Katalog

Ruanda’da kiliseye yıldırım düştü Ruanda’nın güneyindeki Nyarugu’daki bir kilisede önceki gün yıldırım düşmesi sonucu meydana gelen yangında en az 16 kişi yaşamını yitirirken, onlarca kişi de yara DUNYA landı. Yaklaşık 140 kişinin hastanelere kaldırıldığı, 3 ki şinin ise durumunun ağır olduğu açıklandı. Raul Castro Küba’da Castro dönemi bitiyor Küba dün, Devlet Başkanı Raul Castro’nun görevini bırakmasına bir ay kala, yeni meclisi seçmek için sandık başına gitti. Yeni devlet başkanının belirleneceği meclis için yapılan “tarihi” seçimlerden sonra, 59 yılın ardından Castro ailesinin dışında bir ismin başkanlığa seçilmesi bekleniyor. Pazartesi 12 Mart 2018 [email protected] TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 7 Çin’de sınırsız başkanlık Şi Cinping’in ömür boyu devlet başkanlığı görevinde kalmasına imkân sağlayan teklif dün kabul edildi. Şi’nin teorisi de anayasaya eklendi Çin’de sosyalizmin kurucusu Mao Zedong’un ölümünden sonra getirilen iki dönem başkanlık sınırı, mevcut Devlet Başkanı Şi Cinping için kaldırıldı. Çin’in yasama organı Ulusal Halk Kongresi (UHK), devlet başkanlarının görevlerini 5’er yıllık iki dönemle sınırlandıran anayasal düzenlemenin kaldırılmasına yönelik Çin Komünist Partisi (ÇKP) tarafından verilen teklifi kabul etti. Böylece, 2013 yılında göreve gelen ve iki dönem seçilmesi halinde 2023’e kadar başkanlığı sürebilecek olan Şi, sonraki dönemlerde de seçilmesi durumunda ömür boyu görevde kalabilecek. 3 bin delegenin bulunduğu UHK’nin dünkü oylamasına katılan 2964 kongre üye Şi Cinping Ulusal Halk Kongresi’ndeki oylamaya 2964 delege katıldı. İlk oyu Devlet Başkanı Şi kullandı. sinden sadece ikisi ÇKP tarafından verilen teklife “Hayır” oyu verirken üç kişi de “çekimser” kaldı. Çin Halk Cumhuriyeti’nin anayasası, 1982 yılından bu yana devlet başkanı ile yardımcıları da dahil olmak üzere üst düzey yöneticilerin görev sürelerini belirliyor. Ulusal Halk Kongresi gibi, 5 yıl için seçilen devlet başkanının başbakan, başbakan yardımcısı, Devlet Konseyi üyeleri, büyükelçiler ve bakanları belirleme yetkisi bulunuyor. Teorisi anayasada Adı Mao Zedong’un ardından parti tüzüğüne eklenen ikinci kişi olan 64 yaşındaki Şi Cinping, ÇKP’nin ekim ayında düzenlenen 19. Genel Kongre’sinde 2. dönem için yeniden liderlik görevine seçilmişti. Daha önce Şanghay parti komitesi sekreterliği ve devlet başkanı yardımcılığı görevlerinde de bulunan Şi’nin siyasi teorisini anlatan ve parti tü züğüne de eklenen “Yeni Dönem İçin Çin Tipi Sosyalizm Üzerine Şi Cinping’in Düşüncesi” başlıklı metin de dünkü oylamayla anayasaya eklendi. Şi, göreve geldiği 2013 yılından itibaren yolsuzluk ve rüşvetle mücadeleyi en önemli gündem maddelerinden biri olarak belirledi. Siyasi rakiplerini tasfiye operasyonu iddialarını da gündeme getiren bu mücadele kapsamında bir milyondan fazla parti üyesine disiplin cezası verildi. Öte yandan Şi’nin, 2013 yılının sonlarında “Bir Kuşak, Bir Yol” adıyla açıkladığı yeni İpek Yolu projesi, 1 trilyon dolarlık inşa çalışması ve 8 trilyon dolarlık yatırım beklentisiyle dünya genelindeki en büyük ekonomik projelerden biri olarak gösteriliyor. FARC meclise Kolombiya halkı, yarım yüzyıllık silahlı mücadele döneminin ardından en sakin ortamda sandık başına gitti. Senato ve meclis üyelerinin belirleneceği seçimlerde 2016’da hükümetle barış anlaşması imzalayarak silah bırakan Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri (FARC), siyasi parti olarak Toplumun Alternatif Devrimci Gücü adıyla yarıştı. FARC’a aldığı oy oranına bakılmaksızın Senato’da 5, Temsilciler Meclisi’nde 5 olmak üzere 10 garanti sandalye verildi. Kolombiya’nın bir diğer gerilla örgütü ELN ise seçim döneminde ateşkes ilan etti. Sandık güvenliği için sivil toplum kuruluşlarından 3 bin 400’e yakın gönüllü gözlemci ve 108 uluslararası temsilci görev yaptı. Solun bölünmüş şekilde girdiği seçimlerde eski Devlet Başkanı Alvaro Uribe’nin liderliğindeki Merkez Demokrat Parti’nin önde çıkması bekleniyor. Mayısta yapılacak devlet başkanlığı seçimlerindeki adaylardan FARC’ın eski lideri Rodrigo “Timochenko” Londono ise geçirdiği kalp ameliyatı sonrası geçen hafta adaylıktan çekildiğini açıklamıştı. Silahlı mücadeleyi 2016’da hükümetle yaptığı barış anlaşmasıyla bırakan FARC’ın Toplumun Alternatif Devrimci Gücü adıyla ilk kez katıldığı seçim sürecinde destekçileri miting meydanlarını doldurdu. p‘Neüşkinledeerlekâr r’ Gözler Kuzey Kore ile ABD arasında geçen yıl alevlenen nükleer savaş söylemlerinden “karşılıklı diyaloğa hazırız” mesajlarına çevrilirken küresel nükleer silahlanma yarışının arttığı uyarıları da dikkat çekiyor. 2017 Nobel Barış Ödülü’ne layık görülen Nükleer Silahların İmha Edilmesi Kampanyası (ICAN) geçen yıl nükleer silahlara yapılan yatırımda 81 milyar dolarlık bir artışın yaşandığını duyurdu. ICAN, uluslararası yatırımcılara bu tür silah stokları barındıran şirketleri “kara listeye almaları”, destek vermemeleri çağrısında bulundu. ICAN ile nükleer silah karşıtı bir diğer grup olan PAX’ın geçen çarşamba günü açıkladığı rapora göre, nükleer silahlara yönelik bu dev harcamanın başlıca aktörleri Britanya, Fransa, Hindistan ve ABD’den 20 şirket. Rapora göre bu şirketler 2017 yılında nükleer silah üretiminden 525 milyar dolar kazandı. Bu, nükleer silahlara 2016 yılında yapılan yatırımın 81 milyar dolar fazlasına karşılık geliyor. ICAN Direktörü Beatrice Fihn, “Nükleer silahlanma yarışı, yatırımcıları bu şirketlere daha da fazla yakınlaştırırken, aynı zamanda kitle katliamlarından servet kazanmak isteyenler için de büyük bir fırsat haline geldi” dedi. ICAN, ABD lideri Trump ile Kuzey Kore lideri Kim’in karşılıklı tehditlerinin, yatırımcıları silah şirketlerine yakınlaştırdığını savunuyor. ‘Somut adım bekliyoruz’ Beyaz Saray, ABD Başkanı Donald Trump ile Kuzey Kore lideri Kim Jongun arasında mayısta yapılması beklenen görüşme için Pyongyang’a “nükleersizleştirme adımı” şartı koştu. Beyaz Saray Sözcüsü Sarah Sanders, “Kim nükleersizleşme yönünde somut adımlar atmadığı sürece buluş ma gerçekleşmeyecek” dedi. Trump ise “Görüşmeden belki hızla çıkıp gideceğim, belki de dünyanın en büyük anlaşmasını yapacağız” ifadelerini kullandı. Diğer yandan müzakerelerle ilgili Kim ve Trump’la görüşen Güney Kore heyetinin Çin, Japonya ve Rusya’yı da ziyaret edecekleri açıklandı. Sinir gazı izleri restoranda çıktı Britanya’da Rus çifte ajan Sergey Skripal ve kızının komaya girmesine neden olan sinir gazı kalıntıları, ikilinin olaydan önce yemek yedikleri bir restoranda tespit edildi. Polisin suikast girişimi olarak nitelendirdiği olay, Skripal ve kızının geçen pazar günü Salisbury’deki Zizzi adlı zincir restoranda yemek yemesinden iki saat sonra gerçekleşti. Askeri birimlerin de destek verdiği soruşturma kapsa mında 240’tan fazla tanığın dinlendiği, 200 kadar kanıt parçasına da ulaşıldığı bildirildi. Skripal Britanya için Avrupa’da gizli görevlerde bulunmuş, casusluk suçlamasıyla 2006’da Rusya’da 13 yıl hapse mahkum edilmişti. 2010’da ABD ile Moskova arasındaki casus takası sonrası serbest bırakılan ajana yönelik saldırınin arkasında Rusya’nın olduğu iddiaları, Kremlin tarafından yalanlanmıştı. ‘Daha fazla sınır dışı’ Almanya’da Hıristiyan Birlik partileri (CDU/CSU) ile Sosyal Demokratlar (SPD) tarafından kurulacak yeni kabinede içişleri bakanlığı koltuğuna oturacak olan Hıristiyan Sosyal Birlik (CSU) lideri Horst Seehofer, sabıkalı sığınmacılara karşı sert bir tavır takınacağını ve reddedilen sığınmacıların ülkelerine geri gönderilmesini hızlandıracağını söyledi. Bild am Sonntag’a konuşan Seehofer, hükümet görüşmelerinde SPD ile CSU arasındaki ihtilaflı konulardan biri olan sığınmacılar konusunda “Sınır dışı işlemleri önemli ölçüde artırılmalı” ifadelerini kullandı. Seehofer, özellikle sığınma isteyen sabıkalı ve suç işleyenler için Seehofer daha sert işlemler yapılması gerektiğini söyledi. Öte yandan CDU üyesi müstakbel Sağlık Bakanı Jens Spahn, anketlerde oy oranını giderek arttıran aşırı sağcı Almanya İçin Alternatif’e (AfD) oy veren Seçmenleri geri kazanmak istediklerini belirtti. Spahn, “Daha önce CDU’ya oy verip de şimdi AfD’yi seçen bir milyon seçmen kayıp Nazi değildir” diye konuştu. çBarelıxnidtıbelgeleri Bu arada Alman Dışişleri Bakanlığı’na sızan hacker’ların altı Brexit belgesi ve AB’nin Ukrayna ve Beyaz Rusya’yla görüşme kayıtlarını çaldıkları ortaya çıktı. ‘Irkçılığıdurdurun’ İtalya’da geçen hafta düzenlenen parlamento seçimlerinden merkez sağ ve aşırı sağın oylarını artırarak çıkması, ırkçı ve göçmen karşıtı hareketin daha da güçleneceğine yönelik endişeleri artırırken geçen hafta Floransa’da bir göçmenin öldürülmesi, ırkçılık karşıtlarını sokağa döktü. Senegalli Idy Diene’nin (54) silahla vurularak öldürülmesini protesto etmek için önceki gün Floransa ve Napoli’de bir araya gelen binlerce kişi, “Irkçılığı, faşizmi ve cinayetleri durdurun” çağrısında bulundu. Eylemciler, “Hayatı savunuyoruz”, “Irkçılık ve faşizm bizim düşmanımız” yazılı pankartlar açtı. Diene, ABD Konsolosluğu’nun yakınındaki Vespucci Köprüsü’nde silahla vurularak öldürülmüştü. Olayla ilgili 65 yaşındaki bir İtalyan gözaltına alınmıştı. Floransa Başsavcısı Giuseppe Creazzo, cinayetle ilgili “ırkçılığın” bir etken olmadığını, “katil zanlısının herhangi bir siyasi grupla, sağcı veya ırkçı olanlarla ilgisinin bulunmadığını” belirtmişti. Kimyasal saldırı bilmecesi Suriye’de muhaliflerin kontrolünde ki Doğu Guta’da çatışmalar, ateşkes kararlarına ve uluslararası çağrılara rağmen son bulmuyor. Suriye ordusu, yıllardır kuşatma altında tuttuğu Doğu Guta’yı fiilen ikiye bölmesinin ardından hava saldırılarını yoğnlaştırdı. Muhaliflerin kimyasal saldırı iddiasına yönelik tartışmalar da devam ediyor. ABD Savunma Bakanı Jim Mattis, Beşşar Esad hükümetinin Doğu Guta’da klorin gazı saldırısı düzenlediği iddialarıyla ilgili, “Hangi savaş koşullarında olursa olsun sivil halka karşı kimyasal saldırı düzenlemek, oldukça akıl dışı olurdu. Başkan Donald Trump bunu birçok kez açıkça ifade etti” sözleriyle Şam’ı uyardı. Şam yönetimi ise daha önce muhaliflerin kontrol ettiği bölgelerde 24 ton kimyasal madde bulunduğunu duyurdu. Tahliyeler gerçekleşemiyor Diğer yandan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin ateşkes kararının ardından Rusya’nın Doğu Guta’da ilan ettiği günde beş saatlik “insani mola”, tarafların müzakereleri reddetmesi nedeniyle uygulanamıyor. Rusya’nın Suriye’deki tarafları uzlaştırma merkezi yetkililerinden Vladimir Zolotuhin, ikinci militan grubunun Doğu Guta’dan çıkması için yasadışı silahlı oluşumların liderleriyle zorlu görüşmelerin devam ettiğini açıkladı. Muhaliflere yakın Suriye İnsan Hakları Gözlemevi ise, bölgedeki iki ana muhalif grubun temsilcilerinden oluşan bir delegasyon ile Suriye hükümeti arasında çok yakında bir tahliye anlaşmasının olabileceğini ifade etti. Doğu Guta’ya 18 Şubat’tan bu yana gerçekleştirilen operasyonlar sonucunda, Suriye ordusu bölgenin yarıdan fazlasını ele geçirdi. Bölgeye yönelik hava saldırılarında, 20 günde yaklaşık 1000 sivilin yaşamını yitirdiği iddia ediliyor. Kahire’de gizli görüşme iddiası İran’a karşı İsrailSu Filistinli gence udi kraliyetinin ittifakı doludizgin ilerliyor. ‘yerleşim’ kurşunu Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) Khaleej Times gazetesine konuşan Filistin Yönetimi’nden bir yetkili, İsrailli ve Suudi yetkililerin Mısır’ın arabuluculuğunda Kahire’de bir dizi gizli görüşme gerçekleştirdiklerini söyledi. Daha önce İsrail’den başbakan ve enerji bakanı düzeyinde Suudi kraliyetiyle gizli görüşmeler yapıldığına, ilişkilerin ilerlediğine dair açıklamalar gel İsrail ordusu ile Filistinliler arasında Batı Şeria’daki yasadışı yerleşim gerilimi sürüyor. Önceki gün Urif köyünde İsrail askerleri tarafından vurulan 19 yaşındaki Filistinli bir genç yaşamını yitirdi. İsrail’de yayın yapan Hareetz gazetesine göre bölgedeki İsrailli yerleşimcilerle Filistinliler arasında çıkan çatışmaya müdahale etmek üzere gelen İsrail askeri, Filistinlilere gerçek mermilerle müdahale etti. İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), yaşanan olaylar hakkında inceleme başlatıldığını açıkladı. mişti. Filistin Yönetimi’nden yetkili de İsrail, Suudi ve Mısır heyetlerinin Kahire’de lüks bir otelde bir araya gelerek özellikle Kızıl deniz bölgesiyle ilgili ekonomik mesele leri görüştüklerini aktardı. Irak’ta Sadr’dan ‘seküler’ ittifak Irak’ta yaklaşan seçime katılacak ittifak listeleri, son şeklini almaya başladı. Şii lider Mukteda esSadr, 12 Mayıs’ta yapılacak parlamento seçimleri için Irak Komünist Parti ile ittifak yaptıklarını duyurdu. Sadr hareketinin genel merkezinden yapılan açıklamada, “Bu ittifak, Irak için bir ilk. Biri komünist, diğeri ise ılımlı İslam yanlısı, ancak ikisi de sekülerliği savunuyor” ifadeleri yer aldı. Irak Komünist Partisi Genel Sekreteri Radi Fehmi, bu ittifak’ın Irak için çok büyük bir adım olduğu görüşünü savundu. Daha önce de Irak Başbakanı Haydar İbadi, seçime Şii milis gücü Haşdi Şabi gruplarının yer aldığı ve örgüt komutanlarından Hadi elAmiri’nin başını çektiği “Zafer ve Reform Koalisyonu” ile gireceklerini açıklamıştı. C MY B