24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KÜLTÜR EDİTÖR: ORHUN ATMIŞ TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Yaşam ve ölüm arasında Tarık Aktaş’ın bu hafta vizyona giren filmi ‘Nebula’ sinemamızda farklı bir yönelimi işaret eden sıradışı bir yapım. İstanbul Film Festivali’nde Seyfi Teoman anısına verilen En İyi İlk Film ödülünü alan Tarık Aktaş’ın “Nebula” adlı filmi vizyona girdi. Locarno Film Festivali’nde de En İyi Yeni Yönetmen ödülünü alan Aktaş ile ölüm temasının yo ğun biçimde hâkim olduğu filmini konuştuk. n İlk uzun metrajlı filminiz “Neemrah bula” deneysel yökolukısa nüyle öne çıkan, anlatıdan ziyade imgelerle izleyiciyi yakalayan bir iş. Bu tam da hedeflediğiniz şey miydi, yoksa bir arayış söz konusu ve bu arayış her filminizde sürecek mi? Belki de ikisi birden? İzlediğiniz film benim amaçladığım sonuçtu. Filmin sahip olduğu içerik konusunda yeterince bilgi sahibi olduğumu düşündüğüm andan itibaren bu içeriği aktarmak için en uygun dilin ne olması gerektiği yönünde çalışmaya başladım. Bundan sonra yapacağım işlerde de yine seçtiğim içeriğe en uygun dili oluşturmak için uğraşacağım. n Oyuncularınız büyük ölçüde amatörlerden oluşuyor. Bu tercihinizin arkasında ne yatıyor? Filmin sahip olduğu dokuya en uygun olan seçim buydu. Filmin oyunculuğa karşı da belirgin bir yaklaşımı var. Daha doğal bir oyunculuk söz konusu. Bunu da en iyi hali hazırda oyuncu olmayan insanlarla elde edebilirdim. Dilara Topuklular hariç hiç kimse oyuncu değil ve dolayısıyla senaryoyu da okumadılar. Filmde oyunculuk çoğunlukla fiziksel bir etkinliğe bağlı ve bu anlamda oyuncuların hareketleri ve bu hareketlerin ritmi benim için daha önemliydi. Diyalog veya monologlarda da bu konuşmaların içeriği belliydi fakat bunun nasıl dile getirileceği oyunculara Uyutulan at konusu... n Filmdeki atın uyuşturucu ilaçla uyutulduğu iddialarına ne diyorsunuz? Bu konu sosyal medyada çok tepki çekti. At sahnesinde yer alan birkaç çekimi atı otuz dakika kadar kadar sakinleştirip gerçekleştirdik. Geri kalan tüm çekimleri ise maket üzerinden yapıp daha sonra bu çekimlerin etkisini görsel efektlerle güçlendirdik. Çekimlerde yer alan atın sağlık kontrolü sürecin başından sonuna kadar bir veteriner tarafından gerçekleştirildi. bırakıldı. Oyuncular onlara verilen sınırlar dahilinde beklentimin üzerinde bir performans sergilediler. n Ölüm çok baskın bir tema “Nebula”da... Sizdeki karşılığı ne bunun, neden neredeyse tüm filmi bu tema üzerine inşa etme ihtiyacı duydunuz? Filmde yer alan ölüm kavramı karşıtı olan yaşamın öne çıkmasını sağlıyor. Film yaşam ve ölüm arasında gerçekleşen döngüye odaklanıyor. Yaşanmış olaylardan... n Nasıl bir yaratım süreci geçirdiniz filmi oluştururken? Bir çıkış noktası var mıydı? Burada izlediğimiz epizotlar sizin anılarınıza mı dayanıyordu örneğin? Birçok farklı ülkede ve türde yazılmış gelişim romanı örnekleri okudum. Herman Hesse, Rilke ve Joyce gibi isimler. Başlangıçta bir film yapmak gibi bir niyetim olmasa da bir yerden sonra bu okumalar filmin yolunu açtı. Filmde yer alan ilk epizot tamamen hayal ürünü, bir çaresizlik duygusu ile yazdığım bir kısım. Geri kalan epizotlar ise ya benim ya da yakın çevremde yaşanmış olaylardan derlendi. n Bahsettiğiniz yazarlar dışında, örneğin sinemadan ya da başka sanatlardan referans olarak aldığınız isimler var mı? Özellikle takip ettiğiniz sinemacılar kimler örneğin? Bu filmin estetiği ve dili açısından en çok etkilendiğim kişi bir ressam, Cezanne. Onun resimlerinde doğaya karşı olan yaklaşımından büyük ölçüde etkilendim. Bunun dışında görüntü, kurgu ve ses gibi sinemanın asli araçlarının ne denli kuvvetli kullanabileceğini daha çok Bresson sineması ile öğrendiğimi söyleyebilirim. Benim de yapmayı amaçladığım gibi içerik ve biçim arasında yaratıcı ve özgün yaklaşımlar sergileyen tüm yönetmenleri elimden geldiğince takip etmeye çalışıyorum. n Filmin geçtiği mekânları neye göre belirlediniz, tanıdığınız bildiğiniz yerler mi bunlar? Mekânlar benim çocukluğumdan bildiğim yerlerdi. Çoğu annemin köyünün yakınlarda yer alıyor. Ama doğanın farklı dokularında gerçekleşen insan etkinliğine odaklanmaya zaten senaryoyu oluştururken karar vermiştim. Locarno izleyicisi... n Hemen her bölümde mutlaka bir ya da daha fazla hayvan var. İnsan, hayvan ve coğrafya (doğa da diyebiliriz) arasında nasıl bir ilişki var size göre? Filmin tamamı, anlatısı insan ve doğa ilişkisine odaklanıyor. Bitki ve hayvana doğadaki varoluşlarına uygun bir şekilde, türcü olmadan eşit bir mesafede yaklaşmaya çalışıyor. n Filminizin ilk gösterimi Locarno Film Festivali’nde oldu ve hatta oradan bir de ödül aldınız. Ödül bir yana, filme karşı izleyici tepkileri nasıldı orada? Locarno’da izleyici pek tepki vermiyor. Bu sadece bizim film için değil, genel bir durum. Festivalin programcıları bunu bize önceden söylemişlerdi. Locarno’da en büyük ilgiyi diğer festival temsilcileri ve basından gördük. Hızla diğer önemli film festivallerinden davet aldı ve hakkında yazılar çıkmaya başladı. ‘En kıymetli ödül’ n Orada aldığınız ödül de önemli aslında. Best Enmerging Director, yani En İyi Yeni Yönetmen mi demeli, En İyi Çıkış Yapan Yönetmen mi demeli? Nasıl yorumluyorsunuz bu ödülü, ne ifade ediyor sizin için? Bu festivalde alabileceğim en kıymetli ödül diye düşünüyorum. Burası bir keşif festivali ve bu ödülü alan diğer yönetmenler de kendilerine özgün bir çalışma dünyası yaratabilmiş ve bunu sürdürebilmiş kişiler. n Bir sonraki projeniz hakkında neler söyleyebilirsiniz? İrade kavramı hakkında çalışıyorum. “Nebula” filminin hazırlık aşamasından bu yana odaklandığım bir konu fakat filmin yurt dışı festival dolaşımı gibi sebeplerden ötürü üzerinde çalışmaya yeni yeni fırsat buluyorum. 1328 NİSAN 2019 PAZAR katletmek, çocuk lara tecavüz etmek serbest ama tweet atmak kabahatlerin en büyüğü olduğu için... Linç etmek, toplu Hiçbirimiz katliam yapmak, yumruk atmak cezasız kalabilir ama, özgür değiliz iktidarı eleştirmek asla! Kaba kuvvet, Size kalbimi bıraktığım Urfa’yı, Mardin’i, Göbeklitepe’yi yeniden şiddet mubah; düşünme, sorgulama, eleştiri günah sayıldığı için... Bu ülkede kendi suçlarını yeniden anlatmak isterdim... örtmenin en kolay yolu, kendi Sizlerle, enerjisi, yaratıcılığı, gibi düşünmeyeni suçlamak ustalığı her daim yükselen ve olduğu için... bu yıl boyunca sahnedeki 60. Ülkemizde yargı, yasama yılını, Dostlar Tiyatrosu’nun ve yürütme bağımsız olmadığı 50. yılını kutlayan; “Bir Delinin için... Hatıra Defteri”, “Yaşamaya Bir tek yalan haberle, tek Dair”,“Merhaba” oyunlarını, sahte tanıkla, insanlar suçlana Türkiye’nin her köşesine (ve bildiği için... de yurtdışına götürerek) kutla Bir yalan tekrarlana tekrar yan “Genco Erkal Mucizesi”ni lana, kamuoyunun algısını de yeniden yeniden paylaşmak ğiştirebildiği için... isterdim... Hiçbir ama hiçbir uzmanlık Daha neler neler anlatmak, alanı olmayan ve yetersiz her paylaşmak isterdim... Ama hangi birileri bilirkişi ilan edil imkânsız... diği ve bu bilgisiz bilirkişilerin İmkânsız, çünkü özgür de raporları ciddiye alındığı için... ğilim. Bir zamanlar yere göğe otur İmkânsız, çünkü utanırım. tamadıkları, sofrasında ayağı Çünkü yanı başınızda birileri nın dibinden ayrılamadıkları, ölürken, aileleri işkencedeyken sayesinde palazlandıkları, “Ho kahkahalarla gülmek gibi bir caefendi” diye taptıkları kişinin şey olur... savcıları, hâkimleri, bir yandan Bunu yapan ne çok gaze “FETÖ’cülükle” suçlanırken, teci, ne çok gazete var... Hiç bir yandan da gazetecilerin utanmadan yapan, görmez davalarına baktıkları için... den, duymazdan gelen... Aynı sözü söyleyen kişiler İçimden haykırmak geliyor: den; aynı manşeti atan gaze Eyyy, duymadınız mı! Görme telerden; aynı yorumu yapan diniz mi! yazarlardan kimilerini “suçlu”, Musa Kart, Güray Öz, Ha kimilerini “kahraman” ilan eden kan Kara, Önder Çelik, Mus ikiyüzlü bir sistem yürürlükte tafa Kemal Güngör, Emre olduğu için... İper yeniden hapse girdiler. Riyakârlığın ve vicdansızlığın Neden mi girdiler? Hukuki sonu olmadığı için... ya da hukuk dışı nedenleri Bu ülkede iktidardakileri as sizler nasılsa bol bol dinlediniz, lana kaplana, koça benzetmek okudunuz. varken, gaflet ve delalet içinde FETÖ ile ilişkisi olduğu ileri yün çilesine dolanmış kediye sürülen bir tur şirketine tele benzetmek gibi bir “vatan ha fon etmek... Telefonlarında inliği” yaptığınız için... Hapiste olmayan ByLock uygulama siniz dostlar! sıyla suçlanmak... Açlığını Biliyorum hapistekiler sa bastırmak için aradığı pideci dece “bizimkiler” değil... Son nin, evine tadilat için aradığı sayılara göre 140’ı aşkın gaze parkecinin FETÖ ile bağlantılı teci ve yazar hapiste... Necati olduğunun sanılması; vb. gibi Doğru dünkü yazısında Sözcü gülünç, acı, kahredici, trajik, ve Cumhuriyet davalarının, utanç verici pespayelikleri bir açılışları, görevlendirilen yana bırakırsak... savcıları, bilirkişileri arasın Suçlamalarda yüzlerce kez daki benzerlikleri vurgulayıp, “tweet”, yüzlerce kez “haber” Musa’ya, Güray’a sesleniyor sözcüğünün geçtiğini aklımızın du: “Kandıra’da yer ayırın, geli bir köşesinde tutarsak... yorum” diye! Bence şu nedenlerle hapse Daha çok hapishane, daha girdiler: çok hapishane yapmaları Türkiye’de yaşadıkları, ça gerek ama işte İstanbul Ha lıştıkları, işlerini en iyi biçimde vaalanı yüzünden hapishane yapmaya çalıştıkları için. inşaatları geriledi!!! Bu ülkede muhalif olmak “Hapistekiler yalnız değil” “suç” oluşturduğu için... demeye bile utanır olduk ar Bu ülkede adaletin yerini tık... “bedel ödetme” aldığı için... Bir ülkede haksız yere bir Bu ülkede kadın öldürmek, insan hapisteyse, hiçbirimiz hayvanları sokak ortasında özgür değiliz demektir. ‘Avengers: Endgame’den rekor Yılın çok beklenen filmlerinden olan “Avengers: Endgame”, 25 Nisan’da beyazperdede yerini aldı. Büyük ilgi gören film, vizyondaki ilk gününü rekor bir açılış ile tamamladı. Box Office Türkiye verilerine göre “Avengers: Endgame” yaptığı 6.082.094 TL’lik hasılat ile Türkiye’de, tüm zamanların en iyi açılış rekorunu kırdı. Film ilk gün 352.089 kişi tarafından izlendi. l Kültür Servisi Kuşadası’nda klasik müzik Kuşadası’nda klasik müzik konseri düzenlendi. Kuşadası Belediyesi İbramaki Sanat Galerisi, Adnan Menderes Üniversitesi Devlet Konservatuvarı öğretim üyelerinin sahne aldığı bir klasik müzik konserine ev sahipliği yaptı. Klasik Batı müziğine ait eserlerin seslendirildiği konser Kuşadalı sanatseverlerden yoğun ilgi gördü. l İHA Afyon’da caz rüzgârı Genel Sanat Yönetmenliği’ni Hüseyin Başkadem’in üstlendiği Afyonkarahisar Caz Festivali, bu yıl 15 Mayıs tarihlerinde düzenlenecek. Festivalin açılış konserini şef Kemal Günüç yönetimindeki Ankara Büyükşehir Big Band Kent Orkestrası yapacak. Açılış gece si solistinin Çek kadın vokal Barbora Sedivá olacağı konser NG Afyon Otel’de düzenlenecek. Festivalin ikinci günü bas gitarist Filip Spaleny ile piyanist Jan Uvira tarafından kurulan “Taş Han” ile başlayacak; daha sonra Eylem Çalı ve Big Band orkestrası “Sucuk Ekmek Caz” başlık lı bir konser verecek. Festivalin dördüncü gününde tambur sanatçısı Murat Salim Tokaç ve Adana Devlet Senfoni Orkestrası s¸efi Orhan S¸allıel aynı sahneyi paylaşacak. Festival 5 Mayıs’ta “Şef Kemal Günüç ile Göbeklitepe’nin Gizemi” isimli konserle sona erecek. l Kültür Servisi Muhsin Ertuğrul anılacak İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, kuru cusu Muhsin Ertuğrul’u, ölümünün 40. yıldönümünde kabri başında anıyor. Anma töreni, yarın saat 11.00’de, Zincirlikuyu Mezarlığı’nda Muhsin Ertuğrul’un kabri başında yapılacak. Anma töreni için saat 10.15’te Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nden servis kalkacak. l Kültür Servisi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle