23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 5 Nisan 2018 EDİTÖR: ŞEHRİBAN KIRAÇ TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Seçim paketi yolda ekonomi 11 Hükümet seçim öncesi yeni seçim paketi hazırlıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanacak pakette faiz indiriminden mega projelere bir dizi teşvik var Başkanlık seçimi ve yerel seçimler ön Hasan Ruhani’nin katıldığı ‘TürkiyeRusyaİran Üçlü Zirvesi’ nedeniyle cesinde hükümet ye ertelendiği de gelen du ni bir ekonomi pake yumlar arasında. Paketin ti üzerinde çalışıyor. Uzun süredir kulis ŞEHRİBAN KIRAÇ yakın zamanda açıklanacağı ifade ediliyor. lerde konuşulan pakette, mega projelerden faizi Başbakan bypass mı? indirimine kadar bir dizi teş Yeni ekonomi paketi sır gi vikin olduğu belirtiliyor. bi saklanırken, birçok madde İş dünyası başta hukuk ve nin direkt Cumhurbaşkanlığı eğitim alanında olmak üzere tarafından hazırlandığı hatta yapısal reform beklerken, hü bazı maddelerden Başbakan kümet daha çok seçim süreci Binali Yıldırım’ın dahi habe ni rahat geçirmek için piyasa rinin olmadığı gelen duyum ya can suyu verme peşinde. lar arasında. Pakette, özellik Normal korşullarda geçen le enerji ve savunma sanayii, hafta içinde Cumhurbaşka inşaat ve altyapı yatırımla nı Recep Tayyip Erdoğan ta rı başta olmak üzere 10’a ya rafından açıklanması bekle kın mega projenin olacağı ko nen paketin, Rusya Federas nuşuluyor. Pakette ithal ika yonu Devlet Başkanı Vladimir me ürünlere dönük maddeler Putin ve İran Cumhurbaşkanı de bulunuyor. Üretimde ithal girdilerin oranını azaltmak bu alanda yapılacak özellikle teknolojik yatırımlara 1. Bölge ya da 6. Bölge ayrımı olmaksızın yüksek teşvik verileceği ifade ediliyor. Ayrıca döviz borçlarına yeni bir sınırlama getirilmesi ve Kredi Garanti Fonu’nun devamı ya da buna benzer yeni bir finansal estrüman olacağı pakette yer alacak maddeler arasında. Tüyo Maliye’den Ayrıca KOBİ’lere dönük de düzenlemelerin pakette bulunacağı ifade edilirken hükümetin seçimlere giderken ekonomide çarkların zayıflamasını önleyecek her türlü teşviki vereceği konuşuluyor. İş dünyasına göre ise bu tavizler ekonomiyi mali disiplinden büsbütün uzaklaştıra cak ve telafisi olmayan zararlar verecek. Paketin açıklanacağına dair tüyo da yine 3 Nisan’da Cumhuriyet’te yer alan ve Maliye Bakanı Naci Ağbal’ın yabancı portföy yatırımı yapan yabancı şirket yöneticileriyle yaptığı toplantıda verildi. Geçen perşembe günü Türkiye’de portföy yatırımı yapan yabancı kurumların temsilcilerin geçen perşembe günü Maliye Bakanı Naci Ağbal ile bir araya geldi. Yatırım bankası JP Morgan’ın piyasaya sızan notunda “Hükümet ile görüşmemizden, Türkiye varlıklarına dair kısa vadeli bir rahatlama olacağını düşünüyoruz. Muhtemelen gelecek hafta enflasyona dair yeni bir paket açıklanabilir” ifadeleri yer almıştı. EKK sık sık toplanıyor Dün de Hürriyet gazetesi Hükümetin faizleri düşürmek için paket hazırladığını yazdı. Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) geçen haftadan itibaren toplantı üstüne toplantı yapıyor. Yatırımları teşvik etmek için yeni bir paket hazırlanıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hazırlıkların tamamlanmasının hemen ardından paketi 15 gün içinde açıklayacağı belirtiliyor. Pakette faizleri düşürecek bir adımın yer alacağı belirtiliyor. Bu adımla Hazine’nin maliyetlerinin düşeceğinden bahsediliyor. Darboğaz değil maliyet artışı varmış! Cumhuriyet’in Cengiz, Mapa, Limak, Kolin, Kalyon Ortak Girişimi’nin 3. havalimanının yıllık 1 milyar Avro’luk kira bedeli için iki yıl öteleme istediğiyle ilgili haberin yankıları sürüyor. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Bakanlık’ın internet sitesinde yayımlanan açıklamasında, “Projede herhangi bir darboğaz söz konusu değil. Proje öngördüğümüz zamanda tamamlanacak” dedi. Yüklenici konsorsiyum onaylı iş programına uygun olarak yatırımını aksaksız sürdürdüğünü savunan Bakan Aslan, “Sadece proje sahasındaki zemin güçlendirmeleri nedeniyle ilk etap yatırım tutarı öngörülenin bir miktar üzerine çıkmış ve bu durumun yarattığı ek finansman ihtiyacının, sözleşme koşullarına göre yüzde 25’i şirket ortaklarınca öz kaynak olarak karşılanmıştır. Bakiyesinin ise kredi finansmanı yoluyla karşılanması için İGA tarafından finans taraflarıyla görüşmelere başlanmıştır” ifadesini kullandı. Bu durumun projenin mali darboğazından olmadığını maliyet artışından kaynaklı olduğunu vurgulayan Arslan, “Sözleşmede yeri ve tanımı olan hükümler çerçevesinde olağan bir durumdur. Bugüne kadar birçok yapişletdevret projesinde de öngörülmeyen bu tip maliyet artışları çerçevesinde yapı lan bir işlemdir” dedi. Bakan İstanbul Yeni Havalimanı Projesi’nde yüzde 85’lik fiziki gerçekleşmeye ulaşıldığını söyledi. l Ekonomi Servisi Ahmet Arslan Prim borcu olan da hizmet alsın Prim borcuna bakılmaksızın herkesin sağlık hizmetinden kesintisiz yararlanması gerektiğini belirten Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “60 günden fazla prim borcu olan BağKur’lu esnaf ve sanatkârımız sağlık hizmetinden yararlanamıyor. Diğer kesimlerde olduğu gibi esnaf ve sanatkâr da prim borcu olsa dahi sağlık hizmetlerinden yararlanmaya devam edebilmelidir” dedi. Palandöken “ayaktan tedavilerde geçici iş göremezlik ödeneği alamayan esnafa tedavi süresindeki geçimi için ‘rapor ücreti’ hakkı verilmelidir” diye konuştu. Kur fren tutmuyor Dolar dün yeniden hareketlenerek 4.0315 seviyesini gördü. Uzmanlara göre Türk Lirası’nda erime sürecek Son birkaç haftada yaşanan sert yükselişlerin ardından konusu olursa 4.0825 seviyeleri izlenebilir. tırma Uzmanı Enver Erkan TL’deki negatif ayrışmaya çakılTdLı Türkiye Cumhuri sınırlı gerileyen dolar/TL yeniden yükselişe geçti. Moody’s’in not indirimi, jeopolitik gelişmeler, enflasyon ve cari açıkta bozulma gibi gelişmelerle geçen haftalarda tarihi zirveleri test eden dolar dün yeniden 4 TL seviyesini aştı. Önceki gün açıklanan veriye göre mart ayı enflasyonu aylık yüzde 0.99, yıllık yüzde 10.23 olarak beklentinin üzerinde ger Avro da dün yükselişini sürdürdü ve günü 4.9180 TL seviyesinde tamamladı. Yükseliş sürecek Koç Üniversitesi TÜSİAD Ekonomik Araştırmalar Direktörü Prof. Dr. Selva Demiralp TL’deki değer kaybının sadece yurtdışından değil iç risklerden de kaynaklandığını söyledi. Demiralp dikkat çekti ve kurda yukarı yönlü hareket eğiliminin devam edebileceğini vurguladı. Bankacıların önümüzdeki günlerde takip edileceğini söylediği ana konular ise jeopolitik ve siyasi gelişmeler, ekonomik teşvik paketleri yer alıyor. Ticaret savaşı kaygıla yet Merkez Bankası (TCMB) tarafından Mart ayına ait tüketici fiyat endeksi bazlı reel efektif döviz kuru endeksi rakam ları açıklandı. Reel efektif döviz kuru, bir önceki ay seviyesi olan 84.95’ten yüzde 1.8 düşüşle 83.42 seviyesine geriledi. Böylece, endeks tarihinin en düşük seviyesine gelin çekleşmesi sonrası Dolar/TL Merkez Bankası’nın faizi yükselt rı ise Trump yönetimi miş oldu. 3.97 seviyesinden hareketlendi. mesinin kuru bir miktar dizginle nin Çin’den yıllık itha Yurtiçi üretici fiyat en Akşam saatlerinde ise ABD tica yeceğini ama bunun geçici olaca lat büyüklüğü 50 milyar deksi bazlı reel efektif ret savaşları endişelerinin doları ğını da sözlerine ekledi. doları bulan bir grup ürü döviz kuru ise mart ayın desteklemesiyle kur 3.99’a yük Ata Yatırım Direktörü Cem ne yüzde 25 gümrük vergi da 85.18 oldu. seldi. Dolar dün yeniden hareket Tözge Merkez Bankası’nın gele si açıklamasının ardından Öte yandan TÜFE lenerek 4.0315 seviyesini gördü. cek toplantıda bir aksiyon alma tekrar güçlendi. Gümrük ver bazlı reel döviz ku TL dolar karşısında yüzde 0.30 ci yacağı beklentisi ve yurtdışında gisi yaklaşık 1.300 kalem en ru şubat ayın varında değer yitirdi. Uzmanlara azalan risk iştahının TL’deki de düstriyel teknoloji, ulaştırma ve da 84.73’ten göre, 4 TL bandı üzerindeki sey ğer kaybında 2 ana etken oldu tıp ürününü kapsıyor. Bu eğilim rin devamı halinde bir önceki zir ğunu söyledi. piyasada riskten kaçışı tetikliyor. 84.95’e revize edildi. ve olan 4.0345, daha da üzeri öz GCM Menkul Değerler Araş l Ekonomi Servisi HSBC birçok ülkeden çıkacak HSBC Holdings Plc Üst Yöneticisi (CEO) John Flint ve Yönetim Kurulu Başkanı Mark Tucker, Bloomberg’e bilgi veren kaynaklara göre önümüzdeki aylarda açıklanacak bir plan ile küresel operasyonlarını azaltmayı değerlendiyor. Şubatta göreve başlayan Flint, kaynaklara göre, bankanın faaliyette olduğu 67 ülke ülkenin neredeyse dörtte birinde operasyonlarını gözden geçirirken, Bermuda, Malta ve Uruguay gibi ülkelerde satış ya da perakende bankacılıkta küçülme planı yapıyor. CEO ayrıca varlık yönetim bölümünü, potansiyel rakipleri satın alarak büyütmek istiyor. l Ekonomi Servisi Anadolu Sigorta’dan 184.2 milyon lira net kâr İlhami Koç Anadolu Sigorta, 2017’deki net kârını yüzde 110 arttırarak 184.2 milyon liraya yükselttiğini duyurdu. Anadolu Sigorta Genel Müdürü İlhami Koç, 2017’yi ‘hasar yılı’ olarak değerlendirmelerine rağmen, yılı büyümeyle kapattıklarını anlattı. Yalnızca 18 ve 27 Temmuz 2017’de İstanbul’da yaşanan sel ve dolu fe laketlerinin sektöre yansıyan maliyetinin 1 milyar TL; şirketlerine olan etkisinin ise 80 milyon TL olduğunu söyleyen Koç, “Bu na rağmen kârlılık ve prim artışı dengesini başarıyla uyguladık. Net kârımız gibi özkaynak kârlılığımız da son 5 yılda ilk kez çift haneli rakamlara çıkarak, yüzde 17.7 seviyesine yükseldi. Zorlu geçen bir yılın ardından 2018’e de güvenle bakıyoruz” dedi. 2017’de 39 milyar 711 milyon liralık prim üretimi gerçekleştirildiğini kaydeden Koç, aynı dönemde Anadolu Sigorta’nın pazar payının yüzde 11.8, prim üretiminin ise 4 milyar 671 milyon TL olduğunu ifade etti. Anadolu Sigorta’da en yüksek prim üretilen branşın, 1 milyar 342 milyon TL ile Kara Araçları Sorumluluk Sigortası olduğunu söyleyen Koç, “Geçtiğimiz yıl, Kara Araçları (Kasko), Yangın ve Doğal Afetler, Mühendislik, Genel Sorumluluk, Nakliyat ve Su Araçları branşlarında sektör lideri olduk” dedi. 1.200 çalışan Halihazırda 1.200 çalışanlarının olduğunu belirten Koç, İş Bankası şubelerinde çalıştırılan satış kadrolarıyla birlikte çalışan sayılarının 1500’ü bulduğunu aktardı. 5 bin 876 acente çalışanlarının ise sisteme kayıtlı olmayanlarla birlikte 10 binlere çıktığını anlatan Koç, 3.5 milyon müşteriye hizmet verdiklerini ifade etti. l Ekonomi Servisi Istakoz sepeti... Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başdanışmanı İlnur Çevik’in: “Rusya hava sahasını açmasaydı bırakın El Bab’a ve Afrin’e girmeyi, insansız hava aracı bile uçuramazdık”... “56 şehidimiz var ama”... saptamalarının yanı sıra bu sayede Türk müteahhitlere açılan yeni olanaklara ilişkin sözleri bana ıstakoz sepetini düşündürttü. Istakozun sepete, yemlerin cazibesine kapılıp girmesi kolaydır; girdikten sonra yalnızca tek bir yönde ilerleyebilir, yemlere ulaşabilir ama sepetten çıkamaz. Istakoz artık balıkçının malıdır. Ortadoğu’da genel manzara Suriye’yi “Istakoz sepeti”, Ortadoğu’yu da deniz olarak düşünebiliriz. Bu denizde, ABD’nin Irak’ı işgal etmesiyle patlayan fırtınanın, sonra “Arap Baharı” “olayının” yarattığı türbülansın içinde birbiriyle rekabet eden iki “balıkçı” grubu şekillendi; Rusya İran ve Suudi Arabistan B.A. Emirlikleri Mısır. Böylece, bölgeye yeni bir aktör girdi, Müslüman dünya Filistin sorunu karşısındaki bütünlüğünü kaybetti. SünniŞii düşmanlığı hortladı. Bu denizde, ABD gemisi, yaklaşık 15 yıldır, adeta sarhoş kaptanların elinde bir oraya bir buraya çarparak, etrafını yakıp yıkarak balıkçıların güvenini yitirdikçe, “balıkçı gruplarının” arasındaki rekabet giderek sertleşti. Şimdi, Rusya bölgede vazgeçilmez ülke, oyun kurucu olmaya, Suriye’de elde ettiği stratejik kazanımları korumaya çalışıyor. İran, Suriye’deki kazanımlarını, buradan, Irak, Lübnan üzerindeki etkisini arttırmaya, Suudi rejiminin Ortadoğu’da kendisine karşı bir Sünni hegemonyası kurmasını önlemeye, ABD ve Batı’dan gelebilecek olası bir saldırının maliyetini yükseltmeye çalışıyor. Suudi rejimi de, Şii İran ve Sünni/Selefi Müslüman Kardeşler akımı karşısında korunma kapasitesini arttırmak için ABD ile ilişkilerini, 11 Eylül’den sonra aşınan imajını tamir ederek derinleştirmek istiyor. Muhammed bin Salman’ın (MBS), son ABD ziyaretinde, Trump ve çevresine ek olarak, iki partiden eski başkanlarla, siyasi liderlerle, kültür endüstrisinin, yüksek teknoloji sektörünün seçkinleriyle yaptığı yaygın görüşmeler, TV söyleşileri, 3040 milyar dolarlık yeni silah siparişleri bu yönde epey yol aldığını gösteriyor. MBS’nin, son dönemde kurulan gizli diplomatik ilişkilere ek olarak, İsrail’e hava sahasını açmak, “var olma hakkını tanımak”, Gazze’deki son olayları görmezden gelmek gibi açılımları da ABD seçkinleri gözündeki imajını parlatıyor. ...ve içinde Türkiye... Böyle kamplaşmalar, dışında kalan devletler için “uzaktan dengeleme” olanakları yaratırlar. Bu kamplaşma içinde Rusya açısından, Türkiye’yi, NATO’dan, AB’den uzaklaştırmak, hatta kopartmak stratejik bir öneme sahip. İran açısından da komşusu Sünni ülkeyi, Suudi hegemonyasına kaptırmamak, yanına çekmek, Kürt sorununda karşısına almamak, Suriye platformunda, cihatçı muhalefet üzerindeki etkisini sınırlamak kritik bir öneme sahip. Peki AKP Türkiye’si, bu iki kamp karşısında, “uzaktan dengeleme” olanaklarını kullanabiliyor mu? Kullanmak bir yana, kamplaşmanın taraflarının dinamiklerine kapıldığını görüyoruz. Türkiye’nin, dış ticaret, teknoloji, savunma kaynaklarıkurumları bağlamında ABD’yle ve AB’nin merkez ülkeleriyle ilişkileri 1950’lerden bu yana en kırılgan durumda; uzun yıllar iyi ilişkiler içinde olduğu Suudi Arabistan, Mısır ve İsrail ile kavgalı; bölgede önemli bir “kaldıraç” olabilecek Kürtlerle savaşıyor; Suriye iç savaşı üzerinden büyük bir göçmen, cihatçı militan nüfusu ülkesine girdi. Yenileri de, Rusya ve Suriye rejimi bastırdıkça, ülkesinin sınırlarında birikiyor. AKP rejimi, ülke içinde OHAL ve baskı olmadan yönetemiyor. AKP rejimi, Türkiye’yi, “Batı”nın, ABD liderliğinde kurulmuş ekonomik ve güvenlik mimarisinden koparıyor. Ancak, Rusyaİran blokuna olan enerji bağımlılığı, İlnur Çevik’in “itirafları”, AKP Türkiye’sinin, ulusal çıkarlarının efendisi, bağımsız, demokratik bir ülke konumuna yükselmek yerine, bir bağımlılık biçiminden, kurumları, kuralları belirsiz bir başkasına geçmekte olduğunu gösteriyor. Kısacası AKP Türkiye’si, ıstakoz sepeti içinde ilerlemeye devam ediyor. Türk Akımı’na İtalyan ortak Rusya’nın doğalgaz devi Gazprom, Türk Akımı doğalgaz boru hattı projesiyle ilgili olarak Avrupa’nın en büyük doğalgaz boru hattı işletmecisi olan İtalyan doğalgaz şirketi Snam ile olası işbirliği fırsatlarını görüştüğünü söyledi. Gazprom, şirketlerin “Gazprom’un Türk Akımı projesinin uygulamasını dikkate alarak” işbirliğini görüştüklerini söyledi. Gazprom ayrıca Snam CEO’su Marco Alvera’nın Gazprom Başkanı Alexei Miller’a, Snam’ın Akdeniz bölgesinde yeni gaz aktarım yollarının oluşturulmasını “kolaylaştırma” planlarından bahsettiğini aktardı. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle