22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Haber EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: SERPİL ÜNAY 52 KASIM 2019 CUMARTESİ Tutuklanmasına ilişkin gizli tanık üzerinden komplo kurulduğunu söyleyen Eren Erdem: Kavala’dan ikinci yıl mektubu: Rehin almayı engelledim CHP PM üyesi ve eski İstanbul Milletvekili Eren Erdem, tutuklanması ile ilgili olarak kendi si üzerinden partisinin hedef alın dığını belirterek “CHP’yi yıprata cak bir süreç inşa etmek istediler. Biz bu sürecin oluşturulmasına tavrı mızla engel olduk” dedi. Dönemin savcısı Fuzu li Aydoğdu’nun HSK’deki görevinden istifa etmesi leyla kılıç ne ilişkin de Erdem, “Ben bir gizli tanığın lafıyla tutuklandım. ‘İstanbul grubu’ diye bilinen Aydoğdu’nun da içinde olduğu bu grup Adalet Bakanı Gül’ü de hedef aldı. Aydoğdu, benim dosyamla terfi etti, benim dosyamla görevden alındı” diye konuştu. Eren Erdem sorularımızı yanıtladı: n Tutuklanma sürecinizin siya si olduğuna yönelik birçok açıkla manız olmuştu. Şimdi tahliye oldu nuz. Sürece dair neler söylersiniz? Yaşadığımız süreç kesinlikle hu kuki bir süreç değildi. Bu tutukluluk bir siyasi rehin alma operasyonuydu. Yoğun bir baskı yaparak ve tecrit uy gulayarak CHP’yi yıpratacak bir sü reç inşa etmek istediler. Biz bu süre cin oluşturulmasına tavrımızla en gel olduk. İçerideyken yaptığım açlık grevinin nedeni de buydu. İktidar, cezaevini bizim sürdürdüğümüz si yaseti kendilerince terbiye etme ara cı olarak kullanıyor. Ama bizler ceza evleri ile terbiye olacak insanlar de ğiliz. O yüzden ben, yaşadığım bu sü reci hayıflanarak değil, verdiğimiz mücadelenin haklılığını teyit ederek ifade ediyorum. ‘Bakan görevden aldı’ n Gizli tanık ifadesini dosyaya koyan o dönemin savcısı Fuzuli Aydoğdu, HSK’deki genel sekreterlik görevinden istifa ettiği duyuruldu. Bunu nasıl yorumluyorsunuz? Aydoğdu, görevden istifa etmedi. Benim aldığım bilgiye göre ken Yaşanan sürecin hukuki değil, siyasi olduğunu söyleyen Erdem, “CHP’yi yıpratacak bir süreç inşa etmek istediler. Bu sürecin oluşturulmasına engel olduk. Yaşadığım bu süreci hayıflanarak değil, verdiğimiz mücadelenin haklılığını teyit ederek ifade ediyorum” dedi. BASIN TOPLANTISI DÜZENLEDİ Eren Erdem, CHP İstanbul İl Başkanlığı’nda İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP İnsan Hakları Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, avukatları Onur Cingil, Zeynel Öztürk, Çiğdem Koç ve milletvekilleri ile birlikte basın toplantısı düzenle di. Erdem, “Cezaevinde çok sayıda insan haksız ve hukuksuz yere siyasi bedel ödüyor. Selahattin Demirtaş da aynı nedenlerle cezaevinde. Osman Kavala ile yan koğuşlardaydık. Yargıçları, onurlu halkın vicdanına teslim etmek isterim” diye konuştu. disi ile Adalet Bakanı Abdulhamit Gül arasında fikirsel bir çatışma yaşandığı iddia ediliyor. Benim cezaevinde kalmama neden olan kişi bu savcı. Hükümet ve içindeki birileri benim cezaevine girmemi istediler. Dosyadaki tanık beyanına göre Bakan Mustafa Varank, Fuzuli Aydoğdu’ya talimat veriyor ki bunlar duruşma tutanaklarında da mevcut. Varank, gizli tanığa bir gazeteci gönderiyor. Bana yönelik soruşturma aşamasında verdiği ifade Erdem, önceki gün yi hazırlatıp altına imza attırıyorlar. Kumpas ku tahliye ruluyor. Gizli tanık ifade olmuştu. si dışında hiçbir yan de lil yok. Aydoğdu’nun gizli tanık görevlendirdiği or taya çıkınca, resmi tuta nağa girince ve bu tutana ğın da Avrupa İnsan Hak ları Mahkemesi’ne git me olasılığı olunca Ada let Bakanı bu şahsı görev den aldı. Ben bir gizli ta nığın lafıyla tutuklandım. İstanbul grubu diye bili nen Aydoğdu’nun da içinde olduğu bu grup Bakan Gül’ü de hedef aldı. Cumhuriyet’e teşekkür Cumhuriyet gazetesinin Silivri Cezaevi’nde kendisine ve tutuklu bulunanlara hem bilgi hem de motivasyon kaynağı olduğunu kaydeden Eren Erdem, “Cumhuriyet gazetesi, bizim için hem bilgi hem de motivasyon aldığımız bir kaynaktı. Yurttaşlara da bu noktada bir sitemim var. Cumhuriyet gazetesi 1 milyon satsaydı ben değil 490 gün, 49 gün dahi tutuklu kalmazdım. Hukuksuzlukların önüne geçecek nitelikte bilinçlenebilirdik. Bu gazetenin 1 milyon satmamış olmasının bizlerin tutuklu olmasında ne kadar payı olduğunu bilsinler. Cumhuriyet 1 milyon satarsa kimse rahat rahat yalan söyleyemez, halk her şeyin gerçeğini görür. Yurttaşlar bu tür mecraları sahip çıkmalı” dedi. Üzerine atılı bütün işleri uzmanlıkla yaptılar ve benim dosyam da bunlardan biriydi. Sonuç olarak Aydoğdu, benim dosyamla terfi etti, benim dosyamla görevden alındı. ‘Eşim ve oğlum gelecek’ n Tahliye olunca oğlunuz Ali Eren’le görüşmeniz nasıldı? Ali Eren beni havalimanı işçisi olarak biliyor. İşi bıraktığımı söyledim. Çok heyecanlandı. Onu telefonla arayınca çok şaşırdı. Telefonumun suya düştüğünü, bu yüzden arayamadığımı söylemiştim. ‘Telefon mu aldın sen baba’ dedi. Sonra gündelik hayatını anlatmaya başladı eskiden de olduğu gibi... Duygusal bir andı. Yurtdışı yasağım olduğu için ben gidip onu göremeyeceğim. Önümüzdeki günlerde eşim ve oğlum Türkiye’ye gelecek. Ali ile kucaklaşmayı dört gözle bekliyorum. l İSTANBUL darbe gecesi AKINCI ÜSSÜ’nde yakalanan öksüz, serbest bırakılmıştı Öksüz’ü kaçıranlara beraat ALİCAN ULUDAĞ 15Temmuz darbe girişiminin merkezi Akıncı Üssü’nden kaçar ken yakalanan FETÖ’nün Hava Kuv vetleri imamı Adil Öksüz’ün serbest bırakılmasında sorumlulukları bulun duğu iddiasıyla yargılanan 28 kişinin davasında karar çıktı. Mahkeme, 24 sanığın beraatine karar verirken, iki sanık astsubayı “görevi kötüye kul lanmak” suçundan 5 ay hapis cezası na çarptırdı. Firari iki sanığın dosya sı da ayrıldı. 15 Temmuz darbe girişiminin ba şarısız olması üzerine Adil Öksüz, 16 Temmuz 2016’da Akıncı Üssü’nden kaçarken jandar ma tarafından ya kalandı. İfadesin de, Kazan’a tar la bakmaya geldi ğini söyleyen Ök süz, Kazan’da Adil Öksüz ki Kışla Jandarma Karakolu’na gö türüldü. Burada Emniyet’in sistemin den yapılan sorgulamada Öksüz’ün FETÖ’nün imamı olduğu belirlen di. Ancak bu bilgiye karşın, dosyası na bu durum yazılmadı. Ankara Batı Adliyesi’ne çıkarılan Öksüz, 18 Tem muz 2016’da sulh ceza hâkimi tara fından serbest bırakıldı. Öksüz’ün serbest kaldığının basına yansıması üzerine hakkında yeniden yakalama kararı çıkarıldı. Ancak Öksüz, bir da ha yakalanamadı ve bu zamana kadar kaçmayı başardı. Adil Öksüz’ün kaçmasında kusur ları bulunduğu gerekçesiyle 13’ü as ker, 14’ü polis, 1’i Başbakanlık Müşa viri olmak üzere 28 kişi hakkında da va açıldı. Davanın karar duruşması Anka ra 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ya pıldı. Mahkeme, 2 firari sanığın dos yasını ayırdı. Aralarında Ali İhsan Sarıkoca’nın da olduğu 24 sanığın tüm suçlardan beraatine hükmeden mahkeme, dönemin Kışla Jandarma Komutanı Başçavuş Osman Gök ve astsubay Zeki Çınkır’ı ise görevi kö tüye kullanma suçundan 6 ay hapisle cezalandırdı. Mahkeme, bu cezayı “o günün şartları” gerekçesiyle 5 aya in dirdi ve bu cezayı da erteledi. l ANKARA Amiklioğlu TBMM’den uğurlandı Tedavi gördüğü hastanede önceki gün yaşamını yitiren eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mustafa Ateş Amiklioğlu için TBMM’de cenaze töreni düzenlendi. Törene, Amiklioğlu’nun ailesi ve yakınlarının yanı sıra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM Baş kanvekili Levent Gök, bazı milletvekilleri ile Meclis çalışanları katıldı. Amiklioğlu’nun cenazesi Ahmet Hamdi Akseki Camisi’nde kılınan cenaze namazının ardından, İncek’teki aile kabristanlığında toprağa verildi. Çorum’da 1944 yılında doğan Amiklioğlu, Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’ni bitirdi. Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü ve Yönetim Kurulu Başkanlığı yapan Amiklioğlu, 19911995 yıllarında Çorum milletvekili olarak parlamentoya girdi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da yapan Amiklioğlu, evli ve 2 çocuk babasıydı. l ANKARA/Cumhuriyet Grup Yorum ÜYELERİ için adalet nöbeti Helin Bölek’in annesi Aygül Bilgi, kızı ve diğer grup üyelerinin açlık grevini sürdürdüğünü belirterek taleplerini açıkladı. Grup Yorum üyesi Helin Bölek’in annesi Aygül Bilgi, İstanbul Çağlayan Adliyesi önünde, üzerinde “Grup Yorum Açlık Grevinde 133. Gün” yazılı bir pankart ile “adalet nöbeti” tuttu. Helin Bölek’in bir itirafçının beyanlarına dayanılarak yaklaşık 27 aydır tutuklu yargılandığını belirten Bilgi, “Helin’in 133’üncü günü ve hapishane doktoru tarafından zorla müdahale ile tehdit ediliyor. Açlık grevini bitirecek olan zorla müdahale değil, taleplerinin kabul edilmesidir. Bunlar gerçekleşmeyecek talepler değil, aksine sorgulanması gereken 34 yıldır halkın türkülerini yapan bir müzik gru bunun bu talepler için açlık grevinde olmasıdır” dedi. Aygül Bilgi, Grup Yorum üyeleri Bahar Kurt’un 142, Barış Yüksel’in 136, İbrahim Gökçek’in 135, Ali Aracı’nın ise 66 gündür süresiz açlık grevinde olduğunu söyledi. Bilgi, açlık grevinde olan grup üyelerinin taleplerini şöyle sıraladı: “Grup Yorum’un çalışmalarını yürüttüğü İdil Kültür Merkezi basılmasın. Grup Yorum üyeleri terör listelerinden çıkarılsın. Grup Yorum üzerindeki konser yasakları kaldırılsın. Grup Yorum üyeleri haklarında açılan davalar düşürülsün. Tutuklu Grup Yorum üyeleri serbest bırakılsın.” l Haber Merkezi Osman Kavala Kişi özgürlüğü en temel hak Gezi Direnişi davasının tek tutuklu sanığı iş insanı Osman Kavala tutukluluğunun ikinci yılında kaleme aldığı mektupta, “Karşı komşum” diye bahsettiği Eren Erdem’in tahliyesine çok sevindiğini belirterek “Gerçek bir yargı reformu için kişi özgürlüğünün en temel insan hakkı olduğunun kabul edilmesi gerekir” ifadelerini kullandı. Yargılandığı davada üç celse yapıldığını anımsatan Kavala, savunmalarda isnat edilen suçlamaların delile dayanmadığının, suçlananların aralarında örgütsel bir bağ bulunmadığının yeteri kadar açık olduğunu belirtti. İddianamenin “Gülencilikle suçlanan polis ve savcıların çalışmasına dayandığının” savunma avukatlarınca ortaya koyulduğunu aktaran Osman Kavala, “Bu iddianame adalete hizmet işlevini yerine getirmekten uzak” ifadesine yer verdi. TBMM’den geçen ve yürürlüğe giren yargı paketine de değinen Kavala, bu reformun hazırlanma nedenlerinden en önemlisinin “yargısal tasarrufun meşruiyetine zarar veren temel hak ve özgürlüklere yapılan orantısız müdahaleler” olarak açıklandığını anımsattı. Kavala, şu görüşleri dile getirdi: “Kanaatimce tutuklama sürelerine sınır konması, bu vahim durumu gidermeye yetmeyecek, zira temel hak ve özgürlüklere yapılan müdahalelerin meşruiyet zemininden uzaklaşmasının asıl nedeni tutuklama sürelerinin uzaması değil, tutuklama sürelerinin uzaması sorunun nedeni değil sonucu. Sorunun kaynağında somut delil ortaya konmadan ağır suçlamaların yapılmasını, tutuklama ve mahkumiyet kararları verilmesini meşru gören bir tavır, hukuku araçsallaştıran bir anlayış bulunuyor. Gerçek bir yargı reformu için kişi özgürlüğünün en temel insan hakkı olduğunun kabul edilmesi gerekir. Bu olursa, hiç kimsenin, hiçbir siyasetçinin ya da kamu görevlisinin, bu kutsal hakka keyfi olarak müdahale etme yetkisine sahip olmadığı anlaşılacaktır.” l Haber Merkezi SAVCI İTİRAZ ETTİ Zeydan’ın tahliye kararına durdurma Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nde 4 Kasım 2016 tarihinden beri tutuklu bulunan eski HDP milletvekili Abdullah Zeydan hakkında yeni yargı paketi çerçevesinde yapılan başvuruyla Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi dün tahliye kararı verdi. Ancak akşam saatlerinde Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı üzerine aynı mahkeme Zeydan’ın tahliyesini durdurdu. Mahkeme, Zeydan’ı “Terör örgütü propagandası yapmak suçundan hükmen tutuklamaya” karar verdi. Kararda, Zeydan’ın “kaçma, delilleri karartma ihtimali bulunduğu” savunuldu. Avukat Mah Abdullah Zeydan suni Karaman, sosyal medyadan “Mahkeme, kararını geri alıp hükmen tutukluluk halinin devamına karar verdi. Utanç verici, ama o eşik çoktan aşıldı. Hiçbir şeye şaşırmıyor, sadece bu ayıbı not ediyoruz” ifadelerini kullandı. Zeydan, eski HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile aynı hücrede kalıyordu. l Haber Merkezi Bildirici, yargıya taşıdı RTÜK Başkanı Şahin’in ‘garezi’ OZAN ÇEPNİ Faruk Bildirici, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) toplantısında AKP ve MHP kontenjanından seçilen isimlerce üyelikten el çektirilmesi kararını yargıya taşıdı. RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in dilekçesi ile başlatılan sürecin hiçbir kanıta dayanmadığını, savunma hakkının engellendiğini belirten Bildirici, nöbetçi idare mahkemesine başvurarak kararın yürütmesinin durdurulmasını istedi. Bildirici, Başkan Şahin’in kanuna aykırı olarak Basın İlan Kurumu ve TÜRKSAT yönetimlerinde de yer almasını yargıya taşıdığını anımsatarak, RTÜK kararını “Hukuk mücadelesinin karşılığı olarak garez saikiyle yapılan başvuru neticesi” olarak değerlendirdi. ‘Kimliğini yitirdi’ RTÜK üyesi İlhan Taşçı yaşanılan sürece ilişkin “RTÜK bir kere kurul üyelerine dokunulabileceğini ve dokunabileceklerini gösterdi. Bizler RTÜK siyasetin, iktidarın arka bahçesi olmasın diye uğraşırken, siyasetin mühendislik alanı olduğunu gördük” dedi. CHP milletvekili Ali Öztunç, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Bildirici’nin kurul üyeliğinin düşürülmesini “demokrasiye darbe” olarak değerlendirdi. l ANKARA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle