18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Zeman: Noviçok Çek Cumhuriyeti’nde üretildi Çek Cumhuriyeti Devlet Başkanı Milos Zeman, Britanya’da geçen martta eski Rus çifte ajan Sergey Skripal’e suikast girişiminde kullanıldığı id DUNYA dialarıyla gündeme gelen Noviçok sinir gazının için kullanıldığını söyledi. Zeman, “Az miktarda da olsa Noviçok üretildi, ardından imha edildi. Böyle bir şey olmamış gibi göstermek ikiyüzlülük olur” dedi. Kremlin sözcüsü, Zeman’ın açık ülkede üretildiğini kabul etti. Zeman, maddenin lamasının “Skripal hikâyesinin provokasyon ol kimyasal savaş tatbikatında askerlerin eğitimi duğunun kanıtı olduğunu” savundu. Dokuz yıl sonra seçimPazar6Mayıs2018 [email protected] EDİTÖR: BETÜL BERİŞE TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 7 Yangın yeri komşularıyla bölgedeki “vekâlet savaşı”nın etkin alanlarından biri haline yeniden getirilmek istenen Lübnan bugün sandık başına gidiyor. Gözler, Suriye ve Irak’ta krizlerin yanı sıra İranİsrail hattında yüksek tansiyon sürerken Lübnan’da düzenlenecek parlamento seçimlerine çevrili. Siyasi krizler nedeniyle 9 yıldır seçimlerin yapılamadığı Lübnan’da seçim güvenliğini sağlamak için 20 binin üzerinde askerin gölgesinde halk sandık başına gidecek. Suriyeli sığınmacıların kampanya döneminin önemli tartışma konularından birini oluşturduğu seçimler için ülke genelinde 77 listeden 917 kişinin milletvekili adayı olduğu açıklanmıştı. Seçim öncesi analizleri İran destekli Şii Hizbullah ve müttefiklerinin seçimlerden gücünü artırarak çıkmasını, böylece İran’ın bölgesel etkisinin artmasını, Sünni Başbakan Saad Hariri’nin ise ülkenin gelecek hükümetini kurma görevini alacak olsa da güç kaybına uğrayarak çıkacağını öngörüyor. Riyad parmağı Hariri’nin geçen yıl kasım ayında “Hizbullah ve İran’ın bölgeyi istikrarsızlaştırdığı, kendisine suikast düzenlenebileceği endişesi taşıdığı” açıklamasıyla Suudi Arabistan’da istifasını açıklaması ortalığı karıştırmıştı. Lübnanlı yetkililer, bu süreçte Hariri’nin Suudi Arabistan’da alıkonulduğu ve istifaya zorlandığını iddia etmiş, RiyadBey Bir yanda Suriye krizi diğer yanda RiyadTahran mücadelesi ve İsrail arasında sıkışan Lübnan’da, gözler HaririHizbullah çekişmesinde Lübnan’da genel seçimler çerçevesinde yoğun güvenlik önlemleri alındı. Başkent Beyrut’ta seçim merkezleri önünde dün seçimlere gidilmesi kararlaş hazırlıklar sürerken sokaklar Başbakan Hariri ve Hizbullah lideri Nasrallah’ın posterleriyle donatıldı. tırılmıştı. Ancak, meclis bu tarihten itibaren cumhurbaşkanını seçememiş ve bunun üzerine meclis görev süresini 3 kez uzatmak zorunda kalmıştı. Mecliste, 31 Ekim 2016’da düzenlenen oturumda Mişel Aun’ın Lübnan’ın 13. Cumhur başkanı seçilmişti. Ardından se çim sisteminde değişikliğe gidil di ve seçime katılan partiler ya rutTahran hattı gerilmişti. Ha da adaylar arasında en çok oyu riri, 17 gün sonra Beyrut’a ge alanın seçimi kazandığı “çoğun ri dönmüş, Lübnan Cumhurbaş luk sistemi” yerine nispi temsilli kanı Mişel Aun ile görüşmesinin seçim sistemi getirildi. ardından istifasını geri çektiğini açıklamıştı. Irak da sırada Lübnan’da beş yılda bir yapıl Lübnan’daki seçimi 12 Mayıs’ta ması gereken genel seçimler en Irak’ta düzenlenecek parlamen son 2009’da yapılmış, 2014’te to seçimleri takip edecek. Irak’taki sağlanan ittifakla yeni cumhur seçim sonuçları da İran etkisi ba başkanı seçildikten sonra genel kımından önem taşıyor. PALYAÇO ADAYLAR... Lübnan’daki seçim sürecine oldukça farklı bir çerçeveden bakan bir grup daha mevcut: Palyaçolar. Amerika’nın Sesi’nin haberine göre “Clownme in” adlı palyaço grubu gerçek seçimin sahte adayları olarak ortaya çıkmış. Grubun lideri Sabine Choucair, insanları kendilerine gerçekten aday olup olmadıklarını sorduğunu belirtirken “biz sahte adaylarız. 2027’de filan yapılacak olan bir sonraki seçimlerde aday olmayı belki de düşünmeliyiz” dedi. Geçen yıl gerçekleşen çöp protestolarına aktif olarak katılan ve bir kısmı viral olan videolar hazırlayan grup, seçim sürecine de dahil olmaya yeni karar vermiş. g‘Püovlietnikmaicyıloarruaz ’ Choucair, “Aslında seçimlerle ilgili birşey yapmayı düşünmüyorduk ancak hazırlanan bilboardlar, sloganlar çok absürd. Biz de ‘bütün bunlar palyaçoluk’ dedik ve birşeyler yapmaya karar verdik. Seçim günü oy vereceğimiz sandıklara palyaço kıyafetlerimizle gideceğiz ve insanlara ‘bize oy verir misiniz?’ diye soracağız. Böylesi bir durumun, absürdlüğün üstesinden gelmek için daha iyi bir yöntem var mı? Yok, o zaman palyaçoluğa devam” ifadelerini kullandı. Politikacılara güvenmediğini ve seçimlerin değişim getireceğine dair ümitli olmadığını kaydeden Choucair’e göre, “geleneksel partiler son 30 yıldır yönetimde ve Lübnan’ın elektrik kesintileri, çöp, yolsuzluk gibi birçok sorunu var. Sesleri yeni duyulmaya başlanan listeler değişim ihtimali yaratabilir ancak ne olacağını görmek için seçimleri beklemek gerekiyor.” Türkiye’ye silah satışına engel tasarısı AnkaraWashington hattında yüksek tansiyon sürerken ABD’de Türkiye’ye geçiçi olarak silah ambargosunun yaşama geçirilmesi yönünde seslerin arttığı haberleri gündemde. Reuters’ın haberine göre, ABD Kongresi’nin alt kanadı Temsilciler Meclisi vekilleri önceki gün 717 milyar dolarlık yıllık savunma bütçesini tasarı olarak sundu. Tasarıda ABD’nin Rusya ve Çin’le mücadele etmek için atacağı adımlar ve Türkiye’ye geçici olarak silah satışının durdurulması da bulunuyor. Haberde, ABD Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler Komitesi’nin gelecek hafta savunma bütçesinin ve bunun nasıl harcanacağının masaya yatırılacağı toplantıda tasarıyı gündeme alacağı kaydedildi. Tasarı Savunma Bakanlığı’nın ABDTürkiye ilişkileri hakkında kapsamlı bir rapor hazırlayarak bunu Kongre’ye sunmasını ve bu rapor hazırlanana kadar ABD’nin Türkiye’ye önemli savunma sistemlerinin satışını engellenmesini öngörüyor. İki ülke arasındaki ilişkiler, ABD’nin Türkiye’nin terör örgütü olarak gördüğü YPG’nin ana unsurunu oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri’ne desteği, TSK’nin Afrin operasyonu ve Mınbiç krizi, Türkiye’de tutuklu bulunan ABD’liler nedeniyle halihazırda gerilimli. ABD Başkanı Donald Trump, Türkiye’de tutuklu Papaz Andrew Brunson’un serbest bırakılmasını talep etmiş, ancak mahkeme aksi yönde bir karar verince ABD’den Türkiye’ye yaptırım sinyali gelmişti. İsrail, BMGK yarışından çekildi İsrail, 20192020’de BM Güvenlik Konseyi geçici üyeliği için Almanya ve Belçika ile girdiği koltuk yarışından çekildi. İsrail’in BM misyonundan yetkililer, “İyi dostlarımız da dahil olmak üzere partnerlerimizle görüşmelerimizden sonra İsrail, Konsey’de bir koltuk için adaylığını erteleme kararı aldı” dedi. İsrail, yarıştan çekilmesi için bir gerekçe göstermese de Reuters’a demeç veren fakat isminin gizli tutulmasını isteyen bir BM kaynağı da İsrail’in yarıştan, kazanma şansının düşük olması nedeniyle çekildiğini söyledi. NAVALNY CEPHESİNİN PUTİN EYLEMİNE POLİS MÜDAHALE ETTİ: KARŞITI BİN GÖZALTI Yemin öncesi protesto Rusya’nın başkenti Moskova ve St. Petersburg başta olmak üzere ülkenin kimi bölgesinde dün Devlet Başkanı Vladimir Putin muhalifleri sokaklara çıkarken polis sert müdahalede bulundu. Putin geçen mart ayında yapılan seçimleri kazanarak dördüncü dönem iktidarına devam etme yolunu açmıştı. Putin’in yarın yeni devlet başkanlığı dönemi için resmi yemin töreninin düzenlenmesi bekleniyor. Seçimlere katılması yasaklanan muhalif li der Aleksey Navalny ile destekçileri tören öncesinde ise Moskova’da eylemdeydi. Yerel basına göre, kimi gösterici Ukrayna’da 2014’te Kremlin yanlısı yönetime karşı ayaklanmada simge slogan haline gelen “Utan” diye bağırdı. Kimisi ise Putin’e atıfla “Kahrol Çar, Rusya özgür olacak” pankartları taşıdı. Navalny de gözaltında Polis eylemin yasadışı olduğunu savunarak sert müdahalede bu lundu. Gösterilerde aralarında Navalny ile müttefiki Nikolay Lyaskin’in de olduğu en az bin kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Muhalifler eylemlerin sadece Moskova ve St. Petersburg’da değil, Sibirya bölgesinde de düzenlendiğini, aralarında bir gazeteci de olmak üzere onlarca kişinin gözaltına alındığını savundu. Navalny geçmişte düzenlediği eylemlerde de gözaltına alınmış, bir süre hapiste kaldıktan sonra serbest bırakılmıştı. ‘Sosyal darbeye hayır’ Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron koltukta bir yılını geride bırakırken ülke genelinde her geçen gün yayılan protesto dalgasıyla boğuşuyor. Tartışmalı ekonomi ve eğitim reform paketine karşı sendikalar, üniversitelerde eylemler sürüyor. Başkent Paris’te dün de aralarında Macron politikalarıyla haklarının tırpanlandığı tepkisi gösteren sendika üyeleri, öğretim haklarının çiğnendiğini söyleyen öğrencilerin de olduğu binlerce kişi hükümet karşıtı yürüyüş düzenledi. Eylemlere muhalif cepheden milletvekilleri de destek verdi, “Sosyal darbeye hayır” yazılı pankartlar taşıdı. Macron ise dün Pasifik’teki Yeni Kaledonya’da Ouvea Adası’nı ziyaretteydi. Helikopterden yere atlarken objektiflere yansıdı. Ruhani de yasağa tepkili İran’da popüler mesajlaşma ağı olan Telegram’ın mahkeme tarafından yasaklanmasına İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’den eleştiri yükseldi. Reformcu kanattan Ruhani, “muhafazakar” cepheye yakın olduğu belirtilen yargının kararına tepki gösterirken bu adımın “demokrasi karşıtı olduğu” ifadesini kullandı. Bu kararın arkasında hükümet olarak kendilerinin bulunmadığını kaydetti. Hafta arasında Telekomünikasyon Bakanı Muhammed Cevad Azeri Cehromi de yasak kararına tepki göstermişti. Twitter’dan, “Vatandaşların bilgiye erişimini engellemek imkânsızdır. Bir yazılımı yasaklarsanız, başka bir yazılım bulunur” demişti. Ülkede geçen yıl sonunda düzenlenen protestolarda eylemcilerin en çok başvurduğu iletişim uygulaması olan Telegram, “vatandaşların şikâyeti ve güvenlik kuruluşlarının talepleri” gerekçesiyle mahkeme tarafından yasaklanmıştı. Svalozvgaekçlamr iyorcpGianrdaoradizntyeıemnetsdteitiyancooniilnar r Slovakya’nın başkenti Bratislava’da önceki gece binlerce kişi erken seçim ve medyaya özgürlük çağrısıyla meydanlara çıktı. Ülke geçen şubat ayında siyasilerle İtalya’ya uzanan mafya arasındaki ilişkileri, yolsuzlukları haberleştiren araştırmacı gazeteci Jan Kuciak ile nişanlısı Martina Kusnirova’nın katledilmesinin ardından adalet çağrıları eşliğinde protestolara sahne oluyor. Cinayetlerin karanlıkta kalmasına tepki gösteren eylemcilerin vazgeçmeyişiyle tepkilerin hedefindeki Başbakan Robert Fico ve İçişleri Bakanı Robert Kalinak görevlerini bırakmıştı. Başbakanlık koltuğuna Peter Pellegrini’nin gelmesi tartışmaları bitirmedi. Özgür basın çağrısı Eylemciler Pellegrini’nin Fico’nun yakın çevresinden olduğunu, bu nedenle iktidarda değişim yaşanmadığına dikkat çekiyor. Dünkü gösterinin Kuciak ile Kusnirova’nın evlenecekleri tarih çerçevesinde düzenlendiği iddiaları da yerel basına yansıdı. Eylemciler yolsuzlukla suçladıkları Fico’nun yargılanıp ceza alması talebinde de bulundu. Kuciak’ın meslektaşları ülkede basın özgürlüğünün derhal sağlanması gerektiğine işaret etti. Özellikle tepkilerin merkezinde kamu yayıncı kurumu RTSV vardı. Kurumun hükümetten yana tutum alıp sansür uyguladığını söyleyen basın çalışanları bu çerçevede açık bir mektup da yayımladı, özgür ve bağımsız basının demokrasinin vazgeçilmez öğesi olduğu vurgulandı. Son aylarda RTSV’den onlarca gazetecinin ya istifa ettiği ya da kurum tarafından işten çıkarıldığı iddialar arasında. ABD’li general: Asıl mücahit biziz Taliban ile mücadelede Afgan ordusuna destek için Afganistan’a ek asker gönderilip gönderil memesi Trump yönetiminin tartışma konularından biriyken ABD Deniz Piyadeleri Komutanı Robert Neller’in geçen çarşamba günü düzenlenen bir ba sın toplantısında “ABD Kuvvetleri ve Afgan partner lerinin Afganistan’ın mücahitleri olduğu” yönündeki sözleri şaşkınlık yarattı. Deniz Kuvvetleri’nin düzen lediği basın toplantısında ko nuşan Neller, ABD’nin Afganis tan’daki stratejisi ile ilgili şu ifa deleri kullandı: “Biliyorsunuz kendini özgürlük savaşçısı, mü cahit olarak tanımlayan terörist lerle savaşıyoruz. Mücahit de ğiller, adi suçlular. Bunun Arapça karşılığı ‘Tekfir’ olmalı. Onlar Neller dönekler. İslamın arkasına saklanıyorlar. Uyuşturu cu satıyorlar. Masum insanları öldürüyorlar. Gerçek İslam bu değil. Afgan ordusu ve Amerikalılar olarak biz mücahitiz. Mesaj bu.” Neller ayrıca “siyasi bir çözüm olmalı. Afgan hükümetinin Taliban ile uzlaş ma çabalarını destekliyoruz” diye konuştu. Trump’ın silah lobisi sevdası sürüyor Son olarak geçen şubat ayında Florida’da bir li sede 17 öğrencinin can verdiği katliamın ardından bireysel silahlanma tartışmalarının alevlendiği ABD’de, Başkan Donald Trump, Ulusal Silah Birliği’nin (NRA) önceki gün Dallas’ta düzenlenen yıllık toplantısında yaptığı konuşmada, silah yasasının sertleştirilmeyeceğine dair söz verdi. Trump konuşmasında, ABD Anayasası’nın silah edinme ve taşımaya ilişkin İkinci Ek Maddesi’ne atıfta bulunarak, “İkinci Ek Madde ile aldığınız haklar kuşatma altında ama ben başkanınız olduğum sürece haklarınız hiçbir zaman kuşatma altında olmayacak” dedi. Demokratların silahları yasaklamak istediğini savunan Trump, eğer böyle bir adım atılacak olursa, kamyon ve TIR’ların da yasaklanması gerektiğini belirterek, bunların “gözü dönmüş teröristlerin” yeni silahı olduğunu söyledi. Trump’ın bireysel silahlanlamayı aklama çalışmalarının hedefinde Britanya da vardı. ABD Başkanı sert silah yasalarına sahip Britanya’nın başkenti Londra’da ismini açıklamadığı bir hastanenin “bıçak yaralanmaları kurbanları nedeniyle savaş alanı halinde olduğunu” öne sürdü. Bağımsızlık yanlıları yine meydanda Gözler Britanya’nın Avrupa Birliği’nden çıkma hedefli sancılı sürecine çevrilirken dün İskoçya’nın Glasgow kentinde de bağımsızlık yanlıları eylemdeydi. İskoçya’da Britanya’dan ayrılmaya yönelik 2014’te yapılan referandumdan hayır çıkmıştı. Ancak bağımsızlık yanlılarından geçen yıl bir kez daha referanduma gidebilecekleri yönünde sinyal gelmişti. Referandum için 2018 sonbaharının veya 2019 ilkbaharının uygun tarih olacağı görüşleri dikkat çekmişti. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle