14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 27 OCAK 2019 PAZAR TASARIM: SERPİL ÜNAY Yorum Saf vatandaş soruları... 1 Her yerden, kuyulardan, mağaralardan, ahırlardan sahte seçmen kâğıtları, gönderilmemiş çuvallar dolusu oy fışkırıyor ama YSK Başkanı kendinden çok emin bir eda ile, “hayali seçmen, gönderilmemiş oy çuvalı yok” diye cümle âlemi yalancılıkla suçluyor. Seçim öncesi ayan beyan ortalıkta olan bu durum, neden CHP, HDP ve İYİ Parti tarafından bir fırsata çevrilmiyor. Onlarda tık yok. Ben saf bir vatandaş olarak bir soru soruyorum: “Seçimleri boykot ederseniz ne olur?” Zaten bütün kurumlar tek kişinin kararlarıyla yönetiliyor, Cumhurbaşkanı bir ay önceden ilan etmiş, “beğenmediğim belediye başkanları olursa hemen kayyım atayacağım”. Bizi neden bir seçim gerilimine sokuyorsunuz, olmazsa ne olur, iç savaş mı başlar? Meraklanmayın, saf bir vatandaş olarak söyleyeyim, “çıkacaksa öyle de çıkar böyle de!”... Hadi bakalım seçilmişlerin yerine yeniden kayyım atamaya başlayın! Eh milletin burasına geldi. Benden söylemesi. 2 Şimdi günümüzün en önemli meselesine, Cumhurbaşkanı’nın Fazıl Say’ın konserine gitmesine gelelim. Davet edildi gider. Benim saf bir vatandaş olarak buraya kadar hiçbir lafım yok. Bir yığın söz ediliyor, bence çoğu buzağı altında öküz arama. Ancak ne zaman ki konser sonrası Fazıl Say instagram’dan düşünceleri açıkladı, ben de konuya dahil olayım dedim. Fazıl Say, açıklamasında “Hayatta hatalar yapılabilir. Herkes hata yapabilir. Erdoğan da yapar Say da, Ahmet Mehmet de yapar, insanız hata yaparız, hatadan dönmek, hatayı düzeltmek ise erdemdir, insani bir durumdur” diyor. Fazıl Say kendi hatalarından nasıl bir ders çıkarmış bilemiyorum ancak Erdoğan’ın hata değil de bilerek, isteyerek yaptığı işlerin şöyle bir sıralamasını yapmak istiyorum. Örneğin Erdoğan, Gezi olayları sırasında polisin attığı gaz fişeğiyle öldürülen Berkin Elvan’ın acılı annesini, Gaziantep mitinginde, orada bulunan, ona hayranlık besleyen binlerce kadına özellikle yuhalatmıştır. Bu olaya birinci elden tanık olduğumu söyleyebilirim. Herkes biliyor ki, HDP milletvekilleri, seçilmiş belediye başkanları, eşbaşkanları bizzat Erdoğan’ın varlığından feyz alan hukukçular tarafından tam bir hukuksuzluk örneği olarak hapishanelerde bekletilmektedirler. Binlerce genç insan bizzat Erdoğan’ın imzaladığı kararnamelerle işsiz ve geleceksiz bırakılmışlardır. En basiti, Atatürk Kültür Merkezi başından beri Erdoğan’ın istemediği bir yapıydı, adı Atatürk Kültür Merkezi’ydi ve acımasızca yıkıldı, yerine de hiçbir şey yapılmadı. Koskoca İstanbul bir opera binasından mahrum kaldı. Şimdi bunlar Fazıl Say’ın hataları gibi naif hatalar mı oluyor yoksa İslam devleti kurmak için ilerleyen bir ideolojinin saldırıları mı? Nasıl uzlaşılacak? Fazıl Say keşke hiç bu açıklamayı yapmasaydı, bazen susmak da bir erdemdir. Konuşmaya başlanınca birileri de Nâzım Oratoryosu’nda Nâzım’ın şiirinin nasıl sansür edildiğini söyleyiverir. Saf bir vatandaş olarak, iki yıl önce, İspanyol şairi Lorca’nın şiirlerinden yapılan şarkılarla İspanya İç Savaşı’nı ve Lorca’nın trajik ölümünü anlatan müziğin ağır bastığı bir gösteri izlemiştim. Muhteşemdi. Yani demem o ki, dünyada çok fazla güzel işler yapan insanlar var. Fazıl da onlardan biri ama ne olur biraz sussun! Siyası bir ikon olmaya çalışmasın. 3 Gelelim saf bir vatandaşı hayrete düşüren başka bir meseleye. Çok önemli bir meseleye tabii ki, Yılmaz Özdil’in kitabına. Hiç sözüm yok, böyle bir talep varsa arz da ona göre olur. Bunu iktisat okuduğum için iyi biliyorum. Ancak kitabın başlığında, radikal bir devrimci, akıl almaz bir strateji ustası ve inatçı bir yurtsever olan Mustafa Kemal’in “Gazi Mustafa Kemal” olan imzasından neden Gazi sözcüğünün çıkarıldığını gerçekten merak ettim. Önemli bir tanımlayıcı sıfattır. Ayrıca aynı yazarın çocuklara Atatürk’ü anlattığı iddia edilen çocuk kitaplarının birinin başlığı benim çok ağrıma gitti. “Atatürk ve Temizlik”, bu kadar da olmaz. Atatürk sanki sınıfın temizlik kolu başkanı. Ayrıca biyografi özelliği olan bu prestij kitabında hiçbir dipnot olmaması şaşırtıcı, sanki Yılmaz Özdil, hayali seçmenler gibi 120 yaşında ve ömür boyu Mustafa Kemal’le yaşamış. Vallahi inanırım. Sözü bağlayayım, Ege’de bir sahte Mustafa Kemal Atatürk var. Kaşlarını inceltip Atatürk’e benzemeye çalışan bu kişi Ege kentlerinin, ilçelerinin kurtuluş günlerinde frak giyip kurtuluşa katılan kortejin başında yürüyor. Özellikle kadınlar ona dokunmaya çalışıyorlar, sürekli onunla fotoğraf çektiriyorlar. Sonra adam frakını çıkarıp sıradan giysileriyle az önce önünden geçtiği kahvede oturup kahvesini yudumlayınca da fırlama birkaç çocuk “Atatürk hortladı, Atatürk hortladı” diyerek ortalığın tozunu atıyorlar. Bu arkadaşın yürüyüşü belediyelere iki yıl önce 3 bin Türk Lirası’na mal oluyordu. Ne demiştik, talep kendi arzını da yaratır. Ne de olsa liberal ekonomi geçerli, bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler! Ve biz saf vatandaşlara düşen bir görev var, ülkenin üstüne dev bir afiş asmalıyız: Her şey satılık! 27 OCAK 2019 SAYI: 34080 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya Yazıişleri Müdürleri Serkan Ozan / Olcay Büyüktaş Akça Sorumlu Müdür Ozan Alper Yurtoğlu Görsel Yönetmen Hakan Akarsu Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Şehriban Kıraç l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Fotoğraf: Uğur Demir l Kültür Sanat: Emrah Kolukısa l Düzeltme: Mustafa Çolak Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur. l Okur Temsilcisi: Cengiz Yıldırım [email protected] l Mali ve İdari İşler Müdürü: Hasan Talay l Satış Dağıtım Müdürü: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Baskı Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İmsak İstanbul 06:45 Ankara 06:28 İzmir 06:50 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 08:13 13:22 15:57 07:55 13:06 15:44 08:14 13:29 16:10 Akşam 18:21 18:08 18:34 Yatsı 19:43 19:29 19:53 Dünya düzeni tarihöncesinden günümüze büyük balığın küçük balığı yutması ve güçlünün zayıftan beslenmesi üzerine kurul muş; bu haksız düzene doğanın döngüsüne uygun ilerlediği için “denge” bile denilmiştir! Jeopolitik aktörler ve faktörler de bu dengeye uyar; bazen en güçlüler de birbirine saldırır, bazıları kendi Emperyalist lerini ilgilendirmeyecek kadar küçük balıkları ya da alıkları, parazitlerini saldırganlara temizlesin diye yanında yüzdürüp hayatta bırakır! Cephelerin ideolojik farklılığı, bu işleyişi değiştirmiyor. Emperyalizm, salt kapitalist güç açık vermek, şekildeki gibidir... lülerin yayılma ve hükmetme ihtirası değil. ABD ve İngiltere, elbette kapitalist emperyalizmin en arsız ve şımarık kodamanları. Daha bir yüzyıl öncesine kadar sömürgeci Avrupa ülkeleri ve emperyalist olayım derken emperyalistlerden dayak yiyen Almanya bile hâlâ emperyalist reflekslere sahip çakallar. Ama komünist SSCB de bir çeşit imparatorluk ve bal gibi emperyalist idi: Afganistan’da dişlerini kırana kadar, etki ve yetki sahasındaki Macaristan’da, Çekoslovakya’da ayrılık isyanlarını nasıl kanla bastırdığını, diğerlerine zorla hükmettiğini pekâlâ biliriz... Kapitalizmi benimseyen Rusya’nın gölgesinden çıkmak isteyen Ukrayna’ya “güle güle kardeş” diye el sallamadığını yaşayarak görüyoruz. Keza küreselleşmeden en kazançlı çıkan büyük güç, Çin Halk Cumhuriyeti de günümüzde emperyalist emellerini gerçekleştirmek yolunda emin adımlarla ilerliyor. Gönlümüz o ya da bu güçten yana olabilir. Ama vicdan, inanç ya da duygularımız; güçlünün ideolojisi ne olursa olsun idealinin daima emperyalist olacağı gerçeğini değiştirmez. HHH Emperyalizmin ağababası ABD’yi yenen ve hâlâ teslim olmayan Küba, elbette başımızın tacıdır. ABD’nin dolaylı sömürgesi saydığı Güney Amerika’da hiçbir ülke Küba’nın başarısını gösteremedi, boyunduruğundan kurtulamadı. Şili’de Allende’nin nasıl devrildiğini ve öldürüldüğünü bilen bizler, dünyanın en büyük petrol rezervine sahip Venezüella, Amerikan petrol şirketlerini kapı dışarı edip rezervlerini kamulaştırınca umutlandık, Hugo Chavez’i bağrımıza bastık. Ama Chavez’i zaten Venezüella halkı da bağrına bastığı için kafa tutabiliyordu ABD’ye. Nicolas Maduro için aynı şeyi söylemek mümkün değil. Liseyi bile bitirmemiş bir otobüs şoförü için gerçekten şaşırtıcı kariyer yapan Maduro; ABD’nin ezmek için elinden geleni ardına koymayacağı çok belli bir mücadele sürecini doğru yönetemediği gibi Chavez’in ülkeye kazandırdığı tüm artıları ve hatta bağımsızlığı çarçur etti. ABD’den kopardığı kayışını, Rusya’nın, Çin’in eline verdi. Kamulaştırılan petrol kuyularının yüzde 60’ını Çinlilere sattı. Ama yeni efendileri, Venezüella’yı besleyemediler. Gelirinin yüzde 96’sını petrolden sağlayan Venezüella, Amerikan manevralarının sonucu varil fiyatlarının düşüşüyle ezildi. Kişi başına GSMH, beş yılda yüzde 45 eridi. Ülke ekonomisi yüzde 15 küçüldü ve enflasyon yüzde 13 bin 800’e ulaştı. Bugün Venezüella’da asgari ücret, bir kutu süt tozu almaya yetiyor. Elektrik kesiliyor, ilaç yok, her şey eksik. 3 milyon kişi ülkeden göç etti. Kalanlar aç, yiyecek bulamıyor ve üç üniversitenin ortak araştırmasına göre, Venezüellalılar 2016’da 6 kg, 2018’de ise ortalama 11 kg zayıflamışlar... HHH Parlamenter çoğunluğu zaten 2015 yılında kaybeden Maduro, 2017’de oy karşılığı para dağıttığı sabit, hileli seçimlerle yeniden başkan oldu. Muhaliflere inanılmaz baskı ve şiddet uyguladı. Maduro’nun yerine kendisini geçici başkan ilan eden Juan Guaido, muhalefet lideri ve meclis başkanı. Venezüella’da parlamenter bir isyan yaşanıyor. Meclis çoğunluğu başkaldırdı. Emperyalist ABD ve müttefiklerinin Guaido’nun meşruiyetini hemen tanıması, hatta ABD’nin olası bir askeri müdahalesini onaylamak elbette mümkün değil. Aç ve perişan Venezüella halkı, sorumlu ya da kurban Maduro’ya belki bir süre daha sahip çıkar, ama ne zamana kadar? Kapitalist emperyalizm, son yirmi beş yılda Irak’a, Libya’ya, Suriye’ye “diktatörlük” suçlaması ve “demokrasi” vaadiyle saldırıp mahvetti. Venezüella’da “hileli seçimler” ilk kez bir hükümeti gayri meşru ilan gerekçesi olarak kullanılıyor ve belki de işgaline yol açacak. Küresel ekonomi, enerji hammaddelerinde mülkiyet hakkını adeta ortadan kaldırdı, kimseye “benim petrolüm, benim gazım, istediğimi yaparım” dedirtmiyor. Türkiye’nin çok dikkat etmesinde yarar var: Herkesin herkesten her şeyi alıp sattığı yeni dünya düzeninde, herkes herkesin hükümetini de düşürüp kaldırmaya cüret edebiliyor. Ekonomik anlamda dışa bağımlı bir ülke, siyasal anlamda da bağımlı oluyor. Dış müdahaleler, küreselleşmenin yan vuruşları. Suriye’de Esad’ı devirmeye çalışıp, Venezüella’da Maduro’ya arka çıkan AKP iktidarı; her alanda dışa bağımlı kıldığı Türkiye’yi demokrasi yoksunluğuyla zayıflatarak, küreselleşmenin bu yan vuruşlarına açık hale getiriyor. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] TBMM cüzziye olamaz! Anayasa hukukçusu Prof.Dr. Ergun Özbudun’a bir yemekte sormuştum: “Hocam, ‘değiştirilmesi teklif dahi edilemez’ maddelere bir madde daha eklense, ‘Vatandaşı eşek yerine koymak ağır cezalık bir suçtur’ denilse, hem demokrasimiz hem de halkımız çok sağlam bir güvenceye kavuşmaz mı?” “Olabilir. Ama o ifade ile değil!” dedi. Anayasaya birçok madde eklendi. Türk Tipi Başkanlık’a yatay geçiş yaptık. Ama böyle bir madde eklemeye cesaret eden çıkmadı. Bu yüzden de önce iktidar, çoğu kez yüksek yargı, yeri gelince YSK, hatta bazen de muhalefet; halkı, çok afedersiniz, eşek yerine koymaya devam ediyor... Binali Bey’den sonraki en vazgeçilmez devlet adamımız İsmet Yılmaz son örneği veriyor: “AK Partili adaya oy vermek mahşerde beraat belgesidir!” Kendisi TBMM Başkanı, Milli Savunma ve Milli Eğitim Bakanı bile oldu. Şimdiki hedefi de herhalde Diyanet İşleri Başkanı falan olup, cennette tapu tahsis belgesi dağıtmak. Nasıl olsa vatandaşı eşek yerine koymak da cennette yer vaat etmek de suç değil. HHH “Külli”nin karşısında “cüzi” ne ise; Külliye’nin karşısında da “Cüzziye” yani TBMM odur. Laiklikten daha fazla yıprattıkları İslami teminoloji ile ifade edersek “cüzi irade, insani iradedir, sınırlı ve sonludur”. “Külli irade ise ilahi iradedir, sonsuz ve sınırsızdır.” “İsraf ve kibir anıtı” için Külliye kavramı boş yere seçilmemiştir. Kimi putperest zirzopların “Ona dokunmak ibadettir” falan demeleri belki de sabahtan akşama külli bir bilinçaltı yüklemesine maruz kalmalarındandır. Ayrıca Erdoğan da, stratejik müttefiki Bahçeli de haklıdır. Bu seçim bir beka sorunudur: İnananlar için, Allah’tan sonraki en güçlü irade, millet iradesi ve milletin egemenliğidir. Katakulli ile denilmese de kıl payı ile Külliye’ye kayan bu iradenin bu seçimler sayesinde “millete”, TBMM’ye geri dönmesinin yolu açılacaktır. “Millet İttifakı” sözü gerçekten yerli yerindedir. Müttefikler de keşke bunun tam bilincinde olsalar ve öyle davransalar... HHH Odalarında neler oluyor Allah bilir. Ama salonları çok amaçlı karnaval alanı gibi. Özel sektöründen devlet bürokrasisine, muhtarından müsteşarına sürekli bir bahane yaratılıyor. Yüzlerce ve binlerce insanın huzura çıkması sağlanıyor. Ki Reis’e de irşat olanağı doğsun. CHP İstanbul adayı Ekrem İmamoğlu gibi ayağı ile gelen meraklıları da var, Fazıl Say gibi ustaca davete maruz bırakılanlar da... Tek amaç Arap şeyhlerini bile kıskandıran bu israfa, debdebeye, tantanaya meşruiyet kazandırmak ve bu yapıya “halka açık görüntüsü” vermek. Oysa sabaha kadar halka bedava kelle paça ve kokoreç servisi yapılsa, aylık harcamaları internetten ilan edilmedikçe Külliye halkımızın sırtında ekonomik ve politik bir kambur olmaya devam edecektir. Ama bu görüntüyü hafifletmenin bir iki yolu denenebilir: Madem dava mava açılmadı görevden alınan ünlüünsüz AKP’li belediye başkanları ile 1725 Aralık sürecinde dolar dolu ayakkabı kutuları ile ünlenen sayın bakanlara “Afiyet olsun!” plaketi ve beratı dağıtılabilir. HHH Sebzemeyve ateş pahası. Nikotin içerdiği için mi nedir, patlıcanın kilosu bile 15 TL! Pahalılık yüzünden mali sıkıntı yaşayan siyasetçiler bile var. Arkadaşları böyle birinin durumunu gidip liderlerine anlatmışlar. Lider kızmış: “Ben onu iki kere bakan yaptım. Daha ne yapayım kardeşim?” T.C. İSTANBUL 11. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2018/472 Esas KARAR NO: 2018/570 Davacılar ŞEMSİ ŞENEL, ŞEMSİ ŞENEL aleyhine mahkememizde açılan Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; HÜKÜM: 1 Davanın Kabulüne, 2 61909278204 kimlik numaralı “Şemsi” Şenel ‘in isminin “Selma” olarak değiştirilmesine, Dair hazır olanların yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 04/12/2018 Tebliğ yerine geçmek üzere ilanen tebliğ olunur. 23/01/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 936568) T.C. İSTANBUL 11. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2018/433 Esas KARAR NO: 2018/568 Davacı UMUT CAN AKIL aleyhine mahkememizde açılan Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; HÜKÜM: 1 Davanın Kabulüne, 2 44995624766 kimlik numaralı “UMUT CAN” AKIL’ın ikinci ismi olan “CAN”ın silinmesine, Dair hazır olanların yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 04/12/2018 Tebliğ yerine geçmek üzere ilanen tebliğ olunur. 22/01/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 936576) T.C. BEYKOZ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2018/346 Esas KARAR NO: 2018/412 Davacı SERPİL TAŞDEMİR aleyhine mahkememizde açılan Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; HÜKÜM: Davanın KABULÜNE, 1 Samsun İli, Çarşamba İlçesi, Epçeli MahallesiKöyü, Cilt No: 54, Hane No: 188, BSN: 13’de nüfusa kayıtlı, 13529863322 T.C Kimlik Nolu SERPİL TAŞDEMİR’in nüfus kayıtlarında “Serpil” olan adının “Kübra” olarak DÜZELTİLMESİNE, Tebliğ yerine geçmek üzere TMK’nun 27. Maddesi gereğince ilanen tebliğ olunur. 23/01/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 936908) T.C. BEYKOZ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2018/299 Esas KARAR NO: 2018/408 Davacı SEVİM MAVZER aleyhine mahkememizde açılan Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; HÜKÜM: Davanın KABULÜNE, 1 Ardahan ili, Merkez İlçesi, Nebioğlu Mahalle/ Köyü, Cilt No: 58, Hane No: 34, BSN: 214’te nüfusa kayıtlı, 31859450128 T.C Kimlik Numaralı Sevim Mavzer’in nüfus kayıtlarında “SEVİM” olan adının “SELİN” olarak DÜZELTİLMESİNE, Tebliğ yerine geçmek üzere TMK’nun 27. Maddesi gereğince ilanen tebliğ olunur. 02/01/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 936864) T.C. GAZİOSMANPAŞA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN SAYI: 2018/780 Esas Gaziosmanpaşa 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 04/01/2019 tarih 2018/780 esas 2019/21 sayılı kararı ile Şırnak ili, Uludere ilçesi, Gündoğdu Mah./Köy, C:2, H:89, BSN:34’te nüfusa kayıtlı, Adil ve Zülfo’dan olma, 20/09/1985 Uludere doğumlu, 45586981466 TC Kimlik numaralı Agit Üren’in nüfus kayıtlarında Agit olan adının “İlhan” olarak düzeltilmesine ve düzeltilmiş şekli ile tesciline karar verilmiştir. İlan olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 936498) T.C. GAZİOSMANPAŞA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO 2018/280 Esas Mahkememizin 06/11/2018 tarih 2018/280 E, 2018/292 K. sayılı ilamı ile Kırklareli İli, Lüleburgaz İlçesi, Umurca, Cilt:41, Hane:130, BSN:30’da nüfusa kayıtlı Muharrem ve Rabiye’den olma 07/11/1999 doğumlu, 16949461628 TC no’lu GİZEM SEZER’in nüfusta “SEZER” olan soyadının “ÇİÇEK” olarak değiştirilmesine karar verilmiştir. İlan olunur. 24/01/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 936492) T.C. GAZİOSMANPAŞA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN SAYI: 2018/792 Esas Gaziosmanpaşa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nim 04/01/2019 tarih, 2018/792 Esas 2019/19 Karar sayılı ilamı ile; Malatya ili, Pütürge ilçesi, Korucak Mah./Köy, C:45, H:3, BSN:76’da nüfusa kayıtlı, Abdullah ve Makbule’den olma, 17/09/1988 Pütürge doğumlu, 24131325146 TC Kimlik numaralı Abuzer Kanza’nın nüfus kayıtlarında Abuzer olan adının “Edip” olarak düzeltilmesine ve düzeltilmiş şekli ile tesciline karar verilmiştir. İlan olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 936475) C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle