Katalog

Cumartesi 9 Haziran 2018 8 haber EDİTÖR: SERKAN OZAN / ASLAN YILDIZ TASARIM: SERPİL ÜNAY Miraz bebeğin sütünü aldılar Miraz bebek cezaevine girdiğinde henüz 7 aylıktı. Aylardır annesiyle birlikte cezaevinde kalan Miraz bebeğin babasının aldığı süt ve yoğurda el konuldu SEYHAN AVŞAR Annesi Gülistan Diken Akbaba’yla birlikte Gebze Kadın Cezaevi’nde tutulan 22 aylık Miraz bebek geçen pazar günü cezaevinden dışarı çıkarak babasıyla vakit geçirdi. Cezaevine dönüşte baba Cengiz Zaza Akbaba, çocuğuna bir kutu süt ve bir kutu meyveli yoğurt alarak Miraz bebeği içeri verdi. Ancak daha önce serbest olan süt ve yoğurda cezaevi idaresi el koydu. Önceki gün eşi ile telefonda konuşan Akbaba, sütün ve yoğurdun halen Miraz bebeğe verilmediğini öğrendi. Konuyla ilgili yasal süreç başlatacaklarını söyleyen Akbaba, “Bir bebeğin sütünü gasp eden anlayışla karşı karşıyayız” dedi. Gülistan Diken Akbaba, 2012 yı lında, “Örgüt üyeliği” suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezasına mahkum edildi. Ceza, Yargıtay tarafından onanınca Akbaba 18 Şubat 2017’de tutuklanarak o dönemde 7 aylık olan Miraz bebekle beraber Bakırköy Cezaevi’ne konuldu. Akbaba, bir yıl önce ise Gebze Cezaevi’ne sevk edildi. Miraz bebeğin cezaevi çilesi ise bir türlü bitmek bilmedi. ‘Baba olarak üzgünüm’ Cengiz Zaza Akbaba, cezaevinde annesi ile kalan bebeklerin tutuklu veya hükümlü olmadığına dikkat çekerek, “Miraz’la beraber süt ve yoğurdu cezaevinden içeri verdim. Bu ürünleri aylardır içeri veriyoruz. Annesinin yanında kalan bebekler için bu tür besinlerin içeri verilmesi yasak değil” diye konuştu. Bu tür ürünlerin cezaevi kantininde satılmadığını anımsatan Akbaba, “700 bebeğin annesinin yanında olduğu kadın cezaevlerinde akıl edilip bir çizgi film kanalı dahi TV’ye eklenmez. Benim verdiğim süt ve meyveli yoğurda el koymuşlar. Kocaman insanlar 20 aylık bebeğin sütü ile uğraşıyorlar. Sütü almayalım diye karar alıyorlar. Bir bebeğin sütünü gasp eden anlayışla karşı karşıyayız. Bir baba olarak kızgın ve üzgünüm. Değerlendirmeyi ülkenin yurttaşları yapsın. Bu nasıl adalet” diye sordu. Bingöl’de pusu: 1 şehit Bingöl’ün Yedisu ilçesine bağlı Kabayel Jandarma Karakolu’nun çöpünü boşaltmaya giden askerlerin bulunduğu askeri araç, dün saat 17.30 sıralarında PKK’li teröristler tarafından pusuya düşürüldü. Teröristler tarafından düzenlenen silahlı saldırıda, askeri araçta bulunan 1 asker şehit oldu, 3 asker yaralan dı. Saldırıdan sonra bölgede çatışma çıktı. Teröristler çatışma sırasında kaçtı. Tedaviye alınan yaralı asker lerin durumunun iyi olduğu Yatkın öğrenildi. Kastamonu’nun Cide ilçesine bağlı Çayyaka köyü nüfusuna kayıtlı Piyade Jandarma Er Şevki Eren Yatkın’ın (20) acı haberi ailesi ne iftar için gittikleri komşularında verildi. Acı haberle yıkılan anne ve babaya sağlık ekipleri müdahale etti. Yatkın’ın 3.5 aylık asker olduğu öğrenildi. l DHA ‘Düşman hukuku’ FETÖÇATIDAVASINDAKARAR 4’ü müebbet 7 sanığa ceza Ankara 2. İdare Mahkemesi, “barış” bildirisine imza attığı için Dicle Üniversitesi’nden ihraç edi len akedemisyen Yasin Bedir’in avukatlık yapa bilmesi için Türkiye Ba rolar Birliği (TBB) tara fından verilen kararının yürütmesini durdurdu. ALİCAN Mahkeme, Bedir’in avu ULUDAĞ katlık yapmasının “te rörle mücadeleyi sekte ye uğratacağını savundu. Dicle Üniversitesi’nde araştırma gö revlisi olarak çalışan Bedir, barış bil dirisine imza attığı gerekçesiyle ihraç edildi. Hakkında “terör örgütü propa gandası” yapmak iddiasıyla soruştur ma başlatılan Bedir, ihraç kararının ar dından İstanbul Barosu’na kaydını ger çekleştirerek avukatlık yapmaya baş ladı. Ancak Adalet Bakanlığı, TBB’nin Bedir’in avukatlık yapabilmesine izin veren kararının yürütmesinin durdu rulması istemiyle dava açtı. Ankara 2. İdare Mahkemesi, 3 Mayıs’ta verdiği kararla işlemin yürütmesini durdurdu. Baroların, kamu görevlilerinin bir da ha kamu hizmeti yapamayacağına iliş kin KHK’yi “dar yorumlanması”na kar şı çıkan mahkeme, “kamu hizmeti” içe risine avukatları da koydu. Mahkeme, kararında barış imzacısı olduğu için ihraç edilenlerin avukatlık yapmasının “terörle mücadeleyi sekteye uğratacağı gibi KHK’nin amacıyla da bağdaşmadı ğını” öne sürdü. Karar sonrası toplanan İstanbul Ba rosu, Bedir’in adının baro levhasın dan silinmesine karar verdi. Mahke menin kararına tepki gösteren Bedir, asıl eleştirilmesi gerekenin siyasi ikti dar ve onun emrindeki yargı düzeni ol duğunu belirterek, “Bu yapılan açık bir düşmanlıktır. Bizlere, Barış imzacıları na karşı düşman hukuku uygulanıyor. Bizlere adeta nefes aldırmamaya ye minli bir siyasi irade var karşımızda. Bize ağaç kabuğu yesinler diyorlar. Fa kat onlara inat ne ağaç kabuğu yiyece ğiz ne de bu adaletsizliğe boyun eğece ğiz” diye konuştu. l ANKARA İhraç edilen barış akademisyeninin avukatlık yapabilmesi için Türkiye Barolar Birliği’nin aldığı kararın yürütmesi, Adalet Bakanlığı’nın başvurusu üzerine durduruldu Ata’nın babası Karşıyaka’da ölümsüzleşti Karşıyaka Belediyesi’nin Mustafa Kemal Mahallesi’nde yaptırdığı “Ali Rıza Efendi Parkı” törenle hizmete açıldı.Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ın mezarına da ev sahipliği yapan Karşıyaka, Ata’nın babası Ali Rıza Efendi’yi de unutmadı. Yaklaşan Babalar Günü öncesinde düzenlenen parkın açılışına, Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, İlçe Başkanı Uğur Yıldırım, Karşıyaka Müftüsü İsa Gürler, milletvekili adayları ve yüzlerce yurttaş katıldı. 4 bin metrekarelik alan üzerine yapılan parkta, Ali Rıza Efendi’nin mermer bir taş blokun üzerine kazınan büstü de yer alıyor. Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, “Karşıyaka deyince akla Cumhuriyet değerleri gelir; barış, demokrasi ve adalet gelir. Karşıyaka Belediyesi olarak bugüne ka dar yaptığımız tüm hizmetlerin temelinde Mustafa Kemal Atatürk’ün devrimleri, sözleri vardır. Onu rehber edinerek kentimize ve halkımıza hizmet ediyoruz. Bu park da Atamızın babası adına açılmış ilk parklardan bir tanesidir. Burada çocuklarımız hoşça vakit geçirecek spor yapacak. Burada nice Mustafa Kemal’ler yetişecek ve onlar Cumhuriyetimizi ayakta tutacak” dedi. l İZMİR / Cumhuriyet Siyasetçilere özgürlük dersleriAnayasa Mahkemesi, Gökçek’e ‘edepsiz’ dediği için ceza alan yurttaşı haklı buldu ALİCAN ULUDAĞ Anayasa Mahkemesi, kürtaj tartışmaları sırasında bir takipçisine “Sen çok mu kürtaj yaptırdın? Bu kadar bağırmanın nedeni bu mu?” şeklinde paylaşımda bulunan eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’e “EdepsizsinMelihGökçek” şeklinde gösterilen tepkiyi “ifade özgürlüğü” kapsamında gördü. Dönemin Başkanı Tayyip Erdoğan’ın, 2012’de kürtaj ve sezeryene karşı yaptığı açıklamaları tartışma yaratmıştı. Tartışmaların sürdüğü sırada, Melih Gökçek, Twitter’da kendisine tepki gösteren G.S. isimli bir kadına “Sen çok mu kürtaj yaptırdın? Bu kadar bağırmanın nedeni mu bu?” şeklinde doğrudan mesaj gönderdi. G.S’nin bu mesajı takipçilerine duyurması üzerine Twitter’da “EdepsizsinMelihGökçek” ve “TerbeyisizsinMelihGökçek” etiketi (hashtag) açıldı. Avusturya’da yaşayan Eyüp Hanoğlu da “EdepsizsinMelihGökçek Ankara’nın yarısından fazlası buna şahit zaten” şeklinde paylaşımda bulundu. Gökçek’in açtığı davada Hanoğlu “edepsiz” ifadesi nedeniyle 350 TL manevi tazminat ödemeye mahkum edildi. Anayasa Mahkemesi Birinci Bölüm, tazminat cezasıyla Hanoğlu’nun anayasada ‘Sapkın’ nefret söylemi değilmiş Anayasa Mahkemesi, “habervaktim.com.tr” adlı internet sitesinde yayımlanan bir haberde KAOS GL Kültürel Araştırma ve Dayanışma Derneği’nden bahsedilirken kullanılan “sapkın dernek” ifadesini “nefret söylemi” olarak kabul etmedi. Mahkeme, derneğin yaptığı başvuruda “sapkın” ifadesiyle anayasada güvence altına alınan şeref ve itibarın korunmasını isteme hakkının ihlal edilmediğine karar verdi. güvence altına alınan ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi. Başvurucuya 4 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmeden yüksek mahkeme, hukuki yarar görmediği gerekçesiyle yeniden yargılama kararı vermedi. Gökçek’in, olayların yaşandığı tarihte Ankara Büyükşehir Belediyesi başkanı olan bir siyasetçi olduğu ifade edilen kararda,“Başvuru konusu olaydaki paylaşım kamuoyu tarafından tanınan bir siyasetçiye yönelik olduğu için kabul edilebilir eleştiri sınırları, sıradan bir kimse ile karşılaştırıldığında daha geniştir. Bu sebeple davacının kendisine yönelik eleştirilere sıradan insanlara göre daha fazla hoşgörü göstermesi gerekir” denildi. l ANKARA Yüksel direnişçisi polis tarafından hastanelik edildi ‘İşkenceyi durdurun’ dedi, işkence gördü Ankara’da Yüksel Caddesi’nde 577 gündür eylem yapan OHAL mağdurları, polis ekipleri tarafından insan haklarının ihlal ettiği sekiz fotoğrafla birlikte Ankara Valiliği’ne giderek “İşkenceyi durdurun” dedi. OHAL’e ve tüm yasaklamalara rağmen “İşimi geri istiyorum” sloganıyla direnen OHAL mağdurları, yine polisin sert müdahalesiyle karşı karşıya kaldı. Basın açıklaması yapan Alev Şahin, polisin gözaltına alırken işkence yaptığını belirterek “Ne ekmeğimizi istemekten vazgeçeceğiz, ne de haklarımızı onların gasp etmesine izin vereceğiz” dedi. Şahin, polis müdahalesi nedeniyle basın açıklamasını tamamlayamadı. Günde iki kez basın açıklamasıyla devam eden eylemde, polis ekiplerinin işkence yaparak gözaltına alması dikkat çekti. Gözaltına alınan Nazan Bozkurt, hastaneye kaldırıldı. Başından yaralanan Bozkurt’un fotoğrafları, polis müdahalesinin boyutlarını gözler önüne serdi. Bozkurt, “Daha bugün Acun Karadağ ile birlikte valiliğe gittik. İşkence fotoğraflarıyla birlikte ‘işkenceyi durdurun’ diye imzalı yazı verdik. Akşam olanlara bakın. Polis vurdu ve gitti” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet Firarilerle birlikte 75 sanığın yargılandığı çatı davasında, tutuklu 7 sanıktan 4’ü ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. 3 sanığa 10 yıl hapis cezası verildi. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi, darbe girişiminden bir gün önce iddianamesi mahkemeye gönderilen davada eski Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca savunmasında STV’den bazı isimlere yapılan ödemelerle ilgili suçlamaları cevaplandırdı. Karaca, “Önder Aytaç bizde program yaptı. Parasını ödedik. İyi de AK Parti’den Naci Bostancı, Yasin Aktay niye yazılmıyor? Onlar da program yaptı? Onlar da bizden para aldı. Avni Özgürel, Etyen Mahcupyan, Ahmet Taşgetiren, Derya Sazak, Saygı Öztürk, bunların hepsi yaptıkları program karşılığında Bank Asya üzerinden parasını alan insanlar” dedi. Savunmaların ardından Hidayet Karaca, eski milletvekili İlhan İşbilen, Zaman gazetesi kurucularından Alaeddin Kaya ve Gülen’in akrabası Kazım Avcı’ya “Anayasayı ihlale teşebbüs” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, “suç gelirlerini aklamak” ve “dini duyguları istismar ederek nitelikli dolandırıcılık” suçlarından da 17 yıl 4 ay hapis cezası verildi. Mahkeme, Gülen’in avukatlarından Abdülkadir Aksoy, avukat Ali Çelik ve iş adamı Dilaver Azim’i ise “silahlı terör örgütü üyesi olmak” suçundan 10 yıl 6’şar ay hapse çarptırdı. Mahkeme, aralarında Fethullah Gülen, Osman Hilmi Özdil, Hamdi Akın İpek, Ekrem Dumanlı, Önder Aytaç, Şerif Ali Tekalan, Adil Öksüz ve Mahmut Akpınar’ın da bulunduğu 67 firari sanığın dosyasının ayrılmasına karar verdi. l ANKARA/Cumhuriyet ZAMAN YAZARI ALKAN: Sizin verdiğiniz vizelerle kaçtılar Zaman gazetesinin yazarlarının “örgüt üyeliği” ve “örgüt yöneticiliği” suçlamalarıyla yargılandıkları davanın dün görülen 6. duruşmasında yazar Ahmet Turan Alkan savunma yaptı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada savunma yapan Alkan cezaevindeki şartlarına değinerek, “Bize sosyal mikrop muamelesi yapılıyor. Zaman gazetesinin soruşturulmaya başlandığı zamanlarda hukuk devletinin işleyeceğine inandığım için kendime kızıyorum. AKP’nin kapatılması davasına enayi gibi karşı çıktığım için buradayım” dedi. Alkan, firar eden Zaman gazetesi yöneticilerini affetmediğini belirterek, “Masumiyetinize güvenmiyorsanız hapislik zor. Bu riski göze alıp hesap vermeleri lazımdı. Hepsi uçup gittiler. Onların uçmasına izin verenlere de bir çift lafım var: Sizin verdiğiniz vizelerle kaçtılar.” Heyet, ara kararında oy çokluğuyla tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına hükmetti. Karara şerh koyan muhalif üye yargıç Abdullah Ok, tahliye edilen yazar Ali Bulaç’ın hakkındaki delillerle diğer tutukluların durumlarının benzer olduğunu belirtti. Ok, tüm tutukluların tahliye edilmesi gerektiğini ifade etti. l İSTANBUL/Cumhuriyet FETÖ PROPAGANDASI İDDİASI Gazeteci Öztürk gözaltına alındı Gazeteci Ece Sevim Öztürk, Fethullah çı Terör Örgütü (FETÖ) propagandası yapmak suçlamasıyla gözaltına alındı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu’nca darbe girişimi sonrası bir sosyal medya paylaşım sitesi üzerinden FETÖ lehine paylaşımlarda bulunduğu iddiasıyla gazeteci Öztürk hakkında soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında Öztürk hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. Öztürk, polis tarafından bugün Şile’de gözaltına alındı. CHP Milletvekili Barış Yarkadaş, Öztürk’ün gözaltına alınmasını eleştirdi. Yarkadaş, “Yazdıklarını beğenmiyorsunuz diye bir gazeteciyi gözaltına alma hakkınız yok” ifadesini kullandı. l İSTANBUL C MY B