18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: SERPİL ÜNAY 95 NİSAN 2019 CUMA Taş Yapı Kadıköy Belediyesi arasındaki tazminat davasında skandal karar Taş Yapı’nın “Four Winds” projesi, Kadıköy’ün en önemli arazilerinden Meteoroloji arsasına yapıldı. Tazminatta süreç sil baştan İnşaat şirketi Taş Yapı ile Kadıköy Belediyesi arasındaki tazminat davasında, İstanbul 7. İdare Mahkemesi skandal bir karara imza atarak süreci başa döndürdü. Mahkeme 101 mil yon 859 bin TL maddi tazmina tın Kadıköy Belediyesi tarafın dan davanın açıldığı 2015 yı lından bugüne fai ziyle birlikte şirke te ödenmesine ka rar verdi. Şirket, ka hazal ocak rar daha ilçe belediyeye tebliğ edilmeden icra işlemi baş lattı. Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, “Mahkeme ye ni bir bilirkişi raporu istemeden 3 ayda alelacele karar verdi. Hu kuk garabeti yaşıyoruz” dedi. Taş Yapı, Kadıköy Belediyesi’ne, Kadıköy’ün en önemli arazilerinden Meteorolo ji arsasına yaptığı “Four Winds” projesinin “hukuka aykırı ve keyfi eylemlerle” durdurularak zarara uğratıldığı iddiasıyla 4 yıl önce tazminat davası açmış tı. İstanbul Anadolu 6. Asliye Hukuk Mahkemesi, şirketi hak NUHOĞLU: Halkı temsil ediyoruz Gazetemize kararı değerlendiren Aykurt Nuhoğlu özetle, “Baştan beri Kadıköy Belediyesi ikinci bir bilirkişi istemesine rağmen tek bir tane bilirkişi raporu var. ‘Zarar ettim’ dediği yıllarda bu binayı yaptı, bitirdi. 4 tane bina yerinde duruyor. 7 bin metre kare kaçağı mahkeme tarafından tespit edilmiş binalar için idare mahkemesi alelacele 3 ayda karar veriyor. Bizden sadece yazılı savunma istedi. Kamu bu kararlar karşısında kendisini var edemez. Tam bir hukuk garabeti. Hukuk açısından son derece sıkıntılı ve üzücü bir durum. Diliyorum kamuoyu ve yüksek yargı adaletli bir şekilde bu olayı düzeltir. Biz halkı temsil ediyoruz. Bizi halkın çıkarlarını değil de bu firmanın çıkarlarını korumak için seçmediler. Bizi güçsüzlerin haklarını korumak için seçtiler” diye konuştu. Aykurt Nuhoğlu lı bularak ilçe belediyeyi 101 milyon 859 bin TL maddi tazminata mahkum etmişti. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi kararı bozarak bu rakamı gene yüksek bir rakam olan 44 milyon 159 bin 487 lira olarak belirledi. Kamu gücü vurgusu Yargıtay belediyenin bir kamu tüzelkişisi olduğunu belirterek işlem ve eylemlerinin kamusal nitelik taşıdığına dikkat çekti ve alt mahkemenin kararını bozdu. Bunun üzerine İs tanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi Yargıtay’ın kararına uyarak ilçe belediyenin işlem yaparken kamu gücü kullandığını anımsattı ve 10 Ekim’de oyçokluğuyla kararı kaldırdı. Şirket kararın kaldırılmasına itiraz etti. Bunun üzerine dava İstanbul 7. İdare Mahkemesi’ne taşındı. Faizi de ekledi Mahkeme, geçen günlerde açıkladığı kararında eski bilirkişi raporuna atıfta bulunarak “Davalı idarenin haksız ve hu kuka aykırı eylem ve işlemleri nedeniyle davacı şirketin inşaatı zamanında bitirememesi, ilave krediler kullanmak zorunda kalması, inşaattaki bağımsız bölümlerin satılamaması nedeniyle öz finansmandan yoksun kaldığını” savundu. 101 milyon 859 bin TL maddi tazminatın ilk davanın açıldığı 2015 yılından itibaren işleyecek faiziyle birlikte ödenmesine 4 Mart’ta oybirliğiyle karar veren mahkeme istinaf yolunu açık bıraktı. Belediye kararı istinafa taşıyacak. 5 Nisan Avukatlar Günü’ne 125 bin avukat mutsuz giriyor Erinç Sağkan: Avukatlar işçileştiriliyor, sömürülüyor Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan, bu yıl 5 Nisan Avukatlar Günü’nü kutlamayacaklarını belirterek, bir yandan avukatların haksızhukuksuz da valarda yargılandığını, diğer yandan meslektaşlarının ekonomik sorunlar yaşadığına dikkat çekti. Alican Kamu avukatlarının uludağ özlük haklarının iyileştirilmediğini belirten Sağkan, “Son dönemlerde, bu kutsal mücadelenin ve hukukun güvencesi ve öznesi olan avukatlar, ekonomik kaos düzeni ile işçileştiriliyor ve sömürü mekanizmasının baskısında yaşamaya zorlanıyor” dedi. Bugün 5 Nisan Avukatlar Günü. Hâkim ve savcıların yanında yargının 3. ayağını oluşturan “savunma”yı Türkiye’de 125 bin avukat temsil ediyor. Avukatların birçok sorunu var. Cumhuriyet’e konuşan Ankara Barosu Başkanı Sağkan, avukat olmanın, yurttaşların temel hak ve özgürlüklerini savunmak ve korumak olduğunu belirterek, “Son dönemlerde, bu kutsal mücadelenin ve hukukun güvencesi ve öznesi olan avukatlar, ekonomik kaos düzeni ile işçileştiriliyor ve sömürü mekanizmasının baskısında yaşamaya zorlanıyor. Düşünün ki avukat olmanın ve savunma hakkının temsilini elinde bulundurmanın zorluğuna bir de yaşama kavgası ekleniyor” dedi. Özlük hakları iyileştirilmeli Sağkan, bir diğer meselenin ise kamu avukatlarının özlük haklarının iyileştirilmesi olduğunu ifade ederek, şu değerlendirmeyi yaptı: “Eşit işe eşit ücret dengesinin kurulamamış olması, kendilerine sunulan çalışma ve özlük koşullarının yararlarına olacak şekilde düzenlenmemesi ve bu duruma iliş kin halen tek bir adım atılamamış olması gerek kamunun gerekse meslektaşlarımızın kanayan yarası olmaya devam etmektedir. Sigorta şirketlerinin, ‘kamu avukatlarının riski çok yüksek’ gerekçesiyle, mesleki mesuliyet sigortası yapmadığı kamu avukatlarının, halihazırda ön lisans mezunu bir teknik personel maaşından bile düşük bir maaş ve emeklilik hakkı karşılığında, daha fazla kamuda çalışması beklenemez diye düşünüyorum. Kısa zaman önce önce yaklaşık 1300 olan Hazine avukatı sayısı, şu an için 800’e düşmüştür. Aynı nedenle diğer kamu kurumlarında da kamu avukatı sayısı hızla azalmaktadır. Bu gi Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan dişatın durdurulmaması halinde; kamu adına yürütülen hukuk hizmetinin zaafa uğrayacağı ve kamu zararına neden olunacağı kaçınılmazdır.” Sağkan, Ankara Barosu olarak bu yıl Türkiye’nin yıllardır içine çekilmeye çalışıldığı “normalleştirilmiş” hukuksuzluk düzenine ve avukatların içinde bulunduğu kaosa dikkat çekmek için 5 Nisan Avukatlar Günü’nde balo yapmama kararı aldıklarını da kaydetti. Türkiye Barolar Birliği de yaptığı açıklamada, 125 bin avukatın, artık tahammülü giderek imkânsız hale gelen maddi ve manevi sorunlarla karşı karşıya olduğunu bildirdi. 20 bin stajyer avu kat için yaşam mücadelesinin boğucu hale geldiği belirtilen açıklamada, “Sayısı sürekli artan hukuk fakültelerinde okumakta olan 85 bin öğrenci, haklı olarak gelecek kaygısı içindedir. Hukukun üstünlüğü mücadelesinin öncü gücü olan avukatlar, buna rağmen hukuk devleti mücadelesini sürdürmeye devam etmektedir. Avukatın mesleki standartlarının yükseltilmesi, mesleğin sürdürülebilirliğinin güvence altına alınması, sorunların çözüme ulaştırılması avukatın olduğu kadar devletin, hukukun üstünlüğünün, demokratik toplumun korunması ve geliştirilmesi için zorunludur. Yargı reformunun gerçekleşmesi, güvenilir bir hukuk sisteminin inşa edilmesi, hukuk güvenliğinin sağlanarak ekonominin rahatlaması ve refah toplumu idealine ulaşılması için avukatlık mesleğinin içinde bulunduğu ve yıllardır dile getirilen sorunların artık çözülmesi gereklidir. Laik, sosyal, demokratik hukuk devleti ilkesine dayalı Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün açtığı aydınlık yolda yürümeye devam eden biz avukatlar, hukuk devleti idealine ulaşacağımıza dair inancımızı hiç yitirmedik ve asla yitirmeyeceğiz. Hukuk devleti mücadelemizi daima sürdüreceğiz” denildi. l ANKARA ‘Baskıları protesto ediyoruz’ Aralarında Canan Arın, Fikret İlkiz ve Fehmi Demir’in de olduğu Avukat İnisiyatifi de yaptığı açıklamada, “Tüm insan hak ve özgürlüklerine karşı yürütülen ve özellikle Avukatlara karşı yoğunlaşarak artırılan düşmanca tüm saldırıları, mesleklerini yaparken ceza tehdidi altında tutulmalarını, tutuklanma larını, mahkum edilmelerini, eziyet görmelerini, tehdit edilmelerini, avukatlık mesleği üzerinde kurulmak istenen ve var olan tüm vesayetleri, avukatlık meslek örgütlerine, Barolara karşı yapılan baskıların tümünü protesto ediyoruz. Avukatlar olarak tüm baskılara karşı çıkacağımızı kimse unutmasın” ifadelerini kullandı. Özgürlükçü Çağdaş Avukatlar, “Savunma mesleğine yönelik baskı ve saldırılar, hapishanelerdeki görüş kısıtlamaları, görüşlerin kamera ile kayıt altına alınması ve avukat yargılamaları” gündemiyle 5 Nisan Avukatlar Günü’nde Ankara Adliyesi önünde basın açıklaması yapacak. AİHM‘den Türkiye’ye uyarı 32 hak ihlali başvurusuna ret Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 20152016 yıllarındaki çukur olayları sırasında Cizre, Silopi ve Sur’da uygulanan sokağa çıkma yasağıyla ilgili Türkiye aleyhine yapılan 32 başvuruyu reddetti. AİHM, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde 2015 ve 2016 yıllarındaki çukur olayları sırasında uygulanan sokağa çıkma yasağı ve yürütülen terörle mücadele operasyonlarıyla ilgili Türkiye aleyhine yapılan 32 başvuruyu daha karara bağladı. İddiaları inceleyen AİHM, söz konusu iddiaları kabul edilemez bularak, 32 başvuruyu da oy birliğiyle reddetti. 34 başvuru yapıldı Çukur olayları sırasında mal ve can güvenliğinin sağlanması amacıyla ilan edilen sokağa çıkma yasaklarına ilişkin AİHM’e toplamda 34 başvuru yapıl dı. AİHM, yaşam hakkı, işkence ve kötü muamele yasağı, özgürlük ve güvenlik hakkının ihlal edildiğinin ileri sürüldüğü bu 34 başvuru arasından daha önce 2 başvuruyu duruşmalı olarak incelemeye karar verdi. 29 Ocak 2019’da açıkladığı kararlarla söz konusu 2 başvuruyu kabul edilemez buldu. Bu kapsamda özellikle başvuranlar tarafından Anayasa Mahkemesi’ne yapılan bireysel başvurularla ilgili incelemenin henüz sürdüğüne işaret edildi. Kararda, Anayasa Mahkemesi’nin tüketilmesi gereken ve etkili iç hukuk yolu olduğu vurgulandı. AİHM, daha önceki kararlarına atıfta bulunarak Anayasa Mahkemesi önündeki başvuruların henüz inceleme aşamasında olduğunu, bu nedenle etkili iç hukuk yollarının tüketilmediğini belirtti ve diğer 32 başvuruyu da kabul edilemez buldu. l ANKARA/Cumhuriyet Dumlupınar şehitleri Gelibolu’da anıldı Çanakkale Boğazı’ndan geçiş yaparken 66 yıl önce Nara Burnu önlerinde İsveç şilebi ‘Naboland’ ile çarpışması sonucu batan ‘TCG Dumlupınar’ denizaltısında şehit olan 81 denizci, Gelibolu ilçesinde bulunan Atatürk Kültür Merkezi’nde dün düzenlenen törende anıldı. Törene katılanlara, Dumlupınar belgeseli izlettirildikten sonra, özel motor ile denize açılarak, 81 şehit denizci ile diğer şehit denizciler için denize çelenk bırakıldı. l DHA Toker’e açılan 1.5 milyon TL’lik dava Mahkeme ihale örneğini istedi Gazeteciyazar Çiğdem Toker’in gazetemizde yayım arıyorsanız, metro ihalelerine bakın” başlıklı köşe yazası nedeniy lanan “Tasarruf Arıyorsanız Met le davacı şirketin manevi tazmi ro İhalelerine Bakın” başlıklı ya nat talep etme koşullarının olu zısı nedeniyle Şenbay Madencilik şup oluşmadığı, köşe yazısın A.Ş. tarafından aleyhinde açılan da geçen ifadelerin davacı tara 1.5 milyon TL’lik tazminat dava fın şeref ve haysiyetini, kamuoyu sının görülmesine devam edildi. nezdindeki itibarını zedeleyecek Ankara 13. Asliye Hukuk Mah nitelikte bulunup bulunmadğı, ta kemesi’ndeki duruşmaya es lep edebilecek bir manevi tazmi ki gazetemiz yazarı olan ve ha nat var ise miktarının ne olabile len Sözcü’de yazan Çiğdem To ceği hususlarından kaynaklandı ker ve avukatı Şükrü Evrim İnal ğını bildirdi. Baştımar, uyuşmaz ile davacı şirketin avukatı Han lığı bu şekilde tutanağa geçirdi. dan Çalık katıldı. Avukat Çalık, Mahkeme, duruşma sonunda ön Toker’in yazısındaki ihaleyle ilgi inceleme aşamasının tamamlan li evrakların Ulaştırma ve Altyapı masıyla, tahkikat aşamasına ge Bakanlığı’ndan istenmesini talep çilmesine karar verdi. Taraf ve ederek “Deliller toplansın, dava killerine, dosyaya bildirdikleri ve mız kabul edilsin” dedi. Toker’in henüz sunmadıkları delilleri sun avukatı Evrim İnal ise delil maları için iki haftalık süre lerin toplanarak davanın veren mahkeme, Ulaştırma reddedilmesini istedi. Bakanlığı’na yazı yazarak Yargıç Funda Baştı Toker’in köşe yazısında mar, taraflar arasında ki ihale evrağının bir ör ki uyuşmazlığın Cum neğinin istenmesini ka huriyet gazetesin rarlaştırdı. Duruşma 9 de 27 Ekim 2017 Temmuz’a ertelen tarihinde yayım di. l ANKARA/ lanan “Tasarruf Cumhuriyet Çiğdem Toker Demirtaş’ın davası yine ertelendi Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın, Mersin’de yaptığı konuşmada “devletin askeri ve Emniyet teşkilatını alenen aşağıladığı” ve dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’na hakarette bulunduğu iddiasıyla yargılanmasına devam edildi. Mersin 14. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, Edirne F Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuklu bulunan De mirtaş katılmadı. Sanık avukatı, birleşen dosyalar nedeniyle müvekkilinin, daha geniş savunma yapmak için duruşmaya katılma talebinin olduğunu söyledi. Mahkeme hâkimi talebi reddederek, duruşmanın daha güvenli olması için Demirtaş’ın bir sonraki celseye Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katılmasına karar verdi. Duruşma, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için ertelendi. l AA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle