19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 23 Mart 2018 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: FUNDA YAŞAR ER İnternete çifte sansür haber 5 Doğan Medya’nın Demirören’e satıldığı gün Meclis, daha önce internet medyasına ağır denetim getirdiği gerekçesiyle tepki çeken düzenlemeyi, daha da ağırlaştırarak kabul etti İnternetteki görüntülü ve sesli yayınlara geniş sansürü öngören düzenleme Meclis’te rindeki denetimi, daha önce çıkarılan OHAL KHK’si uyarınca, “genel ‘Hem RTÜK, hem BTK’ daha da ağırlaştırılarak kabul edildi. Yeni düzenlemeye göre internette yapılan görüntülü ve sesli, haber içerenler de da SİNAN TARTANOĞLU ahlakın” yanı sıra “terörü övmek, teşvik etmek, terör örgütlerini güçlü veya haklı göster RTÜK’ün CHP kontenjanından seçilen üyesi İsmet Demirdöğen, düzenlemede yapılan değişiklikleri, “Anayasa Mahkemesi, interneti bir özgürlük ortamı olarak niteleyip, sınırlandırılmasını özgürlük ortamına müdahale olarak yorumladı. Çok hil tüm yayınlar RTÜK tarafın mek; terör eylemini, faillerini ve sayıda televizyon kanalı RTÜK sansüründen kaçabilmek için internet orta dan denetlenecek. RTÜK içeriğin çıka mağdurlarını terörün amaçlarına hiz mına sığınmışlardı. Şimdi internet çifte sansür ortamı kuruldu. İnternet hem rılması veya internet sitesinin tümü met edecek sonuçlar doğuracak şekil RTÜK’ün hem BTK’nin çifte sansürü altına kaldı” sözleri ile değerlendirdi. nün erişimine engel konulmasına iliş de sunmak” ilkelerini de kapsadı. kin kararı Bilgi Teknolojileri ve İleti Tasarı, Meclis Genel Kurulu’nda ön TV, Puhu TV gibi platformların yanı si yapılamadığı veya ilgili içeriğe eri şim Kurumu’na gönderecek. BTK ön ceki gün kabul edildi. Tasarıda kamu sıra reklam yayınına yer veren Twit şimin engellenmesi yoluyla ihlalin ön celikle denetimden geçemeyen içeri oyunda oluşan tepki üzerine bazı de ter, Facebook, Youtube yayınlarının lenemediği durumlarda, internet si ğin çıkarılmasına karar verecek an ğişiklikler yapıldı. Tasarının ilk haline da bireysel de olsa denetleneceği yo tesinin tümüne yönelik olarak yasak cak bu karara direnilmesi durumunda ilişkin “Youtube, Twitter, Facebook’u rumlarına neden oldu. kararı” alabilecek. sadece BTK başkanı tarafından sitenin yasaklanmasına ve 50 bin TL’den da kapsayacağı” eleştirilerine karşı RTÜK’ten yapılan “Netflix, Blu TV, Pu Meclis’te ağırlaştırıldı BTK’nin yayının bir bölümü ya da sitenin tamamına ilişkin yasak kara 500 bin TL’ye kadar para cezası kesil hu Tv gibi ‘IPTV’ platformlarını” de Tasarının ilk halinde olmayan ağır rına direnilmesi durumunda sadece mesine karar verilebilecek. netleyeceğiz yönündeki açıklamalar yaptırımlar, Meclis’te kabul edilen BTK başkanı tarafından elli bin Türk Torba tasarıda yer aldı yeterli olmadı. Tepkiler üzerine, kişi metne eklendi. Buna göre RTÜK, in lirasından beş yüz bin Türk lirasısel sosyal medya paylaşımları denetim ternetteki tüm görsel ve işitsel yayın na kadar idari para cezası kesilebile Meclis’e 2 Şubat’ta sunulan torba ya kapsamından çıkarıldı. Twitter, Face ları kendi yayın ilkeleri çerçevesin cek. Böylece bir internet yayına hem sa tasarısında, internet üzerinden ya bok, Youtube’u kapsam dışı bırakabil de denetleyecek. Ardından söz konu RTÜK tarafından para cezası kesile pılan televizyon ve radyo yayınları ile mek için de yasaya “Yayın hizmetle su yayınla ilgili, içeriğin çıkarılması cek, hem yayın BTK tarafından hem ilgili kapsamlı bir sansür düzenleme rini internet ortamından iletmeye öz hatta erişimin engellenmesi kararı ve yasaklanacak hem de 500 bin TL’ye si yer aldı. Tasarı ile internet üzerin gülenmemiş platformlar ile yayın hiz recek. RTÜK bu yöndeki kararını Bil kadar para cezasına çarptırılacak. den televizyon ve radyo yayını yap metlerine yalnızca yer sağlayan ger gi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na Öte yandan yasa çıkmadan sansü mak isteyen kuruluşlar RTÜK’ten ya çek ve tüzel kişiler platform işletmeci gönderecek. BTK, zaten RTÜK’ten ya rün ayrıntılarına ilişkin yönetme yın lisansı almak zorunda bırakıldı. Li si sayılmaz” cümlesi eklendi. Ancak, yın lisansını alan internet yayınının liğin hazırlıklarının yapıldığı öğre sans almak için MİT ve Emniyet Ge tasarının ilk halinde de bulunan “tica RTÜK denetimine takılan bölümüne nildi. RTÜK ve BTK yetkilerinin bir nel Müdürlüğü kontrolünden geçen in ri ileşitim yayınlarına yer veren kuru erişimin engellenmesine karar vere kaç kez bir araya geldikleri ve san ternet yayıncıları için bir de RTÜK de luşların da düzenleme kapsamına gi cek. Ancak BTK, “teknik olarak ihla sürün kapsamını değerlendirdikleri netimi getirildi. RTÜK’ün internet üze receğine” ilişkin hüküm Netflix, Blu le ilişkin içeriğe erişimin engellenme belirtildi. l ANKARA ‘Türk demokrasisi zorda’ Alman Bertelsmann Vakfı raporunda dünya genelinde demokrasilerin yaralandığı ifade edilirken dünyanın hiçbir ülkesinde kuvvetler ayrılığı ilkesinin Türkiye’deki kadar zedelenmediği belirtildi Alman Bertelsmann Vakfı tarafından yapılan araştırmaya göre, dünya ge nelinde demokrasiler zor bir dönemden geçiyor. Araştırmada Türkiye siyasi du rumun belirgin şekilde zorlaştığı 13 ül ke arasında sayıldı. Deutsche Welle’de yer alan habere gö re vakf iki yılda bir hazırlanan “Trans formasyon Endeksi”nin (BTI) sonuçları nı kamuoyuna tanıttı. Kalkınmakta ve az gelişmiş olan 129 ülkenin değerlen dirildiği araştırmada 1 Şubat 2015 31 Ocak 2017 arasındaki dönem ele alındı. Araştırmada, 129 ülkeden 71’i “demok rasi” olarak tanımlanırken 58’inin “otok rasi” olduğu belirtildi. Demokrasi ve hu kuk devletlerinin dünya genelinde kriz de olduğu belirtilen araştırmada, “Gide rek daha fazla sayıda ülkede yöneticiler kontrol mekanizmalarını genişletiyor” denildi. Araştırmada 13 ülkede siyasi durumun “belirgin bir biçimde kötüleştiği” vurgulandı. Bu ülkeler arasında Yemen, Mozambik ve Türkiye’nin bulunduğu belirtilirken resmi olarak “demokrasi” olarak sınıflandırılan ülkelerde de BÖLÜKBAŞI İÇİN CENAZE TÖRENİ birey haklarının kısıtlandığı ve hukuk devleti standartlarının da aşındırıldığı ifade edildi. Bunun özellikle Türkiye için Bahçeli ile Kılıçdaroğlu yan yana saf tuttugeçerli olduğu, aynı zamanda Polonya ve Brezilya’da da görüldüğü kaydedildi. Türkiye’nin “dengesini kaybet tiği”nin belirtildiği araştırmada, dünyanın hiçbir ülkesinde kuvvetler ayrılığı ilkesinin Türkiye’deki kadar zedelenmediği belirtildi. Araştırmada “Boğaz’ın bozuk demokrasisi” olarak söz edilen Türkiye’de 2016’daki darbe girişiminden sonra “düşünce, basın ve toplanma özgürlüğünün” ciddi biçimde kısıtlandığı, iktidarın topluma kendi görüşünü empoze etmeye çalıştığı, muhalefetin ise “marjinalleştirildiği” ifade edildi. Tarihi 1 Mart tezkeresi sürecinde Türkiye’nin en üst düzey diplomatik temsilcisi olarak ABD ile müzakereleri yürüten, emekli büyükelçi ve eski MHP Genel Başkan Yardımcısı, milletvekili Ahmet Deniz Bölükbaşı, son yolculuğuna uğurlandı. Bölükbaşı’nın cenazesinde, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli yan yana saf tuttu ve iki lider bir süre aralarında sohbet etti. Bölükbaşı için ilk tören Meclis’te gerçekleştirildi. Buradaki törene, Bölükbaşı’nın eşi Sema, kızları Zeynep ve Hande ile yakınları, Başbakan Binali Yıldırım, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga, AKP Grup Başkanvekilleri Mustafa Elitaş ve Bülent Turan, CHP Genel Sekreteri Akif Hamzaçebi, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özdağ, çok sayıda milletvekili ve bazı eski bakan ve milletvekilleri ile Meclis başkanları katıldı. Bölükbaşı’nın kızı Zeynep Bölükbaşı ise törenin ardından, gözyaşları içinde, kortejin önünde babasının fotoğrafını taşıdı. Tören bittikten sonra Bahçeli ile Bölükbaşı’nın ailesi, taziyeleri kabul etti. Törenin ardından milletvekillerinin ve törene katılanların tabutuna omuz verdiği Bölükbaşı’nın cenazesi Cebeci Asri Mezarlığı’nda toprağa verildi. l ANKARA / Cumhuriyet Avrupa kendi derdinde Liderler zirvesinin taslak bildirgesinde Türkiye’ye Yunanistan ve Kıbrıs eleştirisi Gözler Avrupa Birliği ile Türkiye arasında gelecek pazartesi günü Varna’da yapılması planlanan liderler zirvesine çevriliyken birliğin Brüksel’deki dünkü toplantısı Ankara’ya sert çıkışların süreceğini gösterdi. ABAnkara arasındaki gerilimi daha da tırmandıracak gelişme dün iki gün sürmesi planlanan AB liderler zirvesinin sonuç bildirgesinin basına sızan taslak metninde “Avrupa Konseyi, Türkiye’nin Ege ve Doğu Akdeniz’de devam eden yasadışı eylemlerini güçlü bir şekilde kınıyor” ifadesinin gündeme yansımasıyla yaşandı. Birliğin “Yunanistan ve Kıbrıs’la tam dayanışma içinde olduğumuzu vurguluyoruz” dediği aktarılan taslak metinde Türkiye’ye bu tür eylemlere son vermesi çağrısında bulunulduğu belirtildi. Ayrıca Türkiye’den Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin “Doğu Akdeniz’de AB ve uluslararası hukuk çerçevesinde doğal kaynaklarını keşfi, çıkarmaya yönelik egemenlik hakkına saygı duyulması” istendi. Ankara’ya Rum Kesimi ile ilişkilerini normalleştirilmesi talebinde de bulunuldu. Kimi kaynak taslakta ayrıca Türkiye’de AB üyesi ülke vatandaşlarının gözaltına alınması, tutuklanmasından kaygı duyulduğuna da dikkat çekildiğini duyurdu. Buna göre metinde “Türkiye’yi bu sorunları AB üyesi ülkelerle diyalog içinde çözmeye çağırıyoruz” denildi. İki gün süreceği belirtilen Brüksel’deki liderler toplantısında tasarının kabul edilmesi halinde, 26 Mart’ta birliğin dönem başkanı Bulgaristan’ın Varna kentinde AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla yapılması planlanan zirve öncesinde taraflar arasında bir kez daha sert rüzgârların eseceği yorumları yapılıyor. Taslağın, Doğu Akdeniz’de Kıbrıs Rum Kesimi’nin enerji kaynaklarına yönelik tartışmalı sondaj faaliyetlerine Ankara’nın sert tepkisi, sondaj gemisinin bölgeye girişini Türk savaş gemilerinin engellemesi, bu ay başında Edirne’de sınırı geçen 2 Yunan askerin tutuklanması ardından geldiğine işaret ediliyor. Öte yandan Rum Kesimi’nin ilan ettiği “Münhasır Ekonomik Bölgede” enerji şirketlerinin petrolgaz arama çalışmalarına yönelik Türkiye’nin tepkisi ne karşı AB içinde lobi faaliyeti yürüttüğü, bu çerçevede Güney Kıbrıs lideri Nikos Anastasiades’in birlik yetkilileriyle görüşerek Varna zirvesi için Ankara’ya bu tutumundan vazgeçmesi yönünde şart getirilmesi baskısı yaptığı ifade ediliyor. Bulgaristan medyasına yansıyan bir haberde ise Ankara ile zirveden yana olan Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov’un dün Tusk ile bir araya geldiği, Varna zirvesinin düzenlemesi gerektiği vurgusu yaptığı savunuldu. Varna zirvesine ilişkin daha önce AB Konseyi Başkanı sözcüsü, karşılıklı ilişkiler, bölgesel ve uluslararası konuların ele alınacağını söylemişti. AB Komisyonu sözcüsü de görüşmenin “hukukun üstünlüğü ve temel özgürlükler de dahil Türkiye’deki son gelişmelerin ele alınması bakımından faydalı bir imkân sunacağını” kaydetmişti. l DIŞ HABERLER Kim Karışır Patrona Medyada mutlak egemenlik nasıl bir şeydir, artık biliyoruz. Gazeteleri ortak bir havuzda, hem maddi, hem “haberyorum” açısından tekleştirirsiniz; TV kanallarını astığı astık kestiği kestik bir kurulun, RTÜK’ün insafına bırakırsınız. Bu insafın, iktidarın insafı ile belirlendiğini söylemeye gerek var mı; kolu uzun olacak, hızla yasalaştırılmış yasalarla internet âlemine de uzanacaktır. HHH Artık işte bir iki küçük tirajlı, başı “yargı”yla, pek keyifli “keyfi iddianamelerle” dertte gazete ile ışığı her an sönebilecek bir iki TV kanalından başka nefes alma olanağı kalmamıştır. Türkiye’de, bir manifestoyu, bir nutku çağrıştırır diye söylüyorum “ahval ve şerait” böyledir. Ne oldu da bir patronun malını mülkünü bir başka patrona satmasını mesele yapıyoruz? Kıyamet mi koptu? HHH Aslında evet, koptu. İnsanların haber alma hakkı, patronlara bağlı kaldıkça da sık sık kopacaktır. Çünkü medya mülkünün sahipleri daha çok kazanmak için politikacıların yanında, yöresinde, uçağında, sofrasında bulunmak zorundadırlar. Mülk sahibi ile politika arasındaki ilişki, kimi zaman “kim kimin hizmetinde” sorusuna yanıltıcı yanıtlar verilmesine yol açar, açmasın; işte politikanın “üstünlüğü”, her anlamda mülkün yani üretim araçlarının sahibi sınıflara tabiiyeti esasına dayanır. HHH İşte iktidar, ömrüyle sınırlı “mutlak” egemenliğini ilan ettiği gün, medyanın yani halkın haber alma hakkının başıboşluğuna dayanamaz, telaşlanır. Her türlü önleme karşın tehlikeli olmaya başlamış bir seçim maratonu da ufuktaysa, hele bir de iktidarı yitirme ihtimali varsa, ne yapsın? Zaten susturmak da antikçağlardan bu yana iktidarların kendilerini alamadıkları bir ego, bir haz, bir “hak” olagelmedi mi? HHH Halkı ikna etmenin en temel yolu o çağlardan bu yana değişmedi. O zamanları anlatan kitaplara, örneğin “Antik Yunan Dünyasında Sınıf Mücadelesi” adlı olağanüstü esere (G.E.M. de Ste. Croix Yordam Kitap) bir göz atın. Özellikle konumuzu yakından ilgilendiren “sınıf mücadelesinin ideolojik düzlemini” ele alan satırlara bir bakın; o zamanlardan bu zamanlara aynı kalarak kendini geliştirmiş ne hikmetler var göreceksiniz. HHH Diyor ki bir eski köle, kitabın 517. sayfasında “kölenizi... aç ve korkmuş halde tutun. O zaman efendisinin zincirini ... takip edecektir; fakat onu iyi besler ve giydirir, makul ölçülerde çalıştırır, fiziksel konforla çevrelerseniz, özgürlük rüyaları içeri sızar. Ona kötü bir efendi verdiğinizde iyi bir efendi ister; ona iyi bir efendi verirseniz kendisi efendi olmak ister.” HHH Bu antikçağ meseline “ne alaka” dediyseniz, köle yerine kendimizi koymayı ve reddetmeyi teklif ediyorum. O zamanlar küçük sitelerde köleler, yurttaşlar ve efendiler bir arada, yaşıyor ve “yaşıyor”lardı. Kimlerin yaşamını tırnak içine aldığımı da, ansızın geliveren yüklü zamları, doların kıtalararası bir füzeye özendiğini duyduğunuz için merak etmiyorsunuzdur diye düşünüyor, merak etmiyorum. HHH Korkmayın artık, yakında hiçbir şey duymayacak, yalnızca efendilerin işine gelen “haberleri” işitecek, o eski kitapta yazdığı gibi, sınıf mücadelesinin daha özgün biçimleriyle mutlu olacaksınız. “Bu sofistike süreç, hâkim sınıflar(ın), kişileri mazlum konumlarını itiraz etmeden kabul etmeye, hatta mümkünse bundan keyif almaya ikna etme çabalarından oluşur.” HHH Çok uzattık, ne olmuş; bir medya ve başka şeyler patronu, iktidar baskısından bunalmış, birçok demokrata olanak sağlamış olsa bile nihayet pes etmiş, tüm medyasını yine telefonlarda hep ağlayan bir başka medya patronuna satmış. Satar, bize ne bundan. Kendi işimize bakalım, patronsuz medya olur mu olmaz mı, olursa, varsa, hâlâ dayanıyorsa, daha nasıl dayanır, nasıl korunur, kollanır ona kafa yoralım. MHP’DE İLK MYK CUMARTESİ En az 6 koltuğa yeni isim MHP’nin 12. Olağan Büyük Kurultayı’nda belirlenen yeni Merkez Yönetim Kurulu’nun (MYK) ilk toplantısı, cumartesi günü yapılacak. Bu toplantının ardından da partiyi 2019 seçimlerine taşıyacak olan Başkanlık Divanı belirlenecek. Yeni MYK’de, Başkanlık Divanı’ndaki 4 isme yer verilmemişti. Daha önce de istifalar nedeniyle boş olan iki koltukla birlikte, en az 6 koltuğa yeni isimlerin oturacağı dillendiriliyor. Divanda Bahçeli’nin kadınlara ağırlık vereceği de konuşuluyor. Yeni oluşturulacak 15 kişilik Başkanlık Divanı’nda da Genel Sekreter İsmet Büyükataman ile genel başkan yardımcıları Celal Adan, Mevlüt Karakaya, Sadir Durmaz ve Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Kalaycı’nın yeniden görev almasının büyük olasılık olduğu değerlendiriliyor. l SELDA GÜNEYSU/ANKARA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle