16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Napolyon’un şapkası SATILIYOR Ünlü Fransız devlet adamı Napolyon Bonapart’a ait iki savaş şapkası Fransa’da açık artırmayla satışa sunuluyor. Şapkanın Napolyon’un komutasındaki Fransız ordusunun İngiliz güçlerine yenilgisiyle sonuçlanan Waterloo Savaşı’ndan kaldığı düşünülüyor. Napolyon’un ölümünden 200 yıl sonra bulunan şapka, Lyon’da yapılacak müzayede ile satışa sunuluyor. Çarşamba 20 Haziran 2018 Sumatra orangutanı Avustralya’da öldü Saray ormanlarıEDİTÖR:MÜNEVVEROSKAY/ELİFTOKBAY TASARIM:ŞÜKRANİŞCAN dinamitlenecek 50 yıllık hapis Dünyanın bilinen en yaşlı Sumatra orangutanı, yaşadığı yerlerden çok uzaklarda Avustralya’daki bir hayvanat bahçesinde öldü. 1968’den bu yana Avustralya’da tutulan Puan, 62 yaşındaydı. BBC’nin haberinde, 50 yıldır Perth Hayvanat Bahçesi’nde kalan Puan’ın, yaşla ilgili komplikasyonlar nedeniyle uyutulduğu belirtildi. 11 yavrusu ve yavrularından da 54 torunu olan Puan, hayvanat bahçesinin “büyük yaşlı teyzesi” olarak anılıyordu. Puan, 2016’da “dünyanın en yaşlı orangutanı” olarak Guinness Dünya Rekorlar Kitabı’na girmişti. Dünya Doğayı Koruma Vakfı’na göre, dünyada yaklaşık 14 bin 600 Sumatra orangutanı bulunuyor. l Cumhuriyet 9 MİNİK GÖL ARTIK YOK İnsuyu’nun gölleri kurudu Burdur’un İnsuyu Mağarası’ndaki 9 gölün tamamı, kuraklık nedeniyle kurudu. Yanlış ışıklandırma nedeniyle bazı sarkıtların da karardığı mağaranın ışıklandırması düzeltilerek, iki yılın ardından yeniden ziyarete açıldı. Yatay uzunluğu 597 metre olan mağaranın ziyaret edilebilen 300 metreye kadar olan bölümünde 9 göl bulunuyor. Mağaranın gölleri, kuraklık ve bölgedeki aşırı sondajlar nedeniyle tamamen kurudu. Burdur Kültür ve Turizm İl Müdürü Mehmet Özdemir, mağara içinde, ‘Büyükgöl’, ‘Dilek Gölü’ gibi 9 göl olduğunu, kuraklık nedeniyle bu göllerin şu an mevcut olmadıklarını kaydetti. l DHA BİLGİSAYAR: 1 İNSAN: 1 Tekirdağ Saray’da Güngörmez Mahallesi’ndeki ormanlık alan taşoca ğı tehdidiyle karşı karşıya. Çev re ve Şehircilik Bakanlığı’na başvuruda bulunan şirket, meşe ve gürgen ormanlarının bulun duğu alanda 3 milyon 500 bin ton üretim yapmak istiyor. Pro je alanı geniş yapraklı orman alanı içerisinde kalıyor. Çalış malar sırasında patlatma yönte mi de kullanıla cak. Bölge sakin leri ve Saray Bele HAZAL OCAK diyesi taşocağının yeraltı ve yerüstü su kaynakları ile çevreye zarar vereceğini belirte rek itiraz etti. Tekirdağ Büyükşehir Beledi yesi Su ve Kanalizasyon İdare si Genel Müdürlüğü de bakanlı ğa proje hakkında olumsuz gö rüş bildirerek çıkarılacak mal zemede insan sağlığını olumsuz etkileyen maddelerin olduğu ve bunun yağışlarla yeraltı suları na karışacağına dikkat çekildi. Alanın yakınlarında Güneşkaya Mağaraları ve Hisartepe Tümü lüsü yer alıyor. Bakanlık önü müzdeki günlerde projeye iliş kin son kararı verecek. 4 katına çıkacak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından Alevtaş Madencilik Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. 2017’de “Metagranodiyorit Ocağı ve Kırma Eleme Tesisi” başvurusu üzerine 23.18 hektarlık ormanlık alanda “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu gerekli değildir” kararı verildi. Şirket sahada çalışmalara başladı. Saray Doğayı Koruma Derneği bu projenin bölgeye zarar vereceğine dikkat çekerek karara karşı dava açtı. Dernek lehine çıkan bilirkişi raporu geçen günlerde dava dosyasına girdi. Raporda özetle “orman ekositeminin baş l Taşocağı şirketi üretim kapasitesini ve proje alanını artırmak istiyor. Proje alanının tamamı meşe ve gürgen ağaçlarıyla kaplı... Ormanlık alana taşocağı yapılmasını istemeyen bölge halkı, yaptıkları eylemlere gündeme gelmişti. AĞAÇ SAYISI BELİRSİZ Raporun proje kapsamında oluşması muhtemel çevresel etkiler bölümünde ise çarpıcı detaylar yer aldı. Toz ve gürültü oluşumu, patlatma etkileri, atık oluşumu, bölge flora ve faunasında meydana gelebilecek değişiklikler ve sosyal etkiler olarak sıralanan çevresel etkiler bölümünde ağaç kesiminin gerekli olduğunun belirtilmesi ise dikkat çekti. Ne kadar ağaç kesileceği ise net bir şekilde ifade edilmedi. ka amaçlar için kullanılmasının, ormanın tam ekolojik işlevlerinden vazgeçilmesi anlamını taşıdığı” belirtildi. Dava sürüyor. Ancak şirket bu kez de 17 Ağustos 2017’de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na “Metagranodiyorit Ocağı ve Kırma Eleme Tesisi Kapasite Artışı” projesi için başvuruda bulundu. ÇED raporu 31 Mayıs’ta askıya çıktı. ÇED raporunda yılda 330 bin ton olan üretim kapasitesinin 3 milyon 500 bin tona, proje alanının ise 4 katı olan 88.4 çıkarılması istendi. Ruhsat alanının tamamı meşe ve gürgen ağaçlarının yoğunlukta olduğu alan. Proje alanında şu an mevcut izinli alan içerisinde şantiye alanı için yüzey hazırlama ve ön hazırlık çalışmaları yürütülüyor. Bazı noktalardan da malzeme alımı yapılıyor. Raporda kapasite artışı kapsamında kırma eleme tesisi kurulacağı ifade edildi. İtiraz edildi Projeye ilişkin Saray Belediyesi’nden görüş istenmedi. İlçe belediye de dün bakanlığa bir yazı yollayarak projeye itiraz ettiklerini belirtti. İlçe belediye itiraz yazısında söz konusu alanın Güngörmez doğal ve arkeolojik sit alanına yakın mesafede olduğu belirtilerek alanın orman ve yeraltı suyu beslenme alanına hâkim fonksiyonda olduğuna dikkat çekti. Bölgede önemli su kaynaklarının olduğu ifade edilen yazıda su kaynaklarının kirlenmeye karşı korunması gerektiğini vurguladı. Yazıda özetle şu ifadeler kullanıldı: “Su kaynaklarını kullanan çiftçiler ile yerleşim alanlarında yaşayan halkın zarar görmesi kaçınılmaz. Bahsi geçen bölgede manda yetiştiriciliği, mantarcılık gibi faaliyetler gerçekleştirildiğinden olumsuz sonuçlar doğuracaktır.” Kupalı kömür göndermesi Greenpeace eylemcileri Almanya’nın kömür politikalarını eleştirmek için Berlin’deki Branderburg Kapısı’nın önünde protesto gösterisi yaptı. Kömür briketi yığını içindeki dünya kupası maketiyle eylem yapan Greenpeace üyeleri, Dünya Kupası organizasyonuna da gönderme yaparak “Kömürle son maç” pankartı açtılar. Protestocular Merkel’e seslenerek “Bayan Merkel, kömüre değil altına...” dediler. Almanya, elektriğinin yüzde 40’lık dilimini, içerdiği yüksek karbon nedeniyle en kirli fosil yakıt olan linyit de dahil olmak üzere kömürden sağlıyor. l AFP Yapay zekânın ikna gücü de var ABD’li teknoloji devi IBM’in insanlarla konuşup argümanlar üretmek için tasarladığı yapay zekâ tabanlı bilgisayarı Project Debater, dün San Francisco’da bir münazaraya katıldı. Project Debater, daha önceden hazırlık yapmadığı, son dakikada belirlenen iki konuda ‘görüşlerini açıkladı’, diğer tartışmacıları dinledi ve rakiplerinin tezlerini çürüttü. İnternete bağlı olmadan veri tabanındaki çoğunluğu gazete yorumları ve akademik makalalelerden oluşan yüz milyonlarca dosyayı tarayan sistem, insan rakipleriyle iki tartışmaya katıldı. Tartışma konuları olarak uzay keşifleri ve teletıp proje leri belirlendi ve katılımcılara bunlara daha fazla kaynak aktarılıp aktarılmaması gerektiği soruldu. Her katılımcıya sunuş, karşı argüman ve sonuç için üç bölüm halinde toplam 10 dakikalık süre verildi. Münazaranın sonundaki oylamada insan katılımcıların daha iyi bir performans sergilediği ancak IBM’in makinesinin tartışmaya daha fazla içerik katkısı sağladığı görüşü ağır bastı. IBM yetkilileri, amaçlarının da bu olduğunu belirterek sistemin, insanların daha hızlı ve daha fazla veriyi temel alarak karar vermelerini sağlamayı hedeflediğini söyledi. l BBC Türkçe Dünya bu olayı konuşuyor Tacize uğradı, 12 yıl sonra polis oldu, tecavüzcüsünü hapse attı Brezilya’da iki yıl boyunca aile dostu tarafından tecavüze uğrayan çocuk, büyüyüp polis olduktan sonra adamı yakalayarak hapse attı. Dünya, bugün 23 yaşında olan genç kadının öyküsünü ayakta alkışlıyor. BBC Türkçe’nin yer verdiği öykü şöyle: 32 yaşındaki adam 9 yaşındaki Tabata’yı yalnızken taciz ediyordu. Tabata ve Fabricio (gerçek isimleri değil) 12 yıl sonra yeniden karşılaştı. Fakat son buluşmada bu kez Fabricio kelepçeliydi. Fabricio’yu hücresine götürdü, kapıyı kitledi ve gitti. İyileştirici süreç Tabata, “Bir suçu ihbar etmek ve konuyu yeniden ele almak iyileştirici bir süreçti” diyor. Tabata’nın anlattığına göre Fabricio, çevresindekileri seyahat hikâyeleri anlatarak etkilemeyi başaran biriy miş. Fabricio ailesiyle tanıştıktan kısa bir süre kızın babasıyla iyi arkadaş olmuş. İki aile birlikte gezilere çıkmaya başlamış. “Beni taciz etmeye başlaması çok sürmedi. Taciz edeceği, ailemin aklına bile gelmezdi çünkü ona çok güveniyorlardı” diyen. Tabata, tacizlerin diğer yetişkinlerden uzakken ağaçlar arasında ya da nehirde yüzerken olduğunu söylüyor. Tabata pek çok kereler anne ve babasına gerçeği anlatmak istemiş ama yapamamış: “Babam her zaman çok stresli ve öfkeliydi. Gidip fotoğrafçıyı öldürür sonra da hapse girer diye korkuyordum. Bana inanmamalarından korkuyordum.” Tabata son olarak da ebeveynlere şu önemli tavsiyede bulunuyor: Onları dinleyin, inanın! l Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle