18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Assange’a iyi haber Ekvador Devlet Başkanı Lenin Moreno, “İngiltere, (Ekvador’un Londra Büyükelçiliği’nde yaşa DUNYA yan Wikileaks’in kurucusu) Julian Assange’a büyükelçilikten ayrılsa da başka bir ülkeye iade edilmeyeceği konusunda garanti verdi” dedi. Moreno, Assange’ın hukuk ekibinin konu üzerinde çalıştığını ifade etti. Assange, 2012’den bu yana Londra’nın Knightsbridge semtindeki Ekvador Büyükelçiliği’nin bir odasında yaşıyor. Ateşkes umuduCuma7Aralık2018 [email protected] EDİTÖR: EZGİ KARDEŞ TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 7 İran destekli Husilerle Suudi Arabistan destekli Mansur Hadi güçleri arasında çatışmaların yakla İnsani krizin her geçen gün ağırlaştığı Yemen için BM devrede. Hadi cephesi ile Husiler, İsveç’te masaya oturdu şık 4 yıldır devam ettiği, aç lerdeki başlıca amacın, bin lık ve hastalıklar nedeniy lerce sivilin mahsur kaldı le insani krizin pençesin ğı belirtilen Kızıldeniz’de deki Yemen’de iç savaşı so ki liman kenti Hudeyde’de na erdirmeyi amaçlayan Bir topyekun bir çatışmayı önle leşmiş Milletler (BM) öncü mek olduğunu söylüyor. lüğündeki barış görüşmeleri Husiler, Suudi Arabistan dün İsveç’te başladı. Başkent liderliğindeki koalisyonun Stockholm’e 50 km uzaklık hava saldırılarını durdurma taki Rimbo kasabasında baş sı şartıyla ateşkese hazır ol layan görüşmeler, BM Yemen duklarını açıklamıştı. Ancak Özel Temsilcisi Martin Grif koalisyon, geçen ay bölgeye fiths tarafından “ciddi bir fır insani yardım ulaştırılması sat” olarak nitelendirilirken lundu, “Yemen’in geleceğinin korumaya ihtiyaç duyuyor. için varılan yaklaşık bir haf taraflar dün müzakereler öncesinde taleplerine yenilerini kontrolünü kaybetmeden şimdi harekete geçmeliyiz” ifade Ajandada barış yok talık ateşkesin ardından Husileri hedef alan saldırılarına ye ekledi. Yemen hükümeti Hu lerini kullandı. Geçen eylül ayında niden başlamıştı. silerin Hudeyde’den tamamıy Yemen’deki savaş son yıl İsviçre’nin Cenevre kentinde Al Jazeera’nın haberine göre la çekilmelerini talep ederken ların en büyük insani krizine yapılması planlanan görüşme ise Husiler müzakerelerde Hu Husiler ise talepleri karşılan neden oldu. Çatışmalarda bin ler Husi heyetinin gitmeme deyde Limanı’nı BM’nin kont mazsa Sanaa havalimanını ka lerce kişi ölürken milyonlarca si nedeniyle gerçekleşememiş rolüne verecek bir uzlaşıya patacaklarını açıkladı. kişi açlıkla yüz yüze. BM veri ti. İsveç’teki görüşmelerde ise sıcak bakıyor. Müzakereler BM Yemen Özel Temsilcisi lerine göre, 400 bin çocuğun özellikle kalıcı bir barışa ula de iki taraf arasındaki esirle Griffiths ise dün açılış konuş açlık tehlikesiyle karşı karşıya şılması açısından önemli bir rin takasına ilişkin bir uzlaşı masında, taraflara gerilimi tır bulunduğu Yemen’de 22 mil ilerleme kaydedilmesi beklen ya varılmasının da planlandığı mandırmama çağrısında bu yondan fazla kişi yardıma ve miyor. Uzmanlar bu görüşme belirtiliyor. Astana Süreci ABD’nin fişini çekti ABD’nin Suriye Özel Temsilci si James Jeffrey’nin “Ar tık Astana’nın fişini çeke lim” açıklaması, her şeyden ön ce ABD’nin Suriye krizine kapsam lı bir siyasi çözüm bulmaktan vaz geçtiği anlamına geliyor. Gerek çesine gelmeden öne Jeffrey’nin Suriye Özel Temsilcisi olduğu an dan beri son derece çelişkili açık lamalar yapan biri olduğunu anım satalım. Jeffrey’de var olan “ka fa karışıklığı” kuşkusuz ABD’nin içinde bulunduğu belirsizlikle ilgi li. Jeffrey, Astana sürecinin sonuç ları krizin çözümünde etkili olur sa bundan memnuniyet duyacak larını belirtmişti. Ancak Astana’ya yapılan katılım çağrısına da olum lu yanaşmamıştı. ABD’nin asıl is teği kasım sonunda toplanan As tana zirvesinin, İstanbul zirvesi tü ründen bir zirve olmasıydı. Yani İran’ın yer almadığı bir zirve, İstan bul Zirvesi’nde olduğu gibi. ABD kuşkusuz Cenevre görüş melerinde daha et kili bir konumdaydı. Ancak Cenevre gö rüşmelerinin de bir hayli sorunlu oldu ğunu belirtelim. MUSTAFA K. ERDEMOL ABD, Rusya ve BM arasında 2013 yılının ikinci yarısın da yapılan bir dizi üçlü toplantıda katılımcılar Suriyeli taraflar arasın da müzakereler konusunda anlaş tılar, ancak bu zamanla görüldü ki işe yaramadı. Çünkü Suriye muha lefeti, siyasi bir geçişin tartışılma sında direnirken hükümet teröriz min tartışılmasında ısrar etmişti. “Geçiş hükümetinin karşılıklı rıza ya dayalı” olması maddesi de ABD tarafından imkânsız olarak değer lendirilmişti. Yine de ABD’nin bir dereceye kadar etkinliği söz ko nusuydu Cenevre’de. Astana gö rüşmeleri ise ABD’nin, her ne ka dar katıl çağrısı yapılsa da, dışa rıda tutulduğu bir süreçti. Asta na görüşmelerinde bölgesel ak törler daha etkili oldu. Astana’da üzerinde uzlaşılan en önemli konu Suriye’nin toprak bütünlüğü idi. Bu ABD’nin istediği bir şey değil. Fiş çekildikten sonraki kart: Kürtler ABD Suriye’de kendi liderliğindeki bir sürecin hâlâ gerekli olduğuna inanıyor. Bu “Fırat’ın doğusu”nda Kürtler üzerinden başlattığı projenin hızlandırılması anlamına geliyor. Suriye Demokratik Güçleri, Suriye hükümeti ve hükümet tarafından yönetilen milislerden sonra tartışmasız en güçlü ikinci askeri kuvvet. Sadece bu nedenlerden dolayı SDG, ABD tarafından sürece dahil edildi. Böyle bir süreç, ABD ve müttefiklerinin, PYD/SDG’yi kullanabilecekleri bir çerçeve oluşturabilir. Jeffrey’nin Ankara ziyareti bu proje konusunda Türkiye’ye tarafını belli etmesi konusunda bir gözdağı ziyareti olacak. Türkiye’ye diyeceği şu ABD’nin: “Biz mi Rusya mı?” İdlib çevresinde çatışmalardan kaçanların kaldığı derme çatma kamplarda yaşam, ağır kış koşullarıyla birlikte daha da zor... Çadırlarda oluşturulan okullarda minikler çamur içinde eğitim görmeye çalışıyor. Çatışma büyüyor Suriye’de İdlib’le birlikte gözlerin üzerinde olduğu Deyr ez Zor vilayetinde IŞİD’e karşı operasyonlarda can kaybı haberleri gelmeye devam ediyor. ABD öncülüğündeki IŞİD karşıtı koalisyon ve Ankara’nın terör örgütü saydığı PYD/YPG’nin omurgasını oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile cihatçı örgüt arasındaki çatışmalarda 51 kişinin öldüğü kaydedildi. El Masdar’ın haberinde ölenlerden 34’ünün IŞİD, 17’sinin ise SDG cephesinden olduğu bildirildi. SDG’nin çatışmaların sürdüğü bölge ye takviye kuvvet gönderdiği belirtildi. Bu arada, enerji kaynakları bakımından kritik Deyr ez Zor bölgesinde koalisyon güçlerinin hava operasyonlarında bir kez daha sivillerin hedef olduğu bildirildi. Suriye haber ajansı Sana, Hecin çevresindeki operasyonlarda aralarında çocukların da bulunduğu 5 kişinin yaşamını yitirdiğini duyurdu. İdlib diken üstünde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında geçen eylülde varılan tampon böl ge mutabakatına rağmen henüz tam olarak silahsızlanmanın sağlanamadığı İdlib ise gerilim kaynağı olmayı sürdürüyor. Nusra bağlantılı Heyet Tahrir el Şam (HTŞ) militanlarının TSK destekli Ulusal Özgürleştirme Cephesi (UÖC) ile çatışmalarının şiddetlendiği bildirildi. HTŞ’nin İdlib’in batı kırsalındaki üç kasabayı ele geçirdiği öğrenildi. ÖSO kaynakları, HTŞ’nin bir diğer cihatçı grup olan, ÖSO ile UÖC içinde işbirliğindeki Ahraruş Şam arasında da sivil ölümlere neden olan şiddetli çatışmaların yaşandığını duyurdu. Karadeniz gerilimi Rusya ile Batı arasındaki yüksek tansiyonun son halkasını oluşturan Kerç Boğazı krizinin ardından ABD’nin Karadeniz’e savaş gemisi yollama hazırlığı yaptığı öne sürüldü. Rusya cephesinden ise böyle bir hamlenin savaş nedeni sayılacağı yönünde değerlendirme geldi. Kırım’ın 2014 yılındaki ilhakı ve Donbass bölgesindeki özerklik girişimleri nedeniyle sorun yaşayan Kiev ile Moskova arasında geçen ay Karadeniz’i Azak Denizi’ne bağlayan Kerç Boğazı’ndaki gerilimin yankıları sürüyor. Rusya’nın Azak Denizi’ne izin almadan giriş yapmak isteyen Ukrayna donanmasına bağlı üç gemiyi ve içindeki denizcileri gözaltına almasıyla yükselen tansiyonun ardından Ukrayna, sınır bölgelerinde sıkıyönetim ilan etmiş, Rusya da sınıra yığınak yapmıştı. CNN önceki gün yaptığı haberinde NATO’dan Karadeniz’e takviye yapmasını isteyen Ukrayna’ya ABD’nin el uzatmaya hazırlandığını öne sürdü. Ukrayna Devlet Başkanı Poroşenko askeri birlikleri ziyaret etti. Sınıra ek birlik konuşlandırılacağını duyurdu. ‘ABD Boğazlardan geçiş hazırlığında’ ABD’den yetkili üç isme dayandırılan haberde, ABD Deniz Kuvvetleri’nin, ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan Boğazlardan geçiş için Türkiye’ye bildirimde bulunma talebini ilettiği iddia edildi. Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ne göre, Karadeniz’e kıyıdaş olmayan ABD’nin Boğazlardan belli bir tonajın üzerindeki savaş gemilerini geçirebilmesi için 15 gün önce Türkiye’ye bildirimde bulunması gerekiyor. ABD savaş gemisi Karadeniz’de 21 günden fazla bulunamıyor. Öte yandan ABD, savaş uçaklarının Ukrayna semalarında “olağandışı” uçuşlar gerçekleştirdiğini duyurdu. Pentagon, “ABD Rusya’yla daha iyi ilişkiler için çaba harcamaktadır ancak bu, Moskova’nın Ukrayna ya da başka noktalarda istikrarsızlaştırıcı ve yasadışı eylemlerine devam ettiği sürece gerçekleşmeyecek” açıklaması yaptı. Rusya parlamentosunun üst kanadı Federasyon Konseyi’nin savunma ve güvenlik komitesi başkanı Viktor Bondarev ise ABD’nin bu yönde olası bir hamlesinin savaş nedeni olacağı uyarısında bulundu. Marsilya’da hükümetin tartışmalı eğitim reformuna karşı eylemler vardı. ‘Sol, Macron’a karşı anlaştı’ Hükümetin akaryakıt vergisinin artırılması girişimine karşı ulaşım sektöründe çalışanların 17 Kasım’da başlattığı “Sarı Yelekliler” protestoları, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron iktidarını sarsmaya devam ediyor. Fransız basını, JeanLuc Melenchon liderliğindeki Boyun Eğmeyen Fransa, Fransa Komünist Partisi ve Sosyalist Parti’nin Macron hükümetine karşı güvensizlik oyu önergesi vermek için anlaştığını duyurdu. Cumartesi alarmı Öte yandan, protestolar karşısında zammı önce 6 aylığına askıya alan hükümetin önceki gün de 2019 yılı boyunca akaryakıt vergilerinde yeni artış olmayacağını duyurmasına rağmen cumartesi günü Paris’te büyük bir gösteri daha yapılacağı bildirildi. Fransız polisi, ChampsElysees’deki mağazalar ve res toranların kapalı tutulmasını istedi. Protestolar sebebiyle Eyfel kulesi de kapanacak. Fransa Başbakanı protestolar için 65 bin polisin görev yapacağını belirtti. BBC, hükümetin akaryakıtın yanı sıra elektrik vergisinde de indirime gitmeye hazırlandığı iddiasını aktardı. Kamuoyu araştırmaları, Macron’a olan desteğin ciddi şekilde düştüğünü gösterirken yapılan bir anket halkın yüzde 78’inin “Sarı Yelekliler”e destek verdiğini ortaya koydu. Ülkenin polis sendikalarından Vigi de göstericilerin taleplerin toplumun tüm kesimlerini ilgilendirdiğini belirterek eylemlere destek vermek üzere cumartesiden itibaren süresiz greve gideceğini duyurdu. Fransa futbol liginde bu hafta sonu oynanması planlanan kimi maçların da gösteriler nedeniyle ertelendiği kaydedildi. Koalisyon ‘göç’ kavgasına tutuştu ERDİNÇ UTKU Belçika’da pamuk ipliğine bağlı yorumlarının merkezindeki federal koalisyon hükümetinde bu kez de Birleşmiş Milletler (BM) Küresel Mülteci ve Göç Anlaşması krizi çıktı. BM’nin 1011 Aralık’ta Fas’ta düzenleyeceği zirvede son halinin ele alınması beklenen, düzenli göçün teşvik edildiği, göçmenlere daha fazla hak tanınmasını da içeren anlaşma metni federal hükümeti karıştırdı. Belçika Başbakanı Charles Michel, anlaşmanın imzalanmasına karşı çıkan ve görüşmeler devam ederken sosyal medya üzerinden göçmen karşıtı, ırkçılık kokan kampanya başlatan koalisyonun en büyük partisi Flaman Milliyetçileri NVA’ya rest çekti. ‘İnsan haklarına saldırı’ Frankofon Liberalleri MR’den Michel, NVA’nın “Fas’a hükümet adına giderse koalisyonun sonu olur” tehdidinin üzerine konuyu meclise havale etti, zirveye katıl ma tutumunu da sürdürdü. Dört partili federal koalisyon hükümeti MR, Flaman Liberalleri Open VLD, Flaman Hıristiyan Demokratları CD&V ve NVA’dan oluşuyor. Önceki gün meclis dışişleri komisyonunda ele alınan anlaşma dün de federal mecliste görüşüldü ve muhalefetin desteği ile kabul edildi. Anlaşmaya sadece ırkçı parti Vlaams Belang ve NVA karşı çıktı. Anlaşmayı reddetmeyi “insan haklarına saldırı” olarak değerlendiren Frankofon Sosyalist Partisi’nden Paul Magnette, NVA’ya da ırkçı Vlaams Belang’a uyguladıkları gibi “dışlama stratejisinin izlenmesini” istedi. Hükümette NVA çatlağına dikkat çekerek “koalisyonun sonu gelmiştir” dedi. İktidar ortağı NVA’nın aşırı sağa kaybettiği oyları geri alabilmek için kriz yaratması gelecek yılki federal, bölge ve AP seçimlerine yatırım olarak görülüyor. Bulgaristan, Polonya, Macaristan, Çekya ve Slovakya’nın anlaşmayı imzalamayacakları daha önce gündeme yansımıştı. l BRÜKSEL Eski, yeni birlikte uğurladılar ABD’nin geçen hafta yaşamını yitiren eski başkanlarından George H.W.Bush için önceki gün Washington’daki Ulusal Katedral’de devlet töreni düzenlendi. Törene eski başkanlar Jimmy Carter, Bill Clinton ve Barack Obama’yla eşlerinin yanı sıra şimdiki Başkan Donald Trump ve eşi Melania Trump da katıldı. Protokol gereği yan yana oturan Obama ve Trump çifti tokalaştı. Ancak Trump’la 2016 seçimlerindeki Demokrat rakibi Hillary Clinton’ın karşılıklı soğuk tavırları objektiflere yansıdı. Trump’ın, Bush’un talebi doğrultusunda katedraldeki törende bir konuşma yapmadığı iddiası da Amerikan medyasında yer aldı. Bush’un cenazesine katılanlar arasında Almanya Başbakanı Angela Merkel, İngiltere Prensi Charles, Ürdün Kralı Abdullah ve Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda da vardı. Törende Türkiye’yi Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç temsil etti. İRAN’DA İNTİHAR SALDIRISI İran’ın Çabahar kentinde emniyet müdürlüğünü hedef alan intihar saldırısında en az 3 kişi yaşamını yitirdi, 27 kişi yaralandı. Sünni nüfusun yoğun olduğu Sistan ve Belucistan eyaletine bağlı kentte dün bomba yüklü bir kamyonla gerçekleştirilen saldırının ardından silah sesleri duyulduğu belirtildi. Saldırının “Ensaru’l Furkan” adlı örgüt tarafından üstlenildiği iddia edildi. Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, saldırının faillerini “yabancı destekli teröristler” olarak tanımladı, açıklamasında BAE’ye atıf yaptı. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle