Katalog

8 haber 22 NİSAN 2019 PAZARTESİ 9 Kılıçdaroğlu’na linç girişimiCHP lideri, Ankara Çubuk’ta katıldığı şehit cenazesinde bir grubun saldırısına uğradı. Güvenlik güçleri müdahalede yetersiz kaldı. Kılıçdaroğlu’nun sığındığı ev taşlandı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’nın Çubuk ilçesinde şehit sözleşmeli piyade er Yener Kırıkcı’nın cenaze töreninin ardından “linç girişimi” denebilecek bir saldırıya uğradı. Yüzüne yumruk isabet eden, taşlı saldırıda bulunulan Kılıçdaroğlu, linç edilmekten korumaları ve kurmayları tarafından bir eve götürülerek kurtarıldı. Evin çevresi saldırgan grup tara fından sarılırken, güvenlik güçleri kalabalığa müdahale etmekte yetersiz kaldı. Sivas’taki Madımak Oteli’nin önünü andıran görüntüler sırasında, provokaAlican tör gruptan bir kişi “Yakın o evi uludağ yakın” diye slogan attı. Kalabalığı dağıtmak için evin önünde konuşan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın “Tepkinizi gösterdiniz, dağılın” demesi tepki çekti. Kılıçdaroğlu, daha sonra evin önüne getirilen bir zırhlı araçla evden çıkarılarak bölgeden götürüldü. Ankara Valiliği’nin, saldırıya ilişkin açıklamasında olaydan “müessif protesto” demesi tartışma yarattı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı saldırıyla ilgili geniş çaplı soruşturma başlattı. Bu olay, AKP döneminde Kılıçdaroğlu’na yönelik 4. saldırı olarak kayıtlara geçti. Kılıçdaroğlu kurmayları ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mahsur Yavaş ile birlikte TürkiyeIrak sınır hattında teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan askerlerden piyade er Yener Kırıkcı’nın cenaza töreninin yapıldığı Çubuk’a bağlı Akkuzulu köyüne gitti. Kılıçdaroğlu, törene geldiği sırada önce ıslık ve ufak çaplı protestolarla karşılandı. Akkuzulu Camisi’ndeki cenaze namazının ardından top arabasına alınan şehidin naaşı, köy mezarlığına götürülmek için yola çıktığı sırada ıslık ve protestolar artarak çoğaldı ve linç girişimine dönüştü. “Şehitler ölmez vatan bölünmez, kahrolsun PKK” sloganları atan, bozkurt işareti yapan kalabalık bir grup Kılıçdaroğlu’na yumruk ve tekmelerle saldırdı. Kılıçdaroğlu’nun korumaları saldırıyı önlemeye çalıştı. Ancak kalabalığın fazla olması nedeniyle saldırı engellenemedi. Güvenlik güçlerinin müdahalede yetersiz kaldığı saldırı sırasında bir kişinin, Kılıçdaroğlu’nun yüzüne yumruk attığı görüldü. İlk önce makam aracına yönlendirilen Kılıçdaroğlu, makam aracına gidilemeyeceğinin anlaşılması üzerine bir eve yönlendirildi. Saldırı sırasında bir koruma polisi yere düştü. Taşlanan evin camları kırıldı Saldırılar arasında eve ulaşan Kılıçdaroğlu, evde yaklaşık 1.5 saat kaldı. Saldırgan grup, olayın ilk anında evi “kuşattı.” Emniyet Genel Müdürü Celal Uzunkaya ve Çubuk Kaymakamı, grubu sakinleştirmeye ve dağılmaları için ikna etmeye çalıştı. Ancak provokatör grup dağılmamakta ısrar etti. Jandarma ve polis ise gruba müdahale etmedi. Saldırı girişiminin ciddi boyuta ulaşması üzerine ev güvenlik güçleri tarafından çembere alındı. Kılıçdaoğlu’nun koruma polislerinden bazıları evde kalırken bazıları da evin önünde güvenlik güçleriyle birlikte bekledi. Atılan taşlardan evin ve evin önüne getirilen Kılıçdaroğlu’nun aracının camları kırıldı. Akar: Değerli arkadaşlarım AKP’li Emrullah İşler ile MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlut Karakaya evin yakınındaki güvenlik güçlerinden bilgi alırken, Akar, çevrede toplanan gruba sakin olmaları çağrısında buldu. Akar’ın “Değerli arkadaşlarım mesajlarınızı verdiniz, tepkilerinizi gösterdiniz, şimdi sükünetle burayı boşaltıyoruz” diye konuştu. Akar, daha sonra Kılıçdaroğlu’nun bulunduğu eve girdi. Ankara’dan takviye çevik kuvvet ve jandarma ekipleri Çubuk’a yönlendirilirken, evin yakınına da 3 TOMA getirildi. Kılıçdaroğlu, 1.5 saat sonra evden zırhlı araçla çıkarıldı. Savcılık soruşturma başlattı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, soruşturma başlattığını duyurdu. Emniyet’in 11 şüphelinin kimliğini belirlediği öğrenildi. Kılıçdaroğlu’na yumruk atan kişinin Akkuzulu köyünden Osman Sarıgün olduğu ve jandarma tarafından arandığı öğrenildi. Dün akşam itibarıyla Sarıgün bulunamadı. Valilik ‘saldırı değil’ dedi Ankara Valiliği, Twitter adresinden yaptığı açıklamada, “Olayın sorumluları hakkında yasal işlemlere başlanmıştır” açıklamasını yaptı. Ancak açıklamada saldırıda hakkında “müessif protesto eylemi” denilmesi tepki çekti. Muhtar: Dışardan geldiler Köy muhtarı Halil Kökmen, olayın dışarıdan gelenler tarafından kışkırtıldığını belirterek “İlk slogan atanın iki tane bayan olduğu söyleniyor. Halk da galeyana gelmiş. Osman Sarıgün milliyetçi biri. Psikolojik sorunları da var. Bu yüzden saldırganca davranmış” dedi. Kılıçdaroğlu’na yumruk atan kişinin Akkuzulu köyünden Osman Sarıgün olduğu belirlendi. Sarıgün’e yakalama kararı çıkarıldı. Saldırı sırasında Kılıçdaroğlu’nun yakınında bulunanlar anlattı: Tamamen organize Kılıçdaroğlu’nun götürüldüğü ev taşlandı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya, bölgede çok sayıda güvenlik görevlisi olmasına karşın saldırılara seyirci kaldıklarını belirtti. Saldıranların şehidin köyünden de Çubuk’tan da olmadıklarına dikkat çeken Kaya, “‘Bay Kemal’ buraya niye geldin” şeklinde bağırıyorlardı. Tamamen organize. Bunlar namaz kılmaya da gelmemişler. Şehidin cenaze namazında arkadan vurmaya çalıştılar. Biz kendi korumalarımız, Bülent Kuşoğlu, Mansur Yavaş, Levent Gök, Murat Emir Genel Başkanı korumaya çalıştık. Genel başkan araca bineceği sırada aracı tahrip ettiler. Plakaya kadar her şeyi biliyorlarmış. Derhal İçişleri Bakanı istifa etmelidir” diye konuştu. Cenaze sırasında ve saldırıdan sonra Kılıçdaroğlu’nun sığındığı evde ya nında bulunan tek CHP’li vekil olan Murat Emir, provakasyonun planlı olduğunu belirterek, “Kolluk güçleri etkili tedbirler almamış. Gövdemizle korumaya çalıştık” dedi. ‘Etkili tedbir yoktu’ Emir, olayı şöyle anlattı: “İlk araçtan indiğimizde ufak tefek protestolar duymuştuk. Anlaşılıyor ki çok farklı gruplar değişik hazırlıklar yapmışlar. Provokasyonlar yavaş yavaş yükseltildi. İki şey çok önemli. Birincisi provokasyon ihtimaline karşı kolluk güçlerinin çok daha etkili tedbirler alması gerekirdi, alınmamış. Etkili önlem alınmış olunsaydı, Türkiye’nin ikinci partisinin genel başkanına böyle alçakça saldırılar yapılamazdı. Çaresizlikten bir vatan daşın evine sığınmak zorunda kaldık. Çünkü araç çok uzaktaydı. Evin sakini de evimi yakarlar, camlarını kırarlar korkusuyla almak istemedi. Ama hukukta ızrar dediğimiz bir hal söz konusu. Fiilen girmiş olduk. Ancak o şekilde yatıştırılabildi.” ‘Yerleştirilmişler’ CHP Çubuk ilçe yöneticisi Can Kaderoğlu, saldırıdan bir gün önce CHP örgütü olarak şehit ailesini ziyaret ettiklerini ve hiçbir sorun yaşamadıklarını belirterek, “Olayları dışarıdan gelen bir ekip tarafından organize edildi. Fiziki saldırının yanı sıra taş, sopa atıldı, ellerine ne geldiyse attılar. Saldırıyı çeşitli yerlere yerleştirilmiş kişiler başlattı ve organize etti” diye konuştu. Madımak katliamında babalarını yitiren Eren Aysan ve Zeynep Altıok Akatlı’dan tepki ‘Bu sloganı 26 yıl öncesinden tanıyoruz’ 26yıl önce Madımak katliamda yaşamını yitiren şair Behçet Aysan’ın kızı Eren Aysan ve şair Metin Altıok’un kızı Zeynep Altıok Akatlı, dün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik linç girişiminde, saldırganların “Yakın bu evi” sözlerine tepki gösterdi. Twitter hesabından açıklama yapan Aysan, “Sivas katliamında babam şair Behçet Aysan öldürülmüştü. Aradan geçen yirmi altı yılın hiçbir işe yaramadığını gördüm bugün. ‘Yakın evi’ çığlıkları arasında bir parti genel başkanı. Meşru protesto diyenler ya da diyecek olanlar ise taziyeler içinde geçen ömrümüzün sorumlusudur!” ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu’nun organize bir şekilde saldırıya uğradığını belirten Akatlı da Twitter hesabından yaptığı paylaşımda şöyle dedi: “Maltepe mitingi yapılırken, Kılıçdaroğlu’nun şehit cenazesinde organize bir şekilde saldırıya uğ raması, saldırının zamanlı ve planlı olduğunu gösteriyor. MİT ve Emniyet’in bu alçak saldırıdan haberdar olmaması düşünülemez. Demokrasi düşmanları Türkiye’yi kaosa sürüklemek istiyor!.. ‘Yak la yak!’ Bu sloganı 26 yıl öncesinden tanıyoruz. 26 yıl önce Sivas’ta aydınlanmayı hedef alarak Cumhuriyet rejimini yıkmak üzere iktidar yoluna çıkan zihniyet yeni bir ortaçağ ateşi istiyor! Katilimizi tanıyoruz.” ‘Protokole kabul etmeyin’ demişti İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ke mal Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırının kabul edilemeye ceğini ve tüm yön leriyle araştırıldığı nı bildirirken, saldırı Soylu’nun CHP lideri ve partililer hakkında daha önce söyle Süleyman Soylu diklerini akıllara getirdi. Soylu, valilikle re “CHP il başkanlarını bundan sonra şe hit cenazelerinde protokole kabul etme yin” talimatı gönderdiğini söylemişti. Erdoğan’ın ayrıştırıcı söylemleri Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 31 Mart yerel seçimleri sürecinde CHP, İYİ Parti ve HDP’yi ittifak yapmakla suçlarken, “zillet ittifakı” açıklamasını yapmıştı. Erdoğan’ın toplumu kutuplaştıran açıklamaları sonrasında bu saldırının gerçekleşmesi dikkat çekti. İktidar yandaşı Güneş gazetesi de dünkü manşetinde 4 şehitle ilgili Ekrem İmamoğlu’nu suçlayan bir manşetle çıktı. AKP döneminde 4. saldırı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 25 Ağustos 2016 tarihinde Artvin’de PKK’nin saldırısına uğramıştı. Bu olaydan sonra Kılıçdaroğlu’nun koruma sayısı 22’ye çıkarılmıştı ve zırhlı araç tahsis edilmişti. Ancak Kılıçdaroğlu söz konusu zırhlı aracı hiç kullanmamış ve iade etmişti Cenazede kurşun CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun daha önce önüne bir şehit cenazesinde kurşun bırakılmıştı. Kılıçdaçoğlu’na TBMM’de grup konuşmasından sonra yumruklu saldırı, emeklilerin sorunlarıyla ilgili bir etkinlikte ayakkabılı saldırı gerçekleşmişti. IŞİD saldırı planlamıştı Kılıçdaroğlu’nun 2017’de gerçekleştirdiği yürüyüşe saldırı planladığı iddiasıyla yargılanan IŞİD’in “sözde emiri” Oğuzhan Korkmaz, 14 yıl 7 ay 15 gün, aynı davada yargılanan diğer 26 sanık ise 4 yıl 2 ay ile 21 yıl 9 ay arasında değişen hapis cezasına çarptırılmıştı. Korkmaz Kılıçdaroğlu’nun üzerine araç sürmeyi planlamıştı. l ANKARA HEDEF TÜRKİYE’NİN BİRLİĞİ CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Çubuk’ta kendisine yönelik organize bir şekil de gerçekleştirilen linç girişiminin ardından “Hakkı, hukuku savunan lar tarihin her döneminde saldırıya uğramıştır. Feriştahı da gelse hak kı, hukuku ve adaleti sonuna kadar savunacağız. Beni üzen şehide yapılan saygısız lıktır. Şehidin cenaze namazı bile doğru dü mahmut lıcalı rüst kılınmadı. O köyde oturan hiç kimsenin suçu yok. Dışardan gelen lerin tezgâhıdır bu. Bu tezgahlar bi zi yıldıramaz” diye konuştu. Kılıçdaroğlu’nu Genel Merkez’e gelişinde binlerce partili karşıla dı. Genel Merkez’in bulunduğu caddede, Emniyet tarafından yo ğun güvenlik önlemleri alınırken, Kılıçdaroğlu’na destek vermek ama cıyla gelenler tek tek üst araması yapılarak Genel Merkez’in bahçesi ne alındı. Genel Merkez’in önünde partiler “Faşizme karşı omuz omu za”, “Mustafa Kemal’in askerleri yiz”, “Halkın umudu Kılıçdaroğlu” ve “Kemal’e uzanan eller kırılsın” sloganları attı, İçişleri Bakanı Süley man Soylu’ya “Soysuz istifa” diye slogan atarak tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, Genel Merkez’de ai lesiyle görüştükten sonra bazı kur maylarıyla 40 dakikalık bir toplantı yaptı. Toplantının ardından Kılıçda roğlu, genel merkezde bekleyen bin lerce partiliye seslendi. Kılıçdaroğ lu, şunları dile getirdi: Saldırı Türkiye’nin birliğine: Sal dırı Türkiye’nin birliğine ve bütün lüğüne yapılmıştır. Ben kuruluşun ve kurtuluşun partisi olan CHP’nin genel başkanıyım. Kimse unutma sın. Kuvayi Milliyecilerin partisi CHP’nin genel başkanıyım. Kimse unutmasın 82 milyonu kucaklayan bir partinin genel başkanıyım. PKK saldırısıyla aynı: Şavşat’tan Ardanuç’a giderken PKK’nın saldı rısına uğramıştım. Aynı saldırının benzerini bugün yaşadım. Onlar sa nıyorlar CHP Genel Başkanı Kılıç daroğlu geri adım atacak. Bir milim geri adım atmayacağım, bir milim! Şehit cenazelerine katılacağım: Şehitler bizim şehitlerimiz. Şehitle ri sonsuzluğa uğurlarken hepimizin yüreğinde acı oluyor. Ama benim şehit cenazesine gitmemi istemiyor lar. Sanıyorlar tehdit edeceğiz, saldı racağız Kılıçdaroğlu katılmasın. Ka tılacağım sonuna kadar katılacağım. O şehitler 82 milyonun şehidi. Dışarıdan gelenlerin tezgâhı bu: Hukukçular: İnsanlığa karşı suç TBB Başkanı Metin Feyzioğlu: Bu bir “müessif protesto eylemi” değildir. Linç girişimidir. Devletin en üst tüm yetkilileri derhal en sert şekilde tepki vermelidir. Sorumluların hak ettikleri en ağır cezayı almalarını diliyorum. İstanbul Barosu: Alçak saldırıyı kınıyoruz. Bu saldırının failleri ortadayken, gereğinin yapılmaması saldırının onaylandığı anlamını ortaya çıkaracak; halkı kin ve düşmanlığa sevk etmeyi düşünenler başarı kazanmış olacaktır. Sivas’ta ne oldu? Önlenmedi ve sonucunu utançla yaşadık. Yakma iradesi, canavarca histen başka şekilde yorumlanamaz. Ankara Barosu: Bu iğrenç linç girişimi insanlığa karşı suçtur. Sistematikleştirilmiş bir ötekileştirme söyleminin olgusal sonucudur. Maraş’ı, Sivas’ı, 67 Eylül İstanbul’unu hem de şehit cenazelerini kullanarak bu ülkenin insanlarına yeniden yaşatmak ve kendisi gibi düşünmeyenlere gözdağı vermek için kan bürümüş gözleri ve vahşet saçan kalemleriyle şiddeti, cinneti ve linci güzelleyerek silahsız tetikçilik yapanlar, bunun hesabını kanun ve kamuoyu vicdanı önünde verene kadar işin peşini bırakmayacağız. Feriştahı da gelse hakkı hukuku ve adaleti sonuna kadar savunacağız. Beni üzen şehide yapılan saygısızlıktır. Şehidin cenaze namazı bile doğru dürüst kılınmadı. O köyde oturan hiç kimsenin suçu yok. Dışardan gelenlerin tezgahıdır bu. Bu tezgahlar bizi yıldıramaz. Bir canım var, gerekiyorsa veririm: Bu ülkenin birliği ve bütünlüğü için 82 milyon vatandaşıma söz veriyorum: Bir canım var, bu ülkenin bekası, huzuru, bu ülkenin kalkınması için bir can gerekiyorsa o canı vermeye de hazırım. CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, parti genel merkezinde yaptığı açıklamada “Şu anda yaşanan olay siyasetçilerin sıfır hatayla bu işi yürütmesi gerektiğini bir kere daha ortaya koydu. Umarım artık provokasyonlardan, kutuplaşmalardan vazgeçilir” dedi. CHP’den tepki yağdı Linç girişiminin ardından açıklama yapan partili yöneticiler, milletvekilleri ve belediye başkanları, saldırıya iktidarın kullandığı düşmanlaştırıcı dilin neden olduğu vurgularken, olayın arkasındaki güçlerin açığa çıkartılması talep edildi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek: Şehit kanı üzerinden siyaset yapanlara lanet olsun! Devlet Bahçeli ve Süleyman Soylu mutlu mu acaba! CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Özel: Bambaşka amaçları olan iğrenç bir provokasyon. CHP Milletvekili Gürsel Tekin: Bir şehit cenazesinde Sayın Kılıçdaroğlu’na saldıracak kadar şuurunu kaybeden vandallar bu milletin birliğine yönelik tehdittir. CHP’li Muharrem İnce: Bu saldırı geleceğimize, iç barışımıza, birlik ve beraberliğimize yönelik büyük bir provokasyon denemesidir. CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu: Saldırıya zemin hazırlayan herkesten siyaseten ve hukuken her türlü hesabını soracağız. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş: Sayın Kılıçdaroğlu’na yapılan bu alçak saldırıyı lanetliyorum. Muhittin Böcek, Zeydan Karalar, Tanju Özcan yaptıkları açıklama ile saldırıyı kınadılar. Cumhuriyet’e konuşan DSP PM üyesi ve eski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk ise “Bu, basit bir terör olayı değildir. Bay Erdoğan ve Bay Bahçeli’nin tahriklerinin sonuçlarıdır” dedi. Akar’ın “Mesajlarınızı verdiniz, tepkilerinizi gösterdiniz, şimdi sukunetle burayı boşaltıyoruz” ifadelerini de eleştiren Türk, “Yapılan hareketi haklı gösteren bir tutumdur. ‘Yapacağınızı yaptınız bu kadarı yeter’ demektir” dedi. Kılıçdaroğlu, CHP Genel Merkezi’nde büyük bir coşkuyla karşılandı. NECATİ SAVAŞ ‘Ayrışma ve kamplaşma ancak ülkeye zarar verir’ 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül: Sayın Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırıyı kınıyorum. Siyaset diline hâkim olan nefret söyleminin tehlikesi umarım artık fark edilir. Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu: Acılarımızı provokasyonlara alet etmek isteyenlere izin veremeyiz. Bu vahim olay, siyasi kutuplaşma ve gerilimin bir an önce geride bırakılması gerektiğini ortaya koymuştur. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener: Sayın Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırıyı şiddetle kınıyorum. Bilinçli olarak kutuplaştırılan ülkemizde, siyasilerin milleti germekten acilen vazgeçmeleri gerekiyor. Hiçbir oy, hiçbir koltuk milletimizin birlik ve huzurundan daha kıymetli değil. İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Aytun Çıray: Ona bu muameleyi yapmaya kalkanlar iç savaş kışkırtıcıları, hain ajan provokatörlerdir. İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Lütfü Türkkan: Saldırganlara güvence verenler ortaya çıkarılmadıkça, ülkede kimse güvende olmaz. SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu: Ayrışma ve kamplaşma ancak ülkemize zarar verir. Biz birlikte Türkiye’yiz, farklılıklarımızla bir arada yaşayarak güçlü olabiliriz. ÖDP: CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan bu örgütlü faşist saldırıyı şiddetle kınıyoruz. EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan: Bu tür saldırıları, linç girişimlerini her seferinde vatandaş protestosu ile gerekçelendiren hükümet, bizzat bu eylemlerin örgütleyicisi olduğunu göstermektedir. AKP Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal: “Demokratik siyaset” şiddetin dışlandığı bir alandır. Siyasi protestolar şiddet içermesiyle meşruiyetini yitirir. Saldırıyı kınıyorum. İş dünyası saldırıyı kınadı Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Simone Kaslowski: Bu saldırı toplumsal birlik ve çoğulculuğumuzu güçlendirecek saygılı siyasi tutum ve söylemlerin önemini göstermiştir. Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Başkanı Orhan Turan: Güvenlikten ekonomiye, sorunları büyük bir uzlaşı ve mutabakatla çözmemiz gerekiyor. İçinden geçtiğimiz zor günlerde ke netlenmeye ihtiyacımız var. Boyner Grup Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ümit Boyner: Vatanımıza, demokrasiye, hukuka, adalete ve toplumsal barışa hep beraber sahip çıkalım. Ayrıştırıcı, öfkeli nefret diline karşı, sevgi ve saygıyı yaşam biçimimiz olarak kabul edelim. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu: Şehidimizin cenazesinde Kılıçdaroğlu’na saldırıyı kınıyorum. Şevket Çetin’in Kırıkkale’deki cenaze töreninde gözyaşları sel oldu. Şehitler son yolculuğuna uğurlandı Hakkâri’de, PKK’li teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan Sözleşmeli Er Murat Şahin (23), dün memleketi Giresun’un Espiye ilçesinde, yaklaşık 10 bin kişinin katıldığı törenle son yolculuğa uğurlandı. Şehidin, 3 yıllık sözleşmesinin 3 ay sonra sona ereceği ve eylülde düğün yapacağı öğrenildi. Çatışmada şehit olan Piyade Sözleşmeli Er Şevket Çetin (27), dün memleketi Kırıkkale’de yaklaşık 5 bin kişinin katıldığı törenle son yolcu luğuna uğurlandı. 5 çocuğundan birini kaybetmenin üzüntüsü yaşayan Havva Çetin, “Damatlığını göremedim, seni cennete uğurladım. 4 oğlum da vatana feda olsun” dedi. Anne Çetin, daha sonra şehit oğlunun tabutu başındaki fotoğrafı öptü. Şehidin cenazesi, öğle vakti kılınan namazın ardından konvoy eşliğinde Balışeyh ilçesine bağlı İzzettin köyüne götürülerek, gözyaşları arasında toprağa verildi. l DHA Nevşehir’de olmayan devlet dün de yoktu 18 Haziran 1980 günü katledilen CHP’lilerin cenazesinde saldırıya uğrayan CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit, Genelkurmay Başkanı Kenan Evren’i arayarak “Burada devlet yok” demişti. Devlet dün de Çubuk’ta yoktu. CHP eski Nevşehir Milletveki Çatışma sırasında CHP Muş Milletveki li ve o dönem il baş li Garip Şavlı kalçasın kanı olan Zeki Te dan, CHP Gençlik Kol kiner ve CHP üyesi Yavuz Yükselbaba 17 Haziran 1980 miyase ilknur ları Genel Sekreteri Mustafa Kemal Ertekin ayağından kurşunla ya günü Ülkücü fa ralandılar. CHP’li par şistler tarafından bir bak lamenterlerden ise Burhan kal dükkânında katledildi. İki gün sonra Nevşehir’de yapılan cenaze törenine katılmak üzere CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit ve 100 kadar parlamenter Nevşehir’e gitmişti. CHP Ecemiş, Abdullah Emre İleri, Mukbil Abay, Hayri Mumcuoğlu, Yüce Akıncı da atılan taşlar nedeniyle çeşitli yerlerinden yaralanarak hastanede tedavi altına alındılar. otobüsü şehre girdiği sırada bir grup “Kahrolsun komünistler” diye slogan atmaya başlamış ve otobüsü taş yağmuruna tutmuştu. Atılan taşlar sonucunda CHP otobüsünün camları kırıldı. Dört otobüsten oluşan CHP konvoyunun ilk durağı devlet hastanesi oldu. Nevşehir İl Başkanı Zeki Tekiner ile Yavuz Yükselbaba’nın Ecevit vilayette Olaylara çok sinirlenen CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit ve milletvekilleri vilayete giderek Başbakan Demirel’le telefonda görüşmek istemiş ve telefonla Demirel’i aramıştı. Telefona önce Başbakan Demirel’in Özel Kalem Müdürü Kemal Gücüyener çıkmış, Başba cenazeleri morgdan alına kan Genel Kurul’da” diyerek rak hastane bahçesinde görüştüremeyeceğini söyle saygı duruşu yapıldı. mişti. Bu cevap üzerine Ece Hastaneden alınan vit, “Ben genel kurul falan Tekiner’in tabutu CHP Ge anlamam. Nevşehir’e dev nel Başkanı Bülent Ecevit, let gelmedikçe ben buradan CHP Genel Sekreteri Mus ayrılmayacağım” demişti. tafa Üstündağ ve milletve Demirel’le görüşemeyen killerinin omuzunda ikin Ecevit, Genelkurmay Baş ci törenin yapılacağı camiye kanı Kenan Evren’i araya doğru yola çıkarıldı. rak, “Nevşehir’de devlet gü Tabutu taşıyan Ecevit ve cünün kalmadığına tanık ol partililer, Nevşehir Ülkü Yo duk. Devlet buraya hâkim lu Derneği’nin bulunduğu oluncaya kadar ben bu şe sokağın önünden geçerken hirden ayrılmam” sözlerini bir grup ülkücü faşist bura yineledi. Evren, güvenlik ön da da sloganlar atmayı sürdürdü. Aynı anda sokağın içindeki beş katlı bir inşaa lemi alınacağına dair teminat verdi. tın tepesinden cenaze kortejine silahla ateş açıldığı görüldü. Aynı cadde üze Ecevit camiye gidiyor rindeki Göreme Oteli’nden Nevşehir’de katledi de eş zamanlı ateş açılmaya len eski milletvekili ile başlandı. CHP üyesinin cenaze töre ‘Burada ni için vilayetten çıkan Ecevit, yürüyerek camiye git devlet yok’ Olay sırasında güvenlik kuvvetlerinin heyecana kapıldığı ve saldırganlara karşı silah kullanmadığı izlendi. Kurşun yağmuru altında tabutu bırakmayarak yürümeye devam eden CHP Genel Başkanı Ecevit ve arkadaşlarını kendi koruma polisleri, otomatik silahlarla ateş açılan inşaata ve havaya ateş açarak saldırganları püskürtmeye çalışarak korudu. Olay anında Ecevit, “Burada devlet yok, burada devlet yok” diye ar ti. Bu sırada güvenlik güçleri Ecevit’in etrafını sararak koruma tertibatı aldı. Sokaklarda kepenkler indirilmiş, el ayak çekilmişti. Ecevit camiye gittiğinde tören bitmişti. Cenazeleri omuzuna alarak arabaya kadar taşıdıktan sonra Ecevit vilayete geri döndü. Olaylar nedeniyle gözaltına alınan 17 kişi o akşam serbest bırakıldı. Zeki Tekiner ve CHP üyesi Yavuz Yükselbaba’yı katleden Uğur Coşkun ise 4 kez idamla yargılandıktan son ka arkaya bağırdı. CHP’li ra 1991’de şartlı tahliye parlamenterlerin de silah den yararlanarak serbest kullandığı çatışma yakla kaldı. Daha sonra her bir şık 15 dakika boyunca sür idam için 10 yıl hapis ce dü. Kurşunlardan 14’ü Ze zası getiren kanun çıkın ki Tekiner’in tabutuna isa ca Belçika’ya kaçan Coşkun bet etti. 1912’de yurda döndü.