23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 21 MAYIS 2019 SALI TASARIM: BAHADIR AKTAŞ HABER Berbat bir gerici şov... İki gün önce, Atatürk’ün Milli Mücadele’yi başlatmak üzere Samsun’a varışının 100. yılında yapılan resmi töreni televizyondaki canlı yayında izledim.  Önce gençliği temsilen türbanlı bir genç konuştu; kalabalığa hitap eden genç erkeğin adı, nasıl bir rastlantıysa, “Abdülhamit” idi.  Tören baştan sona AKP propagandası için kurgulanmıştı. Mehteran takımı Osmanlı marşları çaldı. Bağımsızlık mücadelesinin başladığı gün anılırken, dört kıtanın hâkimiyet altına alındığından söz edildi.  Konuşmalarda din ve saltanat vurgusu belirgindi. Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, “Türkiye’nin bekası için 2023 vizyonu”ndan söz etti. “İ’lâyı kelimetullah yolunda, şehâdet ve gaza kavramlarını şiar edinen ecdadımızın yolunda yürümekten mutluyuz,” diyerek, Kurtuluş Savaşı’nın da bunun için verildiğini ima etti.  “İ’lâyı kelimetullah”, İslamın yüceliğini ve Kuranı Kerimin üstünlüğünü savunmak anlamına geliyor. Kendisi aynı söylemi, daha önce 18 Mart Çanakkale Zaferi için de dile getirmişti.     HHH AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, törendeki konuşmasında “2023” hedefini anlattı... Sanki Atatürk, saltanata başkaldırmamış gibi onun adını Osmanlı padişahları ile bir arada saydı. Osmanlı’yı saltanat batağa sokmamış gibi onlarla Atatürk arasında bağlantı kurdu. Menderes’in demokrasi bayrağını açtığını,  Özal’ın Türkün kendine güvenini ve dünyada söz sahibi olmasını sağladığını,  Kendilerinin de “ülkeyi 17 yıldır muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkartarak” bu yoldan gittiklerini söyledi.  Sanki bu sağcı isimler, Türkiye’yi ezen kapitalizme hizmet etmemiş gibi onların yolundan gitmekle övündü. 1950’den beri 19 Mayıs ruhunu yok etmek için neler yapıldığını bilmiyormuşuz gibi bunları duyduk.  1ç9arMpıatmyısa rguirhişuinmui RTE, sonra da “Gençler, 19 Mayıs ruhunu ilk günkü gibi yaşatmaya var mısınız” diye sordu. 19 Mayıs ruhunun onun saydığı isimlerle ve Osmanlı hanedanlığı ile ilgisi yoktur! 9 Ağustos 1919’da Mustafa Kemal Paşa’yı askerlikten ihraç edip rütbelerini ve madalyalarını alan irade Sultan Vahdettin imzalıdır. Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları hakkında verilen gıyabi idam kararını 24 Mayıs 1920’de tasdik eden irade de onun imzasını taşır.  19 Mayıs’ın 100. yılında, Atatürk’ü Yeni Osmanlıcılık ideolojisine eklemleme çabasına tanık olduk, ama herkes bilmeli ki bu asla tutmaz. 19 Mayıs, emperyalist işgale direnip laik bir Cumhuriyet kuran, hilafeti yıkan, monarşiyi tarihe gömen büyük bir devrimin başlangıç tarihidir.  Kkaıltıçılmdaarsoığhlua’tnaudnır Takiyye gereği Yenikapı’daki gösteri, Samsun’da da tekrarlanmıştır. AKP, belli ki yeni ortaya attığı ve Cumhur İttifakı’nın bir versiyonu dediği “Türkiye ittifakı” söylemi ile iktidarını güçlendirme amacında.  Sözcü gazetesi dün bu durumu “Samsun Ruhu” manşetiyle haberleştirirken, “Kızgın demir, Milli Mücadele’nin başladığı yerde soğudu” üst başlığını kullanmış. Daha birkaç hafta önce linç girişimine maruz kalan Kılıçdaroğlu’nu suçlayan Erdoğan değil miydi? Soğuyan hiçbir şey yok!  Kemal Kılıçdaroğlu’nun davete icabet edip Samsun’daki o berbat şovda bu iktidarla yan yana görünmesi yanlıştır. AKP’nin ağzına laf vermemek için gitmiştir diyenler var, ama bu gerekçenin ömrü çoktan doldu.  Ülkenin ve CHP’nin kurucusu Atatürk’ün yaptıklarını tersine çevirmeyi hedefleyen, onun adını binalardan bile silen bir iktidardır bu.  “Atatürk’ü sevenler cenazeme gelmesin,” diyen Cumhuriyet düşmanı yobazların cenazesinde saf tutanların içinde yer aldığı bir iktidardır! 5 yıldır iş arayan işçi, AKP’li belediyenin işe almaması üzerine intihar etti Sözler tutulmayınca kendini yaktı Gaziantep’te beş yıldır işsiz olan Eyüp Dal adlı yurttaş, önce olumlu cevap aldığı AKP’li Şahinbey Belediyesi’nden daha sonra olumsuz yanıt alınca belediye binası önünde kendisini yaktı. Dal, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Gaziantep’te İŞKUR’da istediğini bulamayan ve beş yıldır iş arayan eski hükümlü Eyüp Dal adlı yurttaş, “hükümlük kadrosundan” AKP’li Şahinbey Belediyesi’ne iş başvurusunda bulundu. Dal, önce olumlu cevap aldığı Şahinbey Belediyesi’nden da Eyüp Dal’ın annesi ve abisi. ha sonra olumsuz yanıt alınca 4 gün önce belediye binası önüne üzerinde döktüğü benzinle kendisini yaktı. Oğlunun yaşamına son vermesiyle birlikte acıların en büyüğünü yaşa dıklarını söyleyen anne Türkan Dal, ilçe belediyesinden bir tek kişinin bile kendilerine başsağlığı dilemediğini söyledi. “Ölen bir köpeğe bile insanlık üzülüyor” şeklinde konuşan acılı anne Dal, “Oğlum ortalama 5 yıldır iş arıyordu. Geçenlerde bir fabrikadan kendisini aradıklarını ve işe başlayacağını gülerek anlatan oğlum daha sonra buradan da ret cevabı almıştı” dedi. ‘Yüreğimiz yanıyor’ Eyüp Dal’ın kardeşi Mesut Dal ise kardeşinin işsiz olduğu için arada sı rada kendisinden harçlık aldığını dile getirdi. Olayın yaşandığı gün kardeşinin yine eski model aracı için benzin alacağını söyleyerek kendisinden para istediğini anlatan Dal, şu ifadeleri kullandı: “Daha sonra öğle saatlerinde polis beni aradı. Polis kardeşimin kendisini yaktığını ve hastaneye kaldırıldığını dile getirdi. Ben de annemleri aradım ve hastaneye gittim. Kardeşim yoğun bakım ünitesinde kendine gelemedi ve yaşamını yitirdi. Çok üzgünüz.” l Haber Merkezi Kıdeme grev restiAtalay, kıdem tazminatıyla ilgili 81 ilde miting yapabileceklerini söyledi Türkİş Başkanı Ergün Atalay, kamu sözleşmelerinde hükümetin masaya oturmamasına tepki göstererek, “Sen dikalara günü doldurun alın grev kararlarını diyeceğim” dedi. Atalay, kıMUSTAFA dem tazminaÇAKIR tı değişikliğinin gündeme getirilmesi halinde 1 Mayıs’ta Kocaeli’de 100 bin kişi ile yaptıkları mitingi 81 ilde yapacaklarını, 400’ün üzerinde sendika şube başkanını da Ankara’da toplayacağını söyledi. Samsun’da bir grup gazetecinin sorularını yanıtlayan Atalay, 1 Mayıs’ı Kocaeli’nde kutladıklarına işaret ederek, “Orada 100 bin kişi topladık. Kıdem tazminatı değişikliğine karşı yoğun katılım oldu. Kıdem olmasa o kalabalığı toplayamazdık” diye konuştu. Atalay, kıdem tazminatında değişiklik metnini görmediklerine dikkat çekti. “Kore modeli diyorlar, Güney Kore mi, Kuzey Kore mi bilmiyoruz” diyen Atalay, bir kez daha kıdem konusunda mevcut düzenlemeden memnun olduklarını söyledi. Atalay, alamayanlarla ilgili çalışma yapılacaksa önemli olacağını, ancak burada da mevcudun bozulmaması ge Türkİş Başkanı Ergün Atalay, kıdemde duruşlarının çok net olduğunu belirterek, bu konuda Türkİş’in genel kurulunda alınan “genel grev” kararı olduğunu anımsattı. Ergün Atalay rektiğini vurguladı. 30 güne 1 aylık brüt ücret tutarında kıdem tazminatı uygulamasının devam etmesini isteyen Atalay, “Bir durgunluk var. Ancak geriye çektiklerini sanmıyorum. Bir hazırlık yapıyorlardır. İçimize sinmeyen bir şey olursa 1 Mayıs’ta Kocaeli’de 100 bin kişi ile yaptığımız mitingi 81 ilde yaparız” dedi. Bu konuda Cumhurbaşkanı’nın sözü olduğunu, işveren örgütleri TİSK ve TOBB’nin de karşı çıktığını belirten Atalay, kıdemde duruşlarının çok net olduğunu dile getirdi. Atalay, ülkede gerginlik, sıkıntı istemediklerini ancak herkesin dikkatli davranmak zorunda olduğunu, kıdemde bir sıkıntı olur sa bunun hesabının kendisinden sorulacağına işaret etti. Atalay, bu konuda Türkİş’in genel kurulunda alınan “genel grev” kararı olduğunu da anımsattı. Kıdemde fona sıcak bakmadıklarını belirten Atalay, “Fon sözünü duyunca tedirgin oluyoruz. Sıkıntılı. Fona iyi bakmıyoruz” dedi. ‘Başkanları toplarım’ Atalay, kıdemde değişikliğin gündeme gelmesi halinde 400’ün üzerinde sendika şube başkanını Ankara’ya toplayacağını da söyledi. Atalay, Soma faciasına ilişkin verilen mahkeme kararını da eleştirdi. Araştırdıklarını, cezanın yasadaki en üst limitten verildiğini anlatan Atalay, yasaların değişmesi gerektiğini vurguladı. Atalay, emeklilikte yaşa takılanların (EYT) sorunlarını çözmek için bir yerden başlamak gerektiğini de söyledi. İnsanların 45 yaşında işten çıktıklarını, sonrasında iş bulamadıklarını, sağlık hakkından yararlanamadıklarını belirten Atalay, en azından sağlık hakkından yararlanmaları için çözüm bulunmasını istedi. Atalay, “Bu sürdürülebilir değil. İn sanları çağırıp, sıkıntılarını dinlemek lazım” dedi. Atalay, kamuda yaklaşık 800, 900 bin taşeron işçinin kadroya alındığını ancak KİT’lerdeki işçilerin kadro kapsamı dışında bırakıldıklarına da işaret ederek, “AK Parti seçimlerde bu işçilerden oy alabilmiş midir, istifade etmiş midir, zannetmiyorum. Çünkü kadroya giremeyenler, girenlerin önüne geçti... Ayrıca enflasyonun yüzde 20 olduğu bir yerde bu işçilere yüzde 4 zam verildi” diye konuştu. Çalışma Meclisi krizi Önce İstanbul’da yapılacağı açıklanan Çalışma Meclisi, Ankara’ya alındı. 23 Mayıs’ta yapılacak meclis toplantısına Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da katılacak. Ancak toplantıda Türkİş başkanı olmayacak. Atalay, “Bizim haberimiz yoktu. Bize sorulmadı. 23 Mayıs’ta bizler genel başkanlar olarak Avusturya’da olacağız. Avrupa sendikalarının seçimi var. Orada olmak zorundayız. Çalışma Meclisi’ne Türkİş adına genel sekreter Pevrul Kavlak katılacak” dedi. l ANKARA inceleme yaparken mağdur oldular Leyla Güven, 195 gündür eylemini sürdürüyor Geri Gönderme Merkezi önünde avukatlar açıklama yaptı. Avukatlara yerinde kötü muamele Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’nde incelemelerde bulunan avukatlar, yaklaşık 3 saat, içeride özgürlüklerinden mahrum bırakıldı. İzmir Barosu Göç ve İltica Komisyonu üyeleri, mültecilerin yaşadıkları insan hakları ihlalleriyle ilgili çalışmalarının engellendiği gerekçesiyle Harmandalı Geri Gönderme Merkezi önünde basın açıklaması yaptı. İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, baroya üye 8 avukatın, 1 tercüman yardımıyla görevlerini yapmak üzere geçen 14 Mayıs’ta geldikleri Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’nde hukuk dışı bir muameleyle karşılaştıklarını belirten Yücel, şöyle konuştu: “Meslektaşlarımız ve görevini yapmakta olan tercüman saat 14.00 ile 17.30 saatleri arasında hukuka aykırı olarak özgürlüklerinden yoksun bırakılmış, görev yapmaları engellenmiş, müvekkillerine ve dosyalarına erişimleri imkânsız kılınmıştır. Se kiz avukat ve bir tercümanın avukat görüşme odalarının bulunduğu koridorun her iki kapısı da kapatılarak yardım çağrılarının yanıtsız bırakılması, kapının açılmasının ardından da dışarı çıkmalarının fiili müdahale ile engellenmesi, bu süre içerisinde tuvalet, su gibi insani ihtiyaçlarını karşılama olanaklarından yoksun bırakılmaları Türk Ceza Kanunu’nun 94/2b fıkrasında düzenlenen işkence suçu kapsamında eylemlerdir.” Yücel, Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’nde daha önce de benzer olaylarla karşılaştıklarını belirterek, “Avukatların maruz kaldığı ihlallerin yanı sıra merkezde tutulan yabancılardan, baromuza ve pek çok sivil toplum kuruluşuna hak ihlali ihbarları yapılmaktadır. Bu muamelelere muhatap olan yabancılar, maruz kaldıkları ihlaller karşında sınır dışı edilme tehdidi ve korkusu ile şikâyetçi olamamaktadır” dedi. l İZMİR / Cumhuriyet MAHMUT ORAL 1 No’lu Cezaevi, Tekirdağ 2 HDP Hakkari Milletvekili ve DTK Eşbaşkanı Leyla No’lu Cezaevi ve Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nden de toplam 15 tutuklunun ölüm Güven’in başlattığı süresiz dö orucu eylemi ise 12’nci gü nüşümsüz açlık grevi eylemi, nünde devam ediyor. 195’inci gününe ulaştı. Türkiye’deki birçok cezaevinde yüz ‘Çığlıklara sessiz lyrpbHrdbilmgdyÖtğsğllk(elveauseeÇeauaieavriuiuiaaaazmerrnmtekte”Hİmri((dşşnkcgknnHİÖbyDvvSölvdçiaHheDüvlasdHDaeHiaaaHeleaEuy,eeeraDüt)enGtkpraulDrrradlt3vrDyDunümıoaainıı)ığmiküp3aelers0ğPs,tkeV)rlee,uvHmuıuast,nhıTİeğyorabğDiTtemlkİüçkşÇenaaüikoeçukrAiinaÖnç’aerlen’ykniruaiirırtufnüyneçu’nlinknrdll.ruıleğiclçeeidancyn,legivpDi(kılguiHypimnyrioekeeT“ntüezvlöeıeivaoTduTİrnruletğaHGeDryae.ihrüürediyİneerrtvl.çknrüVremıeelmird,beneekÖlliskr)mıele9yivmdek3i,nlaeünthrea2llaeineiDemaügrniMnRnvnirskcrteyeidaelieueaDnıüeaünapaTdrvtMznemhDödntuoeaiçecar’aakçustiellslİeüalsüyııenzdkBkmdaeiigrevyçorvökaaimgklttldblaneiuıiooedçrezruekrikrmksaeuelMeıznırikuvakaınekçnayvitlol.tmenllaınidigşic(ammeğlinMzidaçeumualeYvtovşıamiyulgkekkKnaöpeauealkğeamtelnaMnonasnDaullbmyimameıterislhn)içüaaavmtyyltöaleuatismıtrmeeeşaaliulkülırsaaanürrıcrpybkeakyusınoiynirasnbmranztidnlçaösvlialalüarainueıaoa.çadzeye.eaıyecytnıkkllkrKİliAkluğseçalSaltnlaelıdiçılebehyeünüçğiıvrrarrağvisolıdzaaab’iıtallalukoaimednmnıhıbtozcoktrimmkekkrldü:raaıuısedrabpıar’dyşimaaöru“tazgısnknaaulaliıbzBeçtHhunaimnneMnrutnnençanıaaeakmlçrgeesaalknıelliısaelknnvtıeriçmsufknteukihbuıbirarınkiınlrrnzğaiıei,, tanbul Bakırköy, Kocaeli Geb ötesinde pratik olarak adım ze, Van ve Diyarbakır cezaev ların atılmasını her zaman lerinde bulunan 5’i kadın, top kinden daha fazla gerekli kıl lam 15 tutuklunun, 30 Nisan maktadır. Herkesi ve her ke tarihinden itibaren başlattıkla simi duyarlı olmaya; insan ca rı ölüm orucu eylemi de 22’nci nını, toplumsal geleceği, gün gününde. Ayrıca Kandıra Ce lük bireysel ve siyasal çıkar zaevi, Bolu F Tipi Cezaevi, Ağ lara kurban etmemeye çağırı rı Patnos Cezaevi, Tekirdağ yoruz.” l DİYARBAKIR İşçiler 630 gündür eylemde BEKİR ŞAHİN Gaziantep’te nakliye işi yapan Babacan Kargo’da sendikalı oldukları gerekçesi ile işten çıkarılan 9 işçi, 630 gündür işyeri önünde eylem yapıyor. İşe geri dönmek ve yasal haklarının verilmesi için direnen işçilerin örgütlü olduğu Tüm Toplu Taşıma İşçileri Sendikası (TÜMTİS) Gaziantep Şube Sekreteri Mahmut Canyurt, 2.5 yılı aşkın süredir devam eden işçilerin taleplerine işveren ve şehrin yerel yöneticilerinin duyarsız kaldığına dikkat çekti. İşçilerin 26 Ağustos 2016’da haksız bir şekilde atılmasının ardından konuyu yargıya taşıdıklarını hatırlatan Canyurt, mahkemenin işçilerin işe iadesine karar verdiğini, bir üst mahkemenin kararı onadığını, ancak işverenin mahkeme kararına uymayarak işbaşı yaptırmadığını söyledi. Canyurt, işverenin bazı işçilere tazminatlarının bir kısmını verdiğini belirterek, “Yerel mahkemenin kararından sonra 4 işçi için istinaf mahkemesi işçilerin işe iadesiyle, haklarının verilmesine karar verirken, 4’ü için halen mahkemede karar bekleniyor. Bizim amacımız işçilerin işe geri dönmesi ve haklarının verilmesi. Biran öncede bu mağduriyetin bitmesini istiyoruz” dedi. Gaziantep Valisi Davut Gül’e çağrıda bulunan Mahmut Canyurt, “Sayın Valimiz bu konuya el atsın ve bu mağduriyeti bitirsin” şeklinde konuştu. l GAZİANTEP ‘İşsizlik fonu işçiler içindir’ CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, işsizlik sigortası fonundan faydalanamayan binlerce işsiz için kanun teklifi verdi. Ağbaba, “Türkiye’de son dönemde işsiz sayısı 8 milyona ulaşmışken işsizlik maaşı bağlanan kişi sayısı, işsiz sayısının yüzde 10’una bile erişememektedir. İşsizlerin yüzde 90’ı işsizlik maaşı alamamaktadır” diyerek şöyle devam etti: “Bunda işsizlik maaşından yararlanma koşullarının ağırlığı neden olmaktadır. Kişinin hizmet akdinin feshinden önceki son 120 gün içinde prim ödeyerek sürekli çalışmış olması ve son üç yıl içinde en az 600 gün süre ile işsizlik sigortası primi ödemiş olması gerekmektedir. Birçok işçi sırf 120 gün çalışma şartını sağlayamadığı için işsizlik maaşından faydalanamamaktadır. İşsizlik fonu işsizler için kullanılmayacaksa hiçbir hükmü de manası da yoktur. Buradan kendine, yandaşlarına kaynak yaratmaya çalışmak işçiye yapılacak en büyük yanlıştır, ihanettir.” l MALATYA Yüksekten düşen işçi öldü Tekirdağ’ın Kapaklı ilçesinde, kurduğu iskelede binanın yağmur giderlerini tamir eden Bayram Okumuş (36), bir süre sonra dengesini kaybederek, 3. kata denk gelen, 15 metre yükseklikten zemine düştü. Çevredekilerin ihbarıyla gelen sağlık görevlilerinin yaptığı kontrolde, Okumuş’un yaşamını yitirdiği belirlendi. Cumhuriyet savcısının incelemesinin ardından Okumuş’un cansız bedeni, İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. l DHA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle