Katalog

HABER EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: SERPİL ÜNAY 51 ARALIK 2019 PAZAR OLAYLARIN ARDINDAKİ GERÇEK n Baş tarafı birinci sayfada kilometrekareye çıkmıştır. Bu anlaşma ilan edilince, Yunanistan, Mısır ve GKRY hemen tepki gösterdiler. Rum gazeteleri bu anlaşmaya büyük puntolarla karşı çıkıyorlar. Bu anlaşma, Ortadoğu’da Irak ve Suriye karmaşasında Türkiye’nin bugüne kadar yaptığı milli çıkarları gözeten en önemli politik girişim olarak değerlendirilmelidir. Aynı girişimin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yönetimi ve Lübnan hükümeti ile de yapılması beklenmelidir. Bundan sonrası ne olmalıdır? Türkiye gerek Suriye’de, gerek Doğu Akdeniz’de, gerekse tüm dünyada meşruiyetini, haklılığını kabul ettirmek için, Suriye ile de aynı biçimde bir anlaşma yapmanın süratle yollarını aramalıdır. İşbirliği çağrısıERDOĞAN VE ALİYEV TANAP’IN BAĞLANTI TÖRENİNE KATILDI Doğu Akdeniz’de taraf ülkelere seslenen Erdoğan, “Gemileri oradan çekmeyiz” dedi. Aliyev, refah için yatırıma dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’den gemilerini çekmeyeceğini belirterek taraf ülkelere işbirliği çağrısında bulundu. Erdoğan, “Bağırmalarıyla, çağırmalarıyla biz bu gemilerimizi oradan çekmeyiz. Doğu Akdeniz’deki tüm taraflara sesleniyorum. Enerjiyi çatışma aracı yerine, işbirliği haline getirelim” dedi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, “Ortak yatırımlar halklarımızın refahını artırıyor” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Edirne’nin İpsala ilçesi Sarıcaali köyünde, Hazar Denizi’ndeki Şah Deniz 2 Gaz Sahası ve Hazar Denizi’nin güneyindeki diğer sahalarda üretilen doğalgazın Avrupa’ya taşınmasını hedefleyen Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı’nın (TANAP) Avrupa bağlantısının açılışı törenine katıldı. ‘Tehdit ediyorlar’ Burada konuşan Erdoğan, “TANAP, Azerbaycan’dan, Avrupa’ya uzanan 3 bin 500 kilometrelik enerji koridorunun en önemli parçasıdır” dedi. TANAP’la ilgili ilk adımın Haziran 2012’de hükümetler arası ve ev sahibi hükümet anlaşmalarının İstanbul’da imzalanmasıyla atıldığını anımsatan Erdoğan, süreç hakında bilgi verdi. Erdoğan, “Bugün itibarıyla Azerbaycan’dan doğalgaz ülkemiz üzerinden 20 il, 67 ilçe ve 600 köyden geçerek artık Avrupa’nın kapısına, yani buraya ulaştı. 16 milyar metreküplük bu gaz miktarının 6 milyarını biz, 10 milyarını ise Avrupa ülkeleri kullanacak. Avrupa’ya gaz sevkinin başlaması için Aliyev, TANAP’ın fayda sağlayacağını belirterek, Tükiye’ye yatırım çağrısında bulundu. TAP’ın bir an önce tamamlanması gerekiyor. TAP’ın da 2020 yılı içinde tamamlanmasını bekliyoruz” diye konuştu. Konuşmasında Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmeleri değerlendiren Erdoğan, “Bağırmalarıyla, çağırmalarıyla biz bu gemilerimizi oradan çekmeyiz. Ülkemiz ne kendi hukukunun ne de Kıbrıs Türkünün çıkarlarının çiğnenmesine izin verir. Doğu Akdeniz’de bulunan hidrokarbon kaynaklarının paylaşımı konusunda birileri hakça paylaşım yerine gerilimi körüklemeye çalışıyor. Adaletli paylaşım imkânı varken tehdit diline ve şantaj politikalarına başvuruluyor. Oysa hiçbir ülke uluslararası hukuktan üstün değildir. Bizim sondajlarımızda çatışma ve kan değil, barış ve refah yer alacak. Doğu Akdeniz’deki tüm taraflara sesleniyorum. Enerjiyi çatışma aracı yerine, işbirliği haline getirelim. Artan nüfus ve büyüyen küresel ekonomi sebebiyle enerji ciddi küresel öneme sahip. Dünya enerji haritası değişti. Yeni aktörler bu gün burada” dedi. Libya ile yapılan Münhasır Ekonomik Bölge, anlaşmasına dikkat çeken Erdoğan, “Anlaşma yapıldı, diğer ayakları da uygulamaya girecek. Libya’yı tehdit etmeye başladılar, anlaşma uygulanacak” diye konuştu. Aliyev: Ülkelerin işbirliği artacak Törende konuşan Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ise TANAP’ın 7 ülkenin birleştiği uluslararası işbirliği projesi olduğunu belirterek “Fayda sağlayacağına inanıyorum. Maliye yükünü esas Türkiye ve Azerbaycan yapmıştır. BaküTiflisCeyhan petrol boru hattı ile 450 milyon tondan çok petrol nakledilmiştir. Türkiye bugün yabancı yatırımlar için açık ülkedir ve çok makbul yerdir. Ortak yatırımlar halklarımızın refahını artırıyor. Bu proje, ülkeler arasında köprüler kuracak, işbirliği, istihdam, uzun müddetli anlaşmalar getirecektir” dedi. l İç Politika AKP’de, yeni partilerin kuruluşları yakınlaştıkça ‘oy dağılımına’ etkileri değerlendiriliyor AKP’nin oyu MHP’ye kayıyor TEZKOOPİŞ BAŞKANI ÖZDEMİROĞLU: TezKoopİş Başkanı Haydar Özdemiroğlu, asgari ücretin belirlenmesinde tüketici fiyat endeksinin temel alınmasının bilimsel olmadığını söyledi. Asgari ücret yıllık 1164 dolar eridi MUSTAFA ÇAKIR Türkİş, 23. olağan genel kurula hazırlanırken, TezKoopİş Sendikası Genel Başkanı Haydar Özdemiroğlu’ndan “Türkİş yetkililerine” sert eleştiriler geldi. Özdemiroğlu, Türkİş genel kurulunun çalışabilir nüfusun neredeyse yarısının işsiz olduğu, enflasyon oranlarının çift rakamlara ulaştığı, yürürlükteki toplu iş sözleşmelerinin ısrarla ve inatla uygulanmadığı, işçilerin temel haklarından olan kıdem tazminatının geri alınmak istendiği, vergi yükünün giderek ağırlaştığı koşullarda toplandığına dikkat çekti. Türkİş’in, ekonomik, sosyal ve sendikal sorunların ortaya çıkmasına karşı gerekli tepkiyi göstermediğini belirten Özdemiroğlu, “Bu süreç içinde dikkati çeken iki gelişme sendikalar yönünden de son derece önemlidir. Bunlardan birincisi 2019 yılı asgari ücretinin tüm ekonomik verilerin ortaya koyduğu gerçekliklere rağmen düşük belirlenmesi ve ikincisi ise 2019 yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Anlaşma Protokolü’nün hükümetin istemi ve oluruna bağlı olarak sonuçlandırılmasıdır. Türkİş, bu iki konuda tam olarak teslim olmuş, emeğin haklarını ve kazanımlarını tehlikeye atmıştır” dedi. ‘TÜFE gerçekçi değil’ 2019 için belirlenen asgari ücretin yalnızca tüketici fiyat endeksinin temel alarak değerlendirmenin gerçekçi ve bilimsel bir tutum olmadığına dikkat çeken Özdemiroğlu, döviz kurlarındaki artış, gelir dağılımında yaşanan değişiklikler, enflasyon oranları ve asgari ücretlilerin yaşam koşulları belirle nerek değerlendirilme yapılmasını gerektiğini vurguladı. Dolar dikkate alındığında asgari ücretin tespiti tarihinde yıllık olarak 1164 dolar eksildiğinin görüleceğini belirten Özdemir, 2019 yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Anlaşma Protokolü’nün oluşturulması sürecinin de “Türkİş tarihine kara bir leke olarak geçeceğini” savundu. Özdemiroğlu, Türkİş yetkililerinin son yıllarda siyasal yaklaşım içinde bulunmadığını veya bulunmayacağını açıklarken gerçekte tam tersi bir uygulamayla doğrudan siyasal iktidar ve kamu makamlarının isteği doğrultusunda tutum aldıklarını da kaydetti. Bu yaklaşımın birçok etkinlikte somut olarak görüldüğünü belirten Özdemiroğlu, “Bu görüntü onların sandığının tam tersine siyasal bir tutumdur” dedi. ‘Taviz verilemez’ Parlamenter sistemin yok edildiği 16 Nisan 2017 Anayasa Referandumu konusunda siyasal iktidarın isteğine uygun davranılmasının, hem sendikal tarih yönünden, hem de demokrasi tarihi açısından kabul edilemez olduğunu söyleyen Özdemiroğlu, “Bir sendikal konfederasyonun demokratik hak ve özgürlükler konusunda ödünsüz olması, tepki göstermesi ve gerektiğinde sokak eylemleri başta olmak üzere üretim eylemleri gerçekleştirmesi beklenirken, tavırsızlıkla suskunluğun tercih edilmesi, kimi tepkilerin ise kısık sesle neredeyse yalvarırcasına belirtilmesi çok açık biçimde sendikaların ve demokrasi hareketinin gücünü zayıflatmaktadır” diye konuştu. l ANKARA AKP’de, yeni partilerin kuruluşları yakınlaştıkça Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu’na partiden geçiş olup olmaya cağı, iki yeni partinin nereden oy alabile ceğine ilişkin olasılıklar da daha sık değer lendiriliyor. Parti kulislerin de, Babacan’ın daha çok Mil let İttifakı’ndan oy alacağı, Davutoğlu’nun ise AKP’nin ra emine kaplan dikallerini çekebileceği kaydediliyor. AKP’nin oyunun ise giderek MHP’ye daha çok kaydığı, bugün seçim olsa aradaki milletvekili farkı nın azalacağı konuşuluyor. AKP kulislerin de, aralık ayında kurulması beklenen siyasi partilerin siyasete etkileriyle ilgili şu değer lendirmeler yapılıyor: MHP daha etkin n AKP’den sınırlı geçiş: Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu ekipleri, partilerine AKP’den çok sayıda geçiş olacağı, istifaların yaşanacağı yönünde açıklamalar yapsa da parti tabanından geçiş sınırlı olur. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan muhalifi olanlar zaten partiden ayrıldı. Bunlar daha çok İYİ Parti’ye gitti. Ama anketlere bakıldığında İYİ Parti’de bir erime gözleniyor. MHP’nin oyları ise artıyor. İYİ Parti seçmeni MHP’ye gitmez, ama nereye gittiği de belirsiz. Babacan, daha çok Millet İttifakı’nı oluşturan partilerden oy alır, daha çok da İYİ Parti’den seçmen kayması olur. Davutoğlu ise AKP’nin radikallerini, kendini “İslam cı” olarak tanımlayan kesimlerini kendine çekebilir. n MHP’ye geçiş var: 23 Haziran seçimlerinde AKP’nin kaybettiği seçmenin ağırlıklı olarak MHP’ye gittiği gözlemlenmişti. Anketlere göre MHP’nin oyu artıyor. AKP seçmenin, MHP’ye kaymaya devam ettiği, hatta bu kaymada artış olduğu söyleniyor. AKP yönetimine, teşkilatlarına, belediye başkanlarına kızanlar MHP’ye gidiyor. Bahçeli, AKP seçmenini mıknatıs gibi çekerek Cumhur İttifakı’nda kalmasını sağlıyor, karşı ittifaka geçmesini engelliyor. Şu an bir seçim olsa Cumhur İttifakı’nın milletvekili sayısı yine 300350 arasında olur. Ancak çıkaracağı 300 milletvekilinin iki parti arasındaki dağılımı 200’e 100 mü olur, yoksa 150150 mi olur, kestirmek oldukça zor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şimdilik bu durumdan rahatsız değil. Çünkü AKP’den gitse de seçmen MHP’ye kaydığı için Cumhur İttifakı’na kalıyor, karşı ittifaka gitmiyor. Erdoğan, bu nedenle Cumhur İttifakı’na sahip çıkıyor. İlerleyen süreçte İYİ Parti ve Saadet Partisi’nin de Cumhur İttifakı’na dahil olması için bazı çalışmalar yapılabilir. n Bahçeli istemezse olmaz: Böyle bir ortamda seçim istemek intihar olur. Devlet Bahçeli istemediği sürece erken seçim olmaz. Bahçeli’nin seçim isteyeceği bir durum yok. Çünkü az milletvekiliyle büyük işler yapıyor. MHP’li milletvekilleri, AKP’li milletvekillerinden daha etkili bir durumda. l ANKARA Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Seçer, talimat verdi Önce çorba, sonra ders zili Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, “Bir Çorba Bir Ekmek” projesi ile, kentteki öğrencilere sabahları sıcak çorba dağıtılması talimatı verdi. Kentin birçok noktasındaki çorba dağıtımı yapılıyor. Belediye bünyesindeki 1200 kişilik Eğitim ve Öğretimi Destekleme Kurs Merkezi’nde de öğrencilere dersten önce çorba dağıtılıyor. Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı bünyesindeki kurs merkezi Müdürü Melike Elif Esiroğlu, “Öğrencilerimiz Mersin’in pek çok yerinde çorba dağıtımını gördü. Uzak yerlerden geliyorlar. Bütçeleri de kısıtlı olduğu için böyle bir hizmet istediler” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet