Katalog

HABER EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 724 HAZİRAN 2019 PAZARTESİ Mağduriyet etkilediİstanbul’da 31 Mart seçiminin iptaliyle yapılan haksızlık birçok kesimde yankı buldu 31 Mart’ta İstanbul’da yüzde 0.16 olan oy farkının yüzde 10’a çıkmasında mağduriyet söylemine her kesimden destek gelmesi ve AKP’nin bazı çıkışlarının ters etki yaratmasının etkili olduğu belirtiliyor. CHP’de tekrarlanan İstanbul seçimini 10 puan önde bitiren Ekrem İmamoğlu’nun mağdur edildiği söyleminin; partiye daha önce hiç oy vermeyen kesimlerden destek gelmesini, bunun da tarihi farkın oluşmasını sağladığı değerlendirmesi yapıldı. CHP içinde seçime sayılı günler kala terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın ka muoyuna açıklanan mesajının da ters etki yarattığı değerlendirmesi yapılıyor. CHP, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) gerekmahmut çesiz bir şekilde iptal ettilıcalı ği ve dün tekrarlanan İstanbul seçiminde tarihi bir başarıya imza attı. Ekrem İmamoğlu, 31 Mart’ta yüzde 0.16 oranına denk gelen 13 bin 729 oy farkını yüzde 10’a çıkararak 800 bine yükseltti. CHP böylece İstanbul’u 3 ay içinde ikinci kez tarihi farkla kazanma başarısına imza attı. CHP’nin İstanbul’daki tarihi başarısının etkenlerinden biri YSK’nin gerekçesiz bir şekilde İstanbul seçimini ve İmamoğlu’nun mazbatasını iptal etmesiyle ortaya çıkan mağduriyet nedeniyle, AKP’nin kalesi olan ilçelerde bile büyük oranda oy yitirmesiydi. Pontus söylemi kızdırdı CHP’de seçim sonuçlarına yönelik yapılan ilk değerlendirmede; seçime sayılı günler kala terör örgütü PKK’nin lideri Abdullah Öcalan’ın bir akademisyen üzerinden gelen mesajının özellikle milliyetçi seçmende ters tepki yarattığı değerlendirmesi yer aldı. Öcalan üzerinden gelen mesajın yanı sıra AKP sözcülerinin İmamoğlu’na Pontus benzetmesi de Karadenizli seçmenin tepkisini çekti. Nüfusça İstanbul’da yoğunlaşan Karadenizliler seçimlerde önemli bir rol oynuyor. Mağduriyet anlatıldı CHP kaynakları, İstanbul’da mahalle mahalle gerçekleştirilen seçim çalışmalarında İmamoğlu’nun mağduriyetinin kutuplaştırıcı bir dil kullanılmadan anlatılmasının etkili olduğuna işaret etti. Kampanya boyunca kullanılan birleştirici dilin CHP’ye oy vermeyen seçmen üzerinde etkili olduğu ve partiye daha önce oy vermeyen kesimlerin İmamoğlu’nu tercih etmesini sağladığı kaydedildi. CHP’nin kampanya döneminde 23 Haziran’ın demokrasi açısından önemli olduğu vurgusu da çok farklı kesimleri bir araya getirdi. CHP’nin çatısını oluşturduğu ve farklı kesimlerin de destek verdiği “sosyal demokratların ittifakı” formülü, İstanbul’da tarihi zaferin kazanılmasında etkili oldu. Kampanya döneminde “İstanbul’da demokrasi seçimi yapılacak” söylemi küskün olan sol seçmeni de sandığa götürdü. Sakin hava coşkuya dönüştü YSK kararıyla tekrarlanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminde sandıkların kapanmasının ardından CHP Genel Merkezi’nde de hareketlilik yaşanmaya başladı. CHP’li kurmayların neredeyse tamamının İstanbul’da aktif bir şekilde seçim sonuçlarını takip etmesi nedeniyle 31 Mart’a göre CHP Genel Merkezi’nin daha sakin olduğu gözlendi. Seçim sonuçlarının ortaya çıkmasından sonra sakin hava yerini coşkuya bıraktı. Ön kapıdan girdi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, oy verme işleminin tamamlanmasının ardından seçim sonuçlarını takip etmek üzere saat 17.40’ta genel merkeze geldi. CHP lideri Kılıçdaroğlu, dün genel merkeze diğer günlerin aksine ön bahçe kapısından giriş yaparak gazetecilere görüntü verdi. ‘Her şey çok güzel oldu’ Kılıçdaroğlu’nu parti kapısında CHP Ankara Milletvekili Haluk Koç karşıladı. Bazı partililer, “Her şey çok güzel olacak” diye slogan atarken, Kılıçdaroğlu da kendisini takip eden gazetecilere, “Sadece tek cümle söyleyeceğim: Her şey çok güzel olacak. Göreceksiniz: Her şey çok güzel olacak” açıklamasını yaptı. Kılıçdaroğlu, daha sonra genel merkezdeki makamına geçerek seçim sonuçlarını takip etti. Kılıçdaroğlu, sonuçların ortaya çıkmasının ardından da sosyal medya üzerinden “Her şey çok güzel olacak demiştik ve her şey çok güzel oldu” mesajını paylaştı. l ANKARA ABB BAŞKANI YAVAŞ: Hak yerini buldu Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu’nu tebrik ederek “İstanbul’da da hak yerini buldu” dedi. 31 Mart’ta seçim sloganı “Hak yerini bulacak” olan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Yavaş, İstanbul seçim sonuçlarına ilişkin sosyal medyadan yaptığı ilk açıklamada, “İstanbul’da da hak yerini buldu” dedi. Kesin olmayan sonuçlara göre İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini kazanan Ekrem İmamoğlu ile fotoğrafını da paylaşan Yavaş, “Türkiyemizin başkenti Ankara’dan kadim şehir İstanbul’a çizilen yol, bereket ve huzurun yoludur. Tüm kurumla rımızla işbirliği içinde çalışarak vatandaşlarımızın refahı için projelerimizi tek tek hayata geçireceğiz. Sorumluluğumuz büyük, heyecanımız yüksek, azmimiz bakidir” ifadelerini kullandı. Yavaş, seçimlere günler kala İstanbul’a gitmiş, İmamoğlu’na sahada da destek olmuştu. l ANKARA/Cumhuriyet CHP lideri Kılıçdaroğlu, parti kurmayları ve ABB Başkanı Yavaş’la birlikte partilileri selamladı. Kılıçdaroğlu, parti genel merkezi Önünde binlerce partiliye seslendi: Darbeyi 800 bin oyla çözdük Demokrasi için mücadele eden tüm kesimlere teşekkür eden Kılıçdaroğlu, “Hep birlikte demokrasi destanı yazdık. Artık hiç kimse millet iradesine darbe yapamaz” dedi. Her kesime teşekkür etti n destek verenlere teşükkür ederim: İYİ Parti’nin sayın genel başkanı ve milletvekillerine yürekten teşekkür ediyorum. Millet İttifakı’nda yer almamakla birlikte bize destek veren AK Partili, ülkücü kardeşlerime, MHP’li kardeşlerime, HDP’li kardeşlerime, Saadet Partili kardeşlerime yürekten teşekkür ediyorum. MAHMUT LICALI CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kapalı kapılar ardında demokrasiye yapılan darbenin 800 bin oy farkla çözüldüğünü belirterek “Farklı siyasi görüşlerden olmakla beraber demokrasi destanı yazdık. Bizim yazdığımız destan bütün dünyada yankılanıyor. Artık bu sebeple kapalı kapılar ardında hiç kimse millet iradesine darbe yapamaz” diye konuştu. Kılıçdaroğlu, tarihi seçim zaferinin ardından parti genel merkezinin bahçesi ve dışında bekleyen binlerce partiliye seslendi. Kılıçdaroğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve bazı kurmaylarıyla birlikte coşkulu kalabalığı selamladı. Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: n 800 bin oy farklA çözdük: Türkiye demokrasiye inananlarla gurur duyuyor. Bütün dünya Türkiye ile gurur duyuyor. Demokrasiye inanan bütün dünya, Türkiye’yle gurur duyuyor. Demokrasiye inanan insanlar, demokrasiyi sonuna kadar savunanlar, sizlerle herkes gurur duyuyor. Şunu söylüyordum: Ben bu milletin ferasetine güveniyorum dedim. Halkımıza, halkımızın iradesine güveniyoruz. Kapalı kapılar ardından demokrasiye darbe yapıldı, bu darbeyi İstanbullular giderecek diye güveniyordum ve Allah’ın izniyle 800 bin oy farkla biz bunu çözdük. n İnsanlar demokrasiyi tercih etti: Her şey adalet yürüyüşle başladı. Adalet istedik, huzur istedik, hak istedik. Hak, hukuk, adalet dedik. Bütün dünyaya sesimizi duyurduk. Engellemek istediler. Bütün engelleri hep birlikte aştık. Bizler hep birlikte bir demokrasi destanı yazdık. Her türlü baskıya rağmen, devle tin bütün imkânlarına rağmen, bütün bürokratlarına rağmen, bu ülkenin insanları baskıdan yana değil, demokrasiden yana tercihini koydu. Ve demokrasiyi şahlandırdı. n Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırıyoruz: Söylemiştim; Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırdığımız zaman bir anlam kazanacak diye. Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırıyoruz. Bunu büyüteceğiz. Bu demokrasi destanının yazılmasında önce CHP’nin bütün örgütlerine yürekten şükranlarımı sunuyorum. Gençlik ve kadın kollarına. Partiye üye olmaksızın demokrasi için mücadele edenlere şükranlarımı sunuyorum. Anadolu’da Ekrem İmamoğlu’nu destekleyen ve yakınlarına telefon eden bütün yurttaşlarıma yürükten teşekkür ediyorum. n Demokrasi destanı yazdık: Farklı siyasi görüşlerden olmakla beraber demokrasi destanı yaztık. Bizim yazdığımız destan bütün dünyada yankılanıyor. Artık hiçbir güç mazbatayı vermemezlik edemez. Artık bu sebeple kapalı kapılar ardında hiç kimse millet iradesine darbe yapamaz. Artık saraylarda oturup egemen olarak herkesi etkileyeceğini düşünenler halkın iradesine saygı duyacak. (Yuh sesleri üzerine) Hiç kimseye yuh çekmeyeceğiz. Biz adaletten, haktan ve hukuktan yanayız. n Türkiye, gerçek gündemine dönmeli: Bu saatten sonra Türkiye süratle gerçek gündemine dönmeli. Geniş tanımlı işsiz sayımız 8.5 milyona yaklaştı. 1 milyon üniversite mezunu genç iş arıyor. Hukukun üstünlüğünü birlikte yükselteceğiz. Bizim gücümüz, demokrasinin gücü en büyük güçtür. Mücadelemi zi kadınlarla, erkeklerle, çocuklarımızla, engellilerle birlikte yapacağız. 82 milyon demokrasi sınavını verdik. Birlikte demokrasiyi yücelteceğiz. n Kazanan Türkiye Cumhuriyeti: (Her şey çok güzel olacak sloganlarının atılması) üzerine, İstanbul’da bir çocuğumuzun bulduğu bir slogandı. Onun talebinin ve beklentilerinin karşılanması hepimizi mutlu etti. Gencecik bir çocuğumuz “Her şey çok güzel olacak” dedi. Onun talebi karşılandı, her şey çok güzel oldu. Hiç kimsenin üzelmesini istemem. Ekrem Bey’in rakipleri kaybetmiş olabilir. Kazanan Türkiye Cumhuriyeti’dir. Kazanan Mustafa Kemal’in Türkiyesi’dir. n İmamoğlu, iki kez kazandı: Ankara’da bir tarih yazdık. Mansur Yavaş’ı siz seçtiniz. Mansur Başkan Ankara’yı Cumhuriyetin Ankarası yapacak. İmamoğlu da İstanbul’u dünyanın en önemli markası yapacaktır. Ekrem Başkan önümüzdeki günlerde mazbatasını alacak. Hakkı ikinci kez teslim edilecek. Her belediye başkanına da nasip olmaz. İkişer ay arayla iki kez arka arkaya İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na seçilmekte her kula nasip olmaz. n CHP, artık 82 milyonun partisi: CHP bundan sonra 82 milyonun partisidir. CHP, 82 milyonu kucaklayacaktır. CHP, artık hiç kimseyi kimliğinden, yaşam tarzından, inancından ötürü ötekileştirmeyecek. Herkesin kimliği kendi saygınlığı olacaktır. Bizler bir arada huzur içinde yaşamak istiyoruz. Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye’de yaşamak istiyoruz. Yolumuz uzun ama güzel. Herkesi kucaklıyoruz. Adalet yürüyüşünden sonra Maltepe’de söylemiştim: O duvar parça parça yıkılıyor. l ANKARA HDP EŞ GENEL BAŞKANI TEMELLİ: Seçimin belirleyeni HDP oldu HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, CHP’li Ekrem İmamoğlu’nun büyük farkla kazandığı, yenilenen İstanbul seçiminin belirleyeninin “HDP’nin yaklaşımı” olduğunu dile getirerek “HDP, herhangi kutuplaşmış bir siyasete kendisini payanda etmeden, tarafsız siyasetini koruyarak, İstanbul seçim sonuçlarını bir demokrasi ve barış mücadelesine dönüştürerek tüm halkların umudu olmuştur” dedi. Temelli, seçim sonuçlarını partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında değerlendirdi. İmamoğlu’nu kutlayan Temelli, “Umuyorum halklarımızın sandığa yansıttığı irade, bu irade önümüzdeki dönemde kentin yönetimine de demokratik bir anlayışı katkı olarak sunacaktır. Türkiye’nin yerel demokrasiye ihtiyacı var” dedi. Temelli, “Türkiye siyaseti açısından önemli bir eşiği ge ride bıraktık. Bugüne kadar gelen dayatmacı, kutuplaştırıcı siyaseti hep reddettik. Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu şeyin uzlaşmacı, müzakereci bir anlayış olduğunu söyledik. Türkiye’nin acilen demokrasi, barış kulvarına dönme ihtiyacı vardır. İstanbul seçimlerinden çıkardığımız en önemli sonuç bu olmalıdır” diye konuştu. İmralı Cezaevi’ndeki terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın seçimden üç gün önce açıklanan mektubuna değinen Temelli, “Orada en önemli vurgulanan şey demokratik anayasa meselesiydi. Sayın Öcalan’ı seçim sandıklarına sıkıştırmak zaten onu anlamamak olur. Demokratik anayasa sürecinin önünün açılması için de HDP seçmeninin bu seçimde oynayacağı rol büyük önem taşıyordu. Sandığa gitmek Türkiye’nin tıkanmış siyasetinin önünün açılması için büyük önem taşıyordu, 31 Mart’ta olduğu gibi 23 Haziran’da da bunu yaptık.” ‘Demokrasi kazandı’ Temelli, “Bu akşam tekrar söylüyorum ki demokrasi, barış ve umut kazanmıştır” diye konuştu. HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan da sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, “Bu günün galibi Kürtler ve HDP olmuştur, nokta” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet Bu sonuç Erdoğan ve seçmenin eseridir Yurdum insanı enteresandır. Cebini boşaltırsınız sesi çıkmaz. Ülkenin bütün varlıklarını satıp yabancıya peşkeş çekersiniz “gık” demez. Ülkeyi yarıaçık cezaevine çevirir, canınızı sıkan herkesi içeri atarsınız, “bana ne ya” der geçer. Yanlış politikalarınız sonucu gencecik fidanların cenazelerini sıra sıra cami avlusuna dizersiniz, “gözyaşı döker” sonra işine döner. Darbe yapıldığında önce havayı koklar, o an sesini pek çıkarmaz, ama sandık önüne geldiğinde bileti keser. Darbelerin asker mi, sivil mi, kime karşı, kim tarafından yapıldığına bakmadan hem de... 1960 darbesi iktidardaki DP’ye karşı yapılmıştı. Bir yıl sonraki seçimlerde DP’nin devamı olarak kurulan Adalet Partisi, CHP ile neredeyse başa baş bir sonuç aldı. Yılların partisi CHP ile 1 yaşını bile doldurmamış AP arasında sadece 2 puan vardı. 12 Mart darbesi, iktidardaki sağ parti AP’ye karşı yapılmıştı sözüm ona. Ama asıl hedefi ülkenin bütün sol aydınlarıydı. Darbecilerin mutabakat hükümetine parlamentodaki bütün partiler gibi CHP’nin üye vermesine itiraz ederek görevinden istifa eden Bülent Ecevit’i önce genel başkanlığa, ardından da başbakanlığa taşıdı bu halk. Ecevit’in liderliğindeki CHP, yıllardan sonra sandıktan birinci parti çıktı. 12 Eylül’de de darbeciler emekli general Turgut Sunalp’e kurdurdukları MDP’yle alenen oy istediler, ama halk sandıktan askerlerin hiç de istemediği ANAP’ı birinci parti çıkardı. 15 Temmuz FETÖ darbesi nedeniyle bu kez, onun eski ortağı ve yol arkadaşı Erdoğan’a sahip çıkıp cumhurbaşkanı yapıverdi. Gelelim 31 Mart seçimine. CHP’nin adayı İmamoğlu, anasının ak sütü gibi tertemiz bir seçimle İstanbul Belediye Başkanlığı’nı kazanmasına rağmen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ağırlığını koyması ve YSK’nin yasaları iğfal ederek seçimi iptal etmesiyle bu kez de bir sandık darbesi yaşadık. AKPMHP ittifakı, yenilenecek seçimde her şeyi, bugüne kadar görmediğimiz her yöntemi kullandı. İmralı’daki Öcalan’ı bile. Ama olmadı, olmazdı da... Sandık darbecileri halkın oylarıyla büyük bir şamar yedi. Doğrusu İmamoğlu lehine az da olsa bir oy farkı olacağı tahmin ediliyordu. Belki iki, belki üç puanlık bir farktı beklenen. Ama dokuz puana yakın bir oy farkını ne CHP, ne İmamoğlu, ne de biz bekliyorduk doğrusu. Hele Erdoğan’ın son gün Kürtlerin oyunu almak için Öcalan’dan yardım dilenmesi, Kürt oyları bir yana MHP oylarını da kaybetmesiyle sonuçlanan evlere şenlik bir taktikti. Sonuçlar öyle bir çıktı ki, herkes dumura uğradı. Bir ay önceki seçimde ilçe belediyelerini AKP’nin kazandığı Üsküdar, Beyoğlu, Eyüp, Çatalca, Beykoz, Silivri, Zeytinburnu, Fatih, Bayrampaşa, Bahçelievler, Tuzla, Çekmeköy ve Sancaktepe’de bile İmamoğlu yarışı önde bitirdi. AKP’nin kaleleri olarak bilinen Güngören, Esenler, Bağcılar, Gaziosmanpaşa, Sultangazi, Sultanbeyli, Pendik, Ümraniye, Başakşehir ve Arnavutköy gibi ilçelerde ise geçen seçimlerdeki oy oranları dikkate alındığında CHP ilk kez ezilmedi. Hatırı sayılırdan çok öte bir oy topladı bu ilçelerdeki sandıktan İmamoğlu. Bu kalelerin bir sonraki seçime kadar düşmesi sürpriz sayılmaz. CHP, kendi mahalleleri olan Beşiktaş, Kadıköy, Ataşehir, Beylikdüzü, Sarıyer, Maltepe, Bakırköy, Avcılar gibi ilçelerde öyle farklar attı ki, AKP’nin kalelerinin attığı farkları sildi süpürdü. Bu sonuç, seçimi iptal ettiren Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve bu darbeye “hayır” diyen seçmenin eseridir. SP LİDERİ KARAMOLLAOĞLU: Kardeşliğimiz pekiştirilsin Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, tekrarlanan İstanbul se çimlerini CHP’li Ekrem İmamoğlu’nun bü yük bir farkla kazanmasının ardından sos yal medya hesabı üzerinden yaptığı açıkla mada seçim sonucuna saygı duyulması ge rektiğini belirtti. Karamollaoğlu açıklama sında, “Milletimizin iradesi tecel li etmiştir. Bize düşen bu ka rara saygı duymaktır. Bu se beple İstanbul seçimlerinin milletimiz ve ülkemiz adı na hayırlı olmasını temenni ediyor, sandıktan çıkan so nucun 82 milyonun kardeş liğinin pekişmesine vesile olmasını di liyorum” ifade lerini kullandı. l ANKARA/ Cumhuriyet Temel Karamollaoğlu