Katalog

Perşembe 7 Haziran 2018 EDİTÖR: ALPER İZBUL / ASLAN YILDIZ TASARIM: FUNDA YAŞAR ER ‘Erdoğan sizi kandırdı’ haber 5 İnce, referandumda yüzde 70 ile ‘evet’ rekoru kıran Şanlıurfa’dan seslendi: Kusura bakmayın dost acı söyler. ‘Evet’ oyu verirken neye evet dediğini düşüneceksin CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, 2017 referandumunda yüzde 70 ‘’evet’’ di yerek rekor kıran Şanlıurfa’dan ses lendi. Urfalılara, ‘’Sizler referandum da ‘evet’ derken, Erdoğan sizi kandır dı. Siz ‘evet’’ derken, mazotu pahalı ya aldınız ama milletvekili sayısını art tıdınız’’ diyen İnce, ‘’Kusura bakma yın dost acı söyler. Siz yaptınız, rekor sizde’’ dedi. GAP gibi bir proje varken kuyular dan su çekildiğini belir ten İnce, ‘’Bu Erdoğan’ın ayıbıdır’’ diye konuştu. İnce, Şanlıurfa’da Müze İKLİM ÖNGEL Maydanı’nda halka seslendi. İnce’nin konuşma sından satırbaşları şöyle: İslami Bilimler Üniversitesi kura cağız: Türkiye’de huzura, barışa ihti yacımız var. 3B projemiz var. Bir; ba rışacağız. İki ekonomik olarak büyü yeceğiz. Üç; adil bölüşeceğiz. Barış ekonomisi kuracağız. Şanlıurfa’da cumhurbaşkanı seçildiğimde, dün yanın en büyük İslami Bilimler Üniversitesi’ni kuracağız. Ilımlı İslam değil, radikal İslam değil, ilimli İslam ilim. Hurafeler, yobazlar, radikaller, sahtekârlar, din tüccarları değil ama dünyanın en büyük İslami Bilimler Üniversitesi’ni buraya kuracağız. Bu Erdoğan’ın ayıbı: Dünyanın en büyük bölgesel kalkınma projelerinden biri GAP. 1989’dan bu yana 100 milyar TL harcadık ama işin ilginci 120 mil yar TL geri aldık. Nereden geri aldık? Barajlarda ürettiğimiz elektirikten geri aldık. Enerjide GAP’ın yüzde 80’ini ta mamladık ama sulamada yüzde 30’unu tamamladık. Hala GAP gibi bir proje varken kuyulardan su çekiliyorsa bu devletin, bu hükümetin, bu Erdoğan’ın ayıbıdır. Bu tarihi not edin. 3 yıl için de 1.3 milyon hektar alanı su ile buluş turacağız. Ceylanpınar’ı damızlık ve to hum ıslahı için Türkiye’nin, bölgenin gözbebeği yapacağız. Tarımı Göbeklitepe’den öğrendi ler: 15 yılda 190 milyar dolar tarım sal ithalat yaptılar. Bu dönemde tarı ma verdikleri destek ise 19 milyar do lar. Dışarıdan aldıkları tarımsal ürün lerin onda birini çiftçiye verdiler. Mer cimeğin, buğdayın ana vatanı bura sı ama ne yazık ki Kanada’dan merci mek, Rusya’dan buğday alıyoruz. Tarı mı yeryüzü Göbeklitepe’den öğrendi, bu durum Türkiye’ye hiç yakışmıyor. Erdoğan sizi kandırdı: Rusya’da çiftçi mazotun litresini 0.68’e alıyor. ABD’de 0.85, Türkiye’de 1.27 dola ra alıyor. Rusya’dakinin ABD’dekinin iki katı fiyatına mazot alıyorsun ama Türkiye’nin nüfusu 80 milyon, millet vekili sayısı 600. Rusya’nın nüfusu 150 milyon, milletvekili sayısı 450. Ya ni Rusya Türkiye’nin iki katı, millet vekili sayısı 450. ABD’nin nufusu 300 milyon, milletvekili sayısı 535. Yani sizler referandumda ‘evet’ derken, si zi kandırdı Erdoğan. Siz ‘evet’ derken, mazotu pahalıya aldınız ama milletve kili sayısını artırdınız. O buğday tarla larında o emeklerinizin bir kısmını da ha çok milletvekili maaş alsın diye gi dip ‘evet’ oyu verdiniz. Kusura bakma yın dost acı söyler. Siz yaptınız, rekor sizde. Yani evet oyu verirken düşüne ceksin, neye ‘evet’ veriyorsun. ABD 300 milyon Türkiye 80 milyon, ABD’de 535 milletvekili var. 80 milyonluk Türkiye’de 600 vekil var. Karar senin. Silah değil traktör sesiyle uyana cağız: Şanlıurfa’da ilkokullarda derslik başına öğrenci sayısı 37, Yalova’da 18. Olmaz bu, doğru değil. Yalova’da ders lik başına 18 ise Şanlıurfa’da da 18 olacak. Böyle adalet, barış, kardeşlik olmaz. Bu ülkenin sınırlarında kan ak sın istemiyorum. Bu ülkenin toprakla rında Harran’da Şanlıurfa’da, silah se si değil traktör sesiyle uyanacağız. Efeler şehrinden peygamberler şehrine CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İn ce, Hakkari ve Adıyaman’dan sonra ücüncüGüneydoğu Anadolu mitingini peygamlerler şehri Şanlıurfa’da yaptı. Şanlıurfa meydanı, 35 derece sıcağa ve Ramazan’a karşın öğle saatinde İnce’yi dinlemeye gelenlerle doldu. ‘’Urfalıyam ezelden’’ türküsüyle bekleyen Urfalılar, İnce’yi ‘’Başkan İnce’’ sloganlarıyla karşıladı. İnce, konuşmasına ‘’Dün Aydın’da efeler şehrindeydim. Bugün peygamberler şehrindeyim. Kültürlerin kesiştiği, uygarlığın beşiği, şanlı direnişin şehri Şanlıurfa sağolun. Nemrut’a direnen Hazreti İbrahim şehrinin güzel insanları, efeler şehrinden peygamberler şehrine gönül köprüsü kurmaya geldim. Sizlere barış, huzur demeye geldim. Sizlere ‘Bir büyük şemsiye atında uzlaşalım’ demeye geldim’’ diyerek selamladı. Sosyal medyada İnce liderliğe yükseldi Cumhurbaşkanı adaylarına yönelik sosyal medya plat formlarında atılan mesajlarda geçen hafta ilk kez Muharrem İnce, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı geçerek ilk sıraya yerleşti. 24 Haziran seçimlerine kısa bir süre kalırken, Medya Takip Merkezi (MTM) tarafından her hafta düzenli olarak sosyal medya üzerinde yapılan araştırma sonuçlarına göre cumhurbaşkanı adayları arasında öne çıkan isim geçen hafta ilk kez değişti. Buna göre CHP’nin adayı Muharrem İnce az bir farkla Erdoğan’ı geçerek birinci sıraya gelirken, Erdoğan ikinci sırada yer aldı. İYİ Parti’nin Cumhurbaşkanı adayı Meral Akşener üçüncü sırada, SP’nin adayı Temel Karamollaoğlu ise dördüncü sırada yer buldu. HDP’nin adayı Selahattin Demirtaş beşinci sırada, Vatan Partisi’nin adayı Doğu Perinçek ise altıncı sırada yer aldı. l MAHMUT LICALI ‘Birinci turda bitirelim’ CAN HACIOĞLU Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Eskişehir’in Tepebaşı İlçesi Sıhhıye Meydanı’nda halka hitap etti. Muharrem İnce, platforma eşi Ülkü İnce ile birlikte çıkarak coşkulu kalabalığı selamladı. Mitinge katılan Eskişehirli bir kadın İnce eşi ile kalabalığı selamlarken, kürsüye yazma attı. İnce, yazmayı alarak eşinin boynuna bağladı. İnce, 33 günde 70’inci mitingi Eskişehir’de gerçekleştirdiklerini söyledi. İnce, “İlk turda yüzde 30’u aşalım, ikinci turda Allah’ın izniyle bu seçimi alırız” dedim. Ama iş değişti. Niye ikinci tura bırakayım. Birinci turda halledelim bunu” dedi. ‘Bahçeli yağcılık yapıyor’ İnce, apolet tartışmasına değinerek “Orada bana ‘çırak’ derken alkışlıyorsun. Senin apoletlerini sökeceğim’ dedim. Söylediğimin arkasındayım. Erdoğan da ‘Sen ondan söktüğün apoletleri Apo’ya mı takacaksın?’ dedi. Apo’yu ben tanımam. Ama Erdoğan, Ergenekon’da, İnce, eşiyle birlikte kalabalığı selamladı. Balyoz da cezaevine attığın generallerin apoletlerini sen FETÖ’ye mi taktın?” İnce, Erdoğan’ın, Başbakanlığı döneminde Korgeneral Engin Alan’ın, salona girdiğinde ayağa kalkmamasını eleştiren videosunu izleterek şöyle konuştu: “Ülkücü kardeşlerime sesleniyorum, vicda nınıza sesleniyorum: Engin Alan Korgeneral, MHP’den milletvekilliği yaptı. Erdoğan diyor ki ‘Sen generalken bana ayağa kalkmadın, ben de seni hapse attım.’ Peki ben ‘O generalin apoletlerini sökeceğim’ dediğimde Bahçeli bana laf söylüyor. Kendi milletvekilini hapse atmış adama yağcılık yapıyor. Ülkücülerin takdirine sunuyorum bunu.” Cumhurbaşkanlığı seçildiğinde medyanın da rahat edeceğini belirten İnce, “Özgürleşecekler çünkü, kendine gelecekler. Onlar Erdoğan’ın medyası. Korkak bir medya, diz çökmüş bir medya. Sizin telefonlarınız milletin medyası. Benim cumhurbaşkanlığımda televizyonu açtığınız zaman 16 kanalda Muharrem İnce’yi görmeyeceksiniz” dedi. Siyasette kin tutmadığını söyleyen İnce, “Ama şu TRT’yi yüreğime yazdım” dedi. İnce, mitingden sonra yağmur altında yoluna devam ederek, Odunpazarı Belediyesi tarafından Erenköy’de düzenlenen iftar programına katıldı. l ESKİŞEHİR Reyting rekoru kırarız: Meydanlara gelip şöyle söylüyor; ‘Sana ekonomi öğreteceğim’. Ben de önce diplomanı göster de sonra diyorum. Geçenlerde bir yandaş yazar diyor ki; ‘Onun diplomasını FETÖ’cüler çalmış.’ FETÖ’cüler de açıklama yaptı, ‘Çalacaktık aradık ama bulamadık’ diye. Sayın Erdoğan, meydanlara çıkıp benim olmadığım yerlerde bana ekonomiyi öğreteceğini söylüyorsun. Bana ‘çırak’ diyorsun. Bak arkamdan konuşma. İsteğin kanalda prompterını, danışmanları nı hepsini al gel, bana ekonomi öğret. Belgesel gibi yapalım. Mesela gel bir kanala bana tarım öğret. Muharrem İnce, gel diyecek, gelmeyeceksin, sana kim inanır? Herhalde dünyada reyting rekoru kırarız. Yazlık engellilerin olacak: İstanbul’da da 5 saray kullanıyor, onları da kullanmayacağım. Bir de Marmaris’e yazlık saray yaptırıyor, 300 odalı. Marmaris’teki 300 odalı yazlık sarayı namus şeref sözüdür engelli vatandaşlarıma tahsis edeceğim. Sıray la orada birer hafta tatil yapacaklar. Toplumu barıştırmak için buradayım. Ekmeğinizle oynamayacağız: Onlardan bizim farkımızı söyleyeyim. Şurada gördük, “Ya oy ver ya işten çıkarsın’’ diyor. Kafaya bakın. Belediye Başkanı’nın yaptığına bakın. AK Parti’ye oy veren kardeşlerim söz veriyorum, asla ekmeğinizle oynamayacağız. Böyle kardeşlik olur mu? Muharrem İnce seçildin, yemin ettin, göreve başladın, 24 saatte içinde yapacaksın. l ŞANLIURFA Kılıçdaroğlu Denizli’de fabrikada çalışan kadınlarla bir araya geldi. ‘Ekonomi için söyleyeceği sözü yok’ Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın ekonomiden hiç söz etmediğine dikkat çekerek Türkiye’nin borç batağına itildiğini söyledi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın seçim çalışmalarında ekonomi konusuna hiç değinmediğini anımsatarak, “’Ekonomiyi düzelteceğim’ derse, ‘16 yıldır sen batırdın’ diyecekler. Söyleyeceği bir şey yok. Çünkü deniz bitti” dedi. Denizli’de sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya gelen Kılıçdaroğlu, yaşanan ekonomik krize ve bu konuda AKP’lilerin sessizliğine vurgu yaptı. CHP lideri, Erdoğan’ın sürekli 24 Haziran sonrasına tarih verdiğine dikkat çekerek, “Neden şimdi anlatamıyor? Çünkü söyleyeceği hiçbir şey yok. Konuşunca Batı’yı asıyor, kesiyor sonra ayaklarına gidiyor borç istiyor. Kendisi gidiyor sonra Mehmet Şimşek gidiyor. Dolarla borç alıyorlar. O ülkeler de hemen çıkarıp vermiyor parayı. ‘Önce şartlarımızı yerine getir’ diyor. ‘Faizleri arttır’ diyor. Geliyor içeride bağırıyor ‘faiz çok yüksek’. Türkiye dünyanın en yüksek faizle borç alan ülkesi. Türkiye’yi bu borç ve faiz batağından kurtarmamız gerekiyor” diye konuştu. Son 14 yılda 2 trilyon 64 milyar dolar harcayan AKP’nin yol ve köprü yatırımından başka kamuoyuna sunduğu hiçbir projesi olmadığını anımsatan CHP lideri, “Milletin her kuruşunun hesabını sormak bizim boynumuzun borcu” diye konuştu. l DENİZLİ/Cumhuriyet ‘Ağır bir tablo ile karşı karşıyayız’ CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Kocaeli’nin Çayırova ilçesinde bir otelde sanayici, iş insanları ve partililerle bir araya geldi. Kılıçdaroğlu, yeni bir anlayışla Türkiye’nin sorunlarının çözülmesi gerektiğini belirterek, “Amacımız hep birlikte barış içersinde yaşamak, huzur içinde yaşamak. Kavgadan, gerginlikten bu ülke bıktı. Yeni bir anlayışla yola çıkmak ve Türkiye’nin sorunlarını çözmek zorundayız” dedi. Ülkenin ağır bir tablo ile karşı karşıya olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Bugün ağır bir tablo ile karşı karşıyayız. Bu güzel ülkede bir kişi işsizlikten ötürü kendisini yakıyorsa topraklarımızın bereketli olduğu ülkede bir çifti banka borçları yüzünden kendini yakıyorsa, bir sanayici borçları nedeniyle intihar ediyorsa sorunumuz var demektir. Bu ülkede 17 milyon yoksulumuz varsa sorunumuz var demektir. Bu ülkede cep telefonuyla konuşurken endişe duyuyorum diyorsa sorunumuz vardır” diye konuştu. Kılıçdaroğlu, “CHP yola karşı, köprüye karşı diyorlar” sözünü eleştirerek, “Köprüyü kaça yaptın? diye sorunca, ‘siz köprüye karşısınız’ diyorlar. Eğer köprüyü kendi cebinden yaptıysan vallahi sormayacağım. Ama milletin parasıyla yaptıysan soracağım. Siyaset zenginleşme aracı değildir, malı götürme sanatı değildir” dedi. AYM, CHP’nin ittifak yasası başvurusuna ret gerekçesini açıkladı. Karara muhalif kalan iki üye, mühürsüz oyların hile iddialarına neden olacağına vurgu yaptı ‘Seçimlerin üzerine gölge düşürür’ Anayasa Mahkemesi, kamuoyunda “seçim ittifakı yasası” olarak bilinen kanunun bazı maddelerinin iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle CHP’nin yaptığı başvuruyu reddetmesine ilişkin kararının gerekçesini açıkladı. Gerekçede, mühürsüz oyların geçerli sayılmasının anayasaya aykırı olmadığı, sandıkların taşınmasının ise seçim güvenliği için olduğu belirtildi. AYM’nin kararına üyeler Osman Paksüt ve Engin Yıldırım muhalefet etti. İki üye, “Mühürsüz oy pusulalarının geçerli sayılması, çoğu kez hile iddialarına yol açmakta, serbest seçimlerin üzerine gölge düşürülmesine ne den olmaktadır” değerlendirmesini yaptı. Sandıkların taşınmasının anayasa ya aykırı olduğunu düşünen iki üye, karşı oy yazılarında, şu ifade kullanıldı: “Herkesin kayıtlı olduğu adrese göre en yakın sandıkta oy kullanması genel ilke olan bir seçim sisteminde bazı seçmenler yönünden farklı bir uygulamaya gidilmesinin, genel ilkeden ayrı bir uygulamaya tabi tutulacak olan bir kısım seçmenler yönünden oy kullanma hakkını zorlaştırıcı bir durum yarattığı, bu nedenle de seçme hakkına bir müdahale teşkil ettiği açıktır. Seçmenlerin önemli bir bölümünü sandık başına gitmekten caydırıp caydırmaya cağına bakılması gerekir. Bu konuda somut ölçütler ve güvenceler getirilmeden, sadece güvenlik nedenleriyle seçim bölgelerinin birleştirilmesini öngören kural, devletin sağlamakla yükümlü olduğu güvenlik ortamını sağlayamadığı durumlarda, serbest oy kullanabilmenin tüm külfetini seçmene yüklemekte olduğundan, ölçülü bir düzenleme değildir. Bu nedenle kuralın, Anayasa’nın 13. ve 67. maddelerine aykırı olduğu kanaatindeyim.” ‘Adil ve makul denge olmalı’ İki üye, mühürsüz oy konusunda ise şöyle muhalefet etti: “Arkası sandık ku rulunca mühürlenmemiş oy pusulalarının geçerli sayılmasının, sandık kurullarının ihmali nedeniyle seçmenin oyunun geçersiz sayılarak zayi olmaması gibi, meşru ve önemli bir nedene dayandığı anlaşılmaktadır. Ancak, mühürsüz oy pusulalarının geçerli sayılması, çoğu kez hile iddialarına yol açmakta, serbest seçimlerin üzerine gölge düşürülmesine neden olmaktadır. Bilindiği gibi bu konuda en çok dile getirilen iddia, önceden fazla basılan oy pusulalarından bir şekilde elde edilen veya aslına benzer biçimde sahte olarak basılan, dolayısıyla arkasında sandık ku rulunun mührü bulunmayan oy pusulalarına tercih mührü önceden basılarak sandığa gitmeden önce seçmene verilip bu pusulayı sandığa atması, sandık kurulu başkanının kendisine vereceği arkası mühürlü oy pusulasını da geri getirmesi halinde maddi veya diğer bir çıkar vaat edilmesi iddiasıdır. Bu nedenle, mühürsüz oy pusulalarının geçerli sayılması konusunda, bir yandan seçmenin iradesinin olabildiğince korunması, diğer yandan da seçimlere gölge düşürülmemesi gibi iki üstün yarar arasında adil ve makul bir denge kurulmalıdır.” l ANKARA/Cumhuriyet C MY B