01 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazartesi 4 Haziran 2018 12 yorum TASARIM: EMİNE BİLGET Kavram kargaşasında boğmak! A KP ve onun cumhurbaşkanı adayı, çoğu kavramı ve onlara yüklenmiş olan değerleri yerliyersiz kullanıyor. Bunları asıl bağlarından koparıyor; Türkçe, Arapça ve Farsça anlamlarını değişimli kullanarak anlamsızlaştırıyor ve buradan toplumsal aklı karıştırmaya çalışıyor. Toplum, siyasetten basınyayına, eğitimden kültüre dek hemen her alanda AKP siyasetinin içini boşalttığı kavramların dünyasında savrulup duruyor. ‘Kendince’ AKP, evrensel değer kazanmış çoğu kavramı, hiçbir kaygı taşımadan; nedenini açıklama gereği bile duymadan kendine göre anlamlandırmayı iş edinmiş bulunuyor. Örneğin, AKP’ye göre Türkiye tam bir hukuk devletidir; bu ülkede hukuk tarafsız ve bağımsızdır. Düşünce ve ifade özgürlüğü alanında da bu ülkenin hiçbir eksiği bulunmamaktadır. Ülkenin hukuk ve özgürlük düzeni kusursuzdur. Yine AKP’ye göre Türkiye’de basınyayın tamamıyla özgürdür. Bu konularda Türkiye’yi eksikli bulanlar, iç ve dış düşmanlardır; vatan hainleri ve teröristlerdir. Oysa hukuk ve özgürlük kavramları, Türkiye’nin de imzalamış olduğu uluslararası sözleşmelerce düzenlenmiş; insanlığa mal olmuş, nesnel özellikli evrensel değerlerdir. Bu değerlerin Türkiye’de geçerli olmadığı ve uygulanmadığı, uluslararası değerlendirme raporlarında sıklıkla yer almaktadır. AKP’nin oluşturduğu kavram karışıklığı ortamı, geçen haftanın erdem örneğinde görüldüğü gibi her gün yeni bir ürün veriyor. Erdem?! AKP’nin cumhurbaşkanı adayı Akhisar mitinginde kavram konusunda yepyeni bir sayfa açtı; sahiplendikleri değerlerin başında erdemin geldiğini özenle belirtti. Erdem, Türkçemizde “Ahlakın övdüğü iyilikçilik, alçakgönüllülük, yiğitlik, doğruluk gibi niteliklerin genel adı” anlamına geliyor. AKP ile erdem bağdaşmaz! Öncelikle, erdem ahlak kavramının üzerinde yükselir; AKP ahlak konusunda bir eksiklik hissetti de mi erdeme sarılıyor, bilinmez. Yine de önemi nedeniyle, bu yeni aşka daha yakından bakılmalıdır. AKP’nin iyilikçiliği, öncelikle ve açıkça, “OHAL sayesinde grev kalmadı” diyerek desteklediği sermaye kesimi içindir. AKP iyilikçiliği daha özelde geçen günlerde Dünya Bankası’nın açıkladığı gibi büyük inşaat şirketleri içindir: Limak, Cengiz, Kalyon ve Kolin. Diğer yönden AKP, bu toplumun işsizi, işçisi, üreticisi ve emeklisiyle emekçileri ve bağımsız özgürlükçü yazar, yorumcu ve bilim insanları için hiç ama hiç iyilikçi olmadı. Alçakgönüllülük mü? Kendisini eleştirenlere Ey... diye başlayan ve “Sen kimsin?” diye devam eden boş nutuklar çekmesi ya da “CHP çöplüktür... HDP’yi sandığa gömün...” komutları değil, yıllar önce söylediği “Ananı al da git” sözleri; AKP adayının alçakgönüllüğünün(!) dört dörtlük kanıtlarıdır. Yiğitlik, eğer, elinizdeki devletin tüm olanaklarını kullanarak, seçimdeki rakiplerinizi “Bizans” diye düşmanlaştırma; sizi eleştirenleri elinizdeki basınyayın gücüyle, yetmezse polisi ve savcıyı kullanarak susturmak; onları haklarında yargı kararı olmadan sürekli suçlamak ve sonra da karşılarında efelenmekse yiğitlik, AKP’de fazlasıyla var! Ya doğruluk? Çok söze gerek yok; ekonomi ile ilgili konular bir tarafa, hukuk ve özgürlük konusunda bunca gerçekdışı söylemi, AKP’nin doğrulukla hiçbir ilgisinin bulunmadığını kanıtlar. Kısaca, AKP bir yönden insanlığa mal olmuş evrensel değerleri kendine göre tanımlıyor; diğer yönden de erdem gibi çok olumlu kavramları hiç hak etmemesine karşın kendine mal etmeye çalışıyor; kafa karıştırıyor. Ama bu kez şaşırmak yok! HHH Türkiye sendikacılığının yarım asırlık çınarı DİSK’in genel başkanlığına seçilen Arzu Çerkezoğlu’nu ve DİSK’i kutluyor, başarılarının devamını diliyorum. 4 haziran 2018 SAYI: 33843 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına MEHMET Orhan Erİnç İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay Genel Yayın Yönetmeni MURAT SABUNCU Yazıişleri Müdürü Bülent Özdoğan Yazıişleri Müdürü (Sorumlu) Haber Koordinatörü Faruk Eren Aykut Küçükkaya Dijital Medya Koordinatörü Bülent Mumay Reklam Direktörü Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel l Görsel Yönetmen: Hakan Akarsu l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Dış Haberler: Mine Esen l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Kültür Sanat: Emrah Kolukısa l Düzeltme: Mustafa Çolak Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Okur Temsilcisi: Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım Müdürü: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Demirören Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 03:29 03:21 03:54 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 05:26 13:08 17:06 05:14 12:53 16:49 05:41 13:16 17:08 Akşam 20:39 20:20 20:38 Yatsı 22:27 22:04 22:17 Olaylar ve GOrUSler EDİTÖR: NAZAN ÖZCAN posta@cumhuriyet.com.tr YÖK’ün sefilliği MUSTAFA ALTINTAŞ Prof. Dr., Gazi Üniversitesi Son aylarda 2547 Sayılı Yükseköğretim, 2914 Sayılı Yükseköğretim Personel Yasası ve 2809 Sayılı Yükseköğretim Teşkilatı Yasası’nda bir dizi değişiklik yapıldı ve yapılıyor. AKP programında YÖK ve yükseköğretim kurumlarımız açısından yapılan değerlendirme ve amaç şöyle ortaya konuluyordu: “Türkiye’de yükseköğretim, nicelik açısından büyük bir ilerleme kaydetmiş, ancak nitelik bakımından aynı başarı gösterilememiştir. Yükseköğretimde köklü bir reforma ihtiyaç vardır. YÖK, üniversiteler arasında koordinasyon sağlayan, standart belirleyici bir yapıya kavuşturulacak, üniversiteler idari ve akademik özerkliğe sahip, öğretim elemanları ve öğrenciler üzerinde baskı, dayatma ve antidemokratik uygulamaların bulunmadığı, bilimsel bilginin üretildiği, araştırma ve öğretim faaliyetlerinin esas olduğu kurumlar haline getirilecektir.” 12 Eylül’ü aratıyorlar Yükseköğretim kurumlarında temel sorunun yönetsel özerklik ile akademik özgürlüğün yokluğunun, öğretim elemanları ve öğrenciler üzerindeki baskı, dayatma ve antidemokratik uygulamalar olduğunun altını çizen AKP, hükmetmeye başladıktan sonra, her kurum ve kuruluş ile toplumun tüm kesimlerinin yanı sıra üniversite topluluğunu da, 12 Eylül faşist uygulamalarını aratır bir duruma getirdi. Yanı sıra nicelikte doyum noktasına gelindiğini, asıl sorunun “niteliğin yetersizliği” olduğunu ileri süren AKP, her il ve ilçede üniversite tabelası asılan kuruluş sayıları ile övünür duruma geldi. Akademiya üzerindeki baskıları ve yasakları en ileri seviyede uyguladı. Bilimsel nitelik nerede? AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, iktidara geldiklerinde 76 olan yükseköğretim kurumu sayısına 131 adet eklemede bulunduklarıyla övünürken, bunların bilimsel nitelik açısından sersefil olduklarını göz ardı ediyor. Üniversite öğretim üyeliğine yükseltilmeyi, doçentlik yabancı dil sınavında başarı puanını düşürerek, sözlü sınavları kaldırarak ucuzlattığının ayırdında bile olmadığı izlenimi veriyor. Oysa ki, Yükseköğretim Kurulu’nun Türk üniversitelerinin dünyadaki yerini görmek için Quacquarelli Symonds (QS) şirketine yaptırdığı araştırma tam bir hayal kırıklığı. Araştırma, AKP programında yakınılan “nitelik sefilliğinin”, 16 yıllık AKP hükümranlığında da sür YÖK ve önüne getiren “af yasa öneri ve tasarılarını”, popülizme başvurarak yasalaştıran TBMM, öncelikle “üniversite öğrencilerinin başarısızlığı”nın nedenlerini analitik bir yaklaşımla belirlemeli ve bu nedenlerin köklerine inerek ortadan kaldırmalı. Yoksa “öğrenci afları” sadece seçim rüşveti olarak kalmaya mahkum. YÖK Başkanvekili Kapıcıoğlu öğrenci affını müjde olarak sundu. düğünü ortaya koydu. Türk üniversitelerinin dünya ile rekabet edebileceği alanların araştırmasını isteyen YÖK’ün, QS’e Türkiye’deki 47 üniversitede yaptırdığı araştırmada sadece 10 üniversitenin dünyada ilk 1000 listesine girebileceği, değerleme ölçütlerinden 46 başlıktan yalnızca 23 başlıkta rekabet edebilir olduğu ortaya çıktı. Türkiye’nin “iyi” olduğu alanlarda ise araştırma sonuçlarına göre “akademik verimlilik” puanlarının 100 üzerinden ortalama 50 60 puan bandında kalması, üniversitelerdeki akademik eksiklikleri gözler önüne serdi. Rekabet edebilir üniversiteler arasında Erdoğan’ın ismini taşıyan Rize’deki üniversite bulunmazken, “yerli ve milli olmamakla” suçladığı Boğaziçi Üniversitesi, “solcu ve ateist, terörist” olarak hedef gösterdiği ODTÜ, Türkiye’yi küresel bilim alanında temsil edebilme özelliklerini taşıyor. Öğrenci affı Bu sefilliği ve zavallılığı artırıcı son atak ise “tüm aşamalarda” başarısız olduklarından kaydı silinenlere, 24 Haziran 2018 seçimleri için “diploma rüşveti” olarak getirilen düzenleme ile yapıldı. YÖK Başkanvekili’nin verdiği bilgiye göre, getirilen düzenleme ile 680 bin kaydı silinmiş ya da sildirmişlere, yeni bir “umut” bezirgânlığı yaratıldı. YÖK Başkanvekili Mehmet İsmail Safa Kapıcıoğlu, bu son düzenlemenin başlangıç tarihinin olmadığı “müjdesini” vermekten de kendisini alıkoyamadı. YÖK sisteminin, akademiya dünyasının üzerine karabasan olarak çökertildiği 1981 Kasım’ından bu yana, en sonu 2014’de olmak üzere, kaydı silinen ve kaydını sildirenler için yeniden öğrenci olma olanağı 13 kez yaratıldı. Bu yeniden çağrılara 354.882 öğrenci uydu, bunların yüzde 42’lik bölümü olan 149 bini mezun oldu. 2014 affından ise 13.365 kişi yararlandı, bunların yalnızca yüzde 16’sı, 2.224’ü mezuniyet belgesi alabildi. Torba/Çuval yasa içinde çıkartılan bu yeni af ile başvuru ve başarı oranını izlediğimizde benzer sonuçlar ile karşılaşacağımızdan, yani affın muhatabı olanların bu türden “seçim bahşişlerine” itibar etmediklerini göreceğiz. Nedensonuç ilişkisi Azgelişmiş toplum ve kurumların ve bu arada “Yeni YÖK”ün temel özelliklerinden birisi de, bunların nedenler yerine, sonuçlara odaklanmış olmaları. Bu nedenle de, nedenleri ortadan kaldırma yerine, enerjilerini sürekli olarak sonuçları giderme çırpınması içinde debelenip dururlar. YÖK, bu son yasa ile 14 kez aynı çukurda debelenip dururken, olan ülkenin geleceğini oluşturması gereken gençlere oluyor. YÖK ve önüne getiren “af yasa öneri ve tasarılarını”, popülizme başvurarak yasalaştıran TBMM, öncelikle, “üniversite öğrencilerinin başarısızlığı”nın nedenlerini analitik bir yaklaşımla belirlemeli ve bu nedenlerin köklerine inerek, bu nedenleri ortadan kaldırmalı. Üniversite diploması, gençlerin geleceği açısından vazgeçilmez bir araç, istihdam piyasasında çok değerli bir belge ise toplumsal kökeni ne olursa olsun her bireye fırsat, olanak ve başarı şansı veren demokratik eğitime dönük bir sistem kurulmalı. Bu fırsat eşitliğinin de başlangıçta eşit entelektüel yetenek gerektirdiği ise akıldan çıkartmamalı. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com TELEVİZYON 06.00 Güne Merhaba 09.00 Parametre 10.00 10’dan Sonrası 13.00 Bugün 15.00 Günlük 15.46 Hava Durumu 18.00 Ana Haber 19.30 Gündem Spor 21.00 Tarafsız Bölge 00.30 Gece Haberleri 08.00 Güne Başlarken 11.00 Ayşenur Arslan ile Medya Mahallesi 13.00 Haber Masası 16.00 Haber Kritik 17.00 İz Bırakanlar 18.00 Ana Haber 21.00 Gündem Özel 23.30 Gün Sonu 09.15 Ayrıcalıklı Rotalar 09.55 Hava Durumu 10.15 Ruhun Doysun 11.40 Tam Senlik 13.00 Haber Bülteni 14.15 Türkiye’nin Seçimleri 16.15 Sınır Tanımayan Haberler 18.20 Hayat Yeniden 20.00 Ana Haber  21.05 Belgesel 23.00 Haber Bülteni 23.15 90+ 07.00 Gün Başlıyor 07.55 Hava Durumu 09.00 Güne Bakış 12.00 Gün Ortası 14.00 Manşet 14.45 Spor Bülteni 17.00 Akşam Haberleri 19.00 Ana Haber 20.55 Hava Durumu 01.00 Haber Bülteni 07.00 Dizi: Yabancı Damat 09.45 Dizi: Aşkı Memnu 12.45 Gelinim Mutfakta 15.00 Magazin D 16.15 Dizi: Arka Sokaklar 19.00 Ana Haber 20.00 Ben Bilmem Eşim Bilir 23.30 Dizi: Galip Derviş 01.45 Sahur Vakti 07.00 Gün Başlıyor 10.00 Haber 10 10.30 Yurttan Haberler 13.00 Haber 13 15.15 Spor Turu 17.00 Tele Ekonomi 18.00 Haftaya Bakış 19.00 Ana Haber 20.05 18 Dakika 21.00 Tele Gündem 23.00 Gün Bitiyor 01.00 Tele Gündem 08.30 Dizi: Beni Affet 09.45 Dizi: Adını Sen Koy 11.00 Duymayan Kalmasın 13.00 Olay Yeri 16.00 Dizi: Beni Affet 19.00 Star Haber     20.00 Dizi: Söz 00.15 Dizi: İstanbullu Gelin 01.45 Ramazan Bereketi 07.00 Güne Bakış 10.30 Biz Bize 12.00 Haber 14.30 Gündemin İçinden 16.00 Güncel 18.15 Kültür Sanat 19.00 Doğru Seçim 19.30 İftara Doğru 20.00 Ana Haber 00.00 Gece Haberleri 03.00 Sahur Vakti BULMA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1/ Birbiri ardından gelen şeyler için kullanılan sözcük. 2/ Bir soru sözü... Ciltçilikte, 1 2 3 4 5 6 7 8 9 kitap yapraklarını düzgün tutmaya yarayan ince örülmüş şerit. 3/ “Benden gayrısına 1 T I NAZTEPE 2 OLAY ÜVEZ 3 K I Ş AVARA 4 AS KNEZ 5 TUNA YE İ S 6 ARAÇ HU 7 K AMAN Y AD 8 ESAS BETA 9 KUZUKULAK gönül verirsen / ola yolların bağlana dostum” (Pir Sultan Abdal)... “Çok önemli kişi” anlamında uluslararası kısaltma. 4/ Uzak... Tatlı ve sulu bir şeftali cinsi. 5/ Bir işte bir kimse ya da şeyin üs tüne düşen görev... Yabancı paraların ulusal para cinsinden değeri. 6/ Bir pamuk cinsi... Satrançta bir taş. 7/ Lüfer balığının irisi... İskambilde bir kâğıt. 8/ Cilt kapakları özel bir düzenle gevşetilip sıkıştırılabilen klasör. 9/ Küçük çocuklarda ishal ve kusmalara neden olan bir virüs... Ayağın üstündeki tümsek yer. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Unutulmaması gerek şeyler için konulan nişan. 2/ Bir nota... 18. yüzyılda Fransa’da moda olan göste rişli bir bezeme biçemi. 3/ Osmanlı Devleti’nde vezir ve yüksek makam daki devlet adamlarının giydiği bir tür başlık. 4/ Bektaşi dervişi... Çocuğun eğitim ve öğretimiyle ilgili erkek bakı cı. 5/ İnce ve uzun çubuk... Güzel çi çekli bir süs bitkisi. 6/ Şarkı, türkü... Derviş selamı... Gözleri görmeyen. 7/ Balı alınmış petek... Şebeke. 8/ Argo da karnı aç ya da parasız kimse... Çok çevik bir av köpeği cinsi. 9/ Gelin baş lığı... Kırgızistan’ın para birimi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle