15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 7 OCAK 2019 PAZARTESİ cengiz.yıldırı[email protected] TASARIM: BAHADIR AKTAŞ OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Ata’nın ölümcül hastalığı... Op. Dr. Aytekin Ertuğrul ‘A tatürk Alkolden Değil Sıtmadan Ölmüştür’ başlıklı Türkiye’de konu hakkındaki ilk yazımız ‘Birlik (*)’ dergisinin Ocak 1999 tarihli 119. sayısında yayımlanmıştır. Aradan tam 20 yıl geçmesine rağmen tersini savuna bir yazı bile yazılamamıştır. Konu Türk milletine mal olmuştur.   Atatürk’ün ölümcül hastalığı hâlâ daha ne yazık ki bazı küçük kesimlerde tartışılmaktadır. Bir şeyin tartışılması demek o şeyin kesin doğruluğuna ulaşılamamış veya açıklığa kavuşmamış olması demektir.  Ancak Atatürk’ün ölümcül hastalığı için bu genel kural doğru değildir. Bu konu kesinlik kazanmıştır. Yani Atatürk’ümüzün sıtmadan öldüğü kesindir. Ancak konu tartışılmakta ve yapılan yanlışta ısrar edilerek yaratılmış olan karmaşa devam ettirilmektedir.  Bu yanlışın devamında ısrarlı olanlara rağmen artık Türk milleti Atatürk’ün alkolik sirozdan değil de sıtmadan öldüğüne dair belge, delil ve yayınlara kavuşmuştur. Özetlersek: “Kaynakça 2’de belirtilen Agoni kitabı yayımlanmıştır. Aynı yazar “Atatürk Nasıl Öldürüldü” adı altında bir araştırma daha yayınlamıştır. Hava Kuvvetleri Dergisinin Haziran 2004 sayısında, Cumhuriyet gazetesinin 10 Kasım 2003 sayısında. Milliyet Gazetesinin 13 Kasım 2002 sayısında bu konuyu açıklayan makale ve görüşlerimiz yer almıştır. Türk milleti artık Atatürk’ün sıtmadan öldüğünü öğrenmiş ve kabul etmiştir. Bunun aksini savunmak boş bir gayrettir. Delillerimizi sıralayalım  Daha önemlisi Atatürk sıtma sirozu olmasına karşın alkolik siroz diye yanlış teşhis konulduğundan tedavisi de eksik ve yanlış yapılmıştır. Basit bir splenektomi (dalağın çıkarılması) uygulanmamıştır. Karındaki sıvıyı boşaltmak amacıyla günümüzde hiç geçerliği olmayan salyrgan (civalı diüretik) kullanılması insani ürküten bir uygulamadır. Artık uygulamadan kalkmıştır. Atatürk o sırada İsviçre’de buluna manevi kızı Afet İnan’a yazdığı mektupta aynen şöyle diyordu: “Vaziyetim şudur, Yanlış görüş ve hükümler sebebiyle hastalığım durmamış ilerlemiştir.” Önce Atatürk’ün sıtmadan öldüğüne dair delillerimizi tekrar sıralayalım. Bu konuda en yetkili ve güvenilir kaynak Prof. Dr. Bedii Şehsuvaroğlu’nun kitabıdır. (1) Adı geçen kitaba göre Atatürk iki defa sıtma geçirmiştir. Samsun’a çıktığı zaman da sıtma nedeni ile İntaniye Uzmanı Tbp. Bnb. Refik Saydam tarafından tedavi edilmekte idi. 3 Ağustos 1938 tarihinde Atatürk’e aşağıdaki doktorların katılımı ile büyük ve önemli bir muayene ve konsültasyon yapılmıştır. Konsültasyon He Türk milleti artık Atatürk’ün sıtmadan öldüğünü öğrenmiş ve kabul etmiştir. Bunun aksini savunmak boş bir gayrettir. Atatürk sıtmadan öldüğü halde, “alkolik sirozdan öldü” diye tarihe gerçekdışı not düşen dahili ve harici bedhahlardan, bu yanlışı okul kitaplarından çıkarmayanlardan Türk milletinin hesap sormakla mükellef bulunduğu asla unutulmamalıdır. yeti: Dr. Bergaman, Dr. Epinger, Dr. Neşet Ömer İrdelp, Dr. Nihat Reşat, Dr. M. Kemal Öke, Dr. Mehmet Kamil, Dr. Süreyya Hidayet, Dr. Abramaya ve Dr. Akil Muhtar. Yapılan konsültasyon özeti aşağıdadır. “Atatürk’te asit yapmış siroz hali bulunduğu bunun nedeninin evvelce iki defa geçirdiği sıtmanın etkisinin ve payının bulunmadığının söylenemeyeceği, Hastanın ateşinin yüksekliğinin aynı hastalığın varlığı ile izah edilebileceği, Karaciğerin kosta (göğüs kafesinin alt kenarı) kenarlarını geçtiği dalağının büyük olduğu tespit edilerek aşağıdaki tedavi önerilmiş ve uygulanmıştır.” Karındaki, asit salyrgan  şırıngaları ile giderilmeye çalışılacaktır. 23 defadan sonra karından ponksiyon yapılacaktır. 3 Ateş için piramidon verilecektir. 4 Kinin tedavisi yapılabilecektir 5 Hafif müsekkin ilaçlar verilecektir.  6 B vitamini verilecektir. Bu tespitler Atatürk’ümüzde mevcut olan sirozun daha evvel geçirdiği sıtma ile ilgili olduğu hususunda bir tereddüt bulunmadığını göstermektedir. Bu nedenle de kinin tedavisi uygulanmıştır. Atatürk için 193738 yılları içinde İstan bul eczanesinden 42 kutu kinin alındığı belgelenmiştir. (2) 3 Ağustos 1938’de sıtma sirozu olan bir insanın 3 ay bir hafta sonra alkolik siroz olması mümkün değildir. Ayrıca dalağın büyük oluşu da kesinlikle alkolik siroza uygunluk göstermediği gibi alkolik sirozun olmadığının bir delilidir. Bilim kabul etmemektedir Prof. Dr. Sait Kapıcıoğlu Güncel Gastroenteroloji dergisinin 1997 Ekim sayısında aynen şunları yazmaktadır: “Türk halkı Cumhuriyetimizin kurucusu ulu önder Atatürk’ün alkole bağlı siroz hastalığından öldüğünü bilir. Çünkü sirozun alkolden olduğuna inanır. Oysa bunun doğru olmadığı bu günkü bilgilerimize göre ortaya çıkmıştır...” Bilim, Atatürk’ün ölümcül hastalığının alkolik siroz olabileceğini kabul etmemektedir. GATA’da uzun yıllar Halk Sağlığı Kürsüsü Başkanlığı yapmış olan Prof. Dr. Necip Berksan aynen şöyle demektedir: “Atatürk Kurtuluş Savaşı yıllarında hiç içki içmemiştir. İçki içtiği zaman bile hareketleri ve konuşma düzeni hiç bozulmamış, fikir ve düşüncelerini gayet sağlıklı bir biçimde ortaya koymuştur. Bu gözlemler bırakınız Atatürk’ün siroz olacak kadar içmesini, sarhoş olacak kadar bile içki içmediğini gösterir...” (4) Dr. Eren Akçiçek, Atatürk’ün Sağlığı, Hastalıkları ve Ölümü adlı kitabında (3)  Atatürk’ün sağlık takvimini yayımlamıştır. Bu takvime göre konumuzu ilgilendiren saptamalar şöyledir. n 1896 Manastır Askeri idadisine(ortaokuluna girişi ve sıtmaya yakalanması) n 2022 Eylül 1915 sıtmadan yatması n 28 Ağustos 1918 Nablus’ta sıtmanın nüksetmesi.  n 20 Eylül 1919 Atatürk’ün Sivas’ta sıtmasının nüksetmesi. Okul kitaplarından çıkarılmalı  Görülüyor ki Atatürk’ün birden fazla sıtma geçirdiği konusunda da bir tartışma yoktur. 3 Ağustos 1938  günü bu hususu teyit ederek tedavi uygulanan Atatürk’ümüze 10 Kasım günü alkolik siroz demek ne bilimsel bir karardır ne de insafla, akılla, mantıkla  bağdaşır bir karardır. Atatürk’ün ölüm raporunu imzalayan yabancı ve Türk doktorlarının 3 Ağustos konsültasyonunu yapanlar aynı kişilerdir. (1) Bir istisna ise Dr. Asım Arar’dır. 10 Kasım ölüm raporunda imzası vardır. 3 Ağustos’taki raporda imzası yoktur. Atatürk, Türk ve Dünya tarihinde önemli bir devir açmıştır. Bu nedenle bu büyük insanın karşıtları ülkeler, devletler ve  dahildeki işbirlikçilerinin Atatürk’ün ölümünün sıtmadan ileri gelmesine karşın alkole bağlanmasıyla manevi kişiliğinin zedelenmesini amaçladıklarını söylemek,  akıldışı bir sav değildir. Tam aksine aklın ve bilimsel düşüncenin bir sonucudur. Artık bu yanlışı okul kitaplarından da acilen çıkarmak Türk Hükümeti ve TBMM için kaçınılması mümkün olmayan bir görevdir.  Atatürk sıtmadan öldüğü halde alkolik sirozdan öldü diye tarihe gerçek dışı  not düşen dahili ve harici bedhahlardan, bu yanlışı okul kitaplarından çıkarmayanlardan Türk milletinin  hesap sormakla mükellef bulunduğu asla unutulmamalıdır.  KAYNAKÇA 1 Prof. Dr. Bedii Şehsuvaroğlu: Atatürk’ün Sağlık Hayatı. Hür Yayınları 1981 İstanbul (Milli Kütüphane 1981AD1175) S. 26 ve 42 2 Ogün Deli: Agoni: Lazer Ofset Yayınları. Ankara 2004 3 Dr. Eren Akçiçek:  Atatürk’ün Sağlığı Hastalıkları ve Ölümü. İzmir Güven Kitapevi 2005 4Kuvayi Milliyede Yeni Ufuklar. Kasım Aralık 1998 277. Sayı  (*) Birlik Dergisi: TESUD Genel Merkezi yayın organı Yedi bilge ile GELECEK... Bugün yazarımız Enver Aysever’in kaleminden okuyacağınız bir yazı dizisine başlıyoruz: “Yedi bilge yedi gün...” Enver Aysever, Atatürk Türkiyesi’nde yaşamış, yetişmiş, bugün toplum tarafından bilgelikleri konusunda uzlaşılmış simge isimlerle buluştu, onlarla bir gün geçirdi. Bir aylık çalışmanın ardından ortaya 7 günlük yazı dizisi çıktı... Aysever, Aydınlanma Çınarları’na “geleceğe dair öngörülerini” sordu. Cumhuriyet okuru ilk gün İoanna Kuçuradi’yle buluşuyor. Kuçuradi’nin, “Ben, insanlığın sürüklendiği çıkmazdan çıkabilme yolu olarak insan haklarını görüyorum” sözü bizim gazeteciliğimizde taviz vermediğimiz en önemli ilkelerden birisi. Geçmişte de öyleydi; gelecekte de öyle olacak... Fabrika ayarlarına dönmek... 2019’un ilk günüyle birlikte hepimizin özlediği sayfa mizanpajına “bir nevi fabrika ayarlarımıza” yeniliklerle geri döndük. “Gazeteyi eline alan okur, her sayfasında Türkiye’nin ve dünyanın sayılı fikir Cumhuriyet Kitapları’nda SALI 1 OCAK 2019 94. YIL SAYI: 34054 KURUCUSU YUNUS NADİ (19241945) BAŞYAZARLARI NADİR NADİ (19451991) İLHAN SELÇUK (19922010) gazetelerinden biri tpasiMyMıralialnisllgtıioe 2iZ0l1e8r’iinCUMBHİRULRİKİYTEET’LE olan Cumhuriyet’in EtveSütKurumu’na pahalı verdiği eti ucuza alıp dySiaipyşlaaossmmaetndataaseinntydeesü,pkntoooyrnpaaol,sumıkmnüidyslataeünlr 1 YIL NASIL GEÇTİ? marketlere sattı FİYATI 2.5 TL (KDV içinde) KKTC’DE 3 TL ağırlığını daha da etteki oyunyeniyıLZamLageLdi fazla hissedecek” cVeezragyiyaeyyüüzdzdee2136zam>v2>rrebmim3eri.pUrg7Yosali3iaTsrtkaisaootnaFelcadrsdeyıeuÇlzüka.euazaÇksldapıatarerassl7ışıan1’şadımta5dlelına.aın9nlraiadszcvraeaaıenmkrvagregltitaruösıinştzilaedüyyrcı,eü.leagnÇzkreidedliyevidarı.alla demiştik. Bir hafta vedaT boyunca bizi hiç arık mddtke3eıabnsmirsvu0eClodksaeiskonaehpzruıntlLirlstrellePlaa,emiusmmrs’mrzaülneeıieeanznikaapddlcalbGüaiyüaei2ğhrkkanrzei8aaeyemeyililrkstdtıiseeaayiristdrmLarn3ae2ikaa0ödcea0selsdıail3dtmoTlağıetlir2ğııeriyrTl:aıraldeeklnuÜseıidnıra,ı.ı,dar‘adk>uat2aen>aaaulectrm0ıyrnirurayacanueışzkoHilnnmLtlırmeeeığmikiriadstUrırŞ’dn,ei,eTımkşşıdnnakLL.iıaacr,buÇeatydknabierlaaerımLuugsnaıltpaoeı5mayşştt’rttnnıatmiiedrışrsğ.aaekiiaAanrvbtned,keritaLl5esistdyişınaiournyiıarri.in imamoĞLUk’nidtbaaanilpyeyıLnoıynıkeiLokutdsmiÖyayoadLekrŞaisi doyakığlunımrıuzımzbıutreazpdkkmainlaeyraialnn Suriye’deki operasyonları yöneten İkinci Ordu Komutanı kızağa çekildiytpiopalntylamığlrhaır>lşmaln,e>impoudaykazlaıLrcaıynağiiydkeiadyo.my‘yynaçunuıylekobıynLaıuşkaamıtıaslmL”lkeiamelııvaüüpujl,ssaanlkeaard.nnıoenr“kenhmeaşreelrvnkasgaieadldmcukıvdtlmayiviıdbnakoykLyşdaaaaerüiteeiıdkesaeakrifoÇtğdnisarntyin.ulniaiyromipördaavnlnılaem6eımmlk.gikyblrneeoayn’iitşadikyisıkü.,amıerr.ıl’lizeimamrieou.eetyiaiÇdpn.hirunbneatlvşlliüoluaevdeiinamlimyfiirseğkpuykyeüıdilrleilanuseütknit,ra’i, büyük çoğunluğu TÖğerenm1cileOreelC, pAaKsif2g0ö1r9eveyarıZamanLıÇaLıŞacakLar olumluydu. Sevindik..S.aray’da iş>yb>bsursisöeieClilatennldneüunnaulcamsenmiğez,rsTduleyihieaeküambgrunikrTeö,ıarabslnyiinneubyrdokaotçireaiuĞ.lrdilşdhiiAkLeslkUiterna.igeny4anküc’atsanyneeçradvlaçdzeeı’auıdğdlydaııaaoşk,,bakihpcatüaoanefrnkkctaiaılvçdiödoeğaikrlmaGyöaznlebriaizlkı obkaukrılşatraımyıeznıni pkuısnatosyüareadlıeşaoDEAPTOIDKARİTSEKHİL>>İ3K’teELİ aFp lmva1lEruel5aGıöertndyk”mnyneTumdeBnadcperüoşKaemeaioiranlşğloBbhmkmedkmbaiaamuıareuğkrinrunieıoçzBmağtı’k’rinaıadilgGvanâenışaaeeytürekınAlnikklFaDMykeesbıonıoerşraüruenl’lalnarlrıtauelğatyiüevidn’şçınatılgeı’ulnmannğeöTanlGıaamrudüetüeiamTorşMgçenşnktğeieeüenivmemuatll.lienly,skr“iae>u,rdia>DuldSlı2n’pa4dlriıeaı’h.noğatiğke.Oıaearrs Türkiye’ye ‘Tampon’ güvencesi erdoğan tırpanı“nmTsaıüeasbryyökdıygiykblereaaadb’şyhiuke.alaymtenpa,tıgmtbTiğ’repnuiyoinmnanizpkvbos’elöara“ulrggyaneöeyanr’cvıüinadeşğsereiıunlnnerıdcnicyeeueişğğm’adienrherei”lunetrdinçniyedeievikarteimççlmrıikeesel”naeydygniaı.aarp>ğta>töhıı1rğ1rad’dımLaeinn, dal lseoFTıtrlErEıaedaşrTnmesmÖdnıbena.’oilnds’r>iğ>ıüanipsnsaddeairnemassTrüi,sa.fdrdaÇDegevasökaeuhtŞrrlnia/ebeavhddeöneuiengaldğeaciLermutieZiafşiaOe4dni’ypımtrd.eeogeTinleeentmetraearll, C MY B büyük çoğunluğa katılacağını biliyorum. AYŞE KULİN’DEN GEZEMNÜ’EJDMAETKTUP >>oLayLar ve gÖrüŞLer 2’de Yerel seçimlere giderken... Cumhuriyet, siyasi partiler gibi 31 Mart’taki yerel seçimler için hazırlıklara şimdiden başladı. Yazarlarımızla, muhabirlerimizle ve editörlerimizle “yerel seçim heyecanı Cumhuriyet gazetesinden okunur” diyecek sayfalarla okurun karşısına çıkmak için çalışıyoruz. Leyla Kılıç’ın yılın ilk günü CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Ekrem İmamoğlu ve eşi Dilek İmamoğlu’yla yaptığı söyleşi büyük ilgi çekti. İmamoğlu çiftinin samimi açıklamaları internet sitelerinde de yer aldı. Arkadaşlarımız yerel seçimlerin nabzını özel habersöyleşilerle en iyi ve doğru şekilde kamuoyuna yansıtmak için üç ay boyunca çalışacak. Okur, sadece İstanbul, Ankara ve İzmir değil, Türkiye’nin önemli kentlerindeki siyasi yarışı, mücadeleyi sayfalarımızda bulacak... Y unus Nadi Ödülleri 74. yılına girdi. 1946 yılından itibaren yapılan Yunus Nadi Ödülleri Yarışması, gazetemizin kurucusu Yunus Nadi’ye olan saygı ve sevgiden kaynaklanıyor. Yalnız Cumhuriyet gazetesinin değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda da büyük emeği bulunan Yunus Nadi’nin anısını her yıl tazelemek bizim için bir görev. Cumhuriyet’in Ulusal Bağımsızlık Savaşımızla ve Türkiye Cumhuriyeti ile eşzamanlı ve eşanlamlı bir kuruluş tarihçesi var. Yunus Nadi, gazetemizin temel taşlarını ve misyonunu bu doğrultuda oluşturdu. Yunus Nadi’nin ölüm yıldönümünü geçmişe dönük bir acı olarak değil, geleceğe yönelik bir kültür olayına dönüştürmek amacıyla bu yarışma düzenlendi. Yarışmanın ilk düzenlendiği yıllarda Türkiye’de sanat alanında hiçbir özel ödül yoktu; tek parti dönemiydi ve yalnızca CHP’nin düzenlediği bir şiir ödülü vardı. Aynı dönemde bütün dünyada sanat, bilim ve edebiyat ödülleri ün yapmışlardı. İsveç’te Nobel, ABD’de Pulitzer, Sovyetler’de Lenin, Fransa’da Gonco 74. YIL YUNUS NADİ ÖDÜLLERİ 2019 urt ödüllerinin sonuçları ülkemizde de ilgiyle izleniyordu. Türkiye’de de bu alanda öncülüğü Cumhuriyet gazetesi üstlendi. Bundan 74 yıl önce düzenlenen Yunus Nadi Armağan Yarışması’yla kültür ve sanat alanında bir yarışma heyecanı oluşturuldu. Daha sonraki yıllarda ülkemizde de kültür ve sanat alanında yarışma ve ödüllerin sayısı çoğaldı. Yunus Nadi Ödülleri 74 yıl boyunca düzenli olarak gerçekleştirildi ve kültürsanat alanında amaçlanan katkıları yaptı ve etkilerini duyurdu. Daha önce bir dalda yapılan ödüllendirmenin kapsamı 1990 yılından itibaren genişletildi ve Yunus Nadi Ödülleri adıyla sür meye başladı. Cumhuriyet gazetesi, çağdaş uy garlığa giden yolun, kültür, sanat, fikir ve bilim yolu olduğunu kuruluşundan beri savunan bir gazete. Bu yoldaki çabaları desteklemek ve özendirmekte Yunus Nadi Ödülleri’nin işlevi sürecek. 2019 Yunus Nadi Ödülleri Edebiyat Ana Dalı’nda öykü, roman, şiir; Görsel Sanatlar Dalı’nda karikatür, fotoğraf; Bilimsel Araştırma Dalı’nda sosyal bilimler araştırması olarak sürüyor. Adaylara başarılar diliyoruz. ÖYKÜ Ödüle 1 Nisan 2018 ile 1 Şubat 2019 tarihleri arasında yayımlanmış bir kitap ya da yayına hazırlanmış bir “kitap dosyası” ile aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtların beyaz dosya kâğıdına makine yazısıyla çift aralıklı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıtlarını altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici kurul, ödülü, kitap veya kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Hikmet Altınkaynak, Sezer Ateş Ayvaz, Seval Şahin, M. Zaman Saçlıoğlu, Murat Yalçın. ROMAN Ödüle 1 Nisan 2018 ile 1 Şubat 2019 tarihleri arasında yayımlanmış bir kitap ya da yayına hazırlanmış bir “kitap dosyası” ile aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtların, beyaz dosya kâğıdına makine yazısıyla çift aralıklı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıtlarını altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici kurul ödülü, kitap veya kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Adnan Binyazar, İrfan Yalçın, Konur Ertop, Asuman Kafaoğlu Büke, Zeynep Aliye. ŞİİR Ödüle 1 Nisan 2018 ile 1 Şubat 2019 tarihleri arasında yayımlanmış bir kitap ya da “kitap dos yası” ile aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtların beyaz dosya kâğıdına makine yazısıyla çift aralıklı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıtlarını altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici kurul, ödülü, kitap veya kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Ataol Behramoğlu, Muzaffer İlhan Erdost, Doğan Hızlan, Turgay Fişekçi, Eray Canberk. SOSYAL BİLİMLER ARAŞTIRMASI Ödüle 1 Nisan 2018 ile 1 Şubat 2019 tarihleri arasında yayımlanmış bilimsel araştırmalarla, yayına hazırlanmış en az 25 sayfa olarak beyaz dosya kâğıdına makine yazısıyla çift aralıklı yazılmış bilimsel araştırmalar katılabilir. Adaylar yapıtlarını sekiz adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici kurul ödülü kitap veya kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Prof. Dr. Rona Aybay, Dr. Alev Coşkun, Prof. Dr. Emre Kongar, Prof. Dr. Ahmet Mumcu, Dr. Deniz Yıldırım. KARİKATÜR Karikatürlerin boyutu 30x40 cm’yi geçmemelidir. Her türlü teknik serbesttir. Yarışmaya en fazla beş karikatürle katılabilinir. Seçici Kurul: Metin Peker, Kamil Masaracı, Muhittin Köroğlu, Zafer Temoçin, Akdağ Saydut. FOTOĞRAF Ödüle en çok dört adet siyah beyaz fotoğraf ile aday olunabilir. Gönderilecek fotoğrafların en az 18x24 cm. boyutlarında ve daha önce başka bir yarışmada ödül almamış olması gerekmektedir. Seçici Kurul: İsa Çelik, Coşkun Aral, Garbis Özatay, İbrahim Yıldız, Dr. Ersin Turan. HER DAL İÇİN GEÇERLİ GENEL KOŞULLAR Ödüller her dalda amatörprofesyonel herkese açıktır. Cumhuriyet mensupları hiçbir dalda ödüle aday olamazlar. Adaylar gerçek ad ve adresleri ile telefon numaralarını belirtmek zorundadırlar. Ancak adaylar ad ve adreslerinin saklı tutulmasını isteyebilirler. Ödül koşullarına uymayan yapıtlar, yarışma dışında tutulacaktır. Adayların, yapıtlarıyla birlikte adlarını ve soyadlarını arkasına yazacakları iki adet fotoğraflarını, açık adreslerinin de yer aldığı katılım belgesini ve yaşamöykülerini 1 Mart 2019 Cuma günü saat 17.00’ye kadar, “Cumhuriyet Gazetesi Yunus Nadi Ödülleri” Prof. Dr. Nurettin Mazhar Öktel Sokak. No: 2 34381 Şişli / İSTANBUL adresine iadeli taahhütlü olarak postayla ulaştırmaları ya da elden teslim etmeleri ge rekmektedir. Yayımlanmış yapıtların daha önce herhangi bir ödül almamış olması koşulu geçerlidir. Zarfın ya da paketin üzerine hangi dal ile ilgili olduğunun yazılması zorunludur. Ödül dallarında konu sınırlaması yoktur. Yapıtlar hiçbir şekilde iade edilmez. Ödül alan ya da herhangi bir şekilde ön elemeden geçirilen yapıtlar, genel yayın ilkelerimiz doğrultusunda gazetemizde yayımlanabilir. Ödül sonuçları gazetemizin kuruluş yıldönümü olan 7 Mayıs 2019 Salı günü açıklanacaktır. KATILIM BELGESİ ADISOYADI: ADRESİ: TELEFON NUMARASI: EPOSTA ADRESİ: C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle