21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: ELİF TOKBAY / MÜNEVVER OSKAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 316 NİSAN 2019 SALI Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İstanbul 12/8 Ankara 13/5 İzmir 17/5 Antalya 16/13 Mersin 20/14 Trabzon 13/10 Diyarbakır 16/12 Bursa 130/80 Atina 180/100 TARİHTE BUGÜN Adana 220/1 3 0 Berlin 130/30 1889: İngiliz sinema yö Kars 9/3 Artvin 150/1 0 0 Çanakkale 160/8 0 Balıkesir 130/6 0 Sivas 120/5 0 Erzurum 70/3 0 Eskişehir 100/4 0 Aydın 200/1 0 0 Gaziantep 140/9 0 Konya 130/7 0 Girne 170/1 4 0 Londra 160/7 0 Moskova 110/1 0 Paris 150/6 0 Madrid 230/7 0 Amsterdam 160/3 0 Roma 180/9 0 New York 190/9 0 Tokyo 210/1 0 T 0 netmeni ve oyuncu Charlie Chaplin’in doğum günü. 1972: İnsanlığın 5. Ay yolculuğu, “Apollo 16” uzay aracıyla başladı. 1982: CHP’nin eski genel başkanı Bülent Ecevit, Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi tarafından tutuklandı. Yolun neden kapatıldığını soran avukat, korumalar tarafından darp edildi Düğün dayağı Demirören ve Kalyoncu ailelerinin çocuklarının düğününün yapıldığı Çıra ğan Sarayı’ndaki yolun trafiğe neden kapatıldığını soran bir avukatın Cumhur başkanlığı koruma ları tarafından feci şekilde darp edildi Alican uludağ ği ortaya çıktı. Muğla Barosu’na kayıtlı avukat Ser tuğ Sürenoğlu’na işkence olayı Çırağan Sarayı’nın önünde baş ladı. Alınan bilgiye göre, Cum hurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da nikâh şahitliği yaptığı dü ğün için Çırağan Sarayı’nın önündeki caddenin bir bölümü trafiğe kapatıldı. Evine gitmek için otobüse binen avukat Ser tuğ Sürenoğlu, Çırağan önünde trafiğe takıldı. Yarım saat sü Cumhurbaşkanına hakaret ettiği iddiasına ilişkin zorla tutanak imzalatılan avukat Sertuğ Sürenoğlu, bir gece gözaltında kaldıktan sonra sulh ceza hâkimi tarafından ev hapsine alındı. ren bekleyişe rağmen tra edilmeye başlandı. Koru fik akmayınca yolcular ma aracı, daha sonra Çıra otobüsten indi. ğan Sarayı içerisine alın İki saat işkence dı. İşkence, araç içinde yaklaşık 2 saat sürdü. 20.30 sıralarında yaşa Korumalar, avukata nan olayda avukat Süre Cumhurbaşkanına haka noğlu, otobüsten inerek Sürenoğlu ret ettiği iddiasını kabul orada güvenlik için bulunan eden bir tutanağı imzalamasını, polislere, yolun neden kapatıl aksi takdirde dayağın devam dığını sordu. Bu sırada çevrede edeceği tehdidinde bulundu. bulunan Cumhurbaşkanlığı ko Zor durumda kalan avukat, tu rumaları, Sürenoğlu’nu Cum tanağı imzaladı, korumalar avu hurbaşkanına hakaret iddiasıy katı polise teslim etti. Avuka la koruma aracına aldı. Bura tın gözünün morardığı, yüzün da ters kelepçe vurulan avuka de ekimozlar oluştuğu bildiril tın gözleri de bağlandı ve darp di. l ANKARA Zorla tutanak Cumartesiyi pazara bağlayan gece gözaltında kalan avukat, pazar günü Cumhurbaşkanına hakaret iddiasıyla adliyeye sevk edildi. Savcının tutuklama talep ettiği avukat, sulh ceza hâkimi tarafından ev hapsi şeklinde adli kontrol kararı ile serbest bırakıldı. Avukatın savcılık ifadesinde, “Ben oraya Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geleceğini dahi bilmiyordum. Sadece yolun neden kapalı olduğunu sordum. Kesinlikle Cumhurbaşkanına hakaret etmedim. Bana Cumhurbaşkanı korumaları işkence yaptı ve zorla Cumhurbaşkanına hakaret ettiğimi beyan eden tutanak imzalatıldı” dediği öğrenildi. zonguldak Maden faciasında 5 sanığa hapis Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Kozlu Müessese Müdürlüğü’ne ait maden ocağında, 2013’te metan gazı püskürmesi sonucu taşeron firmada çalışan 8 işçi hayatını kaybetti, 8 işçi yaralandı. Kazanın meydana geldiği dönemde TTK Kozlu Müessese Müdürü olan, TTK Genel Müdürü Kazım Eroğlu, Kozlu Müessese Müdür Yardımcısı Nurettin Yılmaz, Şube Müdürü Ahmet Aktaş, taşeron firma Star İnşaat Genel Müdürü Şafak Sırrı Demirel, şirket ortağı İlal Köksal, şirket görevlileri Ersin Koparan, Mustafa Ünlü ile firma mühendisleri hakkında dava açıldı. Zonguldak 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmada, Demirel, Köksal ve Koparan’a iyi hal indirimi uygulanarak 8 yıl 4 ay hapis cezası verildi. Eroğlu ve Yılmaz’a verilen 3 yıl 4 ay hapis cezası para cezasına çevrildi. l DHA 3 ilde iş cinayeti: 2 ölü, 1 yaralı Kastamonu’dan Balıkesir’in Marmara ilçesindeki bir mermer ocağına arkadaşlarını ziyarete gelen Hikmet Şahin, taş kesme makinesine ait telin koparak göğsüne çarpması sonucu iç kanamadan dolayı yaşamını yitirdi. Mersin’in Anamur ilçesinde bir apartmanın asansör bakımını yapan Nuri Serbest, asansör kabiniyle duvar arasında sıkışarak hayatını kaybetti. Elazığ’ın Alacakaya ilçesi Kef bölgesindeki krom ocağında, meydana gelen göçükte işçi Muhsin Aydoğan, yıkıntı altında kaldı.Yaralı olarak çıkarılan Aydoğan’ın iyi olduğu belirtildi. l Haber Merkezi PAMUKKALE YOLU ‘Tapulu arazi’ deyip kapattılar UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan travertenleriyle ünlü Pamukkale’ye ulaşımı sağlayan karayolu, mülk sahibi olduklarını belirten 45 kişi tarafından trafiğe kapatıldı. Karayoluna meyve kasaları koyan grup, güvenlik şeridi de çekerek üzerine “Tapulu özel mülkiyettir, girilmez” yazısı astı. Pamukkale ve Karahayıt’a gitmek isteyenler, yolu kapatan kişilerce tali yollara yönlendirildi. Turistleri taşıyan tur otobüsleri de Pamukkale’ye tali yollardan gitmek zorunda kaldı. Yolu kapatan grubun avukatı Ülkü Aytan, Pamukkale girişindeki Akköy Kavşağı’ndan Pamukkale yönüne doğru karayolunda 3 bin 500 metrekare alanın 45 hak sahibine ait olduğunu söyledi. Hak sahibi olduğunu belirten Bayram Tekin, “Biz kendi mülkiyetimizi kapattık. Kendi arsamız, 60 yıldır işgal ediliyor. Hakkımızı istiyoruz” dedi. Belediye ve jandarma yetkilileriyle görüşen grup, ikna edilince yol 2.5 saat sonra ulaşıma açıldı. l DHA METRO GÖÇÜĞÜ 16 kişi için 15 yıla kadar hapis istendi İstanbul Ümraniye’de, geçen yıl iki kişinin yaşamını yitirdiği metro inşaatı göçüğüne ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, 16 kişi hakkında 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. İddianamede, aralarında yüklenici firmanın proje müdürü Hacı Mustafa Yurt, proje müdür yardımcısı Rıfkı Töremez’in de bulunduğu 16 şüpheli yer aldı. l DHA Havalimanında vatandaşlık reklamı İstanbul Havalimanı’nda bulunan reklam alanına asıldığı iddia edilen “Türkiye’ye hoşgeldiniz. 250 bin dolar yatırımla Türk vatandaşı olun” afişi tepkiye neden oldu. Afişe, İYİ Parti İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Ümit Özdağ tepki gösterdi. Özdağ, “Hiçbir ciddi devlet böyle vatandaşlık pazarlamaz” dedi. l Haber Merkezi KOZAK’IN KIZI ABD’deki trafik kazasında öldü ABD’de üniversite okurken trafik kazası sonucu hayatını kaybeden Eskişehir Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Rıdvan Kozak’ın kızı İlayda Kozak’ın cenazesi İzmir’e getirildi. İlayda Kozak’ın cenazesi, dün Örnekköy Mezarlığı’nda toprağa verildi. l DHA Kabahat samur kürk olsa “Kabahat samur kürk olsa kimse sırtına almaz” atasözü doğrucudur: Çöküşü, ahlak yoksunluğunu, yozlaşmayı ifade eder. Ama günümüzde kabahati silkeleyip kürkü giyiyorlar ve caka satıyorlar. Artık mazeret aramaya da gerek kalmadı. Adam, göğsünü gere gere “Hırsız bizim hırsızımız, yanında yer alırız!” diyor. Bir devlette her şeyin sorumlusu bütün yetkileri elinde bulunduran yürütme organı hükümettir. Ve bunun ne lamı ne de cimi vardır. Hükümet etmek ciddi iştir, seksek oynamaya benzemez. Bu nedenle, rahmetli dostum anayasa bilgini, Prof. Dr. Erdoğan Teziç’in Anayasa Hukuku (Beta Yayınları) kitabından yararlanarak küçük bir hukuk dersi yapacağız: HHH 1 İnsan toplumlarının barış içinde yaşamaları için bir egemene (muktedir) gereksinimleri vardır. Buna siyasal iktidar denir. 2 Başlangıçta siyasal iktidarın kaynağı din ve büyü idi. Yani teokratik idi. 3 Siyasal iktidar daha sonra insan aklının ürünü olan hukuka dayandı: Halk egemenliği; ulusal egemenlik. 4 Siyasal iktidarın meşruluk kaynakları: 1 Geleneksel iktidar: Feodal beylikler, monarşiler. 2 Karizmatik bireysel iktidar. 3 Akılcı / Hukuki iktidar. 5 İktidarın kurumlaşmasına Devlet denir. Devlet hakkında türlü çeşitli görüşler vardır. Bu görüşlerin neler olduğunu vatandaş bilse iyidir ama siyasetçiler mutlaka bilmelidir. Devlet egemendir; kamu gücünü harekete geçiren sadece devlettir. Devlet federal de olabilir ama Türkiye Cumhuriyeti üniter bir devlettir. 6 Türkiye Cumhuriyeti anayasal hukuk devletidir. Bu devlet üç erk (güç, kuvvet) üzerine oturur: YASAMA, YÜRÜTME, YARGI. Yasama (Parlamento, Meclis) yasa yapar; Yürütme (Hükümet) bu yasalarla devlet hizmetlerini yerine getirmekle sorumludur; Yargı (Anayasa Mahkemesi, Danıştay, Sayıştay, Yargıtay ve her türlü mahkeme) yasama ve yürütmenin işlerini denetler. Ama Yasama (Meclis) ve Yürütme (Hükümet), Yargı Erki’ni denetleyip etkileyemez. Böyle bir şey yaparsa suç işler ve meşruiyetini yitirir. Buna göre: Özellikle 2007’den bu yana AKP hükümetleri; günümüzde Cumhurbaşkanlığı rejimi yapıp ettikleriyle gayri meşrudur. 7 Devleti, bakanlıklar, silahlı kuvvetler, polis, mahkemeler, belediyeler, devlet daireleri temsil eder. HHH Bir şair ve edebiyat yazarı, eski bir devlet memuru ve “müdür” olarak Devlet’i bir taşıta, bir silaha, bir alete benzetirim. Osman Aga üzerine binmeden eşek yerinde durur; silah tetiği çekilmeden, düğmesine basılmadan uyur; otomobil ve TIR,  şoför kontağı açmadan yıllarca yerinde durur; bir televizyon ve bulaşık makinesi evin hamaratı çalıştırmadan kendi kendine çalışmaz. Bu kompozisyon ve ilişki içinde Osman Aga, asker, şoför, evin hamarat hanımı HÜKÜMET’tir. AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın dediği gibi: kimse kusura bakmasın! HHH Eh, şimdi geldik zurnanın zırt dediği yere: Cumhurbaşkanı’na ve kabinesinin işbilir duruşlu kâtiplerine (bakanlarına) göre pahalılık marketlerin suçu; faizler bankaların suçu; enflasyon dış güçlerin suçu; dolar ABD yoldaşın suçu; patates soğan stokçunun suçu; tren kazaları makinistlerin suçu; Ergenekon FETÖ suçu; terör muhalefetin, gazetecilerin, şairlerin, zabıt kâtiplerinin suçu; helikopter düşmesi, sitelerin suçu; Suriye saçmalığı coğrafyanın suçu. Ey “yürütmek”  fiilinin eylemini (hükümet olmayı) yanlış anlayan hükümet! “Yürütme”nin  yüzde onu (% 10) yetki ise yüzde doksanı (% 90) sorumluluktur. Lokantada karnını doyurup faturayı ödemeden tuvalet penceresinden kaçamazsın. Her aç karnın, her ısınmayan evin, işsizliğin sebep olduğu her intiharın, her yıkılan binanın sorumlusu sensin, artık eşekten in Osman Aga! LGBT mülteciler: Türkiye’de tehlikedeyiz Türkiye’de yaşayan ancak İngiltere tarafından yeniden yerleştirme programına kabul edilen 15 Suriyeli LGBT mülteci, İngiliz hükümetine dava açacaklarını açıkladı. Mülteciler, İngiltere’ye götürülmeyerek hayati tehlike altında bırakıldıklarını söylüyor. Yeniden yerleştirme programına, az sayıda ve özel durumu olan mülteciler dahil ediliyor. Böylece bu kişiler, çok daha uzun süren sığınma başvurusu sürecine girmeden başka bir ülkeye yerleştiriliyor. İngiltere İçişleri Bakanlığı, Türkiye’de yaşayan 15 Suriyeli LGBT bireyi, yeniden yerleştirme programına kabul etti, ancak aradan iki yıldan uzun bir süre geçmesine karşın bu kişiler halen İngiltere’ye gidemedi. Guardian gazetesinde yer alan habere göre, 15 mültecinin dava başvurularında aralarındaki erkek eşcinseller ve kadın trans bireylerin özellikle tehlike altında olduğunu belirttikleri kaydedildi. Bir eşcinsel mülteci, “Bu ülkede artık daha fazla yaşayamıyorum. Her an ailem beni bulabilir ve öldürebilir korkusu içindeyim. Eşcinselim ve eşcinsel olduğumu söyleyemiyorum. Sokakta erkeklerle göz göze bile gelemiyorum. Çok tehlikeli” dedi. Aynı kişi iki arkadaşının bıçaklı saldırıya uğradığını söyledi. l BBC
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle