24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
‘Bağdat operasyona hazırlanıyor’ bulunan, Bağdat’a askeri danışmanlık yapan Hişam Ha Irak yönetiminin, Suriye’den sızma olduğu gerekçesiy şimi, Irak ordusunun Suriye’ye birlik indirebileceğini le IŞİD’e karşı operasyon hazırlığında olduğu iddia edil ancak bu aşamada karadan geçiş düşünülmediğini söydi. Başbakan Haydar İbadi aralık ayında cihatçı örgü ledi. Ordunun plan üzerine çalıştığını da belirten date karşı zafer ilan ettikten sonra geçen hafta sonu, mili nışman, başka bir ülkenin sınırlarına izinsiz girme ni DUNYA tanların Suriye’deki varlığının kendileri için büyük bir yetinin ise olmadığını kaydetti. SDG’den bir kaynak da tehdit olduğu çıkışını yapmıştı. Reuters’a açıklamada “Irak’la işbirliğine olumluyuz” çıkışı yaptı. İNCE MESAJLARPerşembe5Nisan2018 [email protected] TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 7 Liderler, sonuç bildirgesine nihai şeklini vermek için masaya oturmadan önce el ele fotoğraf çektirdi. Yeniden inşa için uzlaştılar Ankara’daki zirvede, Suriye’de bir yılı aşkın süredir çözüm arayışını sürdüren üç ülke yeniden inşa konusunda da harekete geçilmesi çağrısı yaptı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Tel Abyad’da hastane inşaatına işaret ederken Rus lider Vladimir Putin de Suriye’nin inşası için dünyadan maddi destek istedi: “Siyasi çözümün yanı sıra insanların normal yaşam koşullarını sağlamak lazım. Dışarıdan yardım olmadan yatırım yapamıyoruz. Tüm ülkeleri çağırıyoruz artık somut adım atsınlar.” RusyaTürkiyeİran dışında kimsenin adım atmadığını söyleyen Putin, BM’nin katkılarının da yeterli olmadığını savundu. Üç lider, fırından konut inşasına yardım sürecinin başlamasını istedi. ‘İlk defa dostuz’ Öte yandan Putin’in Ankara ziyareti Rus basınında da geniş yankı buldu. BBC Türkçe’nin aktardığına göre, yorumlarda Türkiye’nin Rusya’dan S400 alımının “ABD’ye verilmiş bir mesaj” olduğu savunuldu. Türkiye için “bölgedeki anahtar partner” ifadesi kullanıldı. “Britanya, sonra Almanya ve ardından da NATO patronu ABD iki ülkenin düşman olmasını istedi. Ama şimdi, tarihte ilk defa Türkiye bizim dostumuz” denildi. Guta bölgesinden tahliyelerin bir bölümünün rotası El Bab. Berlin’den tepki geldi Almanya’dan Ankara’daki Suriye zirvesine ilişkin “kuşkuyla karşıladıkları” çıkışı dikkat çekti. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, olağan basın toplantısında soru üzerine “geçmişte yapılan benzeri toplantılarda Suriye’de çatışmasızlık bölgeleri gibi önlemlerin gündeme geldiğini, ancak bunların yürürlüğe sokulamadığını” savundu. DW’nin aktardığı habere göre sözcü, “Suriye’de barışın sağlanması için siyasi süreci başlatacak Cenevre müzakerelerine devam edilmesi gerektiği vurgusu yaptı. ‘Savaş zirvesi’ Dışişleri’nden Sorumlu Devlet Bakanı SPD’li Nils Annen’in ise ARD kanalına verdiği söyleşide, ErdoğanPutinRuhani buluşmasının “aslında bir savaş zirvesi olduğu, her üç tarafın da askeri olarak Suriye’deki savaşa katkıda bulunduğu” sözleri dikkat çekti. Alman meclisi Sol Parti grup Başkan Vekili Heike Hänsel ise Annen’e tepki gösterdi. “Geniş kapsamlı ateşkesi desteklemesi halinde, Astana ve Soçi süreçlerini hayata geçiren tarafların üçlü zirvesi, Suriye’de siyasi çözümün sağlanması için bir adım olabilir” dedi. BRİTANYALI VEKİLLER KAMIŞLI’YA GİTTİ Britanya’nın ana muhalefetteki İşçi Partisi’nden milletvekillerinden oluşan bir heyet “Kürtlerle dayanışma” mesajıyla Suriye’yi ziyaret etti. Lordlar Kamarası’ndan Maurice Glasman’ın da aralarında olduğu heyet Kamışlı’nın ardından dün de Kobani’ye gitti. Suriye konusunda bir kez daha buluşan ErdoğanPutinRuhani üçlüsü, toprak bütünlüğü vurgusunu yineledi. Ancak liderlerin ortak söylemleri kadar sahaya ilişkin farklı tutumları da gözler önüne serildi Türkiyeİran ve Rus liderler dün Ankara’da Soçi’den sonra ikinci defa bir araya geldi. Suriye’de çözümün sağlanması için işbirliğine devam kararlılığını tekrarlayan lider Erdoğan, Beştepe’de Rus ve İran liderlerini ağırladı. lerin beklentilerinde yine terörizm ko nusundaki farklılıklar dikkat çekti. Suriye’de ateşkes sağlanması ve geçiş süreci için atılacak adımların ele alın dığı zirve yaklaşık 2 saat sürdü. Ruhani’den Afrin çıkışı Türkiye ziyareti öncesinde yaptığı açıklamalarla Afrin operasyonuna son verilmesini isteyen İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’yi resmi törenle karşılayan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, konuğuyla yaklaşık 1 saat görüştü. Ardından da İran Devlet Televizyonu, Ruhani’nin, “Afrin’in kontrolünün Suriye ordusuna verilmesi gerek” dediğini yayınladı. ErdoğanRuhani görüşmesinin ardından ise RuhaniPutin, Saray’da ikili görüşmede buluştu. Basın açıklaması ise üçlü zirvenin bitmesinden 2 saat sonra yapıldı. Basın toplantısında üç lider de “terörizm ve teröristlerle mücadeleye” işaret ederken Erdoğan’ın önceliğini YPG/PYD; Putin’in önceliğini “kapsayıcı çözüm”, Ruhani’nin önceliğini ise IŞİD’in yanı sıra El Nusra oluşturdu. Erdoğan’dan PYD vurgusu Erdoğan, “Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanabilmesi tüm terör örgütleri ile aynı mesafede olunmasına bağlı” dedi. Türkiye’nin PYD ile mücadelesinin IŞİD’le mücadeleyi tamamladığını kaydetti. Erdoğan, “PYD ile DAEŞ’in aynı amaca hizmet etmediğini kabul etmeyen bir anlayışın barış ve istikrar hizmet etmesi mümkün değil. Bu iki örgüt sahada birbiriyle çatışıyor gibi görünen aslında sürekli birbirini besleyen bir anlayışla hareket etmektedir” ifadesini kullandı. ÖSO’ya işaretle “Suriye’nin gerçek kahramanları sürekli örselenmekte, katledilmektedir” diye konuştu. Suriye’de “Toprak ameliyatlarına sıcak bakmıyoruz” değerlendirmesi yapan Erdoğan, “Suriye’de önümüzde zor ama başarı ışığı giderek kuvvetlenen yol var” dedi. Garantör ülke olarak Suriye’nin toprak bütünlüğünün temin edilmesi, çatışmaların önüne geçilmesi konusunda anlayış birliği olduğunu söyledi. Ruhani’nin terör tanımlamasında ise önceliği ABD ve İsrail oluşturdu. “Suriye krizine askeri bir çözüm olmadığını düşünüyoruz, Tahran için öncelik Suriye’nin bağımsızlığını korumak” diyen Ruhani, “IŞİD, Nusra gibi terör grupları, aralarında ABD’nin de bulunduğu bazı güçlerin çıkarlarına hizmet ediyor” görüşünü dile getirdi. Ruhani, ABD’nin Suriye’den çıkacağına inanmadığını da vurgulayarak “Anlaşıldı ki para peşindeler. ‘Arap ülkeleri masrafları karşılarsa kalacağız’ diyorlar” dedi. Putin: Kapsayıcılığın alternatifi yok Erdoğan da Ruhani’yi doğrulayarak ABD Başkanı Trump’ın önceki günkü açıklamalarına atıfla istenen pa ra miktarının 7 trilyon dolar olduğunu ekledi. Putin ise ülke ismi vermeden “Suriye’de bazıları mezhepsel ve etnik çatışmaları körükleme teşebbüsünde bulunuyor. Çatışma potansiyelini yıllar boyu muhafaza etmeye çalışıyor” derken üçlü işbirliği ile diğer terör örgütlerine de zarar verildiğini kaydetti. Erdoğan’ın konuşmasında YPG/PYD uyarıları yer alırken Putin, Türkiye’nin arananlar listesinde yer alan Mihraç Ural’ın da davet edildiği Suriye Diyalog Kongresi’ne işaret etti: “Astana süreci çerçevesinde Suriye meselesinin siyasi boyutunu güçlendirmeye çalışacağız. Kapsayıcı diyaloğun ilerletilmesi önceliğimizdir. Suriye Diyalog Kongresi’nin sonuçları da çok önemlidir. Orada elde edilen mutabakatların alternatifi yoktur.” Deklarasyonda PYD /YPG yok ERDOĞAN’DAN ‘TEL RIFAT’ ÖNERİSİ TSK’nin Afrin operasyonunun devamı niteliğinde Tel Rıfat’a yönelik başlattığı, Suriye ordu güçlerinin çevrelediği harekâtın ilerlemesinde Ankara sıkıntı yaşarken Erdoğan’dan sürpriz bir çıkış geldi. Astana sürecinin Ankara’daki zirve ayağındaki basın toplantısında Erdoğan “Tel Rıfat bölgesini de yaşanabilir hale getirmek için Rus ve İranlı dostlarımızla birlikte ortak çalışma yürütmeye hazırız” önerisi yaptı. Zirve sonrasında yapılan deklarasyonda ise üç lider yine BM Güvenlik Konseyi’nin Suriye ile ilgili kararına işaret ederken bu çerçevede YPG/ PYD’nin adı vurgulanmadı. “DAEŞ, Nusra ve El Kaide veya DAEŞ’le bağlantılı tüm diğer bireyler, gruplar, teşebbüsler ve oluşumların ortadan kaldırılması amacı ile işbirliğini sürdürme” kararlılığı dile getirildi. Deklarasyonda ayrıca bu terör örgütlerinin ateşkes kararına katılan gruplardan ayrıştırılmasının önemi belirtildi. l ANKARA (Cumhuriyet) Macron’a meydan okudular Fransa’da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un tartışmalı reform paketlerine yönelik ülke genelinde önceki gün başlatılan genel grev dalgası büyüyor. Sendikaların öncülüğünde dün de binlerce eylemci sokaklardaydı. Başta devlet demiryolu SNCF’den olmak üzere, havayolu, elektrik ve gaz idaresi emekçilerinin de yoğun destek verdiği grev kararının 3 ay boyunca aralıklarla devam etmesi planlanıyor. Önceki günkü eylemler çerçevesinde ülke içi ve dışına sefer yapan pek çok tren çalışmadı, ulaşım adeta durdu. Polis bazı eylemlere sert müdahalede bulundu. Eylemler üniversitelerde de yankı buldu. Macron yönetiminin üniversitelere girişlere ilişkin tartışmalı reform paketine tepkili öğrenciler eylemlere katılıyor. Protesto dalgasının Mayıs 2017’de göreve gelen neoliberal ekonomi politikalarının savunucusu Macron’a yönelik başta sol cepheden olmak üzere ilk büyük meydan okuma olduğu yorumları yapılıyor. Grevi ilk başlatan SNCF’ye yönelik Macron’un 46.6 milyar Avroluk borcu olduğu gerekçesiyle özelleştirmeye yakın bir projeye soyunduğu iddiaları var. SNCF çalışanlarının otomatik maaş zammı, erken emeklilik, ücretli izin ve işten çıkarılmaya karşı koruyan haklarında da kesintiye, iptallere gidilmesinin planlar arasında olduğu savunuluyor. Rusya’dan karşı atak Londra ile Moskova arasında, eski Rus çifte ajan Sergey Skripal ve kızı Yulia’nın Britanya’da Salisbury’de uğradığı suikast girişimi sonrasında başlayan gerilimde hamle sırası Rusya’ya geçti. Londra’nın saldırıdan Rusya’yı sorumlu tutmasına rağmen önceki gün Britanya’daki askeri araştırma merkezinin, suikast girişiminde kullanılan sinir gazınını, Rus menşeli olduğunu ispatlayamadıkları yönündeki açıklaması üzerine Moskova, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’nü (OPCW) acil toplantıya çağırdı. Ancak Rusya’nın “tarafsız araştırma çerçevesinde soruşturmaya katılma” talebinin yer aldığı tasarı Batı ülkelerinden gelen ret oyu üzerine kabul edilmedi. OPCW’de ABD, Rusya, Britanya ve Skripal’in zehirlendiği bölgede uzun süre incelemeler yürütüldü. Almanya’nın da aralarında olduğu 41 ülke temsil ediliyor. Örgütün gelecek hafta saldırıya ilişkin bölgede bulunan örnekleri incelemeye başlacağı savunuldu. Diğer yandan Moskova’nın OPCW’nin ardından konuyu BM Güvenlik Konseyi’ne taşımak üzere harekete geçtiği, toplantı talep ettiği haber leri basına yansıdı. Britanya’daki Savunma Bilimi ve Teknolojisi Laboratuvarı şefinin açıklaması üzerine, Astana liderler zirvesi için Ankara’da bulunan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, oylama öncesinde yaptığı açıklamada OPCW toplantısının “diplomatik krizin çözülmesine yardımcı olmasını umduğunu” söylemişti. Moskova’daki güvenlik konferansında konuşan Rusya’nın Dış İstihbarat Dairesi Başkanı Sergey Narişkin ise Skripal’in zehirlenmesinin Britanya ve ABD tarafından yapılmış “gülünç bir provokasyon” olduğunu öne sürdü. “Soğuk Savaş’ın karanlık zamanlarına dönüş” olarak tanımladığı süreçle ilgili, “yeni bir Küba füze krizi yaratma noktasına getirilmesin” uyarısında bulundu. ABD liderliğindeki koalisyonun Mınbiç’e ek sevkıyat yaptığı basına yansımıştı. Trump yan çizdi Ankara’nın Astana liderler zir Ç‘HEEYKMOİLEKMN’ E vesine ev sahipliği ettiği gün Beyaz Saray’dan da Suriye çıkışı geldi. ABD Başkanı Donald Trump’ın “Suriye’den yakında çıkacağız” söy lemi tartışma yaratırken Pentagon’un IŞİD tehdidinin sürdüğü gerekçesiyle çekincelerini dile getirdiği plana, bu kez de Beyaz Saray’ın kendisinden “sarı ışık” yükseldi. Reuters’ın aktardığına göre, Beyaz Saray Ulusal Güven lik Konseyi’nin önceki günkü toplantısının ar dından dün bir yetkili, önceliklerinin IŞİD’in tümüyle yenilmesi olduğu vurgusunu yineledi. Toplantıyla birlikte Trump’ın bir süre daha as keri olarak Suriye’de kalma yönündeki görüş leri kabul ettiğine işaret etti. Bir çekilme tak vimi onaylamasa da Trump’ın “Bunun uzatıl mamasından yana olduğunu” da iletti. Trump, Beyaz Saray’da önceki günkü basın toplantısında bir soru üzerine, “Suriye’den çıkmak istiyorum. Askerleri eve getirmek, ülkemizin yeniden inşasına başlamak isti yorum. Son 17 yılda Ortadoğu’da 7 trilyon dolar MACRON’LA SURİYE MESAİSİ harcadık, karşılığında hiçbir şey elde ede Elysee Sarayı, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile ABD Baş medik” demiş kanı Donald Trump arasın ti. Riyad’a atıf da telefon görüşmesi ger la “çıkmamızı istemiyorlarsa harcamaları karşılamalılar” mesajı vermişti. çekleştiğini, liderlerin IŞİD’e karşı uluslararası koalisyon çerçevesinde ortak hareket kararlılığını teyit ettiklerini duyurdu. Suriye’de siyasi geçiş hedeflerinden vazgeçilmediği kaydedildi. Martin Luther King Jr’ın Washington’daki anıtı önünde törenler düzenlendi. ABD’nin ‘hayali’ hâlâ uzakta... ABD’de siyahilere yönelik ayrımcılığa, ırkçılığa karşı mücadelenin sembol ismi, sivil haklar savunucusu Martin Luther King Jr, uğradığı suikast sonucu hayatını kaybetmesinin 50’nci yılında anılıyor. 1963’te “Washington’a Yürüyüş” esnasında yaptığı “Bir Hayalim Var” konuşmasından 5 yıl sonra, 4 Nisan 1968’de katledilen King ve onu takip eden hak savunucuları, siyahi vatandaşların öncesine oranla ciddi kazanımlar elde edilmesini sağlamıştı. Ancak suikastın ardından geçen 50 yıla rağmen halen birçok alandaki eşitsizlik devam ediyor. Ülke nüfusunun yüzde 12’sinden fazlasını oluşturan siyahiler arasındaki yoksulluk oranı ülke ortalamasının iki katı. Yine yüzde 5’lere kadar düşen işsizlik oranlarının siyahilerde yüzde 1013 arasında olduğu tahmin ediliyor. Siyahilere yönelik polis şiddeti de başka bir boyut. 2017 yılında polisin ateş açması sonucu silahsız 68 kişi yaşamını yitirmişti. Son olarak Kaliforniya eyaletinde 22 yaşındaki Stephon Clark adlı gencin polis tarafından “yanlış ihbar” sonucu öldürülmesi, kitlesel protestolara neden olmuştu. Pazarlıkta Berlusconi krizi Seçimlerin üzerinden bir ay geçmesine rağmen hükümetin henüz kurulamadı ğı İtalya’da Cumhurbaşkanı Sergio Mattarel la dün siyasi partilerin temsilcileriyle görüş melere başladı. Görüşmeleri kilit partilerinin sağcı Kuzey Ligi ve Avrupa Birliği karşıtı, sağ popülist 5 Yıldız Hareketi (M5S) olması bek leniyor. Liderliğini Matteo Salvini’nin yaptığı Kuzey Ligi’nin içinde yer aldığı koalisyon se çimlerde yüzde 37’lik oy elde etmişti. Luigi Di Maio liderliğindeki M5S ise tek başına gir diği seçimlerde oyların yüz de 32’sini elde etti. 4 Mart’ta yapılan seçim lerin ardından zorlu meclis aritmetiği hesaplarının ya pıldığı İtalya’da Di Maio’nun dün sarf ettiği sözler, Kuzey Ligi’ni zor bir kararla baş başa bıraktı. M5S lideri, es Berlusconi ki başbakan Silvio Berlusconi’nin liderliğini yaptığı Forza Italia’yla koalisyonda yer almayı düşünmediklerini açıkladı. Di Maio, sağ cep hede Berlusconi’yle işbirliği yapan Kuzey Ligi’nin “Berlusconi’yi terk ederek İtalya’yı değiştirmek veya birlikteliği sürdürüp deği şime kapıları kapamak” tercihlerinden biri ne karar vermesini istedi. Salvini ise mer kez solla koalisyona kapıları kapattı. 630 koltuğun bulunduğu mecliste ancak 111 milletvekilliği elde edebilen merkez sol De mokratik Parti de sağ partilerle koalisyon kurmak istemediğini açıklamıştı. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle