23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 914 HAZİRAN 2019 CUMA Şoför onaylatmışErdoğan’ın fotokopi diplomasına noterden onay skandalında yeni gelişme Diploma fotokopisini notere Erdoğan’ın özel kalem müdürü Hasan Doğan’ın götürdüğü öğrenildi. Şoförün vekâletname olmadan bu işlemi gerçekleştirebilmesi ise soru işaretlerine neden oldu. Türkiye Noterler Birliği’nin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın fotokopi diplomasını “aslı gibidir” şeklinde onaylayan noter kâtibine soruşturma açmayan notere verdiği uyarı cezası sonrasında Alican ilginç ayrıntılar ortaya uludağ çıktı. Buna göre fotokopiyi notere gerçeğini göstermeden “aslı gibidir şeklinde tasdik ettiren Hasan Tükenmez’in Erdoğan’ın özel kalem müdürü Hasan Doğan’ın şoförü olduğu öğrenil YSK ‘ASLI GİBİDİR’E ALDANMIŞ! İstanbul 15. Noterliği’nin diplomanın aslını görmeden fotokopisini “aslı gibidir” şeklinde tasdik etmesi, YSK’nin de yanılmasına neden oldu. 10 Ağustos 2014’te yapılan seçim sonrasında Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olmasından iki yıl sonra Avukat Ömer Faruk Eminağaoğlu, YSK’ye başvurarak diplomanın sahte olduğunu iddia etmişti. YSK ise 14 Haziran 2016’da verdiği kararda, itirazı reddetti. Ret kararına, diplomanın İstanbul 15. Noteri’nce 27 Haziran 2014 tarihli “Dairemizce onaylanması istenilen işbu fotokopinin ilgilisi tarafından gösterilen ve iade edi len aslına uygun olduğu ve 2 örnek verildiğini onaylarım!” şeklinde onaylanması gerekçe gösterildi. Araştıramazmış Noter onaylı diploma örneğinin sahteliğinin ancak mahkeme kararı veya aynı kuvvette bir başka belge ile ispatlanabileceği anlatılan kararda, seçim kurullarının delil araştırma ve toplama görevi bulunmadığı öne sürüldü. Oysa aynı YSK, 31 Mart yerel seçimlerine AKP’nin yaptığı itiraz üzerine İstanbul’da delil araştırmasına gitmişti. di. Şoförün vekâletname olmadan bu işlemi gerçekleştirebilmesi ise soru işaretlerine neden oldu. Türkiye Noterler Birliği’nin, dönemin Tayyip Erdoğan’ın üniversite diplomasının fotokosipini “Dairemizce onaylanması istenilen işbu fotokopinin ilgilisi tarafından gösterilen ve iade edilen aslına uygun olduğu ve örnek verildiğini onaylarım!” şeklinde 27 Haziran 2014’te tasdik eden noter kâtibi hakkında soruşturma açmayan İstanbul 15. Noteri Nejla Akgün’e uyarma ceza sı vermesi, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Tartışmalar sürerken yeni ayrıntılar ortaya çıktı. ‘Hatırlamıyorum’ Buna göre İstanbul 15. Noterliği’ne fotokopi diplomayı gönderen kişi, o dönem Başbakanlık’ta Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan’ın şoförlüğünü yapan Hasan Tükenmez. Noter kâtibi, fotokopiyi “aslı gibidir” şeklinde onayladıktan sonra arkasında Tükenmez’in adı ve soyadını da yazdı. Tükenmez’in Erdoğan’dan vekâlet almadan noterden bu işlemi yaptırabilmesi ise soru işaretine neden oldu. Telefonla ulaştığımız Tükenmez, Başbakanlık’ta çalışırken kaza geçirdiğini, geçmişine ilişkin birçok şeyi hatırlamadığını, diplomanın noterde onaylatılmasıyla ilgili süreci de hiç hatırlamadığını kaydetti. l ANKARA Erdoğan’a hakaretten 11 ay hapis cezası verilen gazeteci Demirağ: Gazeteci olmanın bedeli Bir gazeteci daha cezaevinde ZEHRA ÖZDİLEK Gazeteci Yavuz Selim Demirağ, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret gerekçesiyle hakkında verilen 11 ay hapis cezası nedeniyle dün cezaevine girdi. Cezaevine teslim olmadan önce gazetemize konuşan Demirağ, “Türkiye’de gazeteci olmanın bir bedeli var. Bu bedeli ödeyeceğiz” dedi. Nazilli’de 4 yıl önce konuşmacı olarak katıldığı bir konferansta yaptığı konuşma nedeniyle hakkında suç duyurusunda bulunulan Yeniçağ yazarı ve Türkiyem TV’nin yöneticisi Yavuz Selim Demirağ, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaretten 11 ay hapis cezasına çarptırıldı. Demirağ, 10 Mayıs’ta bir diğer Yeniçağ Yazarı Murat Ağırel ile gerçekleştirdiği program sonrası evine girmek üzereyken arkasından gelen yaklaşık 56 kişilik grubun sopalı saldırısına uğramıştı. Ankara Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, saldırıyı gerçekleştirenlerin 6 kişi olduğu ve 2’sinin yakalandığı belirtilmiş ve gece saatlerinde 4 şüpheli daha gözaltında alınmıştı. Ancak gözaltına alınan saldırganlar, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı. Ankara’da sokak ortasında saldırıya uğra İki gazeteciye tahliye ve ev hapsi Tutuklu yargılanan Etkin Haber Ajansı (ETHA) editörü Semiha Şahin ve muhabiri Pınar Gayıp hakkında tahliye kararı verildi ancak ev hapsiyle adli kontrol şartı konuldu. Gazeteciler Semiha Şahin ve Pınar Gayıp, gazetecilik faaliyetleri ve sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek 19 Nisan 2018’de tutuklanmışlardı. Gazeteci Semiha Şahin, “Örgüt propagandası dediğiniz yaptığım haberleri paylaşmam, 2911’e muhalefet dediğiniz mesleğim dolayısıyla takip ettiğim eylemler. Okunan mütalaa davanın başından beri söylediğim gibi muhalif gazetecileri cezalandırmak için yapılan yargılamaların bir parçasıdır” demişti. l İSTANBUL/Cumhuriyet yan Demirağ dün AnkaraAyaş Cezaevi’ne girdi. Cezaevine teslim olmaya giderken gazetemize konuşan Demirağ, “Burası Türkiye her şey olabilir. İçeride bir sürü masum insan yatıyor. Gazeteci arkadaşlarımız suçsuz yere aylardır, senelerdir içeride. Türkiye’de gazeteci olmanın bir bedeli var. Bu bedeli ödeyeceğiz. Umarım hukuk bir gün tesis edilir. İnsanların adalete güvenebileceği günler de gelir. Her şey güzel olacak. Sonunda herşey güzel olacak” dedi. Demirağ yapılan saldırılar ve açılan davalarla basının gerçekleri yazmasının engellenmek istendiğini ifade ederek, “Eleştirenler susturulmak isteniyor. Ceza, tazminat davaları eksik olmuyor. Böyle devam edildikçe gazetecileri cezaevleri bekliyor. İşten çıkarmalar, baskılar, dövülmeler yaşanacak. Yazarın can güvenliği de olmayacak. Cezaevinde yazmaya devam edeceğim. Haksızlığa uğrayıp cezaevine girenlerin sesi oldum. Oradan da doğruları yazacağım. Susmayacağım” dedi. Cezaevine gireceğini “Mahpus çantası” başlıklı yazısında duyuran Demirağ şu ifadelere yer verdi, “Siz bu satırları okurken ben de kapının arkasında hazır bekleyen çantamı alıp cezaevine girmiş olacağım. Suçum ‘Cumhurbaşkanı’na hakaret’. Daha önce yazdım. FETÖ’cü polislerin kumpası ile tutulan fezleke, konuşma metninin kaseti bana verilmedi. Montajsız video izletilmedi. Karar gıyabımda verildi. Hâkim dinlemedi bile. Talimatla alınan ifadeyi yeterli gördü. İstinaf Mahkemesi de hiç bir işlem yapmadan onayladı. Hasılı 11 ay 20 günlük ceza infaz edilecek. Bu arada devam eden sayısına yetişemediğim başka davalar da var.” RSF’den tepki Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, Demirağ’ın cezaevine girmesine sosyal medyadan tepki göstererek, “Bu utanca son vermenin yolu, ifade özgürlüğünü çiğneyen düzenlemelerin en başında yer alan #TCK299’i yürürlükten kaldırmaktır” ifadelerine yer verdi. l İSTANBUL Demirağ, dün cezanın infazı amacıyla Ayaş Açık Ceza İnfaz Kurumu’na girdi. Demirağ, Ankara Batı Adliyesi’ne giderek infaz savcılığında işlemlerini yaptırdı. Demirağ’ı burada arkadaşları ve avukatı Erhan Tokatlı yalnız bırakmadı. İşlemlerin ardında Demirağ, Ayaş Cezaevine teslim oldu. HÂKİMDEN GİZLİ TANIĞA FETÖ TEPKİSİ ‘Bu yapı 1973’ten beri terör örgütüdür’ Şırnak’ta şehit olan kardeşinin cenaze töreninde “Açılım” sürecine yönelik sert sözlerinden sonra Jandarma Genel Komutanlığı’nın hakkında soruşturma açtığı, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra da KHK ile TSK’den ihraç edilen eski yarbay Mehmet Alkan’ın “FETÖ üyeliği” iddiasıyla yargılanmasına devam edildi. Duruşmada Alkan hakkında daha önce söylediği “FETÖ üyesi olduğunu biliyorum” ifadesini değiştirmek isteyen gizli tanığın FETÖ için “cemaat” ifadesini kullanması üzerine Mahkeme Başkanı Murat Viran, “Bu yapı 1973’ten beri terör örgütüdür. Bilinip bilinmemesi hiç önemli değil” tepkisini gösterdi. Ankara 27’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya Antalya’dan ses ve görüntüsü değiştirilerek SEGBİS aracılığıyla katılan gizli tanık Abdullah dinlendi. Daha önce söylediği “Mehmet Alkan’ın Fetullahçı terör örgütü üyesi olduğunu biliyorum” ifadesini “Fetullahçı terör örgütü değil, cemaatçi olduğu yönünde kanaatim vardır veya olmuştur” şeklinde düzeltmek istediğini söyleyen gizli tanık Abdullah, “Bunun dışında sanığın örgüt üyesi olduğu yönünde somut bir bilgim yok” dedi. Tanığın örgütü cemaat olarak adlandırmasına tepki gösteren Mahkeme Başkanı Murat Viran, “Bu yapı 1973’ten beri terör örgütüdür. Bilinip bilinmemesi hiç önemli değil” yanıtını verdi. Mahkeme, savcıya mütalaa için süre vererek duruşmayı erteledi. Eski Ergenekon hâkimi Uslu’ya ‘işkence’ tepkisi Ergenekon davasına bakan eski hâkim ve savcıların yargılandığı davada, Yunanistan’a kaçarken yakalanan Ergenekon hâkimi Fatih Mehmet Uslu savunma yaptı. Uslu, OHAL sonrası işkence yapıldığı gerekçesiyle can güvenliği nedeniyle teslim olmadığını söyledi. Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nde görülen davada Uslu, mahkeme başkanının diğer sanıkların birbirleri adına savunma yaptığını söylediğini anımsatarak “Kimse benim adıma savunma yapamaz” dedi. 15 Temmuz’dan sonra hakkında yakalama kararı olduğunu öğrenince Kütahya Savcılığı’na teslim olduğunu, dosyasında hiçbir suç olmadığı için de serbest bırakıldığını anlatan Uslu, gözaltına alınıp, tutuklanacak hâkim ve savcıların listesinin çok önceden hazırlandığını ve asıl “Kumpas”ın bu olduğunu iddia etti. Uslu, kaçma teşebbüsünde bulunmasıyla ilgili, “Kaçacak olsam, darbeden sonra tutuklanacağımı bile bile teslim olmazdım. Serbest kaldıktan sonra itiraz üzerine hakkımda tutuklama kararı verildiğinde Ergenekon’da yargılanan TEM Müdürünün, ‘O gelince, görecek’ dediğini duydum. Ayrıca işkence ve kötü muamele haberleri geliyordu. Can güvenliğim ve vücut bütünlüğümden endişe ederek, teslim olmadım” ifadesilerini kullandı. Başkan Metiner, “Devleti itham ediyorsunuz. Siz hâkimlik yapmış bir kişi olarak söylentilere itibar etmeyin” dedi. Uslu ise iddianame ve soruşturma izninde terör örgütü üyeliğiyle suçlanmasının hukuksuz olduğunu kaydetti. l ANKARA/Cumhuriyet KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANDIĞI DAVA SÜRÜYOR Hrant Dink davasında 9 sanığın dosyası ayrıldı Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayetine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı dava dün görüldü. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanı Ali Öz’ün de aralarında bulunduğu 3 tutuksuz sanık katıldı. Tutuklu sanık eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı. Duruşmada, talebi sorulan du Hrant Dink ruşma savcısı, Ogün Samast ve Yasin Hayal’in de aralarında bulunduğu ana dava dosyası 9 sanığın birtakım suçlar yönünden zamanaşımının dolması ihtimali bulunduğunu ve dava kapsamında toplanacak delil kalmadığını belirtti. Tutuklu sanıklar ise tahliyelerini talep etti. Bu talebi reddeden mahkeme heyeti 9 sanığın dosyasının ayrılmasına karar vererek duruşmayı erteledi. Duruşma, 456 Eylül tarihine bırakıldı. l İSTANBUL/Cumhuriyet Öcalan, 3 kez avukatları ile görüştü Terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan, tutuklu bulunduğu İmralı Yüksek Güvenlikli F Tipi Ceza İnfaz Kurumu’nda avukatları Rezan Sarıca ve Newroz Uysal ile görüştü. Önceki gün akşam saatlerinde adadan dönen avukatlar 8 yılın ardından 2 Mayıs ve 22 Mayıs tarihlerinde İmralı’ya giderek Öcalan ile görüşme gerçekleştirmişti. l Haber Merkezi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle