18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 6 Şubat 2018 2 haber EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: İLKNUR FİLİZ Doğanın bağrına konacak Başvuru dosyasına göre proje ala CHP’ye vurmanın nı Sinop Abalı köyü İnceburun’da yaklaşık 1010,4 hektarlık “dev let ormanı” olarak ifade ediliyor. Bu alanın yaklaşık 102.5 hektarının santral alanı olarak kullanılması planlanıyor. Bölgede 4 adet reaktör inşa edileceği belirtiliyor. Saha kazı çalışmalarının ise 2019 yılın dayanılmaz hafifliği Kemal Kılıçdaroğlu’nun yeniden genel başkanlığa seçildiği kurultay dolayısıyla, CHP’ye vuran vurana! AKP Genel Başkanı olarak kendi partisine oy vermeyenleri “Bunlar” diyerek, da başlaması ve ilk reaktörün 2025 küçümseyen, yabancılaştıran, düşmanlaş yılında devreye alınması planlanı tıran, Türkiye Cumhuriyeti Devleti Cum yor. Dosyada, inşa edilecek her hurbaşkanlığı makamında oturan, ama bu bir reaktörün kullanım ömrünün iş makamın gereklerini yerine getirerek tüm letmeye alınmasından itibaren 60 halkı kucaklamak yerine, milleti, siyasal yıl olacağı ifade ediliyor. Santralın parti tercihleri üzerinden bölen, birbirine şu anki yapım bedeli ise 20 milyar düşmanlaştıran Recep Tayyip Erdoğan’ı ABD Doları (74 milyar TL). eleştirebilmenin dayanılmaz ağırlığı yerine, Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı Çadır yasak Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirmenin dayanılmaz hafifliğine sığınan veya zaten görevleri CHP’yi eleştirmek olan, medya tetikçileri, Twitter klavyeşörleri, samimi CHP’liler, demokrat Atatürkçüler, Tek Adam Yönetimine destek veren sözde muhalif, özde AKP yardakçısı MHP’liler, Atatürkçülük maskesi altında Erdoğan cılık yapan Vatan Partililer, MHP ve AKP nükleer serbest yerine CHP’den seçmen koparmak hayali kuran Yeni Partililer, hep birlikte, CHP’ye vurmayı bir Milli Spor haline getirdikleri için, ülkenin her yerinden, her medya kanalından, her dijital/sosyal medya ortamından Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP eleştirisi fışkırıyor! HHH Elbette bugünkü CHP’nin de Kemal Kılıçdaroğlu’nun da, farklı yönlerden Sinop İnceburun’da nükleer santral yapılması planlanan alanda ağaç bakıldığında eleştirilecek yanı çok: Atatürkçüler, yeterince Atatürkçü olmadığı için... katliamı çoktan başlamış. Çadır kurmak, motorlu araçla gezmek ise yasak! Laikler, yeterince laikliği savunmadığı için... Sinop’un en güzel doğal alanlarından biri olan İnceburun’da, Türkiye’nin ikinci nükleer santral projesi planlanıyor. Orman Cennetten köşe le Türkiye’nin 22. Özel Tabiat Parkı’dır. Bölge, korunmaya değer görülen yabani karanfil, Kastamonu soğanı, de Sosyal Demokratlar yeterince Sosyal Demokrat olmadığı için... Kürtçüler, yeterince Kürtçülük yapmadığı için... İslamcılar, yeterince İslamcı olmadığı lık arazi üzerine inşa edilmek istenen santral için geçen haftalarda harekete geçildi. Bölge sakinleri Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci başlayan proje için şimdiden 400 binden fazla ağaç kesildiğini söylüyor. Bugün yapılacak ÇED toplantısı öncesi bölgeye gittik. Sinop’un eşsiz doğal güzelliğiyle tanıştık. Türkiye’nin en kuzeyi İnceburun’da Karataş, Akliman ve Hamsaroz koylarına kısaca değinmek istediğini söyleyerek, şöyle devam ediyor: “Bu bölge deyim yerindeyse cennetten bir bölge. Hamsaroz yani ham, olmamış körfez. Bu koyun benzeri sadece Norveç’te vardır. Bu bölgeye “Hamsilos Fiyordu” dense de bu bölge fiyort değil ria tipi kıyı oluşumudur. Deveci Deresi ağzında yer alan 300400 metrelik bir deniz girintisidir. Hamsaroz Limanı morfolojik delillere göre Deveci Deresi Vadisi’nin aşağı kesiminin karada oluşan çöküntüler sonucunda sular altında kalmasıyla oluşmuş dünyada sadece Norveç ve Sinop’ta bulunan Ria tipi bir kıyıdır. Bu bölgede deniz, koy ve yeşil bir arada yer alır. Özet vedikeni, sütleğen, teke sakalı, Sinop çiğdemi gibi çeşitli endemik bitkilere ev sahipliği yapıyor.150 çeşit kuş türü yaşıyor. Protein bakımından en zengin balık türleri bu bölgede yetiştirilir ve avlanır. Türkiye’nin balık ihtiyacının büyük bir kısmı bu bölgeden halkın hizmetine sunulur.” için... Aleviler, yeterince Alevicilik yapmadığı için... Milliyetçiler, yeterince milliyetçi olmadığı için... Avrupa Birlikçiler, AB’yi yeterince sa vunmadığı için... Erdoğan/AKP iktidarının ezdiği, ya bancılaştırdığı, susturduğu muhalifler, yeterince sert ve etkili muhalefet yapamadığı için... santral yapılması planlanan bölge Demokratlar, demokrasiyi yeterince de ağaç katliamı çoktan başlamış. enerjik olarak koruyamadığı için... Alana birkaç kilometre uzaklıktaki Akliman ve Hamsilos’ta ise çadır kurmak, motorlu araçlarla gezmek ve avlanmak yasak. Sözün kısası, muhalif, muvafık, CHP’li olan olmayan, iktidar tetikçiliğine soyunan soyunmayan, samimi gayri samimi, solcu, sağcı, herkes CHP’ye ve Kılıçdaroğlu’na “vur Allah vur” vuruyor! Bin bir özellik yok olacak Şehre girdiğimizde ilk dikkati HHH Bu arada: Türkiye’nin asıl sorununun Tek Adam mizi çeken, balkonlara ve camla Diktatörlüğü ile Demokratik Rejim ara ra asılan ‘Sinop nükleer santral is sındaki mücadele olduğu... temiyor’ yazılı pankartlar oluyor. Binlerce kişinin hapislerde çürüdü Şehir merkezinden santralın yapılacağı alana doğru yola çıkıyoruz. Birkaç kilometre sonra, Sinop Nükleer Karşıtı Platform’dan Zeki Karataş’la birlikte Akliman’a giriyoruz. Akliman sahil şeridinde, deniz ve orman iç içe. Kumsalıyla Karadeniz’in en özellikli do ğü... İfade ve medya özgürlüklerinin rafa kaldırıldığı... İnsan haysiyetinin yöneticiler tarafın dan her gün zedelendiği... Adalete güvenin yerlerde süründü ğü... CHP’nin ise bütün bunlara karşı du ran ve bunları düzeltebilecek en büyük ğal plajları arasında yer alıyor. Kı ve en önemli siyasal örgüt olduğu.... sa bir süre sonra Hamsilos Tabi Unutuluyor! at Parkı’na ulaşıyoruz. Karataş bi Yoksa bu linç kampanyası zaten bun ze parkın özelliklerini anlata anla ları unutturmak için mi yapılıyor? ta bitiremiyor: “Bölge doğal sit alanı, arkeolojik sit alanı, tabiat parkı alanı, yaban hayatı koruma alanı, göçmen kuşlarının geçiş yolu güzergâhı. Deniz de balıkların üre ‘Size santral yaptırmayacağız’ me ve gelişme alanı. Akliman ve Hamsaroz koylarının bulunduğu zengin bir turizm alanı...” İnceburun doğal yaşam alanı. Proje sonunda yaşam biter ıssız bölge haline gelir Çadır kurmak yasak ama.. Etrafta, Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından ‘Her türlü Sinop Nükleer Karşıtı Platform’un dönem sözcüsü Murat Şahin, yıllar yoruz ki, Sinop nükleer santral için uygun bir yer değil. Doğası, turizmi, ye motorlu araçla girmek yasaktır’, ‘Çadır kurmak yasaktır’ yazılı tabelalar dikkat çekiyor. Bakanlık, parka ‘Sinop Doğası Gezi Parkurları’ adında rehber niteliğinde bir tabela da koymuş. Tabelada nükleer santralın yapılmasının planlandığı alanın içinde ayı ve karaca yaşam alanı gibi işaretler bulunuyor. Alanın içerisinde bisiklet ve doğa yürüyüşü parkurları da mevcut. İnceburun Endüstriyel Ağaçlandırma Sahası tabelasının göründüğü yer aynı zamanda nükleer santral alanı. Sahada yüz binlerce ağaç kesilmiş ve eskiden orman dokusu nedeniyle görülmeyen deniz tüm çıplaklığıyla ortaya çıkmış. Santral alanında ise inekler otluyor. Çevrede piknik alanları var. Karataş, “Santral yapılırsa İnceburun Yarımadası yok olur” diyor. dır santrala karşı Sinop’u korumak için mücadele ediyor. Bölgeyi gezerken, bir yandan da Şahin’e Sinop’u ve ülkeyi bekleyen tehlikeyi soruyoruz. n Türkiye’ye nükleer santral yapılmalı mı? Siyasi iktidar da karanlık lobilere verdiği sözünde ısrarcı. Yaşanan kazalar, “Güvenilir nükleer miti”ni tüm dünyada yerle bir etti. Çernobil’in sonuçlarını hepimiz biliyoruz. Çernobil kazası sadece Çernobil’in değil Avrupa’nın, Karadeniz’in kaderini etkiledi. Kaza öncesinde doğa, ağaçlar, hayvanlar her şey olması gerektiği gibiydi. Oysa son 31 yıldır Çernobil ve civarı tüm yaşamın sona erdiği ıssız bir bölge haline geldi. Ne Akkuyu’da, ne Sinop’ta ne de Türkiye’nin bir başka yerinde, ne de dünyada nükleer güç santrallarının kurulmasına izin vereceğiz. Sinop NKP olarak “Size nükleer santral yaptırmayacağız” diyoruz. Sadece Sinop’a değil oluşturduğu teknik ve sağlıksal sorunlar nedeniyle dünyanın hiçbir yerine nükleer santral yapılmamalıdır. n Sinop’a NGS yapılması halinde etkileri ne olacak? Sinop’ta yaşam bitecek, Turizm bitecek, böylece Sinop insansız laştırılacak. Santralın soğutma suyu Karadeniz’den çekilecektir. Dosyaya göre her ünite saatte 291.600 m3 su tüketecektir. 4 ünitenin bir günlük su alacağı ve deşarj edeceği su miktarı 27 milyon 993 bin 600 m3’tür. Bunu litre olarak ifade edersek 27.993.600.000 Litre/Gün’dür. Diğer bir deyişle debisi itibarıyla de iki ayudektloKrılzaınlıramraakkaglıenraeckamkevkete3d8iro. CDedneizdesunize deşarj edilecek. Böylece sadece Sinop değil Karadeniz’deki balıkçılık bitirilecek. n Santralın adı bile yeter diyorsunuz... Santralın adı zaten tek başına ürkütücü. 1979’da ABD’deki Üç Mil adası kaza sı, Çernobil ve Fukuşima kazaları her şeyi anlatıyor. Rusya ve Japonya’da yaşanan kazaların mimarları ülkemizdeki projelere talipler. Tehlikenin farkında mısınız? ‘Hükümete sesleniyoruz’ n Bölge halkı ne diyor? Sinoplular olarak ‘Nükleer santrale hayır’ diyoruz. 2006’da Sinop Kent Konseyi, 2008’de platformumuz, 2010’da ise Greenpeace şehirde çeşitli aralıklarla anketler yaptı. Çıkan sonucun ortalaması yüzde 80 “hayır” oldu. n Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Nükleer Karşıtı Platform olarak di şili ve mavisi ile Sinop bu ülkenin ender yörelerinden birisi. Bu yöreye nükleer santral düşünen zihniyet doğa katilidir. Hem Akkuyu’da, hem de Sinop’ta meydana gelecek bir radyoaktif sızıntının Türkiye’nin hemen hemen tamamını etkileyeceği görülmesine rağmen; birileri hâlâ nükleer felaketleri uçak kazalarıyla mukayese edebiliyor. Böylesine kritik bir kararda, bilimsel gerçekleri dikkate almadan çok aceleci davranan, bu konuda yıllardır görüş üreten sivil toplum örgütleri ve meslek odaları ile iletişime geçmeden, olurolmaz her konuda referanduma giden siyasi iktidar; Sinop halkının rızasına ihtiyaç duymadan ve dikkate almadan geleceğini belirsizliğe sürükleyerek yaşanacak tüm olumsuzluklardan sorumlu olacaktır. Bu anlamda, ülkemizi siyasi iktidarların bilim dışı kararlarına terk etmeyeceğimizi bir kez daha belirtmek isteriz. Nükleer santralın artan enerji ihtiyacı nedeniyle zorunlu olduğunu ifade eden siyasi iktidara buradan sesleniyoruz. Ülkemizde “Enerji krizi yoktur.” Enerji yönetimi krizi vardır. Nükleere inat yaşasın hayat. Yarın: ÇED HALKIN KATILIM TOPLANTISINDAN İZLENİMLER C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle