21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KÜLTÜR EDİTÖR: ORHUN ATMIŞ TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 136 EKİM 2019 PAZAR Uluslararası PEN Yazarlar Birliği’nin 85. Olağan Kongresi Filipinler’de yapıldı Dünyada otoriter rejimler çoğalırken... “Ne yani, gazeteci diye öldürülmekten ya da bir suikasta uğramaktan muaf mı tutulacak!” Bu tümceyi kuran kişi Filipinler’in Başkanı Duterte... Filipinli gazeteci ve yazar dostlar başkanlarının sözünü özetle “Hoşa gitmeyen gazeteciler öldürülebilir” diye yorumluyorlar! (Eyyy Türkiye’deki yazarlar ve gazeteciler, yatın kalkın halinize şükredin. Bizde tarih boyunca öldürülen, hapiste çürütülen birçok yazar ve gazeteci olduysa da henüz böyle bir laf eden başkan çıkmadı!) 2018 yılı raporlarına göre Filipinler; Somali, Suriye, Irak, Güney Sudan’dan sonra en çok gazeteci öldürülen ülkeydi. Geçen günlerde Uluslararası PEN Yazarlar Birliği’nin 85. Olağan Kongresi Filipinler’in başkenti Manila’da yapıldı. De La Salle Üniversitesi’nde, dünyanın her yerinden gelmiş delegeler arasında PEN Türkiye Merkezi’nden Tülin Dursun, Burhan Sönmez ve ben yer aldık... Dört gün boyunca sabahtan akşama süren yoğun toplantılar boyunca edebiyatın yüceltilmesi kadar, düşünce ve ifade özgürlüğü ve çeşitli temalar ele alındı. Bu kısacık yazıda hepsini özetleyemem ama işte birkaç satırbaşı: Anadiller PEN Kongreleri her yıl belli bir tema çerçevesinde düzenleniyor ve yeni hedefler belirliyor. Bu yılın teması, yerel ve yöresel diller, herkesin anadilini konuşma, anadilinde eğitim görme hak kıydı. 187 farklı dilin kullanıldığı ve çoğu nun ölmekte olduğu; tarihi boyunca önce İspanyolların sonra Amerikalıların sömürgesi olmuş; Marcos diktatörlüğünü tanımış; şimdi de Marcos hayranı bir başkan tarafından yönetilen Filipinliler için bu tema önemliydi. Sadece Filipinler’de değil, dünyanın birçok köşesinde anadillerini konuşamayan toplumlar vardı ve PEN bu konuda çalışmaya kararlıydı... Nefret dili ve tehditler Dünya barışını tehdit eden her olay gündemimizdeydi: Göçmenler, ekoloji, çevrebilimi, ekonomik sorunlar, baskının ve şiddetin bin bir çeşidi, troller, nefret dili vb. Nefret dilini önlemenin yolları arandı. Örnekler en çok Filipinler’den geliyordu: Yine başkan Duterte, kadın yazarlara, “Orospular, ifade özgürlüğü sizin işiniz değil” diyebiliyordu. Filipinli yazarlara bunları dillendirmekten korkmuyor musunuz diye sorduğumda, şu yanıtı alacaktım: “Bizde susturulmak, susmaktan daha iyidir.” Boş iskemleler Her toplantıda sahnede bir boş iskemle ve üzerinde dev bir afiş bulunuyordu. Afiş değişiyor boş iskemleler çoğalıyordu. Aramızda olmaları gerekirken, hapiste oldukları için gelemeyen yazarlar... Sayıları çoktu. Çin’den Küba’ya, Tibet’ten Kolombiya’ya, Filipinler’den Ukrayna’ya, Rusya’dan Gambiya’ya, Uganda’dan Venezüella’ya, İspanya’dan Kırgızistan’a, Hindistan’dan Zimbabve’ye ve de Türkiye’ye... Yazarlar ve gazeteciler hapse tıkılarak susturulmak ya da cezalandırılmak isteniyordu. serbest bırakılması gerektiğine ina nıyordu. Toplantılar boyunca boş iskemle ler dışında, sahnedeki dev ekranda tanıdık yüzlerle de karşılaşıyorduk. İşte koca ekranda 5 Kasım 2016’dan beri hapiste olan Selahat tin Demirtaş... Biraz sonra ekranda 21 Kasım 2017’den beri hapisteki Osman Kavala. (Tam da 2 Ekim Os man Kavala’nın yaş günüydü. Bütün kongre alkışlarla yaş gününü kutla dı...) Arada dev ekrana güzel haberler de geliyordu: İşte Cumhuriyet gazetecilerinin serbest kaldıkları gün: Güray, Musa, Hakan, Önder, Mustafa Kemal... Ek randan bize el sallıyorlar... Musa ilk Konfe açıklamayı yapıyor... ransa PEN Türkiye’den Orhan Pamuk sürprizi Tülin Dursun, Manila’ya vardığımızda Uluslararası PEN Burhan Sön bize bir de sürpriz hazırlamıştı. Şöyle ki: mez ve Zey Son bir yıl içinde Uluslararası PEN nep Oral ka iki başkan yardımcısını yitirmişti. Toni tıldı. Morrison bu dünyadan göçmüş; Mario Vargas Llosa görevinden istifa etmişti. Şöyle de özetlenebilir: Dünyadaki otoriter rejimler her geçen gün çoğalıyordu. İki yazarın eksikliği, 2021’de 100. yılını kutlayacak olan PEN’i zorluyordu. Uluslararası PEN, Edebiyat Nobeli sahibi yazarlara başvurmuş ve içlerinden iki Türkiye’den sesler si hemen olumlu yanıt vermişti: Svetlana Aleksiyeviç (2015 Nobel sahibi) ve Orhan Türkiye’nin boş iskemlesine bu yıl Pamuk (2006 Nobel sahibi). Uluslararası PEN, gazeteci, yazar Ne Bu iki isim dışında, biraz da coğ dim Türfent’in güler yüzünü ve kı rafi dengeler için Elena Poniatows sa öyküsünü yerleştirmişti. 2016’dan ka (PolonyaMeksika’dan), Luisa Va beri hapisteydi. İlk iki yıl hücre hapsi. Aleyhine tanıklık edenler, işkence gördüklerini o nedenle yalan söylediklerini açıkladıkları halde 8 yıl 9 aya mahkum olmuştu. Uluslararası PEN, içeride şiir yazmayı da sürdüren Nedim Türfent’in düşünce ve ifade özgürlüğünün yok sayıldığına ve bir an önce lenzuela (Arjantin’den) ve Sionil José (Filipinler’den) eklenince Uluslararası PEN, 5 yeni başkan yardımcısına kavuşmuş oldu. Başta Orhan Pamuk olmak üzere hepsini kutluyor, yeni görevlerinde kolaylıklar diliyor, bundan böyle düşünce ve ifade özgürlüğü için daha çok çalışacaklarını umut ediyorum... Arter’in kapıları caza açılıyor Türkiye’nin en yetenekli caz solistlerinden Elif Çağlar; piyanoda Çağrı Sertel, kontrbasta Volkan Hürsever ve davulda Ediz Hafızoğlu’ndan oluşan Elif Çağlar Quartet ile kendi bestelerini 18 Ekim Cuma akşamı Sevgi Gönül Oditoryumu’nda Arter sahnesine taşıyacak. Konser saat 21.00’de başlayacak. l Kültür Servisi ‘Ferhangi Şeyler’ Trump sahnesinde Usta oyuncu Ferhan Şensoy’un tek kişilik gösterisi “Ferhangi Şeyler”, 7 Ekim Pazartesi günü saat 20.30’da Trump Kültür ve Gösteri Merkezi’nde tiyatro severlerle buluşuyor. Ferhan Şensoy’un 1987’den beri aralıksız oynadığı, görmesek de kendilerini hissettiren, hepimizin hayatının içinde olan, mizah dolu sosyal çevremizden karakterler bulunan tek kişilik gösterisi “Ferhangi Şeyler”, günlük olayları komik bir dille ele alıyor. l Kültür Servisi Galata’da özel tur Her ay düzenli olarak yapılan Galata Yahudi Mirası Turu, bugün 500. Yıl Vakfı Türk Musevileri Müzesi organizasyonuyla yapılacak. Galata’dan 1930’lu yılların Kula’sına doğru nostaljik bir yolculukla Yahudi kültür ve mirasının tanıtıldığı geziye Mois Gabay rehberlik ediyor. Şişhane meydanından başlayarak Neve Şalom, İtalyan, Aşkenaz Sinagogları’ndan devam eden etkinlikte, bir zamanların Galata’sını solumak, geçmişte Yahudi toplumunun ağırlıklı olarak yaşadığı mahalleleri keşfetmek için yoğun bir program katılımcıları bekliyor. Tura katılım için [email protected] adresinden kayıt yaptırmak gerekiyor. l Kültür Servisi Vahşi yaşam ve insan Sanatçı Soner Çakmak’ın 16. kişisel sergisi “Vahşi Alegori/Başlangıç” 2 Ekim’de Caddebostan Kültür Merkezi Sanat Galerisi’nde açıldı. Sergi, 30 Ekim’e kadar ziyaret edilebilecek. Çakmak’ın bu sergisinde son dö nem çalışmaları yer alıyor. “Vahşi Alegori/Başlangıç” sergisinde izleyiciyi şaşırtan, vahşi yaşam döngüsü ile insan dünyasının vahşiliğini irdeleyen ve aynı zamanda sorgulayan 70’e yakın eser bulunuyor. l Kültür Servisi Nezihe Meriç için söyleşi Bursa Nilüfer Belediyesi’nin Nezihe Meriç etkinlikleri kapsamında düzenlediği “Bir Kaçak Olarak Yazmak” söyleşisi, 8 Ekim Salı günü saat 19.00’da Akkılıç Kütüphanesi’nde yapılacak. “Yazmadan yaşamayı bilmiyorum” diyen Nezihe Meriç’in 196874 yılları arasındaki kaçaklık süreci ve o süreçteki üretkenliği; Pelin Buzluk, Sezer Ateş Ayvaz ve Murat Özyaşar tarafından konuşulacak. l Kültür Servisi İzmirli ikiliden ‘Gelemem’ Trap müziğin başarılı temsilcisi Khontkar, uzun yıllardır rap müziğe kazandırdığı solo ve düet şarkılarla adından söz ettiren Grogi ile bir araya gelerek ortak bir şarkıya imza attı. Sözü Grogi ve Khontkar imzası taşıyan “Gelemem” dijital müzik platformlarında yayımlandı. l Kültür Servisi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle