25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA UAEK: Tahran uzlaşıya uyuyor Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK), İran’ın uluslararası nükleer anlaşma uyarınca getirilen kısıtlama lara uyduğunu belirtti. ABD’nin nükleer anlaşmadan çekildiğini ve yaptı rımları yeniden devreye sokacağını açıkladığı mayıs ayından bu yana ikin ci raporunu hazırlayan örgüt, İran’ın uranyum zenginleştirme düzeyine getirilen sınırlama çerçevesinde kaldığı değerlendirmesinde bulundu. Chemnitz’de tansiyon dinmiyor Almanya’nın Saksonya eyaletindeki Chemnitz kentinde aşırı sağcı grupların göçmen karşıtı eylemleri sürerken bir şiddet habe ri daha geldi. Kentte önceki gece bir göçmenin üç kişinin saldırısına uğradığı bil dirildi. Geçen hafta bir Almanın göçmen bir grupla çıkan tartışmada bıçaklana rak öldürüldüğü iddiası sonrasında kentte tansiyon yükselmiş, ırkçı gruplar so kaklara dökülmüştü. Polis soruşturmanın sürdüğünü duyurmuştu. Gövde gösterisiCuma31Ağustos2018 [email protected] TASARIM: EMİNE BİLGET 11 İdlib tansiyonu yükselirken ABD ve Rusya, Akdeniz’deki askeri varlığını artırıyor... Rusya, yarın bölgede dev bir tatbikata başlayacağını duyurdu İdlib’de Suriye ordusu ve sahadaki müttefkilerinin olası operasyon hazırlıkları sürerken Akdeniz’de Rusya ile ABD cephesindeki askeri hareketlilik dikkat çekici boyutlara ulaştı. Rusya Savunma Bakanlığı, 18 Eylül tarihleri arasında 25 savaş gemisi, denizaltılar ve 30 uçağın katılacağı dev bir tatbikat yapılacağını açıkladı. Rusya Dışişleri Bakanlığı da Akdeniz’deki varlığını artıran ABD ve müttefiklerinin Suriye’ye saldırmaya hazır olduğuna ilişkin bir uyarı daha yaptı. Rusya, Suriye savaşına dahil olduğu 2015’ten bu yana Akdeniz’deki askeri varlığını en yüksek seviyeye taşımaya hazırlanıyor. Rusya Savunma Bakanlığı, antiuçak, antidenizaltı ve antimayın talimlerinin yapılacağı tatbikat alanlarının nakliye ve uçuş için tehlikeli ilan edileceğini duyurdu. Rusya’nın kapsamlı tatbikatı, ABD’nin de bölgedeki varlığını artırdığı bir döneme denk geliyor. ABD’nin 28 Tomahawk kruz füzesi taşıyan USS Ross savaş gemisinin Akdeniz’e giriş yaptığı haberle Suriye Dışişleri Bakanı Muallim dün Moskova’da Lavrov’la buluştu. ri bu hafta gündeme yansımıştı. Dün de ABD’nin bir savaş gemisinin daha Çanakkale Boğazı’ndan Akdeniz’e seyrettiği haberi gündeme düştü. ‘ABD saldırı hazırlığında’ Öte yandan, Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, “ABD ile müttefiklerinin, İdlib’de olası bir sahte kimyasal saldırıyı bahane ederek, 24 saat içerisinde füze güçlerini bu ülkeye saldırmaya hazır hale getirebileceklerini” söyledi. Rusya ve Suriye Batı’nın İdlib’de bir kimyasal saldırı senar yosu hazırlığında olduklarını daha önce iddia etmişlerdi. Bu arada, ABD ile Rusya arasında diplomatik temas arayışları ise devam ediyor. Zaharova, 18 Eylül’de başlayacak Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu sırasında ABD ve Rusya Dışişleri Bakanları arasında bir görüşme yapılması için çalışmaların sürdüğünü bildirdi. Rusya’nın Washington Büyükelçisi Anatoli Antonov ise hafta başında ABD’li yetkililere Suriye’ye dönük yeni bir saldırı konusunda endişelerini bildirdiklerini söyledi. Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim ise Moskova’da Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ile bir araya geldi. Muallim, İdlib’e operasyonun kaçınılmaz olduğunu, Nusra bağlantılı cihatçıların hedef alınacağını belirtti. ‘44 çocuğu kaçırdılar’ Lavrov’la ortak basın toplantısı yapan Muallim, ŞamMoskova tarafın dan cihatçı gruplara yakın olmakla suçlanan Beyaz Bereliler adlı grubun İdlib’de kimyasal saldırı düzenlendiği provokasyonu yapmak amacıyla 44 çocuğu kaçırdığını savundu. ‘Devlet yapısı’ vurgusu Muallim ayrıca Kürtlerin anayasada hangi haklara sahip olacağının ve Suriye devletinin yapısının yeni anayasada nasıl tanımlanacağının halkoylamasıyla belirleneceğini de söyledi. “Devlet yapısının değişmeyeceğine dair bir ifade kullanmak istemiyorum” ifadeleri dikkat çekti. Öte yandan İran’ın Fars Ajansı, El Cezire’den bir muhabire dayandırdığı haberinde, Muallim’in bir videoda Hatay’ı işaret ederek “Oraya geri döneceğiz” dediğini iddia etti. Suriye ile İran arasında bu hafta onaylanan askeri işbirliğine ilişkin konuşan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ise “İran’ın Suriye’de asker ve gelişmiş silah sistemleri konuşlandırma girişimine karşı güçlü ve kararlı bir şekilde çalışmaya devam edeceklerini” söyledi. Mistura: SİVİLLER İÇİN KORİDOR AÇILSIN BM’nin Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura da ellerin tetikte olduğu İdlib’e ilişkin uyarılarda bulundu. Olası bir çatışma halinde sivillerin bölgeyi terk edebilmesi için insani koridor açılması gerektiğini belirten Mistura, kimyasal silah kullanımının önlenmesinin hayati önemde olduğuna vurgu yaptı. Gerek Suriye yönetiminin gerekse Nusra’nın klor gazını silaha çevirme kapasitesi olduğunu bildiklerini söyledi. Astana sürecinin garantörleri Türkiye, İran ve Rusya’dan çatışmanın önlenmesi için çaba harcamalarını, bu ülkelere müzakereler yapmaları için daha fazla zaman verilmesini istedi. Muhtemel bir çatışmanın Suriye dışına taşabileceği uyarısı da yapan Mistura, İdlib için “kusursuz bir fırtınanın yaklaşmakta olduğu” yorumunu yaptı. BM’nin tahminlerine göre, İdlib’de aileleriyle birlikte yabancı yaklaşık 10 bin Nusra ve El Kaide militanı olduğunu aktardı. Mistura, Nusra’nın yenilmesi gerektiğini, ancak sivillerin güvenliğinin gözardı edilemeyeceğini belirtti. Sivillerin güvenli alana geçici tahliye edilmesini kolaylaştırmak için Şam’ın da desteğiyle koridor açılmasını öneren Mistura, bu çerçevede kendisinin de İdlib’e gitmeye hazır olduğunu söyledi. Macron’dan güvenlik vurgusu ‘Türkiye ve Rusya’yla işbirliği çıkarımıza’ Avrupa Birliği’nin (AB) lokomotif ülkelerinden Fransa’nın Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, birlik için ABD dışında savunma partnerleri arayışında Rusya ve Türkiye’ye işaret etti. “ABD’ye artık güvenemeyiz, yeni oyun alanları bulmalıyız” açıklaması sonrası, Danimarka ve Finlandiya turuna çıkan Macron, Avrupa’nın güvenlik yapısının yeniden düşünülmesi çerçevesinde “siber güvenlik, savunma, stratejik ortaklık açısından AB ile Rusya arasında yeni bir ortak yapının koşullarını tasarlamak mümkün” ifadelerini kullandı. Hafta başında “(Cumhurbaşkanı Tayyip) Erdoğan’ın Türkiye’si, (Mustafa) Kemal Atatürk’ün Türkiye’si değil”, “Türkiye ile stratejik ortaklık kurulmalı ama bu AB üyeliği demek değil” şeklindeki sözleriyle dikkat çeken Macron, Finlandiya’da verdiği demeçte de şu görüşlerini dile getirdi: “AB’nin Türkiye ve Rusya ile ilişkilerde istikrar getiren bir stratejik işbirliğine sahip olması bizim çıkarımıza. Bu uzun vadede daha fazla güç ve uyum getirecek.” “Rusya’yla ilişkileri Soğuk Savaş’ın bitişinin ötesinde güncellemek gerektiğini” de kaydeden Macron, NATO’nun önemli bir müttefik olmayı sürdürdüğünü de sözlerine ekledi. Macron, Helsinki ziyaretinde Finlandiya Başbakanı Juha Sipilä ile bir araya geldi. Bir S400 uyarısı da Hindistan’a ABD’nin Rus yapımı S400 savunma sistemleriyle ilgili hedefine aldığı son ülke Hindistan oldu. Türkiye’nin S400 alımına karşı çıktığını her fırsatta belirten Washington, Hindistan’ın da bu alımı gerçekleştirmesi halinde yaptırıma uğrayabileceği uyarısında bulundu. ‘İdlib’de kilit mesele yabancı cihatçılar’ SAYILARI 1015 BİN ARASINDA Suriye’de gözlerin çevrili olduğu İdlib’de hareketlilik had saf gelişmeye ilişkin bir koordinasyon ve detaylı çalış ler olduğu düşünülüyor. Bu noktada gözler hada. Bu hafta BM Güvenlik Konse ma sürüyor. Türkiye’ye çevriliyor. Zira, yi, ülkede silahlı muhalifler ve cihatçı militanların kontrolünde kalan tek vilayete ilişkin operasyon gündemiy Ortak operasyon mümkün Astana çerçevesinde bu bölgedeki yabancı cihatçılarla ilgili sorunun çözümün le bir araya geldi. As tana sürecinin garan törleri TürkiyeRusya İran’ın 7 Eylül’de Tahran’da, İdlib gün DOĞAN ERGÜN demli bir liderler zirvesi gerçekleştirmesi bekleniyor. Bölgede El Kaide ve Nusra bağlantılı Heyet Tah rir Şam (HTŞ) örgütünün 60 binin üzerinde militanı olduğu düşünülü yor. Türkiye’nin Astana çerçevesin de gözlem noktalarının bulunduğu bölgede, iyi hesaplanmamış bir ope rasyon milyonları etkileyecek bir in sani dram ve göç dalgası yaratabilir. İdlib’le ilgili olası senaryoları, sa hadaki durumu, TürkiyeİranRusya ekseninde ilerleyen müzakere ve pa zarlıkları bölge uzmanı, yazar Hüs nü Mahalli ile konuştuk. n Bölgede hareketliliğin arttığını görüyoruz. 7 Eylül öncesinde kap samlı bir operasyonun başlayabile ceğini düşünüyor musunuz? İdlib’e operasyon konusunda 7 Eylül’de Tahran’daki Astana zir vesini gölgeleyecek bir adımın Su riye veya Rusya tarafından atıla cağını sanmıyorum. Ancak Türki ye bakımından dikkat edilmesi ge reken nokta, bu ay Dışişleri Ba n Bu çalışmalarda üzerinde durulan konu nedir? İdlib için ortak bir müdahale beklenebilir mi? İdlib’e ilişkin şu anda en ciddi mesele, bölgedeki Nusra bağlantılı cihatçılar. Toplamda 60 bin civarında oldukları düşünülen bu cihatçıların Suriyeli olan büyük çoğunluğunun silah bırakması için yoğun ikna çabasının sürdüğünü biliyoruz. Silah bırakmak isteyenlerle istemeyenler arasında ayrıştırma yapılmaya çalışılıyor, atılan bildiriler ve siyasi müdahalelerle Suriye kökenliler kazanılmak isteniyor. Bilindiği gibi Suriye’nin güneyindeki pek çok bölgede cihatçı militanlara silah bırakarak istedikleri bölgeye geçme izni verildi. Deraa’daki bazı militanlar daha sonra Suriye ordusuyla birlikte İdlib kuşatmasına dahi katıldılar. Ancak şu anda sorun, İdlib’de sayıları 1015 bin civarında olan yabancı cihatçıların ne olacağı. Bunlar zaten ölmek için gelmiş kişiler ve silah bırakmaya ikna olacaklarını sanmıyorum. Aileleri dahil, 600 civarında Avrupa vatandaşı, 6 bin civarında Çeçen, 7 bin civarında Türkistan’dan gelen de sorumluluk Ankara’da. Tahmin ediyorum şu anda İran, Rusya ve Türk istihbaMahalli ratı ile Suriye istihbaratı bu konuda detaylı bir plan yapmaya çalışıyor. Yabancı cihatçılar ve bölgenin karmaşık yapısı dışında, İdlib’de Türkiye destekli ÖSO’nun kuzeyden, Rusya’nın havadan ve Suriye ordusu ile Şii milislerin güneyden ortak operasyonu mümkün. Provokasyon tutmaz n Moskova ve Şam’ın son dönemde sık sık tekrarladığı Batı kaynaklı provokasyon ihtimalini nasıl görüyorsunuz? İdlib’de İngiltere, Fransa ve ABD ile Şam ve müttefiklerini karşı karşıya getirebilecek yeni bir durum oluşabilir mi? Rusya ve Suriye tarafından gündeme getirilen, Batı kaynaklı “kimyasal saldırı provokasyonunun” bu saatten sonra fazla etkisi olacağını sanmıyorum. Beyaz Bereliler lobisi, Batılı ülkeleri provoke etmeye çalışıyor. Öte yandan, ABD Başkanı Trump da ülkesinde yaşadığı sıkışmanın etkisiyle bir provokasyon denemesinde bulunabilir. Ancak, böylesi bir provokasyonun da çok etkili ve dengeleri değiştirecek bir yeni durum ya kanı Çavuşoğlu’nun, Savunma Bakanı Akar ve MİT Müsteşarı Fidan’la birlikte MAHALLİ: Şam’la doğrudan temas gerek ratacağını düşünmüyorum. Hatırlarsanız, Duma’da nisan ayında yaşananların ardın Moskova’ya yaptıkları ziyaret. Anlaşılan Mahalli’ye göre, Moskova Şam’ın şu anda üzerinde çalıştığı en ciddi plan, yurtdışındaki Suriyelilerin geri getirilmesi: “Rus kaynaklar, dan Batı’nın saldırısı da aslında daha çok o ki, İdlib’de as Türkiye’deki Suriyelilerle yapılan bir ankete göre 870 bin kişinin hemen boş alanlara füze keri ve istihbari düzeyde hemen her gün meydana gelen bir dizi ülkesine dönme taraftarı olduğunu söylüyor. Bunun gerçekleşebilmesi içinse AnkaraŞam doğrudan temasının gerçekleşmesi, Cerablus’tan Afrin’e kadar hattın Suriye hükümetine devri, sınır kapılarının açılması gerekiyor. Şam ve müttefikleri o aşamadan itibaren, ABD’ye daha rahat ‘Suriye’den çekil!’ diyebilecekler.” göndermek şeklinde olmuştu. Bir tür “danışıklı dövüştü”. İdlib’den esen fırtına bulutları Suriye üzerinde yine fırtına bulutları toplanıyor. Bu kez maalesef rüzgâr her yönden kuvvetle Türkiye’ye doğru esmekte. Suriye savaşında alenen ‘kaybetmekte olan’ cephenin kuzu kuzu durmayacağı aşikârdı. Artık son iki seferde göstere göstere ‘kimyasal komplo’ kurup Şam’a karşı ‘sınırlı cezalandırma’ taktiği güdenlerin, bunu tekrarlamakla yetinmeyeceğini hesaba katmak icap eder. Fırtına bulutları boşanırsa, neticesi stratejik bir hamle olmaya aday. Bu da en başta 1991 Körfez Savaşı ve Irak senaryosunu akla getiriyor. HHH Herkesin malumu, dünyanın büyük güçleri artık uluslararası sistemi tanımıyor. Ahaliyi ‘aptal yerine koymak’ vakayı adiye. Haliyle neoliberal nizamın medya aktörü CNN Suriye’ye kadın elemanlarını çarşafa sokup cihatçıların izniyle yollarsa, orada Britanya istihbaratı bağlantılı Beyaz Miğferler kol gezerse işkillenmek için sebep çok demektir. Hele Suriye ordusu, müttefikleriyle birlikte Batı ve Körfez destekli cihatçı güçleri İdlib’de sıkıştırmışken... HHH Nitekim Suriye de, Rusya Federasyonu da istihbarat bilgilerine dayanarak en üst düzeyde art arda açıklamalar yaptılar. 2017 Han Şeyhun, geçen nisanda Duma’da tezgâhlanan ‘kimyasal saldırı komplosunun’ benzerinin İdlib için geçerli olduğunu duyurdular. Britanya’nın ‘Olive’ isimli özel askeri grubunun devreye girdiği, Beyaz Miğferler’in Sarakib kentinde Ahrar’üş Şam tarafından kullanılan depoya büyük miktarda kimyasal madde getirdiği kaydedildi. ABD ve cihatçı cephenin açıklamaları da yaklaşan fırtınaya işaret. IŞİD şefi Bağdadi’nin konuşmasını HTŞ (El Kaide eski Nusra Cephesi) şefi Colani’ninki, onu da ‘Ebu Cihad’ (John) Bolton’un Şam’ı tehdit eden beyanının izlemesi tesadüf değil. Avrupalı liberallerin ‘altın çocuğu’ Macron eksik kalmadı. İdlib’in yüzde 80’ini HTŞ ve diğer yabancı cihatçılar yönetiyor. IŞİD’le mücadele temsilcisi Bret McGurk’un ifadesiyle “İdlib 11 Eylül’den sonra en geniş El Kaide güvenli bölgesi”, ama olsun varsın. Cihatçılar çoktandır ABD’yi kendi hava kuvvetleri kıldı. Yenilmeye yüz tuttuklarında ‘yanıltma operasyonları’ devreye giriyor.  HHH Ancak bu kez Suriye cephesinin son büyük savaşından söz ediyoruz. Dolayısıyla ABD, Britanya ve Fransa harekete geçtiğinde farklı sonuçlar beklenmeli. Bu bağlamda Pentagon’un Suriye’nin kuzeydoğusundaki Kobane ve Haseke’deki üslerine radar sistemleri kurduğu haberleri dikkat çekici. Olası bir saldırının YPG’nin kontrolü altındaki bölgede Menbiç’ten Deyr ez Zor’a uzanacak bir uçuşa yasak bölge tesisi ile sonuçlanması işten bile değil. Hatta bunun güneyde İran varlığından şikâyetçi İsrail’i rahatlatacak tarzda genişletilmesi olasılığı var. HHH Kritik soru sahanın hâkim gücü Rusya’nın ne yapacağı... Moskova, önceki komplolarda daha ziyade boş hedeflere yönelen ve Suriye savunmasına ‘antreman yaptırılan’ anlaşmalı sınırlı saldırılardaki gibi sessiz mi kalır? Akdeniz’e aynı anda ve zamanda en geniş donanma gücünün (25 savaş gemisi, en az iki denizaltı) toplanması tesadüf mü?  Aynı şekilde Türkiye ile hızlanan diplomatik trafik, durumun bu kez farklı olduğuna işaret. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, bildik pozisyonlarını tekrarladı, İdlib’deki cihatçıları ‘irinli çıban’ diye niteledi, ‘militanların son büyük yatağının olduğu gibi bırakılamayacağını’ belirtti. Ankara’nın ‘radikalleri ılımlılaştırma’ planı beklendiği gibi başarısız. Daha mühimi, Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın Suriye ile ilgili son beyanları. Açıkça Şam’ı hedef alması, Moskova ile makasın açıklığını gösteriyor. HHH Ankara, Rusya üzerinden İdlib operasyonunu önleyemez. Operasyon Suriye’de ‘tutunulan güçlerin yenilgisi ve sınıra yığılacak insanlar’ anlamına gelir. Bunu ancak Batı saldırısı önler. Bu o zaman da Moskova’nın tutumuna bağlı olarak ‘küresel çatışma’ riskinin yanı sıra Ankara’nın sınırının dibinde uçuşa yasak bölge bulması demektir. 25 Ağustos’ta Suriye’nin kuzeyini ziyaret eden ABD Dışişleri yetkilisi William Roebuck’ın “Burada kalmaya hazırız, Başkan’ın (Trump) belirttiği gibi” sözleri en açık ifade. Türkiye’nin hali aşağı tükürse bıyık, yukarı tükürse sakal misali. Meksika’da yine gazeteci katledildi Gazetecilere yönelik şiddetin dorukta olduğu Meksika’da bir basın emekçisinin daha öldürüldüğü bildirildi. Cancun bölgesinde meydana gelen olayda aralarında yerel Kanal 10 televizyonunda çalışan bir kameramanın da olduğu iki kişi yaşamını yitirdi. Meksika’da geçen yıl 12, bu yıl ise ağustos ayı sonu itibarıyla en az 6 gazetecinin şiddet olayları sonucunda yaşamını yitirdiği belirtildi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle