19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KÜLTÜR EDİTÖR: ORHUN ATMIŞ TASARIM: İLKNUR FİLİZ 137 KASIM 2019 PERŞEMBE Ekrem Başkan’laBu yıl 7’ncisi düzenlenen Brand Week İstanbul’da İBB Başkanı konuşma yaptı geleceği tasarlarken... ZEYNEP ORAL “Geleceği Tasarlamak”... Bu yıl yedincisi düzenlenen “Brand Week İstanbul”un teması böyle olunca ilk konuşmacının Ekrem İmamoğlu olması bence en isabetli karar... İstanbul’un göbeğinde, önde gelen marka, reklam, iletişim, teknoloji ve düşünce insanlarının buluştuğu; yaratıcı vizyonlar, etkileşim, bilgi paylaşımlarıyla fark yaratmaya odaklanan; daha güzel bir gelecek daha yaratıcı bir İstanbul hedefleyen bir platform... Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nin dev salonu hıncahınç dolu. Yaşasın, balkonlar gençlere ayrılmış. Sahnede Ekrem Başkan her birimizin gözünün içine baka baka konuşuyor. Rahat, doğal, sahici, gerçekçi. Söylediklerine inanıyorsunuz. Doğruluğuna inanıyorsunuz. Güven veriyor. Umudu, azmi, aydınlığı, yaşama sevincini elle tutulur hale getiriyor. Sevgi dili Şu minicik köşede o koskoca önemli konuşmayı özetleyemem, ancak ipuçları verebilirim. Ekrem Başkan, geleceği tasarlarken 3 anahtar kullanıyor: 1) Yeni Nesil Demokrasi, 2) Yeni Nesil Siyaset ve 3) Yeni Nesil Belediyecilik. İlkini açıklarken ancak özgür ortamlarda ekonominin düzelebileceğini vurguladı. Sandığın yeterli olmadığını, katılımcı demokrasiyi, “cesur demokrasi”yi anlattı. Tüm toplantıları canlı yayınla 4 milyon kişinin izlediğini belirtti. Evet, bu kent özgürleştikçe üretecek ve yaratıcı olacak! İkinci anahtarda hukukun üstünlüğüne öncelik tanıdı. Yasaları kendi için eğip bükmek yerine, herkes için geçerli saymanın ve korku dili değil, sevgi dilini benimsemenin önemini ortaya koydu. Üçüncüsünde, belediyecilik anlayışında ise sıkı durun, mega ya da çılgın projelerden değil, zihniyet değişikliğinden söz etti. “Bu şehrin nimetlerini ganimet sayanlardan olmayacağız” diye özetlenecek bir zihniyet değişikliği... Temel atmama töreni “Brand Week İstanbul”un açılışı sonrasında küçük bir gruba ayrılan basın toplantısında ise Ekrem Başkan’a soru sorma, ayrıntıları öğrenme fırsatımız oldu. Bugüne dek temel atma törenlerinden gına geldi millete. Ekrem İmamoğlu’nun “TEMEL ATMAMA TÖRENİ” düzenleyeceğinin müjdesini de vereyim size. Böylece elde edilen tasarruf daha sonra açıklanacak. Amaç, işlevsiz temel atma değil; adil, yeşil ve yaratıcı bir kente sahip olmak... Bir de vicdan sahibi kentler yaratmak. İstanbul’da 04 yaş arası bir buçuk milyon çocuk yaşıyor. Bu çok büyük bir sayı. 150 çocuk kreşi, 39 ilçe de ihtiyacı olan çocuklara süt dağıtımı, kentin her yerindeki çocuğun eşit koşullarda büyümesi için atılan ilk adımlar. Vicdan sözünü duyunca dayanamayıp sordum. Malum hapishaneler, yazar, çizer, akademisyen, eleştiren, tweet atanlarla dolu. Sadece onlar için değil, herkes için hapishane koşulları korkunç. Yine malum bundan Adalet Bakanlığı sorumlu... Ama vicdanlı kent demişken, hapishane koşulları ele alınamaz mıydı? Ekrem Başkan’ın yanıtı açık seçikti: “Cezaevlerinde bir inisiyatifimiz ya da yetkimiz yok... Ama bu söylediğiniz hassas konuyla ilgili kurumsal irtibat kurabiliriz. Varsa yaşanan üzücü tespitler, lütfen bildirin. Adalet Bakanlığı mercilerine yazı yazarız... Bu eksikliğin, bu hatanın, bu üslubun giderilmesi konusunda belediyenin yetkisi dahilinde yardımcı olmak istediğimizi rahatlıkla söyleyebilirim.” ‘Ben kahraman değilim’ Kültürel ve sanatsal etkinliklerle co Ekrem İmamoğlu, etkinlikte “İstanbul’un Geleceğini Tasarlamak” başlıklı bir konuşma yaptı. İBB Başkanı daha sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. şan ve bir arada yaşama sevincini çoğaltan bir kent tasarısı elbet beni bulutların üzerine çıkardı! Dünkü toplantıda Necati Özkan’ın “Kahramanın Yolculuğu” kitabının lansmanı da vardı. Ekrem Başkan, henüz kitabı okumamış, şöyle bir hızla karıştırmıştı. Ama ona “kahraman” denilmesinden tedirgin olduğu ortadaydı. “Ben kendimi kahraman değil, sadece hizmet etmeye çalışan bir belediye başkanı olarak tanımlıyorum” diyordu. Benim için günün en acıklı anı: Yandaş gazetelerde çalışan arkadaşların, “Eyvah bunların hiçbiri bizim gazeteye girmez” sözüydü. En gururlandırıcı anlardan biri ise şu: “Brand Week İstanbul”, etkileyici bir filmle açıldı. Film, Turhan Selçuk’un Abdülcanbaz karakteri ve çizgileriyle gerçekleşmişti. Turhan Ağabeyim, 50 yıl öncesinden yarattığı düşünce, marka ve çizgilerle geleceği tasarlamış, bugüne sesleniyordu ekranlardan. Düşünene, uygulayana, Digilogue’a teşekkürler... Kültür SanatSen Başkanı Hülya Eryetli, Dolmabahçe Sarayı’nı restore eden ekiple ilgili uyardı: O teknik Saray’da kullanılamaz SELDA GÜNEYSU Kültür ve Turizm Bakanlığı’dan Cumhurbaşkanlığı Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı’na devredilen Türkiye’nin gözde yapısı Topkapı Sarayı’nda “restorasyon endişesi” yaşanıyor. Kültür SanatSen Genel Başkanı Hülya Eryetli, Saray’da yapılan restorasyon ve konservasyon çalışmalarıyla ilgili “En önemli sıkıntı, 19. yüzyılda inşa edilmiş Dolmabahçe Sarayı’nda çalışma yürüten personelin, yapım ve malzeme tekniği oldukça farklı olan 15. yüzyılda inşa edilmiş Topkapı Sarayı’nın restorasyon ve konservasyon çalışmalarını nasıl yürüteceğidir” uyarısında bulundu. Kültür SanatSen Genel Başkanı Eryetli, Saray’ın arazisinde bulunan Aya İrini Müzesi, İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nin eser deposu olarak kullandığı Darphane binalarının da Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı’na devredildiğini anımsatarak, Saray’da çalışan yaklaşık 350 personelin akıbetinin belli olmadığına dikkat çekti. Çalışanların mevcut yerlerinde “geçici” olarak görev yaptıklarını söyleyen Eryetli, “Topkapı Sarayı’nın tüm konservas Türkiye’nin gözde turistlik mekânlarından Topkapı Sarayı, Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı’na devredilmişti... yon ve restorasyon işlerini bilimsel yöntemler ile koordineli olarak yürüten tecrübeli personele sahip İstanbul Rölöve Anıtlar Müdürlüğü ile İstanbul Restorasyon ve Konservasyon Merkez ve Bölge Laboratuvarı’nın bulunduğu binanın da başkanlığa geçtiği bilinmektedir. Kül tür Bakanlığı’na bağlı personelin kendi kurumlarından çıkarılarak farklı bölgeye taşınması için yeni bina arayışları başlamış durumda olup belirsizlik devam etmektedir. Topkapı Sarayı’na restorasyon için kalabalık bir ekip gönderilerek bazı alanlara hemen iskele kurulduğu ve işle re başlandığı görülüyor” dedi. ‘Birbirinden farklı’ Saray’daki konservasyon ve restorasyon çalışmalarındaki en önemli sıkıntıyı Eryetli, şöyle anlattı: “19. yüzyılda inşa edilmiş Dolmabahçe Sarayı’nda çalışma yürüten personel, yapım ve malzeme tekniği oldukça farklı olan 15. yüzyılda inşa edilmiş Topkapı Sarayı’nın restorasyon ve konservasyon çalışmalarını nasıl yürütecek? Dolmabahçe Sarayı’nın personelinin pek çoğu, ustaçırak ilişkisi ile öğrendiği, geleneksel yöntemlerle çalışmayı sürdürmektedir. Üniversitelerin restorasyonkonservasyon ile ilgili bölümlerinden mezun çok az sayıda personeli mevcut. İstanbul Rölöve Anıtlar Müdürlüğü ile İstanbul Restorasyon ve Konservasyon Merkez ve Bölge Laboratuarı Müdürlüğü uzmanları tarafından Topkapı Sarayı’nda yürütülen restorasyon ve konservasyon çalışmalarında, uzun süren araştırmalar, analiz ve belgelemeler yapılmadan işe başlanmazken, Cumhurbaşkanlığı’ndan gönderilen yeni personele hemen onarımlara başlanması talimatı nasıl verilmektedir?” l ANKARA Alacahöyük’ün belleği uğurlandı Hititlerin başkenti Alacahöyük kazı başka nı olarak Çorum’un arkeolojisine uzun yıllar hizmet eden, kalp rahatsızlığı nedeniyle pazartesi günü yaşamını yitiren 78 yaşındaki arkeolog Aykut Çınaroğlu için Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi’nde resmi tören yapıldı. Törene Çınaroroğlu’nun kızları Ayben Çınaroğlu Gözütok ve Sinem Çınaroğlu Erener, aile yakınları, dostları ve meslektaşları katıldı. Çınaroğlu, Ankara Üniversitesi’ndeki resmi törenin ardından Kocatepe Camisi’nde düzenlenen törenle son yolculuğuna uğurlandı. Çınaroğlu’nun cenazesi, kazılara yaşamını adadığı Çorum’un Alaca ilçesine bağlı Alacahöyük köyünde toprağa verildi. l ANKARA/Cumhuriyet Lambaoğlu’ndan anlamlı konserler Kendine özgü şarkı yorumları ve özgün tar zıyla dikkatleri üzeri ne çeken şarkıcı Şenay Lambaoğlu, bu ay özel konserlerde sevenleriyle buluşacak. Lambaoğlu, sosyal sorumluluk projesi kapsamında 9 Kasım Cumartesi akşamı Balı Lambaoğlu kesir Avlu Kongre ve Kültür Merkezi’nde kon ser verecek. Konserin tüm gelirleri Otizmli Bireyleri Destekleme Vakfı’na bağışlanacak. Sanatçı, 10 Kasım Atatürk’ü An ma Günü’nde Türk Silahlı Kuvvetleri Or kestrası ile sahneye çıkacak. Lambaoğlu, 30 Kasım’da ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Cem Karaca Kültür Merkezi’nde İstanbullu hayranlarıyla buluşa cak. l Kültür Servisi MÜYORBİR de WOMEX’te Dünya müzik sektörünü geçen günler de Finlandiya’da buluşturan WOMEX 2019’da (World Music Expo) MÜYORBİR de (Müzik Yorumcuları Meslek Birliği) yerini aldı. MÜYORBİR’i Burhan Şeşen, Hüseyin Turan ve Mehmet Gümüş’ün temsil ettiği fuarda Erdal Erzincan da konser verdi. Şeşen, “Eminim ilerleyen yıllarda Türkiye de bu fuara ev sahipliği yapacaktır” dedi. l Kültür Servisi İlhan Erdost anılıyor 12Eylül 1980 darbesinin ardın dan Ankara Sıkıyöne tim Komutanlığı’nca “ya sak yayın bulundurdu ğu” savıyla ağabeyi Mu zaffer Erdost ile gözaltı na alınan ve Mamak As keri Cezaevi’nde dövü İlhan Erdost lerek öldürülen yayın cı İlhan Erdost, ölümünün 39. yılında anı lıyor. Karşıyaka Mezarlığı, 2. Kapı, M19 parselde bulunan gömütün başındaki an ma, bugün saat 12.00’de yapılacak. Öte yandan, günboyu Karanfil Sokak’taki İlha nilhan Kitabevi’nde, “7 Kasım İlhan Kitap Günü”nde, Erdost’un anısına, Sol ve Onur yayınları yüzde 50 indirimli olarak okurlara sunulacak. l ANKARA/Cumhuriyet NDS’de Toros Can resitali Piyanist Toros Can, “Çağdaş Miraslar” temalı resitalini bu akşam 19.30’da Notre Dame de Sion (NDS) Sahnesi’nde verecek. Konserde çağdaş Batı müziği mirasından günümüz müziğine dek geniş bir perspektifin izini sürecek olan sanatçının Fransız CD firması L’Empreinte Digitale/Nocturne tarafından çıkarılan dört CD kaydı bulunuyor. l Kültür Servisi Dünya çapında performansı kanıtlanmış bütünleşik TPO membran sistemi: BMI EverGuard Dünya çapında kanıtlanmış performansı ile BMI EverGuard TPO membran sistemi, aksesuar ve detay çözümleri, ısı yalıtımı, buhar kesici ve sabitleme elemanları ile geniş kapsamlı bütünleşik bir çözüm sunar. Havaalanları, salon ve stadyumlar, ticari yapılar, okul ve üniversiteler, hastane ve sağlık kurumları, sanayi yapıları ve lojistik depoları, alışveriş merkezi gibi tüm iş, yapı ve çatı tipleri için ideal, su geçirimsizlikte en akılcı çözümdür. Detaylı bilgi için hemen iletişime geçin! [email protected] BMI Türkiye www.bmigroup.com/tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle