24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 27 Temmuz 2018 12 Lozan Salı günü, “Türkiye’nin Özgürlük Belgesi” olan, “Lozan Barış Antlaşması”nın, “95. yılı”ydı. Ne var ki, devlet katında herhangi bir kutlama yapılmadı. Kutlama bir yana, adı bile anılmadı. Devletin başındaki Erdoğan, “24 Temmuz” günü Meclis’te, partisinin grup toplantısına katılan gençlerden, “26 Ağustos 1071 Malazgirt Zaferi”ni kutlamak için hazırlık yapmalarını istedi; AKP’nin de büyük bir hazırlık içinde olduğunu bildirdi. “Lozan Zaferi”, Erdoğan’ın “varyok” hükmünde gördüğü “Meclis”in, “TBMM Hükümeti” döneminindir. “Lozan”, “Başdelegemiz” olan “İnönü”nün dediği gibi “Birlik, bütünlük içinde bir vatan, ayrıcalıklarından arınmış bir durum, savunma hakkı kesin, kaynakları bol, özgür bir ülke”nin doğuşuydu... Yine, üç kıtanın, Avrupa, Asya, Amerika, dahası İngiltere dolaysiyle Avustralya’nın da katıldığı, dönemin tüm “Emperyalist Devletleri”nin karşısında, başta “İnönü” ve tüm delegelerimizin, emperyalizme direnişiydi “Lozan”... Ve bu ülkelerin bu toplantıyı, “Sevr’in tozunu almak” amacıyla gerçekleştirmek istediklerinin bilincini taşımanın direnciydi... Nitekim, Lozan’da, İngiltere’nin temsilcisi Lord Curzon, “Sevr’in bir maddesine dayanarak”, Çanakkale Savaşı’nda ölen “Müttefik” askerlerinin mezarını içine alan, “sekiz kilometrekarelik” bir alanın kendilerine verilmesini ister; “Türk delegeleri (...) ülkeleri uğruna can vermiş askerlerin ölüleri üzerinde pazarlığa girişemezler...” diyerek de vurgular. “İnönü”nün yanıtına gelince, şöyle başlar: “Mezarlıklar dışındaki savaş alanlarının, kutsallaştırılarak sahip olma isteği bugüne dek bilinmemektedir. Bu hesapça, Türkiye dışında kalan pek çok savaş alanında kanlarını dökmüş Türkler de böyle isteklerde bulunabileceklerdir!” diyerek, “Lord Curzon”u ne denli hafife aldığını belirtip sürdürür: “Ama bunun o kutsal ölülerle hiçbir ilgisi olmadığı bir gerçektir. Bu konuya, yaşayanların çıkarlarını bulaştırmaktan ‘tiksinti’ duyduğumuzu da dünya kamuoyuna bildirmek isterim!” “İnönü”nün, bunun gibi dört dörtlük yanıtları, gerektiğinde öteki ülkelerin delegelerine de verdiği, “Tutanaklar”da yer almıştır. Ve değerli dostlar, Erdoğan, hemen hemen “2003”lerden bu yana övdüğü “Lozan Barış Antlaşması”nı, geçen yıl gündeme oturttu; “Lozan’ı da güncelleştirmek” istiyor ve bunu geçen yılın son ayında, Yunanistan’a yaptığı ziyaret sırasında, bir “Yunan TV”sinde kendisiyle yapılan bir röportajda “ilk kez” dile getirip, evet(!) “ilk kez” açıkladı... Böylece Türkiye de öğrendi... Bitmedi; ertesi gün Erdoğan’ın, Yunan Cumhurbaşkanı P. Pavlopulos ile yaptığı görüşmede, Pavlopulos, bu “Lozan güncellemesi”ni masaya koydu. “Bir Hukuk Profesörü” olan Pavlopulos, Erdoğan’a, “bir anlaşmayı veya hukuk ilkelerini güncelleştirmenin, reformun mümkün olamayacağını” belirtti. (7.12.2017) Ne var ki değerli dostlar, önceleri, “Lozan Barış Antlaşması”yla “dertleri” olan, “dış ülkeler”di. Bunun en son örneği, “2005” yılında Strasburg’da yapılan, Türkiye ile “AB’nin Karma Parlamento Toplantısı”nda yaşanmış, Fransız Parlamenter J. Toubon, toplantıdaki Türk Parlamenterlerin gözlerinin içine baka baka, “Siz artık Sevr’i kabul edin!” diye buyurmuştu. Aslında, Erdoğan da Lozan’a karşı açtığı savaşımı, Başbakan olarak, “2004” yılında başlatmıştı; Meclis’ten geçirttiği, ünlü “Özel İdareler Yasası”nı, dönemin “Sayın Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer”, Türkiye’nin “Bağımsız Eyaletler”e bölünmesinin, böylece ‘Lozan’ ile sağlanan “bütünlüğün parçalanması” demek olduğu gerekçesiyle bu “bölücü” yasayı geri çevirmişti.  Ve değerli dostlar, “Kuruluş belgesi”nde Atatürk’e, devrim ve ilkelerine yer veren “STK”lardan da, “24 Temmuz”da, toplumun duyacağı bir “ses” gelmedi gibi. “24 Temmuz” basında “sansürün kaldırılışının” kutlandığı gün olduğundan, “Cumhuriyet”te, bir sütun baştan sona bu konunun anlamının, tarihsel boyutunun anlatılmasına ayrılmıştı, pek yerinde olarak.  “24 Temmuz”a, “Lozan Barış Antlaşması”nın günü olarak da “Emre Kongar Hoca” yazısında yer verdi. Teşekkürler. 27 TEMMUZ 2018 SAYI: 33896 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına MEHMET Orhan Erİnç İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay Genel Yayın Yönetmeni MURAT SABUNCU Yazıişleri Müdürü Bülent Özdoğan Yazıişleri Müdürü (Sorumlu) Haber Koordinatörü Faruk Eren Aykut Küçükkaya Dijital Medya Koordinatörü Bülent Mumay Reklam Direktörü Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel l Görsel Yönetmen: Hakan Akarsu l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Dış Haberler: Mine Esen l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Kültür Sanat: Emrah Kolukısa l Düzeltme: Mustafa Çolak Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Okur Temsilcisi: Güray Öz [email protected] Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım Müdürü: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Baskı Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Demirören Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 04:01 03:51 04:22 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 05:48 13:17 17:11 05:35 13:01 16:54 06:02 13:24 17:14 Akşam 20:33 20:15 20:34 Yatsı 22:13 21:52 22:07 eğitim Ücretler yüksekEDİTÖR:FİGENATALAY TASARIM:BAHADIRAKTAŞ harcanan düşük! YÖK’ün vakıf üniversiteleri raporuna göre 31 üniversite öğrenci başına 10 bin TL’den az harcıyor. Eğitim ücretleri ise sürekli artıyor YÖK’ün vakıf üniversitelerine ilişkin raporu öğrencilere şına yaptığı harcamalar ile bazı alanlardaki başarı durumları sıralandı. binlerce liralık fatura çıka Rapora göre, 76 vakıf üni ran üniversitelerin durumu versitesi 47’si İstanbul, 12’si nu gözler önüne serdi. Rapora göre vakıf üniversitele OZAN ÇEPNİ Ankara olmak üzere sadece 11 şehirde toplandı. Öğrenci rinin çoğunluğunda kütüp sayılarına bakıldığında ise 11 hane sorunu ve öğrenci başına dü bin 260’ı önlisans olmak üzere 28 şen kitap sayısı dikkat çekti. Sade bin 808 öğrenci ile İstanbul Aydın ce 5 vakıf üniversitesinde öğrenci Üniversitesi ilk sırada yer alırken başına kütüphanelerde 1 metreka 219 öğrenci ile Konya Gıda ve Tarım reden fazla alan düştü. Öğrenci ba Üniversitesi son sırada yer aldı. Li şına yapılan harcamada ise sadece sans düzeyinde ise Beykent Üniver ilk 10 üniversitenin 20 bin ve üze sitesi ve İstanbul Bilgi Üniversitesi ri, son 31 üniversitenin ise 10 bin ilk 2 sırada yer aldı. Lisansüstü eği TL altında kaldığı görüldü. timinde ise öğrenci sayılarına bakıl Çoğu İstanbul’da dığında 11 bin öğrenci ile Okan Üniversitesi ilk sırada yer alırken 3 üni “Vakıf Yükseköğretim Kurum versitede ise lisansüstü öğrencinin ları 2018” raporunda, vakıf üni olmaması dikkat çekti. versitelerinin uluslararası alanda YÖK’ün raporunda Hukuk Fakül ki başarı sıralamaları, öğrenci sa tesi ve Tıp Fakültesi bulunan üni yıları, öğrenci başına düşen kü versiteler içerisinde başarı sırala tüphane ve kapalı alan miktarı, masına göre Koç Üniversitesi ilk sı kütüphanelerdeki kitap sayıları ve rada yer aldı. Diş Hekimliği ve Ec vakıf üniversitelerinin öğrenci ba zacılık Fakültesi bulunan az sayıda vakıf üniversitesi içinde de Bezmi Âlem Vakıf Üniversitesi öne çıktı. Kütüphane sorunu Raporda en dikkat çeken unsurlardan birini öğrenci başına düşen kütüphane alanı oluşturdu. Rapora göre, öğrencilere 1 metrekareden fazla alan düşen sadece 5 vakıf üniversitesinin bulunması dikkat çekti. Sabancı Üniversitesi öğrenci başına düşen 2.3 metrekarelik alan dikkat çekerken, bu üniversite dışında sadece Koç, Atılım, Bilkent ve Çağ üniversitelerinin kütüphanelerinde öğrenci başına 1 metrekareden fazla alan düştü. Sadece 9 üniversitede öğrenci başına 10 kitap düşerken, ilk 3’te İstanbul 29 Mayıs, Bilkent ve Koç üniversiteleri yer aldı. Son 8 sıradaki üniversitelerin kütüphanelerinde ise öğrenci başına 1 kitap düşecek sayıda kitap bulunması dikkat çekti. Rapora göre, öğrenci başına üniversitelerin harcamaları incelendi ğinde de bütün öğrencileri yüzde 100 burslu olan Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi 116 bin TL ile ilk sırada yer alırken, sıralamada Koç Üniversitesi 60 bin, Sabancı Üniversitesi ise 51 bin TL ile yer aldı. Sıralamanın sonunda ise 4 bin TL ile Nişantaşı Üniversitesi ile 2 bin TL ile Avrasya Üniversitesi yer aldı. Uçurum var Üniversitelerin akademik başarılarının değerlendirildiği URAP verilerinin de yer aldığı rapora göre, akademik çalışmaların puanlandırıldığı sıralamada ilk üçte Bilkent, Koç ve Sabancı üniversiteleri yer aldı. Bilkent Üniversitesi’nin makale, atıf, bilimsel doküman, doktora, mezun olan öğrenci sayısı ve öğretim üyesi oranı ile 702 puan ile ilk sırada yer aldığı raporda, 92 puan ile Nuh Naci Yazgan Üniversitesi’nin son sırada yer alması üniversiteler arası uçurumu da gözler önüne serdi. l ANKARA Sunay Akın, eğitim tarihini anlatan ‘Okul Müzesi’ kuruyor KPSS sonuçları 31 Ağustos’ta Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) ‘‘Lisans Alan Bilgisi Sınavları’’ bu hafta sonu yapılacak. Sınavın birinci ve ikinci oturumu yarın, üçüncü oturumu ise 29 Temmuz’da gerçekleşecek. Adaylar, sınava giriş belgesine ÖSYM’nin ‘‘ais.osym.gov.tr’’ adresinden öğrenebilecek. ÖSYM, 1. ve 3. oturumlar için adayların saat 10.00’dan sonra, 2. oturum için saat 14.30’dan sonra sınav binalarına alınmayacağı duyurusunu yaptı. 2018 KPSS öğretmenlik alan bilgisi sınavı ise 5 Ağustos’ta yapılacak. Sınavların sonuçları 31 Ağustos’ta ÖSYM tarafından açıklanacak. Okulda müze Yazar ve şair Sunay Akın, Enstitü Koleji’ne ‘‘Okul Müzesi’’ kuruyor. Müzelerin eğitimde birer bilgi mabedi olduğunu söyleyen Sunay Akın ‘‘Türkiye’de ilk kez bir okul ve bir müze aynı çatı altında buluşuyor. Kurulacak ‘Okul Müzesi’nde, alfabelerden dünya kürelerine, abaküslerden mev sim panolarına kadar nice eser, ziyaretçileri öğrencilik yıllarına döndürürken eğitim hayatımızdan da bir kesit sunacak’’ dedi. Bir bölümü müze kütüphane olarak tasarlanan Okul Müzesi haftanın her günü ziyaretçilere açık olacak. Sunay Akın küratörlüğünde, sahne tasarım sanatçısı Ay KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK han Doğan tarafından tasarlanan Enstitü Koleji Okul Müzesi, ressam Can Ersal tarafından resimlendirilecek. 1920’ lerden günümüze kadar eğitimin ve öğretim metodunun gelişiminin sergileneceği Enstitü Koleji Okul Müzesi’nde yüzlerce değerli obje ve belge yer alacak. [email protected] ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ “Dönbaba, turnagagası” gibi adlar da verilen ve yapraklı dalları 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 POL ENTA P 2 ORAK AVA L 3 NAML I ODA 4 Ç BEREKET sebze olarak 5 İ B E R T A T O kullanılan bir bitki. 2/ Eskiden dervişlerin giydiği, tiftikten yapılmış 6 KAK NADAN 7 K İ MONO İ 8 E L E EDO AK 9 KARTALAÇ ince ve hafif bir başlık. 3/ Ateş... İran’da bir kent. 4/ Rütbe siz asker... 16. ve 17. yüzyıllarda Osmanlı Devleti’ne karşı Anadolu’da ortaya çıkan ayaklanmaya verilen ad. 5/ Gemi enkazı, batık... Hayvanlara vurulan damga. 6/ Mantıkta, iki önermesi bulunan ve her iki önermenin vargısı aynı olan tasım... Argoda esrar. 7/ Dağ sırtı, tepe, bayır... Sınır nişa nı. 8/ Köpek ve ineklere yedirilmek için un ve kepekle hazırlanan yiyecek... Cezayir’de bir kent. 9/ Bir nesnenin elektrik akımına karşı durma özelliği. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Üzerine iğne saplanan küçük yastık. 2/ Bir tür küçük zurna. 3/ Bir meyve... Kali teli bir kırmızı şarap veren üzüm cinsi. 4/ Koca... Hemen öfkelenen, bağırıp çağıran. 5/ Leş... Genişlik. 6/ İnsanı istenmeyen seçeneklerden birini izlemeye zorlayan sorun... Bilgisiz, kültürsüz kimse. 7/ Gö kova Körfezi’ne özgü şiddetli bir rüzgâr... Mersin’in Silifke ilçesinde antik bir kent. 8/ Gaziantep yöresinde atın yelesine veri len ad... İki nicelik arasındaki bağıntı. 9/ II. Dünya Savaşı’nda Alman işgaline karşı direnen Fransız örgütü. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle