19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA MOSKOVA İLE STRATEJİK İŞBİRLİĞİ Rusya parlamentosunun alt kanadı Duma’da dün MoskovaAnkara hattında “stratejik partnerlik alanları” başlıklı bir toplantı düzenlendiği duyuruldu. Sputnik’in haberine göre, Türkiye’nin Rusya Büyükelçisi Hüseyin Diriöz ve AKP Ordu Milletvekili Metin Gündoğdu’nun katılımıyla düzen lenen toplantıda taraflar iki ülkenin dostluğunun sadece ekonomik açıdan değil, jeopolitik açıdan da önem taşıdığını vurguladı. RusyaTürkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Dimitri Savelyev toplantının Rusya ile Türkiye’nin uzun vadeli stratejik partner olma yolundaki yeni bir adım olduğunu kaydetti. ‘Küçük grup’ devredeCumartesi29Eylül2018 [email protected] EDİTÖR: BETÜL BERİŞE TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 7 Suriye’ye yönelik ABD öncülüğündeki bloktan BM’li Cenevre sürecine vurgu geldi. ‘Siyasal çözüme alternatif yok’ denilerek anayasa çalışmalarının önemine değinildi Ankara ile Moskova arasındaki İdlib mutabakatının ardından gözlerin siyasi sürece çevrildiği Suriye’de, anayasa komitesi çalışmalarının hızlanması için ABD’nin başını çektiği 7 ülke Birleşmiş Milletler’e (BM) çağrıda bulundu. BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura tarafından “küçük grup” olarak adlandırılan ve 15 Eylül’de toplantıya çağrılan ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, Suudi Arabistan, Mısır ve Ürdün dışişleri bakanları önceki gün New York’ta bir araya geldi. Mistura rapor sunacak Toplantıya ilişkin ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Suriye’deki savaşa askeri bir çözüm yok ve siyasal bir çözüme alternatif yok” ifadesine yer verildi. BM’den “Yeni bir anayasa, tüm Suriyelilerin katılabileceği özgür ve adil bir seçimin altyapısı oluşturmak için acilen anayasa komitesinin toplanması” talep edildi. Mistura’dan anayasa komitesi çalışmalarıyla ilgili 31 Ekim’e kadar BM Güvenlik Konseyi’ne rapor vermesi istendi. Beyaz Saray’ın Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey de Suriye’de diasporanın da katıldığı, BM gözetiminde bir seçim yapılması gerektiğini belirterek anayasa komitesinin de ekim ayında BM Güvenlik Konseyi’ne rapor sunması gerektiğini ifade etmişti.  Suriye’de anayasa komitesinin kurulması kararı geçen ocakta Soçi’de düzenlenen Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’nde alınmıştı. Astana formatlı çatışmasızlık sürecinin garantör ülkeleri Türkiye, İran ve Rusya, muhalifler ile Şam hükümeti komitede yer alması istenen isimlerin listesini toplamıştı. Mistura daha önce, bu ayın sonunda komiteyle ilgili somut gelişme yaşanacağını umduğunu söylese de, BM’nin Genel Kurulu çerçevesinde düzenlenen bir panelde konu ŞAM KARŞITI EYLEM İdlib’de dün muhaliflerin Şam ve müttefiklerine karşı protestoları vardı. Kimi eylemci Türk bayrağı da taşıdı. Pankartlardan birinde “tüm gözaltındakiler serbest bırakılana dek devrimimiz sürecek” yazısı yer aldı. şan Özel Temsilci, taraflar arasındaki ihtilafların sürdüğünü ve komitenin ancak gelecek haftalarda çalışabileceğini belirtmişti. 4’lü toplantı gelecek ay Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Berlin’de yaptığı görüşmenin ardından basına açıklamalarda bulunan Almanya Başbakanı Angela Merkel, Almanya, Türkiye, Fransa ve Rusya arasında Suriye’deki duruma ilişkin yapılması beklenen liderler zirvesi için ekim ayına işaret etti. Merkel, Suriye’deki durumun “kırılgan” olduğunu da sözlerine ekledi. JEFFREY: İRAN’I ZORLA ÇIKARMAYIZ ABD Başkanı Donald Trump’ın Birleşmiş Milletler’in (BM) 73. Genel Kurulu’nda dünya liderlerine İran’ı yalnızlaştırma çağrısında bulunmasının yankıları sürerken Washington’dan bu kez Tahran’a bağlı güçlerin Suriye’deki varlığına ilişkin diplomasi tonu ağır basan mesajlar geldi. Beyaz Saray’ın Suriye Özel Temsilcisi, ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi James Jeffrey, “İranlıları Suriye’den zorla çıkarmayacağız, Rusların bile İranlıları Suriye’den zorla çıkarabileceğini sanmıyoruz, çünkü zorlama, güç kullanmayı, askeri eylemi işaret eder” dedi. İran’ı Suriye’ye Şam hükümetinin davet ettiğini vurgulayan Jeffrey, konunun siyasi baskıyla ilgili olduğunu belirterek “Beklentimiz, siyasi sürecin sonunda ya da bir noktasında Suriye hükümetinin İran güçlerinin ülkede bulunmasına ihtiyaç duymayacak olması” ifadelerini kullandı. Jeffrey, Trump’ın Suriye’den çekilmeyi İran’ın çekilmesi şartına bağlayıp bağlamadığı sorusuna “Başkan, bu ve diğer şartlar karşılanana dek bizim Suriye’de olmamızı istiyor’’ şeklinde yanıt verirken bu ülkedeki varlığın askeri yollarla olmayabileceğini belirtti. “İl la sahada Amerikan askerlerinin postallarını kast etmiyorum’’ diye konuştu. ABD’ye üs uyarısı Tahran ise ABD ve bölgedeki müttefiklerine yönelik sert çıkışlarını sürdürdü. İran’da dini lideri seçen Uzmanlar Meclisi üyelerinden Ayetullah Ali Muvahhıdi Kirmani “ABD’nin yanlış bir eylemde bulunması halinde” bölgedeki üslerinin “güvende olmayacağını” söyledi. İran’ın Ahvaz kentinde geçen hafta düzenlenen bir askeri törene yapılan ve 25 kişinin yaşamını yitirdiği saldırıya ilişkin açıklamalarda bulunan Devrim Muhafızları komutanlarından Hüseyin Selami ise Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne “kırmızı çizgiyi aşmayın” uyarısında bulundu. Ahvaz saldırısını düzenleyenlerin bu ülkelerden maddi destek aldığını iddia etti. Devrim Muhafızları, saldırının El Ahvaziye adlı ayrılıkçı bir örgüt tarafından düzenlendiğini duyurmuş, grubun Riyad tarafından desteklendiğini öne sürmüştü. İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif de saldırıdan ABD ve bölgesel müttefiklerinin sorumlu olduğunu söylemişti. Irak’ta yine bir kadın katledildi Iraklı fotomodel Tara Fares, dün Bağdat’ta uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını yitirdi. Bisiklet sürerken silahlı saldırıya uğradığı belirtilen Fares’in, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdiği öğrenildi. 22 yaşındaki Fares, daha önce IŞİD’den ölüm tehditleri almış ve Bağdat’ı terk ederek Erbil’e taşınmıştı. Fares’in ölümü ile ilgili soruşturma başlatıldı. Mayıstaki seçimlerin ardından halen hükümetin kurulamadığı, 30 Eylül’de ise Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi seçimlerinin yapılacağı ülkede son dönemde şiddet olayları ve cinayetlerde artış görülüyor. Basra’da son iki aydır süren hükümet karşıtı gösterilerin öncülerinden kadın aktivist Suad el Ali, 2 gün önce eşiyle aracına ilerledikleri sırada saldırıya uğramıştı. Kendisinin kur duğu bir insan hakları örgütüne başkanlık eden El Ali’nin dışında, Basra’daki gösterilerde gönüllü doktorluk yapan Hacer Yusuf isimli bir kadın aktivist de kaçırılmıştı. FARES Avrupa diken üstünde... Hollanda polisi önceki gün bombalı eylem planları yaptıkları şüphesiyle yedi kişiyi gözaltına aldı. İçlerinden birinin Irak asıllı ve IŞİD’le bağlantılı olabileceği iddiası gündeme yansıdı. Yapılan aramalarda 100 kg. kimyasal patlayıcı bulunduğu da yerel basında yer aldı. Öte yandan dün Danimarka’da da geniş çaplı operasyon vardı. Polis, köprüleri kapatarak ve feribot seferlerini iptal ederek İsveç ve Almanya’ya geçişleri bir süreliğine durdurdu. Yetkililer, İsveç’e kayıtlı siyah bir otomobilin arandığını belirtti. Yerel basın araçta bulunduğu belirtilen üç kişinin bir kaçırma olayıyla bağlantılı olduğunu öne sürdü. Kanada, Suu Kyi’ye tepkisiz kalmadıSuuKyiileKanadaBaşbakanı Trudeau’nun arası açıldı. Kanada’da parlamento Myanmar’da ordunun Arakanlı Müslümanlara karşı işlenen, soykırıma varan insan hakları ihlallerine sessiz kalmakla suçlanan de facto lideri Aung San Suu Kyi’nin fahri Kanada vatandaşlığını iptal etti. Fahri vatandaşlık Suu Kyi’ye 2007 yılında “demokrasiyi kurma çabaları” için verilmişti. Parlamentonun bu adımı, geçen hafta Avam Kamarası’nda başlatılan Myanmar’daki Arakan krizini “bir soykırım eylemi” olarak tanıması hareketine destek vermesinin ardından gel di. Dışişleri Bakanlığı Basın Sekreteri Adam Austen, “Hükümetimiz bu hareketi, Aung San Suu Kyi’nin iktidarı birlikte paylaştığı ordunun işlediği soykırım karşısında ses çıkarmadaki başarısızlığı nedeniyle destekledi. Arakan halkına insani yardımda bulunmaya devam ederek yardım edeceğiz” dedi. Parlamento için bir ilk Bu kararla Kanada, fahri vatandaşlığı ilk kez parlamento kararıyla bir kişiden geri almış oldu. Geçen ağustos ayında İslamcı Ara kan Rohingya Kurtuluş Ordusu karakollara saldırmıştı. Saldırılara Myanmar ordusu ve Budist çetelerin sert yanıtı ile siviller iki ateş arasında kalmış, şiddetten kaçan 700 binden fazla Arakanlı Bangladeş’e sığınmıştı. BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti “etnik temizlik” ya da “soykırım” olarak adlandırdı. Nobel Barış Ödülü sahibi Suu Kyi, Arakanlı Müslümanlara uygulanan tehcir, taciz, soykırım ve toplu ölümleri durdurmak için hiçbir şey yapmamakla suçlanıyor. Topu senatoya attılar ABD’de dün Başkan Donald Trump tarafından yasalar konusunda son sözü söyleyen Yüksek Mahkeme yargıçlığına aday gösterilen ve üç kadın tarafından cinsel taciz ile suçlanan Brett Kavanaugh için Senato Adalet Komisyonu’nda yapılan oylama gündeme damgasını vurdu. Cumhuriyetçilerin sayıca üstün olduğu komite Kavanaugh’nun adaylığını onayladı. Şimdi sırada Senato’nun oylaması var. Ancak Cumhuriyetçi Senatör Jeff Flake, Senato oylaması öncesi FBI soruşturması çağrısında bulundu. Senatonun Cumhuriyetçi isimlerinin bu çağrıya katılması durumunda gelecek hafta yapılması beklenen oylamanın ertenelebileceği belirtiliyor. Demokratlar daha önce FBI soruşturması çağrısı yapmış ancak Cumhuriyetçiler bu talebi reddetmişti. Senatoda 5149 Cumhuriyetçilerin üstünlüğü bulunuyor. Komisyonda önceki gün ifade veren, Palo Alto Üniversitesi’nde Psikoloji Profesörü olan Christine Blasey Ford, 1982’de Kavanaugh’ın kendi Komisyondaki oturum sürerken Kavanaugh karşıtı kadın hakları örgütlerinin eylemleri vardı. sine tecavüz etmeye çalıştığını savunarak “Belki de kazayla be FORD ni öldürebilirdi” dedi. Zaman zaman göz yaşlarını tutamayan Ford, “Başına neler geldiğini anlatmanın vatandaş lık görevi olduğunu düşündüğü için ifade vermeye gittiğini” kaydetti. Kavanaugh kendisini “iğrenç bir karakter suikastının kur banı” olarak tanımladı. Kimi zaman gözyaşları na engel olamayan kimi zaman ise öfkeli bir tu KAVANAUGH tum takınan Kavanaugh, suçlamala rın Demokrat Parti’nin karalama kam panyasından ibaret olduğunu öne sür dü. Kavanaugh, daha önce konu edi len partide olmadığını iddia etmişti. İsrail ateşi yine can aldı Gazze’de dün düzenlenen protesto gösterilerinde aralarında 12 ve 14 yaşında iki çocuğun da bulunduğu altı kişi İsrail ateşi sonucu yaşamını yitirdi. Filistinli yetkililer olaylarda 500’den fazla kişinin de yaralandığını duyurdu. İsrail ordusu eylemcilerin “el bombaları ve çeşitli patlayıcılar attığını” belirtirken “askerlerin açtığı ateşin standart operasyon usulleri kapsamında olduğunu” savundu. Filistinliler geçen marttan beri Toprak Günü kapsamında Büyük Dönüş Yürüyüşü gösterileri düzenliyor. Bugüne kadar gösterilerde en az 191 kişi hayatını kaybetti. Megafonlu Maduro karşıtlığı! ABD’nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Nikki Haley, önceki gün New York’taki BM binası önünde olağandışı bir eyleme girişti. Venezüella’nın sol kanattan Devlet Başkanı Nicolas Maduro’nun istifasını talep eden muhaliflerin düzenlediği protesto gösterisine katıldı. ‘Gidene kadar savaşacağız’ Eline aldığı megafonla sloganları da yön lendiren Haley, “Maduro gidene kadar Ve nezüella için savaşacağız. Sesinizin yük sek çıkmasına ihtiyacımız var. Ve size söy lüyorum, ABD’nin sesi yüksek olacak” dedi. Kolombiya’da ülkelerini terk eden Venezü ellalıların kaldıkları kampları ziyaret ettiğini de belirten Haley, “Gördüklerimiz hiç kim senin yaşamaması gereken şeylerdi. Madu ro, güzel yemekler yerken mülteciler kamp larda aç yaşıyor” ifadelerini kullandı. Madu ro, daha önce gitmeyeceğini açıkladığı BM Genel Kurulu’na sürpriz bir şekilde katılmış tı. ABD Başkanı Trump, genel kurul görüş meleri arasında yaptığı açıklamada, Madu ro yönetiminin askeri müdahaleyle kolayca devrilebileceği çıkışıyla dikkat çekmişti. Ekonomik ve siyasi krizin gölgesindeki Venezüella’da geçen yıl sağcı muha lefetin liderlik ettiği Maduro hükümeti kar şıtı protesto gösterilerinde 100’den fazla kişi yaşamını yitirdi. HALEY Duterte yargısız infazları itiraf etti Uyuşturucu çeteleriyle mücadele gerekçesiyle yapılan operasyonlarda binlerce kişinin öldürüldüğü iddia edilen Filipinler’de Devlet Başkanı Rodrigo Duterte’den ilk kez yargısız infaz itirafı geldi. Duterte, hükümet görevlilerine yönelik konuşmasında, askeri yetkililere yanlış yapması halinde kendisini görevden alabileceklerini anlatırken “Orduya dedim ki ‘benim suçum ne?’ Tek bir peso bile çaldım mı? Tek günahım yargısız infazlar” ifadelerini kullandı. Filipinler’de, resmi kaynaklara göre “yasal operasyonlarda” 4 bin 500 kişinin öldürüldüğü belirtilirken Uluslararası Ceza Mahkemesi ise ölenlerin sayısınon 8 binden fazla olduğunu raporlaştırmıştı. Duterte’nin ardından konuşan Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Harry Roque, Duterte’nin “şaka yaptığını” ve sözlerinin “ciddiye alınmaması” gerektiğini savundu. DUTERTE TalibanKâbil’den ‘seçim diyaloğu’ Afganistan, 20 Ekim’de yapılması planlanan genel seçimlere hazırlanırken Kâbil hükümetiyle Taliban arasında sürpriz bir görüşme gerçekleştiği öne sürüldü. Taliban temsilcilerinin verdiği bilgiye göre, Suudi Arabistan’da geçen hafta gerçekleşen görüşmenin ana gündemi gelecek ayki seçimlerin güvenliği ve kimi tutuklularının serbest bırakılması oldu. Açıklama yapan temsilcilerden biri Afgan hükümetinin kendilerinden “seçimlerin barış içinde geçmesi için destek talebinde bulunduğunu” belirtti. Temsilci, yöneltilen suçlamaların önem derecesine göre kimi tutukluların da serbest bırakılması konusunda tarafların uzlaştığını savundu. Afganistan’da normal takvime göre, 2016’da yapılması gereken seçimler, önce bu yılın temmuz ayına, son olarak da 20 Ekim’e ertelenmişti. Kampanya süreci boyunca çok sayıda şiddet olayının yaşandığı ülkede, seçim gününün kanlı geçmesi endişesi hâkim. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle