05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: CAFER KURT / ASLAN YILDIZ TASARIM: SERPİL ÜNAY 519 EKİM 2019 CUMARTESİ CHP İl Başkanı Kaftancıoğlu, yarın toplanacak Danışma Kurulu öncesi değerlendirmelerde bulundu: İktidara hazırlık CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İstanbul’da yarın yapılacak olan “Danışma Kurulu Toplantısı”nda iktidar vizyonunun ortaya konacağını, kurultay ve kongre sürecinde de iktidar için kadrolar oluşturulacağını açıkladı. CHP İstanbul İl Başkanlığı yarın Haliç Kongre Merkezi’nde, aralarında partinin eski yöneticilerinin de bulunduğu yaklaşık 700 kişi nin katılımıyla “Danışma Kurulu Toplantısı”nı gerçekleştirecek. Partinin iktidara giden yol haritasının belirleneceği toplantıda, CHP’yi iktidara taşıyacak fikirlerin tartışılacaleyla ğını söyleyen CHP İstanbul İl Başkakılıç nı Canan Kaftancıoğlu, “Bu toplantıda ilkelerimizi ve geleceği konuşup iktidara hep birlikte nasıl gideceğimizi ve iktidara giden yolun taşlarını nasıl döşeyeceğimizi değerlendireceğiz. Böylece geleceğe dönük iktidar vizyonumuzu ortak akılla ortaya koyacağız” dedi. İl Başkanı Kaftancoğlu, “Danışma Kurulu Toplantısı” ve devam edecek olan sürece ilişkin Cumhuriyet’in sorularını yanıtladı: n CHP’nin iktidara giden yol haritasını belirlemek için partililerle bir araya geleceksiniz. Bu toplantıda neler konuşulacak? Partimizin mevcut ve geçmiş dönem yöneticileri ile de bir araya geleceğimiz toplantıda; işlerin, işleyişlerin değerlendirildiği, geleceğe dönük yapmamız gerekenlerin konuşulacağı bir toplantı olacak. Danışma kurulları, CHP’de birikimsel olarak çok kıymetli hazirunlar olup biz de bu deneyim ve hazirundan maksimum verimi alacağımız kanaatindeyim. İl başkanı olduğum andan itibaren parti içi bütün toplantıları karşılıklı öğrenme toplantıları haline getirerek yapmaya gayret ettim. Yerel seçim süreci başlamadan önce doğru hedeflerin, doğru ilkelerle konulması ve doğru yöntemlerin oluşturulması için örgütün en alt kademesinden en üst kademesine kadar birtakım buluşmalar, toplantılar, akademik çalışmalar yapmıştık. Örgütün her kesiminin fikrinin yer aldığı ve sonuçlarının da güzel olduğu bir süreç yönetmiştik. Yerel seçimlerin başarısı da büyük Kaftancıoğlu, yerel yönetimlerde elde edilen başarı için uygulanan yöntemin benzerinin iktidara gelmek için de uygulanacağını söyledi. AKP iktidarının dış politikasına ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Kaftancıoğlu, “İktidarı sürdürmek adına düşünmeden kararlar alınıyor. Kapalı kapılar arkasında da gizli işbirlikleri yapılarak bu kararlar hayata geçiriliyor” dedi. oranda bundan kaynaklanıyordu. Şimdi aynı şeyi sıfırdan başlayarak önümüzdeki sürece dair yenileyeceğiz. Yarın yapacağımız “Danışma Kuru ‘Tahribatlar masada’ lu Toplantısı”nda da iktidara giden yolun İstan bul ayağını konuşacağız. Karşılıklı öğrenebileceğimiz, fikirlerimizi paylaşacağımız, seçimsiz dönemde siyaset ve iktidar vizyonu diyeceğimiz bir toplantı olacak. Partimizde geçmiş dönemde yöneticilik yapmış isimlerle beraber yaklaşık 700 kişi ile ilkelerimizi ve geleceği konuşup iktidara hep birlikte nasıl gideceğimizi ve iktidara giden yolun yol taşlarını nasıl döşeyeceğimizi değerlendireceğiz. Böylece geleceğe dönük iktidar vizyonumuzu ortak akılla ortaya koyacağız. Bunun yanında CHP büyük bir üyelik kampanyası başlatacak. Bu üye kampanyamızda özellikle iktidara giden yolda, bizlerle birlikte yol yürümek isteyenlere CHP’nin kapılarının açık olduğu bir kez daha hatırlatacağız. n CHP bir erken seçime mi hazırlanıyor? Böyle bir beklentiniz var mı? Burası Türkiye ve hepimiz bu ül n Peki, CHP’nin yol haritası nasıl olacak? Yol haritamız oldukça net. Parti içi yürütülen süreçte kurultay ve kongre sürecimiz başladı. Önümüzdeki dönemde il ve ilçe kongresi ile genel kurultayımız yapılacak. CHP’nin, iktidara hazır kadrolarını oluşturmak için çalışmalara başladık. Özellikle üzerinde durduğum ve örgütle birlikte gerçekleştirmeyi hedeflediğim bir şey var ki iktidara giden yolda CHP’deki gelişimin, değişimin temsilcisi olarak kadın ların, gençlerin daha fazla yönelik neler söylersiniz? Bu konuya ilişkin, “6 asker şehit oldu, 21 sivil yaşamını yitirdi. Bu insanlar neden öldü” sorusunu sormak istiyorum. Bugün bu sorunun soruluyor olması ve yanıtının veriliyor olması lazım. Operasyonun başladığı günden itibaren gerçekten barışı savunan, savaşın kimseye faydası olmadığını söyleyen insanlar nasıl susturuldular ve cezalandırılıyorlar? Diplomasi diyerek savaşı değil, barışı savunanları niye vatan haini ilen ettiler? İktidar, dış politikada o kadar çok pragmatik davra kede saatler içinde nelerin değişe bu sürecin içerisinde olma nıyor ki kendi iktidarını iç po bileceğini görebiliyoruz. CHP ola sı. Genel Başkanımız Kemal litikada sürdürmek adına bir rak erken seçim istemiyoruz. Ama Kılıçdaroğlu’nun da söylediği adım ötesini düşünmeden ani yarın bir seçim olması durumunda da gibi kurultayda iktidar için ha kararlar alıyor. Kapalı kapı CHP’nin o seçime hazır olmasını istiyo zır kadromuzla, düşünce lar arkasında da gizli işbirlik ruz. Biz seçimin ne zaman olacağından ziyade, ne zaman olursa olsun seçime hazır mıyız sorusuna, kesinlikle hazırız yanıtını vermek isteriz. Bu bağlamda da parti örgütümüz ile birlikte bunu sağlamaya çalışıyoruz. Yurttaşlarımızla seçim zamanında değil, her zaman buluşmanın gayreti içinde ve bilincindeyiz. lerimizle, vizyonumuzla hazır bir CHP’yi oluşturacağız. n Barış Pınarı Harekâtı başlatıldı. Türkiye operasyona bir süre için ara verdi. Buna leri yaparak bu kararları hayata geçiriyor. CHP olarak her zaman söylediğimiz şey, Şam yönetimi ile görüşülmesiydi. Türkiye’nin çıkarını savunarak sunulan bu çözüm önerilerine iktidar burun kıvırdı. Bu yaşananlarla CHP’nin haklılığı bir kez daha görülmüştür. Dış politika kapsamında yürütülen süreç muhalefet, iktidar ve tüm unsurlarla ortaklaşa, devletin bekası uğruna sürdürülmeli. Canan Kaftancıoğlu İsyan ettiren gar ihalesiİBB’nin ihaleden ‘komik bahanelerle’ dışlandığını söyleyen İmamoğlu: 16 milyonun hakkını yedirmeyeceğim İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Dev likte; yani birisi eski Türkçe, birisi yeni Türk let Demiryolları’nın çe. Bakar mısınız sebe (TCDD), Haydarpaşa ve be, komediye motivas Sirkeci garlarının atıl yona! Bu şartnameye ay durumda olan depo sa kırıymış! Düştükleri du haları bölgesini “kültür ruma gülersiniz, ama ve sanat etkinliklerin bu ne yazık ki trajiko de kullanılmak üzere” mik bir durum. Çok ya kiralamak için çıktığı zık, çok ayıp, büyük bir ihaleden elendi. İhale, skandal daha. İhaleye gi Cumhurbaşkanı Tayyip Ekrem İmamoğlu ren dört belediye şirke Erdoğan’ın oğlu Bilal tinin de ayrı ayrı iş de Erdoğan’ın kurucusu olduğu Ok neyim belgesi olmadığı için elen çular Vakfı’nın eski müdürü 33 mişiz. Konsorsiyumun tanımı ne yaşındaki Hüseyin Avni Öner’in dir? Konsorsiyumlar eksiklikle sahibi olduğu Hezarfen Danış rin tamamlanması için yapılır.” manlık Limited Şirketi’ne verildi. Kendilerinden habersiz toplan İhaleden, İBB iştiraklerinin hu tı yapıldığını belirten İmamoğ kuksuzca elendiğini belirten İBB lu, “Dediğim gibi elemanlar ora Başkanı Ekrem İmamoğlu, hal da hazır, şirketin elemanları ora ka bu ihale konusunda söz verdi da hazır, haberdar ediliyor, ay ğini, pazartesi günü İBB’nin ken nı anda belediyeye faksla ya di avukatları ve yurttaşları temsil zı gönderiliyor; ‘İhalede elendi etmek isteyen bütün avukatlarla, niz. Biz ihaleyi yaptık işimiz bit ilgili yetkililer hakkında suç du ti’. 16 milyon insanın malını tek yurusunda bulunacaklarını, ayrı faaliyeti kültür sanat etkinlik ca kararı mahkemeye taşıyacak leri olan bir alanın tek verilece larını duyurdu. ği İBB’yken, sermayesi 10 bin TL İBB Başkanı İmamoğlu, dün olan bir şahsa verilmesinin altın akşam Yenikapı Avrasya Kültür daki motivasyon nedir? Motivas Merkezi’ndeki Muhtarlar Çalışta yon burada neyse başka yerlere yı kapanışı öncesi konuştu. de sirayet eder” diye konuştu. ‘Bizden habersiz’ “Canım öyle sıkıldı ki... Sizinle çok üzücü bir olayı paylaşmak istiyorum” diyen İmamoğlu, “Bugün saat 17.00 sularında, bizim hiçbir şekilde davet edilmediğimiz bir toplantıda, içeride kim olduğu belli olmayan, daha düne kadar büyükşehir belediyesinin bir çalışanı olan, 3 bin lira maaş alan, daha önce de bir vakfın da geçmişte genel müdürlüğünü yapmış bir şahsa ait olan bir şirkete, Haydarpaşa ve Sirkeci garlarının arka planındaki kullanım alanlarını, ticari faaliyet yapılmamak üzere 350 bin lira bedelle, bizden habersiz, sözüm ona bir bahaneyle bizim ihaleye girmemizi engelleyerek verdiler” dedi. ‘Bahane üretiyorlar’ İhaleye giren belediye şirketlerinin elenme gerekçesini komedi olarak nitelendiren İmamoğlu şöyle konuştu: “Bakar mısınız, komedi şartnameye göre ‘müşterek ve müteselsilen, yerine ortaklaşa ve birlikte’ demişiz başvuruda! Yani müşterek, yani müteselsilen yerine ortaklaşa ve bir ‘15 günde ne değişti?’ İhale Kurulu’nun 15 gün önce İBB’nin ihaleye girmesinde bir sakınca görmediğini söyleyen İmamoğlu, “Ortaklık sözlememizi uygun bulmayan kurul, 15 günde değişen neydi? Bu konuda kılını kıpırdatmayan bakana da sesleniyorum. İçinde kim varsa, o salonda bulunanlar başta olmak üzere kim varsa, yukarıya doğru kime kadar gidiyorsa 16 milyon insanın hakkını öyle bir şekilde arayacağım ki hepiniz göreceksiniz. Kınıyorum, gereğini yapacağıma söz veriyorum. Bu çok büyük bir mesele, bu kokuşmuşluğun çok büyük bir meselesidir. 16 milyon insanın hakkını yedirmeyeceğiz. Haydarpaşa ve Sirkeci garlarına bu halk müsaade etmediği sürece hiç kimse giremez” dedi. İBB, ihaleye Medya AŞ, Kültür AŞ, İSBAK AŞ ve Metro AŞ şirketleriyle katıldı. Hezarfen Danışmanlık şirketi aylık 300 bin TL teklif sunarken, İBB aylık 100 bin TL teklif sunmuştu. Şirketler, iki hafta sonra şirketleri açık artırmaya davet edilmişti. l İç Politika Öğrencileri yerleşkeye bıraktı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, parti genel merkezine giderken otostop çeken ODTÜ’lü bir grup öğrenciyi ODTÜ yerleşkesine bıraktı. CHP lideri Kılıçdaroğlu, sabah saatlerinde Çukurambar’daki evinden Söğütözü’ndeki CHP Genel Merkezi’ne giderken, 100. Yıl Semt Pazarı civarında otostop çeken ODTÜ’lü öğrencilere rastladı. Otostop sırasındaki 4 öğrenciyi minibüsüne alan Kılıçdaroğlu, öğrencileri üniversite yerleşkesine bıraktı. Kılıçdaroğlu’nun öğrencilerle çektirdiği hatıra fotoğrafı, iletişim ekibi tarafından sosyal medya üzerinden paylaşıldı. Kılıçdaroğlu, daha önce de otostop çeken öğrencileri ODTÜ yerleşkesine bırakmıştı. l ANKARA/Cumhuriyet ‘İper, Erdem, Kavala serbest bırakılmalı’ CHP milletvekili Murat Bakan, cezaevinde Osman Kavala ile eski milletvekili ve CHP PM Üyesi Eren Erdem’i Silivri Cezaevi’nde ziyaret etti. Ziyarete ilişkin açıklama yapan Bakan, “Eren Erdem davası bir intikam kumpası davasıdır. Yapılan araştırmalara bakıyorsunuz; HTS kayıtları temiz, MASAK raporları temiz. Dosyada hiçbir delil yok. Fakat dava, önce ne olduğu kim olduğu belli olmayan bir gizli tanık üzerinden ısrarla sürdürüldü, ardından gizli tanığın kim olduğu ortaya çıktı ve Eren Erdem’e zorla iftira attığını itiraf etti. Hem İstinaf Mahkemesi’ni hem Anayasa Mahkemesi’ni acilen göreve davet ediyorum. Erdem’in bireysel başvurusu bekliyor. İlk yargı paketi meclisten geçti. Yeni paketlerse yolda. Cumhurbaşkanı’nın onayıyla Resmi Gazete’de yayımlanır yayımlanmaz Osman Kavala, Eren Erdem ve Cumhuriyet gazetesi davasında hâlâ tek tutuklu olan Emre İper derhal özgürlüğüne kavuşmalı. Aksi takdirde siyasallaşan yargının hukuk dışı uygulamaları devam edecekse, ‘yargı reformu’ diye bağırmaya devam etmeleri daha büyük bir utanca dönüşecek” dedi. l İç Politika ‘Yavaş herkese eşit yaklaşıyor’ İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı makamında ziyaret etti. Yaklaşık yarım saat süren ziyaretin sonunda kısa bir açıklama yapan Meral Akşener, “Sayın Mansur Yavaş Başkanımıza hayırlı olsun ve başarılarının devamını dilemek için geldim. Kendisi bize Ankara Büyükşehir Belediyesi ile ilgili bir brifing verdi. İşi bir tarafıyla kolay, bir tarafıyla da çok zor. Allah yardımcısı olsun, ama kendisini çok kararlı gördüm. Sayın Yavaş çok başarılı bir belediye tecrübesine sahiptir. Herkese eşit yaklaşıyor” dedi.Ziyaretin sonunda Mansur Yavaş, Akşener’e el yapımı şal ve Beypazarı telkârisinden yapılan gümüş kalem hediye etti. l ANKARA/Cumhuriyet Değişmeyen rutin Yine kazanan Putin Barış Pınarı Harekâtı’nın başladığı günden beri saat başı değişen gündemi artık biz gazeteciler bile takip etmekte zorlanıyoruz. Öğlen saatlerinde birbirimize “attı mı attı mı?” diye bağırdığımızda tesadüfen gazeteye ziyarete gelenler, TSK’nin ya da PYDYPG’lilerin karşılıklı havan atışı yapıp yapmadığını sorduğumuzu sanıyor. Oysa biz gerçekte, ABD Başkanı Trump’ın güne başlarken attığı ilk tweet’i soruyoruz. Trump’ın uykusu gelip yatıncaya kadar otomota bağladığı tweet’leri ile harekâtın seyri anbean değişiyordu zira. Bu tweet’lere karşılık bizim devlet erkânının cevapları, AB ve Rusya’nın açıklamaları ile bir tenis maçı izler gibi başımızı bir o yana bir bu yana çevrimekten boyun fıtığı olmaya ramak kalmıştı. Bu tweet’ler ve açıklamalar yetmezmiş gibi bir de ortaya bir mektup rezaleti çıktı. İşin garibi mektubu dünya kamuoyuna deşifre etmesi gereken ve “Bu nasıl bir rezilliktir. ABD halkını temsil eden bir devlet başkanının şu lağım çukuru gibi ağzına bakın hele” dememiz gerekirken, yokmuş gibi davrandık. Buna mukabil ABD tarafı mektubu el altından sızdırdı. Biz yokmuş gibi davranınca yok olmuyor demek ki. “Mektuba cevabımız ne oldu” sorusuna devleti âliyyemizi temsil eden makam sahipleri, “Mektubu çöpe attık” deyip çıktı işin içinden. Daha birkaç yıl önce İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Danny Ayalon, İsrail Parlamentosu’na görüşmek için çağırdığı Tel Aviv Büyükelçimiz Oğuz Çelikkol’u kendisinin oturduğu koltuktan daha alçak bir koltuğa oturtması iki ülke arasında diplomatik krize yol açmıştı. Kuşkusuz Johnson’un mektubuna İnönü’nün verdiği gibi bir cevap verileceğine dair AKP hükümetinden kimsenin bir beklentisi yoktu. Ama yine de ülkemizin onurunu korumak adına bir tavır beklemek hakkımızdı. Bu yapılmadığı gibi üstüne üstlük ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence ile Cumhurbaşkanımız aynı masada eşit konumda oturdular. Bunlar yetmezmiş gibi ABD ile imzaladığımız anlaşma sonrasında Trump’tan bir kutlama tweet’i geldi ki evlere şenlik. Trump, güya bizim Cumhurbaşkanı ile sert bir aşk yaşamışlar. Umarız ve dileriz ki bu aşk yaşanmış ve bitmiş olsun. Yoksa maazallah bu işin sonu kötü. Bir sonraki tweet’inde Trump işi daha uç noktalara taşırsa yandık. Başka bir ülke lideri hakkında bu tür saçmalıklar yazsa gülüp geçeriz. Ama bu öyle de değil ki? Neyse canım bu iş çözüldüğüne göre Trump kendisine yumuşak ya da sert yeni aşklar aramak zorunda kalacak. HHH ABD ile 13 maddelik yapılan anlaşmaya ve tarafların açıklamalarına bakarsak herkes kazanmış gibi görünüyor. ABD, Suriye’deki müttefiki PYDYPG’nin yok olmasını ve Türkiye’ye sözünü geçiremeyen büyük güç görüntüsünü kurtarmış oldu. Türkiye, PYDYPG’yi sınırından 30 km. öteye sürerek sınır güvenliğini sağladığı için şimdilik kazanmış oldu. Suriye, Rusya’nın desteğiyle ABD’nin boşalttığı Münbiç ve Kobani’ye girerek alan hâkimiyetini genişlettiği için kazandı. Ama Suriye’de en büyük kazanan yine Rusya ve Putin oldu. HHH Türkiye, yaptığı üç harekâtta lejyoner olarak kullandığı ÖSO’nun adını değiştirip “Suriye Milli Ordusu” yapsa da algı değişmiyor. Sonuçta eli silahlı cihatçı gruplar bunlar. Suriye rejimine göre de terörist. Nitekim Esad’ın önceki günkü açıklamaları da bu yönde. PYDYPG nasıl ki Türkiye’ye göre ismini değiştirse de sonuçta arkasında PKK’nin olduğu terörist bir örgütse, ÖSO da adını Suriye Milli Ordusu olarak değiştirse de rejime göre terörist bir grup. O nedenle Erdoğan’ın Barış Pınarı Harekâtı sonucunda PYDYPG’den boşalttığı alana bu grupları yerleştirme düşüncesi ham bir hayal. HHH Dün öğlen yemeğinde buluştuğumuz Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi avukat Turan Karakaş, Ardahanlı olduğu için Kars ve Ardahan’da yaşayan Terekeme, Azeri, Kürt ve Türklerin birbirleri için anlattığı fıkralardan yine bir demet sundu. Terekemelerin inatçılığını anlatmak için anlattığı bir fıkra tam da yukarıdaki duruma uygun. “İlkokul birinci sınıfta öğretmen alfabeyi öğretiyormuş. Tahtaya harfleri yazdıktan sonra bir Terekeme öğrenciyi tahtaya kaldırmış ve ‘A’ harfini yazmasını istemiş. Fakat Terekeme öğrenci ‘A’ yerine ‘B’ harfini yazmış. Öğretmen kızmış: Evladım ben senden A harfini yazmanı istedim, sen ise B yazdın, demiş. Tereke öğrenci cevap vermiş: Olsun ben onun adını A koymuşam.” Suriye Milli Ordusu’nun maaşını kesip dağıtsan, IŞİD gibi Türkiye’nin başına bela olacak. Koruyup kollamaya devam etsen Suriye rejimi ve Rusya ile anlaşma olanağı ortadan kalkacak. Adını A da koysak B de koysak sonuç değişmiyor. İBB, darbecileri sildi Ataşehir Belediyesi’nin ilçedeki 12 Eylül 1980 darbesinin komutanlarının adlarının yer aldığı cadde ve sokak isimlerini değiştirme kararı İBB Meclisi’nde oybirliğiyle kabul edildi. Ataşehir’deki Celasun, Ulusu, Evren, Kenanpaşa, Tümer adını taşıyan cadde ve sokakların ismi değiştirildi. Celasun Caddesi’nin adı “Yurtsever Caddesi” oldu. Ulusu Caddesi’nin ismi “19 Mayıs Caddesi” olarak değiştirildi. Evren Caddesi’ne “Millet Caddesi”, Tümer Sokağı’na “Tabya Sokağı” adı verildi. Kenanpaşa Sokağı’nın adı “Sancak Sokağı” olarak değiştirildi. Kenan Caddesi’nin adı ise “23 Nisan Caddesi” olarak değiştirildi. l Haber Merkezi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle