22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DIŞ HABERLER EDİTÖR: BETÜL BERİŞE TASARIM: BAHADIR AKTAŞ dishab@cumhuriyet.com.tr Vekâlet savaşı uyarısıIraklı yetkililerin Tahran bağlantılı gruplardan ABD’yi provokasyondan kaçınmalarını istediği belirtildi 718 MAYIS 2019 CUMARTESİ İran Devrim Muhafızları Komutanı Süleymani’nin, üç hafta önce Irak’a yaptığı ziyaret sırasında Tahran destekli Haşdi Şabi’ye, vekâlet savaşı için hazırlık talimatı verdiği iddia edildi. Washington ve Tahran arasında gerilimin arttığı bir dönemde Irak son yıllarda bölgedeki nüfuzu artan komşusu İran ve Tahran etkisini kırmayı hedefleyen ABD arasında sıkışmış durumda. İran Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’nin, üç hafta önce Irak’a yaptığı ziyaret sırasında Tahran destekli Şii Haşdi Şabi milislerine, “vekâlet savaşı” için hazırlık yapılması talimatı verdiği iddia edilirken Iraklı yetkililerin, ülkedeki Tahran bağlantılı silahlı gruplardan, ABD’yi provoke edebilecek her türlü eylemden kaçınmalarını istediği haberleri gündeme yansıdı. Guardian gazetesinin haberine göre Süleymani’nin Irak ziyareti, TahranWashington arasındaki gerilimin, Irak cephesinde sıcak çatışmaya dönmesi yönündeki endişeleri artırdı. New York Times gazetesinin haberine göre ise Irak Asayiş Kurulu Üyesi Said Ceyaşi, “Birkaç gündür Irak’taki farklı gruplarla toplantı yapıyor, kendilerine hükümetin kararlarını iletiyoruz. Bundan sonra kendi inisiyatifiyle hareket edenler bunun sonucuna da katlanacaklar” ifadelerini kullandı. ABD, geçen hafta bölgedeki Amerikan hedeflerine yönelik saldırı hazırlığı yapıldığına dair istihbarat duyumlarını gerekçe göstererek Ortado İran Dışişleri Bakanı Zarif dün Pekin’de Çinli mevkidaşı ile bir araya geldi. ğu’daki askeri varlığını artırma kararı almış, Dışişleri Bakanı Mike Pompeo da, 8 Mayıs’ta Almanya Başbakanı Angela Merkel ile toplantısını iptal edip Bağdat’a sürpriz bir ziyaret düzenlemişti. ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, USS Abraham Lincoln, USS Arlington gemileri ile 4 adet B52 uçağı ve bir Patriot bataryasını bölgeye gönderdiğini duyurmuştu. Füze görüntüleri tetikledi ABD’nin İran’a karşı alarma geçerek Ortadoğu’ya askeri sığınak yapmasını İran ordusuna ait botlara füze yüklendiğine ilişkin uydu görüntülerinin tetiklediği öne sürüldü. ABD basınına yansıyan haberlere göre kimi ABD’li yetkililer uydudan çekilmiş fotoğraflarda İran Devrim Muhafızları Ordusu’na ait botlarda füze tespit edildiğini söyledi. Söz konusu görüntüleri Körfez’deki ABD donanmasına bağlı gemilere saldırı planı olarak yorumlayan istihbaratın ayrıca ticaret gemilerine yönelik saldırı planlarına dair bilgiler aldığı da öne sürüldü. Zarif: nükleer anlaşma için adım atılmalı İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, önceki gün Japonya’dan Çin’e geçmeden önce İran devlet medyasına açıklamalarda bulundu. “Nükleer anlaşmayı pratikte yapılacak uygulamalarla korumak mümkün. Bu sadece açıklama yapmakla olmaz” ifadelerini kullanan Zarif, anlaşmada imzası bulunan ülkelerin sadece açıklama yapmak değil adım atmak durumunda olduklarını söyledi. İran geçen hafta yaptığı açıklamayla 2015 yılında imzalanan nükleer anlaş mada imzası bulunan ülkelerin İran’ın petrol ticareti ve bankacılık faaliyetlerini korumak adına ABD yaptırımları konusunda adımlar atmasını istemişti. Tahran, aksi takdirde 60 gün içerisinde anlaşmanın taahhütlerinden vazgeçeceğini, uranyum zenginleştirme çalışmalarına yeniden başlayacağı açıklamasında bulunmuştu. ABD, İran ile nükleer anlaşmadan geçen yıl çekilmiş ardından özellikle petrol ve bankacılık alanında Tahran’a yaptırım kartını çıkarmıştı. Bunun yanı sıra Irak’ta Şii milislerin ABD askerlerine saldırabileceğine yönelik istihbaratın gelmesinin Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton ve Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun “İran’ın ABD hedeflerine yönelik hazırlık içinde olduğu” kanaatini güçlendirdiği ifade edildi. ABD Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesi üyesi Jim Himes’ten ise “İran ile ilgili istihbarat raporlarının anlaşılmasının güç olduğu” çıkışı yükseldi. İran’dan bölgeye askeri yığınak yapan ABD’ye karşı açıklamalar da sürüyor İran’ın Devrim Muhafızları’nın önde gelen isimlerinden Mohammad Saleh Jokar, “Kısa menzilli füzelerimiz bile Basra Körfezi’ndeki ABD savaş gemilerini vurabilir” dedi. ABD Dışişleri Bakanlığı, geçen çarşamba günü Irak’ta görevli acil durum personeli dışındaki tüm görevlilerin güvenlik gerekçesiyle ülkeden ayrılması için talimat vermişti. Irak ve Suriye’de ABD askerleri için alarm derecesi yükseltilmişti. Irak’ta 160 askeri bulunan Almanya ve Hollanda da askeri eğitim faaliyetlerini askıya almıştı. Irak Meclis Güvenlik Komisyonu üyesi Kerim Uleyvi ise dün yaptığı açıklamada “ABD’nin hükümet çalışanlarına ülkeyi terk etme talimatının amacının Irak’ta halen istikrarın sağlanamamasını gerekçe göstererek ülkeye daha fazla asker sevk etmek olduğunu” savundu. ‘Trump savaş istemiyor’ Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump’ın İran ile savaş istemediği ancak danışmanlarının baskı yaptığı haberleri de gündeme yansıdı. Trump’ın Savunma Bakanı Vekili Patrick Shanahan’a “İran ile savaşa girmek istemediğini” söylediği iddia edildi. Önceki gün İsviçre Cumhurbaşkanı Ueli Maurer’in Washington’da Trump’la görüşmesi, krizin çözümü için olumlu bir gelişme olarak yorumlandı. Trump, gazetecilerin savaşa mı gidiyoruz sorusuna da “Umarım olmaz” yanıtını verdi. Suriye hükümetinden de dün taraflara istikrar açıklaması yükseldi. İran ile çatışma Irak Savaşı’ndan beter olur İran’ın ABD kuvvetlerine saldırması ya da nükleer silahlarla ilgili çalışmalarını hızlandırması olasılığına karşı ABD’nin Ortadoğu’ya Mustafa K Erdemol 120 bin asker göndereceği haberleri bölgede yeniden ama bu kez ciddi olarak savaş çıkacağı endişesini arttırdı. Gerçekleşmesi kolay gözükmese de iki ülke çatışmaya bir hay li yakın durumdalar. Bu gelişmeler 2003’te Irak’ın ABD öncülüğündeki güçlerle iş gal edilmesi sürecini anımsatıyor. Üstelik halen Donald Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı olan John Bolton, Irak operasyonu sırasında da George W.Bush’un uluslararası güvenlik müsteşarıydı. Bush döneminde Ağustos 2005’ten Nisan 2007’ye kadar ABD’nin Birleşmiş Milletler temsilcisi olarak da görev yapmıştı. Suriye’ye emperyal çullanma söz konusu olduğunda “Suriye Irak değil” diyenler, ki ben de on lardandım, şimdi de “İran Suriye değil” diyorlar. Nedeni şu; Irak’ın 25 milyonluk nüfusuna karşılık, İran’ın nüfusu 82 milyondan fazla. İran toprağı metrekare olarak da Irak’tan çok çok büyük. Irak’ın asker sayısı 450 binden azdı, İran’ın ise tahminen 500 binden fazla askeri, yarım milyon da her an silah altına alabileceği yedek askeri var. İran ordusu elbette ABD ordusu karşısında zayıf, ama İran geliştirdiği asimetrik stratejile re dayalı savunmasıyla ABD hedeflerini rahatlıkla vurabilir. İran dışında operasyonlar da gerçekleştiren İran destekli Devrim Muhafızları’nın, Muhafızlar içinde yer alan Kudüs Kuvvetleri’nin, nihayet Hizbullah’ın yüksek savaş kapasitesi de unutulmamalı. Hizbullah’ın 130 bin rokete sahip olduğu da. Ocak ayında yayımlanan bir Pentagon raporunda 20032011 yılları arasında Irak’ta 608 ABD askerinin İran’a bağlı bu güçler tarafından öldürüldüğü ileri sürülmüştü. İran donanması avantajlı Dünya petrol tankeri trafiğinin yaklaşık üçte biri İran’ın kontrolündeki Hürmüz Boğazı’ndan geçiyor. Boğazın en dar noktası bir kilomeredir, bu nakliye yolunun İran tarafından kapatılması durumunda İran’dan dünya pazarına giden petrolde yüzde 30 düşme gerçekleşebilir. İran’ın Hür müz Boğazı’nı kapatmak için büyük gemilere ve ya ateş gücüne ihtiyacı yok. 2017’de ABD Deniz İstihbarat Raporu’nda İran’ın normal donanmasından farklı olan, daha küçük, daha hızlı ama yine de ağır silahlı gemilere odaklanabilecek Devrim Muhafızları donanması olduğu bilgisi yer alıyordu. Basra Körfezi’ni şu anda koruyan da bu donanma. Daha açık bir ifadeyle, İran Hürmüz’ün dar sularında ABD gemilerini yutabilir. İran’ın donanması ABD’ye karşı avantajlı durumda. Boğazı kapatmada mayın savaşının belirle yici bir etkisi de olacak. İran, karadan güdümlü ASCM’lerini (antiship cruise missiles) kamufle ederek kıyı şeridi boyunca, kendisine ait adalardan Hürmüz Boğazı’ndaki adalara ateşleme konumlarına yerleştirerek ABD saldırılarını zorlaştırabilir. İran daha düşük kapasiteli ASCM’leriyle yapacağı saldırılar sayesinde ABD’nin gücünü bu rada tüketebilir, ardından daha gelişmiş füzeleri devreye sokabilir. Böyle bir çatışma ABD için son derece yıkıcı olabilir. Halen Irak işgalinin ekonomik yükünü ve siyasi sonuçlarının sıkıntılarını yaşayan ABD, İran’da Irak’takinden daha fazla bir kayıp yaşar. Kilisenin yapımına karşı çıkanlar kentteki az sayıda yeşil alanlardan birini ortadan kaldıracağını söylüyor. Kilise inşaatına anket arası Rusya’nın Yekaterinburg kentinde kent merkezindeki ünlü bir parkta inşa edilmesi planlanan kilisenin kentte az sayıda bulunan yeşil alanlardan birini ortadan kaldıracağı gerekçesiyle protestolara yol açmasının ardından, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin duruma müdahale etti. Yekaterin burg kent merkezinde Sovyetler Birliği döneminde 1930’da yıkılan kilisenin yerine yapılması planlanan Yekaterina Kilisesi’nin neden olduğu protestoların geçen çarşamba günkü dördüncü gününde hareketlenmesi ve çok sayıda kişinin gözaltına alınmasının ardından, Putin’den konuyla ilgili anket yapılma sı gerektiği açıklaması geldi. Belediye Başkanı Aleksandr Vısokinskiy ise anket için dün inşaatın durdurulduğunu söyledi. Belediye başkanı, oylamanın 20 gün içinde tamamlanacağını, belediyenin internet sitesinde ve sokaklarda gerçekleştirileceğini belirtti. Kentte binlerce kişinin katıldığı protestolar, inşaat alanının tel örgülerle kapatılmasının ardından hareketlenmişti. Protestolarda 100 kişi gözaltına alınmıştı. İngiltere’de Muhafazakârlarla İşçi Partisi müzakerelerinden sonuç çıkmadı Brexit görüşmelerinde hüsran İngiltere’de ana muhalefetteki İşçi Partisi’nin lideri Jeremy Corbyn, ülkenin Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılması (Brexit) anlaşmasına yönelik hükümetle yürüttükleri görüşmelerin çöktüğünü ilan etti. Başbakan Theresa May’e bir mektup yollayan Corbyn, partisi ile iktidardaki Muhafazakâr Parti arasında yürütülen Brexit anlaşmasını parlamentodan geçirmeye yönelik görüşmelerden çekildiklerini açıkladı. “Aramızdaki önemli politika ayrılıklarını gideremedik” ifadesini kullanan Corbyn, “Daha da önemlisi, hükümetinizin giderek zayıflaması ve istikrarsız hale gelmesi, üzerinde anlaşacağımız hiçbir şeyin güvence altında olmayacağı anlamına geliyor” değerlendirmesinde bulundu. Corbyn, partisinin parlamentoda daha önce üç kez reddedilen Brexit anlaşmasına ret oyu vermeyi sürdüreceğini de kaydetti. Öte yandan, BBC’nin haberine göre Başbakan May, gelecek ay dördüncü kez yapılacak Brexit oylamasını kaybetmesi durumunda istifa edebileceğini belirtirken halefinin seçimi için bir takvim belirleme sözü verdi. Habere göre May ve May’in görevi bırakması için bir tarih vermesini talep eden üst düzey Muhafazakâr Partili milletvekillerinin toplantısından sonra bir uzlaşmaya varıldı. İngiltere ile AB, geçen ay yapılan zirvede, Brexit’i 31 Ekim’e erteleme kararı almıştı. Başbakan May, anlaşmanın parlamentodan geçebilmesi için İşçi Partisi’ne diyalog çağrısında bulunmuş, bunu takiben partiler arasında görüşmeler başlamıştı. Chelsea Manning Manning’e yine tutuklama ABD’nin gizli belgelerini WikiLeaks’e sızdıran eski istihbarat analisti Chelsea Manning önceki gün büyük jüri karşısına çıkmayı reddettiği için bir kez daha tutuklandı. Manning, WikiLeaks soruşturmasında ifade vermeyi reddettiği için 62 gün hapis yattıktan sonra 9 Mayıs’ta serbest bırakılmıştı. Ancak Manning’in bu kez 18 aya kadar hapis cezası alması bekleniyor. Ayrıca 30 günü tamamladıktan sonra her gün için 500 dolar, 60 günden sonra da 1000 dolar para cezasına çarptırılacağı da belirtiliyor. Manning, 2010’da Irak’ın başkenti Bağdat’ta görev yaptığı sırada elde ettiği gizli askeri bilgileri WikiLeaks’e sızdırdığı suçlamasıyla 2013 yılında 35 yıl hapse mahkum edilmişti. Eski ABD Başkanı Barack Obama, görevinden ayrılmadan hemen önce Manning’in cezasında indirim yapmış, böylece Manning 2017 yılında tahliye edilmişti. Türkiye sınırındaki Atme kasabasına sığınan siviller yaşam mücadelesi veriyor. İdlib’de insani kriz büyüyor Suriye’nin kuzeyinde bulunan, büyük oranda El Kaide uzantılı Heyet Tahrir Şam (HTŞ) militanları tarafından kontrol edilen İdlib vilayetinde Rusya destekli Şam güçleri tarafından yürütülen operasyonda insani kriz endişesi artıyor. Reuters’ın haberine göre, bombardımandan kaçan bazı siviller Atme kasabasının Türkiye sınırına yakın bir zeytin bahçesine sığındı. Haberde, sivillerin yeterli gıdası ve suyu olmadığı belirtilirken 70 yaşındaki Aziza adlı bir kadının, “Evimiz gece çocuklarımın ve torunlarımın üstüne yıkıldı. Şükür enkazdan çıktılar” ifadelerine yer verildi. Ajansa göre son haftalarda İdlib’den kaçanların sayısı 180 bini buldu. Birleşmiş Milletler ise “Suriye ordusunun 18 sağlık tesisini, 16 okulu vurduğunu” duyurdu. Bombardımanların büyük oranda Türkiye ile Rusya arasında geçen eylül ayında uzlaşılan tampon bölgede meydana geldiği belirtildi. Bu arada Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi dün İdlib’de gerilimin artması üzerine acil bir oturum düzenledi. İngiltere’nin BM Daimi Büyükelçisi Karen Pierce, Suriye ve Rusya temsilcilerinden, “okul ve hastanelere yapılan saldırıların durdurulması konusunda güvence vermesini” istedi. Rusya saldırıları iddialarını redderken sadece terörist hedeflerin vurulduğunu savunuyor. Diğer yandan Rusya’dan, İdlib’teki cihatçı grupların “kimyasal saldırı provokasyonu hazırlığında olduğu” iddiası geldi. DIŞİŞLERİ BAKANI ÇAVUŞOĞLU ‘Moskova hazır olduğunda S400 alacağız’ Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi toplantısına katılmak için bulunduğu Finlandiya’nın başkenti Helsinki’de Washington ile Ankara arasındaki gerilim başlıklarından S400’lerle ilgili açıklama yaptı. Çavuşoğlu, “Rusya teslimata hazır olduğu an S400’leri alacağız” ifadelerini kullandı. Çavuşoğlu önceki gün Letonya ziyaretinde “S400’lerin kontrolünün tamamen Türkiye’de olacağını ve NATO sistemlerine entegre edilmeyeceğini” dile getirmişti. Öte yandan Helsinki’de Çavuşoğlu ile bir araya gelen Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptal edilmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdiğini açıkladı. Maas, görüşmede “Olanları anlamamızın çok zor olduğunu bir kez daha söyledim” dedi. ‘Türkiye vazgeçebilir’ Öte yandan ABD Hava Kuvvetleri Genel Sekreteri Heather Wilson, Türkiye’nin S400 füze sistemine geçme kararının Batı savunmasını tehdit edeceğini ve Ankara’nın ABD’den F35 savaş uçağı alımını da tehlikeye düşüreceğini söyledi. AFP’nin haberine göre Wilson, Türkiye’nin hâlâ S400 alımından vazgeçme ihtimali olup olmadığına ilişkin soruya “Mümkün. Diplomatlar bu konuda görüşmeleri sürdürüyorlar” diye cevap verdi. Hulusi Akar denetledi Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve TSK’nin komuta kademesi, F35 uçaklarının konuşlanacağı Malatya’daki üs komutanlığındaki çalışmaları denetledi. Akar, “S400 ve F35 konularında taahhütlerimiz, sorumluluklarımız neyse onları eksiksiz yerine getirmeye gayret gösteriyoruz” dedi. Rusya’yla buzları eritecek adım Avrupa Konseyi, Kırım’ın Rusya tarafından il hak edilmesi sonrasında Rus parlamenterlerin Mart 2014’te dondurulan oy hakkını, dün kabul ettiği bir deklarasyonla iade etti. Finlandiya’nın başkenti Helsinki’de toplanan Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin oy çokluğuyla kabul ettiği deklarasyonda, “Tüm üye devletler, Avrupa Konseyi’nin organları olan Bakanlar Komitesi ve Parlamenter Meclisi’nde eşit temelde temsil edilmelidir. Haziran ayındaki Parlamenter Meclisi oturumuna tüm devletlerin katılımı memnuniyetle karşılanacaktır” ifadesine yer verildi. Bu hamle RusyaBatı arasında buzları eritecek bir adım olarak nitelendirilirken Ukrayna’dan karara tepki geldi. Ukrayna’nın Avrupa Konseyi Daimi Temsilcisi Dimitro Kuleba, sosyal medyadan yaptığı paylaşımda, “Ukrayna ve 5 diğer ülke utanç verici bu deklarasyon aleyhinde oy kullandı” dedi. Suudi Arabistan’dan İran’a suçlama Suudi Arabistan Savunma Bakan Vekili, İran’ı İnsansız Hava Araçları (İHA) ile petrol istasyonlarına yönelik saldırının emrini vermekle suçladı. Geçen çarşamba günü gerçekleştirilen saldırıyı Yemen’de Suudiler öncülüğündeki koalisyon destekli Mansur Hadi yönetimine bağlı güçlerle çatışan İran destekli Husiler üstlenmişti. İran Husi milislere destek verdiği iddialarını reddediyor. Bakan Vekili Prens Halid bin Selman, “Tahran tarafından emir verilen ve Husiler tarafından gerçekleştirilen terör eylemleri siyasi çabaları gittikçe daha da zorlaştırıyor” dedi. Husilerin Yüksek Devrim Komisyonu’nun başkanı saldırı talimatını İran’ın verdiğini yalanladı, Husilerin bu araçları kendisinin ürettiğini söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle