Katalog

kültür TASARIM: EMİNE BİLGET 134 KASIM 2019 PAZARTESİ 23. İSTANBUL TİYATRO FESTİVALİ’NE KasımdaGERİ SAYIM BAŞLADI ‘hayat tersyüz’... Festivalde bu yıl yurtdışından 12, Türkiye’den 16 olmak üzere 28 tiyatro, dans ve performans topluluğunun 78 gösteriminin yanı sıra “Öğrenme ve Gelişim Programı” kapsamında birçok etkinlik düzenlenecek. Vedat ArIK ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK Birbirinden farklı, yurtdışında sahnelenen ve ülkemizde ilk gösterimlerini yapacak tiyatro yapımlarını görmek için biz sanatseverler heyecanla 13 Kasım’ı bekliyoruz. İstanbul Tiyato Festivali’nin bu yıl 23. yılı. Festivalde bu yıl yurtdışından 12, Türkiye’den 16 olmak üzere 28 tiyatro, dans ve performans topluluğunun 78 gösteriminin yanı sıra “Öğrenme ve Gelişim Programı” kapsamında okuma tiyatroları, söyleşiler, atölye çalışmaları ve ustalık sınıfları gibi tamamı ücretsiz yan etkinlikler de yapılacak. Festivalin bu yıl ki kampanyası ise “hayat tersyüz” olarak belirlendi. Festival sahne sanatlarının genel olarak kabul edilmiş kalıplarının sorgulandığı alışılmışın dışında sahneleme tekniği ve yapısına sahip performanslardan oluşan programıyla “sahne neresi?” ve “oyuncu kim” gibi sorulara yanıt arıyor. Tüm bu soruların yanıtlarını ve bu yıl festivalde tiyatroseverleri nelerin beklendiğini öğrenmek için İstanbul Kültür Sanat Vakfı’na gittik ve festivalin direktörü Leman Yılmaz ile konuştuk. ‘2020 için çalışmaya başladık’ n Bu yıl tiyatro festivalinde hazırlıklar nasıl geçti? Nasıl gidiyor ve tiyatroseverleri neler bekliyor? Hazırlıklar aslında çok uzun zamandır başlamıştı. Yani, tiyatro festivali her yıla döndükten sonra bizim de çalışma ritmimiz değişti. Çünkü özellikle yurtdışından yapımlar çok erken aldılar başvuru süreçlerini. Yurtdışından yapımları hem mekânı oturtmak ve tabii ki onların turne programlarına girebilmek için yaklaşık bir buçuk sene önceden başlıyor. Şu anda 2020’nin çalışmalarını yapıyoruz. Yani daha festival başlamadı ama 20192020’yi çalışıyoruz. Yavaş yavaş bir iki topluluk kesinleşmeye başladı. Dolayısıyla aynı anda iki hazırlık çalışması yürüyor. Diğer taraftan tabii operasyonalar sürüyor. Kolay değil çünkü bir prodüksiyon festivali aynı zamanda tiyatro festivali. Şu anda nakliyeler yavaş yavaş belirlendi, ya kında yola çıkacak olan dekorlarımız var. Az zaman kaldı. Onun dışında bütün topluluklar geldi. n Genco Erkal’ın üç ayrı oyunuda festival kapsamında seyirciyle buluşacak. Genco Erkal’ın 60. sanat yılı nedeniyle bir saygı programı sene sonunda olacak, evet. Sempozyum çerçevesinde üç oyunu yeniden sahneleyeceğiz. Onun dışındaki oyunlarımız prömiyer yapacak. Hızlı bir şekilde provalarına devam ediyorlar. Aynı zamanda hem teknik ihtiyaçları hem duygular çok çok önemli. Şu anda başımızı kaldıramıyoruz, öyle diyelim. n Kaç yapım olacak? Bir de bu yıl ödenekli tiyatrolardan bir yapım göremedim programda... Yurtdışından 12 yapımımız var. Yerli yapımlar olarak da 16 yapım var. Az önce söylediğim gibi üçü zaten daha sahnelenen Genco Erkal’ın oyunları. Bir oyunumuz da çok yakın tarihte. Genelde festival programında en fazla bir oyun çok yakın olduğu tarihte prömiyer yaptıysa programa alıyoruz. Ekim ayında Tiyatro Pera bir prömiyer yaptı. Onun dışındaki 12 oyunumuz da prömiyer yapıcak yine festivalde. Ödenekli tiyatrolardan, evet bu yıl oyun yok. Geçen sene vardı. Ge çen sene İstanbul Devlet Tiyatrosu’nun ve Bakırköy Belediye Tiyatroları’nın vardı. Bu sene BBT’den bir oyun gelmedi. Genelde konuşuyoruz onlarla. Şehir Tiyatrosu’yla da keza aynı şekilde. Arada biz de gidiyoruz ama onlar da oyunlar olduğu zaman festivale başvuruyorlar. ‘Oyunların hepsini önceden görüyorum’ n Peki, neye göre belirliyorsunuz festivalde gösterilecek olan yapımları? Ayrıca sahnelenecek oyunları önceden seyredebiliyor musunuz? Aslında festivalle ilgili olarak bizim açımızdan çok önemli işbirlikleri var. Geçen sene ilk başlattığımız Golden Must festivali ile bir işbirliği yürütüyoruz. Geçen sene bu çerçevede Hamit Kolaj gelmişti. Bu sene dört yapım geliyor Moskova’dan. Yani evet, ben hepsini izledim, gördüm. Onların da çoğu kez programları oluyor. Onun dışında Flamanlar ile bir çalışmamız vardı. Geçen sene başlamıştık Kültür Bakanlığı ile birlikte. O da bu sene devam ediyor. Üç oyunumuz var. Bazen kurumsal olarak çalışmalarımız devam edebiliyor. Belli bir şeyi yok zaten. Dünyadaki festivallerde, bianellerde olduğu gibi tema belirlenmiyor. Çünkü onun zaten kendi içinde bir çizgisi oluyor. Ama tabii ki bir toplumda yaşıyoruz. Kopuk değiliz. Ona göre de alt metinde arka tarafta bir şey var. Onlara dikkat ederek programımı oluşturuyorum. n Bir önceki festivalle bu festivalin arasında bir fark var mı? Sanırım yabancı yapımların sayısı geçen festivallere göre çok daha arttı. Bu güzel bir gelişme. Şu an 12 yapım var. Bunlardan birisi de Lizbon’dan gelecek bir iş. Dünya prömiyerini burada yapıyor. Tiyatro festivalinde yapmayı istediler. Son hafta yer alacak. Bizden sonra da Paris ve Lizbon’da tekrar sahnelenecek bu oyun. Bunun dışında mesela ortak yapımlarımız var İO’yla. “Sahibinden Kiralık”a ortak yapımcı olduk. “Sahibinden Kiralık”da bizden sonra Viyana Festivali’nde tekrar sahneye çıkacak. Dolayısıyla bir taraftan da festivaldeki oyunları yurtdışında göstermeye çalışıyoruz. Bu arada bir de “Uluslararası Platform” dediğimiz bir programımız var. Genellikle sezon hafta sonu dört gün içinde yapıyoruz ve yurtdışından tiyatro festivallerini ya da tiyatro programı yapılan kurumların seçicileri geliyor. Onlar buradaki yapıları izliyorlar. Bunu 2014’te başlatmıştık, bu sene beşincisini yapacağız. Giderek bu bilinmeye ve tanınmaya başladı. Olduça ilgi çekiyor. Yabancı konuklarımız olacak. Onlar geliyorlar. Buradaki Türk topluluklarla, sanatçılarla tanışıyorlar ve seçtikleri oyunları kendi festival programlarında kullanıyorlar. MEHMET AMAN Alev Coşkun, Meriç Velidedeoğlu, Öner Yağcı ve Coşkun Özdemir okurlarla buluştu. TÜYAP’TA CUMHURİYET STANDINA BÜYÜK İLGİ 10Kasım’a dek binlerce kitabı ve yüzlerce yazarı kitapseverlerle buluşturacak olan 38’inci Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı’nın ikinci gününde Cumhuriyet standına büyük ilgi var. Her yaştan okurların büyük ilgi gösterdiği dünkü imza gününde Cumhuriyet Vakfı Başkanı ve gazetemiz imtiyaz sahibi Alev Coşkun, yazarlarımız Meriç Velidedeoğlu ve Öner Yağcı ile Prof. Dr. Coşkun Özdemir, yetişkinlerin yanı sıra çocuk okurlarıyla da sohbet etti, fotoğraf çektirdi ve kitaplarını imzaladı. Alev Coşkun, “Asker İnönü”, “Diplomat İnönü Lozan”, “Kuvayi Milliye’nin Kuruluşu”, “Hasan Âli Yücel”, “Samsun’dan Önce Bilinmeyen 6 Ay”, “Liberal Ekonominin Çöküşü (Küresel Kriz)”, Devrimin İlk Karşıtları”, “Yeni Mandacılar”, “Anayasayla Sivil Darbe” adlı kitapları nı imzaladı. Meriç Velidedeoğlu, “Laiklik ten Şeriata mı?” ve “Demokrasiden Teokrasiye mi?” adlı her biri kaynak niteliğindeki kitaplarının yanı sıra Ord. Prof. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu’nun iki cilt olarak basıma hazırladığı ve yeni basımı yapılan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Söylev”ini okurlara imzaladı. Öner Yağcı, “Köroğlu (Yaşamı ve Şiirleri)”, “Kir”, “Karacoğlan (Yaşamı ve Şiirleri)”, “Yaşasın Yenilenler”, “Gökyüzüne Akan Irmak”, “Aydınlık Aşkıyla”, “Sivas’ı Unutmak” ve “Yunus Emre (Yaşamı ve Şiirleri)” adlı kitaplarıyla, Coşkun Özdemir ise “Üniversiteden Toplumsal Sorunlara Bakış” ve “ Karşıdevrimle Hesaplaşma Bir Cumhuriyetçinin Anıları” adlı kitaplarıyla okurlarla buluştu. l Haber Merkezi Sanatçı yazar diyaloğu ‘Esin Keçisi’ Türkiye Yazar Dayanışma Derneği ve Galeri Mod işbirliği ile düzenlenen “Esin Keçisi” projesi bağlamındaki karma sergi sanatçı ve yazarların katılımıyla 29. Uluslararası İstanbul Sanat Fuarı’nda açıldı. Çeşitli disiplinlerden 21 sanatçının Türk ve dünya edebiyatından şiir, öykü, roman ya da diğer özgün metinlerinden ilhamla ürettiği çağdaş resim, heykel ve fotoğraf çalışmalarından oluşan serginin açılışına katılan onur yazarı Adnan Özyalçıner, “1950 ve 1960’lar da şairler, tiyatrocular, ressamlar, yazarlar or tak mekânlarda iletişim halinde yaşar, üretimleri üzerine sohbetler eder, güçlenirlerdi. Artık o mekânlar kalmadı” diyerek bu projenin önemli bir adım olduğunu söyledi. Sergide yer alan sanatçılar: Kerem Ağralı, Rafet Arslan, İlgen Arzık, Beyza Boynudelik, Senem Aküzüm, Uğur Çolak, Çağdaş Erçelik, Burçin Erdi, Yunus E. Erdoğan, Evren Erol, Buğra Erol, Nur Gürel, Tarkan Güveli, Başak Kademoğlu, Ayşecan Kurtay, Defter Kazıyıcılar Kooperatifi, Meliha Sözeri, Füruzan Şimşek, Şenay Ulusoy, Didem Ünlü ve Serkan Yüksel. l Kültür Servisi Süreyya’da ‘Renkler ve Dokunuşlar’ Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası Oda Müziği konserlerinde bu akşam 20.00’de çellist Rahşan Apay ve Amerikalı piyanist Jeffery Watson “Renkler ve Dokunuşlar” temalı bir resital verecek. Konserde A. A. Saygun, A. Durdağ’ın eserleri de seslendirilecek. Fuarda ‘İlk Roman Ödülü’ verildi Everest Yayınları tarafından düzenlenen “İlk Roman Yarışması” ödülü Orhan Kemal’in oğlu Işık Öğütçü tarafından “At Sancısı” dosyasıyla birinci olan Elvan Kaya Aksarı’ya 38. İstanbul Kitap Fuarı’nda düzenlenen törenle verildi. Ödüle, Cemil Kavukçu, Müge İplikçi, Semih Gümüş, Selim İleri ve Handan İnci’den oluşan seçici kurul tarafından layık görülen, Yüksel İlhan Alanyalı Anadolu Öğretmen Lisesi ve İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu 29 yaşındaki yazarın dosyası Everest Yayınları’nca kitaplaştırıldı. l Kültür Servisi Fuarda bugün İstanbul Modern’in konuğu Isabelle Bertolotti... İstanbul Modern’in “Müzeler Konuşuyor” etkinliğinin 7 Kasım’daki konuğu, Fransa’daki Lyon Çağdaş Sanatlar Müzesi macLYON’un Direktörü Isabelle Bertolotti olacak. Bertolotti etkinlikte, “Hareketli Bir Müze, Kente Açık Bir Bienal” başlıklı bir konuşma yapacak. 2018 yılından itibaren macLYON’un direktörlüğünü üstlenen Isabelle Bertolotti konuşmasında, 200 yılı aşkın süredir faaliyetlerini sürdüren müzecilik geleneği çerçevesinde macLYON’un yaklaşımını paylaşacak. Farklı dinamiklerin yarattığı dönüşümlere ek olarak, zamanla değişen eğilim ve zevklerin yarattığı baskıyla karşı karşıya kalan müzelerin temel görevinin geleceğin mirasını korumak olduğunu savunan Bertolotti, koleksiyon ve süreli sergilerin içeriklerinin oluşturulmasıyla birlikte müzenin farklı aktörler ve ziyaretçilerle olan etkileşimiyle ilişkisini de aktaracak. l Kültür Servisi İzmir’de ‘İki Gün’... Duayen sanatçı Selda Alkor ile tiyatro sanatçısı Yağmur Damcıoğlu Namak’ın başrollerde oynadığı Nurdan Tümbek Tekeoğlu’nun yönettiği “İki Gün” ve Orhan Tekeoğlu’nun “Vargit Zamanı” adlı filmi 20. Uluslararası İzmir Film Festivali’nde gösterilecek. İnsanların günümüzdeki yalnızlığını konu alan “İki Gün”de Selda Alkor ve Yağmur Damcıoğlu Namak rol alıyor. Ayrıca film,15. Dhaka Uluslararsı Kısa Film Festivali’ne, 2. Taste of Anatolia FilmsCambridge Film Festivali’ne ve 2. Uluslarası Rize Film Festivali’ne de seçildi. Yunanistan 4. Beyond Borders Uluslararası Belgesel Film Festivali’nden ödül alan “Vargit Zamanı” festivalin Panorama Seçkisi kapsamında 5 Kasım’da saat 16.00’da Fransız Kültür Merkezi’nde gösterilecek. l Kültür Servisi Heybeliada Salonu’nda Panel: “Türk Edebiyatında 50 Kuşağı ve 68 Kuşağı İlişkisi” 14.1515.15 Konuşmacılar: Öner Yağcı, Mehmet Atay Düzenleyen: 68’liler Derneği Söyleşi: “Sinemada 50 Kuşağı” 15.3016.30 Yöneten: Atilla Dorsay Konuşmacılar: Deniz Türkali, Burçak Evren Düzenleyen: TÜYAP Büyükada Salonu’nda Söyleşi: “50 Kuşağı: Demirtaş Ceyhun ve 12 Eylül” 17.4518.15 Konuşmacı: Yüksel Pazarkaya Düzenleyen: TÜYAP ‘Tenere’ belgeselinin galası yapıldı Gazeteci ve belgesel yapımcısı Hasan Söylemez’in yönetmenliğini üstlendiği “Tenere” belgeselinin galası yapıldı. Nijer’in Agadez şehrinden yola çıkarak Libya ve Avrupa’ya ulaşmak için çölü geçmeye çalışan Afrikalı insanların hikâyesini anlatan belgeselin, gördüğü bir fotoğraftan etkilenmesiyle ortaya çıktığını aktaran Söylemez, “Yolculuğa çıkmadan 1,5 yıl önce bir kamyon fotoğrafı görmüştüm ve o beni çok etkilemişti. Bu kamyonla ben de yolculuk yapmak istiyorum diye bir macera peşindeydim aslında. Başlarda belgesel çekmek gibi bir planım yoktu. Sonuç olarak çölde yolculuğa çıkan bu insanların hikâyesini duyurmak istedim” dedi. l Kültür Servisi