24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 6 NİSAN 2019 CUMARTESİ TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Herkese Bilim Teknoloji Dergisi’nin katkılarıyla hazırlanmıştır. bilim ve teknoloji EN YIKICI 10 TEKNOLOJİ 1) Kişisel Bilgisayar 2) İnternet 3) Mobil Telefon 4) Web, Sosyal Medya 5) Bulut Bilişim 6) Yapay Zekâ 7) Nesnelerin İnterneti 8) Blok zinciri 9) Sanal/Artırılmış Gerçeklik 10) Kuantum Bilişim BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ Ama bu aklıma gelmeyecek... n Bebekliğimizdeki anları neden anımsayamayız? Bebekler sürekli olarak öğrenirler. Ancak 2 yaşından öncesini anımsayabilenlerin sayısı çok azdır. Bunun nedeni, beynin uzun süreli bellek açısından kritik olan bölümlerinin henüz yeterince gelişmemiş olmasıdır. Bu yüzden bebekler yaşadıklarıyla ilgili anılar oluşturabilirler. Örneğin, 6 aylık bir bebek birtakım görevleri nasıl yerine getirebileceğini üç haftaya uzanan bir süre boyunca anımsayabilir, ancak bu anıları uzun süre akılda tutma konusunda başarısızdırlar. Beyin gelişip olgunlaştıkça bu sinirsel düzenek çok daha verimli bir biçimde çalışmaya ve anılar da bellekte kalıcı bir yer edinmeye başlar. Ancak bu gelişme süreci, ansızın bir inişin yaşandığı, 7 yaşına dek sürer. Çocuklar yaşamlarının daha erken evrelerinde olup bitenleri kendilerine 7 yaşından önce sorulduğunda, topu topu bir yıl sonrasına kıyasla, çok daha iyi anımsayabilirler. “Çocukluk amnezisi/ bellek yitimi” adıyla bilinen bu ani silinme işlemi, beynin geride kalan anıları pekiştirmek amacıyla daha az yararlanılan bağlantıları ayıkladığı “budama” sürecinden kaynaklanıyor olabilir. Derleyen: Rita Urgan Şaşılık ona avantaj sağladı n Leonardo da Vinci şaşı İmıydı? talyan Rönesans sanatçısı Leonardo da Vinci özellikle de Mona Lisa tablosu nedeniyle belki de her zaman en fazla gündemde olan ressamlardan biri oldu. Yeni bir araştırma sonucu Vinci’nin şaşı olduğunun ortaya çıkması, eserlerini de bir başka boyuta taşıdı. Londra City Üniversitesi’nden Christopher Tyler, gözündeki bu bozukluğun ressama perspektif çizimlerinde ve resimlerinde yardımcı olduğunu söylüyor. Dışa şaşılık veya dışa kayma olarak bilinen şaşılığa sahip olan da Vinci, görüşünü tek gözlü bakışa göre değiştirebiliyordu. Tyler, da Vinci’nin gözündeki bozukluğu, sanatçıyı tasvir eden iki heykel, iki yağlıboya tablo ve iki çizimi inceleyerek tespit etti. Evidence That Leonardo da Vin ci Had Strabismus, JAMA Opthalmology, 18.10.2018. Hızlandırılmış evriminEtine olan talep, hızlı bir evrim geçirmesine yol açan tavuğun biyokütlesini beş kat artırdı en kesin kanıtı tavuk İnsanların kaynak kullanımı ve yiyecek tüketiminde son yıllarda sergiledikleri köklü değişiklikler Dünya’nın biyosferini büyük ölçüde etkiledi. Bu nedenle insan eliyle yaratıldığı ileri sürülen son jeolojik dönemin (antroposen) en belirgin kanıtının tavuk olabileceği belirtiliyor. Çünkü bugüne dek hiçbir tür, tavuk kadar hızlı ve belirgin bir değişim geçirmemişti. Leicester Üniversitesi’nden paleobiyolog Dr. Carys Bennett ve meslektaşlarının gerçekleştirdiği son araştırma, antroposen çağını gelecek yıllarda tanımlayabilecek en önemli göstergenin modern tavuktan artakalan kemikler olacağını ortaya koyuyor. Araştırma Royal Society Open Science dergisinde yayımlandı. Modern tavuğun biyolojisi değişti Eti için yetiştirilen modern tavuk (broiler) değişik biyolojisi ile atalarından belirgin şekilde ayrılıyor. Tavuğun son yıllarda geçirdiği köklü değişim iler de çevremizdeki biyolojik değişikliklerin kanıtı olarak değerlendirilecek. Araştırmada, eti için yetiştirilen broiler tavuklarının kemikleri, Roma döneminden artakalan tavuk kemikleri ile karşılaştırıldı. Bugün dünyada sayıları 23 milyarı bulan canlı tavuklar, iskeleti, kemik kimyası ve genetiği bakımından atalarından belirgin biçimde farklı. Son 5070 yıl içinde bir tavuğun biyokütlesi tam 5 katına çıktı. Günümüz broiler tavuk cinsinin Tavuk son 6070 yıl içinde milyon yılda geçirdiği evrimi geçirdi. Tavuk evrimindeki bu olağandışı hızlanmanın nedeni tavuk etine talebin artması ve buna bağlı olarak çok yüksek miktarlardaki tavuk üretimi. Dolayısıyla tavuk, insan eliyle şekillendiği söylenen yeni jeolojik çağın simgesi olmaya aday. 19502008 68 GÜNLÜK 47 GÜNLÜK ömrü, son teknolojilerin ürünü olan entegre tesislerde en fazla 9 hafta kadar sürebiliyor. Normalde 57 haftada kesime hazır hale geliyor. Broiler tavuklarının atası ise kesilmedikçe 45 yıl yaşayabiliyor. Beslenme değişikliği Tavuklardaki bu hızlandırılmış evrimin altında yatan sosyal ve ekonomik faktörleri inceleyen Leicester Üniversitesi beşeri coğrafya uzmanı Dr. Ben Coles, tavukların beslenme şekillerindeki değişikliği şöyle açıklıyor: “Doğal olarak hem et, hem de ot yiyen tavuklar bugün soya, mısır, buğday ve balık ile besleniyor... Oysa eskiden tavuklar evlerin arka bahçesinde toprakta yaşayan organizmalarla ve yemek artıkları ile besleniyordu. Evrimsel açıdan bakıldığında, modern tavukların biyolojisindeki değişikliğin, beslenme tarzındaki değişiklikten dolayı eskiyle kıyaslanmayacak kadar hızlandığını görüyoruz.” “İnsan faaliyetleri denizleri, atmosferi ve karasal yüzeyi değiştirdi” diye konuşan Dr. Bennett, “Gelecek nesiller günümüzden kalan kayaları incelediğinde tenekeler, cam kavanozlar, plastik atıkların arasında mutlaka tavuk kemikleri bulacak” diyor. Karalardaki hayvanların çoğunluğunu evcilleştirilmiş hayvanlar oluş turuyor. Evcilleştirilmiş tavuğun ise anayurdu tropikal Güney Doğu Asya olan kırmızı orman tavuğundan (Gallus gallus Linnaeus) geldiği sanılıyor. Tavuk ilk kez yaklaşık 8 bin yıl önce evcilleştirilmiş ve hızla dünyaya yayılmış. Evcil tavuk (Gallus gallus domesticus) eti ve yumurtaları için beslenmiş. Değişiklik 50’li yıllarda başladı 1950’li yıllarda daha iri tavuklar yetiştirmek için “geleceğintavuğuprogramı” adı verilen bir proje başlatıldı. O tarihten sonra eti için beslenen tavuk radikal bir değişim geçirdi ve sonuçta kütlesi atalarına oranla 5 misli arttı. Tavuklar şimdi entegre üretim tesislerinde sıcaklığı, nemi ve ışığı kontrollü ortamlarda üretiliyor, 57 haftalık olunca kesimhaneye gönderiliyor. Kaldı ki daha uzun yaşamalarına izin verildiğinde, kısa sürede ölüyorlar, zira bacak ve göğüs kas dokusundaki aşırı büyüme, kalp ve akciğer gibi iç organlarının gelişmesine engel oluyor. Ayrıca bu türün insan müdahalesi olmadan yaşaması imkânsız. Tavuk hızla kilo alması için beslendi. 70 yıl içindeki boyutlarındaki artış ve kemik kimyası bu programın başarısını ortaya koyuyor. Bu süreçte özel günlerde ziyafetlerin ana yemeği olan kızarmış piliç, endüstriyel yetiştirmeye bağlı olarak çoğumuzun ulaşabildiği bir besin maddesi haline geldi. Bugün yılda 65 milyar broiler tavuk tüketiliyor. Derleyen: Reyhan Oksay Minnet duygumuzu göstermek sadece karşımızdakine değil kendimize verdiğimiz bir armağan Bol bol teşekkür edin Araştırmalar genelde minnet duygusu yoğun olan insanların ruhsal açıdan da sağlıklı kişiler olduklarını ortaya koyuyor. Ayrıca bu kişilerin yaşam doyum düzeylerinin daha yüksek olduğu, daha düzenli uyudukları ve daha sağlıklı oldukları saptandı. Teşekkür etme konusunda biraz cimri iseniz, bu konuyu bir kez daha düşünmenizi öneririz. Çünkü teşekkür etmek, minnet duygunuzu bir şekilde göstermek sadece başkalarına değil aynı zamanda kendinize de sunabileceğiniz en büyük armağan. Teşekkür etmenin insanlara sayısız yararlar sağlayacağı görüşü oldum olası dinsel ve düşünsel akımlar tarafından savunulmuştur. Son yıllarda bilim insanlarının da bu görüşe katılma konusunda geri kalmadıkları görülüyor. Minnet duygusunu dile getirmenin yararları yalnızca toplumsal bağları güçlendirmekle kalmayıp, insanların sağlık durumlarını da olumlu yönde etkiliyor. Araştırmalar genelde minnet duygusu yoğun olan insanların ruhsal açıdan da sağlıklı kişiler olduklarını ortaya koyuyor. Ayrıca bu kişilerin yaşam doyum düzeylerinin daha yüksek olduğu, daha düzenli uyudukları ve daha sağlıklı oldukları saptandı. İtalya Turin Üniversitesi’nden Mara Martini tarafından 200’ü aşkın hemşire üzerinde yapılan bir araştırma, hastaların minnet duygularını dile getirmelerinin hemşirelerde tükenmişlik duygusunu azaltabileceğini ortaya koyuyor. Tüm bunlar evrimsel bakış açısından bakıldığında mantıklı bir temele dayanıyor. Toplumsal yönü çok ağır basan bir duygu olan minnet, başkalarının yaptıklarının bizler açısından taşıdığı değerin ayırdına vardığımızın ve, bir olasılıkla da buna karşılık vermeye istekli olduğumuzun bir göstergesi sayılıyor. Yaygın sayılır Gündelik yaşamımızda insanların minnet duygularını nasıl dışa vurdukları konusunu daha iyi anlayabilmek amacıyla bir araya gelen Hollanda’daki Max Planck Davranışsal Dilbilim Enstitüsü uzmanlarından Simeon Floyd ve arkadaşları, beş anakaraya uzanan ve sekiz farklı dili içeren geniş kapsamlı kültürlerarası bir araştırma yaptılar. Araştırmada İngilizce, İtalyanca, Lehçe, Rusça ve Lao dilinin yanı sıra, Ekvador Cumhuriyeti’nde konuşulan Cha’palaa, kuzey Avustralya’da konuşulan MurrinhPatha ve Gana’da konuşulan Siwu gibi yazılı olmayan dillere de yer verildi. Araştırma kapsamına girenler arasında minnet duygusu sözel ve gülümseme ya da baş sallama gibi sözel olmayan biçimlerde dışa vurulmaktaydı. Evlere ve ortak alanlara kameralar yerleştiren Floyd ve arkadaşları, bir kişinin bir istekte bulunup bir başkasının buna yanıt verdiği 1500’ü aşkın durumu kayda geçirdiklerinde, her kültürden insanların çoğunlukla bu istekleri yanıtladıklarına ancak karşılığında çok ender olarak “teşekkür ederim” dediklerine, ya da minnet duygularını ister gülümseyerek, ister baş sallayarak dışa vurduklarına tanık oldular. İnsanlar yerine getirilen isteklerin yalnızca yüzde 5.5’ine teşekkürle karşılık vermekteydiler. İngilizce ve İtalyanca konuşanlarda bu oran biraz daha yüksek olmakla birlikte, oran yine de şaşırtıcı derecede düşüktü. Minnet duygularını dile getirme sıklığı konusunda en düşük orana Cha’palaa dilini konuşanlarda tanık olundu. Ancak uzmanlar bu dilde “teşekkür ederim” demenin hiç de kolay bir yolu olmadığını fark ettiklerinde, oranın neden bu denli düşük olduğu da açıklığa kavuştu. Game of Thrones (Taht Oyunları) adlı dizide konuşulan Dothraki dilinin yaratıcısı dilbilimci David Peterson da elde edilen bu bulgular karşısında şaşkınlığa kapılanlardan biriydi. Daha önceleri böyle bir durumun söz konusu olabileceğini hiç düşünmeyen Peterson, yarattığı dilde de hiçbir teşekkür sözcüğüne yer vermedi. Derleyen Rita Urgan Say thanks, a lot New Scientist/ 2229 Aralık 2018 Toyota’da patent ücretsiz Elon Musk’ın bundan 5 yıl kadar önce Tesla’nın bütün patentlerini açmasının ardından bu sefer de Toyota, tüm dünyada elektrikli araçların gelişiminin hızlanabilmesine yardımcı olması için kendi patent arşivini hiçbir ücret talep etmeden kullanıma açtığını duyurdu. Böylece Toyota’nın elektrikli araç teknolojilerine ilişkin yaklaşık 24 bin patentinden hiçbir yasal engel olmaksızın diğer imalatçılar da yararlanabilecekler. Toyota da fark yaratmayı patent ile değil, marka, fiyat/performans ve pazara çıkış hızı gibi faktörlere dayandıracağını açıkladı. Şirket ayrıca Toyota’nın motorlarını, bataryalarını, güç kontrol ünitelerini, elektronik kontrol ünitelerini kullanan araç üreticilerine teknik destek sağlayacağını da belirtti. Panda ne zaman otçul oldu ? Panda ayıları aslında avcı hayvanlar. Sivri köpek dişleri, çene yapısı ve kısa bağırsak yapısı et yemek için çok uygun. Demek ki milyonlarca yıl önce yaşayan ataları günümüzdeki pandalardan tamamen farklı bir şekilde beslenmiş olmalılar. Pandalar günümüzde neredeyse sadece bambuyla besleniyorlar. Bol lifli bu bitkinin sindirimi zor olduğu gibi enerjisi de düşük. Pandalar doyabilmek için çok fazla enerji harcamadan günde on kilo bambu yemek zorundalar. Güncel tahminlere göre pandalar bunu yaklaşık olarak iki ila üç milyon yıldır yapıyorlar. Ancak kısa bir süre önce “Current Biology” dergisinde yayımlanan araştırma, bu teoriyi çürütüyor gibi. Biyolog Fuwen Wei ile çalışan ekip, bambu diyetinin 5 bin ila 7 bin yıl önce başladığını söylüyor. Araştırmacılar Çin’in güneyindeki Yunnan bölgesinde yer alan dağlarda halen yaşamakta olan, soyları tükenen ve diğer memelilerin kemiklerini ve dişlerini incelemişler. Buna göre pandalar 5 bin ila 7 bin yıl önce daha farklı ve daha çeşitli besleniyorlarmış. Tam olarak ne yedikleri bilinmiyorsa da ot gibi farklı bitkiler diyor araştırmacılar. Diet Evolution and Habitat Contraction of Giant Pandas via Stable Isotope Analysis, Current Biology 31.01.2019. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle