28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 29 NİSAN 2019 PAZARTESİ Afife Jale’nin defnedildiği mezarlığın Afife bulunduğu tahmin ediliyor, sıra şimdi Jale’nin mezarında mezarının peşinde CEREN ÇIPLAK DRILLAT EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: İLKNUR FİLİZ KÜLTÜR “Afife Jale’nin portresi” Osmanlı dönemi Ermeni tiyatro oyuncusu, 1840 doğumlu, Güllü Agop’un (Hagop Vartovyan) mezarının yerini 2011’de keşfeden tiyatro araştırmacısı Boğos Çalgıcıoğlu şimdi de ilk Müslüman Türk kadın tiyatro oyuncusu Afife Jale’nin mezarının peşine düştü. Ancak, bu noktada, Kültür Bakanlığı’nın Afife Jale’nin mezarının keşfine yönelik incelemelere destek vermesi gerekiyor. Bu keşif, tamamlanırsa, Türk Tiyatrosu tarihi adına çok önemli bir gelişmeye vesile olacaktır kuşkusuz... Çünkü Afife Jale, erkekle kadının, bırakın tramvayı, neredeyse yolda bile yan yana duramadığı bir dönemde sahneye çıkmaya cesaret etmiş ilk Müslüman Türk kadın tiyatro oyuncusu... Çalgıcıoğlu, hangi tarihlerde Bakırköy Ruh ve Sinir Hastanesi’nde kaldığını tespit ettiği Afife’nin nerede öldüğünü de teyit etti. “Afife Jale’nin mezarı nerede” sorusu ise tiyatro dünyamızın bugüne kadar yanıtlayamadığı soru! Çalgıcıoğlu, bir tiyatro araştırmacısı olarak bu sorunun peşine düştü, ben de onun! Ona, 2018’de ulaştığımda verileri toparlamak için zamana ihtiyacı vardı. Aradan geçen sürede, Çalgıcıoğlu, büyük bir emekle, Afife Jale’nin mezarının izini sürdü. Neler olduğuna bir bakalım öyleyse... n Öncelikle, Afife Jale’nin mezarının izini takip etmeye sizi ne yönlendirdi? Yaşadığı yıllarda Avrupai tiyatronun bu topraklarda tanınması ve gelişmesine öncülük eden Güllü Agop’un (Hagop Vartovyan) ilgisizlikten dolayı kaybolan mezarının yerini, tekrar bulma sürecinde edindiğim tecrübeler ve araştırmalar, tiyatroya gönül vermiş ve yine mezarı kayıp olan Afife Jale’ye yönlendirdi beni. Ve ilk sahneye çıktığı yer olan o zamanki adıyla Apollon Tiyatrosu, yani şimdiki adıyla Rexx Sineması’nın fuayesinde atıl bir şekilde yerde duran büst, uzun çabalar sonunda Eylül 2018’de temizlenerek tekrar bahçedeki yerini aldı. Bu olay, çalışmalarımdan çıkan ilk olumlu sonuçtu. n Afife Jale’nin mezarının yerini ne kadar zamandır araştırıyorsunuz? Tiyatro alanında yıllardır yapmış olduğum araştırmalar, pek çok konu ve kişiyi kapsaması bakımından 1980’lere kadar uzanıyor... Birbiriyle bağlantılı pek çok konuyu derlerken Afife Jale’ye odaklanmam ise Güllü Agop’un izini sürerken başladı. 2017’de davet edildiğim Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri jüri üyeliğim ile bu tiyatro ödülünü 23 yıl önce başlatıp adını da Afife olarak öneren hocamız Haldun Dormen’in de bu konudaki hassasiyeti, araştırmalarımın hız kazanmasını sağladı. n Afife Jale’nin mezarının izini sürme sürecine gelelim... Başlangıç noktanız hangi veriydi? Afife’nin hayatıyla ilgili okuduğum sayısız ve birbiriyle çelişen yazılardan sonra, tiyatro araştırmacısı sayın Özdemir Nutku’nun “Dar Kültür Bakanlığı’nın Afife Jale’nin mezarının keşfine yönelik bu incelemelere destek vermesi gerekiyor, çünkü mezarın yeri tam olarak tespit edildiğinde tiyatro tarihimiz adına atılmış büyük bir adım olacak. ül Bedai’den Şehir Tiyatrosuna” adlı kitabında rastladığım 24 Temmuz 1941 tarihli bir cenaze fotoğrafı dikkatimi çekti. Afife’nin cenaze töreninin muhtemelen tek resmi belgesi olan bu fotoğrafta Behzat Butak, Sait Köknar ve oğlu Ergun Köknar ile zayıf bir ihtimalle abisi olduğunu tahmin ettiğimiz Salah Bey ve naaşı taşıyan görevliler görünmekte. Burada bizi merakta bırakan bir diğer konu ise fotoğrafı kimin çektiği. Şehir tiyatrosundan bir fotoğrafçı mı yoksa Afife ile yakından ilgilenerek kendisiyle son röportajı Bakırköy Ruh ve Sinir Hastanesi’nde yapan gazeteci Nusret Safa Çoşkun mu henüz bilemiyoruz. Elimizdeki fotoğraf aynı zamanda cenazesinden bir gün sonra Cumhuriyet gazetesinde de yayımlanmış. n Peki mezar keşfine ilişkin neler tespit ettiniz? Bugün hangi noktadasınız? Öncelikle cenaze törenindeki çekilen fotoğrafın arka planında yer alan binanın, geçmiş mimarisini neredeyse aynen korumuş olan Yedikule Ermeni Hastanesi olduğunu belirledik. Ardından daha geri planda görünen surların günümüzdeki durumunu karşılaştırdık. Son olarak da ağaçların yüksekliği ve sıklığı sebebiyle kaliteli görüntü almakta sorun yaşadığımız mezarlığın hemen yanında bulunan gökdelenlerden, profesyonel çekimlerle yüksek plan görüntüler alarak tespit çalışmaları yaptık. Böylece, doğru mezarlıkta yani Kazlıçeşme Mezarlığı’nda olduğumuzdan emin olduk. Yine de mezarlık adına resmi belgelere ulaşabilmek için Bakırköy Ruh ve Sinir Hastanesi’ne arşiv araştırma için birkaç kez başvurdum. Konu hakkında yardımcı olunmadığı gibi maalesef medeni kurallara uymayan davranışlara da maruz kaldım. Olayın daha da çirkin bir hal al Tiyatro oyuncusu Güllü Agop’un mezarının yerini 2011’de keşfeden tiyatro araştırmacısı Boğos Çalgıcıoğlu şimdi de ilk Müslüman Türk kadın tiyatro oyuncusu Afife Jale’nin mezarının izini sürüyor. Çalgıcıoğlu, elindeki verilere dayanarak, Afife’nin bugüne kadar ortaya çıkarılamayan mezarının, Kazlıçeşme Mezarlığı’nda olduğunu ifade ediyor. “Kazlıçeşme Mezarlığı’nda araştırma anından bir kare.” maması için de bir daha Başhekimliği rahatsız etmedim. Diğer yandan Edirnekapı Mezarlıklar Umum Müdürlüğü’nde yaptığım çalışma, “belgelere ulaşılamadığı” bilgisi nedeniyle sonuçsuz kalınca, süreci diğer yönlerden sürdürmeye devam ettim. Mühendisler de çalıştı Bu tarz bir çalışmanın en önemli parçası olan eldeki verilerin mesafe, biçim, konum ve engebe gibi ölçümlerinin de en doğru şekilde değerlendirilebilmesi gerekmekteydi. İlk görüşmemizden bu yana profesyonel tecrübe, bilgi, sabırlı çalışma ve konuya gösterdikleri özel hassasiyetlerini bizden esirgemeyen hocalarımız, harita mühendisi Şinasi Tek (MAPTEK Mühendislik) ve Prof. Dr. Rahmi Nurhan Çelik (İTÜ – Geomatik Mühendisliği) ile çalışmalarımızın sonuna yaklaşmış bulunuyoruz. Diğer yandan günümüzde edebi çalışmalarını sürdüren ve 30 yıl boyunca Bakırköy Ruh ve Sinir Hastanesi’nde çalışıp, başhekim yardımcısı olarak 2011’de emekli olan psikiyatrist Dr. Lâtif Ruhşat Alpkan’dan da aldığımız destek sayesinde, dönemin hastanedoktorhasta ve ilaç ilişkisinin doğru yorumlanması ve Afife’nin hastane yatışlarındaki belgeye dayalı tarihlerine ulaşma şansımız oldu. Nerede öldü? n Öyleyse belgeye dayalı tarihleri paylaşır mısınız? Ayrıca, Afife Jale’nin öldüğü yere ilişkin çeşitli iddialar var. Bunu netleştirebildiniz mi? Bu konuda yeterli ve ciddi bir araştırma yapılmamış sadece. Balıklı Rum, Bakırköy Ruh ve Sinir veya Fatih’te bir evde öldüğüne dair çeşitli spekülasyonlar vardı. Şimdi doğrusunu kanıtlıyorum. Bakırköy Ruh ve Sinir’de üç kez yatmış; üçüncü yatışından bir “Afife’nin cenaze töreni. 25 Temmuz 1941 tarihli Cumhuriyet gazetesi kupürü” “Bu fotoğrafın, Afife’nin cenaze töreninin, muhtemelen tek resmi belgesi olduğunu belirten Çalgıcıoğlu, fotoğraftaki kişilerin ise, Behzat Butak, Sait Köknar ve oğlu Ergun Köknar, Afife’nin abisi olduğunu tahmin ettiği Salah Bey ve naaşı taşıyan görevliler olduğunu söylüyor.” kaç gün sonra orada ölmüş... 26 Temmuz 17 Kasım 1934 tarih leri arasında Afife Selahaddin adıyla, 1939 5 Kasım 1940 tarihleri arasında da Afife Utku adıyla yatışı mevcut. Bu yatışta, öz geçmişi ile ilgili bilgi verilirken “sahneye ilk çıkan kadın sanatçı” olduğu belirtiliyor. Son olarak, 1941 tarihinde yatmış ve 23 Temmuz 1941 tarihinde hastanede vefat ettiği belirtilmiş. Bu konudaki kanıtlar, Dr. Latif Alphan’ın “Bakırköy Akıl Hastanesi’nden Anılar” kitabında var. Ancak, hastane yatışları ile ilgili hastanede hazırlanan üç dosyada, Afife’nin ölümünün yazdığı üçüncü dosya, doktorun söylediğine göre kayıp! Bu çalışmadaki asıl amacım bu bilgi kirliliğine son vererek Afife Jale’ye hak ettiği itibarı yeniden kazandırmak ve benden sonraki Tiyatro Tarihi araştırmacılarına güvenilir bir kaynak yaratmak. ‘Bizim fedaimizsin’ n Afife Jale’nin hayatı içinde sizi en çok etkileyen nedir? 22 Nisan 1920’de (ki bu tarih halen tartışılmaktadır maalesef) Hüseyin Suat’ın “Yamalar” oyunu ile ilk kez gözyaşları ve “sen bizim fedaimizsin, sahnelerimiz nihayet Ermeni tiyatrocuların elinden kurtuldu” nidaları ile sahneye çıkmış. Geleceğin kendisine nasıl bir son hazırladığını bilemeden... Büyük bir hevesle sahneye çıkmış ve gerçekten de tiyatro fedaisi olmuş... Süreyya Operası’nda Trajiklasik Ezgiler Münih Radyo Orkestrası üyesi, 15. Uluslararası Viyana Müzik Yarışması birincisi keman sanatçısı Hande Özyürek ile Rus ekolünün Türkiye’deki önemli temsilcilerinden piyanist Gökhan Aybulus bu akşam saat 20.00’de Süreyya Operası’nda resital verecek. İkili klasik ve dramatik olarak nitelendirdikleri resital programında, Beethoven, “Kreutzer Sonatı”; Saint Saens’ın, “DanseMacabre/Ölüm Dansı” ve Grieg’in “KemanPiyano Sonatı, No.3” eserlerini seslendirecekler. l Kültür Servisi KAZANAN ‘güvercin hırsızları’... 30. Ankara Uluslararası Film Festivali ödül töreni dün 20.00’de CerModern’de yapıldı. En iyi film ödülünün sahibi Osman Nail Doğan imzalı “Güvercin Hırsızları” oldu. Berkay Ateş ve Saadet Işıl Aksoy başrollü “Görülmüştür” toplam dört ödül kazanırken, prömiyerini geçtiğimiz sene Karlovy Vary Uluslararası Film Festivali’nde gerçekleştiren “Kardeşler” ve “Saf” ise ikişer ödüle değer görüldü. ÖDÜLLER: l En İyi Film: Güvercin Hırsızları (Osman Nail Doğan) l En İyi Yönetmen: Ali Vatansever (SAF) l Onat Kutlar En İyi Senaryo: Serhat Karaaslan (GÖRÜLMÜŞTÜR) l Mahmut Tali Öngören En İyi İlk Film: NEBULA (Tarık Aktaş) l En İyi Kadın Oyuncu: Saadet Işıl Aksoy (SAF) l En İyi Erkek Oyuncu: Berkay Ateş (GÖRÜLMÜŞTÜR) l En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu: Füsun Demirel (GÖRÜLMÜŞTÜR) l En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu: Bülent Çolak (SUÇ UNSURU) l En İyi Görüntü Yönetmeni: A. Emre Tanyıldız (KARDEŞLER) l En İyi Sanat Yönetmeni: Meral Efe Yurtseven, Emre Yurtseven (KARDEŞLER) l En İyi Özgün Müzik: Mustafa Avcı (YUVA) l Ayhan Ergürsel En İyi Kurgu: Naim Kanat (GÜVERCİN HIRSIZLARI) l SİYAD En İyi Film: GÖRÜLMÜŞTÜR (Serhat Karaaslan) l Ulusal Belgesel Yarışması En İyi Film: TANRI GÖÇMEN ÇOCUKLARI SEVER Mİ ANNE? (Rena Lusin Bitmez) l Ulusal Kısa Film Yarışması En İyi Film: DUYUYOR MUSUN ANNE? (Tuna Kaptan) l Proje Desteği Ödülü: KARANLIKTA ISLIK ÇALANLAR (Pınar Yorgancıoğlu) TELEVİZYON Hazırlayan: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK Koreeda’nın ödüllü filmi ekranda... Hirokazu Koreeda’nın yönetmenliğini yaptığı 2013 Cannes Film Festivali Ju¨ri Özel Ödu¨lu¨ “Benim Babam, Benim Oğlum” adlı film bugün saat 20.00 de TRT 2’de gösterile cek. Filmde başrolleri Masaharu Fukuyama, Machiko Ono ve Yoko Maki paylaşıyor. Filmin konusu kısaca şöyle: Ryota, hayat ta sahip olduğu her şeyi çalışarak kazanmış ve hayalindeki yaşamı da hep çalışarak el de edeceğine inanmakta. Ancak bir gu¨n Ryo ta ve eşi Midori, hastaneden beklemedikleri bir telefon alırlar. Altı yaşındaki oğulları Ke ita, “onların” çocuğu değildir, hastane yan lış çocuğu vermiştir onlara. Ryota ve Midori çifti, bu haberle hayatlarını değiştirecek bir karar almak zorunda kalırlar. Biyolojik oğul larını bu¨yu¨ten aileyle yakın ilişki kurarak öz oğullarını tanımaya başlarlar. Aileler sık sık göru¨şmeye ve hatta çocukları zaman za man yatılı olarak değişmeye başlarlar. Bu¨tu¨n bu su¨reçte, Ryota’nın karısı Midori, Keita’ya olan sevgisinden hiçbir şey kaybetmez ve bu durum Ryota’nın kendini sorgulamaya baş lamasına neden olur. Geçen altı yıl boyunca acaba çocuğuna gerçek bir baba olmuş mudur? TRT 2 20.00 YAYIN AKIŞI 12.35 Ucuz Hayatlar 13.40 Bi İhtimal 15.40 Sınırları Zorlayanlar 16.05 Yok Olmadan Keşfet 17.05 Vahşi Yaşam 18.35 Pazarlık 19.05 Hayat Yarışı 19.30 2019 Belgesel Ödülleri Gala Töreni Öncesi 20.30 Yüz Yılın Komploları 21.00 2019 Belgesel Ödülleri Gala Töreni 22.30 Ucuz Hayatlar 08.00 Kendine İyi Bak 10.00 Kuaförüm Sensin 13.00 Gelin Evi 15.00 Zahide Yetiş’le 18.45 Show Ana Haber 20.00 Çukur 00.15 Çarpışma 08.45 Günün Ekonomisi 09.00 Parametre 10.00 10’dan Sonrası 10.25 Süper Lig Saati 12.00 10’dan Sonrası 13.00 Bugün 15.00 Günlük 17.07 Kapanış Zili 18.00 CNN TURK Gazete 19.00 Ana Haber 21.00 Tarafsız Bölge 23.00 Günün Sonu 01.00 Gece Haberleri 07.15 İsmail Küçükkaya ile Çalar Saat 10.00 Çağla ile Yeni Bir Gün 12.15 Yasak Elma 16.00 Zuhal Topal’la Sofrada 19.00 Fatih Portakal ile FOX Ana Haber 20.00 Yasak Elma 00.15 Bir Aile Hikayesi 10.45 Aramızda Müzik Var 11.30 Muasır 12.00 Karalama Defteri 13.30 Sinema + 14.15 Dünya Müzik Gelenekleri 14.30 Koleksiyoner 15.00 Bir Resim Bir Hikaye 15.30 Tarihin Ruhu 16.00 Aykut Köksal İle Mimarlık Söyleşileri 17.00 Muasır 17.30 Murat Boncuk’la Atölye 18.00 Hayat Sanat 19.00 Eskici 19.30 Geleneğin Kalp Atışları 20.00 Yabancı Sinema Benim Babam, Benim Oğlum (Soshite Chichi Ni Naru) 22.00 Sarayın Lezzetleri 22.30 Tarih Söyleşileri 23.20 Türkiye Ekspresi 23.30 BelgeselTroya Hazineleri 09.00 Haber Merkezi 09.25 NTV Ekonomi Geri Sayım 10.00 Haber Merkezi 11.35 Tekno Hayat 12.00 Haber Merkezi 13.55 Piyasa Ekranı 18.05 Bana Söz Ver 19.00 Akşam Haberleri 20.00 Ana Haber 21.00 Mete Çubukçu İle Pasaport 21.55 %100 Futbol 12.30 Klip Saati 13.00 Gün Ortası Haber 14.00 Klip Saati 15.00 Günün Getirdikleri 16.10 Çevre Dosyası 18.30 Ana Haber 19.30 Yereli Yönetenler 20.30 İçimizdeki Sesler 22.00 Fırat Boyları 09.10 Zihin Oyunları 10.00 Stephen Hawking ile Deha 10.50 Olağanüstü Arabalar 11.45 Uçak Kazası Raporu 12.40 25 Litre 13.40 Zihin Oyunları 14.30 Stephen Hawking ile Deha 15.45 Ahmak Bilimi 16.15 Olağanüstü Arabalar 17.10 Zihin Oyunları 18.05 Stephen Hawking ile Deha 19.00 Ahmak Bilimi 20.00 Dönüm Noktası 21.00 Kanunsuz Ada: Derlemeler 22.00 Uçak Kazası Raporu 23.00 Kolombiya Havaalanı 10.35 Hurda Avcıları 11.25 Uyumsuzlar Garajı 12.15 Alaska: Son Sınır 13.05 Nasıl Yapılmış? 13.55 Alaska Demiryolu 14.45 Uyumsuzlar Garajı 15.35 Tamirat Tadilat 16.30 Alaska: Son Sınır 17.25 Hurda Avcıları 18.15Nasıl Yapılmış? 20.05Alaska Demiryolu 21.00 Altın Peşinde 22.50Sokak Çılgınları 23.45 Tamirat Tadilat cumtv@cumhuriyet.com.tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle