22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER incelenir, otopsi sapıt madan, bilinçli bir şekil de yapılır. Ne yazık ki böyle yapılmamıştır: Sözde tarihçiler, kötülemek ve suçlamak için, Cumhu Cumhuriyete layık olmak! (1) riyet devrimlerinin halka sorulmadan yapıldığını iddia etmişlerdir. O zaman ben de “Bre hödükler, hangi halk bir öncü peşinde Bugün Cumhuriyetin  kuruluşunun 96. yıldönümü. Okuyacağınız yazı 89. yıldönümü için yazılmıştı. Cumhuriyete layık olmak için önümüzde sadece dört yıl var! “Görür müyüm bilmem” diyecek bir yaştayım! HHH Bu ülkede kim ki Cumhuriyeti kendine layık görmemektedir, kendisi Cumhuriyete layık değildir. En başka Üç Tarzı Siyaset’in (2) Panislamcı ve İslamcı kesimi, kesinlikle Cumhuriyete layık değildir. Kim ki aşağılamak için Cumhuriyetin önüne Kemalist sıfatını koymaktadır, Cumhuriyete kesinlikle layık değildir. Kim ki ısrarlı bir şekilde ve utanmadan “Kemalist Cumhuriyet, Müslüman dindarları, gayrimüslimleri, Kürtleri, Alevileri, köylüleri ezmiş ve ötekileştirmiştir” demektedir, Cumhuriyete hiç mi hiç layık değildir. Ancak, 2013 yılında 90 yaşına girecek olan Cumhuriyetin İslamcılardan, Panislamistlerden başka samimi, inançlı, yeminli ve sürekli beğenmeyeni ve düşmanı yoktur. Neomuhafazakârlarlar, neoliberaller, müflis ve miadı dolmuş solcular gibilerin hepsi dönemsel düşmanlardır. Bunlar arasında bazı müflis ve miadı dolmuş solculara içtenlikle acırım: Aileleri, yaşamları yani biyografileri yüzünden Cumhuriyet karşıtı ve düşmanı olmuşlardır. Dedeleri, babaları ve kendi kusurlu geçmişleri yüzünden Cumhuriyetle hesaplaşmak, ona hesap sormak, ondan intikam almak isterler. Öykülerini ve gerekçelerini çok iyi bilirim, ama terbiye gereği açıklamam. Çıkar ve para karşılığı olarak Cumhuriyet karşıtlığı ve düşmanlığı yapan sefil toplumculara, tutmalara, yanaşmalara, kuyruklara ve ücretli askerlere gelince, bunları “adam sınıfı”ndan saymam. HHH Derin korku ve travmaları olan Cumhuriyet,  Müslüman dincilere, gayrimüslimlere, Kürtlere, Alevilere, köylülere, 19231945 yılları arasında, topluduruma bağlı olarak (konjonktürel olarak) zaman zaman iyi davranmamıştır. Bu inkâr edilemez. Ama topludurum (konjonktür) dediğimiz olguyu ve şeyleri genelleştirmek ve peşini hiç bırakmamak derin ve tedavisi mümkün olmayan bir ruhsal hastalığın belirtisidir. Başta Almanya, Sovyetler Birliği, ABD olmak üzere bütün dünya, kendi Kürdüne, kendi dincisine, kendi işçisine, kendi azınlığına Türkiye’den daha iyi davranmamıştır. Bir ayıp ve günah varsa (ki vardır), bu, bütün dünyaya aittir. İkide bir, İstiklal Mahkemeleri’nden, bastırılan Kürt isyanlarından, Varlık Vergisi’nden, Cumhuriyet ve laikliğe karşı kalkışmaların kovuşturulmasından, komünist tevkifatlarından söz etmek zihinsel ve ruhsal hastalık belirtisidir. Bunlar unutulsun diyen gitmeden devrim yapmıştır ve hangi öncü devrimci halka sorarak devrim ve reform gerçekleştirmiştir” diye sormak zorunda kalmışımdır. Yüzde 98’i okumayazma bilmeyen halk, Cumhuriyetin harf devrimi yüzünden bir gecede cahil konumuna düşürülmüş; medreseler, tekke ve zaviyeler kapatılmış (Ki doğrudur! Ama neden?), camiler kapatılmış (yalandır), depo (kısmen doğrudur) ve ahır (yalan ve iftiradır) yapılmış... Bereket, camilerin meyhane ve kerhane yapıldığını ileri sürecek kadar vicdansız ve akılsız değiller. HHH Dış destek ve kışkırtı olmasaydı, bu rezilliklerin, bu ihanetlerin hiçbiri günümüz boyutlarında olmazdı. Ama kuklacılık yapan, uzaktan kumanda aletini elinde tutan emperyalizme, küresel sermayeye, CIA’ya ve ABD’nin ona bağlı sivil toplum örgütlerine, Almanya’nın vakıflarına kızmaya hakkımız olduğunu düşünmüyorum. Atalarımız ne demiş? “Keçi kuyruk sallamazsa teke mekildemez!” demişler. İktidardaki hükümeti beğenmemek, onu değiştirmek, onun yerine geçmeyi istemek başka, iktidarı ele geçirip devletin yapısını ve rejimini değiştirmeye yeminli olmak başka. Bunlardan birincisi demokratiktir ve yasaldır; ikincisi ise anayasa ve yasadışıdır. Erbakan Hoca’nın Milli Görüş partileri: Milli Nizam, Milli Selamet, Refah (Anayasa Mahkemesi kapattı), Fazilet (Anayasa Mahkemesi kapattı) partileri ikinci türden siyasal partilerdir. Hedefleri laik Cumhuriyeti yıkmak idi. Türkiye’ye karşı kendi hesap ve çıkarlarına uygun bir müttefik arayan emperyalizm ve küresel sermaye bu damardan bir ortak bulmak, yoksa çıkarmak, hazır değilse hazırlamak zorundaydı. Hatırlamak için, bu yılın mayıs ayında yayımlanan “Başbakan’ı Kendisiyle Yüzleştirelim mi?” başlıklı 5 yazımı okumanızı tavsiye ederim. Emperyalizm ve küresel sermaye, “İsviçre’de öğrenim görmüş kasaba kızı”na benzeyen Türkiye’yi yüzyıldır çıkarlarının odağında olan Ortadoğu’da istemiyordu. Çünkü Araplara kötü örnek oluyordu. Bu nedenle, en kısa zamanda eski haline dönmesi, tekrar muhafazakârlaşması, başını örtmesi, törpülenmesi, yeniden ehlileştirilmesi gerekiyordu. Bu nedenle, 1990’ların ortalarında harekete geçip dönemin Refah Partisi İl Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı buldu. Anayasa Mahkemesi’nin elinden bir oylama hilesiyle kurtulan AKP iktidarda bulunduğu on yıl içinde Cumhuriyetin içini boşalttı ve Suriye kapılarına dayandı. Emperyalizm, küresel sermaye ve küçük ortakları AKP’nin amacı: 2023 yılına kadar 1923 Cumhuriyetinin defterini dürmek. Bu arada, AKP yardakçılarına serzenişte bulunmak “tenezzül” sınırlarını zorlar. Cumhuriyet ve cumhuriyetçilerin yok! İnceleneceklerse bir kadavra de bir tek amacı (var diyemiyorum) incelenir gibi, bir cesede otopsi bu defteri dürdürmemek olmalı. yapılır gibi yapılmalı. Böyle yapılırsa, her kötülük doğrudan doğruya Kemalizme (1) Bu yazı ilk kez 29 Ekim 2012 tarih ve erken Cumhuriyet dönemine li Aydınlık gazetesinde yayımlandı. bağlanmaz. Kadavra serinkanlılıkla (2) Yusuf Akçura. EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: İLKNUR FİLİZ 729 EKİM 2019 SALI TarIhe otoparkHastaneye otopark yapılması unutulunca lise binasına göz diktiler ALİ AYAROĞLU Zonguldak’ta Yayla Mahallesi’nde inşaatı süren 400 yataklı devlet hastanesine otopark yapımının unutulduğu, tarihi Yayla Mesleki ve Teknik Anadolu Kız Lisesi’nin yıkılarak otopark yapılmak istendiği belirtildi. Zonguldak Kültür ve Eğitim Vakfı (ZOKEV) Başkanı Kürşat Coşkun ve beraberindeki sivil toplum kuruluşlarının üyeleri dün okul önünde basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasına CHP Zonguldak milletvekilleri Ünal Demirtaş ve Deniz Yavuzyılmaz katılarak destek verdi. Coş MHP’Lİ YILDIZ: 129 bin kişi tahliye olabilir MHP’nin Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, “Şartlı Ceza İndirimi” kanun teklifinin yasalaşması halinde toplamda 129 bin kişinin tahliye olacağını açıkladı. MHP’li Yıldız, sosyal medya hesabından, “Şartlı ceza indirimi kanun teklifinin yasalaşması halinde, ilk etapta 93 bin kişi, zaman içinde 36 bin olmak üzere toplamda 129 bin kişi tahliye olur. 14 Eylül tarihi itibariyle cezaevinde toplam hükümlü ve tutuklu 284 bin 624 kişi bulunuyor” dedi. l Haber Merkezi kun, lise binasının 60 yıllık tarihi bir yapısı olduğunu ve koruma altına alınması gerektiğini belirterek “5 aydır bir mücadelenin içerisindeyiz. Karabük Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’nden bir talebimiz oldu. Kurul toplandı ve talebin yerinde incelenmesine karar verdi. Önümüzdeki ay içerisinde kurul buraya gelip incelemelerde bulunacak, kararı yerinde verecek. Öngörüyoruz ki bu vandallıklar ve hoyratlıklar yine olacaktır ama bundan sonra da hepsinin karşısında durmaya devam edeceğiz” dedi. Binanın tarihine dikkat çeken CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş ise Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’a seslenerek, okulun yıkılmasına izin vermemesini istedi. Demirtaş, “Bu bina 60 yıldır yetiştirdiği kız öğrencileri topluma kazandırmış, kadın erkek eşitliğini sağlamış, üreten kadın modelini en güzel şekilde uygulamış olan bir bina olduğu halde bu binayı hastanenin otoparkı yetersiz denilerek yıkmak istiyorlar. Bunu AKP’nin önde gelen milletvekilleri söylüyor. Trajikomik bir durumdan bahsediyoruz. Böyle bir eseri otopark için yıkmak Zonguldak’a ihanettir. Otopark baştan düşünülmeliydi” diye konuştu. l ZONGULDAK Karagözoğlu uğurlandı Eski CHP İzmir Milletvekili Coşkun Karagözoğlu (88) dün düzenlenen törenin ardından Ankara’da toprağa verildi. Ankara’da, dün yaşamını yitiren eski Karagözoğlu için dün ilk tören TBMM’de tören düzenlendi. Törene Karagözoğlu’nun ailesi ve yakınları, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan, TBMM Başkan Vekili Levent Gök, CHP grup başkan, vekilleri Özgür Özel ve Engin Özkoç, AKP Grup Başkanvekili Mehmet Muş ve milletvekilleri ile Meclis çalışanları katıldı. l ANKARA/Cumhuriyet CHP’Lİ ADIGÜZEL: Hani ilk yerli uçak bugün uçacaktı! CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel, 2015’te dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun 29 Ekim 2019 tarihinde ilk uçuşunu yapacağını söylediği yerli uçak projesiyle ilgili olarak “Yerli ve milli uçak projesi, iktidarın popülist seçim vaadi olarak ortaya attığı ve gerçekleştiremediği projelerden yalnızca biri. AKP vaatlerini unutmuş olabilir, ama biz unutmadık” değerlendirmesinde bulundu. Adıgüzel, yaptığı yazılı açıklamada “Projenin tamamen yerli ve yeni bir tasarım olduğu iddiası da en başından beri asılsızdı” diye konuştu. İktidarın gerçekleşmeyen vaatlerinin faturasını vatandaşların ödediğini kaydeden Adıgüzel, şunları dile getirdi: “Bir seçim vaadi olarak ortaya atılan bu projeler nedeniyle oluşan kamu zararının hesabını kim verecek? Bu projelere milyarlarca kamu kaynağı aktarıldı. İktidar temsilcileri bu projelere aktardığı kaynağın hesabını vermeli.” l ANKARA KADIN ÖRGÜTLERİ İKİNCİ YARGI PAKETİNE TEPKİLİ İstismar ve tecavüze ‘gizli af’ eleştirisi KÜBRA KÖKLÜ Birinci Yargı Paketi’nin yürürlüğe girmesiyle “İkinci Yargı Paketi” çalışmaları başladı ancak kadın haklarına yönelik hazırlıklar şimdiden tepki çekti. Kadın örgütleri, kasım ayında TBMM gündemine gelmesi beklenen ikinci yargı paketinin çocuk istismarı ve tecavüze örtülü af anlamına gelecek düzenlemeler içerdiğine dikkat çekti. Mor Dayanışma Derneği’nden Cemile Baklacı, üzerinde çalışılan yargı paketini “kadın haklarına yönelik saldırının devamı” olarak niteledi. Baklacı, “Taleplerimizin görülmediği, aksine kadın hareketinin ve feminist hareketin mücadelesi sonucu elde edilmiş haklara dönük saldırıların yoğunlukla devam ettiği bir durum var. Kürtaj tartışmaları ile hızlanan, resmi olarak yasaklayamadıkları ancak fiili olarak yasakladıkları bir süreç işletildi. Tecavüzcülerle çocukların evlendirilmesini öngören, cinsel istismar suçlularına af yasa tasarısı pat diye önümüze getirildi. Buna karşı her kesimden kadının ciddi öfkesi ve itirazları nedeniyle geri çektikleri ama her defasında yeniden denenen çocukların istismarcısıyla evlendirilmesi konusunun ikinci yargı paketinin torbasına atıldığı ifade ediliyor. Bizler buna izin vermeyeceğiz” dedi. Kadınlar Birlikte Güçlü Platformu da ikinci yargı paketi ile çocuk istismarlarının meşrulaştırılmaya çalışılacağını açıkladı. Platform, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bizler kadın düşmanı yargı paketine ‘hayır’ diyoruz. Yeni düzenlemede 11 yaşında bir kız çocuğunun 21 yaşındaki biriyle imam nikâhıyla evlenmeyi ‘isteyebileceği’, 1213 yaşında hamile kalıp çocuk doğurmasında bir sakınca veya suç unsuru olmayacağı konuşuluyor. İktidar, 15 yaş altında evliliği meşrulaştırıyor. Kadın cinayetlerine imkân sağlayan eşitsizlik koşullarını ortadan kaldırmak için hep birlikte dur demek zorundayız.” l İSTANBUL
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle