19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 11 Eylül 2018 4 ‘Saray Darbesi!’ Cumhuriyet Vakfı’nın 7 Eylül 2018 tarihli toplantısında, yapılan seçimlerle işbaşında olan yönetim, azınlığa düştü. 7 Eylül toplantısı İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin, Cumhuriyet Vakfı’nın 18.02.2014 tarihinde yaptığı seçimleri yok saydığı hükmünün Yargıtay 8. Dairesi tarafından onaylanan kararı gereğince yapıldı ve seçimleri kaybeden yönetim istifa etti, yerine tümü eski Vakıf ve Cumhuriyet mensuplarının arasından yeni bir yönetim kurulu seçildi. Kısacası, Cumhuriyet Vakfı’nın mahkemelik olan 18.02.2014 tarihli toplantısında, işbaşına gelen yönetimin seçiminde, Vakıf üyelerinden Alev Coşkun tarafından açılan davada hukuka aykırılık görülmesi üzerine, yargı kararı gereği zorunlu olarak yapılan toplantı görev değişikliği ile sonuçlanmıştır. Özetle söz konusu olan Vakıf’ta bir nöbet değişimidir. Yargı kararıyla yapılan zorunlu toplantıda görevden ayrılan Vakıf ve Cumhuriyet yöneticilerinin bir bölümü, görev süreleri içinde zulme uğramış, aslında istisnai hallerde uygulanacak bir tedbir olması gereken tutuklama kurumunun kötü kullanımıyla infaz edilerek, mağdur olmuşlar, zulme maruz kalmışlardı. HHH Her benzer durumdaki olay karşısında olduğu gibi, bu kez de onlar, hem demokrat kamuoyunun hem de istinasız, bütün Cumhuriyet çalışanları ve okurlarının desteğini yanlarında bulmuşlar, çıktıkları zaman da zulüm günlerindeki onurlu direnişleri dolayısıyla hak ettikleri saygı ile kucaklanmışlardı. Cumhuriyet Vakfı’nın 18.02.2014 tarihli toplantısındaki hukuka aykırılığa karşı açılmış olan hukuk davası ile Cumhuriyet mensuplarının tutukluluk yoluyla infaz edildikleri ceza davası arasında hiçbir bağlantı olmadığını belirtmek gerek. Ayrıca, arkadaşlarımıza ceza davasında yüklenmek istenen ithamlara, haksız ve mesnetsiz Fethullahçı suçlamalarına karşı her zaman bütün olanaklarımla köşemde yazı yazarak, kimi duruşmalarda hazır bulunarak ve daha başka demokratik yöntemlerle karşı çıkan, bu zulme arka çıkan, destek veren veya onu haklı gösterme anlamını taşıyacak bir davranışta bulunan kişilere karşı duran biri olarak, onur sahibi hiç kimsenin hakkımda bir iddiada bulunmasının, izan sahibi hiçbir Allah’ın kulunun da bu tür bir çirkef atmaya itibar etmesinin mümkün olmadığını çok iyi biliyorum. Ama, Uğur Mumcu’nun deyimiyle “liboş” takımından birinin sosyal medyada Cumhuriyet Vakfı’nda aralarında benim de yer aldığım yeni yönetimin oluşması olayını, belli bir Saray’a gönderme yaparak, “Saray Darbesi” olarak nitelemesi üzerine bu yazıyı yazmak zorunlu oldu. Bu vesileyle, bir noktayı da belirtmek isterim. Bu değişiklik üzerine, Cumhuriyet’ten ayrılan arkadaşların gerekçelerine katılmadım, ama bu, bir kısmını eskiden bildiğim, bir kısmını yeni tanıdığım arkadaşlarımın, yetkinliklerine, gazeteciliklerine, çabalarına, kalemlerine, kişiliklerine duyduğum saygıyı azaltmadı. Kadim dostum, yıllarca birlikte demokrasi mücadelesi verdiğimiz Orhan Erinç, kendilerini eskiden beri tanıdığım, yazılarını keyifle okuduğum, Hakan Kara, Güray Öz, Cumhuriyet’te çalıştığı kısa süre bir kişilik değil, bir servislik çaba ile tek başına bir gazeteye bedel performans göstermiş olan Çiğdem Toker, bir konuşmamızda “Allah aşkına bunca zamandır siz neredeydiniz” diye sormaktan kendimi alamadığım Tayfun Atay’ın Cumhuriyet’teki yazılarını arayacağımı, duygu ve sevgi dolu veda yazısını içim titreyerek okuduğum saygın meslektaşım Murat Sabuncu’yu da her zaman sevgiyle anacağımı da belirtmek isterim. HHH İlhan Selçuk “Eğer Cumhuriyet başarı kazanmak istiyorsa, ülkenin bütün aydın potansiyeline kapılarını açmak zorundadır” derdi hep. Ama “İlhan Abi” bunu söylerken, Cumhuriyet ve aydınlanma devrimi ile ve Mustafa Kemal ile hesaplaşmayı amaç edinmiş olanların Cumhuriyet’i kürsü olarak kullanmalarını kastetmiyordu kuşkusuz. Benim de eski yönetime bu konuda duyarlı olmaması yüzünden eleştirilerim vardı. Bunları yazmam da engellenmedi. Son olarak, binlerce mazlumun tetikçisi Ergenekon ve Balyoz davalarının yalan belge sunucusu, hukuk ve bağımsız yargı düşmanı Taraf’ın kurucusu ve Genel Yayın Müdürü Ahmet Altan’ın “Kitap Eki”nde çıkan “Şatodaki çiçek” yazısı dolayısıyla, 18 Ağustos günü bu köşede yine bu konudaki özensizliği eleştirmiştim. Bu eleştirilerim, Vakıf’taki yönetim değişikliğini neden iyi karşıladığımı ve yeni yönetimde görev aldığımı anlatmaya yeter. Bunun neresi “Saray Darbesi!”? haber EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: İLKNUR FİLİZ Temel yasalara ‘usul’ komisyonu AKP, TBMM İçtüzüğü’nde yapmak istediği değişiklikle ‘temel yasa’ların genel kuruldaki görüşme usulü ile TBMM Başkan Vekilliği sayısını değiştirmeyi planlıyor TBMM İçtüzüğü’nde yapılacak değişikliklerle ilgili taslağa son biçimini veren AKP, ko misyon ve genel kurulda muhalefetin sesini kısmaya dönük bir dizi düzen lemeye ‘temel yasa’la rın görüşülme usulünü de eklemeyi planlıyor. TBMM’de mevcut ihti sas komisyonlarına ek EMİNE KAPLAN olarak “İçtüzük Usul Komisyonu” kurulması, temel yasaların ge nel kurulda görüşülme süresi, konuş ma süreleri ve maddeler üzerinde ve rilebilecek değişiklik önergelerinin sayısının komisyon tarafından belir lenmesi öngörülüyor. AKP, önümüzdeki günlerde hazır ladığı içtüzük taslağını muhalefet partilerine sunacak. TBMM Başkanı Binali Yıldırım’ın muhalefet partileri ne bir çağrıda bulunması, partilerin sıcak bakması durumunda uzlaşma komisyonu oluşturulabileceği belir tiliyor. AKP’nin hazırladığı taslakta, ‘temel yasa’ olarak görüşülecek ya sa önerileriyle ilgili farklı bir meka nizma öngörülüyor. Mevcut içtüzük te, temel yasa niteliğindeki yasa öne rilerinin en fazla 30’ar maddelik bö lümler halinde görüşülmesi hükmü bulunuyor. Bölümler halinde gruplara 20 dakika söz verilirken bölümler içindeki maddeler üzerinde görüşülme yapılmayıp yalnızca önergeler ele alınıyor. Böylece AKP, TBMM Genel Kurulu’nda yasa önerilerini hızla geçirebiliyor. İçtüzükte değişiklik taslağında, ‘İçtüzük Usul Komisyonu’ oluşturulması, temel yasaların genel kurulda toplam görüşülme süresi, konuşma süreleri, maddeler üzerinde verilebilecek değişiklik önergelerinin sayısının komisyon tara fından genel kurula önerilmesi hükmü yer alıyor. Komisyonun TBMM Başkanı’nın başkanlığında toplanması, TBMM Başkan Vekilleri ile siyasi partilerden birer grup başkanvekilinin üye olması öngörülüyor. Muhalefete tırpan Taslakta, halen AKP, CHP, HDP ve MHP’nin birer TBMM Başkan Vekilliği sayısının da değiştirilmesi öneriliyor. Buna göre, 4 TBMM Başkan Vekilliği’nden 2’sinin en fazla üyeye sahip olan siyasi partiye, kalan 2 üyeliğin de diğer partilere dağıtılması öngörülüyor. Bu değişikliğin yapılması durumunda AKP’nin şu an 1 olan TBMM Başkanvekili sayısı 2’ye çıkacak. AKP’nin çoğunluğunu sağlamak için 18 olarak belirlediği TBMM Başkanlık Divanı’nın üye sayısının da tartışmalara son verilmesi için yasallaştırılması öngörülen taslakta, “Başkan dahil Başkanlık Divanı’nın üye sayısı 18’i geçemez” denildi. Taslakta, komisyon başkanlarına söz kesen, şahsiyetle uğraşan ve düzeni bozma gibi hareketlerde bulunan milletvekillerine ‘uyarma cezası’ yetkisi verilmesi öngörülüyor. Buna rağmen düzenin sağlanamadığı durumlarda gerekiyorsa başkan toplantıya ara verecek veya erteleyerek durumu gereği yapılmak üzere TBMM Başkanlığı’na bildirecek. TBMM Başkanı yaptığı inceleme üzerine disiplin cezası gerektiren bir fiilin varlığını tespit ederse durumu Başkanlık tezkeresi olarak genel kurula bildirecek. Komisyonda yapılan konuşmalarda veya verilen önergelerde insanlık onurunu zedeleyen, ırkçı, yabancı düşmanı, hoşgörüsüz lisan veya kelimeler kullanmak düzeni bozucu hareketlerden sayılacak. l ANKARA ‘İttifaka bağlıyız, af yok’ AKP Sözcüsü Çelik, yerel seçimde ittifaka Erdoğan ve Bahçeli’nin karar verebileceğini söyledi AKP Sözcüsü Ömer Çelik, MHP’nin af değişiklik teklifiy le ilgili “Af tartışmalarıyla ilgili da ha önce açıkladığımın dışında yeni bir değerlendirmemiz yok. Afla ilgili ola rak daha önce açıkladığımız çerçeve de duruyoruz. Pozisyonumuzda deği şiklik yok. Bugün de bu konuyu gün demimize almadık” dedi. Kayseri’deki AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlı FETÖ operasyonu ğında parti merkezinde yapılan partisinin Merkez Yürütme Kurulu’nun (MYK) ardından basın toplantısı dü Kayseri'de tutuklu yargılandıkları Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) ilişkin davalarda tahliye edildikten sonra yeniden zenledi. Çelik, ekonomi gündemi, siyasi meseleler ve yerel seçimlere dönük hazırlıklarının gözden geçirilmesine dair kapsamlı bir MYK’nin ortaya çıktığını aktardı. Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Çelik, MHP li örgütlenmeye çalıştıkları deri Devlet Bahçeli’nin yerel seçimle iddiasıyla gözaltına alınan 12 re yönelik ittifak açıklamalarını anım şüpheli adliyeye sevk edildi. satarak bu çerçevede alınan bir karar olup olmadığını sorusu üzerine, Cum FETÖ’cü askerlere gözaltı hur İttifakı’nın ilkelerine bağlılıklarını sürdürdüklerini kaydetti. Çelik, “Cumhur İttifakı geçen dönemde son derece önemli Türk siyasetine kaza nımlar getirmiştir, bundan sonrasında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ/PDY operasyonu kapsamında 71’i asker 18’i mahrem imam toplam 89 kişi hakkında gözaltı kararı verdi. Terörle Mücadele (TEM) haberleşme programı Falcon’un yüklü olduğu ve telefona uzaktan erişim ile müdahale edildiği öğrenildi. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndan ihraç edilen bir binbaşının evinde ya FETÖ’nün Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndaki mahrem yapılanmasına ilişkin, aralarında eski asker ve “mahrem imamların” da bulunduğu 156 kişinin yargılandığı davada karar veril da aynı kazanımları devam ettireceğine bir kuşkumuz yoktur. Dolayısıyla Cumhur İttifakı’nın ilkelerine bağlılığımız sürmektedir” dedi. ‘Verilmiş bir karar yok’ ekipleri yaptığı çalışmalarda 11’i al pılan aramalarda ‘ByLock’ kullanıcısı di. Ankara 16. Ağır Ceza Mahkeme İttifak konusuna ilişkin de değer bay, 3’ü yarbay, 8’i binbaşı, 12’si olarak aranan bir kişinin saklanırken si tarafından Sincan Ceza İnfaz Ku lendirmelerde bulunan Çelik, “Bu itti yüzbaşı, 10’u üsteğmen, 8’i teğmen, yakalandığı öğrenildi. rumları Yerleşkesi’ndeki duruşma faka önem verdiğimizi açık net bir şe 14’ü astsubay ve 5’i kapatılan askeri okul öğrencisi 71’i asker, 18’i 13 binbaşıya operasyon da mahkeme sanıklardan 34’ünü “silahlı terör örgütüne üyelik” suçundan kilde vurguluyoruz ama yerel seçimlere dönük olarak ‘şu mekanizmaya mahrem imam olan toplam 89 kişi Ankara Cumhuriyet Başsavcılı 8 yıl 9’ar ay hapis cezasına çarptırdı. karar verdik, bu mekanizmaya karar nin yakalanması için İstanbul mer ğı’ndan yapılan açıklamaya göre, Kara Mahkeme, aynı suçtan 40 sanığa 7 yıl verdik, şu yöntemle bir ittifak yapa kezli 9 ilde eşzamanlı operasyon Kuvvetleri Komutanlığı’nda FETÖ’nün 6’şar ay, 24 sanığa ise 6 yıl 3’er ay ha cağız, şu tarzla, şu siyasi stille bunu başlattı. Operasyonda 51’i asker 9’u mahrem imamlarıyla “ankesörlü” te pis cezası verdi. Ayrıca soruşturma gerçekleştireceğiz’ ya da ‘şöyle bir mahrem imam toplam 60 şüpheli lefonlar üzerinden haberleştikleri tes ve yargılama aşamasında örgütle il mekanizma kurduk’ diyebileceğimiz gözaltına alındı. pit edilen askerlerle ilgili dün düğme gili bilgi vermeleri nedeniyle etkin bir durumda değilim. Bu ancak Cum Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan ye basıldı. 13 binbaşı hakkında gözal pişmanlık hükümlerinden yararla hurbaşkanımızın, Genel Başkanımı ihraç edilen Albay E.G. de Sabiha tı kararı çıkaran savcılık, yakalama iş nan 17 kişi hakkında 1 yıl 3’er ay ha zın ve Sayın Bahçeli’nin bir araya Gökçen Havalimanı’nda yurtdışı lemlerine başladı. Bunlardan 3’nün pis cezası veren mahkeme, hükmün gelmesiyle birlikte şekillenecek bir na çıkış yaparken gözaltına alındı. aktif görevde olduğu, diğer 10’unun açıklanmasını geri bıraktı. süreçtir. Ama bu yerel seçimlerde E.G’nin telefonunda örgütün kripto ise açıkta bulunduğu bildirildi. l İSTANBUL/ANKARA/Cumhuriyet önümüzdeki günlerde nasıl bir me kanizmaya dönüşecektir ile ilgili ve Yaralanan polis şehit oldu rilmiş bir karar yoktur, daha çok kamuoyuna yansıyanlar birer fikir jimnastiği düzeyindedir, resmi görüşü Hakkari’de, geçen ay terör örgütü PKK mensuplarının yola döşediği el yapımı lisleri Mehmet Ali Doğan ile Recep Emre Yılmaz şehit olurken 7 özel harekât polisi de ya müz bu çerçevededir” diye konuştu. ‘Aynı çerçevedeyiz’ patlayıcının, zırhlı polis aracının geçişi sırasında infilak ettirilmesi sonucu ağır yaralanan özel harekât polisi Bayram Çiçek, tedavi gördüğü Ankara’daki hastanede şehit oldu. Yüksekova’daki Çobanpınar Meşkan Tepesi’nden 3 Ağustos günü dönen özel harekât polislerinin taşındığı zırhlı araca yönelik PKK’li teröristlerce el yapımı patlayıcıyla saldırı düzenlendi. Saldırı sonucu özel harekât po ralandı. Yaralı polislerden durumu kritik olan Bayram Çiçek, tedavi gördüğü Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde dün tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak şehit oldu. Çiçek’in şehit olduğu haberi, memleketi Kahramanmaraş’ın Afşin ilçesindeki ailesini yasa boğdu. Çiçek’in cenazesi, bugün Afşin’e bağlı Arıtaş Mahallesi’nde yapılacak törenle toprağa verilecek. l DHA Şehit Bayram Çiçek MHP’nin af değişiklik teklifiyle ilgili gelen soruya ise Çelik, “Af tartışmalarıyla ilgili daha önce açıkladığımın dışında yeni bir değerlendirmemiz yok. Afla ilgili olarak daha önce açıkladığımız çerçevede duruyoruz. Pozisyonumuzda değişiklik yok. Bugün de bu konuyu gündemimize almadık” yanıtını verdi. l ANKARA/Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle