaylarımızla Pençe2 Operasyon Planı çerçevesinde, tespit edilen farklı bir bölgede yeni bir harekat başlatılmıştır” ifadeleri kullanıldı. Operasyonun Hava Kuvvetleri, kara ateş destek vasıtaları, ATAK helikopterleri ve İHA’ların desteğinde devam ettiği belirtilen açıklamada, “Bu harekât ile Hakurk bölgesindeki sığınakların imha edilmesi ve teröristlerin etkisiz hale getirilmesine devam edilecektir” dendi. Karargâhta tören Bakan Akar, beraberindeki Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Gü Milli Savunma Bakanlığı, Irak’ın kuzeyindeki terör örgütü PKK varlığına yönelik topçu birlikleri ve hava kuvvetleri desteğiyle komandoların katıldığı yeni bir operasyon başlatıldığını duyurdu. ler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ve bakan yardımcıları ile 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla Genelkurmay Karargâhı’nda düzenlenen törene katıldı. Törende konuşan Akar, “Türk Silahlı Kuvvetleri kendisini zayıflatmak ve yıpratmak için çalışan hain, alçak FETÖ mensuplarından temizlendikçe daha da güçlenmekte, görev ve sorumluluklarını büyük başarılarla yerine getirmektedir. Terörle mücadele kapsamında yurtiçi ve sınır ötesinde Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Pençe Harekâtı başta olmak üzere düzenlenen harekâtlarda ve büyük tatbikatlarda elde edilen başarılar FETÖ’den temizlendikçe güçlendiğimizin en açık göstergesidir” dedi. Akar, yüzde 70’lere varan yerli ve milli savunma sanayiinin ürettiği MİLGEM’ler, taarruz ve genel maksat helikopterleri, silahlı, silahsız İHA’lar, Fırtına obüsleri ve optik sistemler başta olmak üzere envantere giren modern harp silah ve araçlarının TSK’nin etkinliğini ve caydırıcılığını artırdığını belirtti. Operasyonlara yönelik de bilgi veren Akar, “27 Mayıs’tan bugüne kadar 61’i Pençe Harekâtı’nda olmak üzere Irak’ın kuzeyinde toplam 143 terörist etkisiz hale getirilmiştir” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle