19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 514 HAZİRAN 2019 CUMA Revizyon sesleriSeçim öncesi kabine değişikliği isteyenler Erdoğan’ı iknaya çalışıyor AKP’de İstanbul seçiminin kazanılması için Cumhurbaşkanı Recep Tay yip Erdoğan’ın seçim sonrası na bıraktığı kabi ne revizyonunun 23 Haziran’dan ön ce yapılması yönün de yoğun talepler di emine kaplan le getiriliyor. Bu taleplerin Erdoğan’a da iletildiği, seçme ne “31 Mart mesajınızı aldık” de nilerek güven verilebilmesi için seçimden önce yapılacak reviz yonun kritik öneme sahip oldu ğu dillendiriliyor. Erdoğan’ın ik na olması durumunda seçimden hemen önce bir revizyonun gün deme gelebileceği kaydediliyor. Kulislerde, 31 Mart seçiminde oy zarflarına “damat varsa ben yokum” notlarıyla yansıyan ra hatsızlık nedeniyle Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın Dışişleri Bakanlığı’na, İçişle ri Bakanı Süleyman Soylu’nun Cumhurbaşkanı Yardımcılığı’na kaydırılacağı konuşuluyor. İstanbul seçimine kısa bir sü re kala AKP içinde Cumhurbaş kanı Erdoğan’ın seçim sonrası na bıraktığı belirtilen kabine re vizyonunun zamanlaması konu sunda farklı görüşler dile getiril meye başlandı. Erdoğan, 31 Mart seçiminin akşamında AKP Genel Merkezi’nin balkonunda yaptı ğı konuşmada, seçmenin mesajı nın iyi değerlendirileceğini belir terek, değişim mesajı vermişti. Erdoğan’ın bu süreçte hem teş kilatlar hem genel merkez yöne timi hem de kabinede değişiklik yapacağı beklentisi oluşmuştu. Ancak YSK’nin İstanbul seçimi ni iptal etmesiyle yapılacak deği şimin 23 Haziran sonrasına bıra kıldığı dile getirilmişti. İstanbul seçiminin kritik bir noktaya gel mesi, Binali Yıldırım’ın aradaki farkı kapatma eğilimine girme SARAY’DA 40 DAKİKA Liderlerden sürpriz görüşme SELDA GÜNEYSU İstanbul seçimine az bir süre kala Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, dün sürpriz bir şekilde yeniden bir araya geldi. Görüşmede, Bahçeli’nin Erdoğan’a, “özellikle AKP’nin son düzlükte Kürt kökenli seçmenlere yönelik sözleri” üzerine “MHP’nin ilkelerinden taviz vermeyeceği, Cumhur İttifakı’nın Türkiye’nin bekası için oluştuğu ve MHP’nin de milli bekanın savunucusu olduğunu” ilettiği ifade edilidi. Bahçeli’nin ayrıca ABD ile Türkiye arasında yaşanan gerilimde, “Türkiye’nin bağımsız bir ülke olduğu ve iktidarın atacağı adıma MHP’nin destek vereceğini” söylediği öğrenildi. AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, Diyarbakır’da “Kürdistan” ifadesini kullanmış ve Fe ner Rum Patriği Bartholomeos için “ekümenik” paylaşımı yapmıştı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani’nin yemin töreninde “Kürdistan şehitleri” için saygı duruşunda bulunmuştu. Bu tutumlar MHP kanadında rahatsızlık yaratmıştı. Bu arada Bahçeli’nin seçim çalışması için bugün İstanbul’da çalışmaya başlayacağı bildirildi. l ANKARA sine karşın halen kamuoyu anketlerinde Ekrem İmamoğlu’nun önde çıkması nedeniyle parti içinde bazı isimler, eğer yapılacaksa kabinedeki değişimin seçimden önce olması gerektiğini dile getiriyor. Parti kulislerinde, “Eğer 23 Haziran seçiminden önce kabinede yapılacak revizyonla seçmene ‘31 Mart’ta verdiğiniz mesajı aldık ve gereğini yerine getirdik’ denilirse seçmenin güveni yeniden kazanılır. Bu da 23 Haziran’da yapılacak İstanbul seçimini Binali Yıldırım lehine çevirebilir. Bir revizyon düşü nülüyorsa ve bu seçimden sonraya bırakılırsa İstanbul için geç kalınmış olunur” görüşü ifade ediliyor. Bu görüş ve taleplerin Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da iletildiği, vereceği karara göre önümüzdeki günlerde bir revizyonun gündeme gelebileceği kaydediliyor. Parti kulislerinde, bir revizyon olması durumunda 31 Mart’tan sonra İstanbul’da geçersiz oyların sayımı sırasında oy zarflarından çıkan “Damat varsa ben yokum” notuyla yansıyan rahatsızlık nedeniyle Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın ka binedeki yerinin değişebileceği kaydediliyor. Albayrak’ın Dışişleri Bakanlığı’na, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Kültür ve Turizm Bakanlığı’na, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Cumhurbaşkanı Yardımcılığı’na, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün İçişleri Bakanlığı’na kaydırılabileceği, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan’ın da aralarında bulunduğu dışarıdan atanan bazı bakanların kabine dışında kalabileceği konuşuluyor. l ANKARA ERMENİ AİLEYE SALDIRI Yeneroğlu: Özeleştiri yapmalıyız İstanbul Samatya’daki evlerinde 31 Mayıs’ta bıçaklı saldırıya uğrayan ve “yaşadıkları korku ortamı nedeniyle” Ermenistan’a dönecekleri duyurulan aile ile ilgili konuşan AKP İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, “Saldırıyı, ana akım medyanın tamamıyla göz ardı ettiği dikkatimi çekti. Ülkemdeki benzer durum beni utandırıyor. Başkalarına yönelik nefret suçunu göz ardı edenlerin İslam düşmanlığından şikâyet etmesi ise hiç inandırıcı olmuyor” dedi. Siyasal ve toplumsal kutuplaşmaya dikkati çeken Yeneroğlu saldırıyı ırkçılık olarak yorumlarken, “Tüm siyasi gruplar özeleştiri yapmalı. Kendimizi de bunun dışında tutmuyorum” dedi. Olayla ilgili sosyal medya hesabından açıklama yapan Yeneroğlu, “Bu zalimliği şiddetle kınıyorum. Avrupa’da Müslümanlara yönelik ırkçı saldırılar ile ülkemde farklı din veya etnisiteye sahip insanlara yapılan böyle saldırılar arasında en ufak bir fark yok. Ana akım medyanın nefret suçlarına kayıtsız kalması, hatta yer yer nefret dili kullanması, fiili şiddetten şikâyet etmemizi maalesef zamanla abesle iştigal kılıyor” dedi. l Haber Merkezi Arınç: Erdoğan’a muhalefet etmedim Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu (YİK) üyesi olarak atanan eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, Erdoğan’a hiçbir zaman muhalefet etmediğini belirterek “Her zaman eleştiri hakkımı kullandım ancak muhalefet etmedim” dedi. Arınç, geçen ay kurulan Cumhurbaşkanlığı YİK’e üye olarak atandıktan sonra dün ilk kez bir TV kanalında açıklama yaptı. Arınç, 15 Temmuz darbe girişiminin yeniden bir muhasebe yapmasını sağladığını söyledi. “Kendisine (Erdoğan’a) bir mektup yazdım. Geçmişte aramızda çok tartışmalar oldu” diyen Arınç, mektubu yazmadan önce Erdoğan ile arasında bir dargınlık olduğunu belirtti. Arınç, “Kızılcahamam kampında eski Meclis Başkanlarımızdan Cemil (Çiçek) Bey, Köksal (Toptan) Bey ve İsmail Kahraman Bey’e Cumhurbaşkanımız ‘Sizinle yakın plan çalışsak memnun olurum’ dedi. Biz de onur duyarız dedik” diye konuştu. l ANKARA iğneli fırça zafer temoçin Berber açıkladı: Soylu ilk kez geldi İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Ben tıraşımı Sultangazi Esentepe Mahallesi’nde, Kahtalı Mahmut Usta’da olurum” açıklamasının ardından Soylu’nun gittiği berberi ziyaret eden CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “Berber, Soylu’nun dükkâna tesadüfen girdiğini ve o gün tanıştıklarını söyledi” dedi. Özel, Twitter paylaşımında, “Süleyman Soylu’nun yalanda nasıl usta olduğunu bildiğim için, vekilimiz Abdurrahman Tutdere ile sürekli tıraş olduğunu söylediği Sultangazi’deki Mahmut Usta’ya geldim. Kaç yıldır ne kadar sıklıkla geldiğini sordum. Cevap şaşırtmadı: İlk kez geldi, tesadüfen girdi, o gün tanıştık” ifadesini kullandı. Soylu, Ekrem İmamoğlu’na uçak tahsis edildiği iddialarının ardından geçen günlerde sosyal medyada Koç Holding’i etiketleyerek “Ben tıraşımı Yunanistan’da olmam. Türkiye’de, Sultangazi Esentepe Mahallesi’nde, Kahtalı Mahmut Usta’da olurum” paylaşımını yapmıştı. l Haber Merkezi Adam köpeği ısırmıyor Nicedir gazetecilerin politikacılardan korktuğu bir ülkede yaşıyorsunuz. O yüzden tercihlerinizin sahiden kendi tercihleriniz olup olmadığı hakkında devamlı tereddüt geçiriyorsunuz. Kendinizi tam olarak anlamlandıramadığınız bir şeylere karşı yersizce kışkırtılmış hissediyorsunuz. Öfkeniz çok sık yükseliyor ve her seferinde içinizde patlıyor. Kafanız gerçeği ve yalanı ayırt etmekte devamlı karışıyor. İçinizi aynı anda, hem güçlü ve haklı, hem de güçsüz ve haksız olduğunuz duygusu kaplıyor. Kimi neden sevdiğinizi, kimden neden nefret ettiğinizi bir türlü çıkaramıyorsunuz. Kimin iyi, kimin kötü olduğunu karıştırıp duruyorsunuz. Başınıza geleni ve geleceği hiçbir zaman tam olarak anlayamıyorsunuz. Dün sevdiğinizden bugün neden nefret ettiğiniz belli değil. Bugün nefret ettiğinizin yarın nasıl olup da peşinden koştuğunuz muamma. Bu arada... Televizyonda izlediğiniz onca korkunç haberin ortasında beyninizde patlayıp duran reklamlarda gördüğünüz her yeni deterjanın ismi her nasılsa aklınızda kalıyor ve makineden çıkardığınız kar gibi beyaz çamaşırların kokusu etraftaki tüm kötü kokuları bastırıyor. Gündemi televizyondan izliyorsunuz ve zehirleniyorsunuz. O zehrin sinsi etkisiyle her gün biraz daha ölüyorsunuz. Kâh bir tüketici olarak, kâh bir seçmen. Önce aklınız ölüyor, sonra hevesleriniz, ideolojileriniz ölüyor ve istekleriniz. Erdeminizi kaybediyorsunuz, adalet duygunuz yerin dibine giriyor, korkularınız arşa çıkıyor. Siz televizyon izlediğinizi zannederken aslında televizyon sinsice sizi izliyor. Hiçbir şeye odaklanamadığınız bir çağda ekran karşısında kalakalıyorsunuz. Sadece “Evde bir ses olsun” diye alışkanlıkla açtığınız televizyonlardan çıkıp kalbinizin derinlerine ve zaten titrek olan iradenize sinsice nüfus eden tehlikeli bir hayvanı şuursuzca besliyorsunuz. Politikanın bin bir yüzünün görünürlüğünü ortadan kaldıran ve bu arada halkı da kendi iradesinden yoksun kalmaya gönüllü kılan algı yönetiminin en etkili aracı evinizdeki televizyonlar. Atın o televizyonları hayatınızdan. Yandaş ya da muhalif fark etmez, kalkanlarınızı elinize almadan izlemeyin o kanalları. Reklam arası haber sunan hiçbir medyadan medet umulmaz; hele hele siyasi oyunlara açık açık alet olan kurgu bir dünyayla asla iyi bir yere varılmaz. Seçime bir hafta kala... İki adayın tek bir televizyon programında, tek bir televizyon programcısının karşında, tek bir kez çıkacağı bir “düello”ya bel bağlanmasını olağan karşılamayın. Hatırlayın... Bir zamanlar bu ülkede politikacılara gözünü kırpmadan cesur sorular sorabilen televizyoncular çıkabiliyordu. Gözü pek program yapımcıları olabiliyordu. Titiz araştırmacı gazeteciler halkın güvenini koşulsuz kazanabiliyordu. Ekranlarda saatlerce süren politik tartışmaları hatırlayın. Hatırlayın ve düşünün... Önce politikacıların gazetecilerden korktuğu bir dünyanın ne anlama geldiğini düşünün; sonra da gazetecilerin politikacılardan korktuğu bir dünyanın ne anlama geldiğini. HHH Bir de benden söylemesi... İki belediye başkan adayının bir televizyon programına çıkacak olması gazetecilikte haber değeri taşımaz. Ama iki belediye başkan adayının bir televizyon programına çıkacak olmasının haber değeri taşıyor olması haber değeri taşır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle