19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 23 Şubat 2018 EDİTÖR: ŞEHRİBAN KIRAÇ TASARIM: SERPİL ÜNAY İzmir hükümetten ‘elektrik’ alamıyor AKP İzmir’deki Elektrik Fabrikası’nı satışa çıkardı ELEKTRİK fabrikası HAKAN DİRİK Aziz Kocaoğlu Yıkımın eşiğine geldi Aziz Kocaoğlu, “Elektrik Fabrikası, İzmir’in endüstrileşme tarihi için önemli bir yapıdır. 20 yıldır hiçbir şey yapılmadığı gibi, kamunun elinden çıkarılarak özelleştirilmesi, kentin belleğini de yok edecektir. Bu satış kararının gözden geçirilmesini ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne tahsisini talep ediyoruz” dedi. 1928 yılında inşa edilen ve deniz suyu kullanılarak kömürden elektrik üretimi yapılan Elektrik Fabrikası’nın yönetimi 1944 yılında İzmir Belediyesi’ne geçti; 1971’de de Türkiye Elektrik Kurumu’na devredildi. Faaliyetlerine 1989 yılına kadar devam eden yapının mülkiyeti sırasıyla TEK, TEAŞ, Gediz A.Ş. ve son olarak da TTA Gayrimenkul AŞ’ye geçti. İzmir’in endüstri sürecindeki ilk yapılarından biri olan fabrika, üretim faaliyetine son verildikten sonraki süreç içinde kullanılmadı. Atıl vaziyette kalan yapı büyük ölçüde tahrip olarak yıkımın eşiğine kadar geldi. havagazı fabrikası İzmirle hükümetin arası bu kez de “Elektrik Fabrikası” nedeniyle elektriklendi. İzmir’den topladığı vergiyi kente geri göndermekte cimri davranan AKP hükümeti, şimdi de kentin tarihi yapılarını kentliden esirgiyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, daha önce mülkiyeti kendisinde olan, ancak şu anda Özelleştirme İdaresi’nin (ÖİB) elinde olan fabrikayı, restore ederek kent yaşamına kazandırmak amacıyla yaptığı başvurular iki kez hükümet tarafından reddedildi. Üstelik AKP, fabrikayı satışa çıkardı. Rant amaçlı girişime tepki gösteren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, bu kez açık mektup gibi açıklamayla kamuoyunu bilgilendirerek bir kez daha tahsis istedi. Cevap gelmedi Yerel yönetim, geçen süreçte tarihi havagazı fabrikasını restore ederek kentin cazibe merkezlerinden birine dönüştürmüştü. Hemen onun yanındaki elektrik fabrikası için de başlattığı girişim hükümet tarafından reddedilmesi bir yana, ÖİB fabrika için ihale süreci başlattı. Burasının kente kazandırılması için göreve talip olduklarını kaydeden Kocaoğlu, “Kentin bu önemli endüstri mirasının göz göre göre kaybolmasına izin veremeyiz. İzmir 1 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun ‘taşınmaz kültür varlığı’ olarak tescillediği yapıyı restore ederek İzmir’in sosyal yaşantısına kazandırmayı istiyoruz. Bunun için ÖİB’e 2016 ve 2017’de yazı yazarak, yapının ortaklaşa hazırlanacak bir protokolle restore edilerek İzmir’e kazandırılmak üzere tarafımıza tahsisini talep ettik. Ancak herhangi bir cevap alamadık. l İZMİR Sektörel güvende artış kısa sürdü Sektörel güven endeksleri şubat ayında tekrar düşüşe geçti. ‘Sektörel Güven Endeksleri Şubat 2018’ raporunda hizmet sektöründe bir önceki aya göre; iş durumu ve hizmetlere olan talep endeksleri sırasıyla yüzde 2.5 ve yüzde 4.5 azalırken, hizmetlere olan talep beklentisi endeksi yüzde 2.8 arttı. Perakende ticaret sektörü güven endeksi şubat ayında yüzde 1.5 oranında azalarak 104.7 değerine geriledi. İnşaat sektörü güven endeksi ise bir önceki ayda 87 iken, şubat ayında yüzde 3.7 oranında azalarak 83.8 değerine düştü. İnşaat sektörü güven endeksindeki bu düşüşün; “alınan kayıtlı siparişlerin mevcut düzeyini” mevsim normalinin üzerinde değerlendiren girişim yöneticisi sayısının azalmasından kaynaklandığı belirtildi. l Ekonomi Servisi FAO’dan açlık uyarısı Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Genel Direktör Yardımcısı Maria Helena Semedo, 2050’ye gelindiğinde 9 milyar insanın beslenmesi gerekeceğine dikkat çekerek, toprakları ve ormanları yönetme şeklini değiştirmenin, gıda güvenliğini garanti altına almak için yaşamsal önemde olduğu uyarısı yaptı. Semedo, son 25 yılda 20’den fazla ülkenin orman örtüsünü koruyup, artırırken gıda güvenliğini geliştirmeyi başardığını anlattı. l DHA Tutukluluk kararını hâkim yerine yapay zekâ verse... Şimdi diyorum ki, eğer suçlanan bir kişinin tutuksuz mu yargılanacağına, yoksa tutuklu mu kalacağının kararı yapay zekâ tarafından veriliyor olsaydı örneğin Enis Berberoğlu, örneğin Ahmet Şık, Akın Atalay, Murat Sabuncu bugün aramızda olur muydu? Şu anda ABD’de bu uygulanıyor. Yapay zekâ algoritmalı yazılımlar ilk kararı veriyor. Ardından jüri ve hâkim bu ilk kararı da göz önüne alarak son kararlarını veriyor.... Demek istediğim, yapay zekânın her alana girdiği bir dönemdeyiz. Ve bu kritik kararları bile kapsıyor. Aynı dönem ne yazık ki insanlığın ahlak ve vicdandan uzaklaştığı, değerlerin değiştiği, yozlaştığı bir süreç. Ve bir genç Türk kadın mühendis harıl harıl yapay zekânın ahlaklı ve vicdanlı olması için çalışıyor. Adı Ece Kamar. Kim bu Ece, biraz tanıyalım... Ece Kamar Bornova Anadolu Lisesi, İzmir Fen Lisesi ardından tam burslu olarak Sabancı Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği... Sonra Harvard Üniversitesi Bilgisayar Bilimleri’nde doktora... Tabii hemen Microsoft kapmış Kamar’ı... Seatle’da Microsoft Araştırmaları bünyesinde yapay zekâ algoritmaları konusunda kıdemli araştırmacı olarak görev yapıyor. Sürekli araştırıyor, üretiyor. 40’ı aşkın makalesi en saygın yapay zekâ yayınlarında, hakemli dergilerde yayımlandı. Araştırmalarından bazıları patent alarak Microsoft ürünlerinde kullanıldı. Microsoft’un CEO’su Satya Nadella’ya ve Beyaz Saray’a yapay zekâ konusunda danışmanlık da veriyor aynı zamanda. Microsoft’un 25’inci yılı kutlamaları nedeniyle Türkiye’ye gelen Kamar ile hoş bir sohbet gerçekleştirdik. Ne istediğini bilen, duyarlı bir kadın araştırmacı Kamar. Verinin ve bilginin inanılmaz hızla arttığı bu dönemde yapay zekânın hayatın birçok alanına girmesi ile birçok şey değişecek, şimdiden başladı bile. Yazılım algoritmalarının insan yerine karar verdiği bu teknolojinin olumlu etkileri kadar olumsuz etkilerinin olacağı da bir gerçek. Tıpkı Google’ın Ceo’su Sundar Pichai “yapay zekâ hayatımız için elektrikten hatta ateşten bile daha önemli olacak” derken Steven Hawking’in “yapay zekâ insanlığın sonunu getirebilir” ya da Elon Musk’ın “yapay zekâ 3. dünya savaşını çıkarabilir” sözleri gibi... “Bir kırılma noktasındayız” diyor. “İnsanların hayatına dokunan kararların bilgisayarlar tarafından alındığı bir döneme giriyoruz. Aynı zamanda kritik zararların da verilebileceği bir dönem. Toplumdaki birçok kritik karar otomasyonla verilmeye başlandı. Me sela şu anda ABD’de hâkimlere yapay zekâ algoritmalı yazılımlar veriliyor. Biri hâkim önüne çıkarıldığında kefaletle serbest mi bırakılacağının, yoksa tutuklu mu kalacağının kararı yapay zekâ tarafından veriyor. Evet, avantajları tabii var ama durup sormamız gereken sorular da var. Örneğin yapay zekânın potansiyelini doğru kullanmak için önümüzdeki fırsatlar ve engeller neler? Önyargıları nasıl aşabiliriz? Yapay zekâ veriden besleniyor. Ona o veriyi veren de insan. Dolayısıyla önyargılar da bilinçli ve bilinçsiz olarak o algoritmalara yüklenebiliyor.” Ece Kamar bunlar üzerine araştırmalarını sürdürüyor. Microsoft’un CEO’sunu bunları anlatmış ve ikna etmiş. Ama bunu toplumsal boyutu olduğunu ve toplumsal çerçevede ele alınması gerektiğini de vurguluyor. Hükümet, şirketler, sosyal duyarlılığı olan gruplar ve farkı disiplinlerden uzmanlardan oluşan bir koordinasyon kurulu ile ilgili ABD’de çalışmanın sürdüğünü belirtiyor. Konu uzun ve ilginç... Dönem dönem değineceğiz.. HBT konferansları Cumartesi günü Herkese Bilim Teknoloji Dergisi’nin düzenlediği Yapay ZekâDijital Dünya konferanslarının ikincisi gerçekleşecek. Prof. Cem Say ve Tanol Türkoğlu bu kez “Yoksa gerçekötesinin esirleri mi olacağız” sorusuna farklı yönlerden yanıt arayacaklar. Cumartesi saat 16.00’da Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Yerleşkesi ve herkese açık... ekonomi 9 Krediler inşaata akıyor Gayrimenkul sektöründe firmalar bankaların kredi vermediğinden şikâyet etse de sektöre verilen kaynak her geçen yıl artıyor İnşaatta kriz sesleri yükselirken, sektör temsilcileri zaman zaman bankaların kendilerine kredi verirken temkinli olduğundan şikâyet ediyor. Ancak rakamlar kredi genişlemesinin devam ettiğini gösteriyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu verilerine göre 2015’te 116.2 milyar TL olan inşaat sektörü nakdi kredileri 2016 sonu itibarıyla 146.1 milyar TL’ye, 2017 sonu itibarıyla ise 181.2 milyar TL’ye yükseldi. Böylelikle 2017 yılında bir önceki yıla göre sektöre verilen kredilerdeki genişleme yaklaşık yüzde 25 oldu. Aynı dönemler itibarıyla bankacılık sektöründe toplam kredilerdeki genişleme yüzde 2’de kaldı. Bu durum inşaat sektöründeki kredilerin toplam kredilere oranla 12 kat daha fazla genişlediğini ortaya koydu. Projeler durur Tutar olarak bakıldığında da 2017 sonunda ferdi kredi kalemlerinden ve toptan ticaret ve komisyonculuktan sonra en çok kaynak ayrılan kalem inşaat oldu. Bu dönemde toplam krediler içinde toptan ticaret ve komisyonculuğun payı yüzde 9.02 iken inşaatın payı yüzde 8.64 oldu. Sektörel kredilerin takibe düşme oranında da yüzde 4.36 ile toptan ve komisyonculuk ilk sırada gelirken ikinci sırada ise yüzde 3.46 ile inşaat geliyor. Bireysel krediler içerisinde ise yine konut kredi lerinin ağırlığı dikkat çekiyor. 2010’da bireysel krediler içinde 61 milyar TL konut kredisi kullanılırken 2016’da bu oran 164 miyar TL ve 2017 Aralık’ta ise 192 milyar liraya yükseldi. Toplam bireysel kredilerin yüzde 41’ini ihtiyaç ve diğer krediler oluştururken yine ikinci sırada yüzde 39 ile konut kredileri yer aldı. Türkiye’nin büyük önem atfettiği ve ciddi yatırımlar yaptığı elektrik, gaz üretim dağıtım kalemi altında yer alan enerji faaliyetlerinde 2017 sonu itibarıyla krediler 139.7 milyar TL’de kaldı. Sektör temsilcilerine göre, Türkiye’de faizler çok yüksek, bu da projelerin durması manasına gelecebilir. Nef borsa yolunda Peker Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı’nın önceki gün Borsa İstanbul’da işlem görmeye başlamasının ardından bir halka arz haberi de Nef’ten geldi. Nef İcra Kurulu Başkanı Erden Timur, Nef’i hem BIST’te hem de yurtdışında halka arz edeceklerini söyledi. Yurtdışı yatırımları için Nef Global isimli bir şirket kurduklarını hatırlatan Timur, “Yurtdışı projelerle beraber Nef’in halka arzını düşünüyoruz. Nef’i uluslararası stratejilerle oluşturduk. O nedenle uluslararası işler yapmaya başlayıp, değerimize yansıtmak istiyoruz. Ya Almanya’da, ya Frankfurt’ta ya da Londra’da böyle bir şey düşünüyoruz” dedi. Otopark şart Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan yeni Otopark Yönetmeliği Resmi Gazete’de yayımlandı. Bu kapsamda eski yönetmelikte yer alan her üç daireye bir otopark zorunluluğu, her bir daireye bir otopark alanı ayrılması şeklinde revize edildi. Ayrıca belediyelerin bu sayıyı ihtiyaca göre artırabilmeleri sağlandı. Her otopark yerinin, belediyelerce bu yönde karar alınması halinde, ait olduğu bağımsız bölümün eklentisi olarak tapuda belirtilebilmesi olanağı da getiren yeni yönetmeliğe göre ön bahçe genişliği en az 7 metre olan parsellerde, binaya en az 2 metre mesafe bırakmak kaydıyla ön bahçede açık otopark yapılabilecek. Yönetmelik, 1 Haziran 2018’de yürürlüğe girecek. SEKTÖRDEN n Limak Holding, kontrat bedeli 4.3 milyar dolar olan Kuveyt Uluslararası Havalimanı yeni terminali inşaatı için iki Kuveyt bankasından yaklaşık 823 milyon dolar finansman sağladı. n Ege Yapı imzasıyla İstanbul Yedikule’de hayata geçirilen Cer İstanbul projesi satışa çıktı. 120 adet daireden oluşan projede daire büyüklükleri 60 metrekare ile 348 metrekare arasında değişiyor. Projede teslimlerin 2020’de yapılması planlanıyor. n Demir İnşaat, Yakuplu’da yükselen projesi Demir Country’de “Al Kâğıdı Kalemi Eline, Ödeme Planını Kendin Belirle” kampanyası başladı. Yüzde 10 peşinat ödeyerek ilk adımı atan yatırımcılar, 30 aylık taksit miktarını kendileri belirleyebiliyor. Halkın alım gücü ev almaya yetmiyor Konut sektöründeki darboğaza çözüm olarak İstanbul İnşaatçılar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, metrekaresi 3 bin liradan pilot şehir kurulmasını önerdi. İnşaatların yarıda kalmasını önlemek için de müteahhitlerin piramit sisteme girmesi Durbakayım’ın önerileri arasında. Nazmi Durbakayım Durbakayım, 5. Ulusal Her Yönüyle Kentsel Dönüşüm Kongresi’nde yaptığı konuşmada, halkın alım gücünün konut almaya yetmediğini dile getirerek “Halkın konut satın alma gücü metrekareye 30004000 TL ile sınırlı” dedi. Durbakayım, pilot şehirlerde müteahhitler için arsa bedelinin de metrekaraye 500600 TL aralığında olması gerektiğini savundu. Merkez Bankası verilerine göre İstanbul’da konut metrekare birim fiyatları Kasım 2017’de 3 bin 812 lira, Türkiye ortalaması 2 bin 97 lira. Zingat’ın hesapladığı güncel verilerde ise İstanbul’da metrekare fiyatı 3 bin 959 lira. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle