Katalog
                    Yayınlar
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Yıllar
                    
                    - 2025
 - 2024
 - 2023
 - 2022
 - 2021
 - 2020
 - 2019
 - 2018
 - 2017
 - 2016
 - 2015
 - 2014
 - 2013
 - 2012
 - 2011
 - 2010
 - 2009
 - 2008
 - 2007
 - 2006
 - 2005
 - 2004
 - 2003
 - 2002
 - 2001
 - 2000
 - 1999
 - 1998
 - 1997
 - 1996
 - 1995
 - 1994
 - 1993
 - 1992
 - 1991
 - 1990
 - 1989
 - 1988
 - 1987
 - 1986
 - 1985
 - 1984
 - 1983
 - 1982
 - 1981
 - 1980
 - 1979
 - 1978
 - 1977
 - 1976
 - 1975
 - 1974
 - 1973
 - 1972
 - 1971
 - 1970
 - 1969
 - 1968
 - 1967
 - 1966
 - 1965
 - 1964
 - 1963
 - 1962
 - 1961
 - 1960
 - 1959
 - 1958
 - 1957
 - 1956
 - 1955
 - 1954
 - 1953
 - 1952
 - 1951
 - 1950
 - 1949
 - 1948
 - 1947
 - 1946
 - 1945
 - 1944
 - 1943
 - 1942
 - 1941
 - 1940
 - 1939
 - 1938
 - 1937
 - 1936
 - 1935
 - 1934
 - 1933
 - 1932
 - 1931
 - 1930
 
                    Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
                    Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
                    Sayfayı Satın Almak İstiyorum
                
            
                DUNYA  Ruhani’nin ofisine saldırı girişimi İran’ın başkenti Tahran’da dün bıçaklı erkek bir saldırganın Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin ofisinin bulunduğu binaya girmeye çalıştığı, güvenlik güçlerince vurularak yaralı şekilde yakalandığı belirtildi. Saldırganın kefen giymiş olduğu savunuldu. İran daha önce bazı “aşırı muhafazakâr” eylemcilerin, kefen giyerek yaptığı Batı karşıtı protestolara sahne olmuştu. Öte yandan Tahran’da geçen haziran ayında meclis ve Humeyni Türbesi’ne düzenlenen, IŞİD’in üstlendiği saldırılarda 12 kişi ölmüştü.  Hollanda’dan elçi restiSalı6Şubat2018  dishab@cumhuriyet.com.tr  TASARIM: EMİNE BİLGET  13  Referandum ve genel seçim İki ülke arasında geçen yıl patlak veren diplomatik kriz sürüyor. Ankara, özür  ler nedeniyle Türkiye ve Hollanda’yı oy nedeniyle kar  talebinde ısrarını koruyunca Hollanda, 10 aydır merkezde bekleyen büyükelçisini  şı karşıya getiren siyasi gerilim, diplomatların çabalarına karşın  çektiğini, Türk büyükelçinin atanmasına da onay vermeyeceğini duyurdu  aşılamadı ancak taraflar diploma  dan aylar sonra diplomat şi mümkün olmayan Ankara’daki Hol dır. Diplomatik ilişkiler kesilmemiş  siden vazgeçmedi. Hollanda, gö  lar devreye girdi. İlişkilerin landa Büyükelçisini resmi olarak ge tir. Bunun fazla sürmemesi temenni  rüşmelere ara verildiğini duyurur  normalleşmesi için yapılan ri çekme kararı almıştır. Hollanda’nın mizdir” ifadelerini kullandı.  ken Ankara da “somut adım” beklediğini açıkladı. Büyükelçiler konusunda yapılan bu demeçlere  DUYGU GÜVENÇ  görüşmelerin ardından Dışişleri bakanları da bir araya geldi. Bunu, karşılık  Türkiye’de Büyükelçisi olmadığı müddetçe Hollanda, yeni bir Türk Büyükelçisinin işe başlamasına da izin  ‘Görüşme bitmedi...’ Cumhuriyet’e konuşan, görüşme sü  karşın Ankara’nın Hollanda’dan  lı olumlu mesajlar izledi. Cumhurbaş vermeyecektir” yönündeki kararı  recinin mimarlarından Hollandalı üst  “özür” beklediği, Hollanda’nın da bu kanı Erdoğan’ın aralık ayındaki “Baş Türkiye’nin Lahey Maslahatgüzarı Al düzey bir diplomat, Büyükelçi Kees  nun kesinlikle olmayacağını görüş bakan Rutte ile çok iyi görüşürdüm” per Yüksel’e iletildi.  Van Rij’in 10 aydır merkezde olduğu  melerde dile getirdiği belirtildi.  açıklamasını Hollanda’dan özelik  Hollanda’dan gelen bu açıklamala nu belirterek “Değişik seviyelerde de  Hollanda’daki genel seçimle  le Türkiye’nin “YPG ve PKK aynıdır” ra karşın Türk Dışişleri normalleşme falarca görüştük. Bir mutabakata va  re birkaç gün kala Dışişleri Bakanı  tezine verilen destek niteliğindeki  isteğini belirtirken büyükelçinin gö ramadık. Görüşmeler o kadar uzun  Çavuşoğlu’nun AKP’li seçmene hitap açıklamalar takip etti.  reve dönmesinin arzu edilmediğinin sürdü ki, çok kıdemli bir diplomatımı  etmek için Hollanda’ya gitmeye hazırlandığı sırada, uçağına verilen uçuş  ‘Somut adım at’  de iletildiğini duyurdu: “Gelinen aşa zı daha fazla bekletemezdik. İşini yamada Hollanda tarafının normalleşme pamıyorsa başka yere gönderelim di  izninin iptal edilmesiyle başlayan kriz İki ülke arasında normalleşme sü yolunda gerekli somut adımları atma ye düşündük. Onun için bu kararı al  Aile Bakanı Fatma Betül Kaya’nın,  recinin başladığının kısa sürede ilan iradesini göstermesi halinde Türkiye, dık. Konuşmaya devam etmeye hazı  haber verilmeksizin Almanya’dan  edilmesi bekleniyordu ancak Hol  ilişkileri değerlendirmeye hazırdır”  rız ama şimdilik bu şekilde bir ara ve  Hollanda’ya karayoluyla geçmesiyle landa Dışişleri Bakanı Halbe Zijlstra denildi. Öte yandan Hükümet Sözcüsü rilmiş oldu” değerlendirmesini yaptı.  daha da yükselmişti. Hollanda güven dün “normalleşme süreci” konusun Bekir Bozdağ ise Hollanda’nın kararı  Diplomat, “Hollanda, Türkiye ile  liği Bakanın heyetine gözaltı uygular da mutabakata varılamadığını duyur na ilişkin “Olmayan büyükelçilerini ilişkilerini normalleştirmeye hazır,  ken Kaya, ülkeden çıkartılmıştı.  du. Hollanda Bakanlar Kurulu’nun,  resmen geri çektiklerini açıklamıştır. bunun için kapılarını açık tutmak  Mart 2017’deki bu gerilimin ardın “Mart 2017’den beri Türkiye’ye giri Yeni bir durum değil, malumun ilanı istiyor” dedi.  ERDOĞAN ZİYARETİ ÖNCESİ AÇIK MEKTUP ‘Muhaliflere baskı derhal sona ersin’  Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Vatikan ve Ro  Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Vatikan ziyaretinde kendi  ma ziyareti öncesinde ifade özgürlüklerinin İtalyan anayasasındaki güvencesi sayılan “21. Madde”yi kalkan edinen “Articolo 21/21. Madde” isimli İtalyan aydınlar grubu başta olmak üzere, Avrupa BasınMedya Örgütleri Merkezi, İtalya Gazeteciler Ce  sine eşi Emine Erdoğan da eşlik etti. Papa Françesko ile görüşmenin ardından ise Erdoğan, Roma’da İtalyan Papa’dan ‘barış vemevkidaşıSergioMattarellailebirarayageldi.  miyeti, Sınır Tanımayan Gazeteciler ile IPIUluslararası Basın Örgütü, “Corriere della Sera gazetesinde Papa, İtalyan Cumhurbaşkanı ve de Başbakanına hitaben açık mektup yayımladı.  adalet’ madalyonu  Erdoğan’ın Roma’daki muhatap  larını hedef alan mektup Corriere della Sera’da özellikle altı çizilerek belirtildiği üzere “aşırı yoğun olduklarını ileri süren Türk yetkililere ulaştırılamadı”.  Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dün Katoliklerin ruhani lideri, Vatikan Devlet Başkanı Papa Françesko ile bir araya geldi. Ziyaret sırasında Türkiye’deki ifade, ba  olarak tarihe geçti. Yaklaşık bir saat süren görüşmede, beklenildiği gibi ABD’nin Kudüs’ü İsrail başkenti kabul etme kararına ilişkin gelişmelerin ele alındığı gündeme yansıdı.  ile ortak mücadeleye değinildiği, dinleri terörle ilintilendirmenin yanlış olduğu görüşünün paylaşıldığı aktarıldı. Bu arada liderler, görüşmenin basına açık kısmında birbirlerine çeşitli  ‘Gazeteciler hapiste’ Erdoğan’ın Roma’ya vardığı Pazar günü “amiral gazete” Corriere della Sera’nın baş sayfasında yayımlanan ve 25 bin imza toplayan mektup, “insan hakları savunu  sın özgürlüğüne, Afrin operasyonuna ilişkin protestoların engellendiği başkent Roma’da gerilim hâkimken ikili görüşme sırasında Papa’nın Erdoğan’a barışı ve adaleti temsil eden, üzerinde barış meleğini, şeytanı boğarken tasvir eden bir madal  Ortak Kudüs vurgusu İki liderin Kudüs’ün, BM kararları ve uluslararası hukuk tarafından belirlenmiş statüsünün muhafaza edilmesi gerektiğini vurguladığı kaydedildi. Görüşmede ayrıca mülteciler, başta Suri  hediyeler sundu. Erdoğan, İstanbul’un tasvir edildiği, Ayasofya, Sultanahmet Camii ve Boğaz’ın görüldüğü çiniden yapılmış bir tabloyu Papa’ya sundu. Ayrıca, Mevlana’nın “Mesnevi” eseri ile onun hayatını anlatan İtalyanca kitaplar hediye etti. Papa’nın da barış  cularının, gazetecilerin, avukat  yon hediye etmesi dikkat çekti.  ye olmak üzere Ortadoğu’daki gelişme madalyonunun yanı sıra Vatikan’da  ların, yargıçların, öğretmenlerin,  Erdoğan’ın ziyareti Türkiye’den  ler hakkında görüş alışverişinde bulu ki Aziz Petrus Bazilikası’nı 1600’lerde  akademisyenlerin ve araştırmacı Vatikan’a 59 yıl sonra Cumhurbaş nulduğu belirtildi. Sputnik’in haberin gösteren bir gravür ile ekonomik ada  ların Türkiye’de gitgide ağırlaşan kanlığı düzeyinde yapılan ilk ziyaret de yabancı düşmanlığı ve İslamofobi letsizlik ve çevre sorunları hakkındaki  keyfi bir baskının hedefinde”  genelgesini ve Dünya Barış Günü için  olduğunu vurguluyor.  yayımladığı “göçmenler” temalı mesajı  “Her türlü muhalif sesi  hediye ettiği görüldü.  susturmayı hedefleyen” sö  Erdoğan’ın, Vatikan’dan sonraki du  zü edilen baskının amacının  rağı İtalya başkenti Roma oldu. Cum  “aydınlara boyun eğdirmek  hurbaşkanlığı Sarayı’nda törenle karşı  ve basını yürütmenin bo  lanan Erdoğan, İtalyan mevkidaşı Ser  yunduruğu altına almak ol  gio Mattarella ile bir araya geldi. Gö  duğu” ifade edilen mektup  rüşmede ekonomik, savunma alanla  ta, Türkiye’de, “170 gazete  cinin hapiste olduğu” belir  tiyor. Papa ile İtalyan dev  let ve hükümet başkanların  dan sözü konusu durumu  Erdoğan’la görüşmelerinde  gündeme getirmeleri talep edilerek baskıların bir an önce sonlandırılmasının 	 teşviki isteniyor.  ROMA’DA ERDOĞAN OHAL’İ... Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ziyareti nedeniyle İtalya başken tinde olağanüstü güvenlik önlemleri alındı. 3500 güvenlik görevlisine, nükleer, kimyasal tehlikelere karşı uzman timleri de eşlik etti. Roma’da “yeşil bölge” ilan edilirken Erdoğan’ın bulunduğu alanlarda gösterilere izin verilmedi. Kürt gruplarla polis arasında yüksek gerilim yaşandı.  rında işbirliği, Suriye, Irak, Libya’daki son gelişmeler, terörle, düzensiz göçle mücadelenin ele alındığı belirtildi. Diğer yandan TürkiyeAB ilişkileri de gündem başlıklarındandı. Ziyaret sırasında TürkiyeHollanda arasında yaşanan diplomatik krize işaret eden İtalyan basınındaki yorumlarda, temasların ardından liderlerin basın toplantısı düzenlememesine dikkat çekildi.  TSK’den yeni		 ‘gözlem noktası’ RusyaTürkiyeİran’ın inisiyatifiyle Astana sürecinde varılan “çatışmasızlık bölgeleri” kapsamında TSK’nin İdlib’de konuşlanması sürüyor. Bu çerçevede dün gündeme TSK’nin İdlib’de dördüncü “gözlem noktasını” oluşturmak için birlikler gönderdiği haberi yansıdı. Daha önce Moskova’dan Ankara’ya “gözlem noktalarına ilişkin sorumlulukların tamamlanması” yönünde çıkışlar gelmişti. İdlib gerilimi had safhada Suriye’nin, Astana süreciyle birlikte “çatışmasızlık bölgesi” kapsamında yer alan, TSK’nin de konuşlu olduğu İdlib bölgesinde orduya destek veren Rusya’ya ait Su25 savaş uçağının düşürülmesinin yankıları sürüyor. Kremlin, El Kaide bağlantılı Tahrir el Şam tarafından üstlenilen saldırıda kullanılan “taşınabilir hava savunma sistemlerinin” (MANPADS) terör örgütlerince kullanılmasına ilişkin kaygılarını bir kez daha dile getirirken İzvestiya gazetesi, Rusya Savunma Bakanlığı’nın önlem olarak bölgede görev yapan pilotlara daha yüksek irtifalarda uçuş yapmaları emrini verdiğini duyurdu. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, MANPADS’ların “teröristlerin eline geçmiş olmasının tüm ülkeler için çok büyük bir tehdit olduğu” uyarısı yaptı. Önceki gün Duma Savunma Komitesi’nin Batı’yı işaret ettiği füze sistemlerinin kaynağına ilişkinse “henüz net bilgilerin oluşmadığını” söyledi. Suriye’de gerek ABD gerekse Rus yapımı MANPADS’ların olduğu iddiaları daha önce gündeme gelmişti. MANPADS’ların kaynağına ilişkin tartışmalar dün Rus basınında da geniş yer buldu. Kommersant gazetesi, Rus pilotun alçak irtifada seyretmesinin nedeninin Türkiye’nin bu bölgede verdiği güvenlik garantisiyle ilişkili olabileceğini savudu. Nezavisimaya’daki haberde “Medyadaki bilgiler Rus jetini düşürme operasyonunun Türkiye yanlısı ÖSO’nun parçası ‘ılımlı’ Ceyş el Nasır tarafından yapıldığını gösteriyor” iddiası yer aldı. Rossiyskaya gazetesinde ise “Hem muhalifler hem de Nusra’nın kontrolündeki İdlib’de sorumluluk hudutları açık değil” denildi. Pilot kendini havaya uçurdu Öte yandan Rus yetkililer, düşen jetin pilotunun paraşütle atlayıp yere indikten sonra militanlarla çatışmaya girdiğini, çevresi kuşatılınca üzerindeki el bombalarını patlatarak yaşamına son verdiğini açıkladı. Pilota ölümünün ardından Rusya Kahramanı nişanı verildiği aktarıldı. ‘Guta’da 32 sivil öldü’ Su25 uçağının düşürülmesinin ardından Rusya’nın hava bombardımanını yoğunlaştırdığı iddia edildi. Muhaliflere yakın Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Rus uçaklarının saldırısı sonucunda cihatçıların kontrolündeki Doğu Guta’da aralarında çocukların da olduğu 32 sivilin yaşamını yitirdiğini, 200 kişinin yaralandığını duyurdu. İdlib’i hedef alan bombardımanda ise zehirli gaz kullandıldığı, 11 kişinin nefes almada zorluk yaşadığı savunuldu. Irak’ta ABD askeri azalıyor Irak yönetimi, IŞİD’e yönelik zafer ilanının ardından ABD’nin ülkede konuşlu asker sayısında azalmaya gittiğini duyurdu. Geçen yıl ABD liderliğindeki koalisyonun desteği ile Şii Haşdi Şabi’nin etkin olduğu Irak güçleri IŞİD’in 2014 ve 2015’te kontrolüne geçirdiği toprakları geri almıştı. Irak hükümet sözcüsü dün Reuters’a yaptığı açıklamada, IŞİD sonrası dönemde ABD’nin güçlerinin bir bölümünü çekmeye başladığını ancak karşılıklı koordinasyon ve desteğin süreceğini vurguladı. ABD’nin Musul’un kurtarılmasına yönelik operasyonların yoğunlaştığı Temmuz 2017’de Irak’ta 5500’ü aşkın askerinin olduğu iddiaları basına yansımıştı.  ROMA  Erdoğan beraberindeki çeşnicibaşını, Roma’da ziyaret ettiği İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella’nın mutfağına sokmak istemiş. 24 saatlik ziyarette, Cumhurbaşkanlığı sarayı “Quirinale” de dün bir öğle yemeği tertip eden nilgun@cumhuriyet.com.tr İtalyan mevkidaşı ne ki talebi, “Mutfağımız çok iyidir. Üstelik sağlıklı ve de emindir!” diyerek geri çevirmiş. “Repubblica” gazetesi bunun üzerine “Türkiye Cumhurbaşkanı, beraberinde 150 kişilik heyetle Roma’ya bir Sultan gibi geldi. Ve tıpkı bir Sultan gibi Mattarella’nın mutfağına çeşnicibaşını sokmak istedi. Bu haber, Roma’ya, savaşta olan bir Ortadoğu otokratının geldiğini gösteriyor!” diye yazdı. Daha önce de bahsetmiştim. Roma’da “dayatma” olarak algılanan ziyaret, RTE tarafından planlanmış ve kotarılmış. Roma kilidini açan Kudüs anahtarı “Ermeni soykırımı” ifadelerini kullandığı için iki yıldır yıldızı barışık olmayan Papa’yı Erdoğan, 729 Aralık tarihlerinde böyle bir sorun hiç yokmuş gibi… “Kudüs statüsünü” konuşmak için 2 kez arıyor. Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkent ilan etmesinin Vatikan’da yarattığı tepkiyi fırsat bilerek bunu tramp  ‘Erdoğan Roma’ya bir Sultan gibi geldi’  len yapıp, Papa ile yakınlaşmanın vesilesi ediyor.nilgun@cumhuriyet.com.tr “İslam İşbirliği Teşkilatı dönem başkanlığı”nın ağırlığınını da şüphesiz değerlendirerek Papa’dan randevu istiyor… İtalya’daki yaygın kanıya göre, “Reis” son dönemde yıpranan “imajını”, bu “Papa buluşmasıyla” takviye etmeyi arzuluyor. Vatikan randevusu alındıktan sonra, sıra benzer bir “imaj operasyonunu” Roma’da devlet ve hükümet üzerinden ayarlamaya geliyor. 2. etap da gene aynı şekilde bir RTE inisiyatifi… İtalya’nın önünde oysa ki seçim var… Roma’da hükümet, RTE gibi insan hakları ihlalleri ve sivil toplum örgütlerine, yargı mensuplarına, gazetecilere, aydınlara sürekli ağır baskıyla gündeme gelen bir lideri seçim kampanyasında ağırlamaya hevesli olmasa da; Vatikan bağlantısı kurulduktan sonra buna “hayır” diyemiyor. “Kudüs anahtarını” özetle önce Vatikan, ardından Roma kilidini açmak için kullanan “Sultan”; böy  le her isteğini kolayca kabul ettirince, iş… İtalyan Cumhurbaşkanının mutfağına neredeyse çeşnicibaşısını sokmaya kadar gelip dayanıyor… Yetmiyor. Roma hava sahası ve geçeceği tüm yollar; araç ve yaya trafiğine dün Erdoğan için kapatılıyor. Güzergâhında hiçbir gösteriye izin verilmiyor. Şehre 3 bin küsur polis iniyor. Çatılara keskin nişancılar yerleştiriliyor. Tepemizde helikopterler uçuşuyor. Ağır kuşatma altındaki kent merkezindeki kahveler ve dükkânlar boşalıyor. Çeşnicibaşı konusu dışında, Türkiye ile 20 milyar dolarlık iş hacmi nedeniyle Erdoğan’ın her arzusuna göz yuman hükümetten pek ses çıkmasa da, basın ve kamuoyu başkentte yaşamı dumura uğratan tüm bu önlemler karşısında veryansın ediyor. Karşıtlık öyle yoğun ki, soldan sağa ender görülen bir “koro”yla ifade ediliyor. ‘Sırf ‘pazar’ gözüyle bakılan ülke’ Sade sol basın değil, bu çok demokratik olmayan tablo nedeniyle İtalyan sağının demirbaş gazetesi “Libero” dahi isyan ediyor.  “Ziyaretin asıl hedefi, Vatikan ve İtalyan devleti katında basılan bütün o kurumsal hava ötesinde esas itibarıyla jeostrateji ve askeri yatırımlar. Türkiye, İtalya, Fransa ortaklığına dayanan (Eurosam) uzun menzilli hava savunması” örneğin… en öncelikli konu diyor Libero ve özetle şöyle devam ediyor: “Bunlar tabii ağır mevzular olduğu için kimse ayrıntıları tartışmaya vakit bulamıyor. İtalyan gazetecileriyle bir araya gelmeye zaman ayıramayan Erdoğan’ın insan hakları örgütlerinin görüşlerini öğrenmeye vakit bulması herhalde beklenmez. Zaman öyle kısıtlı, öyle kısıtlı ki; internet sansürünü, hapisteki gazetecileri tartışmaya, Türkiye’ye salt pazar gözüyle bakan piyasacılar nezdinde ‘İslamcılaşmayı’ araştırıp, sormaya tabii ki vakit yok. Gerçek şu ki Türkiye uzun zamandır fiilen bir demokrasi değil…. Roma’ya gayri resmi bir diktatör geliyor. Biz de yatkın olduğumuz üzere onun önünde eğiliyoruz.” Bunları yazan sol değil, Berlusconi’ye çok yakın sağcı bir gazete… Gezinin “uluslarası prestij” yönü bu koşullarda pek başarılı olmuş sayılamaz. Ama konunun bir de Türk kamuoyuna yönelik boyutu var ki, orada hiç sorun yok. İtalya’ya sadece yandaşlarıyla gelen Erdoğan’ın ilk hedefinin gerçekte “Türk kamuoyundaki dünya lideri” imajını parlatmak olduğu konusunda herkes hemfikir.  C MY B   
            
    
