Katalog

Pazar 10 Haziran 2018 haber 2 EDİTÖR: FİGEN ATALAY TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Bu kılavuzla olmaz! Bursa’da dağıtılan Yerel Yerleştirme Kılavuzu tüm ülkede uygulanacak mı? Liselere yerleştirmede pilot il seçilen Bursa’da velilere dağıtılan “Yerel Yerleştirme Kılavuzu’’nun tüm ülkede uygulanma ihtimali veli ve öğrencileri kaygılandırıyor. Veliler, kılavuzdaki kriterlerin değişmesi gerektiğini, aksi durumun öğrencinin istediği okulda eğitim görme hakkının ihlali anlamına geleceğini belirtiyor. Bursa’da velilere dağıtılan kılavuza göre, yerleştirmede, öğrencilerin ikamet adreslerinin bulunduğu kayıt alanı, okuduğu okulun bulunduğu kayıt alanı, öğrencilerin okullarda bulunuşlukları, öğrencilerin tercihleri, okul başarı puanları ve devamdevamsızlık başta olmak üzere okulların kontenjanı, okulların türü gibi kriterler göz önünde bulundurularak yapılacak. Kayıt alanları Kılavuzda “Yerleştirme Basamakları’’ şöyle anlatılıyor: Tercih edilen bir lise için; n KAYIT ALANI: Lise öğrencinin ikamet ettiği Kayıt Alanı’nda ise diğer kayıt alanlarındaki (komşu bölge ve bölge dışı) öğrencilerden öncelikli yerleşir. n OKULDA BULUNMA: Kayıt alanında ikamet eden ve o kayıt alanındaki bir ortaokula giden öğrenci, Kayıt Alanı’nda ikamet eden ancak o kayıt alanındaki bir okula gitmeyen öğrenciden öncelikli yerleşir. Eşitlik halinde o kayıt alanındaki ortaokula en çok giden öğrenci öncelenir. İlk tercih öncelikli n TERCİH: Kayıt alanında ikamet eden ve aynı kayıt alanındaki bir ortaokula giden öğrenciler arasında ilk tercihlerine yazan öğrenciler ön Kimler öncelikli yerleşecek? Kılavuzda verilen örnek de şöyle: BEKİR: Kayıt alanında oturuyor ve kayıt alanında okuyor Öncelikli yerleşir. CEM: Kayıt alanında oturuyor, özel okula gidiyor Öncelikli yerleşir. ALİ: Kayıt alanında oturuyor, imam hatip okuluna gidiyor Öncelikli yerleşir. EMİNE: Kayıt alanında oturuyor, Komşu Kayıt Alanı’nda bir ortaokula gidiyor 2. Öncelikli yerleşir. ESMA: Kayıt alanında oturuyor, Diğer Kayıt Alanı’nda bir ortaokula gidiyor 2. Öncelikli yerleşir. CAN: Komşu Kayıt Alanı’nda oturu yor ve okuyor (İHL) 3. Öncelikli yerleşir. AYŞE: Komşu Kayıt Alanı’nda oturuyor ve okuyor (ortaokul) 3. Öncelikli yerleşir. KAZIM: Komşu Kayıt Alanı’nda oturuyor ve okula gidiyor (Nakil) 4. Öncelikli yerleşir. KEMAL: Diğer Kayıt Alanı’nda oturuyor ve okula gidiyor (Nakil) 4. Öncelikli yerleşir. KEREM: İl içinde bir yerde oturuyor ve kendi kayıt alanında (bölge dışı) okuyor En son yerleşir. celiklidir. n BAŞARI HAVUZU: Kayıt Alanı’nda ikamet eden ve aynı kayıt alanındaki bir ortaokula giden ve ilk tercihlerine yazan öğrenciler arasında tüm ortaokul boyunca aldığı değerlendirmelerden yola çıkarak Ortaokul Başarı Puanı üstünlüğü yerleştirmede öncelik sebebidir. n DEVAMDEVAMSIZLIK: Kayıt Alanı’nda ikamet eden ve aynı kayıt alanındaki bir ortaokula giden, ilk tercihlerine yazan ve Ortaokul Başarı Puanı iyi olan öğrenciler arasında 8. sınıftaki devamsızlığı az olan öğrenci yerleştirmede önceliklidir. En az iki tür okul seçilecek Kılavuz’da yerleştirme esasları şöyle anlatılıyor: n Ortaokulların liselerle eşleştirildiği kayıt alanları oluşturulmuştur. n Kayıt alanları öğrencilerin evlerine en yakın olan liseler çerçevesinde belirlenmiştir. n Kayıt alanındaki ortaokulların kontenjanları göz önünde bulundurularak, liselerin kontenjanları belirlenmiş ve kayıt alanındaki her öğrencinin gidebileceği ortaöğretim kurumu imkânı sağlanmıştır. n Öğrenciler tercih edilecek okullar arasında bütün lise türlerini (Anadolu Lisesi, Anadolu Meslek Lisesi, Anadolu İmam Hatip Lisesi) görebilecek ve tercihte bulunabilecekler. n Tercih ekranında kayıt alanlarındaki okullar yeşil renkle ‘’Bölgede’’, Komşu Kayıt Alanı’ndaki okullar mavi renkle “Komşu Bölgede’’, komşu olmayan il içindeki diğer okullar ve il dışındaki okullar kırmızı renkle “Bölge Dışı’’ şeklinde görülecek. n Öğrenciler, kendi kayıt alanlarından, komşu kayıt alanlarından ve diğer kayıt alanlarından (il içi ve il dışı) olmak üzere 10 tercih yapabilecekler. Bütün tercihlerini tek bir türden yapamayacak ve tercihlerinde en az iki tür okula yer vermek zorundadırlar. Aksi takdirde tercihlerini kayıt edemeyecekler. n Tercih sıralamasının yerleştirmede önceliği vardır. Öğrenciler tercihleri doğrultusunda öncelikle kendi kayıt alanlarındaki okullara yerleştirilecektir. n Yerel yerleştirmede kayıt alanlarındaki yerleştirme kriterleri sırasıyla; Kayıt Alanında Bulunma, Okulda Bulunma Durumu, Tercih Sırası, Başarı Durumu, 8. Sınıf DevamDevamsızlık Durumu olarak belirlenmiş, eşitlik halinde de öğrencinin yaşı olarak tanımlanmıştır. Kız çocukları hep geride ‘Eğitimde Cinsiyetçilik Raporu’, kızların eğitimde yaşadıkları olumsuzlukları gösteriyor NELER YAŞANDI? 4 2009 Temmuz’unda MEB yönetmelik değişikliğiyle ortaokul ve lise öğrencilerinin nişanlanmasını serbest bıraktı. 4 2013 yılının Eylül ayında evli öğrencilerin açık öğretim lisesine yönlendirilmesi düzenlemesi getirildi. Yani lise çağlarında evliliğin önü açıldı. 4 2014 yılında 20 bine yakın aile 16 yaşından küçük kızlarını evlendirebilmek için dava açtı. Hükümetin ön açıcı tutumu mahkemelerin evlendirmelere izin veren kararlarını çoğalttı. 4 2015’in Mayıs ayında AYM resmi nikâh kıymadan dini nikâh kıyan imam ve çiftlere ceza verilmesini ortadan kaldırdı. Yani, eskiden çocuk yaşta evlilikleri yasaklayan yasalar, dini nikâhla bu evliliklerin meşrulaştırılmasına zemin hazırlayacak şekilde esnetildi. 4 Anayasa Mahkemesi yine bir yasa iptaliyle çocukların cinsel ilişkiye rıza yaşının 15’ten 12’ye indirilmesinin önünü açtı. 4 4+4+4 sistemi ve artan yoksulluk ailelerin kendilerinden uzakta çocuklarını okumaya göndermek zorunda kalmalarına neden olurken, yeterli ve nitelikli devlet yurdu açılmadığı gibi tarikat ve cemaat yurtlarına göz yumulması ve denetimsizlik çocukların yurtlarda istismara uğradığı örnekler arttı. Cinsiyet ayrımcılığı, eğitim alanında etkili şekilde üretilmeye devam ediyor. Geleneksel cinsiyet rolleri aile, okul, hukuk, ahlak, din ve medya tarafından sistemli bir şekilde çocuklara aktarılıyor. Eğitim Sen tarafından hazırlanan “Eğitimde Cinsiyetçilik Raporu’’ndan bazı başlıklar şöyle: n OKULLAŞMA ORANI DÜŞÜYOR: Örgün ve yüksek eğitimde var olan cinsiyet farkı kapatılmamıştır. Kadınların net okullaşma oranları açık öğretim hariç tüm düzeylerde erkeklerden geri durumdadır. İlkokuldan ortaöğretime geçişte kız öğrenci kaybı erkeklere göre yoğunlaşmıştır. Kadınların yükseköğretime erişim oranı ise erkeklere göre daha düşüktür. Meslek liseleri cinsiyet eşitsizliğinin yoğun olarak yaşandığı okullardır. Meslek liselerinde bölümler cinsiyete göre ayrıştırılmaktadır. n CİNSİYETÇİLİK VARSA DEĞİŞİM YOK: Kız ve erkek öğrencilerin meslek seçimlerini geleneksel rolleri belirliyor. Eğitim müfredatına yönelik bilim dışı müdahalelerin artması, felsefe, bilim, sanat derslerinin azaltılması, otizmli ve zihinsel engelli çocuklara zorunlu din dersi getirilmesi, okulöncesi ve ilkokul öğrencilerine yönelik dini etkinliklerin, din eği Kızların okullaşma oranları açık öğretim hariç tüm düzeylerde erkeklerin gerisinde. timinin Diyanet İşleri Başkanlığı eliyle açılan sıbyan mektepleri üzerinden okulöncesine hatta kreşlere kadar indirilmesi gibi uygulamalar da bu seçimi etkiliyor. n DERS KİTAPLARI: Ders kitaplarında kız çocuklara daha çok ev içi alanda ya da bu rollerine uygun olan meslekler tavsiye edilmektedir. Ev hanımlığı, öğretmenlik, doktorluk, hemşirelik gibi meslekler önerilirken kitapların tümünde okul müdürleri erkek olarak gösterilmiştir. Tamircilik, yöneticilik, güç gerektiren işler hala erkek işi olarak kabul edilmekte dir. Böylelikle okullarda kadınlık ve erkeklik rolleri hissettirilirken geleceğe hazırlık yapılmaktadır. Üstü örtülü ve içselleştirilmiş ayrımcı örnekleri hâlâ görmekteyiz. Erkek çocuk resimleri kız çocuklarına oranla daha fazla. Tüm yayınların gözden geçirilmesi ve cinsiyetçi yaklaşımların olduğu örtülü kısımlarının da elenmesi gerekir. n ÇOCUK YAŞTA EVLİLİKLER: MEB Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği ile çocuk yaşta evliliklerin önü açılmaktadır. Son 10 yılda 482 bin 908 kız çocuğu devletin izniyle evlendirildi. DAÇKA’nın yeni öğrencileri Darüşşafaka’yı kazanan 120 öğrenci ortaokul 1. sınıftan liseden mezun olana kadar tam burslu eğitim görecek Darüşşafaka’nın 2018 sınavının sonuçları belli oldu. 7 Mayıs’ta, 21 il merkezinde gerçekleştirilen Darüşşafaka Eğitim Kurumları Giriş Sınavı’na 1139 öğrenci girdi. Asil ve yedek listelerde yer alan adaylar, İstanbul’da düzenlenecek Rehberlik Görüşmesi ile Sağlık Kurulu’na katıla cak. Ardından, Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyeleri, Cemiyet çalışanları ve Darüşşafakalılar tarafından ev ziyaretleri ile mali durum araştırması gerçekleştirilecek. Rehberlik Görüşmesi, Sağlık Kurulu ve Mali Durum Araştırması sonucuna göre 120 öğrenci Darüşşafaka Eğitim Kurumları’na kayıt hakkı kazanacak. Erdal İnönü’yü özlüyorum Erdoğan/AKP iktidarının, sadece güncel olayları değil, tarihsel gerçekleri de kendi görüşlerine göre saptırdığı bilinen bir gerçek: Güncel olayları, yanlışlarını ve baskılarını meşrulaştırmak için saptırıyorlar; “Onlar gazetecilikten hapiste değiller” gibi... Tarihsel olayları da, hayallerindeki çağ gerisi topluma temel oluşturmak için çarpıtıyorlar; Abdülhamit yalanı gibi. Ama kendilerinden önce yapıldıkları herkesçe bilinen işleri sahiplenmeleri, doğumdan önceki tarihlere ilişkin kişisel anıların anlatılması, taraftarları arasındaki inanılırlık ve güvenilirliklerini de yerle bir ediyor; bunun sonucunda da sürekli olarak oy kaybediyorlar. HHH Erdoğan, televizyonda Erdal İnönü hakkında da doğru olmayan sözler söyleyince Sevgili Sevinç İnönü dayanamamış ve “Recep Tayyip Erdoğan Rahmetli Eşim Erdal İnönü’yü 24 Haziran Korkusu İle Kendi Siyasetine Alet Etmesin” demiş... Tam metni dün Cumhuriyet’te yayımlanan bildiri şöyle başlıyordu: “Recep Tayyip Erdoğan 7 Haziran gecesi katıldığı televizyon programında FETÖ’yü kast ederek rahmetli eşim Erdal İnönü için; ‘İnönü bunların en yakın arkadaşıydı. Erdal İnönü’nün bunların okullarını ziyaret ettiğini iyi bilirim. Onların davetlerine katıldıklarını iyi bilirim. Gelsinler konuşalım’ şeklinde hiçbir doğruluğu olmayan bir beyanda bulunmuştur. Recep Tayyip Erdoğan’ın  rahmetli eşim Erdal İnönü’yü kendi siyasetine alet ederek doğru olmayan bir beyanda bulunması sadece 24 Haziran korkusu ile açıklanabilir. Hayatta olmayan bir kişiyi suçlayıp bir de üstüne  ‘Gelsinler konuşalım’ demenin başka ne anlamı olabilir?” HHH Eşim Bilgi ve ben, Sevinç ve Erdal İnönü’nün yakın dostları olmak onuruna ve keyfine sahip olmuşuzdur. Ayrıca, Erdal Bey Başbakan Yardımcısı olduğunda ben de Kültür Bakanlığı Müsteşarlığı yaptım. Yani hem özel hayatta, hem de devlet yönetiminde birlikte olduk. Erdoğan’ın FETÖ iddialarının hiçbir temeli yoktur; aynen “Köprüyü komünistler satmak istedi, Özal sattırmadı” sözleri gibi, tümüyle gerçeklere aykırıdır; çok ayıp etmiş! HHH Erdal İnönü, belki de babasından gelen mirasla, tanıdığım en Demokrat insandı. Müthiş zekâsı ve Türkçeye hâkimiyetiyle, belli duygu ve düşünceleri bazen özdeyişler olarak ifade ederdi. Erdoğan’ın doğru olmayan bu iddiaları üzerine aradığım Sevinç Hanım, yaptığı “Zorunlu Açıklama”ya temel teşkil eden, harika bir özdeyişini daha aktardı: “Hayatta en yanıltıcı yol gösterici, korkudur!” Bence “Medeni cesaret” kavramının başka bir tanımını yapmış Erdal Bey. HHH “Gerçeklerin er geç ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır” sözü de Erdal İnönü’nün ünlü deyişlerinden biridir. Bu sözün nasıl bir magazin klişesi haline dönüştüğünü Cengiz Semercioğlu, 14 Haziran 2017’de yazmış; aşağıda birçoğunun kim olduğunu bilmediğim “ünlüler” hakkındaki bilgileri oradan aldım! Mustafa Ceceli’yle evlilik hazırlığında olan Selin İmer kullanmış bu sözü. Sözü magazin dünyasında dolaşıma sokan ise Erhan Çelik’miş. Bu sözü Aralık 2016’da Gülben Ergen’le boşanma sürecinde, “Gerçeklerin zamanla ortaya çıkma gibi bir alışkanlığı ve güzel tarafı var” diye kullanmış. Aynı sözü 3 Temmuz şike operasyonu sürecinden hemen sonra Aykut Kocaman da söylemiş. Sarp Levendoğlu, boşandığı eşi Birce Akalay’a yönelik olarak kullanmış. HHH KİMSEDEN KORKMUYORUM: ATATÜRK’Ü ÖZLÜYORUM... İSMET İNÖNÜ’YÜ  ÖZLÜYORUM... ERDAL İNÖNÜ’YÜ ÖZLÜYORUM... HUKUK DEVLETİNİ ÖZLÜYORUM... DİREN DEMOKRASİ! C MY B