Katalog

HABER EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: EMİNE BİLGET 523 EKİM 2019 ÇARŞAMBA Mızraklı’ya tutuklama31 Mart’ta belediye başkanı seçilen Mızraklı ağustos ayında görevden alınmıştı Kayapınar Belediyesi, Bismil Belediyesi, Kocaköy Belediyesi ve Erçiş Belediyesi’ne kayyım atandı. Yeni atanan kayyımlarla birlikte HDP’li belediyelere atanan kayyım sayısı 12 oldu. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında ağustos ayında görevden alınarak yerine kayyım atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Selçuk Mızraklı tutuklandı. Mızraklı ile birlikte gözaltına alınan HDP’li Kayapınar Belediyesi Eşbaşkanı Keziban Yılmaz, Bismil Belediye Eşbaşkanı Gülcan Özer ve Kocaköy Belediye Eşbaşkanı Rojda Nazlıer ile Van Erçiş Belediye Başkanı Yıldız Çetin’in yerine kayyım atandı. 31 Mart yerel seçimlerinde Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen ve 19 Ağustos’ta İçişleri Bakanlığı’nca görevden alınan HDP’li Adnan Selçuk Mızraklı, önceki gün İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince adresine düzenlenen operasyonun ardından gözaltına alındı. Dün öğle saatlerinde adliyeye sevk edilen Mızraklı, çıkarıldığı mahkemece, “terör örgütüne üye olmak” iddiasıyla tutuklandı. “Örgüt üyesi olmak”, “örgüt propagandası yapmak”, “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek” ile suçlanan Bismil Belediye Başkanı Orhan Ayaz ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Selçuk Mızraklı’nın avukatları “Bele diye başkanlığıyla ilgili olarak bir şey sorulmamış. Bir itirafçının uyduruk beyanına dayanılarak savcılık tarafından tutuklamaya sevk edilmiş gibi görünüyor. Yine suç icat etmeye çalışıyorlar. Hâkim tarafından sorgulanmasını bekliyoruz. Kısıtlama var, sorgu tutanağını göremiyoruz” dedi. Sosyal medya hesabından mesaj yayımlayan Mızraklı ise “Baş eğmedik, baş eğmeyeceğiz! Bu da onlara dert olsun” dedi. Van Valiliği’nden yapılan açıklamada ise HDP’li Ercis¸ Belediye Bas¸kanı Çetin’in, Van 4 ve 5. Agˆır Ceza Mahkemesi’nde “Silahlı tero¨r örgu¨tu¨ne üye olma” ve “Tero¨r örgu¨tu¨ propagandası yapmak” suc¸larından yargılandığı anımsatıldı. Çetin hak Mızraklı kında ayrıca Van ve Erciş Cumhuriyet Bas¸savcılıgˆı’nca “Silahlı tero¨r örgu¨tu¨ne üye olmak” suc¸undan sorus¸turma su¨recinin devam ettiği vurgulanan açıklamada, Çetin’in ilçedeki soruşturma kapsamında gözaltında bulunduğu kaydedildi. Mahkemeye çıkarılan Çetin akşam saatlerinde tutuklandı. Terör soruşturması kapsamında Diyarbakır’da gözaltına alınan eski Kayapınar Belediye Başkanı HDP’li Kezban Yılmaz ile eski Kocaköy Belediye Başkanı HDP’li Rojda Nazlıer de çıkarıldıkları Sulh Ceza Hâkimliği’nce “terör örgütüne üye olmak” ve “terör propagandası yapmak” gerekçesiyle tutuklandı. HDP il başkanı gözaltına alındı HDP Sakarya İl Başkanı Nahide Doğan’ın da aralarında bulunduğu 3 kişi sosyal medya paylaşımları nedeniyle gözaltına alındı. Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada gözaltına alınanların, sosyal medyada Barış Pınarı Harekâtı’na ilişkin yaptıkları eleştiriler nedeniyle “terör örgütü propagandası yapmak” ile suçlandığı bildirildi.l Haber Merkezi 12 belediyeye kayyım 31 Mart seçimlerinin ardından kayyım atanan belediye sayısı 12’ye yükseldi. 19 Ağustos’ta Diyarbakır, Mardin ve Van Büyükşehir belediye başkanları Selçuk Mızraklı, Ahmet Türk ve Beida Özgökçe, İçişleri Bakanlığı kararıyla görevden alındı ve yerlerine il valileri kayyım olarak atandı. 18 Eylül’de ise Erzurum Karayazı Belediye Eşbaşkanı Melike Göksu, “terör örgütü üyesi olmak’ suçundan yargılandığı davası onanınca tutuklandı. Göksu’nun yerine kayyım atandı. HDP’li Kulp Belediye Başkanı Mehmet Fatih Taş da, 12 Eylül günü Ağaçlar köyü yakınlarında bir minibüsün geçişi sırasında 9 kişinin ölümüne neden olan mayın patlaması olayından sonra başlatılan soruşturmada tutuklanmış ve yerine kayyım atanmıştı. l İç Politika Akşener, mektup için tepki gösterdiği Trump’ı ‘Peluş kafalı’ diye niteleyerek Erdoğan’a ‘Korkma’ diye seslendi ‘İncirlik’i kapat’çağrısı İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Peluş kafalı” diye nitelendirdiği ABD Başkanı Donald Trump’ın mektu bunu sert sözlerle eleştirerek, Cumhur başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, “Kork ma! İncirlik ve Kürecik üslerinin kapı sına kilit vur” çağrısı yaptı. Akşener, İs tanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) Haydarpaşa Garı ihalesinde devre dışı bırakılmasına da tepki gösterdi. Partisinin dünkü grup toplantısın da konuşan Akşener, ABD Başkanı Trump’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a gönderdiği ve diplomatik gelenekle re uymayan ifadeler yer alan mektu ba tepki gösterdi. Akşener, “ABD Baş kanı 9 Ekim’de bir mektup ya zıyor. Mektupta bir tek ‘gülücük emojisi’ eksik. Bu denli ciddi yetsiz, bu den li dejenere” de di. Cumhurbaş kanı Erdoğan’ın mektup için “Bu konuyu ön celiğimiz ola Akşener rak görmüyo ruz” ifadeleri ne de tepki gösteren Akşener, “Sayın Erdoğan’a sesleniyorum: Kasımpaşa lıların başını öne eğdin. Türk mille tinin başını öne eğdin. ‘Görüşmem’ dediğin adamla, denginmiş gibi kol tukları yan yana koyarak poz ver din. ‘Şak’ diye ‘dur’ dediler, ‘tak’ di ye durdun. Bu küstahlık cevapsız bı rakılamaz Sayın Erdoğan. Teröris tin üzerine yürürken açtığın yola, ki lit vuruyorlarsa, sen de İncirlik’in, Kürecik’in kapısına kilit vur.” Haydarpaşa tepkisi İBB’nin Haydarpaşa Gar ihalesi dışında tutulmasını eleştiren Akşener, ihaleyi alan şirket ve Ulaştırma Bakanı Cahit Turan’a tepki gösterdi. Akşener, “İhaleyi Büyükşehir değil, onun 3 bin lira maaşlı çalışanı kazandı. Bu arkadaş, aynı zamanda Okçuluk Vakfı yöneticisi. Hani şu büyükşehirden yıllık 17 milyon lira destek alan vakıf. İhaleyi yapan Demiryolları işletmesinin bağlı olduğu Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan. Kendisi, önce Karayolları Genel Müdürlüğü yaptı; sonra gitti, hani şu geçenin de geçmeyenin de para ödediği yollar var ya, o şirketin genel müdürü oldu. Genel müdürken iş yaptırdığı müteahhitlere yönetici olmayı dert etmeyen bu arkadaş, 3 bin lira maaşla çalışan birine, ‘İki yılda bu milyonları nereden buldun’ diye sorar mı? Sormadığı gibi, AK Parti’ye oy verenlerin evlatları işsizlikten kırılırken, onun gibiler, geçtim evlatlarını, arkadaşlarını bile iki yılda milyoner yapar” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet AKP’li ÜSKÜDAR BELEDİYESİ’NDE HAK EYLEMİ Belediye işçileri parti için çalıştırılmış Üsküdar Belediyesi’nde 31 Mart yerel seçimleri sonrasında işten atılan işçiler, dün belediye binası önünde işe geri dönme talebiyle basın açıklaması yaptı. Açıklamada, “Bizi mağdur edenler bizim seçtiklerimizdir” ifadesi kullanıldı. “İşimizi geri istiyoruz!” pankartının açıldığı eyleme, Genç İşçi Derneği (GİDER), Genelİş Sendikası İstanbul Anadolu Yakası 2 No’lu Şube Başkanı Yenigül Özen Dolgun da katıldı. Eylemde açıkla mayı işçiler adına Eyüp Menteş okudu. AKP’li belediye başkanı Hilmi Türkmen’e seslenen Menteş, işçilerin işe dönme talepleri karşılanana dek mücadelelerinin süreceğini söyledi. Belediyede 2 yıl temizlik işlerinde görev yaptıktan sonra işten atıldığını belirten Ercan Yılmaz da, “Bugün ülkede kravatlı eşkıyalar var. Mazlumları sokağa döktüler. Yeri geldi partinin işini dahi bize yaptırdılar. Yeri geldi başka insanların özel işini bi le bize yaptırdılar. Sesimizi çıkarmadık, çıkaramadık. Çünkü hakkımız yok. Çünkü adalet yok. Adaletin olmadığı yerde ne söylersen söyle. Sadece ağalık, paşalık, beylik. Eşkıyalık dağdan inmiş. Buradakilerin hepsinin evi kira. Bunların gelirleri yok. İhaleci de değiller, hortumcu da değiller. Bizim partimiz değil ekmeğimiz var” diye konuştu. Basın açıklamasına farklı belediyelerden işten atılan işçiler de destek verdi. l Haber Merkezi HDP’den ‘boykot’ HDP Eş Genel Başkanı Temelli, kayyım atamalarına tepki için TBMM çalışmalarına katılmayacaklarını açıkladı HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, be lediyelere kayyım ata masını protesto etmek için TBMM çalışmaları na 3 gün boyunca katıl mayacaklarını açıkladı. Temelli, partisi nin grup toplantısın da Suriye’de bulunan tüm yabancı güçlerin Temelli bir an önce çekilmesi gerektiğini söyledi. Suriye’ye yönelik harekâta yönelik eleştirilerde bulu nan Temelli, IŞİD konusunda çözüm üretilmesini istedi. Temelli, “Ade ta IŞİD’e can suyu oldular. O yüzden tüm dünyaya çağrı yapıyoruz. IŞİD ile mücadelede büyük bir dayanışma gösterilmelidir ama bütün dünya da unutmasın, Kobani’de IŞİD’i durdu ranlara karşı bu nankörlüğü yapamazsınız” diye konuştu. ‘Anayasal suç’ HDP’li bazı belediyelere kayyım atanmasını eleştiren Temelli, “Kayyım bir anayasal suçtur. Bu anayasal suçtan bir an önce vazgeçilmesini ve tüm belediye eşbaşkanlarımızın göreve iade edilmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı. Temelli, “Nerede bir mağdur, mazlum varsa önce onun hakkını savunacaksınız. Bunu yapmadığınız sürece ne halkın temsilcisi ne de milletvekili olabilirsiniz. O yüzden de 3 gün boyunca Meclis çalışmalarına katılmayacağız” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet Soylu: Cezaevlerinde 1500 DEAŞ’lı var İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, cezaevlerinde 1500 IŞİD’li bulunduğunu açıkladı. Soylu, “İstanbul’dan yıl başından itibaren 85 bin kaçak göçmeni yakalayarak geri gönderme merkezlerimize veya ülkelerine sevk ettik” dedi. Bakan Soylu, Türkiye Belediyeler Birliği Meclis Toplantısı’na katıldı. Toplantı öncesinde konuşan Soylu, göç konusuna ciddi adımlar atıldığını belirtti. Bu yıl yakalanan kaçak göçmen sayısının 345 bine ulaştığını aktardı. Soylu, Batı’dan gelen harekât karşıtı açıklamalara da dikkat çekerek şunları kaydetti: “Batı’nın bizi eleştirdiği bir nokta da ‘Orada PKK/PYD biterse DEAŞ ne olur?’ DEAŞ’la sizin göğüs göğüse bir tek muharebeniz mi var? Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kahramanlarının var. Fırat Kalkanı bölgesinde hepsini yok ettiler. İlk etapta 3 binin üzerinde DEAŞ’lıyı etkisiz hale getirdiler. Siz Avrupa’da, DEAŞ videolarından korkup evinizden çıkıp metroya binemiyordunuz. Bugün cezaevlerimizde 1500 DEAŞ’lı var. Siz ne göç, ne de terör dalgasına sınırsınız. Hepsine biz sınırız. Hepsiyle ilgili tedbiri de biz almak zorundayız.” l ANKARA/Cumhuriyet Şu Joker filmini lütfen sevmeyiniz Ofilm, sandığınız gibi, iyilerin kötülere karşı haklı isyanını anlatmıyor. Ezilenlerin uğradıkları zulüm karşısında güçlenip bir gün egemen hale geleceğinden bahsetmiyor. Yoksulların, mazlumların, ahı alınanların sabrının gün gelip fena taşacağı mesajını vermiyor. Kötülerin cezalarını eninde sonunda bulacaklarını müjdelemiyor. Kapitalist sistemin yıkılacağını, düzenin altüst olacağını göstermiyor. Aksine... O film sizi, bunların asla olmayacağına ikna etmek için kurgulanmış bir masalın kâbusunda kandırarak, etkisiz hale getiriyor. Çoktan vazgeçtiğiniz isyan enerjinizi sahte bir mutlulukla bileyerek iyice körleştiriyor. Bilinçaltınızdaki korkuları, endişeleri tetikliyor. Size güvenli bir hayatın şartlarını tersinden bir dürtüyle yeniden öğretiyor. İktidarların elini güçlendiriyor. Medyanın etkisini pekiştiriyor. Ve isyanların haklılığını kirletiyor. Eğer o filmdeki mesajları verilmek istendiği gibi dümdüz okursanız, fena şekilde aldanacaksanız. Şu anda dünyada yükselen barışçıl ve çevreci başkaldırıları tersinden okuyacaksınız. Anarşizmi illa şiddetle bir algılanan bir eylem sanacaksınız. Yıkmanız gerekenin ne olduğunu tümden unutacaksınız. Başkaldırı ancak yakarak, yok ederek, öldürerek gerçekleşir diye belleyeceksiniz. Ve en korkuncu... İyiliğe karşı zaten ufacık kalan inancı zihninizde tamamen yok edeceksiniz. Bir palyaçonun, şiddete uğramış çocukluğunun üzerine inşa edilen ve eziklikle iyi kalplilik arasındaki ince bir hatta gidip gelen varlığının temsil ettiği duygularla özdeşleştirdiğiniz her ne varsa, hepsine kuşkuyla bakın. Kurban psikolojisine sokulan kalabalık halkın arasına karışmanız için kurulan tuzağa kanmayın. Zengin düşmanlığı sığlığına indirgenen, demode dolduruşun gazıyla kabaran duygularınızın, o kabarma geçtikten sonra hangi korkularla daha da ehlileşeceğini fark edin. O filmde... Kendi cinsel hayatının heyecanına kapılıp çocuğuna sahip çıkmayan bir annenin deliliğinde simgelenen dişiliğin kadın algısına yönelik muhafazakâr dilini görmezseniz... Yoksulluğun ve yeteneksizliğin pençesinde kıvranan, ulaşamayacağı hayallerin peşinde koşan bir insanın çaresizliğini, çocukluğunda başına yediği darbeler yüzünden yarım kalan aklına bağlarken vicdanınızı sızlatan insani duyguların, asıl karşı çıkmanız gereken tehlikeli mülkiyet ve mahremiyet kavramlarını, aile ve devlete dair sorgulamalarınızı gölgelediğini fark etmezseniz... Üç zengin adamın ve bir kötü politikacıyla kötü televizyoncunun karikatürize edilen gaddarlığında rasyonalize edilen intikam duygusunun, kalabalıkları galeyana getirişindeki ahmakça matematiği sanki ilahi adaletmiş gibi kurgulayan bir senaryonun formülüne kanmayı reddetmezseniz... İyinin kötüye dönüşümündeki arabesk küfrü kendi içinizdeki kötüyü ve aymazı onaylama fırsatı olarak görür... Ve filmden, asla kazanamayacağınız bir zaferin yalandan heyecanıyla çıkarsınız . Sonra da aslen bir gün “çapulcular” tarafından yakılıp yıkılmasından çok korktuğunuz, çok eskimeden değiştirmek zorunda kalacağınız ve daha üst bir modelinin taksitini ödemek için karıkoca çalışmaya devam edeceğiniz, ekonomik yakıtlı gri ya da beyaz arabanıza binerek tıpış tıpış evinize dönersiniz. Hiç unutulmaması gereken gerçek şudur: Bu dünyayı yakarsa mazlumlar yakmaz. Bu dünyayı yakarsa, ancak paketli hiçbir ürünü tüketmeyenler yakar. Bu pakete romanlar, filmler, hikâyeler de dahil... Nefret afişleri panodan kaldırıldı Konya’da belediyeye ait otobüs duraklarına konulan ve HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan’ın da Meclis gündemine taşıdığı Hıristiyan ve Yahudilere yönelik nefret söylemi içeren afişler toplatıldı. Konya’da panolara asılan Anadolu Gençlik Vakfı ve Milli Gençlik Vakfı imzalı afişlerde, “Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden kim onları dost edinirse, o da onlardandır. Allah zalimler topluluğunu doğru yola eriştirmez” ifadeleri yer aldı. Tepkiler üzerine afişler kaldırılarak yerlerine Türk bayrakları asıldı. Belediyeye ait panoların ihaleyle verildiği öğrenildi. Panoları kiralayan Anadolu Açıkhava Reklamcılık şirketi yetkilileri, “Afişler asıldıktan sonra görevli arkadaşlarımızın uyarılarıyla toplatmaya başladık” dedi. Öte yandan İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi de afişlerle ilgili suç duyurusunda bulundu. l Haber Merkezi