Katalog

4 19 ŞUBAT 2019 SALI EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN HABER Yine TCK 299azı dönemlere damgasını vurmuş yasalar veya yasa maddeleri var Bdır, eski TCK’nin 141142. madde leri gibi. İçinde bulunduğumuz döneme dam gasını vuran ise TCK’nin Cumhurbaşkanına hakaret suçunu düzenleyen 299. maddesidir. Bir yabancıya Türkiye’de 2004’ten bu yana geçen 15 yıllık süre içinde 299. maddeden, Cumhurbaşkanına hakaretten 20 binin üzerinde savcılık soruşturması yapıldığı ve 12 bin 305 dava açıldığını söyleseniz, size şaşkınlık içinde şu soruyu sorabilir: Bu Türkler, boş zamanlarında Cumhurbaşkanına hakaretin dışında ne yaparlar? Gerçekten de 15 yılda 12 bin 305 kişi hakkında dava açılması çok çarpıcıdır. Bu davalar içinde avukat Ümit Kılıç’ınki gibi, insanı ağlatacakken yine de elinde olmadan güldürenler de var. HHH Olay şöyle: Afyon Karahisar Barosu’na kayıtlı avukat Ümit Kılıç, 21 Nisan 2015 günü, adli hâkim ve savcılık mülakatı için gittiği Adalet Sarayı’nda yapılan görüşmede Cumhurbaşkanı hakkında söylediği sözlerden dolayı, hâkim savcı olmak bir yana bir de üstüne üstlük, TCK 299’dan tutuklanmıştır. Yeni ceza yasasının Cumhurbaşkanına hakareti ele alan, ünlü 299. maddesi ilk kez Abdullah Gül zamanında uygulanmış ve yapılan 1359 soruşturma talebinin 545’ine Adalet Bakanlığı olur vermiş, açılan davalarda kimse tutuklanmamıştır. Buna karşılık, Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı döneminin ilk iki yılında aynı maddeden, aralarında, biri 13 yaşında çocuk olmak üzere şehit yakınlarının da bulunduğu 18 kişi cenazede kederli anlarında söyledikleri sözlerden dolayı tutuklu yargılanmışlardır. Şu anda TCK 299’dan Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla yargılanan kişi sayısı 12 bin 305’e ulaşmış bulunuyor. 271 sivil toplum örgütünün oluşturduğu Denge ve Denetleme Ağı 14.02.2019 tarihinde yayımladığı basın bülteninde, ünlü 299. maddede öngörülen suçun kaldırılması isteminde bulundu. Emre Kongar Hoca da, pazar günü köşesinde bu istemi destekledi ve konu bir kez daha gündeme geldi. DDA’nın Emre Hoca’nın da desteklediği istemi yerindedir. Her şeyden önce, Avrupa ülkelerinin hiçbirinin ceza yasalarında cumhurbaşkanına hakaret suçu yoktur. Zaten AİHS ve AİHM’nin ölçütlerine göre, eleştiriye açık olmaları gereken siyasi şahsiyetler itibarlarının ve haklarının korunması için diğer kimselerden daha geniş haklara sahip bulunmamalıdırlar. Dolayısıyla, iç hukukta siyasi şahsiyetleri eleştiren medya kuruluşlarına karşı daha ağır cezalar öngörülmemelidir. Bizde ise uygulama tam tersine, sade vatandaşa hakaret suçunu düzenleyen TCK 125, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası öngörmekte ve bunun takibini de şikâyete bağlamakta, cumhurbaşkanına hakareti öngören 299. maddede düzenlenen ve takibi Adalet Bakanı’nın soruşturma iznine bırakılmış Cumhurbaşkanına hakaret suçuna bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası öngörmektedir. HHH Son dönemde, TCK 299’un öne çıkmasının nedeni, ancak Reis sistemi olarak adlandırabileceğimiz kendine özgü düzenin yapısıdır. Parlamanter sistemin, yetkileri sınırlı olan cumhurbaşkanının tersine, bizdeki Reis sisteminin aynı zamanda parti genel başkanı olan ve şimdiye dek hiçbir düzende görülmemiş yetkilere sahip cumhurbaşkanı, rejimin tek yetkili kişisi olarak, siyasi iktidara yönelik eleştiri oklarının hedefi olurken, bağımsızlığını artık yitirmiş olan yargı da durumdan vazife çıkarınca, ortaya demokraside yeri olmayan görüntüler çıkmakta, açılan davalar ve verilen tutuklama kararları da bütün dünyada Türklerin hatırı sayılır bir kısmının işi gücü bırakıp Cumhurbaşkanı’na hakaret ile meşgullermiş izlenimi doğmasına neden olmaktadır. Ülkemizi hem utanılacak, hem de gülünç duruma düşüren KCK 299 kaldırılmalıdır. KOZMİK ODA AÇIKLAMASI İlker Başbuğ: Yanlış anlaşıldım Eski Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral İlker Başbuğ, kozmik odanın aranmasına ilişkin “Kozmik Oda’yı açmasaydık, Uğur Mumcu cinayeti üstümüze kalacaktı. Bugün olsa yine açardım” sözlerinin kamuoyunda tartışmalara neden olmasının ardından açıklamada bulundu. Halk TV’de önceki gün katıldığı programda dile getirdiği sözlerine açıklık getiren Başbuğ, “Sözlerimiz tamamen yanlış anlaşıldı. Bizim o dönem yaptıklarımız ve söylediklerimiz ortada. Bugün aksini söylersek kendimiz ile çelişiriz. Anlatılmak istenen farklıydı. Maksadını aşan bir cümle oldu” ifadelerini kullandı. l İç Politika Kaybetme korkusuAKP ve MHP, ittifak yaptıkları illerde belediye meclisi için tek listeyle seçime girecek Cumhur’u genişletti AKP ve MHP’nin kurduğu ittifak kapsamına alınan iller, riskli görünen bazı kentler nedeniyle 50’ye dayandı. Öte yandan, belediye başkan adayları ve belediye meclisi üyelikleri için başvuru süresi bugün sona eriyor. EMİNE KAPLAN/SELDA GÜNEYSU 30büyükşehir ve 2 il ile başlayan AKP ve MHP ittifakı, son görüşmelerin ardından 50 ile dayandı. 16 ilde uzlaşma sağlandığı, 23 il üzerinde ise görüşmelerin sürdüğü, yeni uzlaşma olması durumunda ittifak yapılacak il sayısının daha da artabileceği belirtiliyor. AKP’nin, Iğdır ve Kırklareli’nde adayını çekmesine karşılık MHP de Giresun, Çanakkale, Ardahan, Burdur, Edirne ve Artvin’in de aralarında bulunduğu 14 ilde AKP’yi destekleyecek. İttifak yapılan illerde belediye meclisi üyeliği seçimlerine de “tek liste”yle girilecek. Belediye meclisi üyeliklerinin sıralamasının belirlenmesinde 2014 yılı sıralaması dikkate alınacak. AKP, seçimi kaybetme riski gördüğü illerde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın miting, bakanların daha çok saha çalışması yapması stratejisi uygulayacak. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun son günlerde Ankara’da saha çalışmalarına hız vermesi, bu durumun işareti olarak değerlendiriliyor. Siyasi partilerin, il, ilçe ve belde belediye başkan adayları ile belediye meclisi üye adaylarını il ve ilçe seçim kurullarına bildirmesi için verilen süre bu BİNALİ Yıldırım İSTİFA ETTİ AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Binali Yıldırım, TBMM Başkanlığı’ndan istifası öncesinde dün akşam milletvekillerine veda yemeği verdi. Yıldırım, yemeğin ardından istifa dilekçesini imzalayarak, TBMM Genel Sekreteri Mehmet Ali Kumbuzoğlu’na teslim etti. Basın mensuplarına açıklama yapan Yıldırım, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile muradımız, daha uzun ve istikrarlı yürütme sistemini tesis etmektir” diye konuştu. Yıldırım’ın istifasının bugün TBMM Genel Kurulu’nda okunmasıyla birlikte yeni seçim için adaylık başvuruları da başlayacak. Başvurular, 23 Şubat saat 24.00’te sona erecek. AKP, yeni TBMM Başkanı seçimini 24 Şubat’ta yapmayı planlıyor. Yeni başkan seçilinceye kadar en yaşlı TBMM Başkanvekili sıfatıyla MHP’li Celal Adan, geçici başkanlık görevini yürütecek. Yıldırım’ın eski TBMM başkanlarına ve vekillere verdiği yemek Meclis’te tartışma konusu oldu. İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özdağ ve Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş, sosyal medya üzerinden yemeğe tepki gösterdi. Yokuş, “TBMM Başkanı tarafsızlığını yitirmiştir. Devlet kesesinden veda yemeği vermesi ahlaki değildir” dedi. Özdağ da, “Anayasayı çiğneyen Yıldırım TBMM tarihine kara leke olarak geçecek” ifadesini kullandı. gün saat 17.00’de sona eriyor. AKP il ve ilçe yönetimleri, pazar gününden itibaren aday listelerini il ve ilçe seçim kurullarına vermeye başladı. AKP ve MHP arasında genişletilmesine karar verilen ittifaka hangi illerin dahil edileceği konusundaki görüşmeler sürdü. İki parti arasındaki değerlendirmelerin bugün listelerin il ve ilçe seçim kurullarına verileceği son saate kadar da de vam edeceği belirtiliyor. İlk aşamada 30 büyükşehir ile Os maniye ve Rize’de ittifak yapma kararı alan AKP ve MHP, geriye kalan 49 ili yeniden masaya yatırdı. AKP yöneticilerine göre 16, MHP yöneticilerine göre 14 ilde daha ittifak yapılmasına karar verildi. AKP’liler Sinop, Siirt, Muş, Hakkâri, Giresun, Edirne, Çanakkale, Ardahan, Artvin, Ağrı, Yalova, Şır nak, Burdur ve Bitlis olmak üzere 14 ilde MHP’nin, Iğdır ve Kırklareli’nde AKP’nin adayını çekeceğini kaydederken; MHP’liler ise bu sayının 122 biçiminde olacağını dile getiriyor. AKP’nin dediği gibi olması durumunda ittifak yapılacak il sayısı toplam 48, MHP’nin dediği gibi olması durumunda ise 46 olacak. Ancak bunların dışında bazı illerin de hâlâ masada olduğu, yeni uzlaşmalara göre ittifak yapılacak il sayısının artabileceğine dikkat çekiliyor. MHP’nin Zonguldak ve Bilecik’i, AKP’nin de Kütahya ve Tokat’ı istediği kaydediliyor. İki partinin, duruma göre adayların kesin ilan edileceği 3 Mart tarihinden önce istifa ettirme yoluyla da ittifakın kapsamını daha da genişletebileceği kaydediliyor. 3 Mart’tan sonra ise adaylar istifa etse bile geçerli sayılmıyor. İki parti, belediye meclislerinde yapılacak ittifakın yöntemi konusunda da büyük oranda uzlaşma sağladı. Buna göre, ittifak yapılan illerde “tek liste” yöntemiyle belediye meclisi seçimlerine gidilecek. Aday çıkarmayan partinin belediye meclis üyeleri, aday çıkaran partinin listesinden gösterilecek. 2014 yerel seçimlerinde hangi partinin üyesi hangi sıradan seçildiyse “tek liste” buna göre hazırlanacak. Riskli illere çıkarma AKP, kaybetme riski gördüğü illere özel çalışma yapacak. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın İstanbul, Ankara ve İzmir’de birden fazla miting yapması, bakanların da riskli görülen illerde saha çalışması yapması planlanıyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Ankara’da saha çalışmalarına hız vermesi dikkat çekiyor. l ANKARA Erdoğan, meyve sebze fiyatlarındaki yükselişin ardından kurulan tanzim satış noktalarını övdü Yine tanzim güzellemesi HDP’Lİ KURTULAN: Batıda dengeleri sarsacağız HDP Grup Başkanvekili Fatma Kurtulan, “Baskılara rağmen partimiz, kayyımların olduğu her yerde en güçlü oranla seçimi sonuçlandıracak, almayı hedeflediği tüm yerleri tek tek almayı başaracak. Batıda da dengeleri sarsacağız” dedi. Kurtulan, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun söylemlerinde HDP’ye yönelik “büyük bir saldırı” olduğunu belirten Kurtulan, “Milletvekillerinin yaptığı etkinlikler büyük bir saldırıya uğruyor. İstanbul’da bir yürüyüşümüze izin verilip verilmemesini yasal dayanaktan ziyade daha çok adamlığıyla ölçen bir İçişleri Bakanı profili karşımızda duruyor. Partimizin her daim kriminalize, terörize edilmek istendiğini biliyoruz” diye konuştu. ‘Kürtlerin zaferi’ Kurtalan, seçimlere yönelik de “Batıda mutlaka demokrasi güçlerinin, kadınların, emekçilerin daha rahat bir yaşam sürdürebilmeleri için, daha özgürlükçü, daha demokrat, ranttan uzak, halktan geleni halka hizmet olarak götürecek belediyelerin inşasında rolümüzü oynayacağız. Bizim için 1 Nisan tarihi demokrasi güçlerinin, Kürtlerin zaferiyle sonuçlanacak bir tarih olacaktır” ifadelerini kullandı. l ANKARA/Cumhuriyet iğneli fırça zafer temoçin CHP’li Gürer: Ucuza satmakla sorunlar çözülmez 16 yıllık yanlışların yansıması CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, İstanbul ve Ankara’daki tanzim satış noktalarının yurttaşlar ile esnafı karşı karşıya getirdiğini belirterek, “Birkaç çadırda domatesi, patatesi seçime kadar ucuza satmakla sorunlar çözülmez” dedi. Gürer, ilçe Başkanı Sedat Kaya ve Belediye Başkan Adayı Abdi Mercan ile birlikte, Niğde Altunhisar ilçe pazarında, pazarcı esnafı ve yurttaşların sorunlarını dinledi. Hem pazarcılar hem yurttaşlar, fiyat pahalılığı nedeniyle Gürer’e dert yandı. Esnaf, “Cumhurbaşkanı esnafı suçluyor. Aldığımız fiyata ürün satar durumdayız. Televizyonlar, ürün fiyatlarını gösterdikçe, vatandaş da gelip bizle, ‘Niye sen o fiyattan satmıyorsun’ di ye tartışıyorlar. Önce Cumhurbaşkanı maliyeti düşürsün. Bir ürünün maliyeti var, üretenin çektiği eziyeti gören yok. Cumhurbaşkanı bize de tanzim şartlarında ürün göndersin” diyerek sorunlarını aktardı. ‘Tohum ithal, ilaç ithal...’ İstanbul ve Ankara’daki tanzim satış noktalarındaki ucuz sebze satışıyla tarım sorunlarının çözülemeyeceğini söyleyen Gürer, yaşananın 16 yıldır süregelen yanlışların yansıması olduğunu vurgulayarak “Tohum ithal, ilaç ithal, mazot pahalı, yeraltı sulama suyu için kullanılan elektrik pahalı. Bu ürünler nasıl ucuz olacak? Yerli tohum, yerli gübre ve yerli ilaca yönelmeleri lazım” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Patlıcan, patates, soğan bunlarla vatandaşımızı üzdüler. Pahalılık sürerse seçim sonrası tanzim satışları 81 ile yayacağız’ dedi Türkiye’nin sınırları dibinde terör oluşumuna göz yummayacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, tanzim satış noktalarıyla ilgili, “Patlıcan, patates, soğan bunlarla vatandaşımızı üzdüler. Anında tanzim satış çadırları kurduk. Pahalılık sürerse seçim sonrası tanzim satışları 81 ile yayacağız” diye konuştu. Erdoğan, yerel seçimler kapsamında yaptığı mitinglere dün Burdur’da devam etti. Cumhuriyet Meydanı’nda partililere seslenen Erdoğan, Salda Gölü’nü “çevre koruma bölgesi” olarak ilan ettiklerini ve kıyısında 300 bin metrekarelik millet bahçesi oluşturacaklarını söyledi. Münbiç ve Fırat’ın doğusunu terör örgütünden temizleneceğini belirten Erdoğan, şunları söyledi: “DEAŞ denilen proje örgütünü üstümüze saldılar. Sonra YPG/PYD ile sınırlarımızı kuşatmaya kalktılar. Türkiye sınırlarının dibinde bir terör oluşumuna göz yummayacak. Münbiç’te üslenen teröristlerin hedefinin Türkiye olduğu çok açıktır. Münbiç ve Fırat’ın doğusunu terör örgütünden temizlediğimizde milyonlarca Suriyeli’nin güvenle evlerine döneceğini biliyoruz. Ne pahasına olursa olsun bu terör koridorunu yıkacağız. Gönül ister ki bu mücadeleyi müttefiklerimizle beraber verelim. Belki yarın, belki yarından da yakın ülkemize yönelik hayasız hareketleri durdurmak için harekete geçmeye kararlıyız. Mesele Türkiye’nin beka meselesidir. Benim 911 kilometre sınırım var, ben müdahale etmeyeceğim. Var mı böyle 25 kuruşa simit? Güvenlik kaygılarını anlayışla karşılamalılar. Gerekenleri yapmaktan asla geri durmayacağız. Tek isteğimiz haklı mücadelemize destek verilmesi. Türkiye’yi karşısına değil yanına alanlar kazanır.” ‘Yeni bir hamlenin arifesindeyiz’ Erdoğan daha sonra Isparta’ya geçerek burada yurttaşlara seslendi. Suriye’de Türkiye’nin kontrolündeki yerlerde barış, özgürlük ve demokrasinin olduğunu söyleyen Erdoğan, “Şu anda oraya 310 bin kişi tekrar geri gönderildi. Şimdi yeni bir hamlenin arifesindeyiz. Güney sınırımızın tamamını terörden arındırılacak güvenli bölgeler tesis edeceğiz. Operasyonla ilgili planlarımızı, stratejilerimizi belirledik” diye konuştu. l İç Politika C MY B